Ayrılık yüreğimi karıncalandırıyor nicedir... Beynimi uyuşturuyor özlemin... Çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca yıl içimi nasıl ısıttığını yeni yeni anlıyorum. Yokluğun, hatırlandıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp sürekli bir boşluğa dönüşüyor. Sabahlara seni okşayarak başlamaları, akşamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa karşılamaları özlüyorum; oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü... Nasıl da serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne yumuşak, bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken... Ya da kolyeni çözdüğümde kollarıma atlarken... Hasta olduğunda, o korkunç kriz gecelerinde günler, geceler boyu nöbet tuttuk başında... O şen kahkahalarına yeniden kavuşabilmek için sessiz dualar ederek... 'Atlattı' müjdesini kutlarken yorgun bedenindeki yaraları okşayarak, doktorun böldü sevincimizi: 'Yaşayamaz artık bu evde... Yüksek binalar ve beton duvarların gri kentinde' dedi, 'O gitmeli... Ve kendine yeni bir hayat çizmeli...' Bilsen ne zor, gitmen gerektiğini bile bile 'Kal' demek sana... Ne zor, senin için ebedi mutluluğun beni unutmandan geçtiğini bilmek... Gitmeni asla istemediğim halde, buna mecbur olduğumuzu görmek ve sana bunları söyleyemeden 'Git artık' demek... 'Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa' demek sana ne zor... Sesimi, kokumu çekip alıvermek beyninden, sesin, kokun hala beynimdeyken... Seni görmemek ve belki yıllar sonra karşılaştığımızda bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden... Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek... Ve sonra kendi ellerimle bindirip seni yabancı bir arabanın arka koltuğuna, birlikte güneşlendiğimiz onca yazı, yan yana titreştiğimiz onca kışı, paylaştığımız bunca acıyı, onca kahkahayı ve bütün o uzak yeşillikleri katıp yorgun bedeninin yanına, arkadan pişmanlık gözyaşları dökmek ne zor... Ne zor hiç tanımadan seni emanet ettiğim bir şoföre 'Hızla uzaklaş buradan ve gidebileceğin kadar uzağa git' demek... Yokluğunu beklemek, ne zor... Bunları düşündükçe, şu anda uzaklarda bir yerlerde üşüdüğünü sezinleyerek panikliyorum. Bütün engelleri aşıp, terk edilmiş caddeleri, kimsesiz sokakları, yalnız bulvarları arşınlayarak sana ulaşmak, sessizce başını okşamak, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamak ve yavaşça üzerini örtmek geliyor içimden... Paylaştığımız bir mazinin, yitirdiğimiz bir geleceğe dönüşmesinden hicran duyuyorum. Gizli gizli hüzünlendiğim akşamlardan birinde, terk etmişlere özgü bir terk edilme korkusunu da yüreğimin derinliklerinde duyarak sana koşmak, yaptıklarım ve daha çok da yapamadıklarım için özür dilemek ve 'Dön bebeğim' demek istiyorum: 'Geri dön... Kulüben seni bekliyor...'
==============ceketimizi yagmurlara astıgımızdan beri tehlikeli şiirler okur dünyaya satasırız biz..===========
Neden bu kadar hayatımın içindesin ki sanki? Beklenmeyen bir anda geldin ve hayatımın tamda merkezine oturdun kaldın... Oysa ki sen davetsiz bir misafirdin sence de haddini aşmamış mıydın uzun zamandır kimsenin girmediği(giremediği) kalbimin gizli kapısını tıklarken(!) ? Önce o kapıyı duymamazlıktan geldim, kaçmaya çalıştım; yok olmadı işte... Sen o masumluğunla o kapıyı tıklarken sana karşı kayıtsız kalamazdım duyuyordum seni.. Günden güne alıştım sana... Oysa ki ben çok korkuyordum sana alışmaktan; çünkü biliyordum, adım gibi biliryordum bir gün gideceğini... Sen bambaşka bir mevsimin çiçeğisin, ben hep sonbahar.Ben bir çiçeği yeşertecek kadar güçlü değilim anla bunu,güneşim yalancı ısıtamaz ki yüreğini! Kaçıp kurtulmaya çalıştıkça daha çok içine girdiğim bir girdap gibisin...Yok mu bir kurtuluşum? Adı aşk mı bu alışkanlığın? Aşk olmamalı ben hep kaçtım aşktan, aşk beni böyle ansızım, ummadığım bir anda yakalamış olamaz.. Yoo aşk değil bu, aşk olamaz, olmamalı peki öyleyse ne? Biliyor musun kalbimin senden önceki davetsiz misafiri de böyle masumca ansızın gelmişti... Kendimce kalbimdeki misafire hürmette kusur etmemiştim; ama neden bilmiyorum o giderken kalbimide yakıp yakıp öyle gitmişti, ancak toparlandım derken şimdi de sen? Yoo hayır kalbim artık çok güçsüz bir kez daha yıkılırsa toparlayamam onu, bir gidişi daha kaldıramaz.. Ah bir bilsem ki hak edeceksin bu sevgiyi kabulümdür senle gelen her hüzün; ama bilmiyorum.. Tek bildiğim er ya da geç gideceksin, ben benle tek bırakıp gideceksin... Evet korkuyordum sana alışmaktan, korktuğum başıma geldi alıştım; ama daha vakit erken gideceksen şimdi git sana daha çok bağlanıp sevmeden... Hiç girme kalbime sessiz sedasız git... Gitmeyeceksen de öğret bana sevgiyi taa en başından yalansız, yanlışsız!
(((GİTME GÜLÜM))) [[[[SÆVDÆN BİR ___ÆT€$___ OLDU BÆNÆ)))))
Mutlulugun anahtarı Sevgi. Sevgisiz mutluluk yok ki! Bir takım olumsuz onyargılara kapılıp neden uzak dururuz ki mutluluktan?
Resmen duygusal iktidarsızlıktır bu....
Konu duygusal iktidarsızlıktan açılmışken aklıma duygusal iktidarsızlıga yakışan şu sarkı sözleri aklıma geldi :)
' Unut sevme beni. Bu aşkın sonu yok. Ne yazık ki hicran, gözyası dolu' Bence duygusal iktidarsızlıgı anlatan en guzel şarkı bu. Ne dersiniz?
Mutluluk bir yolculuktur ve uzaklarda aramamak gerekir. Bence insanın boyu kadardır mutluluk.
Mutluluk zaman beklemez. Hele'lerle, aslalarla başlayan cumlelerle hele hiç gelmez. Bir bakmışsınız ki mutluluk pırr diye kanatlanıp ucmuş, siz mutsuzlugunuzla başbaşa kalakalmışsınızdır....
Yaşadıgımız andır mutluluk. Yaşam bize bir şölendir, mutlaka degerini bilmeliyiz.
Arada bir çalıştıgım iş yerine gelen, ara ara sohbet ettiğim bir Fransız beyfendinin kırık Turkce'siyle bana dedikleri hala aklımda. 'Her sabah uyandıgımda yuruyor olmanın, görebilmenin,koklayabilmenin,dokunabilmenin, hele hele sevebilmenin mutlulugunu yaşıyor ve tanrıya sukrediyorum' dedi... Ne kadar dogru bir yaklaşım. Şukredebilmek.....
Bana hayatın, hayatımın ne kadar degerli oldugunu, örneklerle yaşanmışlıklarıyla mutlulugun aslında cok yakınımızda oldugunu, yeter ki duyumsayalım, görebilelim farkındalıgını arttırıyor...Bana o kadar pozitif katkılar sagladıgı için buradan ona teşekkur ediyorum....
İnsan saglıklıysa salt bu bile mutlu olmamız için bir neden değilmidir?
Gece sayıklamalarım olan bu yazıyı paylaşırken sizlerle radyoda amatör bir grubun sarkısı sanki bu yazdıklarımı onaylar gibiydi....
Yarın çok gec olabilir sevgilim mutluluga Mesela ben yarın ölebilirim Agır agır demir alır gibi limanından yaralı bir gemi Kıyısız bir denize acılabilirim. Artık ne bir fırtına öldurebilir beni sende Ne de alalacele seviştigimiz zamanların tehlikesi. Yarın kendimi bir yaprak gibi dökebilirim ellerine.
Hep ertelenen bir an hiç yaşamaya mahkumdur.Düşlerin bekleyelişini yanlızca hüsran karşılacaktır. Mevsimleri sayarak ömür baharsız tükenir gider.Sevdiginizi bulmak yada buldugunuzu sevmek tercihi en zor olan iki seçenektir aslında bu sınavda boşuna akan ırmaklarmı var yüreginizde,sebepsizmi çoşkun bir denizde mavilige hasretliginiz ufukta görünen mutluluk aslında tek kişiliktir karşınızdaki kişinin çabasına ihtiyacı yoktur mutlulugunuzun aşkında sevgin kadar büyüktür.sevdigin sürece meydan okur dünyaya hasretle beklenen gelmezki hiç bir zaman o hasreti yanlız tüketirsin karşılık bulmuyorsa sevda umut degil kendini hükümdar sanan köleler üretir dönemezsin ama boşa geçmiştir dolan vakit hebe olan yazılarında degildir şarkıların diliyle yas tuttugun geceler sırdaşlıgını hiç terke etmez kıymetini bildiigin kırçiçekleri yeniden açar o gül solarken ayrılanlar yıllar geçsede üstünden hep aynı acıyı çekerler ama yollar hiç bitmez sonuna geldigini sandıgın yerler bir duraktır salında ve sen yoklulugunla bitirmişsindir o durakta güneş hep geç kalmış gibi gelir sen bir havada mevsimleştin belki hep bir umutla beklenirken sevda hebercisi yüregini teselli etmekte sana düşerherşeye ragmen ürkütmezsin bu sevdenın ateşini her yangın önce başladıgı yeri yakar.... sana küçük kendime büyük gelen yüregimde yıllar geçsede senin adın yazar ve bilki sevdigim uslanmaz ruhum yaşadıkça seni sever seni sevdikçe yaşar...
Adını bile koyamadığım duygular içinde bedenim.Her an yanında olmak istiyorum.Bir tatlı sözün,bir bakışın.Hatta bir gülüşün bile yetiyor bana.Seninleyken kalbimde sonsuz bir huzur doğuyor. Ve senin mutluluğunu yaşıyorum doyasıya.... Sonra; korkuyorum.... Günün birinde bu mutluluğu kaybetmekten... sana bağlanmaktan Ve yine yanlızlığımla başbaşa kalmaktan..Ölesiye korktuğum geliyor aklıma..Karamsarlıklar doluyor çocukça duygularıma..söz dinletemiyorum göztyaşlarıma...Sonunda karar veriyorum... Bu mutluluğu yaşayabildiğim kadarıyla yaşamaya..... GöNüLÇeLeN
Karşımdasın. Elimi uzatıp dokunabiliyorum sana. Ne büyük mutluluk bu... Gördüğüm en güzel şeysin. Senden öte tanımladığım başka hiçbir şey yok. Her şey senin adınla anılıyor benim dünyamda. Bütün çiçekler sen, bütün yıldızlar sen... Bir sanat eserisin, bakmaya doyamadığım. Tanrının bana armağanısın, ve artıyor her geçen gün sana hayranlığım. Yüzünde kuşlar, gözlerinde hayatın ta kendisi var. Öyle gerçeksin ki... Gözümü açıyorum sen, kapıyorum sen... Hiç bitmeyen serüven... Günümün en keyifli anı, uykumun en tatlı rüyası... Seni soluyorum, havadasın. Seni kokluyorum, doğadasın. Hele şimdi sonbaharsın. Ya da sonsuz bahar. Seni yaşıyorum, canımdasın. Canımsın... Sarılsam sana, bin yıl geçse, bir an bile ayrılmasak... Ten tene, yürek yüreğe sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak... Ağaç ağaç gezip, yeşersek, açsak. Yere düşsek, kalksak... Seni bilsem, bir tek seni. Seni görsem, bir tek seni... Sesin sarhoş etse beni... Öyle içimdesin ki... Bir saniye iste benden sensiz geçirdiğim, veremem. Sensiz geçecekse geçmesin zaman, istemem. Seninle yeniden doğdum, yeniden doğuşun kanıtıyım ben. Senden önce geçen zamanı, sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim, kimmişim bilememişim. Şimdi başımı çevirip geriye bakmıyorum bile. O yol yüründü ve bitti, artık seninle yürünecek bambaşka bir yol var önümde. Yorgunluk nedir bilmeyeceğim, hiç şikayet etmeyeceğim ve bir tek adımda bile tökezlemeyeceğim uzun, aşk dolu bir yol... Öyle aklımdasın ki... Ah, sensiz kalmıyor muyum bazen yıkasım geliyor gördüğüm bütün duvarları. Ardında seni bulurum sanıyorum. Ne ayrı koyduysa bizi, zaman ya da yollar, bir kalemde silesim geliyor. Sana dokunmamı engelleyen ne varsa, bir kadehi yere çarpıp tuzla buz eder gibi parçalamak istiyorum. İsyanım taşıyor, kendi öfkemden korkuyorum. Ve kavuşmak... Bunu düşünmek içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor. Mavi bir yağmur başlıyor, ıslanıyorum. Maviye boyanıyorum. Öyle özlüyorum ki... Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol... Sendeyim ben, yüreğimi koydum yüreğinin üzerine. Aşk bu, başka isim arama. Hem de en koyu, en deli, en tutkulu... Öğreneceğim çok şey var sana dair. Bilmediğim çok şey var. Ama bir şeyi öyle iyi biliyorum ki... Seni öyle çok seviyorum ki... (GöNüLÇeLeN)
Sevgilim, yesil erigim benimm ben icine hapsolmus cekirdeginim senin.. hapiste günler agir gecer diyorlar.. olsun beh.. ben vazgectim hurriyetimden...
yeterki yetim bi cocuk gibi birakma beni zira sensiz bu Can bir yüktür yüregim kan dökülesi an önünde bakma bana gördünmü GÜL bir tek gözlerin degismedi yine bir tek gözlerin...
acilir acilir gözleri görünür iclerinde YESIL cam agiclari uyanislarin en tazeleri.. odamizdan gecer gulum seninle..
'gittin, şimdi bir mevsim değil, koca bir ömür girdi aramıza, biliyorum! ne sen dönersin artık, ne de ben,kapıyı açabilirim sana...! '
'daha o gün anlamalıydım; bu ilişkinin yazgısını, takvim tutmazlığını... aramızda bir düşman gibi duran zamanı... daha o gün anlamalıydım; benim sana erken, senin bana geç kaldığını.....'
bugun herkesin yazacagı tutmus buraya birde ben yazayım serseri sen tanıdıgım en romantik ruhlu insanlardan birtanesin ve yüreğindekileri dökmeye herzaman devam et.......
Canım kardeşim bu kadar yürekli olduğun için Allah senden razı olsun.İnsanlar bazı şeyleri gözünün içine girdiği zaman yada işine gelmediği zaman göremez.Senin bu kadar gerçek olman çok güzel dualarımızla her zaman yanında olacağız.Çok güzel mesaj veriyorsun.Tekra söylüyorum ALLAH SENDEN RAZI OLSUN....
Ey benim güzel yüzlü yarim gitmek istiyorum buralardan kaçmak istiyorum yok olmak istiyorum sanki umutsuzluk deryasında gezmekten yoruldum bedenim yoruldu canım yoruldu yokluk cogaldı hüzün çogaldı gözyaşı çogaldı yapamıyorum kaderime isyan ediyorum habire ne istediklerim oluyo nede korkum tükeniyo her şey daha kötüye gidiyor elim kolum baglı sanki biri tutuyor bedenimi ucurumlara sürükleniyorum beynim de savaşlar çıkıyor düşüncelerim hayallerim öyle bir savasa girmişki barış yapmıyorlar. Beden cana küsmüş haykırışlar bitmiyor gülyüzlüm perişanım şimdi düşmüşüm yere kalkamıyorum ben kalkmak için zorlarken kendimi yine yine düşüyorum uçurumlardayım kimseyi ğörmek istemiyorum dilime kilit vurdum senin adından başka bir şey söylemiyor Ne oluyor bana diyorum bazen sınavdamıyım rüyadamı yoksa boşluktamıyım bir türlü çözemiyorum kurtulamıyorum …. Bir sevdan var yüreğimde içimi ısıtan gündüzüme güneş olan bir sevdan var bebegim Yoklugumda beni kollayan uçurumlardayken elimi tutan bir sevdan var ne gelecek ne de başka bir şey yok aklımda tek istediğim sensin sen Yüreğimin gerçek sahibi yanlıgımın ortagı düşlerimin prensesi ve benim gerçek sahibim Bir sana kıyamdım bir sana bırakıp ardımda gidemedim uzaklara ne acılar çektim Ne vefasızlar tanıdım yoklugunda kayboldum hasretinde kendimi kaybeyttim ama bir seni bir seni kaybetmedim **************************************** Belki ğözlerim ğülmez Belki hasretim dinmez Belki kader bana gülmez Ama hep bilirim ki senin sevgin HİÇ BİTMEZ ***************************************** Sen olmasan vururdum kör talihime Yırtardım alın yazımdaki sayfaları Atardım uçsuz bucaksız uçurumlardan Harabeler misali yıkılırdım ben ………….. ***************************************** Umutlarımında baharı gelecek elbet Yüreğimde güneşin çiçekleride açacak elbet Yüzümde gülecek elbet Hasretimde bitecek elbet Sabret bebegim sabret … ****************************************** Sensizlik elbet birgün bitecek Elbet seni kokladıgım günler de gelecek Belki gözlerinin derinliklerinde kaybolacagım Ve belki ateşinde yanacagım ğünlerim gelecek……… ********************************************
Belki, Allah yanlis insanlarla tanismamizi istedi dogru insani tanimadan önce, böylece en sonunda dogru insanla tanistigimizda,bu hediyenin ne yuce oldugunu anlamamiz için.
Belki, bir mutluluk kapisi kapandiginda, baskasi aciliyordur, fakat böyle zamanlarda kapanan kapiya öyle uzun bakariz ki, bizim için açilan diger kapiyi görmeyiz bile.
Belki, en iyi arkadaslik, sallanan bir koltukta beraber sallandiginiz,tek bir kelime etmediginiz, ve giderken bunun hayatinizdaki en iyi sohbet oldugunu dusundugunuz kisilerde saklidir.
Belki, elimizde olanin kiymetini kaybettigimizde anladigimiz dogru olabilir, fakat elimize gelene kadar neler kacirdigimizin farkina varamadigimiz da dogrudur.
Birine sevginizin tümünü sunmak, asla sizi de ayni sekilde seveceginin garantisi degildir. Sevgiye karsilik beklemeyin; sadece sevginin karsinizdakinin kalbinde büyümesini bekleyin; fakat olmazsa da, sizin kalbinizde büyüdügüne emin olun.
Birine çarpilmak için bir an yeterlidir, birinden hoslanmak bir saat, ve birini sevmek içinde bir gün yeterlidir, ama birini unutmak ise bir ömür sürer.
Görünüse aldanmayin; kandirici olabilir. Zenginlige aldanmayin; yok olur gidebilir. Sizi güldüren birini seçin çünkü karanlik bir günü aydinlatan sey bir gülümsemedir. Kalbinizi gülümsetebilen birini bulun.
Öyle zamanlar vardir ki, bazen birini öylesine çok özlersiniz ki, onu hayallerinizden çikarip, gerçek hayatta kucaklamak istersiniz.
Hayal etmek istediginiz seyi hayal edin, gitmek istediginiz yere gidin,olmak istediginiz kisi olun, çünkü yasayabileceginiz tek bir hayatiniz var,ve tüm bunlari yapabilmek için tek bir sansiniz.
Sizi tatli kilacak kadar yeterli mutlulugunuz olsun, güçlü kilacak kadar aci deneyiminiz, insan kilacak kadar üzüntünüz, ve sizi mutlu kilmaya yetecek kadar umudunuz olsun. daima kendinizi baskalarinin ayakkabilarina koyun. Eger ayaklariniz aciyorsa,o kisininkiler de aciyordur. En mutlu kisiler, herseyin en iyisine sahip olanlar degildir, onlar karsilarina çikan herseyin degerini en iyi bilenlerdir.
Mutluluk, aglayanlar, incinenler, arastirma yapanlar, ve çabalayanlar için vardir, çünkü böyle insanlar hayatlarina giren her insanin önemini takdir edenlerdir.
Dogumunuzda siz aglarken çevrenizdeki herkes gülüyordu, öyle bir hayat yasayin ki, öldügünüzde gülen siz olun,aglayan da çevrenizdekiler.
Beni Bir mevsime benzetmek istersen eğer, Sonbaharım... Kimi zaman köşeden gülümseyen Bir güneş olurum.. Kimi zaman döne döne düşen bir yaprak.. Kimi gün usul usul yağan bir Yağmur olurum.. Kimi gün deli deli savuran Bir rüzgar.. Ben sonbaharım.. Beni Bir çiçeğe benzetmek istersen eğer, Çiğdemim... Sapsarı rengiyle içini ısıtan, Koparmak istersen ellerini kanatan.. Erişemeyeceğin kadar derinde Korkacağın kadar narin.. Ben çiğdemim.. Beni Bir renge benzetmek istersen eğer, Griyim... Ne beyaz kadar saf, berrak ve katıksız.. Ne siyah kadar net, kasvetli ve asil.. Tam ikisinin ortası Ben griyim.. Beni Bir kavrama benzetmek istersen eğer, Sevgiyim... Bir bebeğin gülüşü kadar içten.. Güneşin doğuşu kadar sabit.. Gecenin rengi kadar etkileyici.. Yasam kadar gerçek..Ölüm kadar ürkütücü.. Ben sevgiyim... YA SEN? ....
Gözlerimin baktığı her yerde sen varsın. Nerey baksam sen ne görsem sen. Öyle bendesin ki...
Gece mi düşüncelere dalmama sebep yoksa sen mi giriyorsun yine düşlerime... Neden nasıl kalktığımı bilmeden uykumdan seni bulmak güzel bir duygu yanıbaşımda...
Düşlerimin gerçek olacağı zamanı bekliyorum sabırla... Seni senle yaşayacağım zamana kadar susuyorum aşka! ! !
sen mükemmel dürüt saygın farklı birisin neden kendini sevmiyonki serserim ayıp ama ya insan kendini sevmese olurmu hiç ayıp valla neyse bu arada yeni rumuzda pek ğüzel hani LÜZÜMSUZ İŞLER MÜDÜRÜ BENİDE LÜZÜMSÜZ İŞLER SEKRETERİ YAPSANA YA :) NEYSE ŞAKA BİYANA SEN BİYANA SEN HARİKASIN SERSERİM KENDİNE İYİ BAK BİYEREDE KAYBOLMA HAAAAA
06.06.2007 - 12:28
Deliler içimde kağıt gemiler yüzdürür.
27.05.2007 - 13:38
['center']
Ayrılık yüreğimi karıncalandırıyor nicedir...
Beynimi uyuşturuyor özlemin...
Çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca yıl
içimi nasıl ısıttığını yeni yeni anlıyorum.
Yokluğun, hatırlandıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
sürekli bir boşluğa dönüşüyor.
Sabahlara seni okşayarak başlamaları, akşamları her işi bir kenara koyup
seninle baş başa karşılamaları özlüyorum; oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü...
Nasıl da serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne yumuşak,
bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken...
Ya da kolyeni çözdüğümde kollarıma atlarken...
Hasta olduğunda, o korkunç kriz gecelerinde günler,
geceler boyu nöbet tuttuk başında... O şen kahkahalarına
yeniden kavuşabilmek için sessiz dualar ederek...
'Atlattı' müjdesini kutlarken yorgun bedenindeki yaraları okşayarak,
doktorun böldü sevincimizi: 'Yaşayamaz artık bu evde...
Yüksek binalar ve beton duvarların gri kentinde' dedi,
'O gitmeli... Ve kendine yeni bir hayat çizmeli...'
Bilsen ne zor, gitmen gerektiğini bile bile 'Kal' demek sana...
Ne zor, senin için ebedi mutluluğun beni unutmandan geçtiğini bilmek...
Gitmeni asla istemediğim halde, buna mecbur olduğumuzu görmek
ve sana bunları söyleyemeden 'Git artık' demek...
'Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın
mutluluğa' demek sana ne zor...
Sesimi, kokumu çekip alıvermek beyninden,
sesin, kokun hala beynimdeyken...
Seni görmemek ve belki yıllar sonra karşılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek...
Ve sonra kendi ellerimle bindirip seni yabancı bir arabanın
arka koltuğuna, birlikte güneşlendiğimiz onca yazı,
yan yana titreştiğimiz onca kışı, paylaştığımız bunca acıyı,
onca kahkahayı ve bütün o uzak yeşillikleri katıp yorgun bedeninin yanına,
arkadan pişmanlık gözyaşları dökmek ne zor...
Ne zor hiç tanımadan seni emanet ettiğim bir şoföre 'Hızla
uzaklaş buradan ve gidebileceğin kadar uzağa git' demek...
Yokluğunu beklemek, ne zor...
Bunları düşündükçe, şu anda uzaklarda bir yerlerde
üşüdüğünü sezinleyerek panikliyorum. Bütün engelleri aşıp,
terk edilmiş caddeleri, kimsesiz sokakları, yalnız bulvarları arşınlayarak
sana ulaşmak, sessizce başını okşamak, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamak
ve yavaşça üzerini örtmek geliyor içimden...
Paylaştığımız bir mazinin, yitirdiğimiz bir geleceğe
dönüşmesinden hicran duyuyorum.
Gizli gizli hüzünlendiğim akşamlardan birinde,
terk etmişlere özgü bir terk edilme korkusunu da
yüreğimin derinliklerinde duyarak sana koşmak,
yaptıklarım ve daha çok da yapamadıklarım için özür dilemek
ve 'Dön bebeğim' demek istiyorum:
'Geri dön... Kulüben seni bekliyor...'
==============ceketimizi yagmurlara astıgımızdan beri tehlikeli şiirler okur dünyaya satasırız biz..===========
15.05.2007 - 13:00
Korkuyorum Sana Alışmaktan Ya Gidersen
Neden bu kadar hayatımın içindesin ki sanki? Beklenmeyen bir anda geldin ve hayatımın tamda merkezine oturdun kaldın... Oysa ki sen davetsiz bir misafirdin sence de haddini aşmamış mıydın uzun zamandır kimsenin girmediği(giremediği) kalbimin gizli kapısını tıklarken(!) ? Önce o kapıyı duymamazlıktan geldim, kaçmaya çalıştım; yok olmadı işte... Sen o masumluğunla o kapıyı tıklarken sana karşı kayıtsız kalamazdım duyuyordum seni..
Günden güne alıştım sana... Oysa ki ben çok korkuyordum sana alışmaktan; çünkü biliyordum, adım gibi biliryordum bir gün gideceğini... Sen bambaşka bir mevsimin çiçeğisin, ben hep sonbahar.Ben bir çiçeği yeşertecek kadar güçlü değilim anla bunu,güneşim yalancı ısıtamaz ki yüreğini!
Kaçıp kurtulmaya çalıştıkça daha çok içine girdiğim bir girdap gibisin...Yok mu bir kurtuluşum?
Adı aşk mı bu alışkanlığın? Aşk olmamalı ben hep kaçtım aşktan, aşk beni böyle ansızım, ummadığım bir anda yakalamış olamaz..
Yoo aşk değil bu, aşk olamaz, olmamalı peki öyleyse ne?
Biliyor musun kalbimin senden önceki davetsiz misafiri de böyle masumca ansızın gelmişti... Kendimce kalbimdeki misafire hürmette kusur etmemiştim; ama neden bilmiyorum o giderken kalbimide yakıp yakıp öyle gitmişti, ancak toparlandım derken şimdi de sen? Yoo hayır kalbim artık çok güçsüz bir kez daha yıkılırsa toparlayamam onu, bir gidişi daha kaldıramaz..
Ah bir bilsem ki hak edeceksin bu sevgiyi kabulümdür senle gelen her hüzün; ama bilmiyorum.. Tek bildiğim er ya da geç gideceksin, ben benle tek bırakıp gideceksin...
Evet korkuyordum sana alışmaktan, korktuğum başıma geldi alıştım; ama daha vakit erken gideceksen şimdi git sana daha çok bağlanıp sevmeden... Hiç girme kalbime sessiz sedasız git...
Gitmeyeceksen de öğret bana sevgiyi taa en başından yalansız, yanlışsız!
(((GİTME GÜLÜM)))
[[[[SÆVDÆN BİR ___ÆT€$___ OLDU BÆNÆ)))))
15.05.2007 - 11:43
Mutlulugun anahtarı Sevgi. Sevgisiz mutluluk yok ki! Bir takım olumsuz onyargılara
kapılıp neden uzak dururuz ki mutluluktan?
Resmen duygusal iktidarsızlıktır bu....
Konu duygusal iktidarsızlıktan açılmışken aklıma duygusal iktidarsızlıga yakışan
şu sarkı sözleri aklıma geldi :)
' Unut sevme beni. Bu aşkın sonu yok. Ne yazık ki hicran, gözyası dolu' Bence duygusal iktidarsızlıgı anlatan en guzel şarkı bu. Ne dersiniz?
Mutluluk bir yolculuktur ve uzaklarda aramamak gerekir. Bence insanın boyu kadardır mutluluk.
Mutluluk zaman beklemez. Hele'lerle, aslalarla başlayan cumlelerle hele hiç gelmez.
Bir bakmışsınız ki mutluluk pırr diye kanatlanıp ucmuş, siz mutsuzlugunuzla başbaşa kalakalmışsınızdır....
Yaşadıgımız andır mutluluk. Yaşam bize bir şölendir, mutlaka degerini bilmeliyiz.
Arada bir çalıştıgım iş yerine gelen, ara ara sohbet ettiğim bir Fransız beyfendinin kırık Turkce'siyle bana dedikleri hala aklımda.
'Her sabah uyandıgımda yuruyor olmanın, görebilmenin,koklayabilmenin,dokunabilmenin, hele hele sevebilmenin mutlulugunu
yaşıyor ve tanrıya sukrediyorum' dedi... Ne kadar dogru bir yaklaşım. Şukredebilmek.....
Bana hayatın, hayatımın ne kadar degerli oldugunu, örneklerle yaşanmışlıklarıyla
mutlulugun aslında cok yakınımızda oldugunu, yeter ki duyumsayalım, görebilelim farkındalıgını arttırıyor...Bana o kadar pozitif katkılar sagladıgı için buradan ona teşekkur ediyorum....
İnsan saglıklıysa salt bu bile mutlu olmamız için bir neden değilmidir?
Gece sayıklamalarım olan bu yazıyı paylaşırken sizlerle radyoda amatör bir grubun sarkısı sanki bu yazdıklarımı onaylar gibiydi....
Yarın çok gec olabilir sevgilim mutluluga
Mesela ben yarın ölebilirim
Agır agır demir alır gibi limanından yaralı bir gemi
Kıyısız bir denize acılabilirim.
Artık ne bir fırtına öldurebilir beni sende
Ne de alalacele seviştigimiz zamanların tehlikesi.
Yarın kendimi bir yaprak gibi dökebilirim ellerine.
Yarın çok gec olabilir sevgilim mutluluga
Guluşlerini şimdiden dudaklarına armagan
ettiğim buralarda kalamayabilirim.
Yarın çok gec olabilir sevgilim mutluluga
Bu kentin butun sokakları beni alıp göturebilir...
Yarın çok gec olabilir.
Yarın olsun, sen ol
Gözlerin olsun
Ve hep olsun
Ve
Hep mutlu olalım....
Kapının kilidi, mutlulugun anahtarını bekliyor...
Hadi geç kalma.
Yarın gec olabilir.....
[[[[[sevdan bir [[[ATE$]]] OLDU BENDE[[[[
15.05.2007 - 11:42
ben seni sevdikçe varım.
Hep ertelenen bir an hiç yaşamaya mahkumdur.Düşlerin bekleyelişini yanlızca hüsran karşılacaktır.
Mevsimleri sayarak ömür baharsız tükenir gider.Sevdiginizi bulmak yada buldugunuzu sevmek tercihi en zor olan iki seçenektir aslında bu sınavda boşuna akan ırmaklarmı var yüreginizde,sebepsizmi çoşkun bir denizde mavilige hasretliginiz ufukta görünen mutluluk aslında tek kişiliktir karşınızdaki kişinin çabasına ihtiyacı yoktur mutlulugunuzun aşkında sevgin kadar büyüktür.sevdigin sürece meydan okur dünyaya hasretle beklenen gelmezki hiç bir zaman o hasreti yanlız tüketirsin karşılık bulmuyorsa sevda umut degil kendini hükümdar sanan köleler üretir dönemezsin ama boşa geçmiştir dolan vakit hebe olan yazılarında degildir şarkıların diliyle yas tuttugun geceler sırdaşlıgını hiç terke etmez kıymetini bildiigin kırçiçekleri yeniden açar o gül solarken ayrılanlar yıllar geçsede üstünden hep aynı acıyı çekerler ama yollar hiç bitmez sonuna geldigini sandıgın yerler bir duraktır salında ve sen yoklulugunla bitirmişsindir o durakta güneş hep geç kalmış gibi gelir sen bir havada mevsimleştin belki hep bir umutla beklenirken sevda hebercisi yüregini teselli etmekte sana düşerherşeye ragmen ürkütmezsin bu sevdenın ateşini her yangın önce başladıgı yeri yakar....
sana küçük kendime büyük gelen yüregimde yıllar geçsede senin adın yazar ve bilki sevdigim uslanmaz ruhum yaşadıkça seni sever seni sevdikçe yaşar...
[[[[[SEVDAN BİR [[[ATE$]]]] oldu BENDE]]]]]]
30.03.2007 - 12:49
ahhhhh ahhhh
30.03.2007 - 12:44
Adını bile koyamadığım duygular içinde bedenim.Her an yanında olmak istiyorum.Bir tatlı sözün,bir bakışın.Hatta bir gülüşün bile yetiyor bana.Seninleyken kalbimde sonsuz bir huzur doğuyor.
Ve senin mutluluğunu yaşıyorum doyasıya....
Sonra;
korkuyorum....
Günün birinde bu mutluluğu kaybetmekten...
sana bağlanmaktan
Ve yine yanlızlığımla başbaşa kalmaktan..Ölesiye korktuğum geliyor aklıma..Karamsarlıklar doluyor çocukça duygularıma..söz dinletemiyorum göztyaşlarıma...Sonunda karar veriyorum...
Bu mutluluğu yaşayabildiğim kadarıyla yaşamaya.....
GöNüLÇeLeN
30.03.2007 - 12:42
Öyle Seviyorum ki
Karşımdasın. Elimi uzatıp dokunabiliyorum sana. Ne büyük mutluluk bu... Gördüğüm en güzel şeysin. Senden öte tanımladığım başka hiçbir şey yok. Her şey senin adınla anılıyor benim dünyamda. Bütün çiçekler sen, bütün yıldızlar sen... Bir sanat eserisin, bakmaya doyamadığım. Tanrının bana armağanısın, ve artıyor her geçen gün sana hayranlığım. Yüzünde kuşlar, gözlerinde hayatın ta kendisi var. Öyle gerçeksin ki...
Gözümü açıyorum sen, kapıyorum sen... Hiç bitmeyen serüven... Günümün en keyifli anı, uykumun en tatlı rüyası... Seni soluyorum, havadasın. Seni kokluyorum, doğadasın. Hele şimdi sonbaharsın. Ya da sonsuz bahar. Seni yaşıyorum, canımdasın. Canımsın... Sarılsam sana, bin yıl geçse, bir an bile ayrılmasak... Ten tene, yürek yüreğe sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak... Ağaç ağaç gezip, yeşersek, açsak. Yere düşsek, kalksak... Seni bilsem, bir tek seni. Seni görsem, bir tek seni... Sesin sarhoş etse beni... Öyle içimdesin ki...
Bir saniye iste benden sensiz geçirdiğim, veremem. Sensiz geçecekse geçmesin zaman, istemem. Seninle yeniden doğdum, yeniden doğuşun kanıtıyım ben. Senden önce geçen zamanı, sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim, kimmişim bilememişim. Şimdi başımı çevirip geriye bakmıyorum bile. O yol yüründü ve bitti, artık seninle yürünecek bambaşka bir yol var önümde. Yorgunluk nedir bilmeyeceğim, hiç şikayet etmeyeceğim ve bir tek adımda bile tökezlemeyeceğim uzun, aşk dolu bir yol... Öyle aklımdasın ki...
Ah, sensiz kalmıyor muyum bazen yıkasım geliyor gördüğüm bütün duvarları. Ardında seni bulurum sanıyorum. Ne ayrı koyduysa bizi, zaman ya da yollar, bir kalemde silesim geliyor. Sana dokunmamı engelleyen ne varsa, bir kadehi yere çarpıp tuzla buz eder gibi parçalamak istiyorum. İsyanım taşıyor, kendi öfkemden korkuyorum. Ve kavuşmak... Bunu düşünmek içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor. Mavi bir yağmur başlıyor, ıslanıyorum. Maviye boyanıyorum. Öyle özlüyorum ki...
Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol... Sendeyim ben, yüreğimi koydum yüreğinin üzerine. Aşk bu, başka isim arama. Hem de en koyu, en deli, en tutkulu... Öğreneceğim çok şey var sana dair. Bilmediğim çok şey var. Ama bir şeyi öyle iyi biliyorum ki... Seni öyle çok seviyorum ki...
(GöNüLÇeLeN)
25.09.2006 - 11:46
Sevgilim, yesil erigim benimm
ben icine hapsolmus cekirdeginim senin..
hapiste günler agir gecer diyorlar..
olsun beh..
ben vazgectim hurriyetimden...
yeterki yetim bi cocuk gibi birakma beni
zira sensiz bu Can bir yüktür yüregim
kan dökülesi an önünde bakma bana
gördünmü GÜL bir tek gözlerin degismedi yine
bir tek gözlerin...
acilir acilir gözleri görünür
iclerinde YESIL cam agiclari
uyanislarin en tazeleri..
odamizdan gecer gulum seninle..
ferigim fidanim feryadimm
........ Memleket gözlümm
geceleri hep pesinden kosar..
gögsüme takip yönümü buldumm
kalp verdin onur verdin
yetmezmi deli fisegim
BENIM EN BUYUK KUDRETIM
SENIN SAHIDEN SEHRIMDE OLDUGUNU BILMEK
HATTA SUAN ISLAK SEHRIMDE BALKONDASIN..
BENDE DOKUNMAYA CALISIYORUM
YÜZUMDE I$IGINDAN AYRILMANIN KEDERI
BIRAZDA I$TE GELDIM GIDIYORUMUN KEDERI VAR
AMA GORDUNMU GÜLÜM BIR TEK GÖZLERIN DEGISMEDI ISTEE..
bir tek gözlerin degismedi yesil gözlüm...
19.09.2006 - 11:35
sevgilim...yeşil eriğim...
ben içinde hapsolmuş çekirdeğinim senin
hapiste günler ağır geçer derler
olsun be...
ben vazgeçtim hürriyetimden...
25.06.2006 - 00:13
'gittin,
şimdi bir mevsim değil,
koca bir ömür girdi aramıza,
biliyorum!
ne sen dönersin artık,
ne de ben,kapıyı açabilirim sana...! '
'daha o gün anlamalıydım;
bu ilişkinin yazgısını,
takvim tutmazlığını...
aramızda bir düşman gibi duran zamanı...
daha o gün anlamalıydım;
benim sana erken,
senin bana geç kaldığını.....'
çıkınında türkü ve şiir taşıyanlara..
03.04.2006 - 15:31
düşlerim geliyor aklıma
karalar çaldığım
düşlerken utandığım
geceye yazdığım
düşlerin düşüyor aklıma
gözlerimden sakındığım
sözlerimden ayırdığım
ve düşlerim düşüyor aklına
sevdaya çağırdığın
ıssız bir gecede
çarmıhta bıraktığın
düşlerim..
karalar çaldığım düşlerim...
sanal alemin delisi pardon serserisidir(ama tatlı serseri) ............
02.04.2006 - 19:30
Aynaya bakmak gibiydi sana bakmak..en mutlu olduğum anlardan biri gibi... bununla bir ömür mutlu gidersin gibi...
Odandaki pencereyi kapatmam gerekirmiş, bilemedim! ..Kokun uçtu benden sonsuza dek...
keşke arkadamı dönmeseydim o gece! ...
ama kırdım işte kendimi aynamla birlikte,birdaha bakmıyayım diye...
02.04.2006 - 04:14
bugun herkesin yazacagı tutmus buraya birde ben yazayım serseri
sen tanıdıgım en romantik ruhlu insanlardan birtanesin ve yüreğindekileri dökmeye herzaman devam et.......
02.04.2006 - 04:12
tanıtım sayfan güzel olmus serseri tebrikler gadasını aldıgım :)
02.04.2006 - 03:56
DÜNYADAKİ EN GÜZEL ŞEYLERİ GÖRMEK YA DA ONLARA DOKUNMAK OLANAKSIZDIR.BU GÜZELLİKLER SADECE YÜREKLERDE HİSSEDİLİR.........
*******
Sisli yamaçların,
gizemli bugusu sinmiş gözlerine
oldum olası
yüreğim çorak,
yüreğim kuru ve çatlak,
sen
yağmur kokuyorsun.
*****
temiz kalbin hep temiz kalsın...........
29.03.2006 - 16:05
Canım kardeşim bu kadar yürekli olduğun için Allah senden razı olsun.İnsanlar bazı şeyleri gözünün içine girdiği zaman yada işine gelmediği zaman göremez.Senin bu kadar gerçek olman çok güzel dualarımızla her zaman yanında olacağız.Çok güzel mesaj veriyorsun.Tekra söylüyorum ALLAH SENDEN RAZI OLSUN....
03.02.2006 - 00:09
Ey benim güzel yüzlü yarim gitmek istiyorum buralardan kaçmak istiyorum yok olmak istiyorum sanki umutsuzluk deryasında gezmekten yoruldum bedenim yoruldu canım yoruldu yokluk cogaldı hüzün çogaldı gözyaşı çogaldı yapamıyorum kaderime isyan ediyorum habire ne istediklerim oluyo nede korkum tükeniyo her şey daha kötüye gidiyor elim kolum baglı sanki biri tutuyor bedenimi ucurumlara sürükleniyorum beynim de savaşlar çıkıyor düşüncelerim hayallerim öyle bir savasa girmişki barış yapmıyorlar.
Beden cana küsmüş haykırışlar bitmiyor gülyüzlüm perişanım şimdi düşmüşüm yere kalkamıyorum ben kalkmak için zorlarken kendimi yine yine düşüyorum uçurumlardayım kimseyi ğörmek istemiyorum dilime kilit vurdum senin adından başka bir şey söylemiyor
Ne oluyor bana diyorum bazen sınavdamıyım rüyadamı yoksa boşluktamıyım bir türlü çözemiyorum kurtulamıyorum ….
Bir sevdan var yüreğimde içimi ısıtan gündüzüme güneş olan bir sevdan var bebegim
Yoklugumda beni kollayan uçurumlardayken elimi tutan bir sevdan var ne gelecek ne de başka bir şey yok aklımda tek istediğim sensin sen
Yüreğimin gerçek sahibi yanlıgımın ortagı düşlerimin prensesi ve benim gerçek sahibim
Bir sana kıyamdım bir sana bırakıp ardımda gidemedim uzaklara ne acılar çektim
Ne vefasızlar tanıdım yoklugunda kayboldum hasretinde kendimi kaybeyttim ama bir seni bir seni kaybetmedim
****************************************
Belki ğözlerim ğülmez
Belki hasretim dinmez
Belki kader bana gülmez
Ama hep bilirim ki senin sevgin HİÇ BİTMEZ
*****************************************
Sen olmasan vururdum kör talihime
Yırtardım alın yazımdaki sayfaları
Atardım uçsuz bucaksız uçurumlardan
Harabeler misali yıkılırdım ben …………..
*****************************************
Umutlarımında baharı gelecek elbet
Yüreğimde güneşin çiçekleride açacak elbet
Yüzümde gülecek elbet
Hasretimde bitecek elbet
Sabret bebegim sabret …
******************************************
Sensizlik elbet birgün bitecek
Elbet seni kokladıgım günler de gelecek
Belki gözlerinin derinliklerinde kaybolacagım
Ve belki ateşinde yanacagım ğünlerim gelecek………
********************************************
20,01,2006
11.09.2005 - 22:36
SEVGI
Belki, Allah yanlis insanlarla tanismamizi istedi dogru insani tanimadan
önce, böylece en sonunda dogru insanla tanistigimizda,bu hediyenin ne yuce
oldugunu anlamamiz için.
Belki, bir mutluluk kapisi kapandiginda, baskasi aciliyordur, fakat böyle
zamanlarda kapanan kapiya öyle uzun bakariz ki, bizim için açilan diger
kapiyi
görmeyiz bile.
Belki, en iyi arkadaslik, sallanan bir koltukta beraber sallandiginiz,tek
bir kelime etmediginiz, ve giderken bunun hayatinizdaki en iyi sohbet
oldugunu
dusundugunuz kisilerde saklidir.
Belki, elimizde olanin kiymetini kaybettigimizde anladigimiz dogru olabilir,
fakat elimize gelene kadar neler kacirdigimizin farkina varamadigimiz da
dogrudur.
Birine sevginizin tümünü sunmak, asla sizi de ayni sekilde seveceginin
garantisi degildir. Sevgiye karsilik beklemeyin; sadece sevginin
karsinizdakinin
kalbinde büyümesini bekleyin; fakat olmazsa da, sizin kalbinizde
büyüdügüne
emin olun.
Birine çarpilmak için bir an yeterlidir, birinden hoslanmak bir saat, ve
birini sevmek içinde bir gün yeterlidir, ama birini unutmak ise bir ömür
sürer.
Görünüse aldanmayin; kandirici olabilir. Zenginlige aldanmayin; yok olur
gidebilir. Sizi güldüren birini seçin çünkü karanlik bir günü aydinlatan
sey
bir
gülümsemedir. Kalbinizi gülümsetebilen birini bulun.
Öyle zamanlar vardir ki, bazen birini öylesine çok özlersiniz ki, onu
hayallerinizden çikarip, gerçek hayatta kucaklamak istersiniz.
Hayal etmek istediginiz seyi hayal edin, gitmek istediginiz yere
gidin,olmak
istediginiz kisi olun, çünkü yasayabileceginiz tek bir hayatiniz var,ve tüm
bunlari yapabilmek için tek bir
sansiniz.
Sizi tatli kilacak kadar yeterli mutlulugunuz olsun, güçlü kilacak kadar aci
deneyiminiz, insan kilacak kadar üzüntünüz, ve sizi mutlu kilmaya yetecek
kadar umudunuz olsun.
daima kendinizi baskalarinin ayakkabilarina koyun. Eger ayaklariniz
aciyorsa,o kisininkiler de aciyordur. En mutlu kisiler, herseyin en
iyisine
sahip
olanlar degildir, onlar karsilarina çikan
herseyin degerini en iyi bilenlerdir.
Mutluluk, aglayanlar, incinenler, arastirma yapanlar, ve çabalayanlar için
vardir, çünkü böyle insanlar hayatlarina giren her insanin önemini takdir
edenlerdir.
Dogumunuzda siz aglarken çevrenizdeki herkes gülüyordu, öyle bir hayat
yasayin ki, öldügünüzde gülen siz olun,aglayan da çevrenizdekiler.
11.08.2005 - 20:19
Beni Bir mevsime benzetmek istersen eğer, Sonbaharım...
Kimi zaman köşeden gülümseyen Bir güneş olurum.. Kimi zaman döne döne düşen bir yaprak.. Kimi gün usul usul yağan bir Yağmur olurum.. Kimi gün deli deli savuran Bir rüzgar.. Ben sonbaharım..
Beni Bir çiçeğe benzetmek istersen eğer, Çiğdemim...
Sapsarı rengiyle içini ısıtan, Koparmak istersen ellerini kanatan.. Erişemeyeceğin kadar derinde Korkacağın kadar narin.. Ben çiğdemim..
Beni Bir renge benzetmek istersen eğer, Griyim...
Ne beyaz kadar saf, berrak ve katıksız.. Ne siyah kadar net, kasvetli ve asil.. Tam ikisinin ortası Ben griyim..
Beni Bir kavrama benzetmek istersen eğer, Sevgiyim...
Bir bebeğin gülüşü kadar içten.. Güneşin doğuşu kadar sabit.. Gecenin rengi kadar etkileyici.. Yasam kadar gerçek..Ölüm kadar ürkütücü.. Ben sevgiyim...
YA SEN? ....
18.06.2005 - 14:03
03.04.2005 - 02:00
Kaşlar çatık surat asık sanma sakın! ! ! Sen yoksun diye öyleyim. Biliyorsun ben böyle değilim...
Düşünceliyim... Dalgınım... Beni düşündürmeye sevk eden sebepleri merak mı ediyorsun? Söyleyeyim sensin! ! !
Gözlerimin baktığı her yerde sen varsın. Nerey baksam sen ne görsem sen. Öyle bendesin ki...
Gece mi düşüncelere dalmama sebep yoksa sen mi giriyorsun yine düşlerime... Neden nasıl kalktığımı bilmeden uykumdan seni bulmak güzel bir duygu yanıbaşımda...
Düşlerimin gerçek olacağı zamanı bekliyorum sabırla... Seni senle yaşayacağım zamana kadar susuyorum aşka! ! !
-SANADIR BUNLAR SERSERİM-
03.04.2005 - 01:48
sen mükemmel dürüt saygın farklı birisin neden kendini sevmiyonki serserim ayıp ama ya insan kendini sevmese olurmu hiç ayıp valla neyse bu arada
yeni rumuzda pek ğüzel hani LÜZÜMSUZ İŞLER MÜDÜRÜ BENİDE LÜZÜMSÜZ İŞLER SEKRETERİ YAPSANA YA :)
NEYSE ŞAKA BİYANA SEN BİYANA SEN HARİKASIN SERSERİM
KENDİNE İYİ BAK BİYEREDE KAYBOLMA HAAAAA
31.03.2005 - 23:16
ne kadar ayıppppppppp donunun balkonda ne işi var elaleme rezil olacaksın
Toplam 72 mesaj bulundu