Fatih Yılmaz Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • tarkovsky

    22.03.2007 - 23:18

    '...görüntü kavramsal,spekülatif bir kalıba ne kadar az sokulursa asıl amacına o kadar yaklaşır...'

  • tarkovsky

    22.03.2007 - 22:40

    '...bir filmde görüntü,kişinin bir nesne hakkındaki duygularını bir gözlem olarak sunabilme yeteneğine dayanır...'

  • leonardo da vinci

    22.03.2007 - 22:35

    '...Leonarda da Vinci'nin tabloları her zaman iki özelliğiyle insanı etkiler: Sanatçının,bir nesneyi dışardan,son derece sakin bir bakışla ele almak gibi şaşılacak yeteneğiyle,ki aynı bakış Johann Sebastian Bach'da ve Leo Tolstoy'da da vardır; ama aynı zamanda da,bu tablolara son derece zıt duygular içinde yaklaşılabilmesiyle...'

  • amor

    22.03.2007 - 22:26

    viola d'amore...

  • arora

    22.03.2007 - 22:18

    aurora...

  • Kızıl ve Kara

    20.03.2007 - 07:49

    '...Ben senin için,yalnız Tanrı için beslemem lazım gelen hissi besliyorum: içinde hem saygı,hem aşk,hem itaat bulunan bir his...

    ...dehanın baş vasıflarından biri,bayağı insanların açtığı yolda sürüklenip gitmeye razı olmamaktır...

    ...her hücuma karşı koymanın yolu vardır ama Tanrı, işin sonu gelsin diye,iki taraftan birine,nasıl karşı konacağını unutturur...

    ...önceden hazırlanmış bir nükteyi harcamak için konuşurken fırsat icadına kalkışan kimselerden değildi...

    ...farkına varılmadan en kıymetli ilgileri perişan edilen ruhta bu tavır ne garip bir tesir bırakır...

    ...hayatın tadını çıkarmak sanatını ancak hayatın sonunun bu kadar yaklaştığını gördükten sonra öğrenmiş olmam da hayli tuhaf...'

  • Aşklar da Değişti

    20.03.2007 - 06:46

    Korkuyorsam,bir nedeni var elbet
    Ateş yaktığı yerde dert
    Sen bunları duymadın farzet
    Bendeki izleri takip et...

  • raydan çıkanlar/derailed

    20.03.2007 - 06:38

    -Anlamı, 'küçük bir taş gibi nehirde yuvarlanıyor...'

  • markus antonius

    20.03.2007 - 00:36

    Gidelim artık,haydi...Bu ayrılmamız
    Hem kalış hem gidiştir ikimiz için:
    Sen ne kadar kalsan da geliyorsun benimle;
    Ben ne kadar gitsem de kalıyorum seninle...

  • markus antonius

    19.03.2007 - 00:34

    Gamsızlık kraliçemizin bir oyuncağı olmasaydı
    Gamsızlığın ta kendisi diyebilirdim kendisine...

  • kült film

    18.03.2007 - 22:03

    'Kwaidan' (1964)

    Masaki Kobayashi

  • markus antonius

    18.03.2007 - 18:03

    Durgunluğun paslandırdığı yürekler
    Belalı da olsa bir değişiklik özlüyor...

  • markus antonius

    18.03.2007 - 18:01

    Hor görüp başından attığını
    Yok olunca yeniden bulmak istiyor insan...
    Bugün en çok sevdiğimiz şey dönüp dolaşıp
    En az sevdiğimiz şey oluyor yarın...

  • markus antonius

    18.03.2007 - 17:57

    Kleopatra

    Gerçekten seviyorsan beni,
    Söyle ne kadar seviyorsun,ne kadar?

    Antonius

    Sevgide ölçü mü aranır?
    Dilencilerin olsun öyle sevgi...

  • kertenkelebek

    18.03.2007 - 15:15

    kaplumkurbağa...

  • graffiti

    18.03.2007 - 03:19

    'American Graffiti' (1973)

    George Lucas

    (orta halli bir film...)

  • Amadeus

    18.03.2007 - 03:11

    '...Mozart bu türden bir yüceltme sürecinin en önemli temsilcilerinden biridir...Mozart'ın durumunda müziğe dönüştürülmüş fantezi seli kendiliğindenliğini neredeyse hiç yitirmiyordu...Uyuyan biri nasıl düş görüyorsa,o da durmaksızın müziksel buluşlar yapıyordu...Hatta bazılarının söylediğine göre diğer insanlarla birlikteyken zaman zaman,içinde oluşmaya başlayan bir müzik parçasına gizlice kulak kabartırdı...Ardından bir anda özür dileyerek dışarı çıkar,bir süre sonra da keyfi yerinde geri dönerdi; bu süre içinde,bizim deyimimizle,eserlerinden birini [bestelemiş olurdu]...

    Buna benzer durumlarda bir eserin adeta kendiliğinden besteleniyor olmasının nedeni fantezi selinin kullanılan enstrümanın kapasitesine ve ses tonuna veya geleneksel müzik biçimlerine ilişkin ustalık bilgisiyle birleşmesi değildir yalnızca; burada her ikisinin,yani bilgi ve fantezi selinin,çok yüksek bir gelişim düzeyine erişmiş ve olağanüstü duyarlı bir sanat vicdanıyla içsel bir birliktelik içinde olması söz konusudur...Mozart'ın eserlerinde kusursuzluk olarak duyumsadığımız şey,hem yaratıcı imgeleminin zenginliğinden,hem kullandığı müzik aletine ilişkin geniş bir bilgi birikimine sahip oluşundan,hem de müzik vicdanının kendiliğindenliğinden kaynaklanır...Müzik imgeleminden kaynaklanan yenilikleri ne denli büyük olursa olsun,Mozart tek bir yanlış tuşa basmamıştır...O -çalıştığı sosyal kanonun çerçevesi içindeki- hangi sessel biçimlerin yazdığı müziğin içsel yasalarına uyduğunu,hangilerini kullanmaması gerektiğini adeta eliyle koymuş gibi biliyordu...'

  • elvida

    18.03.2007 - 02:56

    elvira...

  • Sulu Göz

    18.03.2007 - 02:38

    eski bir ciklet ismi...

  • Zeki ve Güzel Kadın

    18.03.2007 - 02:25

    paradoks...

  • Benedetto Croce

    17.03.2007 - 18:11

    Orta Çağ İslam sanatı üzerine bir araştırma, desenlerde kullanılan geometrik motiflerin yüzyıllar sonra modern matematikte temelleri atılan geometrik kavramlara dayandığını ortaya koydu...

    ABD'de çalışan araştırmacılar 15'inci yüzyıldan kalma desen örneklerinin kuazikristalin geometrinin matematik formüllerini kullandığını söylüyor...Belki sanatçılar desenlerin dışa vurduğu matematik teorilerinin bilincinde değildi fakat sezgileriyle çok karmaşık geometri formüllerine ulaştıkları anlaşılıyor...

    Science dergisinde yayımlanan araştırmaya göre İslam dünyası 12'inci yüzyılda sanat ve matematikte bir dönüm noktasından geçiyor...

    Harvard Üniversitesi'nden Peter Lu, 'Hayret verici' diyor...

    'Çinilerdeki desenler öylesine karmaşık matematik formülleri üzerine kurulu ki bunları ancak 20-30 yıl önce keşfettik'

    İslam desenleri ve kuazikristalin geometri arasındaki bu yakınlık her ikisinin de sonsuza dek tekrarlanabilir bir düzeneğe yayılan çok köşeli simetrik şekiller içermesi...

    Karmaşık İslam desenlerinde görülen çok köşeli yıldız motiflerinin pergel ve cetvel yardımıyla kurgulanan zigzaglı çizgileri temel aldığı düşünülüyor...

    Peter Lu, 'Giderek karmaşıklaşan bir geometrinin evrimini desenlerde izleyebiliryorsunuz; önce çok basit motiflerle işe koyulmuşlar, ve giderek daha karmaşık bir hal almış' diyor...

    Harvard'lı araştırmacının İslam sanatına ilgisi Özbekistan'ı gezerken gördüğü 16'ıncı yüzyıldan kalma çinilerdeki on köşeli motifleri daha yakından incelemesiyle başlıyor...

    Uluslararası Uzay İstasyonu için fizik deneyleri tasarlayan Peter Lu, Türkmenistan'da bir uzay tesisini ziyareti sırasında bölgeyi gezme fırsatının olduğunu söylüyor...

    'İslam sanatı 500 yıl ileri'

    Saygın bilim dergisi Science'taki araştırmaya göre, İslam âlemindeki sanatçıların çinilerde kullandıkları geometrik desenlerin formülünü Batılı matematikçiler 500 yıl sonra keşfedebildi... Dergi, bu desenlere örnek olarak Bursa'daki Yeşil Cami'yi de verdi...

    Camilerdeki 500 yıllık bilgiye Batı yeni ulaştı..

    ABD'li araştırmacılar, Batı'nın 30 yıl önce keşfettiği geometrik bir sistemin, İslam bilim adamları tarafından Bursa Yeşil Cami gibi pek çok cami ve medresede, 500 yıl önce kullanıldığını ortaya çıkardı...

    ABD'deki Harvard Üniversitesi'nden Peter Lu ile Princeton Üniversitesi'nden Paul Steinhardt adlı araştırmacıların yaptığı çalışmaya göre İslam dünyasındaki sanatçıların çinilerinde kullandıkları geometri bilgisine, Batılı matematikçiler ancak 500 yıl sonra ulaşabildi... İki bilim adamı bu tezlerine örnek olaraksa, Bursa'da bulunan Yeşil Cami'deki çiniler ile İran, Irak Afganistan ve Özbekistan'daki yapıtları gösterdi...

    Düzensiz ve aralıklı...

    Bilim dergisi 'Science'da yayımlanan bu ilginç araştırmaya göre, önceleri İslam sanatçılarının çinilerdeki bu şekilleri sadece pergel ve cetvelle yaptıkları sanılıyordu... Ancak ABD'li iki bilim adamı, mercek altına aldıkları yapılarda 'kuvasi kristal geometrisi' denilen ve düzensiz aralıklarla kendini tekrar eden bu sistemin kullanıldığını saptadı... Bu sistemi Batı'da ilk geliştirense, bundan yaklaşık 30 yıl kadar önce tanınmış İngiliz bilim adamı Roger Penrose oldu... Bu geometrik sistemde, 5 ve 10 kenarlı şekiller düzensiz ve çok büyük aralıklarla birbirini takip ediyor... Araştırmacılara göre, hayli karmaşık olan bu düzeni dev ölçekli düzlemlerde kullanmak ise çok büyük bir matematik bilgisi gerektiriyor... Ortadoğu ve Orta Asya'da bu çinilerin, cami ve medreselerde yapıldığının belirtildiği yazıda, bu geometrinin Batılı matematikçiler tarafından ancak 500 yıl sonra keşfedilebildiğine dikkat çekildi... Peter Lu, 'Bu sistem, çok da önem vermediğimiz bir kültürün aslında sandığımızdan ne kadar ileri olduğunu gösteriyor' dedi...

  • nedir'e girmemeye yemin etmek

    17.03.2007 - 15:11

    Gidenlerden
    Bir tek seni bana ekledim
    Seni deli gibi bekledim,gidenlerden
    Gidenlerden
    Bir tek seni bana ekledim
    Seni deli gibi özledim,gidenlerden

  • henri bergson

    17.03.2007 - 08:56

    '...bu ihtimallerin hepsi ve daha fazlası beğımsız ve/veya birleşik olarak mümkün...Bu gelişmeler ister istemez diğer toplumsal katmanları,milli grupları ve inanç mücadelecilerini de harekete geçirecek...Ta 1978'lerden gelen bir süreç artık yavaş yavaş sona doğru en kızgın,en zorlu ve en acımasız evrelerine ulaşma eğilimi gösteriyor...Birinci aşama 99 süreci,ikinci aşama 2006 süreci oluyor...2007 ise 99'un çok belirleyici ve keskin bir aynası diyebiliriz...Hala 99'dayız,unutulmamalı...Göstergeler orada...'

  • rejim

    17.03.2007 - 08:44

    '...ne çağdaşlık karın doyuruyor,ne Kemalist ilke ve ülküler...Ne,vatan-millet Sakarya edebiyatı...Üstelik,bir hiç uğruna ölen çocuklarımızın,'şehid' diye yutturulmaya çalışılması ayrı rezalet...Şimdilerde,MİT'çiler itiraf ediyor ki,devlet 80 yıldır yanlış yapmış,yani boş yere kan dökülmüş...İyi de bu 'şehid'lerin (!) hesabını kim verecek? Çiller'in oğlu,boğazdaki yalılarının karşısında,Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş'in oğlu,Fenerbahçe Orduevi'nde askerliğini yaptı...Üst düzey yetkililerden kaçının oğlu askerliğini Jandarma Komando olarak Şırnak'ta,Hakkari'de,Beytüşşebap'ta yaptı? '

Toplam 983 mesaj bulundu