Suf Aya Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antoloji ...

  • aşık öyküler

    29.03.2007 - 20:31

    -Bana bir öykü anlat..!
    -Bir öykü bildiğimi sanmıyorum..
    -Sen bir öykü bilmiyor musun gerçekten; dinle şimdi:......

  • ince sızı

    29.03.2007 - 20:30

    Sızıntı.

  • yakışıklı değil ama çekici,karizmatik

    29.03.2007 - 20:25

    Kurbağa.

  • ikmal

    28.03.2007 - 16:22

    'Kemâl' e erdirme faaliyeti.
    Tamamlama..

  • Beni öldürseler yine de ismini vermem

    28.03.2007 - 16:12

    - Alırızzzz.. Dert etme sen.. Bana huang-che* yi getirin çabuk.

    (Huang-che-Çin mafyası)

  • temkin

    28.03.2007 - 16:01

    'mekânet'
    Sağlama alma. (mekân; sağlam yapı)

  • kıyafet

    28.03.2007 - 15:53

    Moda, giyim tarzı.
    Aslında arapçada 'iz sürme' anlamına geliyor. (gayf)
    'Bir topluluğun giyim tarzını izleme' anlamı da çıkartılabilir..

  • bilgisiz fikir

    28.03.2007 - 15:41

    'Lambada gaz yok; fitil neylesin?
    Kafada akıl yok; fikir neylesin? '
    Bu biraz daha iyi..

  • bilgisiz fikir

    28.03.2007 - 15:38

    Hımm.. Bu ne olaki acep..
    Dışı pamuktan yapılmış, dakikada 0.57 metreküp su emebilen 'yağmurluk' gibi bir şey herhalde..
    Mâdem bilmiyorsun niye fikirsin?
    E fikirsin niye bilmiyon? Fikri..!
    diyesim var bu terime..

  • bir şöförün gizli defteri

    27.03.2007 - 18:57

    Hani Türk Sinemasında 'Fakir Şöför - Zengin Patron Kızı' furyasını kim başlattı diye merak edeniniz varsa ben söyliyeyim Atıf Yılmaz başlatmış bu işi.. Bir film; 1958 yapımı. Fakat 1928 yılında Aka GÜNDÜZ'ün romanından uyarlanmış.. Romanın önsözü;

    ; “Memleketimin şoförleri! Bu eserimi sizin için ve içinde çalıştığınız cemiyet için yazdım. Fakat hepsini size ithaf ediyorum(...) Ben bu eserimde bir şoförün hayatını anlatırken, kuvvetle zannediyorum ki, cemiyetin muhtelif manzaralarını da birkaç çizgi ile göstermiş oluyorum. Bunun içindir ki (Bir Şoförün Gizli Defteri) yalnız sizin kitabınız değildir. Burada hemen her vaka bir hakikate temas eder. Yalnız ben onların yerlerini, isimlerini, zamanlarını değiştirdim. Maksadım şu rezili, bu faziletliyi, öteki doğruyu, beriki iğriyi teşhir etmek değil, sadece hayat -hadiselerini, amillerini anonim şekle sokarak göstermektir.”

    :)
    Enteresan..

  • İçerideki Adam / Inside Man

    27.03.2007 - 18:51

    Film iyi, hoş..
    Diğer 'soygun' filmleri gibi insanı şaşırtıyor finalinde..
    'Banka soyuyorum, çünkü bunu yapabiliyorum' diyor Clive Owen- ki enteresan bir mantık.. Hollywood filmi olurda içinde yahudi zulmü (?) olmaz mı? O da var elbette. Filmi hollywood-cılar yapmış fakat filmin müziği 'bollywood' çılara ait.. Müzik filmden daha hoş.. Bana öyle geldi en azından..

    'Chaiyya Chaiyya'

    (fragman)

    Bu da orijinal klibi;

  • Şiirle Terketmek

    23.03.2007 - 15:21

    Binmediğim hiç bir otobüs
    Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde
    Gittikçe azalıyor hayat
    Neyi erken yaşadıysam
    Hep ona geç kalıyorum
    Sana göçüyorum her sonbahar
    Yolların çıkmıyor aşkıma
    Unuttuğun yağmurların adı saklımda
    Seni içimden terk ediyorum

    Susmaktan yoruldum
    Kuşlar ve şarkılar bu şehri terk edeli beri
    Efkar demliyorum gözlerimde
    yaşlarımı, yanağıma varmadan öldürüyorum
    Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi
    Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp
    Seni içimden terkediyorum

    Ne unutacak kadar nefret ettin
    Ne hatırlayacak kadar sevdin
    Yıkık bir duvar kadar bile pişman değilsin biliyorum
    Beni hep bulmamak için aradın
    Yanılgımdın
    Yandığımdın
    Yangındın

    Sensizliğe yenilmek
    Sana yenilmekten zor olsada
    Ardımda bir sürü 'belki'ler bırakarak
    Seni içimden terk ediyorum

    Şimdi
    İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan
    İki yarım kaldık
    Tamamlayamadık bizi
    Elinden tutamadık yanlızlığımın
    Saçlarımıda uzaklarına gömdün

    İçimin mavisi senin okyanusundandı
    Al! geri veriyorum.
    Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun
    Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim
    Sana bensizliği terkediyorum

    'Yârime uzanmayan bütün dallarım kırılsın' demiştin
    Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?

    Ne tuaf değil mi?
    İçimi acıtanda sendin
    Acımı dindirecek olanda
    'Ya öldür beni'dedim
    Ya da git benden
    İçi bulanık bir sevdanın ucunda
    Seni kaybettim
    Aldırmadın aldırmalarıma
    Bir gecede yakıp yârini
    Şafaklara sattın ihanetini
    Küllerime basanlar bile utandı yaptığından
    İşte soluk bir ömrün son nefesi

    Benden
    İçimden
    Terkediyorum

    Kahraman Tazeoğlu *

    *En son Radyo 7 de 'mavi ada' programını yapıyordu.. 6 sene önce.. Çok kahrımı çekmiştir. Ve şiirleri gerçekten iyidir..

  • adliye

    23.03.2007 - 14:23

    Osmanlı Türkçesinde telaffuzu 'dâire-i adliyye' şeklindedir.
    bknz.
    öğrendikte ne oldu demeyin.

  • Kumandan

    23.03.2007 - 14:21

    Harekât birliği olan 'komando' ile ilişkisi düşünülebilen kelime.
    Hatta 'televizyon kumandası' da aynı kökten geliyor olabilir. Hatta hepsinin Eski Türkçede kullanılan ' komıtmak' fiili ile ilşkisi düşünülebilir.
    'komıtmak' heyecan ve şevk vermek
    'komutan' heyecan ve şevk veren.
    Televizyon kumandasının ne tür bir heyecan ve şevk verdiği açıklanmaya muhtaç olmasa gerek..

  • meşk

    23.03.2007 - 14:12

    Aşkın 'tamâmen duygusal' olmayan halleri..

  • meşk

    23.03.2007 - 14:11

    Aşkın vücud bulmuş hâli.

  • komik

    23.03.2007 - 13:44

    'Şuan 'nötr' durumdayım. Ve uzun zamandır tarifi zor duygular yaşamadım.' diyorsanız; buyrun..

  • macera

    23.03.2007 - 13:38

    'mâ' + 'cerâ'.
    'mâ' Arapça ' su ' anlamına geliyor ki bilinen bir şeydir.
    'cerâ' ise akış, akma. Cereyan da aynı kökten (akım) .
    Yani ki 'mâcerâ' = suyun akışı. Bu kök anlamı. Bir de sözlük anlamı var ki 'kişinin başından geçen ilginç olaylar zinciri' demek.
    Mecaz anlamı 'olmayacak gibi görünen iş'
    Bir de 'mecrâ' var ki bu da akıbet. 'Akarsu yatağı' anlamında kullanıyor araplar.
    Yani 'mecrâ', mâ-cerâ' nın nihayet bulduğu yer.
    Hesaplanmayangillerden..

  • eşkıya

    22.03.2007 - 18:54

    Galât-ı meşhûr.
    'şâkî' nin çoğulu. 'şâkîler' anlamında. Lâkin Türkçede tekil olarak kullanılıyor.
    'şâkî' suç işleyen, sıkıntı veren..

  • israil

    22.03.2007 - 18:27

    'Herkese Merhaba,

    Bugün aldigim bir maili sizlerle de paylasmak istiyorum!

    Sky news,BBC´yle birlikte Ingilterenin en buyuk haber kanali ve kulandiklari
    anketler, haberlerinde yer aliyorlar

    son anketleri, israilin saldirmasi haklimi/haksizmi.
    Israililer, anketi etkilemek icin, spam bile yapiyorlar (linki spam mail´den
    buldum) ve su an anketin durumu:

    israil haklidir: 86,91%

    israil haksizdir: 13.08%

    haydi arkadaslar, bizde oyumuzla durumu degistirelim!

    oyunuzu vermek icin, asadaki siteye girip, 'no' ve ardindan 'vote now' basmaniz
    yeterli!


    http://www.sky.com/skynews/polls/displayresults/1,,91153-1003515,00.html

    aLpHaE aNtArEs* '

    bu vesile ile kulaklarını da çınlatmış olayım Erdem'in..

  • ekilmek

    22.03.2007 - 18:21

    Anlamsız argolardan biri..
    'Bekleyeni beklediği yerin altına gömüp ihmal etmek '
    'Ne ekersen onu biçersin' atasözüyle âlakası düşünülebilir fakat 'Dostunu ekersen bir düşman biçersin' gibi bir sonuç çıkıyor bundan da.. Ektiğini biçemiyorsun yani.. Ya da ektiğin dostun seni biçiyor. Karışık durumlar..

  • nasreddin hoca

    22.03.2007 - 15:38

    bknz.
    Nasreddin Hoca'nın Gençliği
    :)

  • nasreddin hoca

    22.03.2007 - 15:37

    http://www.depomuz.net//resimler/e9dd6ebfadc504bf15bd5ac5eb91bbc3.jpg

    Bakalım tanıyacak mısınız?
    Kerkük-Türkmen arşivlerinde böyle resmediliyormuş.

  • devenin nalı

    22.03.2007 - 14:52

    Devede nal ne gezer?
    'Deniz Baykal'dan Cumhurbaşkanı olursa benden de Kainat Güzeli olur' ironisini gibi..
    Deve de nal olmadığı gibi senden de Cumhurbaşkanı olmaz anlamında yani..
    Mesela verdiğim örneğe bakarakta bunu söyleyebilirsiniz;
    Yok devenin nalı..!

Toplam 638 mesaj bulundu