Teo Kal Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ve Ş ...

Haykırış bir itiraf oluyorsa bunun bi adım ötesinde de yatıyorsa bi hüzüntü,bi ahlık,bi serzeniş işte o zaman bırakılanlar bana bişeyler anlat canım sıkılıyor,içim içimden geçiyor der ve oyoror köşeye...
Ama dokunmak donmak değil,içimizde de bi intihar ateşi yok sren çaldığı müddetçe...
...
Ne ol ...

Tüylerin diken diken olduğu an,yanakların kızardığı,ellerin terlediği,gözlerin bi oraya bi şuraya bilinçizce baktığı anlar bitince anları inkar etmek ne kadar da basit ve ucuzdur...
Anları an yapan o değilse de anları an yapanı unutmamak gerekir bu kendimiz olsa da...
...
Güzellik içinde bi güzel ...

serzenişler acı veriyorsa,acılar insanı hezeyana sürüklüyorsa ve herbir hezeyanda bi şey alıp göütürüyorsa senden birşey o zaman göğe bak,güneşi hisset,dağdaki gelinciğin kokusunu iliklerine kadar çek çek ki bunlar bitsin.
...
Tırmanışlarımız vardı bizim bi keman sızıntısında...
Ağzına sağlık...

yabancılık çekmemekle beraber yabancılığı estiren bi kadar da samimiliğiyle esen yabancı unsurları sıcaklaştıran ondan da önemlisi tınıları çağrıştırılmasını sağlayan figürlerin belirtilerini yakalayıp ufak noktalarda can çekişen bi kuramlar dizisini de akıllara getirmesiyle hoş ve veciz üç beş ke ...

yabancılık çekmemekle beraber yabancılığı estiren bi kadar da samimiliğiyle esen yabancı unsurları sıcaklaştıran ondan da önemlisi tınıları çağrıştırılmasını sağlayan figürlerin belirtilerini yakalayıp ufak noktalarda can çekişen bi kuramlar dizisini de akıllara getirmesiyle hoş ve veciz üç beş ke ...

yabancılık çekmemekle beraber yabancılığı estiren bi kadar da samimiliğiyle esen yabancı unsurları sıcaklaştıran ondan da önemlisi tınıları çağrıştırılmasını sağlayan figürlerin belirtilerini yakalayıp ufak noktalarda can çekişen bi kuramlar dizisini de akıllara getirmesiyle hoş ve veciz üç beş ke ...

İçgüdüsel olarak, içimizde bizlerin kendisine meftun olduğumuz, kendisi olmadan yapamayacağız, kendilerine muftekir olduğumuz şeylerin, esintisini algıladığımızda varlığımızı bir kez daha ispatlarcasına surur ve neşe dolu bi edayla hayata olan sevişgenliğimizin gölgesinde lisanlarımızda dökülen geli ...

Yıllıların göz ardı edilerek varılan bir çok neticelerin iz düşümlerini yaşarken geçmişle an mesafesinde bi yerde düze çalan bi takım klişe lafların güzargahına sürekli ve ısrarlı bi şekilde takip eden bir iç tramvayını bekleyen birine raslamak neden sıradan hale gelsin bu hallerin sürekli yaşandığı ...

insanların yaşamlarının girift noktalarında bazı insanları ulvleştirip ona aşkın bi varlığın tohumlarını ekmekten bazı yetilerini kaybettiklerini görüyoruz.Bu yetilerden en önemlisi de onu ve saygınlık olsa gerek...
Bu yetilerin geri dönmesi temennisiyle...

Ve hissiyyatın ayyuka çıkması ve o anki manzaranın gönellerdeki tecellisidir bu.
Ne deryalarda yüzdü, ne çağlayanlar gördü, me çeşmeler tanıdır bu gönül...
Artık aforizmalara ittisal başlar bundan sonra...
Gönlün afaki noktalarındaki serzenişler...
Eline sağlık.

Artık puslu hava çilelil gönül sıkıntılı bi hal sancılı yürek ve farkedemediğin nice olumsuzlar ayrılıkla kapında...
Atmosfer yine aynı ve yine aynı hava gök güneş...
Yorumuna sağlık.

Duyguların içli dışlı oluşunun eseridir bu...
Duyguların samimiyetle buluşup haykırmasıdır...
Duyguların coşkun bi denizde alabora olmaktan çırpınışıdır bu.
Evet duyguların eseridir bu halet-i ruhiyye...
Ruhtan dökülen inci taneleri olmuş bu şiir...

Kişi kendiyle öteki şey arasında gidip durduğu sürece,belli bir efor sarf etmediği sürece yalnızlığının,belli bir sebat yoksa bu gidiş gelişlerde onun için yalnızlıktan söz etmek yerli yerinde olur.
Güzel bir sunum cidden.

birden kendimi acının gerekli olduğuna inanan fuzulinin divanını okurken hissettim.

Bu düzenin en belirgin en olağan ve en kabullenilen şeyi anlatmak yıllar öncesinde ve sanki bu düzenin bir sembolini yansıtabilmek bize bu kelimenin varlığının her devirde husula gelen bir şey olduğunu göstermesiyle beraber onun çetin bir benlik olduğunu iltizami manayla sergilemekte.

İnsanın varlığını kelimelerle hissetmesi onu o yapan kılık kıyafetlerden birisini giymesiyle mümkü ki burda şairimiz kendisini kendisi yapan bir umut bir mutluluk bir aşk ve iştiyakla kaleme sarılarak gönül deryasında sürekli vucuda gelen seyleri kağıda, her bir kelimesi billur tanesi inceliğiyle se ...

Bilinik tavırlara bürünerek bilinmezlği ortaya çıkarmak okyanusu bir yudumda içmekten farksız görünse de her bir hayalin ötesini sorgulmamak kendimize yapılan ve bir türlü de farkında olmadığımız bir zulmun içerisini atar ki bu bizi bizlikten insanı insanlıktan çıkaran demler bütünüdür.

Gündüzün geceden farklı olmasında bir zihin yürütmek ne kadar kişilerce abes görünse de şu bir gerçek ki:herşeyi olduğu gibi kabullunmemek bilakis kabullenme gereksiniminin içeride ve dışarıda uyandırdıkları hisleri gözden geçirip akl-ıselim bir tavırla onlara yönelmek ve böylece onları kalbi hoş tu ...

Her bir şeyin kendisiyle varolması olanaksızsa bu tek bir varlıkla mümkünse onun yargı ve hükümleri bir insan menfaatinin varlığıyla varoluyorsa şunu bilin ki:sizin hayatla olan savaşınız da bir tutum içerisinde olmaktan uzak,sade başıboşluğun verdiği ızdırıpla yüzyüze.

Aşkın basitliğini ben hiç bir mısrada burda gördüğüm gibi görmedim.
Yinelenmek levazımlardandır.