Bir tuhaf iştir şiir. Sadece kâğıt ve kalemle yazılır sanki. Oysa çoğu zaman kanla yazılır ekmek üzerine silinmez harflerle…
Şiir ritimseldir. Kelimeler anlamın sesini taşır. Toplumsal ve bireysel ritmin en arkaik halinden en modern ha...ykırışına kadar!
Hiçbir nesne, olay ya da konu, şiir dışı değildir ama hiçbir konu ya da öğe tek başına şiiri açıklamaz. Konu şiir için araçtır. Tema ise izlek hakkında bilgi verir bize. İzlek ise temaya ulaşmamız için bir anahtardır.
Dizeleri alt alta yığılı duygusal metinler nasıl şiir olamıyorsa, anlamlandırılma derdi olmayan ahenkli metinler de şiirden uzaktır.
Düzyazıdan beklediğimiz, akıl yoluyla algılayabildiğimiz anlaşılırlılığı, şiirin o çok katlı dilinden bekleyemeyiz. Şiir ussal yolla kavranabilecek bir yağmuru anlatmaz bize. Şairin yağmuru, yağmur kadar somut ama bir o kadar gördüğümüz, dokunduğumuz tanelerin ötesinde, yağışın varlığını estetik haz alarak içimizde hissettiren insani bir gerçekliktir.
Yoksulun kirpiğinde yaş olur, sevgilinin dilinde özlem, çocukluğun bakışında ateşböceği…
Kelimelerle yaratılan, gerçekten daha gerçek bir yağmur… Taklit etmez, yağdırır şiir.
Bir metni ŞİİR yapan, kelimeleri bir büyücü gibi harmanlayıp, sunan ŞAİRİN o benzersiz dünyasıdır.
Bu nedenle şairler şiir yazar.
Birçok sanat dalıyla kan kardeştir şiir. Felsefe, müzik, sinema, fotoğraf ve hatta heykel… En uzak akrabalığı ne tuhaf ki düz yazıyladır.
İnsani olanın gizemli yoludur şiir. Burada felsefeye çok yaklaşsa da felsefenin önündedir hep. Apriori olamaz, kategorize edemez. Sloganla yan yana hiç gelemez.
Keskin, kısa ve çarpıcı söylemleri slogan gibi algılayan bilgisizlerin bütün ısrarlarına rağmen, ‘üstünü başını yırtmış ağıtlar’ ve metinler şiir tarihinden hızla silinir.
Şiirin ana malzemesi kelimelerdir, imgeler değil. Şiirde imge, metafor… gibi biçimsel öğeler ‘kelime’ aracılığıyla gerçekleştirilir. Dilin yalvacıdır şair. Kelime ustası değil, kelime kâşifidir.
Harfler sesin simgesiyken şiir kelimeleri simgesel bir karşılık taşımaz. Kelimeler bilinen kavramsal içeriklerinin anlamını aşarak bazen bambaşka bir anlamlandırmaya olanak verecek biçimde yan yana gelirler.
Şiiri yazan kadar, okuyan da sorumluluk taşır. Kendi anlayabildiğini göklere çıkaran, anlamlandıramadığını küçümseyen, sanatın herkesin anında anlayacağı bir dil olduğunu sanan eblehlere karşı en büyük savaşı şiir vermiştir.
Toplumsal gerçekçiliği manifestolar çiziktirip formüle eden, ‘toplumcu şiir’ yazma konusunda bilirkişi edasıyla gezinen, şiir duyarlılığını folklorik duyarlılığa eşitleyerek, ‘halk için sanat ’ palyaçoluğuyla kitle kuyrukçuluğunda pay ve paye arayanlara, şair her yüzyılda kendini hatırlatmıştır: Şiir yazmak bir yaşam biçimidir, yardakçılık eylemi değil!
Var olmayan dünya görüşlerini sadece konularında yaldızlayarak, kifayetsiz ruhlarıyla şairsel unvan toplamaya çalışan yeni yetme şiir ideologlarının da en münasip yerlerine sokulu nice has şiirler vardır ki içlerinde örneğin tek bir ‘sömürü’ sözcüğü geçmez.
Belki de çağımızda pek moda haliyle neredeyse her politikacının ideolojik bir metin okur gibi şiir okumaya başlaması, şiirin ideolojik bir metin olduğunun değil, okuyanın ideolojisine en kolay alet edebileceği, duygusal bir sömürü aracı olarak şiiri görmesi cahilliğidir.
Özellikle politikacılar ve vasat yazıcılar sanatın ölü sevicisidirler… Oysa şairinden ayrılamayan şiir onları hiçbir çağda affedememiştir. Bunu bilmezler. Bir gün şiir en ışıklı yüzüyle herkesin şair olabilme imkânına sahip olduğu o dünyada, ölüme en ölümsüz dizeleriyle gülümseyecektir. Bunu bilsinler.
Şiir ahlaki bir eylem değildir. Şairin yaşamı da etik değerler üzerinden değerlendirilir. Eleştiri ise, tele-şiir zihniyetiyle değil, şairin tarihsel gerçekliği nasıl yorumladığı üzerinden yapılır.
Sabaha eren ruhudur insanın şiir… Çünkü şair ne başında ne sonunda, sonuna kadar insandır.
Gayri resmi tarihin en dürüst tanığı şairlerdir. Bu nedenle önce şairleri vururlar. Vatan haini ilan ederler, sonra da meydanlarda şiirlerini okuyarak özür dilerler. Ne garip çelişki!
İnsan susmadıkça şiir susmaz, susamaz. Bu dünya sonludur ama dirim sonsuz.
Bir gün yine evrenin herhangi bir yerinde yine bir canlı haykırır bir diğerine: SEVİYORUM SENİ…
AĞLAYACAKSIN Bir gün beni aradıgında Ben gelecegim aklına ağlayacaksın Bir rüzğar esecek güzelim saclarına Ben gelecegim aklına aglayacaksın
Dilin varmıyosa beni anmaya Boş ver calısma hatırlamaya Nasıl olsa bir gün rüyanda Ben gelecegim aklına aglayacaksın
AKREP
Ölüm dahi bu denlititretmezdi Taki seninle dolana kadar Biliyormusun artık korkuyorum Ölümden ölüpte görmemekten yarnı gözlerini
Korkuyorum Gitmeme az kaldı Sensizlik korkusu bastırmaya başladı Bir tek şey söyle bir tek öyle susma Bilmezliğe vurma İstersen ben söyleyeyim Senden önce hiç korkum yoktu hayata dair
AKREP
AZRAİLİM OL Bir sevdadır seni yasamak Baldan tatlıdır adını anmak Atesden yakıcıdır hasretine dayanmak Bir ömürdür seni Kalbimde tasımak
Varlıgınla hayatımın her anını Askınla kalbimin her kösesini Sevginle yüregimin her zerresini Doldur ve öyle büyük askla gel ki Bana Yasarken cennetim ol Atesim sen ol yanması benden Kaderim sen ol cekmesi benden Kursunum sen ol sıkması benden Azrailim sen ol ölmesi benden
yıllar geçti ellerinin sıcaklıgı var hala bedenimde..kahretsin lal olup sustuya dilim..dügümlendiya bogazıma o an adın.. kaldı çimde işte hep kanayan bir yara..kal diyemedimya o kapıdan dünüpte buğulu gözlerinle geri baktıgında........sevgilerimle.....ali.
SEN,SEN YALAN OLSAN İNANIRIM. SADECE SANA KANMAK İÇİN. SEN,SEN ATEŞ OLSAN BİTANEM. DURMAZ HEMEN SARILIRIM. SENDE YANIP,SENDE KÜL OLMAK İÇİN. SEN TOPRAK OLSAN AH GÜZEL MELEGİM BEN HEMEN ÖLÜRÜM. SANA GÖMÜLÜP SENDE TOPRAK SENDE YOK OLMAK İÇİNNN......sevgilerimle....ali.
Bir sevdadır seni yasamak Baldan tatlıdır adını anmak Atesden yakıcıdır hasretine dayanmak Bir ömürdür seni Kalbimde tasımak
Varlıgınla hayatımın her anını Askınla kalbimin her kösesini Sevginle yüregimin her zerresini Doldur ve öyle büyük askla gel ki Bana Yasarken cennetim ol Atesim sen ol yanması benden Kaderim sen ol cekmesi benden Kursunum sen ol sıkması benden Azrailim sen ol ölmesi benden
Neye Ne Kadar Sahipsem o kadarda mutluyumdur,,,cunku sahip olduklarim kadar im,,,ve eminimki hayatta sahip olunabilcek en guzel seyler bende de var......
19.04.2020 - 20:51
Yüzünüzden gülücükler eksik olmasın
24.08.2009 - 17:46
İLK SÖZ ŞİİR
Bir tuhaf iştir şiir. Sadece kâğıt ve kalemle yazılır sanki. Oysa çoğu zaman kanla yazılır ekmek üzerine silinmez harflerle…
Şiir ritimseldir. Kelimeler anlamın sesini taşır. Toplumsal ve bireysel ritmin en arkaik halinden en modern ha...ykırışına kadar!
Hiçbir nesne, olay ya da konu, şiir dışı değildir ama hiçbir konu ya da öğe tek başına şiiri açıklamaz. Konu şiir için araçtır. Tema ise izlek hakkında bilgi verir bize. İzlek ise temaya ulaşmamız için bir anahtardır.
Dizeleri alt alta yığılı duygusal metinler nasıl şiir olamıyorsa, anlamlandırılma derdi olmayan ahenkli metinler de şiirden uzaktır.
Düzyazıdan beklediğimiz, akıl yoluyla algılayabildiğimiz anlaşılırlılığı, şiirin o çok katlı dilinden bekleyemeyiz. Şiir ussal yolla kavranabilecek bir yağmuru anlatmaz bize. Şairin yağmuru, yağmur kadar somut ama bir o kadar gördüğümüz, dokunduğumuz tanelerin ötesinde, yağışın varlığını estetik haz alarak içimizde hissettiren insani bir gerçekliktir.
Yoksulun kirpiğinde yaş olur, sevgilinin dilinde özlem, çocukluğun bakışında ateşböceği…
Kelimelerle yaratılan, gerçekten daha gerçek bir yağmur… Taklit etmez, yağdırır şiir.
Bir metni ŞİİR yapan, kelimeleri bir büyücü gibi harmanlayıp, sunan ŞAİRİN o benzersiz dünyasıdır.
Bu nedenle şairler şiir yazar.
Birçok sanat dalıyla kan kardeştir şiir. Felsefe, müzik, sinema, fotoğraf ve hatta heykel… En uzak akrabalığı ne tuhaf ki düz yazıyladır.
İnsani olanın gizemli yoludur şiir. Burada felsefeye çok yaklaşsa da felsefenin önündedir hep. Apriori olamaz, kategorize edemez. Sloganla yan yana hiç gelemez.
Keskin, kısa ve çarpıcı söylemleri slogan gibi algılayan bilgisizlerin bütün ısrarlarına rağmen, ‘üstünü başını yırtmış ağıtlar’ ve metinler şiir tarihinden hızla silinir.
Şiirin ana malzemesi kelimelerdir, imgeler değil. Şiirde imge, metafor… gibi biçimsel öğeler ‘kelime’ aracılığıyla gerçekleştirilir. Dilin yalvacıdır şair. Kelime ustası değil, kelime kâşifidir.
Harfler sesin simgesiyken şiir kelimeleri simgesel bir karşılık taşımaz. Kelimeler bilinen kavramsal içeriklerinin anlamını aşarak bazen bambaşka bir anlamlandırmaya olanak verecek biçimde yan yana gelirler.
Şiiri yazan kadar, okuyan da sorumluluk taşır. Kendi anlayabildiğini göklere çıkaran, anlamlandıramadığını küçümseyen, sanatın herkesin anında anlayacağı bir dil olduğunu sanan eblehlere karşı en büyük savaşı şiir vermiştir.
Toplumsal gerçekçiliği manifestolar çiziktirip formüle eden, ‘toplumcu şiir’ yazma konusunda bilirkişi edasıyla gezinen, şiir duyarlılığını folklorik duyarlılığa eşitleyerek, ‘halk için sanat ’ palyaçoluğuyla kitle kuyrukçuluğunda pay ve paye arayanlara, şair her yüzyılda kendini hatırlatmıştır: Şiir yazmak bir yaşam biçimidir, yardakçılık eylemi değil!
Var olmayan dünya görüşlerini sadece konularında yaldızlayarak, kifayetsiz ruhlarıyla şairsel unvan toplamaya çalışan yeni yetme şiir ideologlarının da en münasip yerlerine sokulu nice has şiirler vardır ki içlerinde örneğin tek bir ‘sömürü’ sözcüğü geçmez.
Belki de çağımızda pek moda haliyle neredeyse her politikacının ideolojik bir metin okur gibi şiir okumaya başlaması, şiirin ideolojik bir metin olduğunun değil, okuyanın ideolojisine en kolay alet edebileceği, duygusal bir sömürü aracı olarak şiiri görmesi cahilliğidir.
Özellikle politikacılar ve vasat yazıcılar sanatın ölü sevicisidirler… Oysa şairinden ayrılamayan şiir onları hiçbir çağda affedememiştir. Bunu bilmezler. Bir gün şiir en ışıklı yüzüyle herkesin şair olabilme imkânına sahip olduğu o dünyada, ölüme en ölümsüz dizeleriyle gülümseyecektir. Bunu bilsinler.
Şiir ahlaki bir eylem değildir. Şairin yaşamı da etik değerler üzerinden değerlendirilir. Eleştiri ise, tele-şiir zihniyetiyle değil, şairin tarihsel gerçekliği nasıl yorumladığı üzerinden yapılır.
Sabaha eren ruhudur insanın şiir… Çünkü şair ne başında ne sonunda, sonuna kadar insandır.
Gayri resmi tarihin en dürüst tanığı şairlerdir. Bu nedenle önce şairleri vururlar. Vatan haini ilan ederler, sonra da meydanlarda şiirlerini okuyarak özür dilerler. Ne garip çelişki!
İnsan susmadıkça şiir susmaz, susamaz. Bu dünya sonludur ama dirim sonsuz.
Bir gün yine evrenin herhangi bir yerinde yine bir canlı haykırır bir diğerine: SEVİYORUM SENİ…
İşte şiir! İnsanoğlunun ilk sözü…
20.06.2009 - 16:17
AĞLAYACAKSIN
Bir gün beni aradıgında
Ben gelecegim aklına ağlayacaksın
Bir rüzğar esecek güzelim saclarına
Ben gelecegim aklına aglayacaksın
Dilin varmıyosa beni anmaya
Boş ver calısma hatırlamaya
Nasıl olsa bir gün rüyanda
Ben gelecegim aklına aglayacaksın
AKREP
Ölüm dahi bu denlititretmezdi
Taki seninle dolana kadar
Biliyormusun artık korkuyorum
Ölümden ölüpte görmemekten yarnı gözlerini
Korkuyorum
Gitmeme az kaldı
Sensizlik korkusu bastırmaya başladı
Bir tek şey söyle bir tek öyle susma
Bilmezliğe vurma
İstersen ben söyleyeyim
Senden önce hiç korkum yoktu hayata dair
AKREP
AZRAİLİM OL
Bir sevdadır seni yasamak
Baldan tatlıdır adını anmak
Atesden yakıcıdır hasretine dayanmak
Bir ömürdür seni
Kalbimde tasımak
Varlıgınla hayatımın her anını
Askınla kalbimin her kösesini
Sevginle yüregimin her zerresini
Doldur ve öyle büyük askla gel ki
Bana
Yasarken cennetim ol
Atesim sen ol yanması benden
Kaderim sen ol cekmesi benden
Kursunum sen ol sıkması benden
Azrailim sen ol ölmesi benden
AKREP
10.02.2009 - 00:46
canim arkadasim benim dogum günün kutlu olsun yüce allahim sana daha nice nice senelere nasip etsin.... iyiki tanismisim seni iyi ki varsin hayatimda
04.02.2009 - 13:28
yıllar geçti ellerinin sıcaklıgı var hala bedenimde..kahretsin lal olup sustuya dilim..dügümlendiya bogazıma o an adın.. kaldı çimde işte hep kanayan bir yara..kal diyemedimya o kapıdan dünüpte buğulu gözlerinle geri baktıgında........sevgilerimle.....ali.
02.02.2009 - 14:01
SEN,SEN YALAN OLSAN İNANIRIM.
SADECE SANA KANMAK İÇİN.
SEN,SEN ATEŞ OLSAN BİTANEM.
DURMAZ HEMEN SARILIRIM.
SENDE YANIP,SENDE KÜL OLMAK İÇİN.
SEN TOPRAK OLSAN AH GÜZEL MELEGİM BEN HEMEN ÖLÜRÜM.
SANA GÖMÜLÜP SENDE TOPRAK SENDE YOK OLMAK İÇİNNN......sevgilerimle....ali.
23.01.2009 - 12:18
Bir sevdadır seni yasamak
Baldan tatlıdır adını anmak
Atesden yakıcıdır hasretine dayanmak
Bir ömürdür seni
Kalbimde tasımak
Varlıgınla hayatımın her anını
Askınla kalbimin her kösesini
Sevginle yüregimin her zerresini
Doldur ve öyle büyük askla gel ki
Bana
Yasarken cennetim ol
Atesim sen ol yanması benden
Kaderim sen ol cekmesi benden
Kursunum sen ol sıkması benden
Azrailim sen ol ölmesi benden
AKREP
21.12.2008 - 18:54
Ben hep karşılıksız sevdim,
Dedim, 'Yalnız olurmuyum',
Terkedildim, ama şimdi,
Yalnızlığımla mutluyum.
İstediğince naz etsin,
Minnetim yok, gururluyum,
Burnu büyük, bencil desin,
Yalnızlığımla mutluyum.
Sakın ola, sevinme yâr,
Sanma çaresizlik boğar,
Ay doğmadan, neler doğar,
Yarınımdan umutluyum.
Toplam 8 mesaj bulundu