Abdulkadir Kahraman Adlı Üyenin Nedir Yazılar ...

  • allah (c.c)

    01.10.2003 - 08:03

    Mekanım lâ mekan oldu
    Bu cismim cümle cân oldu
    Nazar-ı Hak ayân oldu
    Özüm mest-i lika gördüm

    Bana Hak'tan nida geldi
    Gel ey aşık ki mahremsin
    Bura mahrem makamıdır
    Seni ehl-i vefa gördüm

    Nesimi

  • sen

    26.09.2003 - 07:52

    Sen, Sen olamadın...

    Çünkü Sen benim hayalimdin...

    Biliyorum suç bende...

    Aslında Sen hep Sendin...

  • osmanlı

    25.09.2003 - 17:18

    Anlamaktan çok uzak olduğumuz bir dönemi hatırlatıyor....

  • üç şey

    25.09.2003 - 17:10

    Ben, Sen, O...

  • gemileri yakmak

    25.09.2003 - 17:08

    Tarık....

  • biri bizi gözetliyor

    25.09.2003 - 08:56

    Rezalet.....

  • amak-ı hayal

    23.09.2003 - 16:35

    Enteresan bir eser.Tasavvufi ama biraz daha mistik hava ağır basıyor.
    Hayal ve hakikat bir arada ama hakikate doğru yol almakta.
    Ama herkese tavsiye edilmeyecek türden bir kitap diyebilirim..

  • serbest kürsü müdavimi

    23.09.2003 - 16:31

    Tanımadığım dostlarımı...

  • veda

    22.09.2003 - 08:09

    O visal ki can sendeyken canını etmek feda
    Elveda toprak, güneş, anne ve yar, elveda..

    N.F.K.

  • hz.muhammed

    22.09.2003 - 07:48

    Zaman, ayaklarımda tükendi adım adım
    Heyula, bir ağ gibi ördü rüyalarımı
    Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım..

    Nurullah Genç (Yağmur)

  • özgürlük

    22.09.2003 - 07:43

    En az sayıda köle olma keyfiyeti....

    Kumandasız televizyon bile düşünemeyen bir medeniyete duyurulur! ! ! ! ! ! ! !

  • dost

    22.09.2003 - 07:40

    Nâdanlar eder sohbet-i nâdanla telezzüz
    Divânelerin hemdemi divane gerektir...

    Ziya Paşa

    (Cahiller cahillerle sohbetten lezzet alırlar, delilerin dengi de deli olmalıdır.)

    :-))

  • bedri rahmi eyüpoğlu

    20.09.2003 - 07:22

    En sevdiğim şiiri...

    SİTEM

    Önde zeytin ağaçları arkasında yar
    Sene 1946
    Mevsim
    Sonbahar
    Önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim
    Dalları neyleyim.
    Yar yoluna dökülmedik dilleri neyleyim.

    Yar yar! .. Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar

    Değirmen misali döner başım
    Sevda değil bu bir hışım
    Gel gör beni darmadağın
    Tel tel çözülp kalmışım.
    Yar yar
    Canımın çekirdeğinde diken
    Gözümün bebeğinde sitem var.

    Bedri Rahmi Eyuboğlu / KARADUT

  • ben

    19.09.2003 - 17:10

    An oluyor bir garip duyguya varıyorum
    Ben bu sefil dünyada acep ne arıyorum?

    N.F.K.

  • adab-ı muaşeret

    19.09.2003 - 11:45

    Eskiler kibar insanı şöyle tarif ederler;

    Çok tenha bir ormanın içinde ve ormanın en ıssız köşesinde bir ev olsa.
    Hava zifiri karanlık ve evin içinde tek başına bir kişi bulunsa.Hiç lamba yanmasa ve evin bir odasında tek başına karanlıkta duvara dönük olarak otursa bu kişi... Bu esnada esnediğinde eli ile ağızını kapatıyorsa bu kişi gerçekten kibardır..

  • adab-ı muaşeret

    19.09.2003 - 11:40

    Görgü kuralları demektir...

    Günümüzde unutuldu... Ne acı..

    Önce küçük büyüğe selam verir ama ilk olarak büyük küçüğün hatrını sorar... Çok temel bir görgü kuralıdır ama hak getire...

    Neyse ben de yazımı kısa tutayım da kibar dursun bari...

  • aydın

    19.09.2003 - 11:16

    Aslında aydın ile halk arasındaki ilişki çoban-koyun sürüsü arasındaki münasebete hiç benzemez.

    Aydın halkın bağrından çıkmış olduğuna göre asıl aydın halk olmalıdır.

    İrfanını kaybetmiş bir milletin içinden aydın çıkması zordur.Kahramanlar ile aydınlar farklı tiplerdir.Kahramanlar kitleleri sürükleyebilir, yüzyıllarca unutulmaz ve belki daha hayatta iken efsane olurlar ama aydın bunun tam tersidir...Hayatını çile içinde geçiren içinde yaşadığı topluma yabancı tip...Ne hazin tablo..evet evet başta söylediklerimle çelişiyor gibi görünse de yazdıklarım ne yazık ki doğru...

    Biz aydınımızı alaturka bir şekle sokmuşuz.Yalnız adam, ukala adam, çileli adam, boş adam (adam derken erkek anlamında kullanmıyorum-kişi de denilebilir) olmuş hep aydın bizde...

    Aydınlık bir meslek değildir, bir rütbe yada nişan da değildir...Zaman içinde belli olur insanın topluma bakış açısı ve onun için yaptıkları..
    Aydın fenerini o kadar ileri tutar ki ışığı ile gelecek nesiller de aydınlanır...

    Erdemli olmak tarladaki çalışandan kürsüde nutuk atana kadar herkesin hayat tarzının aksi (yansıması) olmalıdır ki herkes kendi dünyasının aydını olsun..

    Peki öyle olsun... ; -)

  • moda

    19.09.2003 - 08:11

    Bu sene genelde çizgi modası var..Erkekte takım elbiseler çizgili, bayanda pantolonda çizgi var..Ayrıca bayan eteğinde ekose desen çok moda..

    Modayı falan pek takmam da iş icabı işte... Mecburiyetten...

  • abbas

    17.09.2003 - 07:31

    Kısaca şu Abbas hikayesini de anlatayım.Duyduğum kadarıyla...

    Cahit Sıtkı Abbas adlı bir meyhanecinin yerine gitmektdir.
    Bazı sorunları yüzünden bu gitmeler çok sık hale gelir.Neredeyse sabahtan sabaha hale gelmeye başlar.
    Abbas Cahit Sıtkı'nın bu haline çok üzülür ve O'na hava kararmadan gelmemesini, gündüz vakti kendisine içki vermeyeceğini söyler...

    Şimdi alttaki Abbas şiirini tekrar okuyabilirsiniz....

  • rüşvet

    17.09.2003 - 07:26

    Rezillik! ! !

    Fuzuli'nin: 'Selam verdim rüşvet deyü almadılar' (Rüşver değil diye selamımı bile almadılar) dediği gibi vaziyet çok kötü..

    Kaç defa Memur Bey'e cezamı yazması için rica! ettim bilseniz....

  • ölüm

    17.09.2003 - 07:22

    Yaş döktü bulut çayır çemenden geçerek
    Mümkün mü kızıl şarabı nuş eylememek
    Gerçek bu çemende şimdi biz gezmedeyiz
    Bizden bitecek çemende kimler gezecek

    Yahya Kemal

  • aşk

    16.09.2003 - 16:39

    Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
    Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
    Birgün gözlerimin tâ içine bak
    Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
    Yağmurlardan sonra büyürmüş başak...

    Sezai Karakoç (Mona Roza)

  • aşk

    16.09.2003 - 08:29

    Zambaklar en ıssız yerlerde açar
    Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
    Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
    Işıksız ruhumu sallar da durur
    Zambaklar en ıssız yerlerde açar...

    Sezai Karakoç (Mona Roza)

  • kader

    16.09.2003 - 07:50

    Kader beyaz kağıda sütle yazılmış yazı
    Elindeyse beyazdan gel de sıyır beyazı...

    N.F.K.

Toplam 404 mesaj bulundu