antifiriz suyun donmasını önleyen kimyasal maddelere verilen genel bir addır.
ana maddesi genelde 'etilen glikol' olan, donma derecesi oldukça düşük bir kimyasal madde...
eskiden metil alkol de antifriz olarak kullanılırdı. bazı parlak zekalılar isminde alkol var diye rakı niyetine içmeyi denediler. tabii hasar telefat gani. en iyi durumda olanın gözü kör olurdu.
Sporların en babayiğiti. herkes yapamaz. yapmak için, mangal gibi yürek, körük gibi ciğer, mengene gibi el-pençe, taş gibi mide, sırf adaleden oluşan, gram yağ olmayan bir vücut ve de en önemlisi, sıkı bir maça gerekir.
bunlar yoksa, kişi otursun evinde FB-GS-BJK-TS nin maçlarını, ondan sonra da hakem eskileri ile futbolcu eskilerinin bir de taraflı medya kargalarının kavgalarını seyretsin TV de.. bu arada pirelere uçma antrenmanı yaptırır bir yandan.
bolu'ya 34 km mesafede 1200 m rakımlı bir krater gölü. turistik bölge. çam, köknar ve ladin ağaçları ile dolu ormanlarla çevrilidir. ankara ve istanbulun ortasında yer alır. bu yüzden her iki şehirden geleni gideni çok olur. bir zamanlar 'nayırr ' 'noolamaz' diyalogları ile meşhur türk filmleri de çevrilirdi buralarda...
dalmaçya kıyılarının; yan yatmış, açık ağzı doğuya bakan 'V' harfi şeklindeki ülkesi. son derece dağlık, erkekleri haşin ve sert tabiatlı, ama kızları çok güzel ve tatlı bir ülke.
Cumhuriyetin kapı gibi bekçisi, Atatürk devrimlerinin en üst düzeyde savunucusu..
yaşadığımız son yıllarda Türkiye'nin bir şansı.
işine gelmeyenlerin, işi bozulanların yaydığı olumsuz propagandalara ve yanlış bilgilendirmelere kanmayın. değeri yıllar sonra anlaşılacak.
dilerim ah, vah tüh diye değil, ohhh be diye anlarız...
bu çocukların bir parçası vardı 'the shape of my heart'
sonra bunu 'Sting' Leon'un film müziği olarak okudu.
lakin şimdi bu harika parçayı bulmak mümkün olmuyor nedense. özellikle Stingin okuduğunu.
anarşizmin dedesi Bakunin değildir. Bakunin dededen çok babası ya da amcası olacak durumdadır.
büyük dedeleri ise William Godwin ve Max Stirner, dedesi ise Joseph Proudhon'dur. buna çeşitli ilaveler ve çıkarmalar yapılabilir. netice değişmez.
Bakunin kollektivist anarşizmin kurucusudur. Marx la önceleri araları iyi iken, yöntem de ters düşmüşler, Bakunin birinci enternasyonelden kovulmuştur.
annemiz olan vatan. doğduğumuz ve de doyduğumuz yer.
vatan anne oluyor, devlet neden baba oluyor.
çünkü vatan besliyor, doyuruyor. devlet kızıyor, yasak koyuyor, dövüyor da ondan mı acaba.
klasik batı müziğini çağrıştırıyor.
ilk çağlardan bu yana insanların günlük yaşantıları içinde sevinç, keder, korku ve dehşetlerini vs bilumum duygularını ifade etmelerinde doğadaki sesleri taklit etmeleri ile şekillenmiş, antik yunan ve roma medeniyetlerinden etkilenmiş, daha sonra hıristiyanlığın etkisi ile kilise müziği etkisinde de kalmaktan kurtulamamış, aydınlanma çağı etkileri ile büyümüş, yüksek seviyeli müzik türü...
dinlemek için kulak terbiyesi ve eğitimi gerekir.
aksi taktirde yeni doğmuş bebeğe ciğer ezmesi yedirmek gibi etki yapar.
biri mideyi bozar, öteki kafayı.
'bu ne gıcırtı alla aşkına, kafamızı ittiniz, kapatın şunu beeeaa' diye bağırışılır.
işte s.demirel in türk siyasi hayatına hediye ettiği binlerce inciden biri.
bu sayın demir elli vatandaşın bu ülkeye 1 yararı dokunmuşsa, en az 99 zararı vaaaadır.
yaradanın bir işlev yükleyerek yarattığı bir parçayı hangi akla hizmet ve ne cüretle insanoğlu kesip atmaya cesaret edebilir anlaşılır şey değil.
zatren adı üstünde sünnet, farz değil. o zaman nedir bu israrla ve de büyük bir haz duyarak kesip doğrama işlemi. blerce erkek çocuğun bu olay öncesi ve esnasında yaşadıkları travma ve şok yüzünden geri kalan hayatlarında yaşadıkları psikolojik ve hatta bir kısmının fizyolojik problemlerşine ne demeli.
bir kısım da tututrmuş çok sağlıklı imiş. ne alaka. temizlik ve hijyene dikkat ederse, her gün tuvalete fgittiğinde ya da banyo esnasında gerekli 10-15 saniyelik temizlıik ve bakımını yaparsa hiç bir hijyenik sorun olmayacağı kesinken, bu ' çok sağlıklı bir şey canım bu sünnet' lafı da kandırmacanın bir parçası olmalı.
sağlıklı ve ya değil, herkes kendi vücudundan bir parçanın kesilip atılmasına kendi karar vermeli, 5-10 yaşında ana babası değil.
polisiye-cinayet-mystery tipi roman yazarı ingiliz bir hatun kişisi.
ilk gençliğimde hemen hemen tüm kitaplarını okumuştum. Ama yıllar sonra baktığımda hala yeni yenive hiç görmediğim kitapları yayımlanmakta her nasılsa.
Yıllar önce ölen bu kadın öteki taraftan yazıp yazıp yollamıyorsa bu kitapları, nasıl oluyorda oluyor anlayan bir ilgilensin lütfen...! ? ! ?
metroseküel erkeklerin bir gömlek daha ötesi. yani daha bir light, daha bir efemine tiplemesi...
ngilizce man(erkek) tanımının m si ile, girl(kız) tanımının -irl'inin birleşmesinden meydana getirilmiş sözcük. sondaki -s takısı da çoğul yapıyor bu beyefendicikleri...(artık ne kadar doğru, ne kadar palavra araştırmak gerek)
mirls olanlar, daha bir efemine giyiniyor, daha bir süsleniyorlar. ama gay durumları yok. tabii bu ne kadar doğru orası bilinmez.
bu adam cezayir asıllı bir adem-i müzisyen. 'arabic rock and roll' yaptığını ileri sürüyor. yani bir nevi arabesk rock felan. :-)))
sesi fena değil, hatta süper, bizim İbo gibi yani. ama İbo rock'n roll yapmıyor. o, yani İbo, 'O sole mio' gibi muazzam aryalar söylemekte. Urfa'da 'Scala' mı vardı da, opera sanatçısı olmadı kardeş. yazık tabii.
neyse bizim konumuz Cheb Mami idi galiba.
Bu arkadaş Sting'in 'The desert Rose' adlı parçasında birlikte düet yapmış. Bayağı iyi de yapmış. eee neticede bu sayede adından söz ettirmekte işte burada....
yoksaaaa nerdeeeee....bizim arabesklerimiz bizi yeteri kadar baydı zaten, ona ne hacet... :-)
Allende, Şili'nin yıllar önce çok uluslu bakır şirketleri ve abdnin desteğinde pinochet tarafından devrilen ve öldürülen sosyalist devlet başkanı. Büllende ise, aynı tarihlerde buralarda bir yerlerde, halkın umudu olarak ortaya çıkıp da birşeyler beceremeyen, sonra da çarşafa dolanıp, en son Vahdettin kerrakesi ile karizmayı tümden çizdiren bir büllende işte.
iyi demlenmiş bir çaydanlıkta, rengi tavşan kanından da koyucana, şekersiz, ince belli bardağa konmuş, kendisine has kokusu buram buram kokan bir bardak çayı, gözlerini hafif olarak kısıpta, höpürdete höpürdete ilk yudumu alıp da büyük bir haz duyma eylemi, işte çay tiryakiliği....
evrende her şey karşıtını içerir. diyalektik olarak bu böyledir.
aydınlık varsa karanlık da olacaktır, sıcak varsa soğuk da. aynı şekilde erkek ve karşıtı dişi. işte erkek ve dişiyi belirgin olarak ayıran organlar CİNSEL ORGANLAR'dır.
görüüş ve işlev olarak farklı özellik ve yapılara sahip olan erkek ve kadın cinsel organları aslında benzer yapıların cinsiyete göre değişmiş şekilleri olduğu açıkca görülür.
iyi ve güzel olan her şeyden hoşlanan, açık fikirli, özgür dünya görüşüne sahip, hoşgörülü ve olumlu bir kişiliğe sahibim. Kültür ve sanat faaliyetleri ilgi alanımdadır. sosyal bilimlerle ilgiliyim. doğayı, doğa sporlarını ve seyahati severim ...
antifiriz
06.11.2005 - 00:39antifiriz suyun donmasını önleyen kimyasal maddelere verilen genel bir addır.
ana maddesi genelde 'etilen glikol' olan, donma derecesi oldukça düşük bir kimyasal madde...
eskiden metil alkol de antifriz olarak kullanılırdı. bazı parlak zekalılar isminde alkol var diye rakı niyetine içmeyi denediler. tabii hasar telefat gani. en iyi durumda olanın gözü kör olurdu.
A.T.T
04.11.2005 - 19:19american telefon şirketi...
dağcılık
04.11.2005 - 19:13Sporların en babayiğiti. herkes yapamaz. yapmak için, mangal gibi yürek, körük gibi ciğer, mengene gibi el-pençe, taş gibi mide, sırf adaleden oluşan, gram yağ olmayan bir vücut ve de en önemlisi, sıkı bir maça gerekir.
bunlar yoksa, kişi otursun evinde FB-GS-BJK-TS nin maçlarını, ondan sonra da hakem eskileri ile futbolcu eskilerinin bir de taraflı medya kargalarının kavgalarını seyretsin TV de.. bu arada pirelere uçma antrenmanı yaptırır bir yandan.
abant gölü
04.11.2005 - 19:07bolu'ya 34 km mesafede 1200 m rakımlı bir krater gölü. turistik bölge. çam, köknar ve ladin ağaçları ile dolu ormanlarla çevrilidir. ankara ve istanbulun ortasında yer alır. bu yüzden her iki şehirden geleni gideni çok olur. bir zamanlar 'nayırr ' 'noolamaz' diyalogları ile meşhur türk filmleri de çevrilirdi buralarda...
fethullah gülen
04.11.2005 - 19:00bana molla humeyni'yi çağrıştırıyor.
umarım humeyninin paristen geldiği gibi o da abd den gelmez.
hırvatistan
04.11.2005 - 18:55dalmaçya kıyılarının; yan yatmış, açık ağzı doğuya bakan 'V' harfi şeklindeki ülkesi. son derece dağlık, erkekleri haşin ve sert tabiatlı, ama kızları çok güzel ve tatlı bir ülke.
ahmet necdet sezer
04.11.2005 - 18:52Cumhuriyetin kapı gibi bekçisi, Atatürk devrimlerinin en üst düzeyde savunucusu..
yaşadığımız son yıllarda Türkiye'nin bir şansı.
işine gelmeyenlerin, işi bozulanların yaydığı olumsuz propagandalara ve yanlış bilgilendirmelere kanmayın. değeri yıllar sonra anlaşılacak.
dilerim ah, vah tüh diye değil, ohhh be diye anlarız...
ayşe hatun önal
04.11.2005 - 18:47o da bir garip hatun kişi işte...
bulmuş bizim gibi lavukları, yolunu buluyor.
daha çook yolarlar bizi böyleleri, biz bu kafada gittikçe....
queen
04.11.2005 - 18:44bohemian rhapsody...
Back Street Boys
04.11.2005 - 18:41bu çocukların bir parçası vardı 'the shape of my heart'
sonra bunu 'Sting' Leon'un film müziği olarak okudu.
lakin şimdi bu harika parçayı bulmak mümkün olmuyor nedense. özellikle Stingin okuduğunu.
bakunin
04.11.2005 - 18:38anarşizmin dedesi Bakunin değildir. Bakunin dededen çok babası ya da amcası olacak durumdadır.
büyük dedeleri ise William Godwin ve Max Stirner, dedesi ise Joseph Proudhon'dur. buna çeşitli ilaveler ve çıkarmalar yapılabilir. netice değişmez.
Bakunin kollektivist anarşizmin kurucusudur. Marx la önceleri araları iyi iken, yöntem de ters düşmüşler, Bakunin birinci enternasyonelden kovulmuştur.
anavatan
04.11.2005 - 18:25annemiz olan vatan. doğduğumuz ve de doyduğumuz yer.
vatan anne oluyor, devlet neden baba oluyor.
çünkü vatan besliyor, doyuruyor. devlet kızıyor, yasak koyuyor, dövüyor da ondan mı acaba.
klasik müzik
04.11.2005 - 18:19klasik batı müziğini çağrıştırıyor.
ilk çağlardan bu yana insanların günlük yaşantıları içinde sevinç, keder, korku ve dehşetlerini vs bilumum duygularını ifade etmelerinde doğadaki sesleri taklit etmeleri ile şekillenmiş, antik yunan ve roma medeniyetlerinden etkilenmiş, daha sonra hıristiyanlığın etkisi ile kilise müziği etkisinde de kalmaktan kurtulamamış, aydınlanma çağı etkileri ile büyümüş, yüksek seviyeli müzik türü...
dinlemek için kulak terbiyesi ve eğitimi gerekir.
aksi taktirde yeni doğmuş bebeğe ciğer ezmesi yedirmek gibi etki yapar.
biri mideyi bozar, öteki kafayı.
'bu ne gıcırtı alla aşkına, kafamızı ittiniz, kapatın şunu beeeaa' diye bağırışılır.
oral seks
04.11.2005 - 18:09incredible mouth musics of lovemaking
allende gidişi
03.11.2005 - 11:15işte s.demirel in türk siyasi hayatına hediye ettiği binlerce inciden biri.
bu sayın demir elli vatandaşın bu ülkeye 1 yararı dokunmuşsa, en az 99 zararı vaaaadır.
kneelie
03.11.2005 - 10:59delinin biri bir kuyuya taş atmış.
40 akıllı çıkarmaya uğraşıyor.
o da geçmiş karşınıuza kıs kıs gülüyor.
olacağı bu işte.
sünnet
03.11.2005 - 10:38yaradanın bir işlev yükleyerek yarattığı bir parçayı hangi akla hizmet ve ne cüretle insanoğlu kesip atmaya cesaret edebilir anlaşılır şey değil.
zatren adı üstünde sünnet, farz değil. o zaman nedir bu israrla ve de büyük bir haz duyarak kesip doğrama işlemi. blerce erkek çocuğun bu olay öncesi ve esnasında yaşadıkları travma ve şok yüzünden geri kalan hayatlarında yaşadıkları psikolojik ve hatta bir kısmının fizyolojik problemlerşine ne demeli.
bir kısım da tututrmuş çok sağlıklı imiş. ne alaka. temizlik ve hijyene dikkat ederse, her gün tuvalete fgittiğinde ya da banyo esnasında gerekli 10-15 saniyelik temizlıik ve bakımını yaparsa hiç bir hijyenik sorun olmayacağı kesinken, bu ' çok sağlıklı bir şey canım bu sünnet' lafı da kandırmacanın bir parçası olmalı.
sağlıklı ve ya değil, herkes kendi vücudundan bir parçanın kesilip atılmasına kendi karar vermeli, 5-10 yaşında ana babası değil.
agatha christie
30.10.2005 - 03:37polisiye-cinayet-mystery tipi roman yazarı ingiliz bir hatun kişisi.
ilk gençliğimde hemen hemen tüm kitaplarını okumuştum. Ama yıllar sonra baktığımda hala yeni yenive hiç görmediğim kitapları yayımlanmakta her nasılsa.
Yıllar önce ölen bu kadın öteki taraftan yazıp yazıp yollamıyorsa bu kitapları, nasıl oluyorda oluyor anlayan bir ilgilensin lütfen...! ? ! ?
muamma
30.10.2005 - 03:29'enigma' da derler.
içinden çıkılması, anlaşılması ve de izah edilebilmesi güç hatta olanaksız durum.
mirls
21.10.2005 - 04:10metroseküel erkeklerin bir gömlek daha ötesi. yani daha bir light, daha bir efemine tiplemesi...
ngilizce man(erkek) tanımının m si ile, girl(kız) tanımının -irl'inin birleşmesinden meydana getirilmiş sözcük. sondaki -s takısı da çoğul yapıyor bu beyefendicikleri...(artık ne kadar doğru, ne kadar palavra araştırmak gerek)
mirls olanlar, daha bir efemine giyiniyor, daha bir süsleniyorlar. ama gay durumları yok. tabii bu ne kadar doğru orası bilinmez.
Cheb Mami
20.10.2005 - 05:02bu adam cezayir asıllı bir adem-i müzisyen. 'arabic rock and roll' yaptığını ileri sürüyor. yani bir nevi arabesk rock felan. :-)))
sesi fena değil, hatta süper, bizim İbo gibi yani. ama İbo rock'n roll yapmıyor. o, yani İbo, 'O sole mio' gibi muazzam aryalar söylemekte. Urfa'da 'Scala' mı vardı da, opera sanatçısı olmadı kardeş. yazık tabii.
neyse bizim konumuz Cheb Mami idi galiba.
Bu arkadaş Sting'in 'The desert Rose' adlı parçasında birlikte düet yapmış. Bayağı iyi de yapmış. eee neticede bu sayede adından söz ettirmekte işte burada....
yoksaaaa nerdeeeee....bizim arabesklerimiz bizi yeteri kadar baydı zaten, ona ne hacet... :-)
allende büllende
18.10.2005 - 23:18Allende, Şili'nin yıllar önce çok uluslu bakır şirketleri ve abdnin desteğinde pinochet tarafından devrilen ve öldürülen sosyalist devlet başkanı. Büllende ise, aynı tarihlerde buralarda bir yerlerde, halkın umudu olarak ortaya çıkıp da birşeyler beceremeyen, sonra da çarşafa dolanıp, en son Vahdettin kerrakesi ile karizmayı tümden çizdiren bir büllende işte.
çay tiryakiliği
18.10.2005 - 23:10iyi demlenmiş bir çaydanlıkta, rengi tavşan kanından da koyucana, şekersiz, ince belli bardağa konmuş, kendisine has kokusu buram buram kokan bir bardak çayı, gözlerini hafif olarak kısıpta, höpürdete höpürdete ilk yudumu alıp da büyük bir haz duyma eylemi, işte çay tiryakiliği....
cinsel organ
18.10.2005 - 22:45evrende her şey karşıtını içerir. diyalektik olarak bu böyledir.
aydınlık varsa karanlık da olacaktır, sıcak varsa soğuk da. aynı şekilde erkek ve karşıtı dişi. işte erkek ve dişiyi belirgin olarak ayıran organlar CİNSEL ORGANLAR'dır.
görüüş ve işlev olarak farklı özellik ve yapılara sahip olan erkek ve kadın cinsel organları aslında benzer yapıların cinsiyete göre değişmiş şekilleri olduğu açıkca görülür.
Toplam 34 mesaj bulundu