ღ ❤ Mutlu ❤ Huzurlu ❤ Bir❤ Yıl❤ Olsun ❤ ღ ღ ❤ DOĞUM ღ ❤ GÜNÜN ღ ❤ KUTLU OLSUN ღ ❤
╚ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ೋ ღ ❤ ღ ೋ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ❤ ღ Güne iyi başla, Üzgün olma, Nefret etme, Aşkı yaşa, Yaşamı sev, Dünü unut, Işığını yansıt, Ne olursa olsun gülmeyi unutma... diyerek hayırlı sabahlar ve güzel bir yılın olması dileğimle ist dan ahmet
ღ ❤ Mutlu ❤ Huzurlu ❤ Bir❤ Yıl❤ Olsun ❤ ღ ღ ❤ DOĞUM ღ ❤ GÜNÜN ღ ❤ KUTLU OLSUN ღ ❤
╚ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ೋ ღ ❤ ღ ೋ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ❤ ღ Güne iyi başla, Üzgün olma, Nefret etme, Aşkı yaşa, Yaşamı sev, Dünü unut, Işığını yansıt, Ne olursa olsun gülmeyi unutma... diyerek hayırlı sabahlar ve güzel bir yılın olması dileğimle ist dan ahmet
insanların Gözlerinin ve tenlerinin renkleri farklı olsada Akan gözyaşlarının rengi Hep aynıdır. Gözyaşlarıyla yoğrulan bu dünyada Gözyaşının olmadığı Herkesin Barış ve kardeşlik Içinde kendi dili rengi ve kimliğiyle özgürce yaşadığı Mutlu Umutlu Günlere...
Sana çok şey vaad edemem Yüzümde kalan son tebessümden başka Gözlerimde hüzünlüde olsa ümitli bir bakış vardır verebileceğim Ve kalbimin elinde kalan bir avuç sevgi Öyle çok şey vaad edemem meraklı gözlerine Rengarenk çiceklerle bezenmiş bahçelerim yok Bir kat çizgi alnımda yılların ardından hatıra kalan Ve yorgun ellerim bitkin hayatlarım var Fani dünya için heba ettiğin Cennet şerbetlerim yok Gümüş kaplar içinde sana sunayım Akşamları süzülen iki damla gözyaşım var Pencere kenarlarında uzaklara dalışlarım var Ne hanlarım ne saraylarım kırık dökük bir gönlüm var Biraz eskide olsa kirlenmemiş örtülerim var Modası geçmiş olsada kullanılmamış bir sevda dolabım var İçinde hayallerimi sakladığım söyliyemediğim sözlerimi katladığım Ve yazılmamış mısralarım var cam kavanozlardan hiç çıkarmadığım Çok şey vaad edemem sana Ömrün ikindisine gelmişken Bir ömür boyu mutluluk vaad edemem sana Dünyaları gezdiremem Kulelerin tepesine çıkaramam seni Adını yazamam yüksek dağlara Dizlerimde derman yitip giderken Gücümün yettiği kadar tutabilirim ellerinden Gönlümün yettiği kadar sevebilirim İçimin yıkılmamış şehirlerinde gezebilirsin istediğin kadar Kıyılarında dolaşabilirsin can suyumun Kanadı kırık kuşları izlersin ve onların uçamayışlarını Çok şey vaad edemem sana ilginç hikayeler bilmem ki anlatıyım Öyle sırlı masallarımda yok Bülbüller gibi şakıyamam belki Fazla konuşamam azda olsa yalan olmaz söylediklerim Bir sözün varsa Varsa bir hüznün sabahlara kadar dinlerim kalbinin masallarını Öyle çok şey vaad edemem sana Kalmışsa nasipte bir kuru ekmek bölüşürüm seninle Ve diyebiliyorsan şu dünya nimeti yok gözümde O vakit güzel bir ahiret sözü verebilirim sana Aşk vadilerinde mor demetler sunarım Hiç görmediğimiz ülkelerden Dedim ya çok şey vaad edemem sana öyle çok şey veremem Kalbimde sakladığım bir yudum sevgiden başka Dedim ya çok şey vaad edemem sana
ayetlerle lânetleme artık eşiğindeyim ya tut ya da bırak beni yağmalardan çıkıp da gelmişim duygularımla esir düşmüşüm bir an güzelliğine kervanlar yıkmışım ayaklarına sularında susamışım
bakma şeytan görmüş cin çarpmış gibi
ellerim ayaklarım bedenim gül uçsuz bucaksız kainat gibi üç yüz altmış beş gün gündüz güneşler gece aylar kıskandıran düşler tutmuşum inci taneleri gibi dizmişim tek tek bir tek senin için
bakma bakma artık gel ip de geçmiyor delip de geçiyor nazın ve bakışların uçurumundaki bu son gelinciği...
her şarkıda hep aynı kırık incinmiş mızrap kırılgan titrek kelebeğin kanatlarında bin bende bir seni çırpınan güneşlerce güneşlere çarpan bahçelerde goncalar içinde gözlerinin enkazı ızdırap
bir nefessiz nefestir beni sende seni bende yaşatan
yollar içinde yolcusuz kervanlar içinde yüksüz kırk harami gözlerinin dili ızdırap
çiçekler içinde çıkıp gelmiş soyunmuş gelinliğini çırılçıplak bir pusuda son nefesini veren gözlerinin son arzusudur ızdırap
her şarkıda hep aynı kırık incinmiş mızrap kurulmuş çadır ölmüş aşiretin reisi ağıtlar ağıtlara kız alıp kız verir gayrı parça parça dökülen gözlerinmiş bitmeyen taziyedir ızdırap
birikti acılar dirhem dirhem içimizde yüklendik elemleri yüreğimize hamalı olduk ebede... nefsimizde yoktur hınç insanlara hır kan emenlere bizdeki hışım
üşüştü aç kurtlar akbabalar her dem olduğu gibi aynı sofrada halkın dişi tırnağı ediliyor talan gör emekçim gör bir kez daha hısım akrabası hünkârın ondandır bu vatan millet denen her vakit yalan ezen sömüren görünen görünmeyen zalim el
zaman deli dumrul yutkunma dilini... ol hırkandan canından emmesin sülükler artık kanından yaşama zincirler içinde olmuşsa yüreğimiz hurşat heyhat yeter bu sürüp giden saltanat
işlenen suç çekilmeyen ceza voltaya çıkan sonsuz hız yapan kolumuzu evladımızı kapan kendine tapan her istibdat trajik canavar susurluk geçmez gayri telkinle sabırla geçecek olan
duy sela veriliyor emekçim insanım aydınım kap gel kalemini kağıdını doğurandır gömecek olan kiri de pisliği de
su güneş rüzgar. mezopotamya ovasında bir bahar günü
bir bahar günü... o an o cennet bahçesinde her an kâinatı kâinatımı zikrediyordu durmadan börtü böcek
oysa yaşamak zemheriyi oysa ölmek en güzel baharlarda en güzel güneşlerceymiş ecelmiş rıza ecelmiş gelmiş
yüreğimin sızması ciğerimin yanması mahşer,şer değil de ya nedir bu ya nedir rıza
sende sensiz sana gömülmek sende sensizce sana ölmek
bir bahar günü bir bahar kar...
kepenkleri indi beynimin evrenin kar tufan yağış kurşunlardan ziyade ihanet denen örtü bahar günü mezopotamya ovasında sevgimin sevgisiz yüzüyle serilmişti yurduma
depremler yanardağlar çığ... kaynadı zaman kaynadı evren kaynadı beden tavus kuşu kadar rengârenk gözlerin yağdı
gözlerin esti o gül bedenin da-ğıl-dı sonsuzluğun çöllerine
kayboldum gökle yer senle ben arasında
güneş sustu bahar çiçeklerine ateş topları yağdı ağıtlar feryatlar bayramlıklarını giyindi ovama sis indi her bir parçamı bin sırtlan yedi dindi dindi dindi...
gelin bana ağaran günlerim gelin gel bana tufan günlerim gelin gel kör sevdama
SUSMAYA GİDİYORUM.......... Artık ben de sıkıldım güçlü görünmekten, içim düğüm ...düğümken başka düğümleri çözmekten. Herkese yetişmekten ama hep kendime geç kalmaktan. Eskiden olsa bir şekilde yakasından tutardım hayatın, ama şimdi tutunduğu... ...
01.04.2014 - 15:07
ღ ❤ Mutlu ❤ Huzurlu ❤ Bir❤ Yıl❤ Olsun ❤ ღ
ღ ❤ DOĞUM ღ ❤ GÜNÜN ღ ❤ KUTLU OLSUN ღ ❤
╚ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ೋ ღ ❤ ღ ೋ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ❤ ღ
Güne iyi başla,
Üzgün olma,
Nefret etme,
Aşkı yaşa,
Yaşamı sev,
Dünü unut,
Işığını yansıt,
Ne olursa olsun gülmeyi unutma... diyerek hayırlı sabahlar ve güzel bir yılın olması dileğimle ist dan ahmet
01.04.2013 - 10:53
ღ ❤ Mutlu ❤ Huzurlu ❤ Bir❤ Yıl❤ Olsun ❤ ღ
ღ ❤ DOĞUM ღ ❤ GÜNÜN ღ ❤ KUTLU OLSUN ღ ❤
╚ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ೋ ღ ❤ ღ ೋ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ═ ❤ ღ
Güne iyi başla,
Üzgün olma,
Nefret etme,
Aşkı yaşa,
Yaşamı sev,
Dünü unut,
Işığını yansıt,
Ne olursa olsun gülmeyi unutma... diyerek hayırlı sabahlar ve güzel bir yılın olması dileğimle ist dan ahmet
22.04.2012 - 10:39
insanların
Gözlerinin ve tenlerinin renkleri farklı olsada
Akan gözyaşlarının rengi
Hep aynıdır.
Gözyaşlarıyla yoğrulan bu dünyada
Gözyaşının olmadığı
Herkesin
Barış ve kardeşlik
Içinde
kendi dili rengi ve kimliğiyle özgürce yaşadığı
Mutlu
Umutlu
Günlere...
06.04.2012 - 09:04
rojbuna te piroz be hevala delal.
27.01.2012 - 14:02
Muhteşem yazmış göz yaşını rengi aynıdır. Vallahi hayran kaldım
19.10.2011 - 16:10
Sana çok şey vaad edemem
Yüzümde kalan son tebessümden başka
Gözlerimde hüzünlüde olsa ümitli bir bakış vardır verebileceğim
Ve kalbimin elinde kalan bir avuç sevgi
Öyle çok şey vaad edemem meraklı gözlerine
Rengarenk çiceklerle bezenmiş bahçelerim yok
Bir kat çizgi alnımda yılların ardından hatıra kalan
Ve yorgun ellerim bitkin hayatlarım var
Fani dünya için heba ettiğin
Cennet şerbetlerim yok
Gümüş kaplar içinde sana sunayım
Akşamları süzülen iki damla gözyaşım var
Pencere kenarlarında uzaklara dalışlarım var
Ne hanlarım ne saraylarım kırık dökük bir gönlüm var
Biraz eskide olsa kirlenmemiş örtülerim var
Modası geçmiş olsada kullanılmamış bir sevda dolabım var
İçinde hayallerimi sakladığım söyliyemediğim sözlerimi katladığım
Ve yazılmamış mısralarım var cam kavanozlardan hiç çıkarmadığım
Çok şey vaad edemem sana
Ömrün ikindisine gelmişken
Bir ömür boyu mutluluk vaad edemem sana
Dünyaları gezdiremem
Kulelerin tepesine çıkaramam seni
Adını yazamam yüksek dağlara
Dizlerimde derman yitip giderken
Gücümün yettiği kadar tutabilirim ellerinden
Gönlümün yettiği kadar sevebilirim
İçimin yıkılmamış şehirlerinde gezebilirsin istediğin kadar
Kıyılarında dolaşabilirsin can suyumun
Kanadı kırık kuşları izlersin ve onların uçamayışlarını
Çok şey vaad edemem sana
ilginç hikayeler bilmem ki anlatıyım
Öyle sırlı masallarımda yok
Bülbüller gibi şakıyamam belki
Fazla konuşamam azda olsa yalan olmaz söylediklerim
Bir sözün varsa
Varsa bir hüznün sabahlara kadar dinlerim kalbinin masallarını
Öyle çok şey vaad edemem sana
Kalmışsa nasipte bir kuru ekmek bölüşürüm seninle
Ve diyebiliyorsan şu dünya nimeti yok gözümde
O vakit güzel bir ahiret sözü verebilirim sana
Aşk vadilerinde mor demetler sunarım
Hiç görmediğimiz ülkelerden
Dedim ya çok şey vaad edemem sana öyle çok şey veremem
Kalbimde sakladığım bir yudum sevgiden başka
Dedim ya çok şey vaad edemem sana
28.08.2011 - 23:32
Gelincik
bakma
göğünde kara bulutlar
yurdunda yangınlar
bakma
cüzzam gözlerinle
bu vebalıya
gözlerin esip geçiyor
gül bahçemden
dalını kırıp geçiyor
eziyor goncalarını
dikenli tellere takılı yüreğimin.
darağaçları kurup
dergâhında yargılama
fermanlar çıkartıp
peşine düşme asil duygularımın
gözlerinin süngülerini çevirme üzerime
kurşun sağanakları altında tutma
üşüyen titreyen şu kapındaki varlığımı
ayetlerle lânetleme artık eşiğindeyim
ya tut ya da bırak beni
yağmalardan çıkıp da gelmişim
duygularımla esir düşmüşüm bir an güzelliğine
kervanlar yıkmışım ayaklarına
sularında susamışım
bakma
şeytan görmüş
cin çarpmış gibi
ellerim ayaklarım bedenim gül
uçsuz bucaksız kainat gibi
üç yüz altmış beş gün
gündüz güneşler
gece aylar kıskandıran düşler tutmuşum
inci taneleri gibi dizmişim tek tek
bir tek senin için
bakma
bakma artık
gel ip de geçmiyor
delip de geçiyor
nazın ve bakışların
uçurumundaki bu son gelinciği...
... ... ...
Abdulrızak Kılıç
Suskun Sevda
28.08.2011 - 16:51
Kır çiçegim
Zincirlenmiş kökleri
Kıraç aç anaç toprağına
Sonsuzluğunda bir başına
Bakımsız susuz
Gül gibi filizlenen kır çiçeği
Kır çiçeğim
Susuz yaz
Kendisiyle kendinde
Ateşler içinde bulmuş
Umut ve tevekküle
Tutunmuş kır çiçeğini
Kurumuş
Kırılgan gül bedeni
Dökülmüş yaprakları
Boynu bükük
Kuru bir dalın
nefesine bile hasret
Yalnızlığıyla yalızlıklarda
Yaz biter
Ölür
Susuz esintisiz çaresiz
Çiçekleri düşer
Kendi duvaksız boşluğuna
İter tohumları an be an onu ölüme
Kendini yaşama
İlk yağmurla çatlar
Tohumlar yağmura vurgun
Yağmur toprağa
Börtü böcek
Ve zamansız zaman
Büyütür gücünce
Gücünün yettiğince
yaşam kır çiçeğinden
Ansızın vurulur
-Vurulmuştu- boyunsuz boynu
Yüreksiz
Elleri kirli
İri celladın elleriyle.
Abdulrızak Kılıç
25.08.2011 - 22:05
Izdırap
her şarkıda
hep aynı kırık incinmiş mızrap
kırılgan titrek kelebeğin kanatlarında
bin bende bir seni çırpınan
güneşlerce güneşlere çarpan
bahçelerde goncalar içinde
gözlerinin enkazı ızdırap
bir nefessiz nefestir
beni sende
seni bende yaşatan
yollar içinde yolcusuz
kervanlar içinde yüksüz
kırk harami gözlerinin dili ızdırap
çiçekler içinde çıkıp gelmiş
soyunmuş gelinliğini
çırılçıplak
bir pusuda
son nefesini veren
gözlerinin
son arzusudur ızdırap
her şarkıda
hep aynı kırık incinmiş mızrap
kurulmuş çadır
ölmüş aşiretin reisi
ağıtlar ağıtlara kız alıp kız verir gayrı
parça parça dökülen gözlerinmiş
bitmeyen taziyedir ızdırap
incinmiş o atlı karınca
sende yaşamak bende ölmek
kimden kime niçin gömülmek
boynu bükük
bir çocuğun sopadan atıdır
parçalanan son sevinçtir
ipi kopan mavi uçurtmadır
kesilen canıma biçilen faturasız gözlerinde
son bedeldir ızdırap...
Abdulrızak Kılıç
Suskun Sevda
05.07.2011 - 18:20
Akbabalar
birikti acılar
dirhem dirhem içimizde
yüklendik elemleri yüreğimize
hamalı olduk ebede...
nefsimizde yoktur hınç
insanlara hır
kan emenlere bizdeki hışım
üşüştü aç kurtlar akbabalar
her dem olduğu gibi aynı sofrada
halkın dişi tırnağı ediliyor talan
gör emekçim gör bir kez daha
hısım akrabası hünkârın
ondandır bu vatan millet denen her vakit yalan
ezen sömüren görünen görünmeyen zalim el
zaman deli dumrul
yutkunma dilini...
ol hırkandan
canından
emmesin sülükler artık kanından
yaşama zincirler içinde
olmuşsa yüreğimiz hurşat
heyhat yeter
bu sürüp giden saltanat
işlenen suç
çekilmeyen ceza
voltaya çıkan sonsuz hız yapan
kolumuzu evladımızı kapan
kendine tapan her istibdat
trajik canavar susurluk
geçmez gayri telkinle sabırla geçecek olan
duy sela veriliyor
emekçim
insanım
aydınım
kap gel kalemini kağıdını
doğurandır gömecek olan kiri de pisliği de
Abdulrızak Kılıç
01.04.2011 - 19:38
Saygın arkadaşımız Bayan Xezal Asmin
* Doğum gününüz kutlu olsun *
08.12.2010 - 12:07
Kainatın Gözbebekleri
su
güneş
rüzgar.
mezopotamya ovasında
bir bahar günü
bir bahar günü...
o an
o cennet bahçesinde
her an
kâinatı
kâinatımı zikrediyordu
durmadan
börtü böcek
oysa yaşamak
zemheriyi
oysa ölmek
en güzel baharlarda
en güzel güneşlerceymiş
ecelmiş
rıza
ecelmiş
gelmiş
yüreğimin sızması
ciğerimin yanması
mahşer,şer değil de
ya nedir bu
ya nedir rıza
sende sensiz
sana gömülmek
sende sensizce
sana ölmek
bir bahar günü
bir bahar
kar...
kepenkleri indi
beynimin
evrenin
kar tufan yağış
kurşunlardan ziyade
ihanet denen örtü
bahar günü
mezopotamya ovasında
sevgimin
sevgisiz yüzüyle
serilmişti yurduma
depremler
yanardağlar
çığ...
kaynadı zaman
kaynadı evren
kaynadı beden
tavus kuşu kadar rengârenk
gözlerin yağdı
gözlerin esti
o gül bedenin da-ğıl-dı
sonsuzluğun çöllerine
kayboldum gökle yer
senle ben arasında
güneş sustu
bahar çiçeklerine ateş topları yağdı
ağıtlar feryatlar bayramlıklarını giyindi
ovama sis indi
her bir parçamı bin sırtlan yedi
dindi
dindi
dindi...
gelin bana ağaran günlerim
gelin gel bana tufan günlerim
gelin gel kör sevdama
ölü gözlerle
ölü gözlerle kuma gelmeyin...
Abdulrızak Kılıç
21.08.2010 - 12:43
duyguların çoştuğu bu anlamlı günlerde,,yüreğinizin sesini merak etmekteyim,,anlatılmaz mardin midyat yaşamak lazım,,sevgiyle kalın..bekliyorum
01.07.2009 - 12:16
SEVDİĞİM
Ben diyeyim derdimi sen al kaleme
Gönül defterine yazma sevdiğim
Kader göndermiştir gurbet ellere
Birde sen bağrımı ezme sevdiğim
Hasretlik örüyor kaderin ağı
Sararıp gidiyor güllerin bağı
Ömrümün bitiyor en güzel çağı
Alları giyipte gezme sevdiğim
Sensiz geçen her an bedeldir bu ömre
Kahretti sevdamı o hain zümre
Ayrılığın yüreğimde bir cemre
Benim gibi candan bezme sevdiğim
Benim çektiğim gönül yarası
Başımdan gitmiyor derdi belası
Eğerki varsa bunu çaresi
Ceylan bakışınla süzme sevdiğim
AKREP
18.09.2007 - 23:04
güzel insan sana ve güzel kentine selam
Toplam 15 mesaj bulundu