Sana doğrultuyorum yönümü, yüreğimi… Saçlarımı okşayan rüzgarlara, dipteki acılara, çığ düşmüş yollara… Sensiz kalmayı kaldırmıyor yüreğim kar yüreklim, ölümüne özlüyorum seni. Hasretin yaktığı günlerle geçip gidiyor ömrüm.
Seninle bir sokak başında buluşmak, sarılmak, saçlarının kokusundan öpmek, sarılmak, doyasıya kucaklamak istiyorum…
Ama sevgim ihanetlere yazılıyor, yetmiyor gücüm, yeniğim, çaresizim, acizim. … Suya düşüyor anılar, ıslanıyor duygu tellerim, düzen tutmuyor saz… Yine de ümitliyim, yine de ümidimi yitirmeden yaşıyorum…
Ateşi sönmüş bir küldeyim, her yer karanlık; yalnız bırakılmış çöllere dönüyorum… Dön artık gittiğin diyarlardan ey sevgili… Yağmura hasret topraklar gibi çatlak çatlak dudaklarım. Çatlayan dudağım, susayan kalbim, gül kokan nefesine hasret…
Gel, özlemde gül damlıyor, gül'de özlem! .. Baktığım her kıyıda sevda kokuyor güller, ayrılıklar özlem kokuyor … Gel, nisan yağmuru gibi yağ üzerime, söndür içimdeki ayrılık ateşini… Bil ki, sensiz hasretin ve acının yangınında kar yığını bir şarkıdır dudağımda zaman… Bil ki, sensiz bir yanı mecnundur kıyılarımın bir yanı leyla… Bir yanı Yusuf'tur kuyularımın bir yanı Züleyha… Gel Allah aşkına yeter artık...
Ey sevgili aşk ehlinin sultanı, ey aşk iksiri, güzelliklerin yüreği, sevda mevsiminin en güzel iklimi gel artık. Yıllardır ki, yüreğimi sana rehin tutuyorum, sana saklıyorum içimin gizli yollarını.
Geniş ve yeşil çayırlar gibi seriyorum yüreğimi önüne ey kar gülüm, salkım söğütler gibi eğiyorum başımı önünde. Yürek tellerimde hasret ateşleri yakıp, yıllardır bu yangınla bekliyorum seni… Gel… Bir gün güneşin ardından, yağmuru içinden taşıyan bulutlar gibi gel çorak topraklarıma… Gel artık ey çölleri cennete çeviren gül-i RaNa… Bil ki, sabrımın son sınırındayım…
Özlemin doruklarındayım, bir kanat uzaklığında gökyüzü. Oysa sen çok uzaklarda bir yerdesin biliyorum… Belki İskoçya da, belki İngiltere de, belki hiç bir yerdesin… Elimi uzatsam dokunamam… Sesini özlesem duyamam… Bil ki, her gece rüyalarımda sana geliyorum, gel demesende… … Ah! neylersin kınalım, dağçiçeğim neylersin. Olan oldu işte ve olanın önüne geçilmiyor. Aradan uzun yıllar geçti, gözlerim uzaklarda, sanki hep çıkıp gelecekmişsin gibi yollara baktım…
Her Ren nehrine baktığımda hep gözlerini anımsarım. Sevinçlerimizi, korkularımızı, acılarımızı anımsarım, umutlarımızı, umutsuzluklarımızı. Bir flim şeridi gibi geçer gözlerimin önünde hatıralar…
Hatırlar mısın bilmem? Her gün bu saatlerde gelip hastahanenin önünde çıkışını beklerdim. Kapıda çıkar çıkmaz koşarak gelir sarılırdın bana. Kokunu taa ciğerlerimin uc noktasına çeker sıkıca sarılırdım. 'Yavaş' derdin. Beni içine mi alacaksın… Oysa elimde olsa seni alır yüreğimin içine koyar hiç bırakmazdım… Ama şimdi hiç çıkmıyorsun içimden, her defasında dünya başıma yıkılmış bir şekil de geçiyorum o kapının önünde…
Her gece gözyaşımın şiirini yazıyorum, içimin acıdığını, içimin kanadığını çiziyorum, seni ölesiye sevdiğimi, özlediğimi söylemek bir anlam taşır mı? Özlemin rengi var mı? sarı mı, yeşil mi, mavi mi, kırmızı mı özlemin rengi?
Her akşam bir şiirde kanarsa insanın kalbi, bin acı gelip saplanırsa yüreğine, çığ gibi büyürse yalnızlığı, artık ne teselli edebilir ki…
İnsanların verdiği hayat sevgidir. Niçin yalnız sana yazdığımı sorma, niçin yalnız sana geldiğimi...
Sana gelişim işte bundan. Sen aşkı anlatıyorsun, yaşatıyorsun bana. Çünkü yaşıyorsun.O sözlerin kalbinden geldiğini kalbime vuruşundan anlıyorum ben. Sözlerin değil beni sana bağlayan, O sözlerini manasına vurgunum.
Niçin mi sen?
Sen benden önce vardın, varoluşun bu yüzden. Ve sen benden sonrada varsın, sana tutunmam aşka ve varlığa duyduğum özlemden!
Sen benim sözlerimsin. Seni kalbime koyuşum bundan. Ve sen dostsun. Ruhuma sığınak ararken haykırmam hep bu yüzden...
Ve sen dostsun, arkadaşsın. Sen içimi koruyan bir elbisesin.. Sen de bunları yaşıyorsun ama saklıyorsun kendinden. Kalbinin sesini dinle bir an. Duyacak o zaman sevginin ve aşkın sesini. Bir liman aradığını ve bu limana sığınmak istediğini...
Ben sevdim ve ben seni istiyorum İlerliyordu yine gecem.Gecemin boşluğunda sanki birisi beni takip ediyordu.Sanki içimdeki ses BİTTİ diyordu.Ama ben düşünüyordum.Ama hadi kötü birşey olursa diye düşünmek bile istemediğim oluyordu.Sakin kafayla düşün derler hep.Hıh..Ben kendimi hiç ayık bulmadım ki.Her zaman o tatlı yüzündeki en ufak gülümsemede bile sarhoş oluyordum,kayboluyordum.Bir daha kendimi bulamamak üzere.Asıl sevgi asıl aşk budur bence.Alacak götürcek seni bir yerlere kendi özel yerinize başka hiçbirşey,hiçbir dert olmucak.Ama nerde! İnsanoğlu yine yaptı yapacağını.Üzdü,kırdı,yoketti. Şöyle bir güzelce sana bakarken bulmak istiyorum kendimi..Bir anım bile sensiz geçmesin istiyorum.Masmavi bir denizin üstünde ben ellerini tutmuşum sen gözlerime bakıyorsun.Ben kendimden geçmişim ve şöyle diyorum; Ben kaybolmak istiyorum! Ben sarhoş olmak istiyorum! Ben sevdim ve ben seni istiyorum...
Ah.....? ah! bırak bu deli gururu Ah gönlüm ah! istiyorsun sen de onu Ben çok güzel aşık olurum Bazen bir hoş bazen sarhoş olurum Bazen kolay birazda zor olurum Ama istersem bir de istersem Sen de istersen Gördüğün en güzel aşık olurum En sevdiğim olursan eğer Canım inan herşeye değer En sevdiğim olursan eğer Aşkım inan başka Değişmem seni başka aşka Bambaşkasın sen bambaşka Canım inan herşeye değer En sevdiğim olurmusun Olur musun olmaz mısın? Hiç bilemem Kalırmısın gider misin? Hiç bilemem
Kahkahan olmak isterdim. Ağzından çıkan kocaman bir kahkaha olmak. Düşünmeden, kontrolsüz, ansızın, gürültülü, günler boyu süren bir kahkaha. Neş’en olmak isterdim senin. Hiç bitmeyen neş’en
Bir gülümseme olmak isterdim yüzüne yayılan. Sen istemesen de gelip yüzüne yapışan bir gülümseme. Işık gibi bir anda tüm yüzünü aydınlatan bir gülümseme olmak isterdim
Ellerinle topladığın kır çiçekleri olmak isterdim. Tek tek, özenle toplayıp, pencerenin önündeki vazona koyduğun, gün boyu kokladığın, sevgiyle baktığın kır çiçekleri olmak isterdim. Çiçeklerden yansıyan renk olmak isterdim sonra. Yüzüne canlılık veren renk. Rengin olmak isterdim senin
Sen olmak isterdim. Işığın gibi sen olmak isterdim. Sende bir sen olmak, benden bir sen olmak isterdim. Hayat ışığın olmak isterdim, hep hayattar olasın diye. Benimle hayat bulasın diye, hep sende olayım diye ışık olmak isterdim
Kısacası hep kalbinde olmak isterdim ben varkende yokkende nöbetini tutan bekçi olmak için ama kalbini sahibi olunca bekçiye gerek olmaz ki derdin haklısın bitanem ben varken kalbinde ne bekçiye ihtiyaç var ne de savcıya iyi ki kimsenin olmadığı kalbinde ben varım ve her zaman var olacağım SENİ SEVİYORUM
Bunca yıl yaşamışsın, hayattan payına düşeni almışsın;
Dönen bu çarkların arasındaki görevini yerine getirmeye çalışmışsın;
Mutlaka sevmişsin, sevilmişsin;
Dostların arkadaşların vardır;
Hatta seviyorum sandığın bir sevgilin vardır;
Belki bankada dünyayı satın alacak kadar yüklü bir hesabın,
Belki de cebinde sadece nefes alacak kadar yeterli bir paran vardır;
Fakat zaman zaman sorarsın kendine 'böyle mi olmalıydı? ' diye;
Öyle anların olur ki niçin yaşadığını bilmezsin!
Her şey anlamsız gelir!
Yüksek dağlara tepelere çıkıp haykırmak istersin!
Belki duyurabilirsin sesini birilerine;
Ne çare?
Deli diyecek en yakın dostların bile!
Ve
Neden, niçin, nereye kaçacağını bilmediğin için, o diyarları terkedemezsin!
'Çok şükür yaşıyorum' dersin!
Hayatın sana sunduğunu kabul edersin!
Lakin beyninin en kuytu köşelerinde hep bir soru işareti olmuştur!
Yüreğinin en derin yerinde hep bir ateş yanmıştır!
Bir yanın hep eksik kalmıştır!
-
Yanılıyor muyum?
-
Bazen bir sahilde dalgalarla konuşursun ve farkında olmadan öfkeyle denize taş atarsın sanki yılların içinde biriktirdiğini boşaltır gibi;
Bazen de pencerene konan bir güvercinle dertleşirsin;
Sonra bir gün gelir sanki masallardaki gibi, sanki filmlerdeki gibi aniden bir peri tarafından büyülenirsin!
Bir asır çözemediğin, harflerini birleştiremediğin bulmacayı çözersin!
Hayatın bir sır perdesi gibi bir anda açılır!
Niçin gülerken ağladığını,
Yüreğini sıkıştıran o ağır taşın nereden geldiğini,
En mutlu anlarında bile neden kalbinin hiç çarpmadığını,
Çevrende yüzlerce insan varken neden senin kendi içinde yalnız olduğunu,
Yıldızların parlaklığının niçin gözlerini kamaştırmadığını,
Güneşin niçin seni ısıtmadığını anlarsın!
Birden hiç ağlamadığın kadar ağlarsın!
Belki de kabullenmek istemezsin yıllarının bir odun parçası gibi çağlayana atıldığını;
Hayat çeşmesinden içiyorum sandığın suyun hazan çeşmesinden aktığını görürsün!
Bunca yıl alıp verdiğin nefeslerin boşa olduğunu ve aslında yaşamadığını anlarsın!
Eksik kalan bir yanın var ya?
İşte 'O' ek-!
Her şeyin olmuştur belki!
Ama 'O' yoktur!
Belki benimde her şeyim oldu ama 'SEN' yoktun!
Uyandım bu bitmez uykudan!
Anladım 'SEN' yoksun!
Biliyorum 'SEN' eksiksin!
Yaşamaya değer 'SEN'...
Uğrunda ölümü göze alabileceğim 'SEN'...
Saçının bir teline tüm günahları hiçe sayabileceğim 'SEN'...
Bir bakışına bütün yasakları ezip geçebileceğim 'SEN'...
-
İnsan herkesi, her şeyi sevebilir! Güzel bir kalbi seversin, bir çiçeği seversin, baharı, güneşi, yıldızları, çocukları seversin... Hatta çok seversin;
Ama... 'AŞK' var ya dostum?
'AŞK' başkadır...
Eğer yüreğindeki boşluğun 'AŞK' olduğuna inanıyorsan?
Diger Yarim Seni Çok Özledim Bugün özel Bugün güzel bir gün Icimde tarifsiz bir huzur var Bütün gece dua ettim yine Ne güzelmis seninle yasananlar
Hic bir gün bukadar anlamli degildi Bu gün sen dogmussun Yillar öncesi vardin sanki hayatimda Hep seni aramis meger bu gözler Tanimadan sevmis seni bu kalp Meger hep varmissinda ben bosu bosuna umutsuzluga kapilmisim
Bu sabah cok erkendi uyandim Karanlikti hala tüm sokaklar Yagmur yagdi yikandi tüm sehir Günes acti tüm hatiralar
Sana sarilmak isterdim..Tamda simdi.. Hic birsey söylemeden sicakligini hissetmek isterdim Bu gün de unutmadim seni diger günler gibi Bir dilek tut isterdim.. ikimiz icin Ya da sadece 'seni seviyorum' diyebilmek Ikiside hayal gibiydi benim icin Unutulmadin; Ne sen, ne senden kalanlar Gözüm gibi bakiyorum her bir aniya
Takvimlerden bir gün daha düstü Bir gün daha gidisinden sonra Ben iyiyim agladigima bakma Alismak zor seninsiz yasamaya
Zor geliyor bir güne daha sensiz baslamak Yanina kosmamak icin kendimi zor tutuyorum Biliyorum bir yerlerde nefes aliyorsun.. Iste bu yüzden mutlu olabiliyorum. Alisamadim..ama dogrusunu istersen alismakta istemedim hic.. Yüzlesemedim sensizlikle.. Tek basima olamadim Sen bir yerlerde hep Yasatildin..
Esyalari tek tek toparladim Uzun uzun resimlere baktim Iki damla akti gözlerimden Sevdigin bir türküyü fisildadim
Aglamayacaktim bugün.. Hissettin biliyordum. Bugün üzülme istedim, Yeni umutlar dogsun Yine mutlu ol Benim sevdigim kadar sevemezler biliyorum ama üzmesinler seni duyunca dayanamiyorum.. Yirtamadan resimleri, Hep yanimda gözlerin, gülüsün Ama unuturum diye nasil korkuyorum bilmiyorsun Arada bir bakip daliyorum.. Sanki gülümsüyorsun.. O kagit parcasini icime cekiyorum.. Kokunu özlüyorum.. Burnumda tütüyorsun.. Bilmiyorsun
Dogum günün kutlu olsun canim Mutlu olsun benim diger yarim Dogum günün kutlu olsun canim Yanindayim yerim senin yanin.. Dogum günün kutlu olsun canim Sana ait benim tüm hayatim
Dogum günün kutlu olsun diger yarim Beni sevdigin icin degil, sevildigimi hissettirdigin icin tesekkür ederim... Hersey diledigin gibi olur umarim.. Sana bugün de söyleyemiyorum ama Seni Seviyorum.. Hep yanindayim.. Hep icimdesin.. Hep bende kalacaksin..
Güzelliğin için değil, çünkü ben seni hiç görmedim... Ellermi tutmanı değil, çünkü ben sana hiç dokunmadım... Gözlerine bakmayı değil, çünkü ben onlara hiç dalmadım... Ben senin beni sevmeni sevdim... Yüreğinde bana yer vermeni sevdim Benimle konuşurken, sesini nefesini sevdim Ağladığımda uzaktan tesellilerini sevdim Benim seni sevmemi sevdim... Sessizlikte kalp atışlarını sevdim Damarlarımda kan yerine dolaşmanı sevdim Düşlerde benim olmanı, senin olmamı sevdim... Gönülden sana bağlandığımı sevdim Gündüz ışığım, Gece karanlığım olmanı sevdim Alınyazım, Kaderim, Herşeyim olmanı sevdim Gözyaşım, Kederim, Hüznüm olmanı sevdim Tebessümlerimin, Gülmelerimin, Mutluluğumun sebebi olmanı sevdim Söylediğin sözleri değil, Onları bana söylemeni sevdim.... Ben başlıbaşına seni SEN olduğun için sevdim... Benliğini, Duygularını, Hislerini sevdim Ve... Bu tarifsizliği, sevgime kelime bulamadığımı sevdim... SENİ SEVDİM
Anlık mutluluk belki, ancak gerçek mutluluk değil. Düşlediğim mutluluk değil asla. Düşlediğim hiçbir şey gerçek değil ya aslında. Mutluluk ta onlardan biri. Düşlerimde yaşar, düşlerimle beslenir, idealdir yalnızca. Yanımda olan, gitmesini istemediğim..
Polislerin ensemde soluk aldığı, askerlerin kollarımdan tuttuğu, devletlerin beni talan ettiği, insanların; etten kemikten farksız birer beşer olduğu dünyada, benim mutluluğum; annesinin koynundaki bebeğin, sevgilisinin sıcak kollarındaki birinin, bilmem ne rahatlıkta, bilmem ne huzurlu mekandaki mutluluğuna benzeyemez. Benzesin istemem ya da.
Benim mutluluğum, senin mutluluğun.. insanların mutluluğu.. insanlığın mutluluğu..
Bağışlayın beni sevdalarım Kendimi parçalara ayıramadım Alın gidin korkularımı Saçlarımı ellerinizle okşayın Hiç bir ayrılık yeniden yeniden yaratmıyor artık beni Alın gidin korkularımı Saçlarımı ellerinizle okşayın Ve bütün ayrılıklar sabah olunca alıyor nefesimi Aşk ağır yükler bindirdi Küçülen omuzlarıma Kalplerinizden kaçtım hep Varıp gittim en karanlıklara Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma Cehennemden düştüm hep Beni hiç görmediler Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma Seviştim ve yoruldum Varıp gittim en yalnızlıklara Kanrevan içindeyim Gönlümün derdindeyim Yerlerin dibindeyim Kurtar ne olur Kanrevan içindeyim Yarimin peşindeyim Cennetin izindeyim Kurtar ne olur
Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyor acının beşiği Dargın ve boş kendine yabancı Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi Bulutlarda sallanan Ben ve öteki Şehrin düşle sevişen mavi bedeni Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan Kirlenmiş utangaç saçlarımı Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan... Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyüp Acının boş beşiğinde Kendini kurban eden Ben ve öteki Geride bıraktığımız bir tek göğün Gözü yaşlı maviliğidir şimdi Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyor acının beşiği Dargın ve boş kendine yabancı Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi Bulutlarda sallanan Ben ve öteki Şehrin düşle sevişen mavi bedeni Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan Kirlenmiş utangaç saçlarımı Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan... Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyüp Acının boş beşiğinde Kendini kurban eden Ben ve öteki Geride bıraktığımız bir tek göğün Gözü yaşlı maviliğidir şimdi Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan... Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyor acının beşiği Dargın ve boş kendine yabancı Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi Bulutlarda sallanan Ben ve öteki Şehrin düşle sevişen mavi bedeni Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan Kirlenmiş utangaç saçlarımı Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan... Aşklar dökülüyor gözlerimden Bir tarafı hep kırık kalpli Denizler gibi büyüyüp Acının boş beşiğinde Kendini kurban eden Ben ve öteki Geride bıraktığımız bir tek göğün Gözü yaşlı maviliğidir şimdi Acıdan doğar insan Aşktır insanı yaratan...
Ne güzel gülümsemek. Uzaktan usul usul gelirken, gözlerde bir özlemişlik pırıltısı, dudaklarda masum bir gülümseme, duruşta bir her an sarılacakmış hissi...
Ne güzel seni görmek. Gözlerine bakmak, siluetinde kaybolmak. Kokunu özlemişim. “Son masum” tavrın sarmışken benliğimi, hayallerimde büyütmüşken seni, karşımda görmek. Bana doğru gelirken. Şimdi hayali daha bir tat veriyor.
Sana sarılmak ne hoş. Vücudunu vücudumda hissetmek. Enerjin doluyor hücrelerime, hayata bağım güçleniyor. Bana yaklaştığında ilk elini tutmak istiyorum. Sıcak ellerini bağrıma basmak, parmaklarını öpmek, seni öpmek... yanaklarındaki utangaçlıkla bütünleşmek istiyorum. Ellerini bir daha bırakmamak, gitmene mani olmak geçiyor aklımdan. Ellerini tutmayı özlemişim.
Hayata kaçıncı teşekkür edişim sanki bu. Belki de ilk. Belki de hayatın benim için çabaladığını gösteriyorsun bana. Hayatı sempatikleştiriyorsun gözümde. Sen, hayatımdaki ilk teşekkürümsün. Varlığına minnettarım. Varlığını bahşedene. İkindi vakitlerimin dikkat çekmeyen cümlesisin. Kimsenin okumasını istemediğim, benim zihnimde yazdığım bir cümle.
Ve sevgiye yenilişimi fark ettirensin. İnanmamışlığımı sorgulamama sebep. Sen gidince arkandan koşmamak için nasılda tutuyorum kendimi. Ayaklarıma nasıl hakim oluyorum, kalbim seninle gitmişken. Sen, uzaklaşıyorsun benden. Her adım atışında kalbim sancıyor. Dönüp bakman için tanrıya yalvarıyorum, acizleşiyorum. Tavizlerim artıyor olayda sen olunca.
Hayallerimde istemediğim kadar sana sarılmak istiyorum karşındayken. Sarılmanın muhteşem duygusunu doyasıya yaşamak istiyorum. Görmediğim zamanları siliyorum içimden. Çünkü gördüm seni. Yeniden kanım akmaya başladı, her şey yeniden gelişti. Dünyanın oluşumu bu an işte. Dünyadaki varlığım şimdi başladı benim. Sen karşımdayken.
“Bak” bana. Hiç yılmam. Hiçbir şey düşünmeden bakarım sana. Zihnimi tamamen boşaltırım, sen dolarsın yalnızca. Nimet bilir tanrıya şükranımı sunarım. Baktığın an mutluyumdur ben. Mutluluğu sormuştun bana; bu işte mutluluk.
Ve yanaklarını öpmeliyim, sakallı yanaklarımı bir an öpmen için acele etmeliyim. Dudaklarının sıcaklığını hissetmeliyim. Hayattaki onca çelişkinin sarmaşıklığından çek beni. Yanına al. Hayatı umursamam, ilgilenmem, sana kilitlenirim, senden çıkana dek.
Seni hayatımda istiyorum. Tüm tavizlerimi kaldırmayı öngörüyorum. Seninle herhangi bir yerde, herhangi bir şekilde, sadece sana sarılarak, bakarak ömrümü harcayabilecek kadar da cesaretliyim.
An geliyor, seni karşımda gördüğüm an. Tüm benlik bilgilerim siliniyor sanıyorum, dünya kavramımın değiştiğini düşünüyorum. Her şeyin bitip, senin başladığını özümsüyorum. Ve tüm bunların bir yanılsama, bir içgüdüsel kopma, bunalmışlıktan kaçış olduğunu kavrıyorum, sen benden uzaklaştığın an. Ellerimi bırakmamak isteyişinin hissettirdiği buruklukla, damarlarımdaki kanın ritmi değişiyor. Üzülüyorum.
Hayatın bana “an” yaşattığını görmek ne güzel. Senle doldu tüm günüm, gecem. Senden çıkamayacağımdan korktuğum için, görmek ağır geliyor. Teşekkür ediyorum sana, var olduğun için, şu an soluduğum havayı soluduğun için, istemesende bana “an” yaşattığın için.
Sana bakmak, senin gibi yukarıdan, öyle içten! Sana sarılmak, hasret dolu, umut dolu, sımsıkı! Sen gibi bir şey hasretin adı, uzak yollarda ki yolcu gibi! Yaşam, gözlerindeki hayat pınarları, her daim akan gönlüme! ..
Kırık merdivenlere yaslanmışım şehrimin, elimde sigaram Bir yanım sen, ışıltılı, rengarenk! Diğer yanım sen, esintili, ruha huzur veren, yumuşak! Önüm – arkam hep sen, bir çocuk saflığında ki şen gülüşler! ..
Karanlığın içinde sana soyunmak, çırılçıplak, günahsız Sen kokan sabahlara, tan vaktinde, kuş sesleri arasında Gözlerinde uyanmak, en çapaksız gözlerle! Bahar esintileri teninde! ..
Gündüzlere çıkmak seninle, bir nefes daha almak, derin! En umulmadık anlarda, sırf senin için Yıldızları düşürmek dallarından, koynumuza Yattığımız yerden bulutlara yaslanmak!
Sana, senin gözlerinden girip içeri Yüreğinde uyanmak vakti şimdi
Sensizliğin Bana Armağan Ettigi Saatleri Yaşıyorum Şimdi...
Sensizliğin bana armağan ettiği saatleri yaşıyorum şimdi... Altmışa bölüyorum her birini daha da çoğalıyorsun... Dokunsan yüregime..Bir dokunsan... Her yanı seninle çevrili bir kalp parçası bendeki... Gözlerin... Nasıl çıkar ki aklımdan ayrılış vakti bakışların... Dokunmasan da ağlardım sevgili...
Yoksun ya sen... Her geçen güne bir çentik atıyorum gözyaşlarımla... Güneş doğmasın istiyorum..Rüyalarımda kal... Seni yaşayayım her uykumda.. Hayaline sarılmak yetmese de...Rüyalarımda kal... Fısılda kulağıma sevgi sözcüklerimizi... Seninle uyanacakmış gibi uyuyorum.. Seninle uyumuş gibi uyanıyorum Gitme..Rüyalarımda kal...
Bir gece bekçisiyim aşk nöbetlerinde.. Seni anlatır durur şarkılarım...Sana okunur... Öyle doldun ki içime...Taşıyorsun... Toplayıp bir daha yükleniyorum seninle..Bitmiyorsun.. Hiç bir 'sen' i ziyan etmiyorum...
Kavuşmak özlemi anlamlandırıyor... Özlem de kavuşmayı... Hangisindeyim? Neresindeyim sensizligin? Biri bana anlatsın..Düşünemiyorum senden ötürü... İfadelerim sen olmayınca yetersiz... Anlamlarım sen olmayınca yersiz kalıyor...
Kaç şafak daha sökülecek yoklugunda bilmem... Kaç ay ışığı çöpe atılacak... Hangi gece avutur beni ki yoklugunun mecralarında... Sorularım bile cevapsız... Cevaplarım bile sensiz...
Nedendir hep sana koşuşlarım? Niye böyle ağlıyorum ben sensiz yere? Sevgili... Gitmem gerek... Sensizlik vakti geldi çattı... alıntı....
Biliyorum bunu Ve biliyorum, yıllardır beni gözlediğini;
tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi... Biliyorum; bildiklerimi “bilmediğimi” zannettiğini!
Senden başka da Sen yok ki! Ama, yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen... Değil mi? Sadece, “görmeyi seçmek” zor geliyor bize bazen!
Omuzum, elbette müsait... Olan ne kadar çok şey de olsa, güvenebilirsin bana; Gözyaşlarını bile duyacak kadar sessiz kalabilirim...
İlk veya son defa, farketmez... Ağlayabilirsin, ilk veya son defa.
Ağlayabilirsin hıçkıra hıçkıra ve sarsıla sarsıla.
Ağlayabilirsin, sıkıldığımı düşünmeden... Utanma; gözlerimi kapayabilirim! Ve gözlerim kapalı kalabilirim sırılsıklam oluncaya kadar!
Hadi, bil artık Sen de; Senden başka Sen yok ki... Yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen... Ama bazen “görmeyi seçmek” zor geliyor bize. Değil mi? ..
Hatırla; Sen varken de “titriyordu” güneş, suya düşerken! .. Hatırla; Soğuk değildi, ama Sen de titriyordun.
Değişmeyen şey “yıldızımız” mı ne! .. Gözlerin parlıyor mu yine, ona bakarken; benim gözlerim gibi? Yoksa sen, denizler ötesinde, kendi “kara”larında mısın? ..
Gözlerinden düşürüp, bana bir yıldız bıraktın; Gözlerimde taşıyayım diye... Affet... Olmadı... Yapamadım. Gözlerimde hiçbir zaman yıldızına yer olamadı; Gözlerimde Sen vardın!
Biliyorum, yıllardır beni gözlediğini,
tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi... Biliyorum; bildiklerimi de bilmediğimi zannettiğini. Biliyorum; Senden başka da Sen yok... Ama yine de biliyorum; her zaman bir şeyler var
GECENİN SESSİZ KARANLIĞINDA YILDIZIM; SABAHIN AĞLAYAN HIÇKIRIĞINDA GÜNEŞİM OLDUN. YAĞMUR TANELERİNDEKİ ANLAM OLDUN BENİM İÇİN. GÜNEŞ IŞIKLARI YÜZÜNE VURURKEN, GÖZLERİMİ PARLATAN YİNE SENDİN. AZGIN DALGALARDAN SONRA DURULAN DENİZ; YAĞMURDAN SONRA ÇIKAN GÖKKUŞAĞI KADAR TEMİZSİN BENİM İÇİN. SENİ SEVİYORUM! GÖRDÜĞÜM İLK GÜNDEN,TANIDIĞIM İLK ANDAN BERİ SEVİYORUM SENİ! UYKUYA HER DALDIĞIMDA AZGINCA SEVİŞİYORUZ BELKİ. BELKİ DE EN TEMİZ DUYGULARIMLA O DENİZ GÖZLERİNE BAKIYORUM. AMA BİLDİĞİM BİR TEK ŞEY VAR. DALGALAR SAHİLE, YILDIZLAR GÖKYÜZÜNE, GECE SABAHA,TOPRAK YAĞMURA VE BİR BEBEK ANNESİNE NASIL TUTKUNSA BENDE SANA ÖYLE TUTKUNUM BİRTANEM! .....
Ne yapacağını bilmez çocuk bekleyişlerim, Gecelerin en karanlık zamanlarında hüzün biriktirmelerim var. Yalnızlığımla söyleşiyorum senin hakkında Bazen de kendi kendime anlatıyorum sana söylemek istediklerimi Yani anlayacağın çok şeyle muhabbet ediyorum bunlara duvarlarda dahil Konu hep sen oluyorsun...
Ben karşımda senin olmanı istiyorum; Anlatmak istiyorum sana ve dinlemek istiyorum seni... Yalnızlık değil benim canımı acıtan, Sensizliktir yüreğimi dağlayan. Acıyor duymuyorsun, Sesim kısık, fısıldıyorum, anlatamıyorum
Her gece tekrar tekrar kayboluyorum karanlıklarda Saat acılara ilerliyor, dakikalar hüzünden ayrılmıyor Saniyeler hasretlerde, saliseler zaten anlamsız oluyor Bazı geceler gökyüzü ağlıyor, eşlik ediyor bana Şarkılarda arıyorum seni Hiç biri tam olarak anlatmıyor.
Bu gece dualarımın çoğunu sana ayırıyorum Sana gülmeler yakışıyor, yüzünden gülüşlerin hiç eksilmesin diye, Bir tanesi de sen hep mutlu ol ve seni sevenlerle ol diye, En sonu da kendime ayırıyorum ve bencillik yapıyorum; Bir gün buluşabilelim ve birlikte mutlu olabilelim diye. alıntı
Ne yapacağını bilmez çocuk bekleyişlerim, Gecelerin en karanlık zamanlarında hüzün biriktirmelerim var. Yalnızlığımla söyleşiyorum senin hakkında Bazen de kendi kendime anlatıyorum sana söylemek istediklerimi Yani anlayacağın çok şeyle muhabbet ediyorum bunlara duvarlarda dahil Konu hep sen oluyorsun...
Ben karşımda senin olmanı istiyorum; Anlatmak istiyorum sana ve dinlemek istiyorum seni... Yalnızlık değil benim canımı acıtan, Sensizliktir yüreğimi dağlayan. Acıyor duymuyorsun, Sesim kısık, fısıldıyorum, anlatamıyorum
Her gece tekrar tekrar kayboluyorum karanlıklarda Saat acılara ilerliyor, dakikalar hüzünden ayrılmıyor Saniyeler hasretlerde, saliseler zaten anlamsız oluyor Bazı geceler gökyüzü ağlıyor, eşlik ediyor bana Şarkılarda arıyorum seni Hiç biri tam olarak anlatmıyor.
Bu gece dualarımın çoğunu sana ayırıyorum Sana gülmeler yakışıyor, yüzünden gülüşlerin hiç eksilmesin diye, Bir tanesi de sen hep mutlu ol ve seni sevenlerle ol diye, En sonu da kendime ayırıyorum ve bencillik yapıyorum; Bir gün buluşabilelim ve birlikte mutlu olabilelim diye.
Dinle beni yüreğim...sonsuzluğun derinlerinde yalnızlığın diliyle dinle....gözyaşların denizinde yıldızların gülümsemesiyle dinle....bak gökyüzüne ve uçur sevgi kuşlarını....rahmana sun sonsuz yakarışlarını....ve kirpiklerinin ucunda sakla akmayı bekleyen son damlayı....
bilirmisin yüreğim acılar insanın aşkına aşk katarmış...salarmış yolcusuz yollara....bekletirmiş en çıkmazların çıkış sokağında....kanayan yaralarımız sevda olur sunulurmuş göklere....ve uğuldarmış hak için çağrışlarımız sessiz gecelerde....bu güzelliklerle umutlarımızı senle beraber biriktirelim yüreğim.....saklayalım geceye görmesinler bilmesinler,almasınlar ve aldatmasınlar onları...
ne güzeldi dimi yüreğim umutlarımızı yarıştırırdık sonsuzluklarda...şimdi ise kaçıştırıyoruz çıkmazlarda...ama olsun yüreğim varsın elimizde son bir umudumuz kalsın...onla dirilelim yine yeniden...unutmaki güzellikler sancısız oluşmazlar....sancısını çekeceğiz elbet....ama sancının adını sevda koyacağız biz....çünkü görünmez diyarlardır yolumuz bizim...bilinmezlerdir sonumuz bizim...aşka dair ne varsa odur adımız bizim...
hani yüreğim gidersin ya yolların sonu gelmez...seversin en derinden...gidersin yollarında onu bulmak hayaliyle...umutların serilmiştir yollarına....sevdan sarılır ürkek kucaklarına...ve sevdanla yüreklenir kucağın açılır acılara...bi tebessümle kucaklarsın acıları....bir cesaretle diğerlerini beklersin...ve bilirsinki aşıklar diyarı kolay değildir...ve orda yaşayanların dertlerini anlarsın,hissedersin en taze biçimde....tam çöküp düşecekken çaresizliğe aşıklar diyarının hayali vurur gözlerine...ve tutar ellerinden kalkarsın....güneş doğar özüne...umut iner sözüne.....bak şimdi yüreğim gökyüzüne....umuda bak....bak geceyi aydınlatan yıldızlara....olamazlardı onlar yalnız, bir olunca sadece ışıkları vurur gözlere...
eğme başını yüreğim içinde sakla yalnızlıklarını.....yol uzun zaman kısa....ağlar yürekler çağırır bizi en uzaklara....çaresizliğe hakkımız yok bizim...vursalarda benliğimizi şikayete hakkımız yok bizim..sen üzülme mahzun olma yüreğim...hatırla taifi,uhudu ve yine dolsun gözlerin....ve seslen dünyaya: ey dünya yıldıramaz bizi yalan kokan yüzlerin....
sessiz çığlıklardayız şimdi...sesimizi sevenler duyar sadece...onlar kulak verir bizlere....aydınlatırlar yolumuzu....elleri açıldımı Rabbe gözler döndümü secdeye onlar unutmazlar bizi..ve seslenir en sevgiliye,sevginin sahibine...:EY Rabbim bir damla yaş damlar yüreğime seni ansın diye ilk önce.....yalnız bırakıldık Rabbim..sahip çıkmadılar bize...ama sen varsın...bir aşk verki yüreğimize her yerde seni görelim....yollar dikenlidir biliyorum....kanayacak ayaklar görüyorum....Rabbim güller kansız yaşayamazdılar....ve onlar sana akan kanlarla boyandılar....şimdi çaresiz yüreğim sesleniyor sana...biz garip yoluna düştük...Seni arayan yüreklerle birlikte...Onlara ve bana güç var ALLAHIM..hakaretler yıldırmasın bizi...sahte yüzler kandırmasın bizi....VE zorluklar saptırmasın bizi....umut yüklü yarınlarda yaşat bizi....Ve son anda iken Sana duyulan en yüce bir aşkla al bizi....
bilirmisin ki yüreğim ne aşıklar vardı...gözlerinden gönüllerine varırdın onların...gel yüreğim senle şimdi o seven insanların gönüllerine girip namazlarından bahsedelim...abdeste dalarlardı ilk önce...tıpkı cennet sularındaymış gibi mutluydu yüzleri...temizlerlerdi bedenlerini ama en önemlisi yüreklerini...karşılarına geçip izlemek isterdin onları...zaman dursun isterdin....çünkü cennetteki mutluluğu anımsatırdı yüzleri.....ve seccadelerini sererlerdi gecenin yalnızlığına doğru....yüreklerinin atışı duyulurdu semada...kaçıp gitmek istiyor sanki bir an önce aşka doğru....ve tekbir alır bağlanırdı elleri....hemen değişirdi yüzleri....süreleri okurlarda en içten ve gecenin sessizliğinde...ama boğazında düğümlenirdi FATİHANIN son ayetleri....takat kalmazdı yüzlerinde.....gözleri dolmuştu yine...sesleri titrek ve ürkek....rüku zamanı gelmişti yüreklerine büsbütün bükülerek....dizlerin bağı çözülmüştü artık....yürekleri gitmişti aşıklar diyarına....sanki açılmıştı perdeler oranın özlemi vardı dudaklarında....ve secde zamanı gelmişti...bir hıçkırıkla inler gökyüzü....yıldızlar dökülür sanki seccadenin başına....bir aşktı akan göz yaşı başlı başına...seccadede kalamazdı elbet ve kalmadıda....damla olup vardı aşıklar diyarına.... secdesinden kaldıramazdı başını....sadece öyle anlatabilirdi aşkını...ve artık duygular en yoğundur karışır geceye....kimse bilmez ama bunu...kimsecikler görmez....kalktığında ise seccadesinin ıslaklığında cennet görünür sanki....ve biter namaz ama bitmiştir oda....dayanamıyorum der ALLAHIM hasretine...vuslat ne zaman der bu yüreğe....gel yüreğim biz aşığı yalnız bırakalım RABBİYLE kalsın sadece...ve biz gidelim girelim başka gönüllere...anlatalım yine dünyaya sevgiyi yüreklice....
acıtıılırız hep acıların ülkesinde..ama acırız hep bizi acıtanlara...bir tebessüm ederiz yüreklerine....onlarda anlasınlar gerçek sevdayı...ve sırf onun için yaşasınlar..başka bir isteğimiz yoktuki dünyada....varsın dünya isteyenlerin olsun..biz mutluyuz çektiğimiz acılarla.... ve yüreğim 'SON' gelir adımızın ardına yavaş yavaş...sanki artık dönüşü yoktur bu gidişin.....sadece bir kalmıştır sanki sona...ama burdaki sona...çünkü biz sonları terkedeciğiz inşALLAH....Son adımlarımızı atalım yüreğim yüreklere doğru....UZANSIN BİZE AŞIKLAR DİYARINA GÖTÜRECEK BİR EL.....UZANSIN ARTIK SONDAN EVVEL.....
yine gitme zamanı yüreğim......sessizliğe doğru sesetmeden gidelim..dikenli yollara düşelim...ağlayan gözleri silelim...
hadi gel yüreğim...gel benle...bakma arkana...gel yüreğim gel...çıkalım umutlara doğru...bak sabah olmak üzere.....
yağmurda ıslanarak çıktık yola yüreğim.. biz her şeyi göze alarak çıktık bu yola....ve acılara göğüs gererek devam edeceğiz hep..tebessüm ederek hayata...tıpkı bir güneş gibi doğacağız yüreklere...bir gül gibi açacağız sevda mevsiminde.... tek sermayemiz sevdadır bizim..tek dostumuz yıldızlar..onlara anlatırız kendimizi..onlar anlar sadece bizi...ve saklanırız geceye..kimse görmesin bizi bilmesin diye....umut olup yağarız gökyüzünden..aşk olur yanarız gönülden...ve yürürüz yüreğim..bütün engellere karşı...eğer soktuysak elimizi taşın altına ezilsede çekmeyiz yüreğim..hep dediğim gibi ya... aşıklar diyarına ulaşmak o kadar kolaymı...acıya tebessüm gerekir..taş atan ele gül atan el gerekir...bize engel koyana dost eli gerekir...işte yüreğim kolaymı sandın..aşıklar diyarına ulaşmayı..kolaymı sandın sen aşkı...hiç kolay değil yüreğim hiç kolay değil...aşk sandıkları gibi oyuncak değildiki...aşk yanmaktı aslında sadece geceleri ağlamaktı kimse bilmesin görmesin diye...aşk MUSABDI YÜREĞİM AŞK EBU BEKİR Dİ....ve onlar gibi olabilmekti..sevgili için can vermekti....kardelen kadar temiz su kadar saftı aşk....ve yüreğim aşk sadece çift kişilik yaşanan bir yalnızlıktı...ve yüreğim aşkı,sevdayı koyup bağrımıza umudu alıp koynumuza gidelim yüreğim gidelim...okşanmamış yetim başları,dinmeyen hasret acıları bizi bekler yüreğim...ve tanıtalım yüreğim kendimizi herkese..duysun bilsin bizi bütün acılar...ve bütün yangınlar..biz sevda yağmurlarında ellerini açmış bekleyen bir garip dilenciyiz....
acılara beraber yürüyoruz senle...
ayağımızın altına hep ateş koydular...biz yüreğim o ateşleri gül kabul edip yürümeliyiz....
hani derim ya hep aşıklar diyarına varmak kolay değil diye....bu söz çok doğrudur yüreğim...ordakiler ne acılardan geçmişler....bizler acıya gülümseyerek; bizi itenlere elimizi vererek,bizi ağlatanlara tebessüm ederek gitmeliyiz yüreğim..sadece önümüze bakarak...umudu sermaye alarak yürümeliyiz.....
yalnızda kalsak yılmak yok...zaten yalnız değilizki yüreğim...elbet seveni seven vardır....bizim tek görevimiz sevmek..hep sevmek..her zaman her şekilde sevmek..ama sade değil..sonlu değil..sevmek ama sınırsızca sonsuzca yüreklice.......
beyaz bulutlarımızı siyaha boyadılar....umut uçurtmalarımızı parçaladılar...tutunduğumuz bütün dalları kırdılar...bilmiyolar yüreğim bilmiyolar diyelim..çünkü EN SEVGİLİYİDE taşlamadılarmı kanatmadılarmı onu..ozaman yüreğim sence şikayet etmeye hakkımız varmı....
Sınırsız olan aşkımızı bu dünyaya sığdormayalım yüreğim....aşsın bu dünyayı ulaşsın ötelere....alsın bizi götürsen sevda ülkesine...umut olup yağsın yüreğimize....
hep sevmeye dairdi herşey görmeyi bilene...tabii sevmeyi sevene.... doğan güneş bir sevgiyi anlatırdı...yağan yağmur söndürürdü hasret ateşini bir nebze...izlerken cam kenarından yağmuru ıslanmaktı rahmetinde en güzeli bence...
şimdi anlatalım sevdayı yüreğim susamış gönüllere....umutlara uçalım kuşlarla birlikte....ve yağmur olup yağalım yanan yüreklere....
hani anlatırlar ya aşkı...kuru boş ifadelerle..halbuki bilmezlermi ki ölenler ne içim öldü...EN SEVGİLİYİ SEVENLERDİ işte aşkı tarif edenler...nasılmı tarif ettiler...hayur sözleriyle değil verdikleri canlarıyla tarif ettiler...zatende öle olmalıydı.... bir gün güneş yine dogacak n......n belki sevdik çoğu zaman..yüreğim ama neyi sevdik nasıl sevdik... BİZ HEP SEVDAYI TOPRAK ÜSTÜNDE ARADIK GALİBA YÜREĞİM AMA KİM BİLİR BELKİDE TOPRAĞIN ALTINDA GİZLİYDİ...
Dinle beni yüreğim...sadece ve sessizce dinle....ve selam et yüreğim...sevdaya aşka dair ne varsa hepsine selam et.........
Bir yalvarışla çıkmıştık yola biz...bir haykırışla...umutlarımızı anlatmıştık susayan gönüllere.....biz sevdanın esiriydik yüreğim....biz aşk askeriydik...
Şimdi bir köşede bükükse boynumuz...ağlıyosak hala,incilmişsek yine toparlanma zamanı yüreğim....bu yolda acının adını GÜL koyduk biz....zehirin adını BAL koyduk biz....itselerde, herkesi DOST bildik biz....bilelim yüreğim hep böyle bilelim biz...
Dertlere siper olma zamanı,gönüllerde sevda olma zamanı..yüreğim kışın bahar olma zamanı....hadi bir umut yine...kalkalım ayağa..hadi silelim gözyaşlarımızı...kimse görmesin bilmesin ağladığımızı...dostumuz olan geceyi bekleyelim yüreğim....vede bizi yalnız bırakmayan yıldızlarımızı..onları dost seçtik biz kendimize...çünkü hem çok uzaktırlar hemde çok yakındırlar...vede ışıklarıyla geceyi ne güzel aydınlatırlar...örtsün yüreğim gece bütün yaralarımızı....saklasın bizim gözyaşlarımızı.....elimizi kaldırdık ya semaya biz....UNUTMA yüreğim biz istedik AŞIK olmayı RABBİMİZDEN...biz istedik dertleri can-ı gönülden...gelsin dedik...sevginin fedakarlığı olacakdı elbet....
Yüreğim AŞIKLAR için burası sadece bir gölgelikti..yani okadar kısaydı..O yüzden AŞIKLAR buraya hiç kıymet vermediler....kimseyi incitmediler..değmezdiki zaten bir gölgelikdi bura onlar için...onların yurdu AŞIKLAR DİYARIYDI.....ne kadar uzağız dimi yüreğim oraya..gayret yüreğim...gayret ve az sabret yüreğim....kapı kapı dolaşma zamanı şimdi...sevginin sahibini anlatmak için...kovulsakda anlatma zamanı yüreğim aşkın sahibini tanıtmak için...anlatalım haykıralım ve yanalım yüreğim...nereye gidiyor bu insanlar diye....ağlayalım yüreğim ağlayalım...bize sevgiyi öğretmişti RABBİM....sevgiyi tanımamız için bize anne baba eş dost göndermişti.....ama bunlar araçtı yüreğim...basamak basamak HAKKA ulaşmak için....sevmekti yüreğim sadece onun için....
Hüzün mevsiminde dökülen yaprak gibiyiz....savrulduk heryere..kaybettik benliğimizi..unuttuk nerden geldiğimizi ve nereye gittiğimizi....ve şimdi yüreğim....hatırlama ve hatırlatma zamanı...gözler sahtelikleri gördü hep..eller sahteye uzandı hep...kaç el yetim başını okşuyor yüreğim...kaç el bir gözyaşı siliyor....oysaki bu eller bize yüreklere dokunmak için verilmişti...ve kaçımız şimdi gerçekleri görüyor..kaçımız işine geleni görüyor....oysa yüreğim bu gözler hakkı görmek için verilmemişmiydi..... ve kaçımızın kulağında sevgi sözcükleri çınlıyor....kaçımız iyi şeyler duyuyoruz..oysa bunların hepsi bize bir duyguyu büsbütün yaşamak için verilmişti....AŞK... işte ozaman göz onu görürdü,kulak onu duyardı,ayak ona varırdı,el ona uzanırdı......
Hasret yükünü sırtlayarak çok yollar aldık...gözyaşlarımızı gönlümüze akıttık...ve yüreğim senle beraber kanadak,acıtıldık,incitildik,itildik......varsın yapsınlar yüreğim....biz burda kalıcı değiliz...varsın yapsınlar yüreğim biz lanet edici değiliz....her şeyi gören her şeyi görüyo yüreğim...sen üzülme...mahzun olma....
Umut hayalimiz olsun..sevdamız sermayemiz olsun...gözlerimiz ışığımız olsun...sözümüz özümüz olsun...halimiz aşkımız olsun...benliğimiz HAK ESİRİ olsun.....güneşimiz rüyamız olsun....ve bir gün öldüğümüzde ADIMIZ AŞIK KONSUN..... hep diyorum ve hep diyeceğim yüreğim sanma AŞK kolay değildir....AŞIKLAR DİYARINA varmak kolay değildir...bedelde herşeyi ister....AŞIKLAR kendilerini düşünmezlerdi kendileri yoktiki zaten onlar hiç buraya ait olmadılarki....onların yaşadığı acıları yaşamadan bu yolda sana yol yok yüreğim..yol yok.....
ve yüreğim yine gitme zamanı.... dönmeni bekleyen biri var dönecekmisin tekrar..... umut et dua et yüreğim kavuşacaksın o eski yüreğine yüreğinin eşine......
27.04.2008 - 22:09
Özlemin rengi var mı?
Sana doğrultuyorum yönümü, yüreğimi… Saçlarımı okşayan rüzgarlara, dipteki acılara, çığ düşmüş yollara… Sensiz kalmayı kaldırmıyor yüreğim kar yüreklim, ölümüne özlüyorum seni. Hasretin yaktığı günlerle geçip gidiyor ömrüm.
Seninle bir sokak başında buluşmak, sarılmak, saçlarının kokusundan öpmek, sarılmak, doyasıya kucaklamak istiyorum…
Ama sevgim ihanetlere yazılıyor, yetmiyor gücüm, yeniğim, çaresizim, acizim. … Suya düşüyor anılar, ıslanıyor duygu tellerim, düzen tutmuyor saz… Yine de ümitliyim, yine de ümidimi yitirmeden yaşıyorum…
Ateşi sönmüş bir küldeyim, her yer karanlık; yalnız bırakılmış çöllere dönüyorum… Dön artık gittiğin diyarlardan ey sevgili… Yağmura hasret topraklar gibi çatlak çatlak dudaklarım. Çatlayan dudağım, susayan kalbim, gül kokan nefesine hasret…
Gel, özlemde gül damlıyor, gül'de özlem! .. Baktığım her kıyıda sevda kokuyor güller, ayrılıklar özlem kokuyor …
Gel, nisan yağmuru gibi yağ üzerime, söndür içimdeki ayrılık ateşini… Bil ki, sensiz hasretin ve acının yangınında kar yığını bir şarkıdır dudağımda zaman… Bil ki, sensiz bir yanı mecnundur kıyılarımın bir yanı leyla… Bir yanı Yusuf'tur kuyularımın bir yanı Züleyha… Gel Allah aşkına yeter artık...
Ey sevgili aşk ehlinin sultanı, ey aşk iksiri, güzelliklerin yüreği, sevda mevsiminin en güzel iklimi gel artık. Yıllardır ki, yüreğimi sana rehin tutuyorum, sana saklıyorum içimin gizli yollarını.
Geniş ve yeşil çayırlar gibi seriyorum yüreğimi önüne ey kar gülüm, salkım söğütler gibi eğiyorum başımı önünde. Yürek tellerimde hasret ateşleri yakıp, yıllardır bu yangınla bekliyorum seni… Gel… Bir gün güneşin ardından, yağmuru içinden taşıyan bulutlar gibi gel çorak topraklarıma… Gel artık ey çölleri cennete çeviren gül-i RaNa… Bil ki, sabrımın son sınırındayım…
Özlemin doruklarındayım, bir kanat uzaklığında gökyüzü. Oysa sen çok uzaklarda bir yerdesin biliyorum… Belki İskoçya da, belki İngiltere de, belki hiç bir yerdesin… Elimi uzatsam dokunamam… Sesini özlesem duyamam… Bil ki, her gece rüyalarımda sana geliyorum, gel demesende…
…
Ah! neylersin kınalım, dağçiçeğim neylersin. Olan oldu işte ve olanın önüne geçilmiyor. Aradan uzun yıllar geçti, gözlerim uzaklarda, sanki hep çıkıp gelecekmişsin gibi yollara baktım…
Her Ren nehrine baktığımda hep gözlerini anımsarım. Sevinçlerimizi, korkularımızı, acılarımızı anımsarım, umutlarımızı, umutsuzluklarımızı. Bir flim şeridi gibi geçer gözlerimin önünde hatıralar…
Hatırlar mısın bilmem? Her gün bu saatlerde gelip hastahanenin önünde çıkışını beklerdim. Kapıda çıkar çıkmaz koşarak gelir sarılırdın bana. Kokunu taa ciğerlerimin uc noktasına çeker sıkıca sarılırdım. 'Yavaş' derdin. Beni içine mi alacaksın… Oysa elimde olsa seni alır yüreğimin içine koyar hiç bırakmazdım…
Ama şimdi hiç çıkmıyorsun içimden, her defasında dünya başıma yıkılmış bir şekil de geçiyorum o kapının önünde…
Her gece gözyaşımın şiirini yazıyorum, içimin acıdığını, içimin kanadığını çiziyorum, seni ölesiye sevdiğimi, özlediğimi söylemek bir anlam taşır mı? Özlemin rengi var mı? sarı mı, yeşil mi, mavi mi, kırmızı mı özlemin rengi?
Her akşam bir şiirde kanarsa insanın kalbi, bin acı gelip saplanırsa yüreğine, çığ gibi büyürse yalnızlığı, artık ne teselli edebilir ki…
Alıntı
27.04.2008 - 22:07
niçin sen
İnsanların verdiği hayat sevgidir. Niçin yalnız sana yazdığımı sorma, niçin yalnız sana geldiğimi...
Sana gelişim işte bundan. Sen aşkı anlatıyorsun, yaşatıyorsun bana. Çünkü yaşıyorsun.O sözlerin kalbinden geldiğini kalbime vuruşundan anlıyorum ben. Sözlerin değil beni sana bağlayan, O sözlerini manasına vurgunum.
Niçin mi sen?
Sen benden önce vardın, varoluşun bu yüzden. Ve sen benden sonrada varsın, sana tutunmam aşka ve varlığa duyduğum özlemden!
Sen benim sözlerimsin. Seni kalbime koyuşum bundan. Ve sen dostsun. Ruhuma sığınak ararken haykırmam hep bu yüzden...
Ve sen dostsun, arkadaşsın. Sen içimi koruyan bir elbisesin.. Sen de bunları yaşıyorsun ama saklıyorsun kendinden. Kalbinin sesini dinle bir an. Duyacak o zaman sevginin ve aşkın sesini. Bir liman aradığını ve bu limana sığınmak istediğini...
27.04.2008 - 22:03
Ben sevdim ve ben seni istiyorum
İlerliyordu yine gecem.Gecemin boşluğunda sanki birisi beni takip ediyordu.Sanki içimdeki ses BİTTİ diyordu.Ama ben düşünüyordum.Ama hadi kötü birşey olursa diye düşünmek bile istemediğim oluyordu.Sakin kafayla düşün derler hep.Hıh..Ben kendimi hiç ayık bulmadım ki.Her zaman o tatlı yüzündeki en ufak gülümsemede bile sarhoş oluyordum,kayboluyordum.Bir daha kendimi bulamamak üzere.Asıl sevgi asıl aşk budur bence.Alacak götürcek seni bir yerlere kendi özel yerinize başka hiçbirşey,hiçbir dert olmucak.Ama nerde! İnsanoğlu yine yaptı yapacağını.Üzdü,kırdı,yoketti.
Şöyle bir güzelce sana bakarken bulmak istiyorum kendimi..Bir anım bile sensiz geçmesin istiyorum.Masmavi bir denizin üstünde ben ellerini tutmuşum sen gözlerime bakıyorsun.Ben kendimden geçmişim ve şöyle diyorum;
Ben kaybolmak istiyorum!
Ben sarhoş olmak istiyorum!
Ben sevdim ve ben seni istiyorum...
alıntı
27.04.2008 - 22:00
En Sevdiğim Olur Musun?
Ah.....? ah! bırak bu deli gururu
Ah gönlüm ah! istiyorsun sen de onu
Ben çok güzel aşık olurum
Bazen bir hoş bazen sarhoş olurum
Bazen kolay birazda zor olurum
Ama istersem bir de istersem
Sen de istersen
Gördüğün en güzel aşık olurum
En sevdiğim olursan eğer
Canım inan herşeye değer
En sevdiğim olursan eğer
Aşkım inan başka
Değişmem seni başka aşka
Bambaşkasın sen bambaşka
Canım inan herşeye değer
En sevdiğim olurmusun
Olur musun olmaz mısın?
Hiç bilemem
Kalırmısın gider misin?
Hiç bilemem
alıntı..
27.04.2008 - 21:56
ben hep senin... sen hep yüreğiminsin...
Kahkahan olmak isterdim. Ağzından çıkan kocaman bir kahkaha olmak. Düşünmeden, kontrolsüz, ansızın, gürültülü, günler boyu süren bir kahkaha. Neş’en olmak isterdim senin. Hiç bitmeyen neş’en
Bir gülümseme olmak isterdim yüzüne yayılan. Sen istemesen de gelip yüzüne yapışan bir gülümseme. Işık gibi bir anda tüm yüzünü aydınlatan bir gülümseme olmak isterdim
Ellerinle topladığın kır çiçekleri olmak isterdim. Tek tek, özenle toplayıp, pencerenin önündeki vazona koyduğun, gün boyu kokladığın, sevgiyle baktığın kır çiçekleri olmak isterdim. Çiçeklerden yansıyan renk olmak isterdim sonra. Yüzüne canlılık veren renk. Rengin olmak isterdim senin
Sen olmak isterdim. Işığın gibi sen olmak isterdim. Sende bir sen olmak, benden bir sen olmak isterdim. Hayat ışığın olmak isterdim, hep hayattar olasın diye. Benimle hayat bulasın diye, hep sende olayım diye ışık olmak isterdim
Kısacası hep kalbinde olmak isterdim ben varkende yokkende nöbetini tutan bekçi olmak için ama kalbini sahibi olunca bekçiye gerek olmaz ki derdin haklısın bitanem ben varken kalbinde ne bekçiye ihtiyaç var ne de savcıya iyi ki kimsenin olmadığı kalbinde ben varım ve her zaman var olacağım SENİ SEVİYORUM
ALINTI
27.04.2008 - 21:53
Sarıl Son Nefesin Gibi! !
Bunca yıl yaşamışsın, hayattan payına düşeni almışsın;
Dönen bu çarkların arasındaki görevini yerine getirmeye çalışmışsın;
Mutlaka sevmişsin, sevilmişsin;
Dostların arkadaşların vardır;
Hatta seviyorum sandığın bir sevgilin vardır;
Belki bankada dünyayı satın alacak kadar yüklü bir hesabın,
Belki de cebinde sadece nefes alacak kadar yeterli bir paran vardır;
Fakat zaman zaman sorarsın kendine 'böyle mi olmalıydı? ' diye;
Öyle anların olur ki niçin yaşadığını bilmezsin!
Her şey anlamsız gelir!
Yüksek dağlara tepelere çıkıp haykırmak istersin!
Belki duyurabilirsin sesini birilerine;
Ne çare?
Deli diyecek en yakın dostların bile!
Ve
Neden, niçin, nereye kaçacağını bilmediğin için, o diyarları terkedemezsin!
'Çok şükür yaşıyorum' dersin!
Hayatın sana sunduğunu kabul edersin!
Lakin beyninin en kuytu köşelerinde hep bir soru işareti olmuştur!
Yüreğinin en derin yerinde hep bir ateş yanmıştır!
Bir yanın hep eksik kalmıştır!
-
Yanılıyor muyum?
-
Bazen bir sahilde dalgalarla konuşursun ve farkında olmadan öfkeyle denize taş atarsın sanki yılların içinde biriktirdiğini boşaltır gibi;
Bazen de pencerene konan bir güvercinle dertleşirsin;
Sonra bir gün gelir sanki masallardaki gibi, sanki filmlerdeki gibi aniden bir peri tarafından büyülenirsin!
Bir asır çözemediğin, harflerini birleştiremediğin bulmacayı çözersin!
Hayatın bir sır perdesi gibi bir anda açılır!
Niçin gülerken ağladığını,
Yüreğini sıkıştıran o ağır taşın nereden geldiğini,
En mutlu anlarında bile neden kalbinin hiç çarpmadığını,
Çevrende yüzlerce insan varken neden senin kendi içinde yalnız olduğunu,
Yıldızların parlaklığının niçin gözlerini kamaştırmadığını,
Güneşin niçin seni ısıtmadığını anlarsın!
Birden hiç ağlamadığın kadar ağlarsın!
Belki de kabullenmek istemezsin yıllarının bir odun parçası gibi çağlayana atıldığını;
Hayat çeşmesinden içiyorum sandığın suyun hazan çeşmesinden aktığını görürsün!
Bunca yıl alıp verdiğin nefeslerin boşa olduğunu ve aslında yaşamadığını anlarsın!
Eksik kalan bir yanın var ya?
İşte 'O' ek-!
Her şeyin olmuştur belki!
Ama 'O' yoktur!
Belki benimde her şeyim oldu ama 'SEN' yoktun!
Uyandım bu bitmez uykudan!
Anladım 'SEN' yoksun!
Biliyorum 'SEN' eksiksin!
Yaşamaya değer 'SEN'...
Uğrunda ölümü göze alabileceğim 'SEN'...
Saçının bir teline tüm günahları hiçe sayabileceğim 'SEN'...
Bir bakışına bütün yasakları ezip geçebileceğim 'SEN'...
-
İnsan herkesi, her şeyi sevebilir! Güzel bir kalbi seversin, bir çiçeği seversin, baharı, güneşi, yıldızları, çocukları seversin... Hatta çok seversin;
Ama... 'AŞK' var ya dostum?
'AŞK' başkadır...
Eğer yüreğindeki boşluğun 'AŞK' olduğuna inanıyorsan?
Ve
Bulduysan 'O' insanı 'O' aşkı!
Kafandaki sorunun cevabı 'O' kişi ise?
Kaçırma 'ONU' sonra çok geç olabilir!
Ne kadar yaşayabileceğini biliyor musun?
Sarıl 'ONA'... Son nefesin gibi! ..
26.04.2008 - 23:24
Diger Yarim Seni Çok Özledim
Bugün özel
Bugün güzel bir gün
Icimde tarifsiz bir huzur var
Bütün gece dua ettim yine
Ne güzelmis seninle yasananlar
Hic bir gün bukadar anlamli degildi
Bu gün sen dogmussun
Yillar öncesi vardin sanki hayatimda
Hep seni aramis meger bu gözler
Tanimadan sevmis seni bu kalp
Meger hep varmissinda ben bosu bosuna umutsuzluga kapilmisim
Bu sabah cok erkendi uyandim
Karanlikti hala tüm sokaklar
Yagmur yagdi yikandi tüm sehir
Günes acti tüm hatiralar
Sana sarilmak isterdim..Tamda simdi..
Hic birsey söylemeden sicakligini hissetmek isterdim
Bu gün de unutmadim seni diger günler gibi
Bir dilek tut isterdim.. ikimiz icin
Ya da sadece 'seni seviyorum' diyebilmek
Ikiside hayal gibiydi benim icin
Unutulmadin; Ne sen, ne senden kalanlar
Gözüm gibi bakiyorum her bir aniya
Takvimlerden bir gün daha düstü
Bir gün daha gidisinden sonra
Ben iyiyim agladigima bakma
Alismak zor seninsiz yasamaya
Zor geliyor bir güne daha sensiz baslamak
Yanina kosmamak icin kendimi zor tutuyorum
Biliyorum bir yerlerde nefes aliyorsun..
Iste bu yüzden mutlu olabiliyorum.
Alisamadim..ama dogrusunu istersen alismakta istemedim hic..
Yüzlesemedim sensizlikle..
Tek basima olamadim
Sen bir yerlerde hep Yasatildin..
Esyalari tek tek toparladim
Uzun uzun resimlere baktim
Iki damla akti gözlerimden
Sevdigin bir türküyü fisildadim
Aglamayacaktim bugün..
Hissettin biliyordum.
Bugün üzülme istedim,
Yeni umutlar dogsun
Yine mutlu ol
Benim sevdigim kadar sevemezler biliyorum ama üzmesinler seni duyunca dayanamiyorum..
Yirtamadan resimleri,
Hep yanimda gözlerin, gülüsün
Ama unuturum diye nasil korkuyorum bilmiyorsun
Arada bir bakip daliyorum..
Sanki gülümsüyorsun..
O kagit parcasini icime cekiyorum..
Kokunu özlüyorum..
Burnumda tütüyorsun..
Bilmiyorsun
Dogum günün kutlu olsun canim
Mutlu olsun benim diger yarim
Dogum günün kutlu olsun canim
Yanindayim yerim senin yanin..
Dogum günün kutlu olsun canim
Sana ait benim tüm hayatim
Dogum günün kutlu olsun diger yarim
Beni sevdigin icin degil, sevildigimi hissettirdigin icin tesekkür ederim...
Hersey diledigin gibi olur umarim..
Sana bugün de söyleyemiyorum ama Seni Seviyorum..
Hep yanindayim.. Hep icimdesin.. Hep bende kalacaksin..
alıntı
26.04.2008 - 23:22
Adıma Yakışır Bir Sevinç Yaşıyorum,Sevgimi Taşıyanla...
Bugüne kadar söylenmeyip
içimde sakLanmış olan bütün güzel sözler şimdi sana söyleniyor..
Beynimle kalbim arasında yaşadığım bütün savaşlar Sona erdi..Çünkü mantığım da duygularım da doğru kişiyi sevdiğimi söylüyor...
Bugüne kadar benim mutlu olmam için dua eden herkes,sustu..
Şimdi bütün gözler mutluluğumu(zu) izliyor..
Bugüne kadar sevdiğine kavuşamayanların döktüğü tüm gözyaşları kurudu,
Artık herkes yalnızca mutluluktan ağlıyor...
Bugün hergünden farklı bir gün...
Bugün,şimdiye kadar yaşanmış tüm güzel günlerden daha çok anlam taşıyor...
Adıma yakışır bir sevinç yaşıyorum,
Sevgimi taşıyanla...
alıntı
26.04.2008 - 23:16
SEVDİM..
Güzelliğin için değil, çünkü ben seni hiç görmedim...
Ellermi tutmanı değil, çünkü ben sana hiç dokunmadım...
Gözlerine bakmayı değil, çünkü ben onlara hiç dalmadım...
Ben senin beni sevmeni sevdim...
Yüreğinde bana yer vermeni sevdim
Benimle konuşurken, sesini nefesini sevdim
Ağladığımda uzaktan tesellilerini sevdim
Benim seni sevmemi sevdim...
Sessizlikte kalp atışlarını sevdim
Damarlarımda kan yerine dolaşmanı sevdim
Düşlerde benim olmanı, senin olmamı sevdim...
Gönülden sana bağlandığımı sevdim
Gündüz ışığım, Gece karanlığım olmanı sevdim
Alınyazım, Kaderim, Herşeyim olmanı sevdim
Gözyaşım, Kederim, Hüznüm olmanı sevdim
Tebessümlerimin, Gülmelerimin, Mutluluğumun sebebi olmanı sevdim
Söylediğin sözleri değil,
Onları bana söylemeni sevdim....
Ben başlıbaşına seni SEN olduğun için sevdim...
Benliğini, Duygularını, Hislerini sevdim
Ve...
Bu tarifsizliği, sevgime kelime bulamadığımı sevdim...
SENİ SEVDİM
alıntı..
26.04.2008 - 23:09
mutluluk...
..ve gözlerim, kaderimi görmemek için kapandı. Kendimle dansımı daha fazla seyredemedi.
Cesetlerin arasında, vahşetin ortasında, uykusuz saatlerde, kanlı elbiselerle, dehşetli bir gecede gülümsüyorsam, gözlerimi kapamamdandır. Kaslarım gevşeyip, huzurla sigaramı yakıyorsam, sevgiliye sarılıp, kendimden geçiyorsam, vazgeçmişliğimdendir.
..ve bir şey arıyorsam bu “mutluluk” değildir.
Anlık mutluluk belki, ancak gerçek mutluluk değil. Düşlediğim mutluluk değil asla. Düşlediğim hiçbir şey gerçek değil ya aslında. Mutluluk ta onlardan biri. Düşlerimde yaşar, düşlerimle beslenir, idealdir yalnızca. Yanımda olan, gitmesini istemediğim..
Polislerin ensemde soluk aldığı, askerlerin kollarımdan tuttuğu, devletlerin beni talan ettiği, insanların; etten kemikten farksız birer beşer olduğu dünyada, benim mutluluğum; annesinin koynundaki bebeğin, sevgilisinin sıcak kollarındaki birinin, bilmem ne rahatlıkta, bilmem ne huzurlu mekandaki mutluluğuna benzeyemez. Benzesin istemem ya da.
Benim mutluluğum, senin mutluluğun.. insanların mutluluğu.. insanlığın mutluluğu..
İnsanlık hiç mutlu olamaz ki..
26.04.2008 - 23:07
Bağışlayın beni sevdalarım
Kendimi parçalara ayıramadım
Alın gidin korkularımı
Saçlarımı ellerinizle okşayın
Hiç bir ayrılık yeniden yeniden yaratmıyor artık beni
Alın gidin korkularımı
Saçlarımı ellerinizle okşayın
Ve bütün ayrılıklar sabah olunca alıyor nefesimi
Aşk ağır yükler bindirdi
Küçülen omuzlarıma
Kalplerinizden kaçtım hep
Varıp gittim en karanlıklara
Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma
Cehennemden düştüm hep
Beni hiç görmediler
Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma
Seviştim ve yoruldum
Varıp gittim en yalnızlıklara
Kanrevan içindeyim
Gönlümün derdindeyim
Yerlerin dibindeyim
Kurtar ne olur
Kanrevan içindeyim
Yarimin peşindeyim
Cennetin izindeyim
Kurtar ne olur
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyor acının beşiği
Dargın ve boş kendine yabancı
Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi
Bulutlarda sallanan
Ben ve öteki
Şehrin düşle sevişen mavi bedeni
Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden
Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan
Kirlenmiş utangaç saçlarımı
Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyüp
Acının boş beşiğinde
Kendini kurban eden
Ben ve öteki
Geride bıraktığımız bir tek göğün
Gözü yaşlı maviliğidir şimdi
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyor acının beşiği
Dargın ve boş kendine yabancı
Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi
Bulutlarda sallanan
Ben ve öteki
Şehrin düşle sevişen mavi bedeni
Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden
Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan
Kirlenmiş utangaç saçlarımı
Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyüp
Acının boş beşiğinde
Kendini kurban eden
Ben ve öteki
Geride bıraktığımız bir tek göğün
Gözü yaşlı maviliğidir şimdi
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyor acının beşiği
Dargın ve boş kendine yabancı
Göğün çıplak şarkılarıdır şimdi
Bulutlarda sallanan
Ben ve öteki
Şehrin düşle sevişen mavi bedeni
Katılırcasına ölünen yitik bir öyküden
Çekip al beni ve kurtar sana çocukça bakan
Kirlenmiş utangaç saçlarımı
Ellerinde biriktirdiğim gecenin renginden
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
Aşklar dökülüyor gözlerimden
Bir tarafı hep kırık kalpli
Denizler gibi büyüyüp
Acının boş beşiğinde
Kendini kurban eden
Ben ve öteki
Geride bıraktığımız bir tek göğün
Gözü yaşlı maviliğidir şimdi
Acıdan doğar insan
Aşktır insanı yaratan...
alıntı
26.04.2008 - 23:05
gülümse..
Ne güzel gülümsemek. Uzaktan usul usul gelirken, gözlerde bir özlemişlik pırıltısı, dudaklarda masum bir gülümseme, duruşta bir her an sarılacakmış hissi...
Ne güzel seni görmek. Gözlerine bakmak, siluetinde kaybolmak. Kokunu özlemişim. “Son masum” tavrın sarmışken benliğimi, hayallerimde büyütmüşken seni, karşımda görmek. Bana doğru gelirken. Şimdi hayali daha bir tat veriyor.
Sana sarılmak ne hoş. Vücudunu vücudumda hissetmek. Enerjin doluyor hücrelerime, hayata bağım güçleniyor. Bana yaklaştığında ilk elini tutmak istiyorum. Sıcak ellerini bağrıma basmak, parmaklarını öpmek, seni öpmek... yanaklarındaki utangaçlıkla bütünleşmek istiyorum. Ellerini bir daha bırakmamak, gitmene mani olmak geçiyor aklımdan. Ellerini tutmayı özlemişim.
Hayata kaçıncı teşekkür edişim sanki bu. Belki de ilk. Belki de hayatın benim için çabaladığını gösteriyorsun bana. Hayatı sempatikleştiriyorsun gözümde. Sen, hayatımdaki ilk teşekkürümsün. Varlığına minnettarım. Varlığını bahşedene. İkindi vakitlerimin dikkat çekmeyen cümlesisin. Kimsenin okumasını istemediğim, benim zihnimde yazdığım bir cümle.
Ve sevgiye yenilişimi fark ettirensin. İnanmamışlığımı sorgulamama sebep. Sen gidince arkandan koşmamak için nasılda tutuyorum kendimi. Ayaklarıma nasıl hakim oluyorum, kalbim seninle gitmişken. Sen, uzaklaşıyorsun benden. Her adım atışında kalbim sancıyor. Dönüp bakman için tanrıya yalvarıyorum, acizleşiyorum. Tavizlerim artıyor olayda sen olunca.
Hayallerimde istemediğim kadar sana sarılmak istiyorum karşındayken. Sarılmanın muhteşem duygusunu doyasıya yaşamak istiyorum. Görmediğim zamanları siliyorum içimden. Çünkü gördüm seni. Yeniden kanım akmaya başladı, her şey yeniden gelişti. Dünyanın oluşumu bu an işte. Dünyadaki varlığım şimdi başladı benim. Sen karşımdayken.
“Bak” bana. Hiç yılmam. Hiçbir şey düşünmeden bakarım sana. Zihnimi tamamen boşaltırım, sen dolarsın yalnızca. Nimet bilir tanrıya şükranımı sunarım. Baktığın an mutluyumdur ben. Mutluluğu sormuştun bana; bu işte mutluluk.
Ve yanaklarını öpmeliyim, sakallı yanaklarımı bir an öpmen için acele etmeliyim. Dudaklarının sıcaklığını hissetmeliyim. Hayattaki onca çelişkinin sarmaşıklığından çek beni. Yanına al. Hayatı umursamam, ilgilenmem, sana kilitlenirim, senden çıkana dek.
Seni hayatımda istiyorum. Tüm tavizlerimi kaldırmayı öngörüyorum. Seninle herhangi bir yerde, herhangi bir şekilde, sadece sana sarılarak, bakarak ömrümü harcayabilecek kadar da cesaretliyim.
An geliyor, seni karşımda gördüğüm an. Tüm benlik bilgilerim siliniyor sanıyorum, dünya kavramımın değiştiğini düşünüyorum. Her şeyin bitip, senin başladığını özümsüyorum. Ve tüm bunların bir yanılsama, bir içgüdüsel kopma, bunalmışlıktan kaçış olduğunu kavrıyorum, sen benden uzaklaştığın an. Ellerimi bırakmamak isteyişinin hissettirdiği buruklukla, damarlarımdaki kanın ritmi değişiyor. Üzülüyorum.
Hayatın bana “an” yaşattığını görmek ne güzel. Senle doldu tüm günüm, gecem. Senden çıkamayacağımdan korktuğum için, görmek ağır geliyor. Teşekkür ediyorum sana, var olduğun için, şu an soluduğum havayı soluduğun için, istemesende bana “an” yaşattığın için.
Uzaktan gülümse bana, beni görmesende, beni düşünerek gülümse.
26.04.2008 - 23:04
Sana, Seninle Uyanmak Vakti!
Sana bakmak, senin gibi yukarıdan, öyle içten!
Sana sarılmak, hasret dolu, umut dolu, sımsıkı!
Sen gibi bir şey hasretin adı, uzak yollarda ki yolcu gibi!
Yaşam, gözlerindeki hayat pınarları, her daim akan gönlüme! ..
Kırık merdivenlere yaslanmışım şehrimin, elimde sigaram
Bir yanım sen, ışıltılı, rengarenk!
Diğer yanım sen, esintili, ruha huzur veren, yumuşak!
Önüm – arkam hep sen, bir çocuk saflığında ki şen gülüşler! ..
Karanlığın içinde sana soyunmak, çırılçıplak, günahsız
Sen kokan sabahlara, tan vaktinde, kuş sesleri arasında
Gözlerinde uyanmak, en çapaksız gözlerle!
Bahar esintileri teninde! ..
Gündüzlere çıkmak seninle, bir nefes daha almak, derin!
En umulmadık anlarda, sırf senin için
Yıldızları düşürmek dallarından, koynumuza
Yattığımız yerden bulutlara yaslanmak!
Sana, senin gözlerinden girip içeri
Yüreğinde uyanmak vakti şimdi
Zafer YAZICI
26.04.2008 - 23:02
Sensizliğin Bana Armağan Ettigi Saatleri Yaşıyorum Şimdi...
Sensizliğin bana armağan ettiği saatleri yaşıyorum şimdi...
Altmışa bölüyorum her birini daha da çoğalıyorsun...
Dokunsan yüregime..Bir dokunsan...
Her yanı seninle çevrili bir kalp parçası bendeki...
Gözlerin...
Nasıl çıkar ki aklımdan ayrılış vakti bakışların...
Dokunmasan da ağlardım sevgili...
Yoksun ya sen...
Her geçen güne bir çentik atıyorum gözyaşlarımla...
Güneş doğmasın istiyorum..Rüyalarımda kal...
Seni yaşayayım her uykumda..
Hayaline sarılmak yetmese de...Rüyalarımda kal...
Fısılda kulağıma sevgi sözcüklerimizi...
Seninle uyanacakmış gibi uyuyorum..
Seninle uyumuş gibi uyanıyorum
Gitme..Rüyalarımda kal...
Bir gece bekçisiyim aşk nöbetlerinde..
Seni anlatır durur şarkılarım...Sana okunur...
Öyle doldun ki içime...Taşıyorsun...
Toplayıp bir daha yükleniyorum seninle..Bitmiyorsun..
Hiç bir 'sen' i ziyan etmiyorum...
Kavuşmak özlemi anlamlandırıyor...
Özlem de kavuşmayı...
Hangisindeyim?
Neresindeyim sensizligin?
Biri bana anlatsın..Düşünemiyorum senden ötürü...
İfadelerim sen olmayınca yetersiz...
Anlamlarım sen olmayınca yersiz kalıyor...
Kaç şafak daha sökülecek yoklugunda bilmem...
Kaç ay ışığı çöpe atılacak...
Hangi gece avutur beni ki yoklugunun mecralarında...
Sorularım bile cevapsız...
Cevaplarım bile sensiz...
Nedendir hep sana koşuşlarım?
Niye böyle ağlıyorum ben sensiz yere?
Sevgili...
Gitmem gerek...
Sensizlik vakti geldi çattı...
alıntı....
26.04.2008 - 22:53
gözlerimde yer yoktu
Senden başka Sen yok ki...
Biliyorum bunu
Ve biliyorum, yıllardır beni gözlediğini;
tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi...
Biliyorum; bildiklerimi “bilmediğimi” zannettiğini!
Senden başka da Sen yok ki!
Ama, yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen...
Değil mi?
Sadece, “görmeyi seçmek” zor geliyor bize bazen!
Omuzum, elbette müsait...
Olan ne kadar çok şey de olsa, güvenebilirsin bana;
Gözyaşlarını bile duyacak kadar sessiz kalabilirim...
İlk veya son defa, farketmez...
Ağlayabilirsin, ilk veya son defa.
Ağlayabilirsin hıçkıra hıçkıra ve sarsıla sarsıla.
Ağlayabilirsin, sıkıldığımı düşünmeden...
Utanma; gözlerimi kapayabilirim!
Ve gözlerim kapalı kalabilirim sırılsıklam oluncaya kadar!
Hadi, bil artık Sen de;
Senden başka Sen yok ki...
Yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen...
Ama bazen “görmeyi seçmek” zor geliyor bize. Değil mi? ..
Hatırla;
Sen varken de “titriyordu” güneş, suya düşerken! ..
Hatırla;
Soğuk değildi, ama Sen de titriyordun.
Değişmeyen şey “yıldızımız” mı ne! ..
Gözlerin parlıyor mu yine, ona bakarken; benim gözlerim gibi?
Yoksa sen, denizler ötesinde, kendi “kara”larında mısın? ..
Gözlerinden düşürüp, bana bir yıldız bıraktın;
Gözlerimde taşıyayım diye...
Affet... Olmadı...
Yapamadım.
Gözlerimde hiçbir zaman yıldızına yer olamadı;
Gözlerimde Sen vardın!
Biliyorum, yıllardır beni gözlediğini,
tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi...
Biliyorum; bildiklerimi de bilmediğimi zannettiğini.
Biliyorum; Senden başka da Sen yok...
Ama yine de biliyorum; her zaman bir şeyler var
gülümsemeye değen...
Değil mi? ..
Muammer Erkul
25.04.2008 - 22:23
SENİ SEVİYORUM
ŞİMDİ AYRI DİYARDAYIZ
SEN O KOCA ŞEHİRDE KENDİ ALEMİNDE
BEN SE BURADA,
BİR KÖŞEYE ÇEKİLMİŞ DERTLERİMLE BAŞBAŞA
SENSİZLİĞİN PENÇESİNDEYİM YİNE
SENİ DÜŞÜNÜYORUM
SENİ YAŞIYORUM HER ANIMDA
MASAMDA RESMİN VAR KALBİMDE AŞKIN
ELİMDE KALEM ŞİİRLER YAZIYORUM SANA
YÜREĞİME KAZIDIĞIM GİBİ ADINI...
ŞARKIMIZI ÇALIYOR PLAK
SARMAŞ DOLAŞ ANIMIZ CANLANIYOR GÖZÜMDE
SENİ GÖREBİLİYORUM ŞİMDİ
HİSSEDEBİLİYORUM SICAKLIĞINI
DUYABİLİYORUM SESİNİ
HAYALİNLE AVUTUYORUM DELİ GÖNLÜMÜ
SENİ GÖRÜYORUM NEREYE BAKSAM
SENİ ANLATIYOR HERŞEY
ŞİİRLER SEN ŞARKILAR SENİ
SENİ YAŞIYORUM HER ANIMDA
YA SEN
O KOCA ŞEHİRDE,
SEN HAYALLERİMİN ERKEĞİ
DUYUYORMUSUN BENİ
DUYUYORMUSUN FERYADIMI
SEN DE YAŞIYORMUSUN BENİ
TANRIYA YAKARIŞIMI
HİSSEDİYORMUSUN YÜREĞİNDE
KİMBİLİR BELKİDE SICACIK YATAĞINDA
MIŞIL MIŞIL UYUYORSUN
İYİ GECELER GÜLÜM İYİ GECELER BİTANEM
İYİ GECELER HASRETİM
GÜL YÜZLÜM
KAHVE GÖZLÜM
SENİ BİLMEM AMA BEN HER AN SENİNLEYİM
SENİ YAŞIYORUM HER ANIMDA
SENİ SEVİYORUM
alıntı
25.04.2008 - 22:21
aşkımın hali
GECENİN SESSİZ KARANLIĞINDA YILDIZIM;
SABAHIN AĞLAYAN HIÇKIRIĞINDA GÜNEŞİM OLDUN.
YAĞMUR TANELERİNDEKİ ANLAM OLDUN BENİM İÇİN.
GÜNEŞ IŞIKLARI YÜZÜNE VURURKEN,
GÖZLERİMİ PARLATAN YİNE SENDİN.
AZGIN DALGALARDAN SONRA DURULAN DENİZ;
YAĞMURDAN SONRA ÇIKAN GÖKKUŞAĞI KADAR
TEMİZSİN BENİM İÇİN.
SENİ SEVİYORUM!
GÖRDÜĞÜM İLK GÜNDEN,TANIDIĞIM İLK ANDAN BERİ
SEVİYORUM SENİ!
UYKUYA HER DALDIĞIMDA AZGINCA SEVİŞİYORUZ BELKİ.
BELKİ DE EN TEMİZ DUYGULARIMLA O DENİZ GÖZLERİNE BAKIYORUM.
AMA BİLDİĞİM BİR TEK ŞEY VAR.
DALGALAR SAHİLE,
YILDIZLAR GÖKYÜZÜNE,
GECE SABAHA,TOPRAK YAĞMURA
VE BİR BEBEK ANNESİNE NASIL TUTKUNSA
BENDE SANA ÖYLE TUTKUNUM BİRTANEM! .....
alıntı
25.04.2008 - 22:19
[[ Seviyorum ]]
Sana geleceğim bu akşam,
Nereye gittiğimi bilmeden,
Yıllardır sakladığım özlemlerimi,
Sunacağım sana damla damla...
Seviyorum seni herşeyimsin!
Sensizlik ölümdür. biliyorsun,
Tanımadım senden başkasını,
Vurur gecelerime hasretin.
Sana kıyamam mâviş gözlüm,
Her yanım sen kokuyor,
Okşa bakışlarınla çıngınca,
Deli dolu sarhoş olalım...
Dolunây gibi; sevdâ yüklüyüm,
Sev beni ölesiye yakalım geceleri!
Sıcaklığımı hisset bedeninde,
Öylece kalalım aşk ateşiyle...
alıntı
25.04.2008 - 22:17
[[ Sevdim ]]
Seni öyle sevdim ki;
Gözlerimden akan yaşlar gibi damla damla...
Yüreğimin dinmeyen acısı gibi kana kana...
Ben seni böyle sevdim.
Seni öyle sevdim ki;
Her gece seni sabâhladım yudum yudum...
Özlemin büyüdü içimde alev alev...
Ben seni böyle sevdim.
Seni öyle sevdim ki;
Yaprakların dalları sardığı gibi yeşil yeşil...
Toprağın yağmuru sevdiği gibi ıslak ıslak...
Ben seni böyle sevdim.
Seni öyle sevdim ki;
Leylâ'nın mecnûn'u sevdiği gibi yana yana...
Hâsretin dem vurduğu ateşler gibi kızıll kızıll...
Ben seni böyle sevdim.
Seni öyle sevdim ki;
Yıldızların geceyi aydınlattığı gibi işil işil...
Denizin kumsalı okşadığı gibi serin serin...
Ben seni böyle sevdim.
alıntı
25.04.2008 - 22:13
GÜLÜMSE
Ne yapacağını bilmez çocuk bekleyişlerim,
Gecelerin en karanlık zamanlarında hüzün biriktirmelerim var.
Yalnızlığımla söyleşiyorum senin hakkında
Bazen de kendi kendime anlatıyorum sana söylemek istediklerimi
Yani anlayacağın çok şeyle muhabbet ediyorum bunlara duvarlarda dahil
Konu hep sen oluyorsun...
Ben karşımda senin olmanı istiyorum;
Anlatmak istiyorum sana ve dinlemek istiyorum seni...
Yalnızlık değil benim canımı acıtan,
Sensizliktir yüreğimi dağlayan.
Acıyor duymuyorsun,
Sesim kısık, fısıldıyorum, anlatamıyorum
Her gece tekrar tekrar kayboluyorum karanlıklarda
Saat acılara ilerliyor, dakikalar hüzünden ayrılmıyor
Saniyeler hasretlerde, saliseler zaten anlamsız oluyor
Bazı geceler gökyüzü ağlıyor, eşlik ediyor bana
Şarkılarda arıyorum seni
Hiç biri tam olarak anlatmıyor.
Bu gece dualarımın çoğunu sana ayırıyorum
Sana gülmeler yakışıyor, yüzünden gülüşlerin hiç eksilmesin diye,
Bir tanesi de sen hep mutlu ol ve seni sevenlerle ol diye,
En sonu da kendime ayırıyorum ve bencillik yapıyorum;
Bir gün buluşabilelim ve birlikte mutlu olabilelim diye.
alıntı
25.04.2008 - 22:11
gecelerim ve sen
Ne yapacağını bilmez çocuk bekleyişlerim,
Gecelerin en karanlık zamanlarında hüzün biriktirmelerim var.
Yalnızlığımla söyleşiyorum senin hakkında
Bazen de kendi kendime anlatıyorum sana söylemek istediklerimi
Yani anlayacağın çok şeyle muhabbet ediyorum bunlara duvarlarda dahil
Konu hep sen oluyorsun...
Ben karşımda senin olmanı istiyorum;
Anlatmak istiyorum sana ve dinlemek istiyorum seni...
Yalnızlık değil benim canımı acıtan,
Sensizliktir yüreğimi dağlayan.
Acıyor duymuyorsun,
Sesim kısık, fısıldıyorum, anlatamıyorum
Her gece tekrar tekrar kayboluyorum karanlıklarda
Saat acılara ilerliyor, dakikalar hüzünden ayrılmıyor
Saniyeler hasretlerde, saliseler zaten anlamsız oluyor
Bazı geceler gökyüzü ağlıyor, eşlik ediyor bana
Şarkılarda arıyorum seni
Hiç biri tam olarak anlatmıyor.
Bu gece dualarımın çoğunu sana ayırıyorum
Sana gülmeler yakışıyor, yüzünden gülüşlerin hiç eksilmesin diye,
Bir tanesi de sen hep mutlu ol ve seni sevenlerle ol diye,
En sonu da kendime ayırıyorum ve bencillik yapıyorum;
Bir gün buluşabilelim ve birlikte mutlu olabilelim diye.
alıntı
24.04.2008 - 18:00
Dinle beni yüreğim...sonsuzluğun derinlerinde yalnızlığın diliyle dinle....gözyaşların denizinde yıldızların gülümsemesiyle dinle....bak gökyüzüne ve uçur sevgi kuşlarını....rahmana sun sonsuz yakarışlarını....ve kirpiklerinin ucunda sakla akmayı bekleyen son damlayı....
bilirmisin yüreğim acılar insanın aşkına aşk katarmış...salarmış yolcusuz yollara....bekletirmiş en çıkmazların çıkış sokağında....kanayan yaralarımız sevda olur sunulurmuş göklere....ve uğuldarmış hak için çağrışlarımız sessiz gecelerde....bu güzelliklerle umutlarımızı senle beraber biriktirelim yüreğim.....saklayalım geceye görmesinler bilmesinler,almasınlar ve aldatmasınlar onları...
ne güzeldi dimi yüreğim umutlarımızı yarıştırırdık sonsuzluklarda...şimdi ise kaçıştırıyoruz çıkmazlarda...ama olsun yüreğim varsın elimizde son bir umudumuz kalsın...onla dirilelim yine yeniden...unutmaki güzellikler sancısız oluşmazlar....sancısını çekeceğiz elbet....ama sancının adını sevda koyacağız biz....çünkü görünmez diyarlardır yolumuz bizim...bilinmezlerdir sonumuz bizim...aşka dair ne varsa odur adımız bizim...
hani yüreğim gidersin ya yolların sonu gelmez...seversin en derinden...gidersin yollarında onu bulmak hayaliyle...umutların serilmiştir yollarına....sevdan sarılır ürkek kucaklarına...ve sevdanla yüreklenir kucağın açılır acılara...bi tebessümle kucaklarsın acıları....bir cesaretle diğerlerini beklersin...ve bilirsinki aşıklar diyarı kolay değildir...ve orda yaşayanların dertlerini anlarsın,hissedersin en taze biçimde....tam çöküp düşecekken çaresizliğe aşıklar diyarının hayali vurur gözlerine...ve tutar ellerinden kalkarsın....güneş doğar özüne...umut iner sözüne.....bak şimdi yüreğim gökyüzüne....umuda bak....bak geceyi aydınlatan yıldızlara....olamazlardı onlar yalnız, bir olunca sadece ışıkları vurur gözlere...
eğme başını yüreğim içinde sakla yalnızlıklarını.....yol uzun zaman kısa....ağlar yürekler çağırır bizi en uzaklara....çaresizliğe hakkımız yok bizim...vursalarda benliğimizi şikayete hakkımız yok bizim..sen üzülme mahzun olma yüreğim...hatırla taifi,uhudu ve yine dolsun gözlerin....ve seslen dünyaya: ey dünya yıldıramaz bizi yalan kokan yüzlerin....
sessiz çığlıklardayız şimdi...sesimizi sevenler duyar sadece...onlar kulak verir bizlere....aydınlatırlar yolumuzu....elleri açıldımı Rabbe gözler döndümü secdeye onlar unutmazlar bizi..ve seslenir en sevgiliye,sevginin sahibine...:EY Rabbim bir damla yaş damlar yüreğime seni ansın diye ilk önce.....yalnız bırakıldık Rabbim..sahip çıkmadılar bize...ama sen varsın...bir aşk verki yüreğimize her yerde seni görelim....yollar dikenlidir biliyorum....kanayacak ayaklar görüyorum....Rabbim güller kansız yaşayamazdılar....ve onlar sana akan kanlarla boyandılar....şimdi çaresiz yüreğim sesleniyor sana...biz garip yoluna düştük...Seni arayan yüreklerle birlikte...Onlara ve bana güç var ALLAHIM..hakaretler yıldırmasın bizi...sahte yüzler kandırmasın bizi....VE zorluklar saptırmasın bizi....umut yüklü yarınlarda yaşat bizi....Ve son anda iken Sana duyulan en yüce bir aşkla al bizi....
bilirmisin ki yüreğim ne aşıklar vardı...gözlerinden gönüllerine varırdın onların...gel yüreğim senle şimdi o seven insanların gönüllerine girip namazlarından bahsedelim...abdeste dalarlardı ilk önce...tıpkı cennet sularındaymış gibi mutluydu yüzleri...temizlerlerdi bedenlerini ama en önemlisi yüreklerini...karşılarına geçip izlemek isterdin onları...zaman dursun isterdin....çünkü cennetteki mutluluğu anımsatırdı yüzleri.....ve seccadelerini sererlerdi gecenin yalnızlığına doğru....yüreklerinin atışı duyulurdu semada...kaçıp gitmek istiyor sanki bir an önce aşka doğru....ve tekbir alır bağlanırdı elleri....hemen değişirdi yüzleri....süreleri okurlarda en içten ve gecenin sessizliğinde...ama boğazında düğümlenirdi FATİHANIN son ayetleri....takat kalmazdı yüzlerinde.....gözleri dolmuştu yine...sesleri titrek ve ürkek....rüku zamanı gelmişti yüreklerine büsbütün bükülerek....dizlerin bağı çözülmüştü artık....yürekleri gitmişti aşıklar diyarına....sanki açılmıştı perdeler oranın özlemi vardı dudaklarında....ve secde zamanı gelmişti...bir hıçkırıkla inler gökyüzü....yıldızlar dökülür sanki seccadenin başına....bir aşktı akan göz yaşı başlı başına...seccadede kalamazdı elbet ve kalmadıda....damla olup vardı aşıklar diyarına....
secdesinden kaldıramazdı başını....sadece öyle anlatabilirdi aşkını...ve artık duygular en yoğundur karışır geceye....kimse bilmez ama bunu...kimsecikler görmez....kalktığında ise seccadesinin ıslaklığında cennet görünür sanki....ve biter namaz ama bitmiştir oda....dayanamıyorum der ALLAHIM hasretine...vuslat ne zaman der bu yüreğe....gel yüreğim biz aşığı yalnız bırakalım RABBİYLE kalsın sadece...ve biz gidelim girelim başka gönüllere...anlatalım yine dünyaya sevgiyi yüreklice....
acıtıılırız hep acıların ülkesinde..ama acırız hep bizi acıtanlara...bir tebessüm ederiz yüreklerine....onlarda anlasınlar gerçek sevdayı...ve sırf onun için yaşasınlar..başka bir isteğimiz yoktuki dünyada....varsın dünya isteyenlerin olsun..biz mutluyuz çektiğimiz acılarla....
ve yüreğim 'SON' gelir adımızın ardına yavaş yavaş...sanki artık dönüşü yoktur bu gidişin.....sadece bir kalmıştır sanki sona...ama burdaki sona...çünkü biz sonları terkedeciğiz inşALLAH....Son adımlarımızı atalım yüreğim yüreklere doğru....UZANSIN BİZE AŞIKLAR DİYARINA GÖTÜRECEK BİR EL.....UZANSIN ARTIK SONDAN EVVEL.....
yine gitme zamanı yüreğim......sessizliğe doğru sesetmeden gidelim..dikenli yollara düşelim...ağlayan gözleri silelim...
hadi gel yüreğim...gel benle...bakma arkana...gel yüreğim gel...çıkalım umutlara doğru...bak sabah olmak üzere.....
alıntı
24.04.2008 - 17:58
yağmurda ıslanarak çıktık yola yüreğim.. biz her şeyi göze alarak çıktık bu yola....ve acılara göğüs gererek devam edeceğiz hep..tebessüm ederek hayata...tıpkı bir güneş gibi doğacağız yüreklere...bir gül gibi açacağız sevda mevsiminde....
tek sermayemiz sevdadır bizim..tek dostumuz yıldızlar..onlara anlatırız kendimizi..onlar anlar sadece bizi...ve saklanırız geceye..kimse görmesin bizi bilmesin diye....umut olup yağarız gökyüzünden..aşk olur yanarız gönülden...ve yürürüz yüreğim..bütün engellere karşı...eğer soktuysak elimizi taşın altına ezilsede çekmeyiz yüreğim..hep dediğim gibi ya...
aşıklar diyarına ulaşmak o kadar kolaymı...acıya tebessüm gerekir..taş atan ele gül atan el gerekir...bize engel koyana dost eli gerekir...işte yüreğim kolaymı sandın..aşıklar diyarına ulaşmayı..kolaymı sandın sen aşkı...hiç kolay değil yüreğim hiç kolay değil...aşk sandıkları gibi oyuncak değildiki...aşk yanmaktı aslında sadece geceleri ağlamaktı kimse bilmesin görmesin diye...aşk MUSABDI YÜREĞİM AŞK EBU BEKİR Dİ....ve onlar gibi olabilmekti..sevgili için can vermekti....kardelen kadar temiz su kadar saftı aşk....ve yüreğim aşk sadece çift kişilik yaşanan bir yalnızlıktı...ve yüreğim aşkı,sevdayı koyup bağrımıza umudu alıp koynumuza gidelim yüreğim gidelim...okşanmamış yetim başları,dinmeyen hasret acıları bizi bekler yüreğim...ve tanıtalım yüreğim kendimizi herkese..duysun bilsin bizi bütün acılar...ve bütün yangınlar..biz sevda yağmurlarında ellerini açmış bekleyen bir garip dilenciyiz....
acılara beraber yürüyoruz senle...
ayağımızın altına hep ateş koydular...biz yüreğim o ateşleri gül kabul edip yürümeliyiz....
hani derim ya hep aşıklar diyarına varmak kolay değil diye....bu söz çok doğrudur yüreğim...ordakiler ne acılardan geçmişler....bizler acıya gülümseyerek; bizi itenlere elimizi vererek,bizi ağlatanlara tebessüm ederek gitmeliyiz yüreğim..sadece önümüze bakarak...umudu sermaye alarak yürümeliyiz.....
yalnızda kalsak yılmak yok...zaten yalnız değilizki yüreğim...elbet seveni seven vardır....bizim tek görevimiz sevmek..hep sevmek..her zaman her şekilde sevmek..ama sade değil..sonlu değil..sevmek ama sınırsızca sonsuzca yüreklice.......
beyaz bulutlarımızı siyaha boyadılar....umut uçurtmalarımızı parçaladılar...tutunduğumuz bütün dalları kırdılar...bilmiyolar yüreğim bilmiyolar diyelim..çünkü EN SEVGİLİYİDE taşlamadılarmı kanatmadılarmı onu..ozaman yüreğim sence şikayet etmeye hakkımız varmı....
Sınırsız olan aşkımızı bu dünyaya sığdormayalım yüreğim....aşsın bu dünyayı ulaşsın ötelere....alsın bizi götürsen sevda ülkesine...umut olup yağsın yüreğimize....
hep sevmeye dairdi herşey görmeyi bilene...tabii sevmeyi sevene....
doğan güneş bir sevgiyi anlatırdı...yağan yağmur söndürürdü hasret ateşini bir nebze...izlerken cam kenarından yağmuru ıslanmaktı rahmetinde en güzeli bence...
şimdi anlatalım sevdayı yüreğim susamış gönüllere....umutlara uçalım kuşlarla birlikte....ve yağmur olup yağalım yanan yüreklere....
hani anlatırlar ya aşkı...kuru boş ifadelerle..halbuki bilmezlermi ki ölenler ne içim öldü...EN SEVGİLİYİ SEVENLERDİ işte aşkı tarif edenler...nasılmı tarif ettiler...hayur sözleriyle değil verdikleri canlarıyla tarif ettiler...zatende öle olmalıydı.... bir gün güneş yine dogacak n......n
belki sevdik çoğu zaman..yüreğim ama neyi sevdik nasıl sevdik...
BİZ HEP SEVDAYI TOPRAK ÜSTÜNDE ARADIK GALİBA YÜREĞİM
AMA KİM BİLİR BELKİDE TOPRAĞIN ALTINDA GİZLİYDİ...
yazan? ? ?
24.04.2008 - 17:55
eyy yüreğim dinle beni
Dinle beni yüreğim...sadece ve sessizce dinle....ve selam et yüreğim...sevdaya aşka dair ne varsa hepsine selam et.........
Bir yalvarışla çıkmıştık yola biz...bir haykırışla...umutlarımızı anlatmıştık susayan gönüllere.....biz sevdanın esiriydik yüreğim....biz aşk askeriydik...
Şimdi bir köşede bükükse boynumuz...ağlıyosak hala,incilmişsek yine toparlanma zamanı yüreğim....bu yolda acının adını GÜL koyduk biz....zehirin adını BAL koyduk biz....itselerde, herkesi DOST bildik biz....bilelim yüreğim hep böyle bilelim biz...
Dertlere siper olma zamanı,gönüllerde sevda olma zamanı..yüreğim kışın bahar olma zamanı....hadi bir umut yine...kalkalım ayağa..hadi silelim gözyaşlarımızı...kimse görmesin bilmesin ağladığımızı...dostumuz olan geceyi bekleyelim yüreğim....vede bizi yalnız bırakmayan yıldızlarımızı..onları dost seçtik biz kendimize...çünkü hem çok uzaktırlar hemde çok yakındırlar...vede ışıklarıyla geceyi ne güzel aydınlatırlar...örtsün yüreğim gece bütün yaralarımızı....saklasın bizim gözyaşlarımızı.....elimizi kaldırdık ya semaya biz....UNUTMA yüreğim biz istedik AŞIK olmayı RABBİMİZDEN...biz istedik dertleri can-ı gönülden...gelsin dedik...sevginin fedakarlığı olacakdı elbet....
Yüreğim AŞIKLAR için burası sadece bir gölgelikti..yani okadar kısaydı..O yüzden AŞIKLAR buraya hiç kıymet vermediler....kimseyi incitmediler..değmezdiki zaten bir gölgelikdi bura onlar için...onların yurdu AŞIKLAR DİYARIYDI.....ne kadar uzağız dimi yüreğim oraya..gayret yüreğim...gayret ve az sabret yüreğim....kapı kapı dolaşma zamanı şimdi...sevginin sahibini anlatmak için...kovulsakda anlatma zamanı yüreğim aşkın sahibini tanıtmak için...anlatalım haykıralım ve yanalım yüreğim...nereye gidiyor bu insanlar diye....ağlayalım yüreğim ağlayalım...bize sevgiyi öğretmişti RABBİM....sevgiyi tanımamız için bize anne baba eş dost göndermişti.....ama bunlar araçtı yüreğim...basamak basamak HAKKA ulaşmak için....sevmekti yüreğim sadece onun için....
Hüzün mevsiminde dökülen yaprak gibiyiz....savrulduk heryere..kaybettik benliğimizi..unuttuk nerden geldiğimizi ve nereye gittiğimizi....ve şimdi yüreğim....hatırlama ve hatırlatma zamanı...gözler sahtelikleri gördü hep..eller sahteye uzandı hep...kaç el yetim başını okşuyor yüreğim...kaç el bir gözyaşı siliyor....oysaki bu eller bize yüreklere dokunmak için verilmişti...ve kaçımız şimdi gerçekleri görüyor..kaçımız işine geleni görüyor....oysa yüreğim bu gözler hakkı görmek için verilmemişmiydi.....
ve kaçımızın kulağında sevgi sözcükleri çınlıyor....kaçımız iyi şeyler duyuyoruz..oysa bunların hepsi bize bir duyguyu büsbütün yaşamak için verilmişti....AŞK...
işte ozaman göz onu görürdü,kulak onu duyardı,ayak ona varırdı,el ona uzanırdı......
Hasret yükünü sırtlayarak çok yollar aldık...gözyaşlarımızı gönlümüze akıttık...ve yüreğim senle beraber kanadak,acıtıldık,incitildik,itildik......varsın yapsınlar yüreğim....biz burda kalıcı değiliz...varsın yapsınlar yüreğim biz lanet edici değiliz....her şeyi gören her şeyi görüyo yüreğim...sen üzülme...mahzun olma....
Umut hayalimiz olsun..sevdamız sermayemiz olsun...gözlerimiz ışığımız olsun...sözümüz özümüz olsun...halimiz aşkımız olsun...benliğimiz HAK ESİRİ olsun.....güneşimiz rüyamız olsun....ve bir gün öldüğümüzde ADIMIZ AŞIK KONSUN.....
hep diyorum ve hep diyeceğim yüreğim sanma AŞK kolay değildir....AŞIKLAR DİYARINA varmak kolay değildir...bedelde herşeyi ister....AŞIKLAR kendilerini düşünmezlerdi kendileri yoktiki zaten onlar hiç buraya ait olmadılarki....onların yaşadığı acıları yaşamadan bu yolda sana yol yok yüreğim..yol yok.....
ve yüreğim yine gitme zamanı....
dönmeni bekleyen biri var dönecekmisin tekrar.....
umut et dua et yüreğim kavuşacaksın o eski yüreğine yüreğinin eşine......
alıntı...
Toplam 60 mesaj bulundu