Zamanlaraa Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antol ...

  • rabıta

    20.01.2009 - 13:43

    Eğer bağzı alemeti fahrikalar olmasaymış, tüm insanlar tasavvuf ehli olduklarını iddia ederlermiş. Elbette bağzıları inanmayacak, elbette inkar, elbette küfür olacak. Kimine yalan olan kime ne hazine olur. Bilmez sarraflığı öğrenmeyen gidip verir yok nesneye bilmez bu maneviyatı neye sattığını. Rabıtadır gönüllere Allahın varlığını feyzini işleyen manevi kalem. O kalemdir ki yazar, yazdığını kimse okuyamaz aşk deryası dipsiz olur, dil lal olur. Hz. Ebu Bekir efendimiz değil mi Hz.Muhammet (s.a.v) efendimizi hiç aklından çıkaramayan. O değilmi yüreğinin yangınını, et pişiriyor diye şikayet alan. Şimdi dostlar rabıta cesedin ötesinde ruha yapılan oradan feyzini alan bir disiplin şeklidir. Neyin disiplini nefsin tabiki. Bir satır ilmi mevcut bir sadır ilmi. İşte bu sadrınıza hitap eden bir manevi halkaya dahil olma cabası bu Hz.Muhammet (s.a.v) efendimizin 'Cennet Bahçelerine girin onlardan yeyin ' dediği feyiz ve bereketin cabasıdır. Dünya hayatı bölünmüştür insalar arasında hak olmayan veya bozulmuş dinlere inananlar vardır. Çeşitli varlıklara inanlar vardır. Hiçbir şeye inananlar vardır. Biz hamd olsun nihayetsiz şükürler olsun ki müslüman halk edilmişiz daha şanslı olanlara tarikat nasip edilmiş. Faydası yok rabıtayı inkar etmenin. Rabıtayı inkar eden şeyhini, Rabıtayı inkar eden yolunu inkar etmiş olur. Olur ancak bağzen ne kadar anlatsan boştur. Hiç bilenle bilmeyen, hiç görenle görmeyen hiç yaşayanla yaşamayan bir olur mu? Nice deliller vardır bilene, bunlardan köre ne. Tıpkı müslümanlık bağzı insanlara nasıl nasip olmuşsa Tasavvufta müslümanlar arasında ki bağzı insalara öğle nasip olmuştur ve tasavvuf kuralları teke indirilecek olsa o rabıta olur.

Toplam 1 mesaj bulundu