Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince
Günler şu heyulâyı da elbet silecektir
Rahmetle anılmak ebediyyet budur amma
Sessiz yaşadım, kim beni nerden bilecektir...
Mehmed Akif Ersoy
Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince
Günler şu heyulâyı da elbet silecektir
Rahmetle anılmak ebediyyet budur amma
Sessiz yaşadım, kim beni nerden bilecektir...
Mehmed Akif Ersoy
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Abdulkadir Kahraman Nedire Yazılan Yorumlar Sayfası
5 Temmuz 2025 Cumartesi - 02:16:18
allah (c.c)
01.10.2003 - 08:03Mekanım lâ mekan oldu
Bu cismim cümle cân oldu
Nazar-ı Hak ayân oldu
Özüm mest-i lika gördüm
Bana Hak'tan nida geldi
Gel ey aşık ki mahremsin
Bura mahrem makamıdır
Seni ehl-i vefa gördüm
Nesimi
sen
26.09.2003 - 07:52Sen, Sen olamadın...
Çünkü Sen benim hayalimdin...
Biliyorum suç bende...
Aslında Sen hep Sendin...
osmanlı
25.09.2003 - 17:18Anlamaktan çok uzak olduğumuz bir dönemi hatırlatıyor....
üç şey
25.09.2003 - 17:10Ben, Sen, O...
gemileri yakmak
25.09.2003 - 17:08Tarık....
biri bizi gözetliyor
25.09.2003 - 08:56Rezalet.....
amak-ı hayal
23.09.2003 - 16:35Enteresan bir eser.Tasavvufi ama biraz daha mistik hava ağır basıyor.
Hayal ve hakikat bir arada ama hakikate doğru yol almakta.
Ama herkese tavsiye edilmeyecek türden bir kitap diyebilirim..
serbest kürsü müdavimi
23.09.2003 - 16:31Tanımadığım dostlarımı...
veda
22.09.2003 - 08:09O visal ki can sendeyken canını etmek feda
Elveda toprak, güneş, anne ve yar, elveda..
N.F.K.
hz.muhammed
22.09.2003 - 07:48Zaman, ayaklarımda tükendi adım adım
Heyula, bir ağ gibi ördü rüyalarımı
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım..
Nurullah Genç (Yağmur)
özgürlük
22.09.2003 - 07:43En az sayıda köle olma keyfiyeti....
Kumandasız televizyon bile düşünemeyen bir medeniyete duyurulur! ! ! ! ! ! ! !
dost
22.09.2003 - 07:40Nâdanlar eder sohbet-i nâdanla telezzüz
Divânelerin hemdemi divane gerektir...
Ziya Paşa
(Cahiller cahillerle sohbetten lezzet alırlar, delilerin dengi de deli olmalıdır.)
:-))
bedri rahmi eyüpoğlu
20.09.2003 - 07:22En sevdiğim şiiri...
SİTEM
Önde zeytin ağaçları arkasında yar
Sene 1946
Mevsim
Sonbahar
Önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim
Dalları neyleyim.
Yar yoluna dökülmedik dilleri neyleyim.
Yar yar! .. Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar
Değirmen misali döner başım
Sevda değil bu bir hışım
Gel gör beni darmadağın
Tel tel çözülp kalmışım.
Yar yar
Canımın çekirdeğinde diken
Gözümün bebeğinde sitem var.
Bedri Rahmi Eyuboğlu / KARADUT
ben
19.09.2003 - 17:10An oluyor bir garip duyguya varıyorum
Ben bu sefil dünyada acep ne arıyorum?
N.F.K.
adab-ı muaşeret
19.09.2003 - 11:45Eskiler kibar insanı şöyle tarif ederler;
Çok tenha bir ormanın içinde ve ormanın en ıssız köşesinde bir ev olsa.
Hava zifiri karanlık ve evin içinde tek başına bir kişi bulunsa.Hiç lamba yanmasa ve evin bir odasında tek başına karanlıkta duvara dönük olarak otursa bu kişi... Bu esnada esnediğinde eli ile ağızını kapatıyorsa bu kişi gerçekten kibardır..
adab-ı muaşeret
19.09.2003 - 11:40Görgü kuralları demektir...
Günümüzde unutuldu... Ne acı..
Önce küçük büyüğe selam verir ama ilk olarak büyük küçüğün hatrını sorar... Çok temel bir görgü kuralıdır ama hak getire...
Neyse ben de yazımı kısa tutayım da kibar dursun bari...
aydın
19.09.2003 - 11:16Aslında aydın ile halk arasındaki ilişki çoban-koyun sürüsü arasındaki münasebete hiç benzemez.
Aydın halkın bağrından çıkmış olduğuna göre asıl aydın halk olmalıdır.
İrfanını kaybetmiş bir milletin içinden aydın çıkması zordur.Kahramanlar ile aydınlar farklı tiplerdir.Kahramanlar kitleleri sürükleyebilir, yüzyıllarca unutulmaz ve belki daha hayatta iken efsane olurlar ama aydın bunun tam tersidir...Hayatını çile içinde geçiren içinde yaşadığı topluma yabancı tip...Ne hazin tablo..evet evet başta söylediklerimle çelişiyor gibi görünse de yazdıklarım ne yazık ki doğru...
Biz aydınımızı alaturka bir şekle sokmuşuz.Yalnız adam, ukala adam, çileli adam, boş adam (adam derken erkek anlamında kullanmıyorum-kişi de denilebilir) olmuş hep aydın bizde...
Aydınlık bir meslek değildir, bir rütbe yada nişan da değildir...Zaman içinde belli olur insanın topluma bakış açısı ve onun için yaptıkları..
Aydın fenerini o kadar ileri tutar ki ışığı ile gelecek nesiller de aydınlanır...
Erdemli olmak tarladaki çalışandan kürsüde nutuk atana kadar herkesin hayat tarzının aksi (yansıması) olmalıdır ki herkes kendi dünyasının aydını olsun..
Peki öyle olsun... ; -)
moda
19.09.2003 - 08:11Bu sene genelde çizgi modası var..Erkekte takım elbiseler çizgili, bayanda pantolonda çizgi var..Ayrıca bayan eteğinde ekose desen çok moda..
Modayı falan pek takmam da iş icabı işte... Mecburiyetten...
abbas
17.09.2003 - 07:31Kısaca şu Abbas hikayesini de anlatayım.Duyduğum kadarıyla...
Cahit Sıtkı Abbas adlı bir meyhanecinin yerine gitmektdir.
Bazı sorunları yüzünden bu gitmeler çok sık hale gelir.Neredeyse sabahtan sabaha hale gelmeye başlar.
Abbas Cahit Sıtkı'nın bu haline çok üzülür ve O'na hava kararmadan gelmemesini, gündüz vakti kendisine içki vermeyeceğini söyler...
Şimdi alttaki Abbas şiirini tekrar okuyabilirsiniz....
rüşvet
17.09.2003 - 07:26Rezillik! ! !
Fuzuli'nin: 'Selam verdim rüşvet deyü almadılar' (Rüşver değil diye selamımı bile almadılar) dediği gibi vaziyet çok kötü..
Kaç defa Memur Bey'e cezamı yazması için rica! ettim bilseniz....
ölüm
17.09.2003 - 07:22Yaş döktü bulut çayır çemenden geçerek
Mümkün mü kızıl şarabı nuş eylememek
Gerçek bu çemende şimdi biz gezmedeyiz
Bizden bitecek çemende kimler gezecek
Yahya Kemal
aşk
16.09.2003 - 16:39Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Birgün gözlerimin tâ içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak...
Sezai Karakoç (Mona Roza)
aşk
16.09.2003 - 08:29Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar...
Sezai Karakoç (Mona Roza)
kader
16.09.2003 - 07:50Kader beyaz kağıda sütle yazılmış yazı
Elindeyse beyazdan gel de sıyır beyazı...
N.F.K.
Toplam 404 mesaj bulundu