Dinlenen bir nefes gibi yayılır kumsalıma, köpüklü dalgaların... Bunlar; düşlerimin üzerinde oynaşan Gülüşlerindir ya, hani adına “dalga” denen...
Biliyor musun? Bütün bu denizler, düşlerimin rengidir Ve işte sen o yüzden Kendini seyreder gibi olursun baktığında denizlere. O yüzden gözlerini lacivert sanırsın... Saçlarını mavi... Hatta canını, camgöbeği... Canının göbeği bunun için köpürür düşlerimin ortasında!
Biliyor musun? Düşler üşüşür başıma gülüşlerinden. Masmavi düşler... Ve buseleri çağıran dişler gibi sıralı düşler...
aaa olurmu elifle ben seni misafir etmek varken..malum sen ne kadar sık gelsende yabancısısın istanbulun..sonra başına bişey filan gelir valla vicdan azabı çekeriz o yüzden sen misafir olarak kal biz seni gezdiririz :))))))))
kızlar işin gerçeği ben istanbulu severim ama asla yaşamımı istanbulda geçirmek istemem..bakalım 2 yıl nasıl dayanacaz...o yüzden istanbulu kim istiyorsa alsın ben gönüllüsü değilim ama edacııımm ne yapabilirim senden çok görecem istanbulu bu da bir gerçek yani :)))))))
Kızım sen nerede olursan ol Arkandan ben, zeliş, emel de gelicene göre sence orası sessiz sakin mi kalacak? :)) bi düşün hele... :)) düşündün dimi? en iyisi otur oturduğun yerde :))
Aaah ahh işte insan içindeyken kıymetini bilmiyo ki :) Bizim gibi uzaktan baksaydı o şehirler sultanı na anlardın ne demek istedigimizi :) dimi emel? :)
Hadi emel yok dedik Geziyo kızcagız bırakalım eglensin dedik E Zelişe ne demeli Çekildi kabuguna yaa
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale. İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul... Tarihin gözleri var, surlarda delik delik; Servi, endamlı servi, ahirete perdelik... Bulutta şaha kalkmış Fatih`ten kalma kır at; Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat... Şahadet parmağıdır göğe doğru minare; Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare? .. Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet; Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet... O manayı bul da bul! İlle İstanbul`da bul! İstanbul, İstanbul... Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği; Çamlıca`da, yerdedir göklerin derinliği. Oynak sular yalının alt katına misafir; Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir. Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar, Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar... Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi? Cumbalı odalarda inletir 'Katibim'i... Kadını keskin bıçak, Taze kan gibi sıcak. İstanbul, İstanbul... Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler! Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler... Eyüp öksüz, Kadıkoy süslü, Moda kurumlu, Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu. Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından. Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar; Güleni şoyle dursun, ağlayanı bahtiyar... Gecesi sünbül kokan Türkçesi bülbül kokan, İstanbul, İstanbul…
Aman da aman, Sakarya'nın en güzel kızı, arkadaşlarının tek emeli, gözlerimizi yollar da bırakmamıza sebep olan, ama artık geldigine göre, gözlerimize de kavuştururken aynı zaman da tekrar dan gülümseten biricik arkadaşımız gelmiiş! :)) hoş gelmiş, sefalar getirmiş aramıza :)) İstanbul yaramış, daha bir tatlı olmuş gördüm seni canım yaa :)
Sevmek; sevilen için yapılan en güzel duadır.Yağmur toprağın,güneş gecenin duasıdır.Ey yüreği güzel dost dualarımın en güzeli sanadır :)) ........................................................................
07.11.2007 - 12:01
:)))
tşk
06.11.2007 - 17:00
canım şahane bir şiir..eline sağlık :))))
06.11.2007 - 15:57
Biliyor musun?
Düşler dökülür...
Düşler üşüşür...
Düşler doluşur kulaklarıma gülüşlerinden...
Üstüme yağan düşler ile
Başıma üşüşen düşler ile
Ve içime doluşan düşler ile serpilirim ben,
Bahara dokunmuş bir filiz gibi...
Biliyor musun?
Denizler bile düşlerimin rengidir...
Dalgalar, gülüşlerindir yani düşlerimin üzerinde oynaşan!
Biliyor musun?
Düşler saçılır başıma gülüşlerinden...
Ve düşlere savrulur başım
Tırmanıp gülüşlerine...
Dinlenen bir nefes gibi yayılır kumsalıma,
köpüklü dalgaların...
Bunlar; düşlerimin üzerinde oynaşan
Gülüşlerindir ya, hani adına “dalga” denen...
Biliyor musun?
Bütün bu denizler, düşlerimin rengidir
Ve işte sen o yüzden
Kendini seyreder gibi olursun baktığında denizlere.
O yüzden gözlerini lacivert sanırsın...
Saçlarını mavi...
Hatta canını, camgöbeği...
Canının göbeği bunun için köpürür düşlerimin ortasında!
Biliyor musun?
Düşler üşüşür başıma gülüşlerinden.
Masmavi düşler...
Ve buseleri çağıran dişler gibi sıralı düşler...
02.11.2007 - 09:46
:)))))))
:))))
01.11.2007 - 23:01
aa sorulurmu..sen iste istanbul kazan biz kepçe oluruz senin için :))))
01.11.2007 - 20:14
Nereleri gezdireceksiniz? :)))
01.11.2007 - 16:09
aaa olurmu elifle ben seni misafir etmek varken..malum sen ne kadar sık gelsende yabancısısın istanbulun..sonra başına bişey filan gelir valla vicdan azabı çekeriz o yüzden sen misafir olarak kal biz seni gezdiririz :))))))))
01.11.2007 - 16:01
Merak etme ben özletmem kendimi istanbul'a :)))
sık sık görmeye gelirim :))
Aaa hatta bak elifle beraber seni de gezidiririm istersen :)))
01.11.2007 - 15:49
kızlar işin gerçeği ben istanbulu severim ama asla yaşamımı istanbulda geçirmek istemem..bakalım 2 yıl nasıl dayanacaz...o yüzden istanbulu kim istiyorsa alsın ben gönüllüsü değilim ama edacııımm ne yapabilirim senden çok görecem istanbulu bu da bir gerçek yani :)))))))
01.11.2007 - 12:17
Kızım sen nerede olursan ol
Arkandan ben, zeliş, emel de gelicene göre sence orası sessiz sakin mi kalacak? :))
bi düşün hele... :))
düşündün dimi?
en iyisi otur oturduğun yerde :))
01.11.2007 - 12:10
:=)
bilmiom vala
ben o kadar da cok sevmıorum
bana gore diil buralar
ben seesız sakın bole doag aiçinde bi yer olsun
da nıresı olursa olsun
:=)
01.11.2007 - 11:47
Aaah ahh işte insan içindeyken kıymetini bilmiyo ki :)
Bizim gibi uzaktan baksaydı o şehirler sultanı na anlardın ne demek istedigimizi :)
dimi emel? :)
Hadi emel yok dedik
Geziyo kızcagız bırakalım eglensin dedik
E Zelişe ne demeli
Çekildi kabuguna yaa
:)
01.11.2007 - 11:25
aman be e ne varsa bu ıstanbul da paylaşamıolaar alın sızın olsunn
yer deişek
:))
bu arada emel sen ne okucakmısın bakem ıstanbul da
canemm
:)
hem sen nırdesın yaa
ne selam var ne sabah
unuttun mu nıttın yaw
bızı
31.10.2007 - 22:48
Emel yaaaa :)))
31.10.2007 - 22:42
ee görürsün ben istanbul anılarımı 2 yıl boyunca sana anlatırken kimin olduğunu :))))))))
31.10.2007 - 12:44
CANIM İSTANBUL
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul...
Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta şaha kalkmış Fatih`ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare? ..
Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...
O manayı bul da bul!
İlle İstanbul`da bul!
İstanbul,
İstanbul...
Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca`da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir 'Katibim'i...
Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...
Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...
Eyüp öksüz, Kadıkoy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şoyle dursun, ağlayanı bahtiyar...
Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul…
Necip Fazıl Kısakürek
31.10.2007 - 12:32
Hiç te bile! :)) benim istanbulumm işte! :))
30.10.2007 - 21:59
edacıımm artık orası benim istanbulum..sana söylemeyi unuttum istanbulda 2 yıl okuyacam önümüzdeki yıldan itibaren :))))
30.10.2007 - 21:33
Tabi insan hiç evde oturmaz,inatla istanbulu gezicem diye tutturursa 5 kilo birden bile verir yaa :)))
ama feda olsun istanbuluma :))
30.10.2007 - 11:23
hos geldın canımcımm
bu arada
yane aşkolsun taa ıstanbullara kadar geldin ugramadan gittin yanii
kılomu verdın nıye nıttıler snaa olee
gelseydın ben sana bırak vermeyı uc kılo daha aldırırdım yanee
:)))))))))))
29.10.2007 - 23:45
aayyy ayyy şımarcam şimdi...kız yaramadı istanbul 3 kilo verdimde geldim :)))))))))
29.10.2007 - 18:09
Aman da aman, Sakarya'nın en güzel kızı, arkadaşlarının tek emeli, gözlerimizi yollar da bırakmamıza sebep olan, ama artık geldigine göre, gözlerimize de kavuştururken aynı zaman da tekrar dan gülümseten biricik arkadaşımız gelmiiş! :)) hoş gelmiş, sefalar getirmiş aramıza :))
İstanbul yaramış, daha bir tatlı olmuş gördüm seni canım yaa :)
29.10.2007 - 13:22
kızlaar istanbul gezimi bitirip gelmiş bulunmaktayım..kollarımı açtım sizi bekliyorum hoşgeldin demek yok mu yaaw? ? ? ? ?
25.10.2007 - 09:48
:)))
:)))
Toplam 434 mesaj bulundu