dinlediğinizde kesinlikle diğer gruplardan hemen ayırabileceğiniz bir grup. bunun sırrı şarkıların akorlardan değil direk steve harrisin bas gitarından nota olarak çıkmasıdır...
12 stüyo albümü, 3 compilation, 4 konser albümü ve bi dolu single çıkarmış hiper üretken grup. babam yaşına gelmelerine rağmen hala bildikleri sevdikleri heavy metal müziği icra etmektedirler. grup elemanları defalarca değişmiştir sadece grubun kurucusu ve beyni steve harris ve usta gitarist dave murray ilk albümlerinden beri gruptadırlar. grubun solisti bruce dickinson iron maiden le birlikte efsaneleşmiş, fear of the dark albümünden sonra grupan ayrılmış ve hayranları büyük hayal kırıklığına uğratmıştır. bruce suz maiden 2 albüm çıkarmış fakat blaze bayley nin vasat vokali bu albümlerin değerini düşürmüştür. 99 da bir mucize olur ve bruce dickinson, grubun eski gitaristlerinden adrian smith le birlikte gruba döner. artık iron maiden 3 elektro gitaristli bir gruptur. bu kadroyla grup brave new world albümünü çıkarır. grubun yeni albümü merakla beklenmektedir...
ilk dinledigim heavy metal sarkisinin* yaraticisi, her elemani birbirinden yetenekli ve kulturlu, new wave of british heavy metal'in kilometre tasi olan ingiliz muzik grubu. bircok grup gibi zaman icinde cesitli eleman degisiklikleri yasamis; sonunda rock tarihinin en muhtesem olaylarindan birini gerceklestirerek, uc gitaristli final kadrosunu kurmustur. simdiye kadar cikardiklari studyo, konser ve toplama albumleri, konser videolari, merchandising malzemeleri, maskotlari eddie icin gelistirdikleri oyun vb. bircok yan urun ile bir holding haline gelmistir (bkz: iron maiden holding) . iki gun dinlemesem eksikligini hissettigim, istanbul’a yeniden gelmelerini dort gozle bekledigim, alexander the great’i birgun canli soylediklerine sahit olmak gibi neredeyse imkansiz bir hayal kurdugum, hala en iyi muzigi yapan sahane adamlar, up the irons
güzeldir, hoştur ancak herkese şair etiketini dağıtan sitedir.
kimseye okutmadığınız ve size ait olan iğrenç şiiri(?) kaydettiğinizde adınız 'n' ile başlıyorsa şairleri arattığınızda şöyle bir liste bulabilirsiniz. adınızın naim zımbırtı olduğunu varsayalım.
şairler
nazım hikmet ran
naim zımbırtı
necip fazıl kısakürek
nedim
böyle bir listeye dahil olarak adam kendini bi şey zannetmiyorda değildir hani.
bazen söyleyecek soz bulamamaktan, bazen birseylerin icini acıtmasından, bazense sevincten kaynaklanan duygular bütünüdür. insanın aglayısını birisiyle paylasması önemlidir.yanınızda durup size güc veren insan sonsuza dek unutulmayacak derinlikte bir seyler bırakır icinize. ve unutulmamalıdır ki 'aglamak sadece gozyası dökmek degildir'..ici de aglayabilir insanın..
kalbin kapıları sevdiceğe sonuna kadar açılıp da, sevdiceğin o kapılara sırtını dönmesi sonucu kalbin kapılarına vurulan kısa süreli mühürdür. topluluk içinde dışarı çıktığında 'gözüme duman kaçtı' bahanesi ile delikanlılık elde tutulmaya çalışılır. gözyaşı, uç duyguların sınır çizgisidir. sevinç ve hüznü uç noktalarda yaşarken salıverir kendini. hüzün için akan gözyaşı, kalpte kalıcı yaralara yol açabilmekte ve çoğu yaranın tedavisi ise zamana bırakma metodu ile çözülebilmektedir.
insanlarin o'nu anlayamayişina bir anlam vermemek lazim. o hep anlatiyor ve anlayan da anliyor zaten. şoyle de bir lafi var ki super: ' cocuklarinizi iyi yetiştirin, yoksa onlari ben bi guzel yetiştiririm '
cinsiyetini büyük bir ustalıkla kamufle etmeyi her dem başaran dünya insanı. bazı şarkıları hakkaten güzel ve fekat yarattığı imajdan hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. şeylere benziyo..hmmm.. eskiden glam rock yapan bööle garip görünüşlü tipler vardı.. işte onlara...
acı gittiğini geri dönen yavaş at,
gizli ve tekinsiz öksesi yaşamanın.
umulmadık sevinçleri tattıran bize,
renklendiren bir kuşun kanadını.
ve gece söküp gündüz örerek,
var gibi gösteren hiç olmayanı.
gelirler tüyden adımlarıyla
ve aşk ve mut ve başkaları.
duyulur içten içe değişmez acı,
komaz ansımaya yanıltıcı yanlarını.
ve bizim o insancıl yaramız
açılır bir gülün yapraklarını
yüreğimizin kanayan gergefinde
delerek acının gerilmiş kumaşını.
eylül güzel geliyor bana şimdilerde. belki gelecekte bir kızım olursa ismini eylül koyabilirim. cama vuran yağmur damlalarını da sever belki. oturup konuşabiliriz şehrin ışıklarını seyrederken damlaların camda yarattığı her bir büyütecin içinden. hem öyle güneşi bol bulan yaz ayları gibi şımarık da değil eylül. ağırbaşlı, vakur. gözlerinin içinde bir parça hüzün dahi var. leonard cohen'in dance me to the end of love'da baktığı gibi hani.
oluk oluk düş geçidi. bazı bazı sarmalanmış, bazı bazı yarı çıplak. rüzgara kapılmış, uçan yaprakların arasından, ara ara gülümseyen güneş. dokunmaya kalkıştığında, içinin çekildiği, bir var-mış, bir, yok! öylesine sade ve güzel bir uyku arası düşü.
güneşin yüzü soğuktur eylül ayında, ayrılık hüznü kaplar insanları, koskoca bir yazı daha geride bırakmışlardır. balkonlardan çekilmiştir insanlar betonarme kovuklarına, yollarda sarı yaprak ölüleri, dallarda yolunu kaybetmiş son kuşlar ve göğü işgal eden kara bulutlar, gözlerde ayışığı arayışı vardır. yollar daha bir yalnızdır geceleri.
takvimlerin yazdığı yalandır, senenin ölümü eylül ayındadır.
'cliff metallicayı kaliteli bir grup yapan o vahşi ruha sahipti.sadece bas gitarist değildi, şarkı da yazardı ve metallicayı yıldızlara taşımaya yardımcı olurdu.onun ölümünden sonra metallica ruhunu sattı.eğer ölmeseydi siyah albüme veya load gibi bir şeye kesinlikle izin vermezdi.metallica basçısı ile beraber ruhunu da kaybetti.'
'en başta çok kızgın değildim ama sonradan çok kötü oldum; cliff rock n roll dünyasındaki insanlar gibi ölmemişti, kendi elinde olmadan bir kaza sonucu ölmüştü, alkol ve uyuşturucudan kendini öldürmemişti...işi olmazdı zaten...'
lars ulrich, 1987
...evet cliff burton saçını abuk subuk şekle sokup, makyaj yapan, parıltılı taytlar giyip ortalıkta cirit atan hair bandlerinin üyelerinden biri değildi.kendi halinde, mütevazi, hayranlarına değer veren gerçek bir müzisyendi.yaşasaydı şu anda efsane olan grup * belki heavy metal camiasının ilahı olacaktı.james hetfield ve diğerlerini adam eden oydu belki de...metallica ile birlikte sürdürdüğü kısa müzik yaşamında grubu bir thrash metal efsanesi olma yönünde iteledi, metallicanın müziğinin olgunlaşmasını, mükemmelleşmesini sağladı.ölümü bütün müzik dünyası için şüphesiz ki büyük bir kayıp oldu.orion adlı şarkıyı dinlemek bu kayıbın büyüklüğünü hatırlatmak için yeterli oluyor zaten...
'vahşi bir solo duyduk ve döndük, ortada bir gitarist yoktu, sonradan fark ettik ki ordaki cliff'ti, elinde bir bas, ayağının altında bir wah pedalı ve havada uçuşan saçları vardı.çevresinde insanların olup olmadığına bakmıyordu, çalarken sadece bas gitarına bakıyordu.'
tutku oyununun sonu,ufalanıp dağılış
kaynağıyım ben kendini yok edişinin
korkuyla pompalanan damarlar,en karanlık berreklığı emen
ölümünün hazırlanışında başı çekiyorlar
tat beni göreceksin
daha fazlası gereksindiğin tek şey
kendini adamışsın sen
seni öldürüş şeklime
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yolunu aç iğneyle,asla ihanet etmezsin
ölümün yaşamı giderek berraklaşıyor
acı tekeli,ayinsel acı
bir aynanın üstünde doğra kahvaltını
tat beni göreceksin
daha fazlası gereksindiğin tek şey
kendini adamışsın sen
seni öldürüş şeklime
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
efendim,efendim,peşinde koştuğum düşler nerede?
efendim,efendim,yalnızca yalanları vaat ettin bana
kahkahalar,kahkahalar,işittiğim ya da gördüğüm yalnızca kahkahalar
kahkahalar,kahkahalar,gülüyorlar benim haykırışlarıma
cehennem değer tüm bunlara,doğal yurt
anlamsızlık hakim yalnızca
bitimsiz labirent,sayılı günlerde salın dur
şimdi yaşamının vakti geçti
zaptedeceğim
ölmene yardım edeceğim
seni ezip geçeceğim
şimdi seni de yönetiyorum
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
rengin ve ışığın yokluğudur. kötülüğün, pasifliğin ve ıstırabın rengi olmakla birlikte aynı zamanda ilahi mevcudiyetin de rengidir çünkü tüm renklerin üzerine geçebilme hakimiyeti ondadır. kaosun karanlığındaki siyahı belirtmek için hermetistler 'siyahtan da siyah olan siyah' deyimini kullanmışlardır.
gunumuzde anlamini siyasi partilerle ve onlarin politikalariyla bulan kavram.
ozellikle ulkemizde sosyal yasamda hemen ber bireyin ekmek ve su gibi ihtiyaci oldugu kulturdur. hemen gaza gelebilen ve linc ortamlarini dolduranindan, hic bir sorun gormediklerini dusundukleri halde tam olacak dedikleri isleri olmaz olanina kadar hepmizin ihtiyaci birazcik siyasettir.
iron maiden
24.06.2007 - 18:14dinlediğinizde kesinlikle diğer gruplardan hemen ayırabileceğiniz bir grup. bunun sırrı şarkıların akorlardan değil direk steve harrisin bas gitarından nota olarak çıkmasıdır...
iron maiden
24.06.2007 - 18:1212 stüyo albümü, 3 compilation, 4 konser albümü ve bi dolu single çıkarmış hiper üretken grup. babam yaşına gelmelerine rağmen hala bildikleri sevdikleri heavy metal müziği icra etmektedirler. grup elemanları defalarca değişmiştir sadece grubun kurucusu ve beyni steve harris ve usta gitarist dave murray ilk albümlerinden beri gruptadırlar. grubun solisti bruce dickinson iron maiden le birlikte efsaneleşmiş, fear of the dark albümünden sonra grupan ayrılmış ve hayranları büyük hayal kırıklığına uğratmıştır. bruce suz maiden 2 albüm çıkarmış fakat blaze bayley nin vasat vokali bu albümlerin değerini düşürmüştür. 99 da bir mucize olur ve bruce dickinson, grubun eski gitaristlerinden adrian smith le birlikte gruba döner. artık iron maiden 3 elektro gitaristli bir gruptur. bu kadroyla grup brave new world albümünü çıkarır. grubun yeni albümü merakla beklenmektedir...
iron maiden
24.06.2007 - 18:11ilk dinledigim heavy metal sarkisinin* yaraticisi, her elemani birbirinden yetenekli ve kulturlu, new wave of british heavy metal'in kilometre tasi olan ingiliz muzik grubu. bircok grup gibi zaman icinde cesitli eleman degisiklikleri yasamis; sonunda rock tarihinin en muhtesem olaylarindan birini gerceklestirerek, uc gitaristli final kadrosunu kurmustur. simdiye kadar cikardiklari studyo, konser ve toplama albumleri, konser videolari, merchandising malzemeleri, maskotlari eddie icin gelistirdikleri oyun vb. bircok yan urun ile bir holding haline gelmistir (bkz: iron maiden holding) . iki gun dinlemesem eksikligini hissettigim, istanbul’a yeniden gelmelerini dort gozle bekledigim, alexander the great’i birgun canli soylediklerine sahit olmak gibi neredeyse imkansiz bir hayal kurdugum, hala en iyi muzigi yapan sahane adamlar, up the irons
selam
24.06.2007 - 18:09Allahın güzel isimlerinden biridir...
antoloji.com
24.06.2007 - 17:53güzeldir, hoştur ancak herkese şair etiketini dağıtan sitedir.
kimseye okutmadığınız ve size ait olan iğrenç şiiri(?) kaydettiğinizde adınız 'n' ile başlıyorsa şairleri arattığınızda şöyle bir liste bulabilirsiniz. adınızın naim zımbırtı olduğunu varsayalım.
şairler
nazım hikmet ran
naim zımbırtı
necip fazıl kısakürek
nedim
böyle bir listeye dahil olarak adam kendini bi şey zannetmiyorda değildir hani.
Bleeding me
24.06.2007 - 17:44arabesk'in özünde kendi kanını akıtmak vardır lafına en çok destek olan metallica şarkısı
Bleeding me
24.06.2007 - 17:43metallica load albumunde bulunan sarkisi, guzel bir sarkidir, slow kivamindadir, sağlam bir solo ihtiva eder bunyesinde.
ağlamak
24.06.2007 - 17:41bazen söyleyecek soz bulamamaktan, bazen birseylerin icini acıtmasından, bazense sevincten kaynaklanan duygular bütünüdür. insanın aglayısını birisiyle paylasması önemlidir.yanınızda durup size güc veren insan sonsuza dek unutulmayacak derinlikte bir seyler bırakır icinize. ve unutulmamalıdır ki 'aglamak sadece gozyası dökmek degildir'..ici de aglayabilir insanın..
ağlamak
24.06.2007 - 17:40kalbin kapıları sevdiceğe sonuna kadar açılıp da, sevdiceğin o kapılara sırtını dönmesi sonucu kalbin kapılarına vurulan kısa süreli mühürdür. topluluk içinde dışarı çıktığında 'gözüme duman kaçtı' bahanesi ile delikanlılık elde tutulmaya çalışılır. gözyaşı, uç duyguların sınır çizgisidir. sevinç ve hüznü uç noktalarda yaşarken salıverir kendini. hüzün için akan gözyaşı, kalpte kalıcı yaralara yol açabilmekte ve çoğu yaranın tedavisi ise zamana bırakma metodu ile çözülebilmektedir.
marilyn manson
24.06.2007 - 17:32coma white
sweet dremams
king kill
valentines day
Güzel parçalarından bazılarıdır...
marilyn manson
24.06.2007 - 17:31insanlarin o'nu anlayamayişina bir anlam vermemek lazim. o hep anlatiyor ve anlayan da anliyor zaten. şoyle de bir lafi var ki super: ' cocuklarinizi iyi yetiştirin, yoksa onlari ben bi guzel yetiştiririm '
marilyn manson
24.06.2007 - 17:30cinsiyetini büyük bir ustalıkla kamufle etmeyi her dem başaran dünya insanı. bazı şarkıları hakkaten güzel ve fekat yarattığı imajdan hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. şeylere benziyo..hmmm.. eskiden glam rock yapan bööle garip görünüşlü tipler vardı.. işte onlara...
acı
24.06.2007 - 17:25acı gittiğini geri dönen yavaş at,
gizli ve tekinsiz öksesi yaşamanın.
umulmadık sevinçleri tattıran bize,
renklendiren bir kuşun kanadını.
ve gece söküp gündüz örerek,
var gibi gösteren hiç olmayanı.
gelirler tüyden adımlarıyla
ve aşk ve mut ve başkaları.
duyulur içten içe değişmez acı,
komaz ansımaya yanıltıcı yanlarını.
ve bizim o insancıl yaramız
açılır bir gülün yapraklarını
yüreğimizin kanayan gergefinde
delerek acının gerilmiş kumaşını.
eylül
24.06.2007 - 17:23eylül güzel geliyor bana şimdilerde. belki gelecekte bir kızım olursa ismini eylül koyabilirim. cama vuran yağmur damlalarını da sever belki. oturup konuşabiliriz şehrin ışıklarını seyrederken damlaların camda yarattığı her bir büyütecin içinden. hem öyle güneşi bol bulan yaz ayları gibi şımarık da değil eylül. ağırbaşlı, vakur. gözlerinin içinde bir parça hüzün dahi var. leonard cohen'in dance me to the end of love'da baktığı gibi hani.
eylül
24.06.2007 - 17:21mevsimin hüzün kokan en sonbaharlı ayı.
oluk oluk düş geçidi. bazı bazı sarmalanmış, bazı bazı yarı çıplak. rüzgara kapılmış, uçan yaprakların arasından, ara ara gülümseyen güneş. dokunmaya kalkıştığında, içinin çekildiği, bir var-mış, bir, yok! öylesine sade ve güzel bir uyku arası düşü.
eylül
24.06.2007 - 17:20güneşin yüzü soğuktur eylül ayında, ayrılık hüznü kaplar insanları, koskoca bir yazı daha geride bırakmışlardır. balkonlardan çekilmiştir insanlar betonarme kovuklarına, yollarda sarı yaprak ölüleri, dallarda yolunu kaybetmiş son kuşlar ve göğü işgal eden kara bulutlar, gözlerde ayışığı arayışı vardır. yollar daha bir yalnızdır geceleri.
takvimlerin yazdığı yalandır, senenin ölümü eylül ayındadır.
cliff burton
24.06.2007 - 17:18#8983252 ! ?
'cliff metallicayı kaliteli bir grup yapan o vahşi ruha sahipti.sadece bas gitarist değildi, şarkı da yazardı ve metallicayı yıldızlara taşımaya yardımcı olurdu.onun ölümünden sonra metallica ruhunu sattı.eğer ölmeseydi siyah albüme veya load gibi bir şeye kesinlikle izin vermezdi.metallica basçısı ile beraber ruhunu da kaybetti.'
cliff burton
24.06.2007 - 17:17'en başta çok kızgın değildim ama sonradan çok kötü oldum; cliff rock n roll dünyasındaki insanlar gibi ölmemişti, kendi elinde olmadan bir kaza sonucu ölmüştü, alkol ve uyuşturucudan kendini öldürmemişti...işi olmazdı zaten...'
lars ulrich, 1987
...evet cliff burton saçını abuk subuk şekle sokup, makyaj yapan, parıltılı taytlar giyip ortalıkta cirit atan hair bandlerinin üyelerinden biri değildi.kendi halinde, mütevazi, hayranlarına değer veren gerçek bir müzisyendi.yaşasaydı şu anda efsane olan grup * belki heavy metal camiasının ilahı olacaktı.james hetfield ve diğerlerini adam eden oydu belki de...metallica ile birlikte sürdürdüğü kısa müzik yaşamında grubu bir thrash metal efsanesi olma yönünde iteledi, metallicanın müziğinin olgunlaşmasını, mükemmelleşmesini sağladı.ölümü bütün müzik dünyası için şüphesiz ki büyük bir kayıp oldu.orion adlı şarkıyı dinlemek bu kayıbın büyüklüğünü hatırlatmak için yeterli oluyor zaten...
cliff burton
24.06.2007 - 17:15'vahşi bir solo duyduk ve döndük, ortada bir gitarist yoktu, sonradan fark ettik ki ordaki cliff'ti, elinde bir bas, ayağının altında bir wah pedalı ve havada uçuşan saçları vardı.çevresinde insanların olup olmadığına bakmıyordu, çalarken sadece bas gitarına bakıyordu.'
james hetfield,1994
Master Of Puppets
24.06.2007 - 17:11Metallica
Master of Puppets
tutku oyununun sonu,ufalanıp dağılış
kaynağıyım ben kendini yok edişinin
korkuyla pompalanan damarlar,en karanlık berreklığı emen
ölümünün hazırlanışında başı çekiyorlar
tat beni göreceksin
daha fazlası gereksindiğin tek şey
kendini adamışsın sen
seni öldürüş şeklime
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yolunu aç iğneyle,asla ihanet etmezsin
ölümün yaşamı giderek berraklaşıyor
acı tekeli,ayinsel acı
bir aynanın üstünde doğra kahvaltını
tat beni göreceksin
daha fazlası gereksindiğin tek şey
kendini adamışsın sen
seni öldürüş şeklime
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
efendim,efendim,peşinde koştuğum düşler nerede?
efendim,efendim,yalnızca yalanları vaat ettin bana
kahkahalar,kahkahalar,işittiğim ya da gördüğüm yalnızca kahkahalar
kahkahalar,kahkahalar,gülüyorlar benim haykırışlarıma
cehennem değer tüm bunlara,doğal yurt
anlamsızlık hakim yalnızca
bitimsiz labirent,sayılı günlerde salın dur
şimdi yaşamının vakti geçti
zaptedeceğim
ölmene yardım edeceğim
seni ezip geçeceğim
şimdi seni de yönetiyorum
daha hızlı gel sürünerek
itaat et efendine
yaşamın daha hızlı tükeniyor
itaat et efendine
efendine
kuklaların efendisiyim ben iplerini yöneten
zihnini bulandıran ve düşlerini yok eden
seni körelttim,hiçbir şey göremiyorsun
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
yalnızca çağır beni ismimle,çünkü haykırışını işiteceğim
efendim
efendim
siyah
22.06.2007 - 16:02yillar sonra insanin aklina dusen ve 'bir kez daha okumaliyim' dedirten basucu kitabi. icindeki siyah'i ozleyenlere..
siyah
22.06.2007 - 16:00gerçeğin * rengidir siyah, pembenin * yalancılığından bihaber. suistimale kapalıdır. görmek isteyene gerçeği gösterir, yanında ışık olmasa da insanın.
ben siyaha rengini verdim, siyah bana gönlünü
siyah
22.06.2007 - 15:59rengin ve ışığın yokluğudur. kötülüğün, pasifliğin ve ıstırabın rengi olmakla birlikte aynı zamanda ilahi mevcudiyetin de rengidir çünkü tüm renklerin üzerine geçebilme hakimiyeti ondadır. kaosun karanlığındaki siyahı belirtmek için hermetistler 'siyahtan da siyah olan siyah' deyimini kullanmışlardır.
siyaset
22.06.2007 - 15:57gunumuzde anlamini siyasi partilerle ve onlarin politikalariyla bulan kavram.
ozellikle ulkemizde sosyal yasamda hemen ber bireyin ekmek ve su gibi ihtiyaci oldugu kulturdur. hemen gaza gelebilen ve linc ortamlarini dolduranindan, hic bir sorun gormediklerini dusundukleri halde tam olacak dedikleri isleri olmaz olanina kadar hepmizin ihtiyaci birazcik siyasettir.
sozlerim kendimedir.
Toplam 1002 mesaj bulundu