Vefa nedir bilir misin? Bir tebessüme bin gözyaşı feda etmektir vefa Dostu posta değişmemek Dostun hakkına ilişmemektir vefa.
Önce ben demekten kurtarıp benliğini Dünyadan temizlenip Başka bir dünya aşkına bu dünyayı unutmaktır vefa.
Gün gelip, bir lokma dahi olsa Ekmeğini yediği adamı satmaz vefa Bilir ki; bu gün adam satan yarın vatan satar. Satmakla unutmakla olmaz Her hatırasına sahip çıkar vefa.
Sevgidir, Şartsız, hesapsız sonu olmayan bir sevgidir vefa Sevdiğinin hatasına dahi sahip çıkmaktır. Sahipsiz doğrular, Sahipli hatalardan daha fazla acı çekerler Sahipsiz kapanmayan bir yaradır vefa.
...................................................................................................................................... Bizi affet ey aşk…
Biliyorum kırgınsın bize… Biz insanlar, seni kirlettikçe kirlettik. Seni şekilden şekile soktuk, iflah olmaz egolarımız sayesinde… Biliyormusun, artık adın cinsellikle eşanlamlı kullanılmaya başladı. Kendimizden utanabiliriz!
Eski fotoğraflarda kaldın artık, küf kokulu mekanlarda… Geçmişinle avutuyoruz kendimizi, kaybettiklerimize hüzünlenerek… Seni özlüyoruz. Gerçek olan ‘seni’ özlüyoruz! Bunca çirkinliğe rağmen, güzel kalman beklenemezdi. Bunca pisliğin içinde o temizlik çok görüldü sana…
Biliyormusun, ‘sadakat’ nedir, bilmez olduk. Şimdilerde çiçek çiçek geziyoruz. Modaymış öyle diyorlar. Alışkanlık yaptı nefislerimize… Sadık kalmak ‘out’ diyorlar, ihanet ‘in’… ‘in’ ve ‘out’lar arasında bir yaşam sürüyoruz. Bize sunulanlarla yaşıyoruz. Hoşumuza da gitmiyor değil…
Sana yalan diyorlar artık! Alaylı cümlelerin vazgeçilmezi olmuşsun.
Önceleri ‘karşılıksız’ değer verilirmiş sana… Menfaatsiz düşler kurulurmuş. Şimdi sen bir yana, selam alıp vermede dahi hesap yapar olduk biz insanlar…
Önceleri ‘yüce duygu’ diye başlanırdı seni anlatmalar, şimdi ayaklar altında geziyorsun, haramzade yurdunda…
Maneviyata dair eser yok artık buralarda, senide kendimize benzettik. Var iken sen ‘yok’ ettik! Kalplerde sen yerine şimdi kimler var? Bu dünya böyle işte, sana ‘Fransız’ bize yerli… Eski filmlerde olmasa hep unuttuk seni…
Arada bir esiyorsun aklımıza işte… Bizden iğreniyorsun değil mi? İğrenmekte haklısın. Eminim ki, bizi hiçbir zaman affetmeyeceksin. Bunca pisliğin içinde seni koruyabilirdik…
Gözbebeklerimiz ‘sen’ diye bakardı, şimdilerde hırsla bakıyor, madde hırsıyla…Biz ‘biz’ olmaktan çıkıyoruz çünkü seni kaybetmişiz. Seni kaybetmek, kavgayı yitirmek, manayı terk etmek…Seni çocuk saflığında hissedebilmeyi özledik…Karanlıklarda yaşıyoruz artık, güneşe hasret yani sana hasret… Doğmanı bekliyoruz yeniden bu kalplere… Gel desek gelirmisin yeniden… En güzel destanları yazarız bıraktığımız yerden yine…
Bizi affet ey aşk…Bizi affet!.
........................................................................................................................ Minicik bir KASABADA olsam, Yağmur yağsa, çatıda TIK-TIK yağmurun sesini duysam, Pencereden baktığımda, gri bir DENİZDE bana baksa, Hüzünlü DALGALARIN sesine dalsam, İçeride SOBA yansa, ÇAYDANLIK sobanın üstünde; CAMLAR buğulanmış, ÇAY kokusu bütün ODAYI kaplamış olsa, Bir elimde KAĞIT olsa, bir elimde KALEM, yazsam, İçimin tüm kirini akıtsam SATIRLARA, Eski bir RADYODA " Özdemir Erdoğan" çalsa, Ve, "İkinci Baharı" yaşasa GÖNLÜM, o MÜTHİŞ şarkılarla, YÜREK rahat olsa, HUZUR olsa; AŞK olsa, Ve; varsa bir KADİR KIYMET bilen, İşte "O" yanımda OLSA.
............................................................................... Doğa Bile Çiçeklerini Sert Kayalara Değil, Yumuşak Topraklara Ekiyor. RABBİM'de AŞKI Kalbi Fesat Olana Değil, SEVENE Tattırıyor. ....................................... Ne kadar küçük şeylere ağlardık.. Bir tutam saç, bir oyuncak araba , bir bebek... Şimdi büyüdük Çok büyük olaylar bile ağlatamıyor bizleri... Ölümler , iflaslar , savaşlar...
Şimdi daha mı güçlüyüz ? Yoksa daha mı alışkın ? Hayatı öğrenmek alışmak mı acaba ? ............................... ÖZLEM OLMASA; NE ANLAMI KALIRDI UMUTLARIN? YADA UMUTLAR OLMASA; ÖZLEM DENİRMİYDİ YÜREKDEKİ DERİN SEVĞİYE,,GÖZDEN UZAK OLAN ,,GÖNÜLE DAHA YAKINDIR BENCE!!!! GÖZ GÖRDÜĞÜNE İNANIR,,GÖNÜL İSE,GÖZÜN GÖRMEDİĞİNİ UZAKLARDA BİLE OLSA HİSSEDER...!!..SELAM OLSUN..;GÖZÜMÜN GÖRMEDİĞİ AMA YÜREĞİMİN HİSSETTİĞİ '''YÜREĞE............. Dürüst olmak gerekirse” diye başlıyor ya bazı cümleler! İşte bütün mesele burada. Biz gerekmedikçe dürüst olamıyoruz.
.................... .Öyle bir dolmuş ki yüreğim Fırtına bitecek yağmurlar dinecek,sokakLar temizlenecek, Gönlümü kim bilecek ? Gün geLecek hüznüm bitecek,yüzüm gülecek, İyide gülmeyi unutan gözlerim gülmeyi nasıl hissedecek Zor günler geçecek,çektiğim çileler bitecek İyide giden seneleri kim geri verecek
.............. .....Suskunluğun Misafiri Olmaktan Haz Alıyor ''YÜREĞİM''... Musalla Taşındaki ''CESEDİN'' Suskunluğu Kadar Suskunum... Konuşmalara ''KÜSTÜM'' Gemilerim Artık Kendime ''YOL'' Alıyor... Her Zaman Her Yerde Her İstenileni Anlatamıyorum... Kime...Neyi...Nasıl İspatlayacaksın... O Halde Suskunluğun Elini Tutuyorum... Merhem Tutmaz Öyle ''YARALARIM'' Var ki... ''KONUŞAMIYORUM İÇİME ATIP SUSUYORUM.
............. Bedenin secdesinin anlamlı olması ruhun secdesine bağlıdır. Tıpkı takva elbisesi olmadan tesettür olmayacağı gibi .................................. ellerimin ucundadır hayat kaçırılmış bir çocuğu kurtarmaya niyetleniyorum kaybettiğim tüm varlarıma inat. bir mücadele tutkusu sarıyor yüreğimi ilk defa bu kadar güçlüyüm tüm yorgunluğuma inat. ellerimin ucundadır hayat güc’e dayanışımdandır cesaretim umudum… ellerimin ucundadır aldığım soluk nefesimin semaya dostluğu kadar yaşıyorum yaslandığım omuz bir vefalı yar ise dokunduğum sevgili bir sıcak kucak oluyor. ellerimin ucunda olsun can suyum su vakt-i seherde akarmış can’a yakın olana. rahmet denirmiş o dem suya susa(ya)n toprak hayatla vuslat bulurmuş. melekler niyaz ederlermiş yüreği hüznü sevenlere rahmeti dileyenlere… ellerimin ucundadır yüreğim bazen dokunur kanatırım bazen okşarım bazen özlerim yakınlığına rağmen onu bazen içime çekerim yetimimi…. ellerimin ucundadır yüreğim; yüreğim duamdır duam yüreğim. ...................... Küçük bir dünyam var benim, haddini bilen hayallerim. Öyle deli dolu da değil ne hayattan ne insanlardan ne de gelecekten beklentim. Olursa olur" dur kendi halinde isteklerim, çocukluğumun resmidir; utangaç hayallerim ve yapamayacaklarımı istemem ki altında ezilmeyim! Bilirim kendimi, ne olduğumu, ne istediğimi; ki işin aslı bilirim neyi istemem gerektiğini. Öyle boyunu aşmamalı insanın istekleri,boyunun aşıldığı yerde boy gösterir boğulma tehlikesi! Dile kolay, kolay değildir boğulmak, kurumuş yaprak misali, rüzgarın keyfine göre yaşamak! Öyle ihtiraslarımda yok benim, olmazsa olmazlarım; beni kör edecek egolarım! Hepsi hepsi toprak olacak bir beden; sahip olduğum tüm varlığım
...................... Nasılda kırılıyor insan, insan sandıklarının; insan olmadığını anladığı an. Nasıl da üzülüyor insan, üzüldüklerinin; üzülmeye değmeyen varlıklar olduğunu gördüğü an. Bir rüyadan uyandığı an, nasıl da kırılıyor insan toz pembe bulutlardan paramparça yere indiğinde uyandığı zaman. Mutluluğun kalabalıklarda değil, yalnızlıkta olduğunu anladığı an; ve dünkü en güzel rüyalar bugün unutmak istedikleri olduğu zaman. Nasılda soğuyor her şeyden insan, kaçtığı zaman aynalardan! Ve nasılda dağılıyor insan, sabahlar sadece bir kelimeden ibaret olduğu zaman! Baharın sadece bir mevsim ismi olduğunu gördüğü an Kandırıldığında, yalanların üstüne bir hayat kurmaya çalıştığını anladığında; o güzel sözlerin cilalanmış yalanlar olduğunun farkına vardığında, nasılda kırılır insan, ağlatıldığında! Geçmiş gelecek hayaller son bulduğunda, dünün ağırlığı omuzlarına yapışıp kaldığında, gelecek çokta umursanmadığında, nasılda parçalanır insan, en mutlu anı uyuya kalmak olduğunda! Günler çokta önemli olmadığında, selam verenlerin "adı sanı hiçte önemli olmayınca", hayatında olanlar; "olsada olur olmasada olur" olduğu zamanlarda, nasılda üzülür insan; "insan" sanılanların aslında maske takmış "şeyler" olduğunu gördüğü zaman! Bütün bunları düşünüp, bir sigara yakmak istediği zaman, nasılda üzülüyor insan, sigarası kalmadığı zaman
........... Hayat benim hayatım kimseyi ilgilendirmez, yaşadıklarımı sorgulamak kimsenin haddine düşmez. Yanımda olmak isteyenler kalabilirler, istemeyenler ayak altından çekilebilirler. Çokta önemli değil, konuşup, söylenenler ve Doğrucu Davut hikayesinde kendisine başrol biçenler(!) Oysa bedavadır aynalara bakmak, neden hiç bakmaya yeltenmezler! Yargılamayın beni, benimsediklerimi, sahiplenip, değer verdiklerimi! Umursamıyorum seni, düşüncelerini, söylediklerini ve önemsemiyorum sözüm ona "hayat bilgisi" kıvamındaki sözlerini! Bir hayatım var benim; "hayat bilgisi" tadında olmayan, yaşanan acıları "edebiyat"tan farklı olan, çok bilinmeyenli denklemden karışık olan, gerçeklerle yüz yüze yaşanan! Karışmayın bana, yaşadıklarıma, karışmadığım gibi yaşadıklarınıza Sorgulamayın beni, sorgulamadığım gibi sizleri Yargılamayın yaşadıklarımı, çünkü ben önemsemiyorum ne yaşadığınızı! Hoş yargılayıp, sorgulamanız önemli değilde, herkes adam sanılıyor at izinin it izine karışıp, adamlığın tarifinin değiştiği günümüzde .......... Kimi zamana bıraktı, Kimisi şansa bıraktı... BEN, SANA BIRAKTIM ALLAHIM ............. Ne Güzel Cahildik,
Televizyon yoktu.
Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Dışarıda kar... Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki. Kuzinenin üzerinde demir maşa... Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri. Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu...
Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman ekmek gibi...
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım...
Dışarıda kar... İçeride kanaat... İçeride huzur... Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk. Kestane közlemek büsbütün bir gecenin akıllara seza mutluluğuydu.
Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar... Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası...
Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi? Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı. Çay da kokardı... Domates de... Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar... İçeride huzur... Zam endişesi, doğal gazın kesilme korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi... Kimin umurunda... Ne güzel cahildik. Mutluluğun resmini çiziyorduk... ............... Diger profil resmimi soranlara istinaden bu resimlerimi ekledim inansınlar diye resmimi yeniledim senmiisn diye artık soran olmaz umarım.... BEN BENİMDE ACABA SİZ SİZMİSİNİZ ..? ........... Her şey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır. Sakın kimsenin ahını alma; bir başkasının, hele hele senden zayıf olanın canını yakma. Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti, herkesin yüzünü güldürebilir...
~ Şems-i Tebrizi............ Bir An Bekle, Arkana Dön Ve Unuttuklarını Anımsa. Kaybettiysen Ara, Kırdıysan Af Dile, Kırıldıysan Affet; Çünkü Hayat Çok Kısa...
~ Şems Tebrizi .......... Sözler hakikat değildir ağızdan çıkan seslerdir. Hakikati öğrenmek için söze değil yaşamaya ihtiyaç vardır.
~ Şems-i Tebrizi ......... Yaşarken anlayamadıkları değerleri, öldükten sonra anlamanın kimseye faydası yok. Sevdiğinizi dirileştirmenin yolu, hayatın tazeliğinde itiraf ve ifade etmektir.
~ Şems-i Tebrizi ....... Şunu iyi bil ki, bu dünyadaki fânî ve yalancı dostlar, sahte sevgililer, sonunda hepsi sana düşman olacaktır. Baş kesen düşman kesilecektir.”
Hâlbuki sen, feryatlar içinde mezarda: «Ya Rabbi, beni yalnız bırakma!» diye Allâh’a yalvaracaksın.
Hz. Mevlâna
............ Kendimize hüzünler icat ettik, Avunamadık, Yoksa biz, Biz bu dünyadan değil miydik?”
Orhan Veli Kanık
........ “İçinde SIKINTI görünce onun çâresine BAK; çünkü DALLARIN hepsi KöKTEN biter. İçinde genişlik, ferahlık görünce ona SU ver. KALB ferahlığının verdiği MEYVAYI da, Dostlara ve ahbaplara SUN.” ...
Hz.Mevlânâ
..............
KIŞ GELMEK ÜZERE OYSA Kİ GÖNÜL KIŞA GİRMEYE HAZIR DEĞİL.
........... Bu dünya, yaptıklarımızın yankılanıp tekrar bize döneceği bir dağdır..! Hz. Mevlana
........................................... Bir yol varsa hakikate varan, Bir yolcu lazım kendini arayan; Bir hancı varsa yolcuları ağırlayan, Bir ''AŞK" lazım YOLA koyduran...Gününüz Aydın Bedeniniz Sağlıklı Kazancınız Bereketli Yaşamınız Aşk'la Huzurlu Dolu Olsun. -
Gönül dedi: Ben neyim ki, bir damla sadece; Ben nerde, görmediğim koca deniz nerde! Böyle diyen gönül denize kavuşunca Baktı kendinden başka şey yok görünürde.”
Ömer Hayyam
Okunacak en büyük kitap insandır.
Hacı Bektaş-ı Veli
Tarafınızdan msj ve yazımlarınız edebi aşmakta soruların bir edebi slmın bir verilişi olur rica ediyorum evlenmek gibi sevgili gibi anlamı degerli olan kelimeler yazmayınız bana ... Bu sayfada ben ARAYIŞTA DEİLİM .... Saygılarımla ......
çok sorulara istinaden yazıyorum Resmim şahsımdır gözlerim kaşlarım bakışım elim ayagım benimndir Allahın bir kuluyum sizler gibi .... aramızda tek fark cinsiyet bukdr
Hakkını ararsan karalanırsın degmeyen bir şeyle paralanırsın ...Sevgisiz Bir Dünyanın YANLIZLIKLARINDAYIZ .Neyi Eleştirdikki YANLIŞLIKLARDAN BAŞKA.....
Gözlerin ne kadar güzel olursa olsun Edeple bakmadıgı sürece sadece Şeytan için Önem Arz EDER..
Yürek yorgun düştümü; Ter gözden akar.
Hz.Mevlana
Pahalı parfümleri bir kenara bırakın, İnsan güven kokmalı.
BEN ÖLDÜM ANNE.....
HİÇ BİLEMEDİM ANNE ÖLÜMÜ ANLIYAMICAK YAŞTA İDİM SENİ BEN HİÇ ÜZDÜMMÜ ANNE KIRDIMMI KALBİNİ HİÇ NE OLUR SENİ BİLMEDEN ÜZDÜYSEM ANNE AFFET BENİ ŞİMDİ GÖZLERİM AGLIYOR ODAM KARANLIK BEN ÖLÜYORUM ANNE
SENSİZ KİMSESİZ ARKADAŞLARIMDAN UZAK BİR ODADA NEFES ALAMIYORUM SENİ DÜŞÜNÜYORUM SADECE BENSİZ SEN NE YAPARSIN NASIL YAŞARSIN DİYE SADECE SEN VARSINN HAYALİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
SOKAKLAR KARANLIK DIŞARDAN ODAMA IŞIK GİRMİYOR SADECE NEFESİM VAR YÜREGİMDE BİNLERCE YANKI İÇİMDE BU GENÇLİĞİMİN BAHARINDA SANA DOYAMADIM BEN GÖZLERİN ŞU ANDA GÖZLERİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
KALBİM ACIYOR BİR GİTMEK BİRDE KALMAK VARIDI YA HANGİSİ DAHA GÜZELDİR KARMAŞASI VAR TİTREYEN KALBİMDE SENSİZ ÖLMEK VARYA SENSİZ OLMAK VARYA KORKUYORUM ŞİMDİ BİR RÜZGAR ALIP GETİRECEK BENİ BEN ÖLÜYORUM ANNE
BEN HİÇ TEK BAŞIMA SAHİLLERİ DOLAŞMADIM BİLİYORSUN BEN SENSİZ HİÇ BİR YERE ADIM ATMADIM BİLİYORSUN BEN KİMSEYİ SENİ SEVDİĞİM KADAR SEVMEDİM BİLİYORSUN BEN BU ÖLÜMÜ KENDİME YAKIŞTIRMADIM BEN ÖLÜYORUM ANNE
UZAKTAN BİR SES ÇINLIYOR KULAGIMDA DALDIM DERYALARA SANKİ BİR SES ÇAGRIYOR BENİ MELEKLER UÇUŞUYOR ODAMDA GEL DİYE SESLENEN VAKİT GELDİ DERCESİNE KORKUYORUM BEN SENSİZ BEN KİMSESİZ BEN YAPA YANLIZ ÖLÜYORUM ANNE
29. mart 2010.. Ümmühan Engin BU ŞİİR BENİM İÇİN ÇOK ÖZEL .... ŞAHSIMA AİTTİR
......Kargalar Öterse Bülbüller Susar:
Her mevsimin ve her iklimin müşterisi başkadır. Bahar bülbüllerin velvelesiyle inler. Kış mevsiminin saltanatı ise kargalara aittir. Karganın sesi yükselince bülbüle de susmak ve bir kenara çekilmek düşer. Yani iyilik iyilikle kötülük kötülükle beraberdir. Bülbül nasıl baharı özlerse iyiler adalete ve güzelliğe âşıktır. Karga tabiatlıların baharı ise kıştır. Biraz hava bulanıp,soğuk rüzgarlar esmeye görsün kenarda köşede saklı kargalar nasıl da birden çoğalır ve bahara lanetler yağdırırlar.
Eh, bahar ülkesine Bülbül kış harabesine Karga yakışır.
Senin İçinde de Bir Güz Bir de BAHAR Var KALP BAHÇENİ İhmal Etme ki, Meydan Kargalara Kalmasın.
İçimden çocukça bir duyuşla büyüklere küsüm demek geçti:((( Şükür ki, insandan insana fark var
Bizi yok edecekler şunlardır: İlkesiz siyaset; vicdanı sollayan eğlence; çalışmadan zenginlik; bilgili ama karaktersiz insanlar; ahlaktan yoksun bir iş dünyası; insan sevgisini alt plana itmiş bilim; özveriden yoksun bir din anlayışı.
İçimden Bir Ses diyor ki, Bana harflerden ve kelimelerden arınarak "gel".. Kalıplardan kurtul, kâlbinle"gel".. Kâlinden sıyrıl, hâlinle "gel".. İster bu âşk'ın 'Sen' hâli ister'Ben' hâli olsun.. "Gel"diğin zaman; Ne 'Sen' ne de 'Ben' olmayacağız burada... O hâlde sadece "gel"...
İster'Sen'inle "gel"... İster 'Sen'siz... Yeter ki "gel...
Hz. Mevlana
NE GÜZELDİR..... incitmekten, kırmaktan, nefretten uzak kalabilmek...
Ne güzeldir... Güvene mazhar olmak, Yalandan riyadan uzak kalabilmek. Elindeki ile yetinmek...
Başkalarının elindekini kıskanmadan sevinebilmek, Ve en içten duygularla daha çok ver YARAB diyebilmek ne güzeldir...
Ne güzeldir; İnsan olmak insanca davranabilmek, Kul olabilmek, aşk ile uzanabilmek...
Ölmeden ölebilmek, Kul olmak için ram olabilmek ne güzeldir...
Ne güzeldir; Aşk ile Sana uzanabilmek, Sen'de yok olabilmek..... Ne güzeldir Yarab.... Ne güzeldir; Sen diyebilmek, Sen de yok olabilmek, Yarattığın her şeyde Sen'i görmek, özde bulabilmek!...
NE GÜZELDİR YA RABBİM SENİN AŞKINLA YAŞAYABİLMEK...
Başlıca üç çeşit insan vardır: Bilgisever, ünsever ve parasever..
Platon
Öyle çok ”SEVDİĞİM”var ki..... Sabahın erken saatinde çalan, çalar saatimin sesini sevdim! Bana bugünde yaşama olanağı verdiğini gördüğüm için…. Buzlu yollarda yürümeyi sevdim! Yaşamda da atılan yanlış bir adımın, insana ne denli acı vereceğini anımsattığı için… Uzakları sevdim! Özlemlerin duyguları pekiştirdiğini bildiğim için… Yaşamın renklerini sevdim! Yaşanılan tüm duyguları tablolara döktüğü için.. Bir şeylere inanmanın mutluluğunu sevdim! Kendimi iyi duyumsadığımda,yanımda olacak insanların Varlığını bildiğim için.. Her ne olursa olsun bir şeyin bittiği için üzülmek yerine, Yaşandığı için sevmeyi sevdim! Üzüntülere liman olursak,mutluluğun başka yerlere demir atacağını bildiğim için. Arkadaşlarımla geçirdiğim zamanı sevdim! İçten bir sohbetin,tüm ağrılara iyi geldiğini bildiğim için.. Ve sevdiklerimin ellerini tutmayı sevdim,, Avucumun içine bıraktığım yüreğime dokundukları için.... ALLAHIM VERDİĞİN HERŞEYE SONSUZ ŞÜKÜRLER OLSUN....
Sen bedende küçük bir alemsin, fakat hakikatte ise kainat SEN' sin." Hz. Mevlana
Yaşarken anlayamadıkları değerleri, öldükten sonra anlamanın kimseye faydası yok.Sevdiğinizi dirileştirmenin yolu,hayatın tazeliğinde itiraf ve ifade etmektir.
Hz.Mevlana
Ey Gönül! Anlamayanlar seni üzerler, rahatsız ederler. Hatta seni deli divane ederler,elini ayağını bağlarlar.. Sen içi tatlı,özlü bir yemişe benzersin,bu yüzden seni hep kırarlar.
Hz. Mevlana
Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler… Ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak!… Yoksa hangi balık boğmuş kendini; Hangi serçe atlamış damdan.”
Dostoyevski
İyilik ettiğin kişinin şerrinden sakın! Dostluk son demdedir.
Hz.Mevlana
Lisanı ağızda olan değil, lisanı gönülde olanlara yâr et bizi.Tebessümü simasında olan değil,tebessümü gönülde olanlara kat bizi... Aşkı TENDE sanana değil, aşkı ruhunda CAN bilenlere ARAT bizi...
Hz. Mevlâna
Gel seninle bir daha ağlayalım… Yaşanmışlara… Yaşanmamışlara… Bir de hiç yaşanamayacaklara.”
Oğuz Atay
"Sevgili , tek olan sevgiliye derler...Gelişin de O’ndandır, gidişin de O’na! O’nu buldun mu başkasını beklemezsin gayri....Ortada görünüp duran da O’dur... gizli olan da O..."
Hz. Mevlana
Her başlangıç ve son yaradılışın bir hükmüdür..!
Bir savunma vereceksen önce vicdanına vermelisin..!
söyle oralara senin kıymetin bilsin oralar güzel ise bil ki tek nedeni sensin ...... hz.mevlana
Huzur ve güven içinde yenen kuru bir ekmek, endişe içinde yenen baldan daha tatlıdır... hz Mevlana
CANIM ANNEM CANIM BABAM BU YAZI SİZLER İÇİN .... BEN SİZLE VARDIM SİZLERLE VAR OLDUM OYSA ŞİMDİ ... BABAM ÖZLEMLE DOLU ... ANNEM ... ŞUAN .. YANAN YÜREGİMDE İNCE BİR SIZI .. BAZEN ÇARELER ÇARESİZMİ.. KALIYOR ...ANNEM..((((
VEFA
Vefa nedir bilir misin? Bir tebessüme bin gözyaşı feda etmektir vefa Dostu posta değişmemek Dostun hakkına ilişmemektir vefa.
Önce ben demekten kurtarıp benliğini Dünyadan temizlenip Başka bir dünya aşkına bu dünyayı unutmaktır vefa.
Gün gelip, bir lokma dahi olsa Ekmeğini yediği adamı satmaz vefa Bilir ki; bu gün adam satan yarın vatan satar. Satmakla unutmakla olmaz Her hatırasına sahip çıkar vefa.
Sevgidir, Şartsız, hesapsız sonu olmayan bir sevgidir vefa Sevdiğinin hatasına dahi sahip çıkmaktır. Sahipsiz doğrular, Sahipli hatalardan daha fazla acı çekerler Sahipsiz kapanmayan bir yaradır vefa.
İnsanı gördüklerinden ibaret sayma... Göremediklerinde ara... İçidir hakikatin resmi... Dışı sadece bir manzara...!
Hz.Mevlana
Huzur denilen o şeyin her santimine ihtiyacım var bu aralar. Bana biraz bahar gerekiyor. Çok üşüdüm..
- Maksim Gorki -
Kahraman Tazeoğlu. her şey geçmişte kalıyor ama hiçbir şey geçmiyor”
Geçmişin önünüze serdiği patika yollar uzadıkça, geleceğin geniş caddeleri kısalır. Her şeyin geçmişte kalıp, hiçbir şeyin geçmemesi, bugüne başat bir dünü yaşamaktır. Görebildiğin ama dokun…amadığındır. Geçmişin hakkını vermek, ona eskidiği yerde sahip çıkmakla başlar. Geç bir “miş” eklenmiş geçmiş, geçmiş olmaktan uzak, hayal olmaya yüz tutmuş bir geçmiştir. Geçmişle yüzleşmelere yüz sürme cesaretiyle yaşayan insanların da geçmişi bir geçmiştir; bu cesareti takınmaktan korkanların, kaçanların yüzsüzleşme sığlığının adı da… (onların geçmişi hesabı hep “şimdi”ye ödetir)
İyi-kötü, bir zamanki ihtimallerin, nasıl da artık birer hatıraya dönüştüğüne şaşarak bakarsınız… her kötünün iyi bir geçmişi yada her iyinin kötü bir geçmişi olabilir. O geçmiş ki sahip olunan “tek şey”, kaybedildiğinde ise “her şey”dir… Kimi insan, geçmişle geçememişi birbirine karıştırır. Halbuki, geçen iz bırakır, geçemeyen yara… bir de geçmişten geçemeyenler vardır. İçinden, kıymık gibi batanları ayıklayıp, pamuk gibi saranları yaşar… hala ve ısrarla. Oysa hayat, karla karışık yağan bir yağmurdan sadece yağmuru sahiplenmek değildir. Çünkü; doğru bir mevsimin doğru bir yağışından kendine sadece yağmurlar peydahlayanlar, görmezden geldikleri karların yakıcı soğuğunda geç kalmış sezaryen pişmanlıklar doğururken ölürler. Sahipli bir geçmişe sahip sanırken kendilerini, bilmezler geçmişlerini ne kadar piçleştirdiklerini. Bugününün ırzına geçenlerdir onlar. O yüzden hep dünde yaşarlar.
Geçmişle birlikte, geçmişe rağmen yaşamaktır aslolan. Çünkü bunu böyle yaşayanlar tecrübe denen yaşanmışlıkların tüm referanslarının, geçmişteki acılardan alındığını bilir… geçmiş geçerken hiçbir şey söylemez. Çünkü o an yaşadığın “şimdi”dir. Ve “şimdi” geçmişe bakabileceğin tek kapı aralığıdır. “sonra”lar gelmemiştir daha. Ve eğer şimdinin kapı aralığından geçmişe “doğru” bakarsan, geleceğin nasıl geleceğini de görebilirsin.
Hayata karşı taktığın maskelerle dolaşırken çok yüzlülüklerde, sana hiçbir ses “içimdeki boşluğa düş, ben tutarım seni” demedikçe ve sen hep o boşluklarda yaşamanın utancıyla kendine yalanlar aradıkça, utançların ve övünçlerin, senin geçmişinde kol kola yaşayacaklar hep… çünkü onlar; kendi boşluklarından birbirlerini doğurmuştur. Bir geçit törenine bakar gibi izlersin uygun adım giden “keşke”lerinle “iyi ki”lerini… “eyvallah” deyip vazgeçmez ve geçmişin geçmezliğinde nasıl yaşayacağını öğrenirsen; daha kısa susarsın kendine… geçmiş dediğimiz her şey yaşadığımız ânı var eder durur, ağlatarak veya güldürerek… çünkü her şey geçmişte kalır ama hiçbir şey geçmez… yada geçer… ama gitmez… geçmiş deyip geçme! Ki zaten onu hiç geçemeyeceksin. Geçmiş diyeceğin şeyleri de gelecekte yürüyeceğin yollar belirlemeyecek mi?
Kendi Durgunlugumla durgunum ve sessizliğimle hayata durgunum. İzlerim Dinlerim Bazen eleştiririrm .Kırmadan incitmeden ... İnsanı severim İnsan olanı Bana Bir kelimede canımı yakanın canını yakmam Allaha Havale ederim.. Hayatın ne demek oldugunu çok iyi bilenim bir yanım iyimser bir yanım dik durur benim Dik durmanın anlamı sert bakışım gülümseyişli deildir dedim ya Durgun ve suskunum sadece kelimeler satırlara dökülür benden okuyan bir kelime anlamaz benim dilimden anlatacagım yazacagım kadr insanım ben ...
.................................................................................................................................... Ah be gönlüm yaralıdır her günüm bin çıglıkla haykırsamda yinede sorgusundasın hayatın gönlüm.... Her yaşanmışlıkların bir anlamı vr derin yanlızlıkların aslında binlerce cevabı var ...tırnagı ettinden ayrı basınca sus kalbim hayatın bir bildiği var ... üstüne toz kondurmadıgın yaşamın seni bir mutluluktan uzak bırakıcagını anlamadın kabullen yüregim artık sus senin yanlızlık adın oldu bundan snra sesini yükseltme .... yanan yüregim en sonunda bunu anladın.... hayatın neresine baksan hep hüzün vr kabullen ey hayat her toz kondurmadıgın insanlıkta sen YARARLI DEİL YARALI ÇIKTIN ÜMMÜHAN ENGİN 11.1.2012 .... - YARGILAMAK İçin Bilmek, BİLMEK İçin Anlamak, ANLAMAK İçin Dinlemek Gerekir.. Dinlemeyenin, Kimseyi Yargılamaya HAKKI YOKTUR.. - Yanlızım ...herhez bana bunu söyler senin alın yazın Yanlızlık kader deilse neden çıkmıyor karşına bir sebep En degerli olan insanın elini tutabilecek bir dost olmalı Yanlızlıgı o an artık düşünmez anılarla bile baş edebilirsin Gerçek dost seni yanlızlıga iten Aşk tanda kutsal olur Yürekli Bir Dost eli sana gerçek aşkı anlatan bellimi olur Belki sana gerçek bir hayat ARKADAŞI OLUR ....
Ümmühan Engin 21.3.1986
yok artık benim bu hayatta düzelme şansım sersefil olmuş denizler taşsa bile daglar önümde egilse bile yok can bana sevgiliye bir nefes soluk şansı yok dilimin ucunda adı aşkkın en lezzet verici tadı sevmeye gücüm yok yok yok ...21.1.2012 ümmühan engin . - Türk'üm dedim hadi lan `faşist` dediler Kürt'üm dedim hadi lan `bölücü` dediler. Laz'ım dedim hadi lan `devşirme Rum` dediler. Çerkez'im dedim `hain Ethem'in torunları` dediler. Alevi'yim dedim `dinsiz kızılbaşlar` dediler. Ezidi'yim dedim `Yezid'in pis soyu `dediler. Arap'ım dedim `pis yobazlar` dediler. Ben dedikçe onlar da bir şeyler dedi. İnsanım` diyecektim ama. İnsanlığa Ait her şeyi yok ettiler - 27 Eylül 2009 Ümmühan Engin
HÜZÜN...
ÖYLE BİR AŞK ARIYORUM NEMLİ SABAH RÜZGARI DEİL GÖNLÜM GÜNEŞ AÇSIN İSTİYORUM GELMEDİ O YAZLAR BANA GÜLMEDİ GÜNEŞ YÜZÜME KARLAR YAGDI SOL YANIMA TUFAN ESTİ DALLARIMA KARAYAN VURAN GEMİLER GİBİ YIKILDI BAŞIMA DÜNYA GELSE BAHAR GELSEDE YAZLAR BENİM YÜREGİMDE ARTIK BUZ TUTMUŞ KARDAN DAGLAR VAR HANGİ YÜREK YIKAR BU DAGI HANGİ GÖNÜL ERİTİR BENDEKİ BUZLARI HANGİ TATLI SÖZLER ISITIR İÇİMİ BENİM YÜREGİMDE ARTIK BUZ TUTMUŞ KARDAN DAGLAR VAR -
29 Ağustos 2009.Ümmühan Engin
ARTIK YOKSUN HAYALLERİMDE YOK BENİMLE HAYEL ETMELERİNDE YOK DUYGU DİYORDUN BAK YOK OLDULAR BİRER BİRER SAYENDE SİMSİYAH OLDULAR
GELSENDE NE FARKEDER ARTIK PERDELER KAPANDI BAK PENCEREMDEN ODAMA IŞIK SIZMIYOR ODAM KAPKARANLIK YÜREĞİM SİMSİYAH
SENİN ESERİN BİLİYORMUSUN ANLIYORMUSUN ANLASAYDIN BIRAKMAZDIN YARALAMAZDIN ŞİMDİ KAN KUSUYOR YÜREGİM SANA ELLERİM DUADA SENDE YAN BENİM GİBİ BİR AŞKA - 27 Haziran 2009 Ümmühan Engin
AFFETMEM SENİ
Sakın merhamet bekleme benden
Ben tanrı deilim affetmem seni
Sen meddet umarken yedi kat elden
Seni bagışlayıp yüceltememki
Pişmanım demişsin son mektubunda
Üzgünüm sevdiğim dönemem geri
Yaptıgın hatayı anlasan bile
Kahır zindanından azletmem seni
Dünyada birtek sen birde ben kalsam
Ben sensiz yaşarım istemem seni
Ömrünce hatırla bu son mektubu
AZRAİLİM olsan beklemem seni - 8 Temmuz 2009 Ümmühan Engin
DOSTLUK ARKADAŞLIK HEPSİ YALANMIŞ MENFAAT ÇIKAR BEKLENTİ GİRMİŞ ARAYA SAMİMİ SANDIGI SEVGİLERLE ALDATILMIŞ EN GÜVEN DUYDUGU İNSANDA VURURMUŞ DARBE
İNSAN KULLUK İÇİN GELDİ DÜNYAYA YARATILMIŞ GAYESİ UNUTULMUŞTUR ÇIKAR GEÇTİ ÖN SIRAYA KALPLERİ BENCİLLİKLE DONATILMIŞ
BÜTÜN İLİŞKİLER ÇIKARA BAGLI BİR ANDA GÜZEL İNSANLAR ÇİRKİN OLUYOR DEGER VERDİKLERİN KESİYOR TUTTUGU DALI EN BÜYÜK ACIYI EN GÜVENDİĞİN YAŞATIYOR
ÇOK DEGER VERDİĞİN SEVDİĞİN SENİ TERK EDİYOR GÜNÜN BİRİNDE İNSANLIK KAYBETTİ TÜM DEGERİNİ DOSTLUGA ARKADAŞLIGA SEVGİYE KALMADI DEGER.... -
13 Ekim 2009 -Ümmühan Engin
SUSKUN ARTIK YÜREGİM...
YOKLUGUN İÇİMİ ÜRPERTİYOR NE BİR SES NEDE BİR HABER YOK OLDU SANKİ YERLE BİR HER YER SUSKUN ARTIK YÜREGİM SANKİ DİLLERİM PRANGALARDA YÜREGİM DARDA SANA GELMEK KOŞMAK İSTERDİM DERDİNLE PAYLAŞMAK İSTERDİM İSTERDİM İŞTE YOKSUN SENİ KİME NASIL SORAYIM CESARETİM OLSADA İZİNİ BULAMAM HANGİ KEDERLESİN HANGİ SEVİNÇLE YOKSA BENDEN KAÇMAKMIYDI GİDİŞİN YETERKİ SEN SAGLICAKLA KAL MUTLULUK SENDEN YANA OLSUN UMUDN BİTTİĞİ YERDE BEN SENSİZ SENİDE BULURUM ACIMADIGIN BU YÜREKTE - 13 Ekim 2009 Ümmühan Engin
ADI AŞK BUNUN..
NEFES ALMASI GÜÇTÜR BİLİRİM GİZEMLİDİR PAYLAŞAMAZSIN ANLATAMAZSIN YÜREGİNE SÖZ GEÇİREMEZSİN BİNLERCE KEZ PRANGALAR VURURDA GEM VURAMAZSIN YÜREGİNE SENİ SENDEN BENLİĞİNDEN ALIR KOY VERİR GİDERSİN YABAN ELLERE DAGLARA YOLLARA GEREKTİĞİNDE TAŞLARADA VURSAN BAŞINI KURTULAMAZSIN AŞK BİR RUHUN İKİZİDİR YAŞADIKÇA ANLARSIN GÖZLERİNDE MANALAR SÖZLERİNDE BİNLERCE ANLAMLAR ARAR DURURSUN BEYNİNİ BİNLERCE SORULAR TIRMALASADA YÜREGİNDE FIRTINLALAR ESSEDE AŞKA İNANMIŞSAN AŞKA GÜVENMİŞSEN O YÜCE DUYGUYU EN KUTSAL YERDE KALBİNDE TAŞIYORSAN İHANET GEÇMİYORSA AKLINDAN YALAN DİZ BOYU DEİLCE DİLİNDE ONUN İÇİN HER DOGRU ÖZÜNDE VAR İSE AŞKI KAYBETMEK DEİL KAZANMAK FARZDIR SENİN KALBİNDE... -
20 Mart 2010 Ümmühan Engin
BEN ÖLDÜM ANNE.....
HİÇ BİLEMEDİM ANNE ÖLÜMÜ ANLIYAMICAK YAŞTA İDİM SENİ BEN HİÇ ÜZDÜMMÜ ANNE KIRDIMMI KALBİNİ HİÇ NE OLUR SENİ BİLMEDEN ÜZDÜYSEM ANNE AFFET BENİ ŞİMDİ GÖZLERİM AGLIYOR ODAM KARANLIK BEN ÖLÜYORUM ANNE
SENSİZ KİMSESİZ ARKADAŞLARIMDAN UZAK BİR ODADA NEFES ALAMIYORUM SENİ DÜŞÜNÜYORUM SADECE BENSİZ SEN NE YAPARSIN NASIL YAŞARSIN DİYE SADECE SEN VARSINN HAYALİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
SOKAKLAR KARANLIK DIŞARDAN ODAMA IŞIK GİRMİYOR SADECE NEFESİM VAR YÜREGİMDE BİNLERCE YANKI İÇİMDE BU GENÇLİĞİMİN BAHARINDA SANA DOYAMADIM BEN GÖZLERİN ŞU ANDA GÖZLERİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
KALBİM ACIYOR BİR GİTMEK BİRDE KALMAK VARIDI YA HANGİSİ DAHA GÜZELDİR KARMAŞASI VAR TİTREYEN KALBİMDE SENSİZ ÖLMEK VARYA SENSİZ OLMAK VARYA KORKUYORUM ŞİMDİ BİR RÜZGAR ALIP GETİRECEK BENİ BEN ÖLÜYORUM ANNE
BEN HİÇ TEK BAŞIMA SAHİLLERİ DOLAŞMADIM BİLİYORSUN BEN SENSİZ HİÇ BİR YERE ADIM ATMADIM BİLİYORSUN BEN KİMSEYİ SENİ SEVDİĞİM KADAR SEVMEDİM BİLİYORSUN BEN BU ÖLÜMÜ KENDİME YAKIŞTIRMADIM BEN ÖLÜYORUM ANNE
UZAKTAN BİR SES ÇINLIYOR KULAGIMDA DALDIM DERYALARA SANKİ BİR SES ÇAGRIYOR BENİ MELEKLER UÇUŞUYOR ODAMDA GEL DİYE SESLENEN VAKİT GELDİ DERCESİNE KORKUYORUM BEN SENSİZ BEN KİMSESİZ BEN YAPA YANLIZ ÖLÜYORUM ANNE
BEN BU ŞİİRİ TRANVAY KAZASINDA YENİ KAYBETTİĞİM YEGENİM BUKET BULUT İÇİN YAZDIM CANIM YEGENİM SEN BİR MELEKSİN GENÇ YAŞINDA CENNETDESİN İNŞ SENİ ÇOK SEVİYOR TEYZEN HEP AKLIMDA OLCAKSIN DUALARIM SENİNLE MEKANIN CENNET OLSUN HUZUR İÇİNDE YAT AMİN ALLAH SENİ BİZDEN DAHA ÇOK SEVMİŞ CANIM BENİM NUR İÇİNDE UYU SENİ SEVİYORUM BEBEGiM
29 Mart 2010 Ümmühan Engin
KADER.......
BİR GÖRE BİLSEM KENDİMİ BİR DUYA BİLSEM İÇİMDEKİ DUYGULARI RÜZGAR GİBİ ESTİRSEM NEREDE BENİM GENÇLİK YILLARIM DESEM ARKAMA BAKMADAN HERŞEYİ TEK TEK SİLEBİLSEM YARINLAR HEP UMTTU DEDİLER BEKLE SEN O UMUTLAR HİÇ Mİ HİÇ GELMEDİLER YAPRAKLAR YEŞERDİ TOMURCUKLAR GÜL AÇTILAR BENİM KADERİMDE GÜLLER DALLARINDA HEP SOLDULAR KİMİ GÖRSEM ACIMAKLA BAKAR BANA HEP GENÇLİK GÜZELLİK GEÇİYOR BAK VER ELİNİ DERLER HEP BENİM ALDANACAK KALBİM DAYANMAZ ACILARA HİÇ KİMSEYİ İNCİTMEM ACITMAM SOL YANINI ACI SÖZLERİ SEVMEZ BENİM DİLİM KİN ÖFKE İHTİRASLA BEZENMEDİ BENİM YÜREGİM SADECE KİME GÜVENECEGİMİ AH BİR BİLE BİLSEM SÖKÜP ATSAM İÇİMDEKİ KORKULARIDA KİME GÜVENE BİLECEGİMİ AH BİR BİLEBİLSEM - BURDAYIM..... günler geçti çok zalimler tanıdım hainlerin yanlışlarına alıştım pes etmedim hep savaştım savaştım hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
nice maskeli yüzleri çözmüşüm nice dostu düşmanımla görmüşüm örmüşüm hayatı zorla örmüşüm hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
yalan yanlış diz boyuydu üzüldüm kar boran yerlerde gezdim üşüdüm kahraman iken hain gibi göründüm hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
ihanet hain içindir ögrendim zorluk direnmek içindir direndim körelmedim imanımla bilendim ezilmedim ezemezler burdayım Ümmühan Engin 20.4.2004 Bu şiiri kim alırsa eklerse eklesin buna ALLAHIM şahittir bu benim emegimdir benim şiirmdir bin tane yazı ekleseler adını değiştirseler ALLAH bilendir görendir amenna yazdıgım tarih te netlogta adminler ellerinde mevcuttur adına yıkılmadım burdayım dmekle olmuyor şiirime emege saygı şairlik öyle kolay deil çarpmakla çırpmakla her şey ama herşey emekle oluyor emege saygı sadece saygı ..........
MELEK GİBİ GÖRÜNÜP KOŞARDIM SANA HERŞEYİM SENDİN NELER YAPTIN BANA KURŞUNU SIKAN ARKAMDAN VURAN SEN OLDUN ARTIK ZORUMA GİDİYOR SEN BAŞKASININ OLALI
MUTLULUKLARI BANA SEN VERİRDİN SARILIP BANA SEVGİLİM CANIM DEDİĞİNİ SÖYLERDİN HAYATIMI YIKAN HER AN AGLATAN SEN OLDUN YÜREGİME UMUTSUZLUKLARI KATAN SEN OLDUN ARTIK ZORUMA GİDİYOR SEN BAŞKASININ OLALI
04 Mayıs 2010 Ümmühan Engin
Hak Etmedin....
biraz dikkatli baksaydın gözlerime sendeki ışıgı görecektin umursamadın aglayan benide görecektin aldırmadın yada gerçekten sevseydin beni kalbiminin çıglıklarını duyabilecektin ben sen iken sen ben olamadın acılarımın sebebi oldun tükettin tükendim sengibi umursamamayı bilemedim hıncımı almak için sevgiden bagırdım haykırdım olmadı başaramadım boyun egdim ayrılıga ne yaptımsa olmadı dilim söylüyor kalemim yazıyor ihanetin bedelini tekmeledim olmadı başaramadım içim acıyor gücüm yettiğince dayanıyorum yaralanan hüsrana ugrayan kalbimi susturmak için kaybettiğim dünyamı bulmak için çabalıyorum biraz olsun hayata baglanmak istiyorum başaramıyorum kaybettiğim duygularıma sarılmak için savginin varlıgına sarılmak için tutunmak istiyorum şunu bilmeni isterim ki sevdiğim sen bu kalbi hiç hak etmedin
Ümmühan Engin 6.5.2010 NEDEN.........
ANLAMAZ BİLMEZ SENİ KİMSE ANLATSANDA NAFİLE KİM ANLARKİ ÇEKENİN HALİNDEN ÇEKMİYEN NE BİLİR SANKİ KARŞINDAKİ NE HİKAYE GELİR YAŞADIKLARIN BİLİRMİSİN HAYAT NEDEN İBARET SADECE AŞKTAN MI
DERLER BAŞIMA NE GELİRSE GELSİN SENDEN GELSİN DEMESİ KOLAYDA O BAŞA GELENİ TAŞIMAYA YÜREK VARMI ANLAMASI ÇOK ZORDUR İNSAN GÖNLÜNÜN IZDIRABINI NEDEN HEP SORGULANIR DURUR İNSANIN HAYATI
ÖNCE SÖYLENİR AŞKIM SENİ ÇOK SEVİYORUM SENSİZ CANIM NEYE YARAR SENSİZ NEFES ALAMAM YEMİNLER EDİLİR ZAMANLA SEVGİ İTİLİR ASILIR YÜREGİNİ CANINI ACIMADAN ACITIRLAR GİDERLER
PEKİ OZAMAN SEVGİLERİ NEDEN KARANLIKTA BIRAKIRLAR PEKİ OZAMAN NEDEN AŞKIN ANLAMINI ESİR ALIRLAR PEKİ OZAMAN YÜREGİNİN YANKISINI NEDEN GÖRMEZLER PEKİ OZAMAN NEDEN SEN BENİM HERŞEYİMSİN DERLER NEDEN NEDEN.........
Ümmühan Engin 7.5.1987
Aşk da tıpkı elif gibidir.. İsminde gizlidir, ama okunmaz. O olmadan da besmele sese gelmez. O her şeyin içindedir, ama hiç bir şeyde görünmez.'
Hz.Mevlana
-
Biz ki Ustasıydık Aşk Yaşamanın ve Yaşatmanın! İnsanLar o Kocaman 3 Harfi Nankörlere, Kalp Kıranlara, Keyf Düşkünlerine Alet Etmeden Evvel! Hal 'Bu'ysa Şimdi Çırağı Dahi Değilim Aşkın!!!!!
- Herkes gülüşümü görüyor.Kimse savaşımı görmüyor. Herkes sesimi duyuyor.Ne düşündüğümü kimse bilmiyor Herkes yazdıklarımı okuyor.Gözyaşlarımı kimse görmüyor Herkes beni tanıdığını sanıyor.Ama kimse benim kim olduğumu bilmiyor.. - Nerdesin yürek.!! Yalnızlığın sardığı yıldızlı gecelerdemisin, Yürek yarasının anlatıldığı dillerde mi? Tefekkürdemisin hala; Yoksa kırık kalplerde mi.? ...Efendi... - Gel gönülden konuşalım! Sözlerin iflas ettiği yerde buluşalım. Sükûta boyansın her yer. Sükût boyasın her yeri.... Yürekten selamlaşalım. Kapat gözlerini. Gözlerin kendiliğinden kapansın. Kalbinden – kalbime, kalbimden- kalbine yollar açalım. Göz göze gelsin gönüllerimiz. Bütün âzâlarımız dil olsun. Sonra vedâlaşsın birbirleriyle. Azâlarımızla vedalaşalım...
Hz. Mevlana...
- KALDIRIMLAR
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum Yolumun karanlığa saplanan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık; Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık Biri benim, biri de serseri kaldırımlar
İçimde damla damla bir korku birikiyor; Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor; Gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi; Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi; Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta; Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum! Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta; Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin; İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin; Yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim; Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları! Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim; Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya; Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya, Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi
N. fazıl kısakürek ........................................... DAYAN KALBİM
Seni dağladılar, değil mi kalbim, Her yanın, içi su dolu kabarcık Bulunmaz bu halden anlar bir ilim; Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık
Sensin gökten gelen oklara hedef; Oyası ateşle işlenen gergef Çekme üç beş günlük dünyaya esef! Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!
N.fazıl kısakürek
- Kimine Göre HAYAT, Toz Pembe, Kimine Göre İse Tümüyle Bir Çile... Önemli Olan İse, HAYATI YAŞAMAK Tüm Gerçekleriyle.. - Sonunda biz bildik ve anladık ki, Biz şu görünen tenden ibaret değiliz. Biz, bu tenin ötesinde Allah (c.c) ile beraberiz..'
Hazreti Mevlâna -
Ben ten uyuşması kadar ruh uyuşmasının önemine inanırım. Hatta insanların eş ruhlarının olduğuna bile inanırım. Ama ruhları olmayan bedenler birbirleriyle ne kadar uyuşabilir ki? Evet, önce göz görür fakat ancak ruh sever. Ayrıca ruhumuz olmadan eş ruhumuzu bulmak gibi bir şansımız olmadığına da eminim... İşte bu yüzden içimiz de sürekli bir eksiklik duygusuyla yaşıyoruz hepimiz, işte bu yüzden sürekli duvarlara çarpıp çarpıp kendimizi kanatıyoruz ve işte bu yüzden mutluluğu bir türlü yakalayamıyoruz... Can Dündar -
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
- Necip Fazıl Kısakürek
-
Beni söylediklerimde arama...! Ben söylemediklerimde gizliyim... O göremediğin koskoca derya gönlümdür, gördüğün sahil ise dilim... Kıyılarıma vuran dalgalara şaşma...! Onlar Aşktan gel-git'im. Ben hem bende, hemde sende bir gizim...! Beni Mecnun'dan, Leyla'dan sorma...! Ben yalnız Mevla'dan bir 'izim'..
-Hz. Mevlana -
Dertler geldi sormadan yatılı kaldı. Misafirmiş mutluluk müsade istedi ve kalktı..! -
HANGİ YANA DÖNSEM HÜSRAN HANGİ YÖNE BAKSAM SEN VARSIN HAYATIN BAHARINDAYKEN ÇOCUKLUGUMU YAŞARKEN SENSİZ KALDIM NEFESSİZ KALDIM ANLIYAMAMIŞIM YOKLUGUNUN NEKADR ACI OLDUGUNU HİSSEDEMEMİŞİM SEN VARKEN SENSİZ KALM...ANIN NEFESSİZ KALMAK OLDUGUNU BABA...
HANİ SAÇLARI UZUN SAPSARI SARI KIZIN BEN ÇOCUKKEN HER İŞTEN EVE DÖNÜŞÜNDE SENİ BEKLİYEN BEN EVE GELEN SEN SAATE GÖZLERİM DİKİLİ KALIRDI GELECEK OLDUGUN ANI BEKLERKEN VE AYAK SESLERİN BANA GÜVEN VEREN O KOCA YÜREGİN BABA...
ÇOCUKKEN HER BEKLEYİŞİMİN BİR NEDENİ VRDI SENİ ADI BAKKAL SANKİ SON DURAK.. SANKİ BÜYÜK SEVNÇ NOKTASI BULUŞTURAN ODAK SEN VE BEN VE BANA ALDIGIN BEYAZ BADEM ŞEKERLERİ KİMBİLİR KAÇ KEZ BADEM ŞEKERLERİ İÇİN SENİ ÜZDÜM KİMBİLİR
KİMBİLİR KAÇ KEZ PARAN VRMI YOKMU BİLMEDEN HEP İSTEDİM SENDEN.. ARTIK USLANDIM ARTIK KİMSEDEN BİR ŞEY İSTEMİYORUM BİLİYORMUSUN .. ARTIK BADEM ŞEKERİNİ BİLE SEVMİYORUM BİLİYORMUSUN NERDE BİR BAKKAL GÖRSEM KAFAMI ÇEVİRİYORUM GÖRMÜYORSUN BABA...
BÜYÜDÜM ARTIK SAATLERE BAKMIYORUM ACILARI GÖMMEYİ ÖGRENDİM BABA .. HER BAKKALDAN ÇIKIŞIMIZDA BİLİRSİN ŞEKERLERİMİ ALIP ELİNİ TUTMADAN KOŞARCASINA KAÇARDIM BAKKALDAN BEN DÜŞERİM DİYE BAGIRIRDIN ARKAMDAN VE YİNEDE BEN DÜŞERDİM DİZLERİMİN ÜZERİNE CANIM ACIRDI DİZLERİM KAN İÇİNDE OLURDU VE SEN ÇOK ÜZÜLÜRDÜN KIZARDIN DİKKAT ETMİYORSUN DİYE BABA.....
ARTIK BEN ÇOCUK OLMAYI SENLE OLMAYI O DİZLERİ KAN İÇİNDE OLAN KIZI BENİ ÖZLEDİM BABA BENİ ÖZLEDİM BABA BENİ ÖZLEDİM BABA.....
Ümmühan Engin ...00.35...25.12.2011
Ben Şahsım olarak Netlog sayfasında nicim zehran34 olarak bulunmaktayım .....Bu Sayfada Netlog Arkadaşlarımız da Bulunmakta sevgilerimi sunuyorum paylaşımcı arkadaşlarıma onlarda bu sayfaya severek geliyorlar arkadaşlarımızda şiir severler paylaşımları vrdır kendilerini en kalbi duygularımla burda bulunan degerli insan yürekli arkadaşlara yolu sevgiden geçenlere Slm olsun Sevgilerimle.. - Oysa (sen) inancımı aldın benden. Birisine inanmadan, güvenmeden, Hiç birşey paylaşılamayacağını öğrettin. Bu öğreniş beklediğim kadar kolay olmadı İNAN.
Duygularımı parçaladılar, Kalbimi verdiğim herkez suçlu değil elbet. Bende en az onlar kadar suçluyum. Ama enazından, Birisini sadece BENİ SEVDİĞİ İÇİN SEVMEK İSTİYORUM. Beceremiyorum
Bu Şiir Benim şahsıma AİİTTİR hiç kimseye kendisi yazmış hakkını asla vermem aslaa bunlar benim duygularım bu sözler benim yüregimin yankıları öyle kolay deil sahip çıkmak altınada ADINI eklemek işte bu şiirime istinaden BURDAYIM .... kOLAY Degildir Benim duggularımı çalmak karşılıgı agır olur ... YIKILMADIM BURDAYIM
Günler geçti çok zalimler tanıdım Hainlerin yanlışına alıştım Pes etmedim hep savaştım,savaştım Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
Nice maskeli yüzleri çözmüşüm Nice dostu düşmanımla görmüşüm Örmüşüm; hayatı zorla örmüşüm Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
Yalan yanlış diz boyuydu üzüldüm Kar boran yerlerde gezdim üşüdüm Kahraman’ ken hain gibi göründüm Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
İhanet: hain içindir... öğrendim Zorluk: direnmek içindir...direndim Körelmedim... imanımla bilendim Ezilmedim! ezemezler! burdayım! .. Bu şiirin tüm sözleri bana aiittir Ümmühan Engin Bu Şiiri NETLOG .. ana sayfasında iken yazmıştım arkadaşlarımla paylaşmıştım ve örnek olaraK DA ses sanatçısı Kaan Alkanda vrdır hangi tarih te bu şiiri yazdıgım nic olarak mahra soylu şahsım olarak Ümmühan engin Bu şiir benim bebegim benim emegimdir kimsenin duygularımı çalmaya HAKKI YOK....1998 yılında çıkardığı 'Yıkılmadım' adlı albümünden esinlendim de sen hangi eserden esinlenerek bu sözleir yazdın lokman hamitoglu ve tarihide br güzel kafana göre yazmışınız SADECE EMEGE SAYGI .... Ssygılarımla
'Kaderin ne olduğunu anlatamam' dedi Şems...
Ama ne olmadığını anlatabilirim: Kader, hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten 'ne yapayım kaderimiz böyle' deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir ama dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir...... Öyleyse ne hayatının hakimisin, ne de hayat karşısında acizsin...
-
ve Malesef tükendik ..bütün sevdalar iflasta..kepenk kapatmış gönüller..sevdanın parabirimi aşk...ümit kaplı 'cüzdanlar;' lakin aşka, içleri boş ...sahte sevdalar basılıyor ehil olmayan dillerin matbaasında....ve seviyorum seni diye başlaya...n sözler süslüyor yalanların üstünü..altında çürük çarık vaatler...kopyala yapıştır bütün sevdalar..hiçbiri içten değil,herkes birbirinde ziyaretçi,deneme yanılma tahtası gönüller ,bu yüzden temiz bir aşk yok! art niyetlerin çamuruyla hepsi kirli...kimsede yüreğini temizleyecek gözyaşı yok,oysaki insanın sabunudur gözyaşı .....çıkar en derinden bütün niyetlerini yıka...çıkar içinde mutlaka kalmıştır birşey!!...ey aşkın peşinde koşan kişi ...insanın içinde başlar herşey... .................................................................................................................................... kabul edelimki zamana yenildi aşk.. gel görki savunamıyorum artık.. hevesemi kurban gitti ne ara bitti aşk kimseye candan sarılamıyorum artık
suçlu arama nafile! hepimiz kaybettik, selasını okumuşlar insanlık cihetine .. sanki ikindiye konmuş bir cenaze gibi kılınmış namazı aşkın hakikat niyetine..
içimde bir kırıntı kalmışsa şayet hala oda kelimelerle günbegün tükendi tükeniyor.. belki yüreğimde yeşerir bir 'umut' daha tohumu ekili belkide aşkın, açaçağı zamanı bekliyor.. ..........................................................................
bir işaret bekliyorum ...açmak için şu karanlık perdeleri...bir ışıkki aydınlatsın diyorum..kaldırsın görünmeyen tüm engelleri...hayalime resmettiğim gibi sev..yüreğinin ateşiyle ısıtta ister uzak ol istersen gel............ ....................................................................................................
Hayatta bütün olumsuzluklar üstüste gelip artık pes etme noktasına vardığında anlaki bir çıkmazın içinde değil..yeniden bir doğuşun içindesin..bilki eskiler gitmeye mahkumdur hayatından yeninin doğum sancılarında....hep bu hüzün ve ayrılık var her gelişin birde gidiş yolculuğunda.. ................................................................................................ Hayatın her dönemecinde karşına iki yol çıkacaktır.biri doğru diğeriyse yanlış, Yanlış yol kolay görünecek, çekici gelecek.. Doğru yol ise; zor tehlikeli ve risk dolu olacak, Yanlış yola girersen başlangıçta başarıyı mutluluğu bulabilirsin.....Ama sonunda kaybedersin.Doğru yolda ise başlangıçta attığın her adımda bir zorlukla,bir tuzakla,bir tehlikeyle karşılaşabilirsin..ama sonunda her zaman kazanan sen olursun...şimdi sor kendine doğru yoldamısın yanlış yoldamı? ......................................................................................................................... Kelimeler her şeyi anlatır.. Ama her şeyi yaşatmaz. Bazen ben bile yabancı olurken kendime ,sana nasıl anlatırım ki beni!
Artık ben de sıkıldım güçlü görünmekten, içim düğüm düğümken başka düğümleri çözmekten. Herkese yetişmekten ama hep kendime geç kalmaktan. Eskiden olsa bir şekilde yakasından tutardım hayatın, ama şimdi tutunduğum her hayat elimde kalıyor. Ya benim gücüm tükenmiş ya da hayatın karşıma çıkardığı yürekler çok acımasız. Haketmeyenler en konforlu kalplerde sefalarını sürerken, nedense ben hep iyi halden tahliye ediliyorum yüreklerden.....
Erkekliğin gücü bir kadına vurmakta değil; 1 kadına vurulmaktadır ..
Eski zamanların birinde bir adam hayatın anlamının ne olduğuna takmış kafayı... Bulduğu hiçbir cevap ona yeterli gelmemiş ve başkalarına sormaya karar vermiş.. Ama aldığı cevaplar da ona yetmemiş. Fakat mutlaka bir cevabı olmalı diyormuş. Dolaşıp herkese bunu sormaya karar vermiş. Köy, kasaba, ülke dolaşmış bu arada zaman da durmuyor tabi ki. Tam umudunu yitir...mişken bir köyde konuştuğu insanlar ona 'Şu karşıki dağları görüyor musun, orada yaşlı bir bilge yaşar. İstersen ona git belki o sana aradığın cevabı verebilir.' demişler. Çok zorlu bir yolculuk sonunda bilgenin yaşadığı eve ulaşmış adam. Kapıdan içeri girmiş ve bilgeye hayatın anlamının ne olduğunu sormuş. Bilge 'Sana bunun cevabını söylerim ama önce bir sınavdan geçmen gerekiyor.' demiş. Adam kabul etmiş. Bilge bir çay kaşığı vermiş adamın eline ve içine de silme bir şekilde zeytinyağı doldurmuş. 'Şimdi çık ve bahçede bir tur at tekrar buraya gel. Yalnız dikkat et kaşıktaki zeytinyağı eksilmesin eğer bir damla eksilirse kaybedersin.' Adam gözü çay kaşığında bahçeyi turlayıp gelmiş. Bilge bakmış 'Evet, kaşıkta yağ eksilmemiş, peki bahçe nasıldı? '. Adam şaşkın bir şekilde şunu söylemiş: 'Ben kaşıktan başka bir yere bakmadım ki...' Bunun üzerine bilge 'Şimdi tekrar bahçeyi dolaşıyorsun kaşık yine elinde olacak ama bahçeyi inceleyip gel.' demiş. Adam tekrar bahçeye çıkmış gördüğü güzellikler büyülemiş muhteşem bir bahçedeymiş çünkü. Geri geldiğinde bilge, adama 'Bahçe nasıldı? ' diye sormuş. Adam gördüğü güzellikler karşısında büyülendiğini anlatmış. Bilge gülümsemiş, 'Ama kaşıkta hiç yağ kalmamış.' demiş ve eklemiş:
“Hayat senin bakışınla anlam kazanır!.. Ya sadece bir noktayı görürsün hayatın akıp gider, sen farkına varmazsın... Ya da görebileceğin tüm güzelliklerin tam ortasında hayatı yaşarsın, akıp giden zamanın anlam kazanır... Hayatının anlamı senin bakışlarında gizlidir!..”
Mehmet Akif ERSOY
Allah, nasip ettirmeyeceği bir şeyi'. - hayal ettirmez..
VEFA
Vefa nedir bilir misin?
Bir tebessüme bin gözyaşı feda etmektir vefa
Dostu posta değişmemek
Dostun hakkına ilişmemektir vefa.
Önce ben demekten kurtarıp benliğini
Dünyadan temizlenip
Başka bir dünya aşkına bu dünyayı unutmaktır vefa.
Gün gelip, bir lokma dahi olsa
Ekmeğini yediği adamı satmaz vefa
Bilir ki; bu gün adam satan yarın vatan satar.
Satmakla unutmakla olmaz
Her hatırasına sahip çıkar vefa.
Sevgidir,
Şartsız, hesapsız sonu olmayan bir sevgidir vefa
Sevdiğinin hatasına dahi sahip çıkmaktır.
Sahipsiz doğrular,
Sahipli hatalardan daha fazla acı çekerler
Sahipsiz kapanmayan bir yaradır vefa.
......................................................................................................................................
Bizi affet ey aşk…
Biliyorum kırgınsın bize… Biz insanlar, seni kirlettikçe kirlettik. Seni şekilden şekile soktuk, iflah olmaz egolarımız sayesinde… Biliyormusun, artık adın cinsellikle eşanlamlı kullanılmaya başladı. Kendimizden utanabiliriz!
Eski fotoğraflarda kaldın artık, küf kokulu mekanlarda… Geçmişinle avutuyoruz kendimizi, kaybettiklerimize hüzünlenerek… Seni özlüyoruz. Gerçek olan ‘seni’ özlüyoruz! Bunca çirkinliğe rağmen, güzel kalman beklenemezdi. Bunca pisliğin içinde o temizlik çok görüldü sana…
Biliyormusun, ‘sadakat’ nedir, bilmez olduk. Şimdilerde çiçek çiçek geziyoruz. Modaymış öyle diyorlar. Alışkanlık yaptı nefislerimize… Sadık kalmak ‘out’ diyorlar, ihanet ‘in’… ‘in’ ve ‘out’lar arasında bir yaşam sürüyoruz. Bize sunulanlarla yaşıyoruz. Hoşumuza da gitmiyor değil…
Sana yalan diyorlar artık! Alaylı cümlelerin vazgeçilmezi olmuşsun.
Önceleri ‘karşılıksız’ değer verilirmiş sana… Menfaatsiz düşler kurulurmuş. Şimdi sen bir yana, selam alıp vermede dahi hesap yapar olduk biz insanlar…
Önceleri ‘yüce duygu’ diye başlanırdı seni anlatmalar, şimdi ayaklar altında geziyorsun, haramzade yurdunda…
Maneviyata dair eser yok artık buralarda, senide kendimize benzettik. Var iken sen ‘yok’ ettik! Kalplerde sen yerine şimdi kimler var? Bu dünya böyle işte, sana ‘Fransız’ bize yerli… Eski filmlerde olmasa hep unuttuk seni…
Arada bir esiyorsun aklımıza işte… Bizden iğreniyorsun değil mi? İğrenmekte haklısın. Eminim ki, bizi hiçbir zaman affetmeyeceksin. Bunca pisliğin içinde seni koruyabilirdik…
Gözbebeklerimiz ‘sen’ diye bakardı, şimdilerde hırsla bakıyor, madde hırsıyla…Biz ‘biz’ olmaktan çıkıyoruz çünkü seni kaybetmişiz. Seni kaybetmek, kavgayı yitirmek, manayı terk etmek…Seni çocuk saflığında hissedebilmeyi özledik…Karanlıklarda yaşıyoruz artık, güneşe hasret yani sana hasret… Doğmanı bekliyoruz yeniden bu kalplere… Gel desek gelirmisin yeniden… En güzel destanları yazarız bıraktığımız yerden yine…
Bizi affet ey aşk…Bizi affet!.
........................................................................................................................
Minicik bir KASABADA olsam,
Yağmur yağsa, çatıda TIK-TIK yağmurun sesini duysam,
Pencereden baktığımda, gri bir DENİZDE bana baksa,
Hüzünlü DALGALARIN sesine dalsam,
İçeride SOBA yansa,
ÇAYDANLIK sobanın üstünde; CAMLAR buğulanmış,
ÇAY kokusu bütün ODAYI kaplamış olsa,
Bir elimde KAĞIT olsa, bir elimde KALEM, yazsam,
İçimin tüm kirini akıtsam SATIRLARA,
Eski bir RADYODA " Özdemir Erdoğan" çalsa,
Ve, "İkinci Baharı" yaşasa GÖNLÜM, o MÜTHİŞ şarkılarla,
YÜREK rahat olsa, HUZUR olsa; AŞK olsa,
Ve; varsa bir KADİR KIYMET bilen,
İşte "O" yanımda OLSA.
...............................................................................
Doğa Bile Çiçeklerini Sert Kayalara Değil,
Yumuşak Topraklara Ekiyor.
RABBİM'de AŞKI Kalbi Fesat Olana Değil, SEVENE Tattırıyor.
.......................................
Ne kadar küçük şeylere ağlardık..
Bir tutam saç, bir oyuncak araba , bir bebek...
Şimdi büyüdük
Çok büyük olaylar bile ağlatamıyor bizleri...
Ölümler , iflaslar , savaşlar...
Şimdi daha mı güçlüyüz ?
Yoksa daha mı alışkın ?
Hayatı öğrenmek alışmak mı acaba ?
...............................
ÖZLEM OLMASA; NE ANLAMI KALIRDI UMUTLARIN? YADA UMUTLAR OLMASA; ÖZLEM DENİRMİYDİ YÜREKDEKİ DERİN SEVĞİYE,,GÖZDEN UZAK OLAN ,,GÖNÜLE DAHA YAKINDIR BENCE!!!! GÖZ GÖRDÜĞÜNE İNANIR,,GÖNÜL İSE,GÖZÜN GÖRMEDİĞİNİ UZAKLARDA BİLE OLSA HİSSEDER...!!..SELAM OLSUN..;GÖZÜMÜN GÖRMEDİĞİ AMA YÜREĞİMİN HİSSETTİĞİ '''YÜREĞE.............
Dürüst olmak gerekirse” diye başlıyor ya bazı cümleler!
İşte bütün mesele burada.
Biz gerekmedikçe dürüst olamıyoruz.
....................
.Öyle bir dolmuş ki yüreğim
Fırtına bitecek yağmurlar dinecek,sokakLar temizlenecek, Gönlümü kim bilecek ?
Gün geLecek hüznüm bitecek,yüzüm gülecek,
İyide gülmeyi unutan gözlerim gülmeyi nasıl hissedecek
Zor günler geçecek,çektiğim çileler bitecek
İyide giden seneleri kim geri verecek
..............
.....Suskunluğun Misafiri Olmaktan Haz Alıyor ''YÜREĞİM''...
Musalla Taşındaki ''CESEDİN'' Suskunluğu Kadar Suskunum... Konuşmalara ''KÜSTÜM'' Gemilerim Artık Kendime ''YOL'' Alıyor... Her Zaman Her Yerde Her İstenileni Anlatamıyorum...
Kime...Neyi...Nasıl İspatlayacaksın...
O Halde Suskunluğun Elini Tutuyorum...
Merhem Tutmaz Öyle ''YARALARIM'' Var ki...
''KONUŞAMIYORUM İÇİME ATIP SUSUYORUM.
.............
Bedenin secdesinin anlamlı olması ruhun secdesine bağlıdır. Tıpkı takva elbisesi olmadan tesettür olmayacağı gibi
..................................
ellerimin ucundadır hayat
kaçırılmış bir çocuğu kurtarmaya niyetleniyorum
kaybettiğim tüm varlarıma inat.
bir mücadele tutkusu sarıyor yüreğimi
ilk defa bu kadar güçlüyüm
tüm yorgunluğuma inat.
ellerimin ucundadır hayat
güc’e dayanışımdandır cesaretim umudum…
ellerimin ucundadır aldığım soluk
nefesimin semaya dostluğu kadar yaşıyorum
yaslandığım omuz
bir vefalı yar ise
dokunduğum sevgili bir sıcak kucak oluyor.
ellerimin ucunda olsun can suyum
su vakt-i seherde akarmış can’a yakın olana.
rahmet denirmiş o dem suya
susa(ya)n toprak hayatla vuslat bulurmuş.
melekler niyaz ederlermiş yüreği hüznü sevenlere
rahmeti dileyenlere…
ellerimin ucundadır yüreğim
bazen dokunur kanatırım
bazen okşarım
bazen özlerim yakınlığına rağmen onu
bazen içime çekerim yetimimi….
ellerimin ucundadır yüreğim;
yüreğim duamdır duam yüreğim.
......................
Küçük bir dünyam var benim, haddini bilen hayallerim.
Öyle deli dolu da değil ne hayattan ne insanlardan ne de gelecekten beklentim.
Olursa olur" dur kendi halinde isteklerim, çocukluğumun resmidir; utangaç hayallerim ve yapamayacaklarımı istemem ki altında ezilmeyim!
Bilirim kendimi, ne olduğumu, ne istediğimi; ki işin aslı bilirim neyi istemem gerektiğini.
Öyle boyunu aşmamalı insanın istekleri,boyunun aşıldığı yerde boy gösterir boğulma tehlikesi!
Dile kolay, kolay değildir boğulmak, kurumuş yaprak misali, rüzgarın keyfine göre yaşamak!
Öyle ihtiraslarımda yok benim, olmazsa olmazlarım; beni kör edecek egolarım!
Hepsi hepsi toprak olacak bir beden; sahip olduğum tüm varlığım
......................
Nasılda kırılıyor insan, insan sandıklarının; insan olmadığını anladığı an.
Nasıl da üzülüyor insan, üzüldüklerinin; üzülmeye değmeyen varlıklar olduğunu gördüğü an.
Bir rüyadan uyandığı an, nasıl da kırılıyor insan toz pembe bulutlardan paramparça yere indiğinde uyandığı zaman.
Mutluluğun kalabalıklarda değil, yalnızlıkta olduğunu anladığı an; ve dünkü en güzel rüyalar bugün unutmak istedikleri olduğu zaman.
Nasılda soğuyor her şeyden insan, kaçtığı zaman aynalardan!
Ve nasılda dağılıyor insan, sabahlar sadece bir kelimeden ibaret olduğu zaman!
Baharın sadece bir mevsim ismi olduğunu gördüğü an
Kandırıldığında, yalanların üstüne bir hayat kurmaya çalıştığını anladığında; o güzel sözlerin cilalanmış yalanlar olduğunun farkına vardığında, nasılda kırılır insan, ağlatıldığında!
Geçmiş gelecek hayaller son bulduğunda, dünün ağırlığı omuzlarına yapışıp kaldığında, gelecek çokta umursanmadığında, nasılda parçalanır insan, en mutlu anı uyuya kalmak olduğunda!
Günler çokta önemli olmadığında, selam verenlerin "adı sanı hiçte önemli olmayınca", hayatında olanlar; "olsada olur olmasada olur" olduğu zamanlarda, nasılda üzülür insan; "insan" sanılanların aslında maske takmış "şeyler" olduğunu gördüğü zaman!
Bütün bunları düşünüp, bir sigara yakmak istediği zaman, nasılda üzülüyor insan, sigarası kalmadığı zaman
...........
Hayat benim hayatım kimseyi ilgilendirmez, yaşadıklarımı sorgulamak kimsenin haddine düşmez.
Yanımda olmak isteyenler kalabilirler, istemeyenler ayak altından çekilebilirler.
Çokta önemli değil, konuşup, söylenenler ve Doğrucu Davut hikayesinde kendisine başrol biçenler(!)
Oysa bedavadır aynalara bakmak, neden hiç bakmaya yeltenmezler!
Yargılamayın beni, benimsediklerimi, sahiplenip, değer verdiklerimi!
Umursamıyorum seni, düşüncelerini, söylediklerini ve önemsemiyorum sözüm ona "hayat bilgisi" kıvamındaki sözlerini!
Bir hayatım var benim; "hayat bilgisi" tadında olmayan, yaşanan acıları "edebiyat"tan farklı olan, çok bilinmeyenli denklemden karışık olan, gerçeklerle yüz yüze yaşanan!
Karışmayın bana, yaşadıklarıma, karışmadığım gibi yaşadıklarınıza
Sorgulamayın beni, sorgulamadığım gibi sizleri
Yargılamayın yaşadıklarımı, çünkü ben önemsemiyorum ne yaşadığınızı!
Hoş yargılayıp, sorgulamanız önemli değilde, herkes adam sanılıyor at izinin it izine karışıp, adamlığın tarifinin değiştiği günümüzde
..........
Kimi zamana bıraktı,
Kimisi şansa bıraktı...
BEN,
SANA BIRAKTIM ALLAHIM
.............
Ne Güzel Cahildik,
Televizyon yoktu.
Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Dışarıda kar... Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki. Kuzinenin üzerinde demir maşa... Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri. Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu...
Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman ekmek gibi...
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım...
Dışarıda kar... İçeride kanaat... İçeride huzur... Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk. Kestane közlemek büsbütün bir gecenin akıllara seza mutluluğuydu.
Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar... Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası...
Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi? Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı. Çay da kokardı... Domates de... Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar... İçeride huzur... Zam endişesi, doğal gazın kesilme korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi... Kimin umurunda... Ne güzel cahildik. Mutluluğun resmini çiziyorduk...
...............
Diger profil resmimi soranlara istinaden bu resimlerimi ekledim inansınlar diye resmimi yeniledim senmiisn diye artık soran olmaz umarım.... BEN BENİMDE ACABA SİZ SİZMİSİNİZ ..?
...........
Her şey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır.
Sakın kimsenin ahını alma; bir başkasının, hele hele senden zayıf olanın canını yakma.
Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti, herkesin yüzünü güldürebilir...
~ Şems-i Tebrizi............
Bir An Bekle, Arkana Dön Ve Unuttuklarını Anımsa.
Kaybettiysen Ara, Kırdıysan Af Dile, Kırıldıysan Affet;
Çünkü Hayat Çok Kısa...
~ Şems Tebrizi
..........
Sözler hakikat değildir ağızdan çıkan seslerdir. Hakikati öğrenmek için söze değil yaşamaya ihtiyaç vardır.
~ Şems-i Tebrizi
.........
Yaşarken anlayamadıkları değerleri, öldükten sonra anlamanın kimseye faydası yok. Sevdiğinizi dirileştirmenin yolu, hayatın tazeliğinde itiraf ve ifade etmektir.
~ Şems-i Tebrizi.............
İnsanlar maşuk aramıyor, bencil duygularına köle arıyor. Köle buluyor ama aşkı bulamıyor.
~ Şems-i Tebrizi
.......
Şunu iyi bil ki, bu dünyadaki fânî ve yalancı dostlar, sahte sevgililer, sonunda hepsi sana düşman olacaktır. Baş kesen düşman kesilecektir.”
Hâlbuki sen, feryatlar içinde mezarda: «Ya Rabbi, beni yalnız bırakma!» diye Allâh’a yalvaracaksın.
Hz. Mevlâna
............
Kendimize hüzünler icat ettik,
Avunamadık,
Yoksa biz,
Biz bu dünyadan değil miydik?”
Orhan Veli Kanık
........
“İçinde SIKINTI görünce onun çâresine BAK;
çünkü DALLARIN hepsi KöKTEN biter.
İçinde genişlik, ferahlık görünce ona SU ver.
KALB ferahlığının verdiği MEYVAYI da,
Dostlara ve ahbaplara SUN.” ...
Hz.Mevlânâ
..............
KIŞ GELMEK
ÜZERE OYSA Kİ
GÖNÜL
KIŞA GİRMEYE
HAZIR DEĞİL.
...........
Bu dünya, yaptıklarımızın yankılanıp tekrar bize döneceği bir dağdır..! Hz. Mevlana
...........................................
Bir yol varsa hakikate varan,
Bir yolcu lazım kendini arayan;
Bir hancı varsa yolcuları ağırlayan,
Bir ''AŞK" lazım YOLA koyduran...Gününüz Aydın Bedeniniz Sağlıklı Kazancınız Bereketli Yaşamınız Aşk'la Huzurlu Dolu Olsun.
-
Gönül dedi: Ben neyim ki, bir damla sadece;
Ben nerde, görmediğim koca deniz nerde!
Böyle diyen gönül denize kavuşunca
Baktı kendinden başka şey yok görünürde.”
Ömer Hayyam
Okunacak en büyük kitap insandır.
Hacı Bektaş-ı Veli
Tarafınızdan msj ve yazımlarınız edebi aşmakta soruların bir edebi slmın bir verilişi olur rica ediyorum evlenmek gibi sevgili gibi anlamı degerli olan kelimeler yazmayınız bana ... Bu sayfada ben ARAYIŞTA DEİLİM .... Saygılarımla ......
çok sorulara istinaden yazıyorum Resmim şahsımdır gözlerim kaşlarım bakışım elim ayagım benimndir Allahın bir kuluyum sizler gibi .... aramızda tek fark cinsiyet bukdr
Hakkını ararsan karalanırsın degmeyen bir şeyle paralanırsın ...Sevgisiz Bir Dünyanın YANLIZLIKLARINDAYIZ .Neyi Eleştirdikki YANLIŞLIKLARDAN BAŞKA.....
Gözlerin ne kadar güzel olursa olsun
Edeple bakmadıgı sürece sadece Şeytan için Önem Arz EDER..
Yürek yorgun düştümü; Ter gözden akar.
Hz.Mevlana
Pahalı parfümleri bir kenara bırakın,
İnsan güven kokmalı.
BEN ÖLDÜM ANNE.....
HİÇ BİLEMEDİM ANNE ÖLÜMÜ ANLIYAMICAK YAŞTA İDİM
SENİ BEN HİÇ ÜZDÜMMÜ ANNE KIRDIMMI KALBİNİ HİÇ
NE OLUR SENİ BİLMEDEN ÜZDÜYSEM ANNE AFFET BENİ
ŞİMDİ GÖZLERİM AGLIYOR ODAM KARANLIK BEN ÖLÜYORUM ANNE
SENSİZ KİMSESİZ ARKADAŞLARIMDAN UZAK BİR ODADA
NEFES ALAMIYORUM SENİ DÜŞÜNÜYORUM SADECE
BENSİZ SEN NE YAPARSIN NASIL YAŞARSIN DİYE
SADECE SEN VARSINN HAYALİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
SOKAKLAR KARANLIK DIŞARDAN ODAMA IŞIK GİRMİYOR
SADECE NEFESİM VAR YÜREGİMDE BİNLERCE YANKI İÇİMDE
BU GENÇLİĞİMİN BAHARINDA SANA DOYAMADIM BEN
GÖZLERİN ŞU ANDA GÖZLERİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
KALBİM ACIYOR BİR GİTMEK BİRDE KALMAK VARIDI YA
HANGİSİ DAHA GÜZELDİR KARMAŞASI VAR TİTREYEN KALBİMDE
SENSİZ ÖLMEK VARYA SENSİZ OLMAK VARYA KORKUYORUM
ŞİMDİ BİR RÜZGAR ALIP GETİRECEK BENİ BEN ÖLÜYORUM ANNE
BEN HİÇ TEK BAŞIMA SAHİLLERİ DOLAŞMADIM BİLİYORSUN
BEN SENSİZ HİÇ BİR YERE ADIM ATMADIM BİLİYORSUN
BEN KİMSEYİ SENİ SEVDİĞİM KADAR SEVMEDİM BİLİYORSUN
BEN BU ÖLÜMÜ KENDİME YAKIŞTIRMADIM BEN ÖLÜYORUM ANNE
UZAKTAN BİR SES ÇINLIYOR KULAGIMDA DALDIM DERYALARA
SANKİ BİR SES ÇAGRIYOR BENİ MELEKLER UÇUŞUYOR ODAMDA
GEL DİYE SESLENEN VAKİT GELDİ DERCESİNE KORKUYORUM
BEN SENSİZ BEN KİMSESİZ BEN YAPA YANLIZ ÖLÜYORUM ANNE
29. mart 2010.. Ümmühan Engin BU ŞİİR BENİM İÇİN ÇOK ÖZEL .... ŞAHSIMA AİTTİR
......Kargalar Öterse Bülbüller Susar:
Her mevsimin ve her iklimin müşterisi başkadır.
Bahar bülbüllerin velvelesiyle inler.
Kış mevsiminin saltanatı ise kargalara aittir.
Karganın sesi yükselince bülbüle de susmak ve bir kenara çekilmek düşer.
Yani iyilik iyilikle kötülük kötülükle beraberdir.
Bülbül nasıl baharı özlerse iyiler adalete ve güzelliğe âşıktır.
Karga tabiatlıların baharı ise kıştır.
Biraz hava bulanıp,soğuk rüzgarlar esmeye görsün kenarda köşede saklı kargalar nasıl da birden çoğalır ve bahara lanetler yağdırırlar.
Eh, bahar ülkesine Bülbül kış harabesine Karga yakışır.
Senin İçinde de Bir Güz Bir de BAHAR Var
KALP BAHÇENİ İhmal Etme ki,
Meydan Kargalara Kalmasın.
Hz.Mevlana
.....................................................
İçimden çocukça bir duyuşla büyüklere küsüm demek geçti:(((
Şükür ki, insandan insana fark var
Bizi yok edecekler şunlardır: İlkesiz siyaset; vicdanı sollayan eğlence;
çalışmadan zenginlik; bilgili ama karaktersiz insanlar;
ahlaktan yoksun bir iş dünyası; insan sevgisini alt plana itmiş bilim;
özveriden yoksun bir din anlayışı.
İçimden Bir Ses diyor ki,
Bana harflerden ve kelimelerden arınarak "gel"..
Kalıplardan kurtul, kâlbinle"gel"..
Kâlinden sıyrıl, hâlinle "gel"..
İster bu âşk'ın 'Sen' hâli ister'Ben' hâli olsun..
"Gel"diğin zaman;
Ne 'Sen' ne de 'Ben' olmayacağız burada...
O hâlde sadece "gel"...
İster'Sen'inle "gel"...
İster 'Sen'siz...
Yeter ki "gel...
Hz. Mevlana
NE GÜZELDİR.....
incitmekten, kırmaktan, nefretten uzak kalabilmek...
Titreyen minik yüreklere korkma diyebilmek,
Sarılabilmek sevgiyle şefkatle..
Dağ olabilmek dostunun sırtına ne güzeldir.
Ne güzeldir...
Güvene mazhar olmak,
Yalandan riyadan uzak kalabilmek.
Elindeki ile yetinmek...
Başkalarının elindekini kıskanmadan sevinebilmek,
Ve en içten duygularla daha çok ver YARAB diyebilmek ne güzeldir...
Ne güzeldir;
İnsan olmak insanca davranabilmek,
Kul olabilmek, aşk ile uzanabilmek...
Ölmeden ölebilmek,
Kul olmak için ram olabilmek ne güzeldir...
Ne güzeldir;
Aşk ile Sana uzanabilmek,
Sen'de yok olabilmek.....
Ne güzeldir Yarab....
Ne güzeldir;
Sen diyebilmek,
Sen de yok olabilmek,
Yarattığın her şeyde Sen'i görmek, özde bulabilmek!...
NE GÜZELDİR YA RABBİM SENİN AŞKINLA YAŞAYABİLMEK...
Başlıca üç çeşit insan vardır:
Bilgisever, ünsever ve parasever..
Platon
Öyle çok ”SEVDİĞİM”var ki.....
Sabahın erken saatinde çalan, çalar saatimin sesini sevdim!
Bana bugünde yaşama olanağı verdiğini gördüğüm için….
Buzlu yollarda yürümeyi sevdim!
Yaşamda da atılan yanlış bir adımın,
insana ne denli acı vereceğini anımsattığı için…
Uzakları sevdim!
Özlemlerin duyguları pekiştirdiğini bildiğim için…
Yaşamın renklerini sevdim!
Yaşanılan tüm duyguları tablolara döktüğü için..
Bir şeylere inanmanın mutluluğunu sevdim!
Kendimi iyi duyumsadığımda,yanımda olacak insanların
Varlığını bildiğim için..
Her ne olursa olsun bir şeyin bittiği için üzülmek yerine,
Yaşandığı için sevmeyi sevdim!
Üzüntülere liman olursak,mutluluğun başka yerlere demir atacağını bildiğim için.
Arkadaşlarımla geçirdiğim zamanı sevdim!
İçten bir sohbetin,tüm ağrılara iyi geldiğini bildiğim için..
Ve sevdiklerimin ellerini tutmayı sevdim,,
Avucumun içine bıraktığım yüreğime dokundukları için....
ALLAHIM VERDİĞİN HERŞEYE SONSUZ ŞÜKÜRLER OLSUN....
Sen bedende küçük bir alemsin, fakat hakikatte ise kainat SEN' sin."
Hz. Mevlana
Yaşarken anlayamadıkları değerleri, öldükten sonra anlamanın kimseye faydası yok.Sevdiğinizi dirileştirmenin yolu,hayatın tazeliğinde itiraf ve ifade etmektir.
Hz.Mevlana
Ey Gönül!
Anlamayanlar seni üzerler, rahatsız ederler.
Hatta seni deli divane ederler,elini ayağını bağlarlar..
Sen içi tatlı,özlü bir yemişe benzersin,bu yüzden seni hep kırarlar.
Hz. Mevlana
Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler…
Ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak!…
Yoksa hangi balık boğmuş kendini; Hangi serçe atlamış damdan.”
Dostoyevski
İyilik ettiğin kişinin şerrinden sakın!
Dostluk son demdedir.
Hz.Mevlana
Lisanı ağızda olan değil, lisanı gönülde olanlara yâr et bizi.Tebessümü simasında olan değil,tebessümü gönülde olanlara kat bizi... Aşkı TENDE sanana değil, aşkı ruhunda CAN bilenlere ARAT bizi...
Hz. Mevlâna
Gel seninle bir daha ağlayalım…
Yaşanmışlara… Yaşanmamışlara… Bir de hiç yaşanamayacaklara.”
Oğuz Atay
"Sevgili , tek olan sevgiliye derler...Gelişin de O’ndandır, gidişin de O’na!
O’nu buldun mu başkasını beklemezsin gayri....Ortada görünüp duran da O’dur...
gizli olan da O..."
Hz. Mevlana
Her başlangıç ve son yaradılışın bir hükmüdür..!
Bir savunma vereceksen önce vicdanına vermelisin..!
söyle oralara
senin kıymetin bilsin
oralar güzel ise
bil ki tek nedeni sensin ......
hz.mevlana
Huzur ve güven içinde yenen kuru bir ekmek, endişe içinde yenen baldan daha tatlıdır... hz Mevlana
CANIM ANNEM CANIM BABAM BU YAZI SİZLER İÇİN .... BEN SİZLE VARDIM SİZLERLE VAR OLDUM OYSA ŞİMDİ ... BABAM ÖZLEMLE DOLU ... ANNEM ... ŞUAN .. YANAN YÜREGİMDE İNCE BİR SIZI .. BAZEN ÇARELER ÇARESİZMİ.. KALIYOR ...ANNEM..((((
VEFA
Vefa nedir bilir misin?
Bir tebessüme bin gözyaşı feda etmektir vefa
Dostu posta değişmemek
Dostun hakkına ilişmemektir vefa.
Önce ben demekten kurtarıp benliğini
Dünyadan temizlenip
Başka bir dünya aşkına bu dünyayı unutmaktır vefa.
Gün gelip, bir lokma dahi olsa
Ekmeğini yediği adamı satmaz vefa
Bilir ki; bu gün adam satan yarın vatan satar.
Satmakla unutmakla olmaz
Her hatırasına sahip çıkar vefa.
Sevgidir,
Şartsız, hesapsız sonu olmayan bir sevgidir vefa
Sevdiğinin hatasına dahi sahip çıkmaktır.
Sahipsiz doğrular,
Sahipli hatalardan daha fazla acı çekerler
Sahipsiz kapanmayan bir yaradır vefa.
İnsanı gördüklerinden ibaret sayma... Göremediklerinde ara...
İçidir hakikatin resmi...
Dışı sadece bir manzara...!
Hz.Mevlana
Huzur denilen o şeyin
her santimine ihtiyacım var bu aralar.
Bana biraz bahar gerekiyor. Çok üşüdüm..
- Maksim Gorki -
Kahraman Tazeoğlu.
her şey geçmişte kalıyor ama hiçbir şey geçmiyor”
Geçmişin önünüze serdiği patika yollar uzadıkça, geleceğin geniş caddeleri kısalır.
Her şeyin geçmişte kalıp, hiçbir şeyin geçmemesi, bugüne başat bir dünü yaşamaktır. Görebildiğin ama dokun…amadığındır. Geçmişin hakkını vermek, ona eskidiği yerde sahip çıkmakla başlar. Geç bir “miş” eklenmiş geçmiş, geçmiş olmaktan uzak, hayal olmaya yüz tutmuş bir geçmiştir. Geçmişle yüzleşmelere yüz sürme cesaretiyle yaşayan insanların da geçmişi bir geçmiştir; bu cesareti takınmaktan korkanların, kaçanların yüzsüzleşme sığlığının adı da… (onların geçmişi hesabı hep “şimdi”ye ödetir)
İyi-kötü, bir zamanki ihtimallerin, nasıl da artık birer hatıraya dönüştüğüne şaşarak bakarsınız… her kötünün iyi bir geçmişi yada her iyinin kötü bir geçmişi olabilir. O geçmiş ki sahip olunan “tek şey”, kaybedildiğinde ise “her şey”dir… Kimi insan, geçmişle geçememişi birbirine karıştırır. Halbuki, geçen iz bırakır, geçemeyen yara… bir de geçmişten geçemeyenler vardır. İçinden, kıymık gibi batanları ayıklayıp, pamuk gibi saranları yaşar… hala ve ısrarla. Oysa hayat, karla karışık yağan bir yağmurdan sadece yağmuru sahiplenmek değildir. Çünkü; doğru bir mevsimin doğru bir yağışından kendine sadece yağmurlar peydahlayanlar, görmezden geldikleri karların yakıcı soğuğunda geç kalmış sezaryen pişmanlıklar doğururken ölürler. Sahipli bir geçmişe sahip sanırken kendilerini, bilmezler geçmişlerini ne kadar piçleştirdiklerini. Bugününün ırzına geçenlerdir onlar. O yüzden hep dünde yaşarlar.
Geçmişle birlikte, geçmişe rağmen yaşamaktır aslolan. Çünkü bunu böyle yaşayanlar tecrübe denen yaşanmışlıkların tüm referanslarının, geçmişteki acılardan alındığını bilir… geçmiş geçerken hiçbir şey söylemez. Çünkü o an yaşadığın “şimdi”dir. Ve “şimdi” geçmişe bakabileceğin tek kapı aralığıdır. “sonra”lar gelmemiştir daha. Ve eğer şimdinin kapı aralığından geçmişe “doğru” bakarsan, geleceğin nasıl geleceğini de görebilirsin.
Hayata karşı taktığın maskelerle dolaşırken çok yüzlülüklerde, sana hiçbir ses “içimdeki boşluğa düş, ben tutarım seni” demedikçe ve sen hep o boşluklarda yaşamanın utancıyla kendine yalanlar aradıkça, utançların ve övünçlerin, senin geçmişinde kol kola yaşayacaklar hep… çünkü onlar; kendi boşluklarından birbirlerini doğurmuştur. Bir geçit törenine bakar gibi izlersin uygun adım giden “keşke”lerinle “iyi ki”lerini… “eyvallah” deyip vazgeçmez ve geçmişin geçmezliğinde nasıl yaşayacağını öğrenirsen; daha kısa susarsın kendine… geçmiş dediğimiz her şey yaşadığımız ânı var eder durur, ağlatarak veya güldürerek… çünkü her şey geçmişte kalır ama hiçbir şey geçmez… yada geçer… ama gitmez… geçmiş deyip geçme! Ki zaten onu hiç geçemeyeceksin. Geçmiş diyeceğin şeyleri de gelecekte yürüyeceğin yollar belirlemeyecek mi?
Kendi Durgunlugumla durgunum ve sessizliğimle hayata durgunum. İzlerim Dinlerim Bazen eleştiririrm .Kırmadan incitmeden ... İnsanı severim İnsan olanı Bana Bir kelimede canımı yakanın canını yakmam Allaha Havale ederim.. Hayatın ne demek oldugunu çok iyi bilenim bir yanım iyimser bir yanım dik durur benim Dik durmanın anlamı sert bakışım gülümseyişli deildir dedim ya Durgun ve suskunum sadece kelimeler satırlara dökülür benden okuyan bir kelime anlamaz benim dilimden anlatacagım yazacagım kadr insanım ben ...
....................................................................................................................................
Ah be gönlüm yaralıdır her günüm bin çıglıkla haykırsamda yinede sorgusundasın hayatın gönlüm.... Her yaşanmışlıkların bir anlamı vr derin yanlızlıkların aslında binlerce cevabı var ...tırnagı ettinden ayrı basınca sus kalbim hayatın bir bildiği var ... üstüne toz kondurmadıgın yaşamın seni bir mutluluktan uzak bırakıcagını anlamadın kabullen yüregim artık sus senin yanlızlık adın oldu bundan snra sesini yükseltme .... yanan yüregim en sonunda bunu anladın.... hayatın neresine baksan hep hüzün vr kabullen ey hayat her toz kondurmadıgın insanlıkta sen YARARLI DEİL YARALI ÇIKTIN
ÜMMÜHAN ENGİN 11.1.2012 ....
-
YARGILAMAK İçin Bilmek, BİLMEK İçin Anlamak, ANLAMAK İçin Dinlemek Gerekir.. Dinlemeyenin, Kimseyi Yargılamaya HAKKI YOKTUR..
-
Yanlızım ...herhez bana bunu söyler senin alın yazın
Yanlızlık kader deilse neden çıkmıyor karşına bir sebep
En degerli olan insanın elini tutabilecek bir dost olmalı
Yanlızlıgı o an artık düşünmez anılarla bile baş edebilirsin
Gerçek dost seni yanlızlıga iten Aşk tanda kutsal olur
Yürekli Bir Dost eli sana gerçek aşkı anlatan bellimi olur
Belki sana gerçek bir hayat ARKADAŞI OLUR ....
Ümmühan Engin 21.3.1986
yok artık benim bu hayatta düzelme şansım
sersefil olmuş denizler taşsa bile daglar önümde egilse bile
yok can bana sevgiliye bir nefes soluk şansı yok
dilimin ucunda adı aşkkın en lezzet verici tadı
sevmeye gücüm yok yok yok ...21.1.2012 ümmühan engin .
-
Türk'üm dedim hadi lan `faşist` dediler
Kürt'üm dedim hadi lan `bölücü` dediler.
Laz'ım dedim hadi lan `devşirme Rum` dediler.
Çerkez'im dedim `hain Ethem'in torunları` dediler.
Alevi'yim dedim `dinsiz kızılbaşlar` dediler.
Ezidi'yim dedim `Yezid'in pis soyu `dediler.
Arap'ım dedim `pis yobazlar` dediler.
Ben dedikçe onlar da bir şeyler dedi.
İnsanım` diyecektim ama.
İnsanlığa Ait her şeyi yok ettiler
-
27 Eylül 2009 Ümmühan Engin
HÜZÜN...
ÖYLE BİR AŞK ARIYORUM
NEMLİ SABAH RÜZGARI DEİL GÖNLÜM
GÜNEŞ AÇSIN İSTİYORUM
GELMEDİ O YAZLAR BANA
GÜLMEDİ GÜNEŞ YÜZÜME
KARLAR YAGDI SOL YANIMA
TUFAN ESTİ DALLARIMA
KARAYAN VURAN GEMİLER GİBİ
YIKILDI BAŞIMA DÜNYA
GELSE BAHAR GELSEDE YAZLAR
BENİM YÜREGİMDE
ARTIK BUZ TUTMUŞ KARDAN DAGLAR VAR
HANGİ YÜREK YIKAR BU DAGI
HANGİ GÖNÜL ERİTİR BENDEKİ BUZLARI
HANGİ TATLI SÖZLER ISITIR İÇİMİ
BENİM YÜREGİMDE ARTIK
BUZ TUTMUŞ KARDAN DAGLAR VAR
-
29 Ağustos 2009.Ümmühan Engin
ARTIK YOKSUN HAYALLERİMDE YOK
BENİMLE HAYEL ETMELERİNDE YOK
DUYGU DİYORDUN BAK YOK OLDULAR
BİRER BİRER SAYENDE SİMSİYAH OLDULAR
GELSENDE NE FARKEDER ARTIK
PERDELER KAPANDI BAK
PENCEREMDEN ODAMA IŞIK SIZMIYOR
ODAM KAPKARANLIK YÜREĞİM SİMSİYAH
SENİN ESERİN BİLİYORMUSUN ANLIYORMUSUN
ANLASAYDIN BIRAKMAZDIN YARALAMAZDIN
ŞİMDİ KAN KUSUYOR YÜREGİM SANA
ELLERİM DUADA SENDE YAN BENİM GİBİ BİR AŞKA
-
27 Haziran 2009 Ümmühan Engin
AFFETMEM SENİ
Sakın merhamet bekleme benden
Ben tanrı deilim affetmem seni
Sen meddet umarken yedi kat elden
Seni bagışlayıp yüceltememki
Pişmanım demişsin son mektubunda
Üzgünüm sevdiğim dönemem geri
Yaptıgın hatayı anlasan bile
Kahır zindanından azletmem seni
Dünyada birtek sen birde ben kalsam
Ben sensiz yaşarım istemem seni
Ömrünce hatırla bu son mektubu
AZRAİLİM olsan beklemem seni
-
8 Temmuz 2009 Ümmühan Engin
DOSTLUK ARKADAŞLIK HEPSİ YALANMIŞ
MENFAAT ÇIKAR BEKLENTİ GİRMİŞ ARAYA
SAMİMİ SANDIGI SEVGİLERLE ALDATILMIŞ
EN GÜVEN DUYDUGU İNSANDA VURURMUŞ DARBE
İNSAN KULLUK İÇİN GELDİ DÜNYAYA
YARATILMIŞ GAYESİ UNUTULMUŞTUR
ÇIKAR GEÇTİ ÖN SIRAYA
KALPLERİ BENCİLLİKLE DONATILMIŞ
BÜTÜN İLİŞKİLER ÇIKARA BAGLI
BİR ANDA GÜZEL İNSANLAR ÇİRKİN OLUYOR
DEGER VERDİKLERİN KESİYOR TUTTUGU DALI
EN BÜYÜK ACIYI EN GÜVENDİĞİN YAŞATIYOR
ÇOK DEGER VERDİĞİN SEVDİĞİN
SENİ TERK EDİYOR GÜNÜN BİRİNDE
İNSANLIK KAYBETTİ TÜM DEGERİNİ
DOSTLUGA ARKADAŞLIGA SEVGİYE
KALMADI DEGER....
-
13 Ekim 2009 -Ümmühan Engin
SUSKUN ARTIK YÜREGİM...
YOKLUGUN İÇİMİ ÜRPERTİYOR
NE BİR SES NEDE BİR HABER
YOK OLDU SANKİ YERLE BİR HER YER
SUSKUN ARTIK YÜREGİM
SANKİ DİLLERİM PRANGALARDA
YÜREGİM DARDA
SANA GELMEK KOŞMAK İSTERDİM
DERDİNLE PAYLAŞMAK İSTERDİM
İSTERDİM İŞTE YOKSUN
SENİ KİME NASIL SORAYIM
CESARETİM OLSADA İZİNİ BULAMAM
HANGİ KEDERLESİN HANGİ SEVİNÇLE
YOKSA BENDEN KAÇMAKMIYDI GİDİŞİN
YETERKİ SEN SAGLICAKLA KAL
MUTLULUK SENDEN YANA OLSUN
UMUDN BİTTİĞİ YERDE
BEN SENSİZ SENİDE BULURUM
ACIMADIGIN BU YÜREKTE
-
13 Ekim 2009 Ümmühan Engin
ADI AŞK BUNUN..
NEFES ALMASI GÜÇTÜR BİLİRİM
GİZEMLİDİR PAYLAŞAMAZSIN
ANLATAMAZSIN YÜREGİNE SÖZ GEÇİREMEZSİN
BİNLERCE KEZ PRANGALAR VURURDA
GEM VURAMAZSIN YÜREGİNE
SENİ SENDEN BENLİĞİNDEN ALIR
KOY VERİR GİDERSİN YABAN ELLERE
DAGLARA YOLLARA
GEREKTİĞİNDE TAŞLARADA VURSAN BAŞINI
KURTULAMAZSIN
AŞK BİR RUHUN İKİZİDİR
YAŞADIKÇA ANLARSIN
GÖZLERİNDE MANALAR
SÖZLERİNDE BİNLERCE ANLAMLAR ARAR DURURSUN
BEYNİNİ BİNLERCE SORULAR TIRMALASADA
YÜREGİNDE FIRTINLALAR ESSEDE
AŞKA İNANMIŞSAN
AŞKA GÜVENMİŞSEN
O YÜCE DUYGUYU
EN KUTSAL YERDE KALBİNDE TAŞIYORSAN
İHANET GEÇMİYORSA AKLINDAN
YALAN DİZ BOYU DEİLCE DİLİNDE
ONUN İÇİN HER DOGRU ÖZÜNDE VAR İSE
AŞKI KAYBETMEK DEİL
KAZANMAK FARZDIR SENİN KALBİNDE...
-
20 Mart 2010 Ümmühan Engin
BEN ÖLDÜM ANNE.....
HİÇ BİLEMEDİM ANNE ÖLÜMÜ ANLIYAMICAK YAŞTA İDİM
SENİ BEN HİÇ ÜZDÜMMÜ ANNE KIRDIMMI KALBİNİ HİÇ
NE OLUR SENİ BİLMEDEN ÜZDÜYSEM ANNE AFFET BENİ
ŞİMDİ GÖZLERİM AGLIYOR ODAM KARANLIK BEN ÖLÜYORUM ANNE
SENSİZ KİMSESİZ ARKADAŞLARIMDAN UZAK BİR ODADA
NEFES ALAMIYORUM SENİ DÜŞÜNÜYORUM SADECE
BENSİZ SEN NE YAPARSIN NASIL YAŞARSIN DİYE
SADECE SEN VARSINN HAYALİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
SOKAKLAR KARANLIK DIŞARDAN ODAMA IŞIK GİRMİYOR
SADECE NEFESİM VAR YÜREGİMDE BİNLERCE YANKI İÇİMDE
BU GENÇLİĞİMİN BAHARINDA SANA DOYAMADIM BEN
GÖZLERİN ŞU ANDA GÖZLERİMDE BEN ÖLÜYORUM ANNE
KALBİM ACIYOR BİR GİTMEK BİRDE KALMAK VARIDI YA
HANGİSİ DAHA GÜZELDİR KARMAŞASI VAR TİTREYEN KALBİMDE
SENSİZ ÖLMEK VARYA SENSİZ OLMAK VARYA KORKUYORUM
ŞİMDİ BİR RÜZGAR ALIP GETİRECEK BENİ BEN ÖLÜYORUM ANNE
BEN HİÇ TEK BAŞIMA SAHİLLERİ DOLAŞMADIM BİLİYORSUN
BEN SENSİZ HİÇ BİR YERE ADIM ATMADIM BİLİYORSUN
BEN KİMSEYİ SENİ SEVDİĞİM KADAR SEVMEDİM BİLİYORSUN
BEN BU ÖLÜMÜ KENDİME YAKIŞTIRMADIM BEN ÖLÜYORUM ANNE
UZAKTAN BİR SES ÇINLIYOR KULAGIMDA DALDIM DERYALARA
SANKİ BİR SES ÇAGRIYOR BENİ MELEKLER UÇUŞUYOR ODAMDA
GEL DİYE SESLENEN VAKİT GELDİ DERCESİNE KORKUYORUM
BEN SENSİZ BEN KİMSESİZ BEN YAPA YANLIZ ÖLÜYORUM ANNE
BEN BU ŞİİRİ TRANVAY KAZASINDA YENİ KAYBETTİĞİM YEGENİM BUKET BULUT İÇİN YAZDIM
CANIM YEGENİM SEN BİR MELEKSİN GENÇ YAŞINDA CENNETDESİN İNŞ
SENİ ÇOK SEVİYOR TEYZEN HEP AKLIMDA OLCAKSIN DUALARIM SENİNLE MEKANIN CENNET OLSUN HUZUR İÇİNDE YAT AMİN ALLAH SENİ BİZDEN DAHA ÇOK SEVMİŞ CANIM BENİM NUR İÇİNDE UYU SENİ SEVİYORUM BEBEGiM
29 Mart 2010 Ümmühan Engin
KADER.......
BİR GÖRE BİLSEM KENDİMİ BİR DUYA BİLSEM
İÇİMDEKİ DUYGULARI RÜZGAR GİBİ ESTİRSEM
NEREDE BENİM GENÇLİK YILLARIM DESEM
ARKAMA BAKMADAN HERŞEYİ TEK TEK SİLEBİLSEM
YARINLAR HEP UMTTU DEDİLER BEKLE SEN
O UMUTLAR HİÇ Mİ HİÇ GELMEDİLER
YAPRAKLAR YEŞERDİ TOMURCUKLAR GÜL AÇTILAR
BENİM KADERİMDE GÜLLER DALLARINDA HEP SOLDULAR
KİMİ GÖRSEM ACIMAKLA BAKAR BANA HEP
GENÇLİK GÜZELLİK GEÇİYOR BAK VER ELİNİ DERLER HEP
BENİM ALDANACAK KALBİM DAYANMAZ ACILARA
HİÇ KİMSEYİ İNCİTMEM ACITMAM SOL YANINI
ACI SÖZLERİ SEVMEZ BENİM DİLİM
KİN ÖFKE İHTİRASLA BEZENMEDİ BENİM YÜREGİM
SADECE KİME GÜVENECEGİMİ AH BİR BİLE BİLSEM
SÖKÜP ATSAM İÇİMDEKİ KORKULARIDA
KİME GÜVENE BİLECEGİMİ AH BİR BİLEBİLSEM
-
BURDAYIM.....
günler geçti çok zalimler tanıdım
hainlerin yanlışlarına alıştım
pes etmedim hep savaştım savaştım
hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
nice maskeli yüzleri çözmüşüm
nice dostu düşmanımla görmüşüm
örmüşüm hayatı zorla örmüşüm
hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
yalan yanlış diz boyuydu üzüldüm
kar boran yerlerde gezdim üşüdüm
kahraman iken hain gibi göründüm
hiç yılmadım yıkılmadım burdayım
ihanet hain içindir ögrendim
zorluk direnmek içindir direndim
körelmedim imanımla bilendim
ezilmedim ezemezler burdayım
Ümmühan Engin 20.4.2004
Bu şiiri kim alırsa eklerse eklesin buna ALLAHIM şahittir bu benim emegimdir benim şiirmdir bin tane yazı ekleseler adını değiştirseler ALLAH bilendir görendir amenna yazdıgım tarih te netlogta adminler ellerinde mevcuttur adına yıkılmadım burdayım dmekle olmuyor şiirime emege saygı şairlik öyle kolay deil çarpmakla çırpmakla her şey ama herşey emekle oluyor emege saygı sadece saygı ..........
SEN BAŞKASININ OLALI
YARALIYIM ZİNDANLARDAYIM UFKUMUN GÜNEŞİ SOLDU
SENİNLE HAYATI CENNET SANDIM SICAK KONUŞURKEN
HAYAT ALIRDIM
HAYATIMI YIKAN BENİ AGLATAN YÜREGİMİ YAKAN SEN OLDUN
ACILARDAYIM KEDERLERDEYİM SENDEN AYRI KALALI
ARTIK ZORUMA GİDİYOR SEN BAŞKASININ OLALI
MELEK GİBİ GÖRÜNÜP KOŞARDIM SANA
HERŞEYİM SENDİN NELER YAPTIN BANA
KURŞUNU SIKAN ARKAMDAN VURAN SEN OLDUN
ARTIK ZORUMA GİDİYOR SEN BAŞKASININ OLALI
MUTLULUKLARI BANA SEN VERİRDİN SARILIP BANA
SEVGİLİM CANIM DEDİĞİNİ SÖYLERDİN
HAYATIMI YIKAN HER AN AGLATAN SEN OLDUN
YÜREGİME UMUTSUZLUKLARI KATAN SEN OLDUN
ARTIK ZORUMA GİDİYOR SEN BAŞKASININ OLALI
04 Mayıs 2010 Ümmühan Engin
Hak Etmedin....
biraz dikkatli baksaydın gözlerime
sendeki ışıgı görecektin umursamadın
aglayan benide görecektin aldırmadın
yada gerçekten sevseydin beni
kalbiminin çıglıklarını duyabilecektin
ben sen iken sen ben olamadın
acılarımın sebebi oldun tükettin
tükendim sengibi umursamamayı bilemedim
hıncımı almak için sevgiden
bagırdım haykırdım olmadı başaramadım
boyun egdim ayrılıga ne yaptımsa olmadı
dilim söylüyor kalemim yazıyor
ihanetin bedelini tekmeledim olmadı
başaramadım
içim acıyor gücüm yettiğince dayanıyorum
yaralanan hüsrana ugrayan kalbimi susturmak için
kaybettiğim dünyamı bulmak için çabalıyorum
biraz olsun hayata baglanmak istiyorum
başaramıyorum
kaybettiğim duygularıma sarılmak için
savginin varlıgına sarılmak için tutunmak istiyorum
şunu bilmeni isterim ki sevdiğim
sen bu kalbi hiç hak etmedin
Ümmühan Engin
6.5.2010
NEDEN.........
ANLAMAZ BİLMEZ SENİ KİMSE ANLATSANDA NAFİLE
KİM ANLARKİ ÇEKENİN HALİNDEN ÇEKMİYEN NE BİLİR
SANKİ KARŞINDAKİ NE HİKAYE GELİR YAŞADIKLARIN
BİLİRMİSİN HAYAT NEDEN İBARET SADECE AŞKTAN MI
DERLER BAŞIMA NE GELİRSE GELSİN SENDEN GELSİN
DEMESİ KOLAYDA O BAŞA GELENİ TAŞIMAYA YÜREK VARMI
ANLAMASI ÇOK ZORDUR İNSAN GÖNLÜNÜN IZDIRABINI
NEDEN HEP SORGULANIR DURUR İNSANIN HAYATI
ÖNCE SÖYLENİR AŞKIM SENİ ÇOK SEVİYORUM
SENSİZ CANIM NEYE YARAR SENSİZ NEFES ALAMAM
YEMİNLER EDİLİR ZAMANLA SEVGİ İTİLİR ASILIR
YÜREGİNİ CANINI ACIMADAN ACITIRLAR GİDERLER
PEKİ OZAMAN SEVGİLERİ NEDEN KARANLIKTA BIRAKIRLAR
PEKİ OZAMAN NEDEN AŞKIN ANLAMINI ESİR ALIRLAR
PEKİ OZAMAN YÜREGİNİN YANKISINI NEDEN GÖRMEZLER
PEKİ OZAMAN NEDEN SEN BENİM HERŞEYİMSİN DERLER
NEDEN NEDEN.........
Ümmühan Engin 7.5.1987
Aşk da tıpkı elif gibidir..
İsminde gizlidir, ama okunmaz.
O olmadan da besmele sese gelmez.
O her şeyin içindedir, ama hiç bir şeyde görünmez.'
Hz.Mevlana
-
Biz ki Ustasıydık Aşk Yaşamanın ve Yaşatmanın!
İnsanLar o Kocaman 3 Harfi Nankörlere,
Kalp Kıranlara, Keyf Düşkünlerine Alet Etmeden Evvel!
Hal 'Bu'ysa Şimdi Çırağı Dahi Değilim Aşkın!!!!!
-
Herkes gülüşümü görüyor.Kimse savaşımı görmüyor.
Herkes sesimi duyuyor.Ne düşündüğümü kimse bilmiyor
Herkes yazdıklarımı okuyor.Gözyaşlarımı kimse görmüyor
Herkes beni tanıdığını sanıyor.Ama kimse benim kim olduğumu bilmiyor..
-
Nerdesin yürek.!!
Yalnızlığın sardığı yıldızlı gecelerdemisin,
Yürek yarasının anlatıldığı dillerde mi?
Tefekkürdemisin hala;
Yoksa kırık kalplerde mi.?
...Efendi...
-
Gel gönülden
konuşalım! Sözlerin iflas ettiği yerde buluşalım. Sükûta
boyansın her yer.
Sükût boyasın her yeri....
Yürekten selamlaşalım. Kapat gözlerini. Gözlerin kendiliğinden kapansın.
Kalbinden – kalbime, kalbimden- kalbine yollar açalım. Göz göze gelsin gönüllerimiz.
Bütün âzâlarımız dil olsun. Sonra vedâlaşsın birbirleriyle.
Azâlarımızla vedalaşalım...
Hz. Mevlana...
-
KALDIRIMLAR
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar
İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi
N. fazıl kısakürek
...........................................
DAYAN KALBİM
Seni dağladılar, değil mi kalbim,
Her yanın, içi su dolu kabarcık
Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;
Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık
Sensin gökten gelen oklara hedef;
Oyası ateşle işlenen gergef
Çekme üç beş günlük dünyaya esef!
Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!
N.fazıl kısakürek
-
Kimine Göre HAYAT, Toz Pembe, Kimine Göre İse Tümüyle Bir Çile... Önemli Olan İse, HAYATI YAŞAMAK Tüm Gerçekleriyle..
-
Sonunda biz bildik ve anladık ki, Biz şu görünen tenden ibaret değiliz. Biz, bu tenin ötesinde Allah (c.c) ile beraberiz..'
Hazreti Mevlâna
-
Ben ten uyuşması kadar ruh uyuşmasının önemine inanırım. Hatta insanların eş ruhlarının olduğuna bile inanırım. Ama ruhları olmayan bedenler birbirleriyle ne kadar uyuşabilir ki? Evet, önce göz görür fakat ancak ruh sever. Ayrıca ruhumuz olmadan eş ruhumuzu bulmak gibi bir şansımız olmadığına da eminim... İşte bu yüzden içimiz de sürekli bir eksiklik duygusuyla yaşıyoruz hepimiz, işte bu yüzden sürekli duvarlara çarpıp çarpıp kendimizi kanatıyoruz ve işte bu yüzden mutluluğu bir türlü yakalayamıyoruz... Can Dündar
-
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
- Necip Fazıl Kısakürek
-
Beni söylediklerimde arama...! Ben
söylemediklerimde gizliyim...
O göremediğin koskoca derya
gönlümdür, gördüğün sahil ise
dilim...
Kıyılarıma vuran dalgalara
şaşma...! Onlar Aşktan gel-git'im.
Ben hem bende, hemde sende bir
gizim...!
Beni Mecnun'dan, Leyla'dan
sorma...!
Ben yalnız Mevla'dan bir
'izim'..
-Hz. Mevlana
-
Dertler geldi sormadan yatılı kaldı. Misafirmiş mutluluk müsade istedi ve kalktı..!
-
''Kimse Bilsin İstemem Ağlarken Güldüğümü Ben Herkezden Gizlerim Yaşarken Öldüğümü..!
-
GÜVENMEK ..Sevilmekten çok daha ÖNEMLİDİR..!
ARTIK YOKSUN BİLİYORUM YOKSUN SENSİZLİĞİN SESSİZLİĞİNDEYİM ODAM KAPKARANLIK IŞIK SIZMIYOR YÜREGİME ANLAMINI YİTİRDİ SON DEMLERİNDEYİM YOKLUGUNUN GECELERİME DERİN ACILARIN İÇİNDEYİM BABA...
HANGİ YANA DÖNSEM HÜSRAN HANGİ YÖNE BAKSAM SEN VARSIN
HAYATIN BAHARINDAYKEN ÇOCUKLUGUMU YAŞARKEN SENSİZ KALDIM NEFESSİZ KALDIM ANLIYAMAMIŞIM YOKLUGUNUN NEKADR ACI OLDUGUNU HİSSEDEMEMİŞİM SEN VARKEN SENSİZ KALM...ANIN NEFESSİZ KALMAK OLDUGUNU BABA...
HANİ SAÇLARI UZUN SAPSARI SARI KIZIN BEN ÇOCUKKEN HER İŞTEN EVE DÖNÜŞÜNDE SENİ BEKLİYEN BEN EVE GELEN SEN
SAATE GÖZLERİM DİKİLİ KALIRDI GELECEK OLDUGUN ANI BEKLERKEN VE AYAK SESLERİN BANA GÜVEN VEREN O KOCA YÜREGİN BABA...
ÇOCUKKEN HER BEKLEYİŞİMİN BİR NEDENİ VRDI SENİ ADI BAKKAL
SANKİ SON DURAK.. SANKİ BÜYÜK SEVNÇ NOKTASI BULUŞTURAN ODAK SEN VE BEN VE BANA ALDIGIN BEYAZ BADEM ŞEKERLERİ
KİMBİLİR KAÇ KEZ BADEM ŞEKERLERİ İÇİN SENİ ÜZDÜM KİMBİLİR
KİMBİLİR KAÇ KEZ PARAN VRMI YOKMU BİLMEDEN HEP İSTEDİM SENDEN..
ARTIK USLANDIM ARTIK KİMSEDEN BİR ŞEY İSTEMİYORUM BİLİYORMUSUN ..
ARTIK BADEM ŞEKERİNİ BİLE SEVMİYORUM BİLİYORMUSUN
NERDE BİR BAKKAL GÖRSEM KAFAMI ÇEVİRİYORUM GÖRMÜYORSUN BABA...
BÜYÜDÜM ARTIK SAATLERE BAKMIYORUM ACILARI GÖMMEYİ ÖGRENDİM BABA ..
HER BAKKALDAN ÇIKIŞIMIZDA BİLİRSİN ŞEKERLERİMİ ALIP ELİNİ TUTMADAN KOŞARCASINA KAÇARDIM BAKKALDAN BEN DÜŞERİM DİYE BAGIRIRDIN ARKAMDAN VE YİNEDE BEN DÜŞERDİM DİZLERİMİN ÜZERİNE CANIM ACIRDI DİZLERİM KAN İÇİNDE OLURDU VE SEN ÇOK ÜZÜLÜRDÜN KIZARDIN DİKKAT ETMİYORSUN DİYE BABA.....
ARTIK BEN ÇOCUK OLMAYI SENLE OLMAYI O DİZLERİ KAN İÇİNDE OLAN KIZI BENİ ÖZLEDİM BABA BENİ ÖZLEDİM BABA BENİ ÖZLEDİM
BABA.....
Ümmühan Engin ...00.35...25.12.2011
Ben Şahsım olarak Netlog sayfasında nicim zehran34 olarak bulunmaktayım .....Bu Sayfada Netlog Arkadaşlarımız da Bulunmakta sevgilerimi sunuyorum paylaşımcı arkadaşlarıma onlarda bu sayfaya severek geliyorlar arkadaşlarımızda şiir severler paylaşımları vrdır kendilerini en kalbi duygularımla burda bulunan degerli insan yürekli arkadaşlara yolu sevgiden geçenlere Slm olsun Sevgilerimle..
-
Oysa (sen) inancımı aldın benden.
Birisine inanmadan, güvenmeden,
Hiç birşey paylaşılamayacağını öğrettin.
Bu öğreniş beklediğim kadar kolay olmadı İNAN.
Duygularımı parçaladılar,
Kalbimi verdiğim herkez suçlu değil elbet.
Bende en az onlar kadar suçluyum.
Ama enazından,
Birisini sadece BENİ SEVDİĞİ İÇİN SEVMEK İSTİYORUM.
Beceremiyorum
Bu Şiir Benim şahsıma AİİTTİR hiç kimseye kendisi yazmış hakkını asla vermem aslaa bunlar benim duygularım bu sözler benim yüregimin yankıları öyle kolay deil sahip çıkmak altınada ADINI eklemek işte bu şiirime istinaden BURDAYIM .... kOLAY Degildir Benim duggularımı çalmak karşılıgı agır olur ...
YIKILMADIM BURDAYIM
Günler geçti çok zalimler tanıdım
Hainlerin yanlışına alıştım
Pes etmedim hep savaştım,savaştım
Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
Nice maskeli yüzleri çözmüşüm
Nice dostu düşmanımla görmüşüm
Örmüşüm; hayatı zorla örmüşüm
Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
Yalan yanlış diz boyuydu üzüldüm
Kar boran yerlerde gezdim üşüdüm
Kahraman’ ken hain gibi göründüm
Hiç yılmadım! yıkılmadım! burdayım! ..
İhanet: hain içindir... öğrendim
Zorluk: direnmek içindir...direndim
Körelmedim... imanımla bilendim
Ezilmedim! ezemezler! burdayım! ..
Bu şiirin tüm sözleri bana aiittir Ümmühan Engin
Bu Şiiri NETLOG .. ana sayfasında iken yazmıştım arkadaşlarımla paylaşmıştım ve örnek olaraK DA ses sanatçısı Kaan Alkanda vrdır hangi tarih te bu şiiri yazdıgım nic olarak mahra soylu şahsım olarak Ümmühan engin
Bu şiir benim bebegim benim emegimdir kimsenin duygularımı çalmaya HAKKI YOK....1998 yılında çıkardığı 'Yıkılmadım' adlı albümünden esinlendim de sen hangi eserden esinlenerek bu sözleir yazdın lokman hamitoglu ve tarihide br güzel kafana göre yazmışınız SADECE EMEGE SAYGI .... Ssygılarımla
'Kaderin ne olduğunu anlatamam' dedi Şems...
Ama ne olmadığını anlatabilirim: Kader, hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten 'ne yapayım kaderimiz böyle' deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir.
Güzergah bellidir ama dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir......
Öyleyse ne hayatının hakimisin, ne de hayat karşısında acizsin...
-
ve Malesef tükendik ..bütün sevdalar iflasta..kepenk kapatmış gönüller..sevdanın parabirimi aşk...ümit kaplı 'cüzdanlar;' lakin aşka, içleri boş ...sahte sevdalar basılıyor ehil olmayan dillerin matbaasında....ve seviyorum seni diye başlaya...n sözler süslüyor yalanların üstünü..altında çürük çarık vaatler...kopyala yapıştır bütün sevdalar..hiçbiri içten değil,herkes birbirinde ziyaretçi,deneme yanılma tahtası gönüller ,bu yüzden temiz bir aşk yok! art niyetlerin çamuruyla hepsi kirli...kimsede yüreğini temizleyecek gözyaşı yok,oysaki insanın sabunudur gözyaşı .....çıkar en derinden bütün niyetlerini yıka...çıkar içinde mutlaka kalmıştır birşey!!...ey aşkın peşinde koşan kişi ...insanın içinde başlar herşey...
....................................................................................................................................
kabul edelimki zamana yenildi aşk..
gel görki savunamıyorum artık..
hevesemi kurban gitti ne ara bitti aşk
kimseye candan sarılamıyorum artık
suçlu arama nafile! hepimiz kaybettik,
selasını okumuşlar insanlık cihetine ..
sanki ikindiye konmuş bir cenaze gibi
kılınmış namazı aşkın hakikat niyetine..
içimde bir kırıntı kalmışsa şayet hala
oda kelimelerle günbegün tükendi tükeniyor..
belki yüreğimde yeşerir bir 'umut' daha
tohumu ekili belkide aşkın, açaçağı zamanı bekliyor..
..........................................................................
bir işaret bekliyorum ...açmak için şu karanlık perdeleri...bir ışıkki aydınlatsın diyorum..kaldırsın görünmeyen tüm engelleri...hayalime resmettiğim gibi sev..yüreğinin ateşiyle ısıtta ister uzak ol istersen gel............
....................................................................................................
Hayatta bütün olumsuzluklar üstüste gelip artık pes etme noktasına vardığında anlaki bir çıkmazın içinde değil..yeniden bir doğuşun içindesin..bilki eskiler gitmeye mahkumdur hayatından yeninin doğum sancılarında....hep bu hüzün ve ayrılık var her gelişin birde gidiş yolculuğunda..
................................................................................................
Hayatın her dönemecinde karşına iki yol çıkacaktır.biri doğru diğeriyse yanlış, Yanlış yol kolay görünecek, çekici gelecek.. Doğru yol ise; zor tehlikeli ve risk dolu olacak, Yanlış yola girersen başlangıçta başarıyı mutluluğu bulabilirsin.....Ama sonunda kaybedersin.Doğru yolda ise başlangıçta attığın her adımda bir zorlukla,bir tuzakla,bir tehlikeyle karşılaşabilirsin..ama sonunda her zaman kazanan sen olursun...şimdi sor kendine doğru yoldamısın yanlış yoldamı?
.........................................................................................................................
Kelimeler her şeyi anlatır.. Ama her şeyi yaşatmaz. Bazen ben bile yabancı olurken kendime ,sana nasıl anlatırım ki beni!
Artık ben de sıkıldım güçlü görünmekten, içim düğüm düğümken başka düğümleri çözmekten. Herkese yetişmekten ama hep kendime geç kalmaktan. Eskiden olsa bir şekilde yakasından tutardım hayatın, ama şimdi tutunduğum her hayat elimde kalıyor. Ya benim gücüm tükenmiş ya da hayatın karşıma çıkardığı yürekler çok acımasız. Haketmeyenler en konforlu kalplerde sefalarını sürerken, nedense ben hep iyi halden tahliye ediliyorum yüreklerden.....
Erkekliğin gücü bir kadına vurmakta değil; 1 kadına vurulmaktadır ..
DOSTLUK' tatile çıktı.. 'AŞK' sizlere ömür.. 'SABIR' tükendi.. 'ANLAYIŞ' sıfır.. 'MUTLULUK' yok.. 'TEBESSÜM' hasta.. 'SAYGI' raporlu.. 'YALAN' dizboyu.. 'ADAM HARCAMAK' gündemde.. 'SEVİYORUM' sözü son moda.. 'YALANDAN KİM ÖLMÜŞ' insanlığın dışında...
-
Hayatın Anlamı Senin Bakışlarında!..
Eski zamanların birinde bir adam hayatın anlamının ne olduğuna takmış kafayı... Bulduğu hiçbir cevap ona yeterli gelmemiş ve başkalarına sormaya karar vermiş.. Ama aldığı cevaplar da ona yetmemiş. Fakat mutlaka bir cevabı olmalı diyormuş. Dolaşıp herkese bunu sormaya karar vermiş. Köy, kasaba, ülke dolaşmış bu arada zaman da durmuyor tabi ki. Tam umudunu yitir...mişken bir köyde konuştuğu insanlar ona 'Şu karşıki dağları görüyor musun, orada yaşlı bir bilge yaşar. İstersen ona git belki o sana aradığın cevabı verebilir.' demişler. Çok zorlu bir yolculuk sonunda bilgenin yaşadığı eve ulaşmış adam. Kapıdan içeri girmiş ve bilgeye hayatın anlamının ne olduğunu sormuş. Bilge 'Sana bunun cevabını söylerim ama önce bir sınavdan geçmen gerekiyor.' demiş. Adam kabul etmiş. Bilge bir çay kaşığı vermiş adamın eline ve içine de silme bir şekilde zeytinyağı doldurmuş. 'Şimdi çık ve bahçede bir tur at tekrar buraya gel. Yalnız dikkat et kaşıktaki zeytinyağı eksilmesin eğer bir damla eksilirse kaybedersin.' Adam gözü çay kaşığında bahçeyi turlayıp gelmiş. Bilge bakmış 'Evet, kaşıkta yağ eksilmemiş, peki bahçe nasıldı? '. Adam şaşkın bir şekilde şunu söylemiş: 'Ben kaşıktan başka bir yere bakmadım ki...' Bunun üzerine bilge 'Şimdi tekrar bahçeyi dolaşıyorsun kaşık yine elinde olacak ama bahçeyi inceleyip gel.' demiş. Adam tekrar bahçeye çıkmış gördüğü güzellikler büyülemiş muhteşem bir bahçedeymiş çünkü. Geri geldiğinde bilge, adama 'Bahçe nasıldı? ' diye sormuş. Adam gördüğü güzellikler karşısında büyülendiğini anlatmış. Bilge gülümsemiş, 'Ama kaşıkta hiç yağ kalmamış.' demiş ve eklemiş:
“Hayat senin bakışınla anlam kazanır!.. Ya sadece bir noktayı görürsün hayatın akıp gider, sen farkına varmazsın... Ya da görebileceğin tüm güzelliklerin tam ortasında hayatı yaşarsın, akıp giden zamanın anlam kazanır... Hayatının anlamı senin bakışlarında gizlidir!..”
Mehmet Akif ERSOY
Allah, nasip ettirmeyeceği bir şeyi'. - hayal ettirmez..