Suf Aya Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antoloji ...

  • cambaz

    27.02.2007 - 15:43

    Kelime Farsça.
    Lügatte 'başındaki bardağı düşürmeden rakseden oyuncu' olarak geçiyor ve imlâsının 'câmbâz' olduğu yazılı.
    'Câm' (cam bardak, kadeh) 'Bâz' (oynayan)

    'Cânbâz' anlamı bir yakıştırma olsa gerek. (vardır hocamın bir bildiği belki) Zira ip üzerinde yürüyüp canıyla pazarlığa girişme âdeti Uzak Doğuya ait bir oyun; bilhassa Çin. Fakat bardakla veya başının üstündeki bir başka nesne ile dans etme Orta Doğuda sık rastlanan bir oyun. Ve 'câmbâz' ismi bu yüzden verilmiş olsa gerek. (Enis'in affına sığınarak)

  • seyyar satıcı

    27.02.2007 - 09:30

    'Bağçevân' imiş en evvelinde; (seyyâr sebze meyve satanlar) ,
    'Bahçevân' olmuş en evvelinden bir sonraki evvelde
    'Bahçıvan' demişler fakat sebze meyve işlerinden alıp budama, ekme-biçme işlerine vermişler.
    ve 'Seyyâr Satıcı' olmuş âhirinde.. Akla gelebilecek her şeyi satabilme potansiyeline sahip kişilikler.
    bknz.
    hamsiiii tâze hamsiii
    bknz.
    ne alırsan bi milyoooon

  • tığ teber

    27.02.2007 - 08:55

    'Tığ teber şâh-ı merdân..' derler..
    'Tığ' Farsçada ok veya mızrak ucu anlamında kullanılırken 'teber' bir çeşit balta. İşlemeli, ince keskin..
    ' tığ teber' bir deyim aslında.
    'elimde okumdan ve baltamdan başka bir şey yok' anlamında
    Ok ve teber teşbih; güce, sağlığa, sıhhâte.. onun haricindekiler yitip gidivermiştir..

  • hiç

    23.02.2007 - 19:56

    Farsça 'heç'.
    Tamamen ' yok ' değil, belki yok denecek kadar az..
    Onu (hiç'i) kıymetsiz yapanda yok denecek kadar az olmasıdır zâten.
    Bir 'şey' i 'yokluk'a mahkum etmek hangi kelimenin haddine..?
    'Kün' istisnâ.

  • pers imparatorluğu

    23.02.2007 - 19:33

    İmparatorluklarına kattıkları tüm halkların ilk önce yerel özgürlüklerini,
    geleneksel dinlerini ve hukuk sistemlerini geri vermiş bir imparatorluk.. Tarihte ilk.
    bknz.
    ilk insan hakları beyânnâmesi.
    bknz.
    persian (İran)
    bknz.
    leon persian- leo par (İran Aslanı)

  • karat

    23.02.2007 - 19:19

    Kelimenin kökeni yunanca; 'keration' (keçiboynuzu çekirdeği)
    Ayrıca 'kerata' kelimeside aynı kökten. (Ayakkabı çekeceği.)
    Ayakkabı çekecekleri eskilerde boynuzdan yapıldığı için bu ismi almış..
    Günümüz Türkçesinde 'kerata' haylaz çocuk anlamında kullanılıyor..
    bknz.
    hem kel hem fodul alâka

  • diş gıcırdatanlar

    23.02.2007 - 19:06

    Askerlik..
    Bölük koğuşu.. Sabaha kadar cırcır böcekleri gibi hep berâber cır cır cır..
    Psikolojik olduğunu söylerler..

  • çin işkencesi

    23.02.2007 - 19:03

    Sadistlik var Çinlilerde..
    Sen tut adamın derisini soy, sonra tuzlu suyun içine at..
    Göz kapaklarına iğne yerleştir ve işkence görenin gözü yorulup kapattığı zaman iğne gözüne batsın ve kör olsun..
    İşkencenin tarihi insanlık tarihiyle eştir fakat Çinliler kadar bu işe özenen başka bir millet yoktur sanırım..

  • taassup

    23.02.2007 - 13:59

    'a-sa-be' dir kökeni. (ع ص ب ;)
    Fiil sarılma, sıkma anlamına gelir arapçada.
    'âsâb' aynı köktendir. Sinir, kas anlamına gelir. 'âsâbın bozulması' ile 'sinirlenmek' eş anlamlıdır.
    Aynı zamanda 'asabiyet' aşiretçilik anlamına gelir ki birbirlerine kan bağı nedeniyle sıkı sıkıya bağlı olmadır. Vücûdun sinirlerinin birbirlerine bağlı olması gibi..
    Fanatik bir durum söz konusu.
    Taassup(b) bir topluluğa, gruba sıkı sıkıya bağlanma anlamındadır.
    'Mutaassıp'(b) ise bu fikri kabullenmiş kişidir.

  • unutulmaz kitap cümleleri

    22.02.2007 - 19:48

    'Herkes bu meydana bir zafer için gelir, ben ise sâde Sana yenilmek için geldim..'

    Samiha Ayverdi- Yusufçuk

  • beher

    22.02.2007 - 17:05

    'be' + 'her'
    Her biri..?

  • Sevgipoloji

    22.02.2007 - 16:58

    Tâze bitti.

  • mutluluk

    22.02.2007 - 14:42

    'Bütün özlemlere eksiksiz ve sürekli olarak ulaşılmaktan doğan kıvanç durumu'
    diyor TDK..
    Sormadan edemiyeceğim;
    Nasıl yani..? ya da 'hö..? '
    Ulaşılmak derken..?

  • aşağılık kompleksi

    22.02.2007 - 11:52

    Kibir..

  • tabakât

    22.02.2007 - 10:08

    Biyografiler.. Hâl tercümesi kitapları.

  • hamse

    22.02.2007 - 10:01

    Penj (beş) . dir.

  • vuku

    22.02.2007 - 09:59

    'Şuyûu vukûundan beter' derler..dir.
    'şâiya' söylenti anlamına hâiz iken 'vukû' vâkıa ile aynı kökendendir.
    Vâkıa (olay) , vâki (olmuş olan olay)
    'vukû' ise olmanın, zuhûr etmenin karşılığıdır. 'Olma'dır anlamı.

  • zuhur

    22.02.2007 - 09:53

    'Zâhir' e intikâl etme. Ortaya çıkma.. dır.

  • mahallenin muhtarları

    22.02.2007 - 09:51

    Camii kıraathânesinde her namaz çıkışı toplanıp mahallede yapılan yeni binâlar, taşınan yeni insanlar hakkında istişâre eden pîr-i fânîler..

  • huzeyfe

    22.02.2007 - 09:46

    Huzeyfe el-Yemân..
    Resulullâh'ın sırdaşı..

  • cihân gûşa

    22.02.2007 - 09:42

    Sultan II. Mehmet. Nâm-ı diğer Sultan Fatih..
    Güşâ Arapça 'Fâtih' kelimesinin tam karşılığı. Açân, Fetheden anlamında Farsça bir kelime.

    Cihân Gûşâ Yahya Kemal'in;

    Cihan vatandan ibârettir, îtikadımca
    Budur ölümde benim çerçevem, murâdımca

    dizesiyle birlikte harmanlanırsa ortaya 'Vatan Fâtihi' anlamı çıkmaktadır ki Vatan İstanbul'dan ibârettir derim âcizâne. Bu da benim itikâdım.
    İstanbul Gûşâ.. Fâtih Sultan..
    Allahın rahmeti üzerine olsun..

  • sincap

    21.02.2007 - 17:56

    'sincâb'
    Farsça.

  • msn kullanmayanlar

    21.02.2007 - 17:51

    'Ve dünya yeni bir kutuplaşmaya ve guruplaşmaya doğru sürekleniyordu..' dur.

  • tecessüm

    21.02.2007 - 17:46

    'Cisim' leşme. Yer kaplama.
    'Cisim' yer kaplamış, kütle hâline gelmiş olan.
    'mütecessim' yer kaplayan, 'cesâmet' 'cismâniyet' vs..

    Fikrin, hayâlin eyleme dönüşüp maddeleşmiş hâlidir tecessüm. Bir ressâmın çizdiği resim, bir mimârın inşâ ettiği binâdır. Belki yazıdır.. Şu yazılanlar bile fikrin cisimleşmiş hâlidir vs..

Toplam 638 mesaj bulundu