Yağmur Bulut Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • ölüm

    15.04.2007 - 21:48

    ^^ Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız
    Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir ^^

    der Hz. Mevlânâ'm

  • dua

    12.04.2007 - 00:35

    ^^Ya Rabb, yeterince yapamadığım şükür zikirlerimden dolayı beni affet, beni de şükretme gayreti içinde olan kullarından eyle^^

    AMİN

  • ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz

    12.04.2007 - 00:17

    Laf ebeliğini herkes yapar lâkin önemli olan icraattır, anlamında kullanılır.

  • mustafa kemal atatürk

    12.04.2007 - 00:00

    Hükümeti düşürme hayaliyle yanıp tutuşanların elinde, dilinde ^^maşa^^ olmayacak kadar büyük bir lider.

    Dünya çapında büyük bir liderin ulu önder Atatürk'ün küçük hesaplar için kirli ağızlara alınmasını TC vatandaşı olarak kınıyorum.

  • yürüyün gidiyoruz

    11.04.2007 - 23:50

    Yakında ^^ bakın eyy halk, siz salaksınız, sizin seçimlerde verdiğiniz oylar bizim için hiçbirşey ifade etmiyor. Bizim attığımız sloganlarla bu ülke yönetirilir, seçtiğiniz milletvekilleri kim oluyor ki? ^^ demek için bir yürüyüş yapılacak.

    Nedendir bilmiyorum lâkin aklıma Süleyman Demirel'in şu sözü geldi;

    ^^Yürümekle yollar aşınmaz.^^

    Evet yürüyecekler, fistanlarını sürüyecekler ;)

  • insan

    11.04.2007 - 23:42

    İnsanoğlu nedense hep başı sıkışınca ^^Allah^^ ve ^^kul hakkı^^ diyen lâkin sonra nimeti bulunca Yüce Allah'ı unutandır.

    ^^Allah kimseye kendini unutturmasın^^

  • konuşmak

    11.04.2007 - 23:19

    ^^ Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır. Ama bülbül, kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç? ^^

    der Hz.Mevlânâ'm ;)

  • insan kalitesi

    11.04.2007 - 23:15

    Kalite fakirlerinin anlayamayacağı bir şey. :)

  • Ulusal Egemenlik

    11.04.2007 - 23:05

    Bireysel egemenlikle karıştırılmaması gereken yüce bir kavram. Günümüzde kendini ulus sanan kişilerle karşılaşmaya başladık. Türk Ulusu AKP hükümetine cumhurbaşkanı seçme görev ve yetkisini bir önceki seçimlerde vermiştir.

    Türk ulusu cumhurbaşkanını seçme tercihini zamanında yapmışken, acaba şimdi başka bir ulustan mı söz ediyoruz.

  • hezeyan

    11.04.2007 - 22:56

    Bir hastalık veya başka herhangi bir nedenden dolayı, akla ve mantığa ters gelen şeyler söylemek, saçma sapan konuşmaktır.

    Meselâ, ^^belli biri tarafından öldürülmeye çalışıldığına inanan bir kişinin^^ düşüncesinin hezeyan olup olmadığını anlamak için bu durumun doğru olup olmadığını araştırmaya gerek yoktur. Akıl yürütme biçimi ve konuyla uğraşma şeklinden hezeyan olup olmadığı kolayca anlaşılabilir.
    Sözgelimi, ^^komşusunun kendisini öldürmeye çalıştığı^^ şeklinde hezeyanı olan hastalara bu fikre nereden vardığı sorulduğunda ^^komşum kapısının önüne kırmızı çöp kutusu koyuyor, bu şekilde beni öldüreceğini söylüyor^^ derler.
    Bu yargı muhakeme bozukluğunu göstermektedir. Akıl hastalığının temel özelliği muhakeme bozukluğu ve sebep sonuç ilişkilerini mantıksız kurmalarıdır.

    Hezeyanları olan kişiler doğruluklarını ispatlamak, kendilerini ^^hayali düşmanlarından korumak^^ ya da ^^haklarını almak^^ için büyük bir çaba içindedirler. Hayatları adeta bu hezeyan etrafında dönmeye başlar.

    Akıl hastalıklarının tıbbi sebebi tam olarak çözülebilmiş değildir. Ancak bu kişilerin beyinlerinde bazı salgıların düzenli çalışmadığını bilinir. Kalıtımın paranoya hastalığının gelişmesinde rolü olduğu bilimsel olarak anlaşılmıştır. Akıl hastalığı olan kişilerin soylarında benzer hastalıklar diğer insanlara göre daha yaygındır. Ayrıca paranoyası olan kişilerin akrabalarında ^^şüphecilik, kıskançlık ve gizemlilik^^ gibi kişilik özellikleri de sıktır.

    Hezeyanlı hastalar insan ilişkilerinde genellikle ^^güvensizlik^^ yaşarlar. Bunun muhtemel sebeplerinden bazıları yetiştikleri aile ortamının düşmanca olması, annelerinin aşırı kontrolcü, babalarının ise soğuk ve sadist tutumlar içinde olmasıdır.

    Hezeyanlı kişilerin kullandığı temel savunma mekanizmaları reaksiyon formasyon (=tersine davranma) , inkar ve yansıtmadır. Hezeyanın meydana gelme mekanizması kişinin kendi içinde bastırdığı ve varlığını inkâr ettiği duygu ve düşünceleri (=saldırganlık, bağlanma ihtiyacı vb.) bir başkasına ya da başkalarına yansıtmasıdır.
    Meselâ saldırganlık duyguları bastırılıp inkâr edilerek ^^bana düşmanlık ediyorlar^^ şeklinde başkalarına yansıtılır. Bu hastalar kendilerini rahatsız eden duyguların varlığını inkâr ederek acı verici gerçeklerden kaçınırlar.
    Yansıttıkları kötülükleri başkalarının üzerinde görerek kabul edemeyecekleri dürtülerin kendilerinde olduğunu fark etmekten korunurlar.

    Sanırım HEZEYANA en güzel örnek şu olur; ;))

    16 Mayıs'ta saatler 100 yıl geriye alınıyor...' Cumhuriyetimize sahip çıkalım '...
    Uyan Türkiye...Gaflet uykundan uyan...İçte ve dışta her türlü bedhahlar seni kuşatsa da uyan...
    16 Mayıs'ta 100 yıl geriye gitmemek için uyan...

  • muhammed

    11.04.2007 - 00:02

    Efendim;
    Sana değen rüzgârı,
    Seni örten bulutu özledim.
    Özlemeyi,
    Özlenilmeyi,
    Sevmeyi,
    Sevilmeyi,
    Sevindirmeyi,
    Sevindirilmeyi,
    Özledim..
    Varlığının kaç bahara bedel olduğunu bilmeyenler,
    Yokluğunun ızdırabını nasıl duysunlar?
    Efendim,
    Seni çok seviyorum,
    Seni çok özlüyorum...

  • şeriat

    10.04.2007 - 23:54

    Şerîât muma benzer, yol gösterir; ele mum almadan yol alınmaz. Yoldan yürüyüp gittin mi, bu gidişin, bu yürüyüşün tarîkattır.
    Ulaştın mı, gideceğin yere vardın mı, maksadına eriştin mi, bu da hakîkattır.

    Şerîât bilgidir;
    tarikat iş, güç,
    kulluk; hakîkatse, Allah’ a ulaşmaktır.

    (Mesnevi V.cilt)

  • Hiç gelmeyecek birini özlemek

    10.04.2007 - 23:18

    Seni özledim,
    Issız bir sahilken ben
    Dalga olup dövmeni bekledim.
    Sen
    Gelmedin.

    Seni çok özledim,
    Basit bir tualde ki koyu renkler gibi
    Geceler oldum gündüzleri bekledim.
    Sen
    Yine gelmedin.

    Seni çok çok özledim,
    Yağmura susamış topraklar gibi
    Esip gürlemeni ve üstüme düşmeni bekledim.
    Sen
    Hiç gelmedin.

    alıntıdır

  • çiğ köfte

    10.04.2007 - 22:55

    Rivayet odur ki;

    Çiğ köfte ilk Hz.İbrahim döneminde Urfalı bir ev hanımı tarafından bulunmuştur. Hz. İbrahim döneminde yaşayan bir Urfalı avcı, avladığı ceylanı eve getirerek hanımından yemek yapmasını ister. Hanımı evde odun bulunmadığını söyler. Çevrede toplanacak bir tek dal dahi kalmamıştır. Zira Nemrut, Hz. İbrahim'i ateşe atmak için yakacak ne varsa toplattırmıştır.

    Avcı, hanımından bu duruma bir çare bulmasını ister. Bunun üzerine kadın, ceylanın budundan bir miktar yağsız et çıkararak bir taş üzerinde başka bir taşla ezmeye başlar. Sonra ezilmiş eti bulgur, biber ve tuzla karıştırarak yoğurur. Yeşil soğan, maydanoz ekler. Böylece Urfa'nın o leziz ve tadına doyum olmaz ^^çiğ köftesi^^ meydana gelir. Hz. İbrahim'in ateşe atıldığı günden bir hatıra da bu yemek kalır.

  • sarhoş

    10.04.2007 - 22:42

    ^^Nefsin, üzüm ve hurma gibi
    tatlı şeylerin sarhoşu oldukça,
    ruhunun üzüm salkımını görebilir misin ki? ^^

    der Hz.Mevlânâ'm

  • yunus emre

    10.04.2007 - 22:28

    Hakkı nasıl bulursun
    Hakka kul olmayınca
    Erenler eşiğine
    Yaslanıp yatmayınca.

    der Yunus Emre'm

  • aşk

    10.04.2007 - 22:09

    Aşk bir yalan, yaralayan, kanayan, koca bir yalan.

  • güzel

    10.04.2007 - 22:04

    Yüreğinle sev beni sözlerinle değil,
    Aşkınla ağlat beni hasretinle değil,
    Bakışınla sarhoş et beni, içkiyle değil,
    Ölüm ayırsın bizi güzelim, eller değil

  • aysel git başımdan

    09.04.2007 - 22:57

    ^^ Aysel git başımdan ^^ değişik isimlere uyarlanarak da okunabilen, Atilla İlhan'ın çok sevdiğim ve severek okuduğum bir şiiridir. Sözleri şöyle devam eder;

    Benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
    Dağıtır gecelerim sarışınlığını
    Uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
    Hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
    Aysel git başımdan ben sana göre değilim.

  • Recep Tayyip Erdoğan

    09.04.2007 - 22:40

    Demokrasinin DEMOsu ile idare etmesi istenen dürüst ve çalışkan insan.
    Halkın, tek başına iktidar olma yetkisi verdiği süper başbakan.

  • anne

    09.04.2007 - 22:35

    Bir zamanlar bir genç, kötü kalpli bir kızı sevmiş ve onunla evlenmek istemiş. Ancak kız, korkunç bir şart ileri sürerek ^^Senin sevgini ölçmek istiyorum.^^ Demiş.
    ^^Bakalım beni gerçekten seviyor musun? Bunun için de köpeğime yedirmek için, bana annenin kalbini getireceksin.^^

    Delikanlı, tüyler ürperten bu teklif karşısında uzun bir tereddüt geçirmiş. Sonunda kızın istediğini yerine getirerek annesini öldürmüş. Çıkardığı kalbini bir mendile koyup kızın evine doğru yönelmiş. Hızla giderken ayağı bir taşa takılmış. Mendile sarılı kalp bir tarafa, kendisi de bir tarafa düşmüş.
    Canı acıdığı için, ağzından ister istemez ^^Ah anacığım^^ sözleri dökülmüş.
    Annesinin tozlara bulanan ve hâlâ soğumamış olan kalbinden, o an bir ses yükselmiş;

    ^^Canım yavrum, bir yerin acıdı mı? ^^

    Annelerimizin değeri hiçbir şeyle ölçülmez. Onlara olan sevgimizi sadece bir güne ^^anneler gününe ^^ sığdırmayalım.

  • paranoya

    09.04.2007 - 21:53

    Gözü açık kabus görmek.

    Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığına aday olacak mı? olmayacak mı? diye düşünmekten bazı insanların yakalandığı hastalık.

    Lâkin korkunun ecele faydası yok.

  • duanın gücü

    09.04.2007 - 21:42

    Dua, olmayacak olanı oldurur.

  • istifa etmek

    09.04.2007 - 21:36

    ^^ Bu belge ile RESMİ OLARAK YETİŞKİNLİKTEN İSTİFA ettiğimi bildiriyorum^^

    Tekrar, 8 yaşın tüm sorumluluklarını kabul etmeye hazırım.
    Yağmur sonrası çamurlu sularda tahta parçası yüzdürmek, kayalarda yürümek istiyorum.
    Çukulatanın paradan daha iyi olduğunu, çünkü daha tatlı ve yenilebilir olduğunu düşünmek istiyorum.
    Sıcak bir yaz gününde bir meşe ağacının gölgesinde oturup arkadaşlarımla limonata satmak istiyorum.
    Hayatın daha basit olduğu zamana dönmek istiyorum.
    Bütün bildiğim, renkler, çarpım tablosu ve ninniler ama bu kadar az bilmek beni rahatsız etmiyor, çünkü ne bilmediğini bilmiyorsun ve umurumda da değil.
    Bildiğim tek şey mutlu olmak, çünkü beni üzecek veya kızdıracak şeylerden tamamen bihaberim.
    Dünyanın adil olduğunu, herkesin iyi ve dürüst olduğunu düşünmek istiyorum.
    Herşeyin mümkün olduğuna inanmak istiyorum.
    Yaşamın karmaşıklığını unutup, yeniden küçük şeylerden fazlasıyla heyecanlanmak, zevk almak istiyorum.
    Tekrar basit yaşamak istiyorum.
    Günümün, bilgisayar arızaları, kağıt yığınları, üzücü haberler, bankada para olmadan ay sonunu getirme kaygıları, doktor faturaları, dedikodu, hastalık ve sevdiklerin kaybedilmesinden ibaret olmasını istemiyorum.
    Aşkın varlığını (=daha doğrusu yalan olduğunu) bilmek dahi istemiyorum.
    Gülümseme, kucaklaşma, tatlı bir söz, doğruluk, adalet, barış, rüyalar, hayaller ve kardan adam yapmanın gücüne inanmak istiyorum.
    İşte, çek defterim ve arabamın anahtarları, kredi kartlarımın ekstreleri, gelir belgelerim.
    Resmi olarak yetişkinlikten istifa ediyorum.
    Eğer bu konuda benimle daha fazla konuşmak istiyorsanız, önce beni yakalamanız lazım,
    çünküüüüü;
    Ebeee, elim sendeeeee....! :)

Toplam 443 mesaj bulundu