Bir dörtlükle Merhaba... Şiir tadında mutluluklar size... Saygılarımla... ŞEMS
Aşka ait ve ona dair ne varsa sendedir ey yâr Kerâmetin bilmem ki yüreğinde mi saklıdır, Bahtın karasını çileden çıkarandır sende aşk Su üstünden kayıp gidendir heyhat bilinmez.
SAAT 03.30'du. Adamın telefonu çalmaya başladı. Başını gömdüğü yastıktan binbir zorlukla kaldıran adam, yatak ucundaki telefona uzandı: 'Alo! Kimsiniz? ' 'Benim oğlum, annen! ' 'Anne of ya.. Bu saatte ne var Allah aşkına! Yarın ne kadar önemli işlerim olduğunu bir bilsen....' 'Şey oğlum..' 'Ne var anne, beni bu saatte uyandıracak kadar önemli ne var? Sabah arasan olmaz mıydı? ' Anne, oğlundan duyduğu bu kırıcı sözlerden dolayı, çok üzülmüş ve çok incinmişti. Ağlamaklı bir sesle şunları söyleyerek telefonu kapattı: 'Bundan tam otuzbeş yıl önce, böyle bir gece yarısı saat tam 03.30'da sen de beni uyandırmıştın! Doğum günün kutlu olsun evladım
doğum gününüzü kutlar, mutluluklar dilerim... sevgiyle yaşayın ve hep gülünn :) zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz Şakacı pilot iniş yaparken, kuleye her seferinde: -bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekiler çok sinir olur. Bir gece pilot yine: -Bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekilerde ışıkları söndürür. -Bil bakalım pist nerde? Şakacı pilot iniş yaparken, kuleye her seferinde: -bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekiler çok sinir olur. Bir gece pilot yine: -Bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekilerde ışıkları söndürür. -Bil bakalım pist nerde? zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz GÖREMEZSİNİZ TABİİ! Kendisini sinema çıkışında yakalayan bir gazeteci sorar: - Sayın inönü, sizi bu sıralar sinema salonlarında göremiyoruz pek? - Tabii göremezsiniz sinema salonları karanlık oluyor. ÖLÜRÜM YOLUNA Seçmenlerden biri seçim otobüsünün önüne atılır ve Erdal Bey'e hitaben 'Ölürüm yoluna' diye haykırır. Erdal Bey cevap verir: Dur, ölme. Bir oy bir oydur. O BENİM İŞTE! Erdal Bey bir gün İstanbul'da taksiye binmiş. Şoför: 'Sen ne kadar Erdal İnönü'ye benziyorsun' demiş. 'O, benim' diye cevap vermiş Erdal Bey... Şaşırmış taksi şoförü... 'Yahu' demiş, '...birisi daha var. Harbiye'nin oralarda dolaşıyor. O da aynı Erdal İnönü'. Bunun üzerine Erdal Bey, espriyi patlatmış: 'O da benim....! ' BİRBİRİMİZİ YİYECEĞİZ SHP genel başkanlığı dönemimde diğer sol parti liderleri ve bürokratlarla bir restorana gider. Garsonun 'Birşey almak ister misiniz, efendim' sorusu üzerine 'Teşekkürler biz birbirimizi yiyeceğiz' yanıtını verir. FİLM İYİ Kİ BİTTİ SHP Genel Başkanıyken Sosyalist Enternasyonal toplantısı için Paris'e gitmişti. Beraberinde SHP Genel Sekreter Yardımcısı İstemihan Talay da vardı. Toplantıdan sonra Champs Elysees bulvarındaki bir sinemaya gittiler. Filmin öyküsü, iki mafya ailesi arasındaki çatışmaydı. İki saat boyunca beyaz perdede silahlar konuştu. İnönü film bittikten sonra koltuğundan kalktı. İstemihan Talay, 'Filmi nasıl buldunuz? ' diye sordu. İnönü cevapladı: - Çok beğendim ama iyi ki bitti. Yoksa çok daha fazla adam ölecekti… zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz Zamanın birinde mükemmel kadın ve mükemmel erkek karşılaşmışlar. Mükemmel bir flört döneminden sonra mükemmel bir evlilik yapmışlar. Birlikte mükemmel bir hayat sürmüşler. Bu mükemmel çift karlı, fırtınalı bir Noel akşamı mükemmel arabalarıyla giderken yolda donmak üzere olan bir adam görmüşler. Mükemmel çift olduklarından adama yardım için durmuşlar. Ada meğer sırtında oyuncak çuvalı ile Noel Baba imiş. Mükemmel çiftimiz Noel akşamı çocukların hayallerini karatmamak için Noel Baba ve oyuncakları arabaya yüklemişler. Oyuncakları çocuklara dağıtarak yollarına devam etmişler. Maalesef tipi artmış, araca hakim olmak zorlaşmış ve mükemmel çift ile Noel Baba trafik kazası geçirmişler. Kazada bunlardan yalnızca biri kurtulmuş... Soru: Kim kurtulmuş? (Cevap aşağıda) Cevap: Mükemmel kadın kurtulmuş... Her şeyden önce mükemmel kadın gerçekten vardır! Herkes bilir ki Noel Baba ve mükemmel erkek diye birileri yoktur! Kadınlar burada okumayı bıraksınlar! Erkekler okumaya devam etsinler! Eğer mükemmel adam ve Noel Baba yoksa arabayı mutlaka mükemmel kadın kullanıyordur. Bu bize en mükemmel kadının bile araba kullanmak gibi bazı konularda pekte mükemmel olmağını açıklıyor! Kadınlar Kesinlikle Aşağıyı Okumasınlar! Erkekler devam. Aklımdayken eğer bir kadınsanız ve hala bunu okuyorsanız buda başka bir noktayı açığa kavuşturuyor! ****KADINLAR HİÇ BİR ZMN SÖZ DİNLEMEZLER**** buda 2. hediyeniz.. http://www.izlesene.com/video/olgun-simsek-uflediler-sondum/1298782# ve 3. hediyeniz... http://mp3download.ws/mp3/tykmXEzahrs/Tan+Unnutum+Seni3/BEN+SEN%C4%B0+%C3%87OKTAN+UNUTURDUM+YA+-+GAL%C4%B0P+DEM%C4%B0REL/ açılmaz ise goole'a 'galip demirel ben seni çoktan unuturdum ya dinle' yazabilirsiniz.. http://www.dailymotion.com/video/x63zcf_hakan-yesilyurt-eftelya_music
Canınız mı sıkkın başınız mı ağrıyor? Yaslanın geriye alın çayınızı elinize hem çayınızı yudumlayın ve hem de dünyanın en güzel köşelerinden özenle seçilerek çekilmiş 360 derece hareketli panografik fotoğrafları müzik eşliğinde keyifle izleyin..İnanıyorum ki sizi çok ayrı dünyalara götürecektir bu harika fotoğraflar ve sizin ruh dünyanıza çok iyi gelecektir bu eşsiz manzaralar..Şunu da belirteyim her link ayrı ayrı fotoğraflar içerir..Bundan dolayı her link’e ayrı ayrı tıklayınız ve tıklayınca link’in müzik eşliğinde açılmasını biraz bekleyiniz.Ayrıca bu muhteşem fotoğrafları bana ulaştıran sevgili kardeşim Dr Ahmet Altıner’e şükranlarımı sunarım.
Daha bitmedi, Mevlanamızın hayatını okumak, aşka ve hayata dair kalbimizin pasını silecek olan özlü sözlerini özenle hazırlanmış videolardan izlemek ister misiniz?
Günün Aydın Olsun., Dilerim Ki Yüreğine Gülün Gölgesi Düşmesin Ve Sen, Yüzünde Gülüşlerin En Güzeli Ile Bak Geleceğe yeni yaşın tüm güzelliklerini sevdiklerinizle birlikte yaşaman dileğimle ist dan mrb ahmet
Ben sana ömrümü adamaya hazırım Ne olursa olsun seni bir ömür sevmeye hazırım Hayatta en çok önem verdiğim bi sensin Ve hayatta ilk ve son tek gerçek aşkım sensin Ben seni üzmeye bile kıyamam…
Hee! Tamam kabul ediyorum Arada sırada bazı yanlışlıklarım oluyo Ama seni üzmek istediğimden değil Sadece seni kıskandığımdan… Bazen yanlış sözlerimde oluyo Seni kırmaya yeticek kadar yanlış sözlerim… Ama aslında seni kırmak istemediğimi sende biliyosun O yanlış sözleri sana söylemek istemediğimi sende biliyosun Ama….
Beni sevmediğini biliyorum Ben zaten buna rağmen seni çok seviyorum Bazen diyorum “oğlum şenol bu kız seni bigün ama bigün sevicek” sen beni o zaman gör… bazende “oğlum şenol unut bu kız seni hiç sevmiyo ve sevmicek” işte o zaman beni görmeni tavsiye etmem…
ama ben unutamıyorum ama ben vazgeçemiyorum ama ben seni ölürcesine seviyorum….
Kalbimi sana yer yaptım Aklımı senin özelliğine verdim Bedenimi senin yoluna serdim Ben seni bir seni sevdim ve seviyorum….
Aklımda sende kalbimde…. Canımda senin ömrümde….
Ben çok düşünürüm Ama en çok’ta seni… Ne yaptığını nasıl olduğunu ve İyi mi yoksa kötü mü olduğunu Çok düşünürüm…
Her gece seni bende hayal ederim… Hayal kurmak o kadar güzel ki İstediğini istediğin gibi görebiliyosun Ve bende seni her gece yanımda hayal ediyorum Ve bende seni her gece beni sevdiğini hayal ediyorum…. Biliyorum adı üstünde zaten hayal.. Ama hayal gibi görmemek o kadar güzel ki Anlatamam sana…
Bi de gerçekler var tabi ki… Hayalle olucak iş değil zaten… Ama belki…. Değil mi herşeyde bi “belki” kelimesi var Her şeyde bi son var… İşte onun gibi bişey Bende de bi sen var….
Sence kalbim seni unuturmu dersin… Ama bence seni unutmaz,unutamaz Çünkü kalbim sensin…
Bir seni sen gibi bende yaşıyorum… Bir seni bende hayal de olsa buluyorum… Bir seni delicesine olmazlığına seviyorum…
Sence ben doğru mu yapıyorum… Bence ben hiç yapmadığım kadar doğruyu yapıyorum… Ben seni yokluğunla yaşıyorum…
Her şiir yazışımda kalbime hançer saplanıyo sanki Her seni düşündüğümde gözlerim yaşla doluyo sanki… Her seni bende yaşadığımda uzak olsanda bana,sana yakınım sanki…
Müzikler sanki seni yaşatıyo bende Sanki yanımdaymışsın gibi Bi kaç bestem var içinde sen olduğun Ama bana özel…. Kimsenin bilmediği…
Bunları yazarken hala aklım sende… Hala sen bende…
İçimin en iç acısısın Yüreğimin tek savdasısın Sen benim canımsın Alın yazımsın…
Öyle ve ya böyle Ben sağ oldukça Ve dünya döndükçe Hep seni sevicem….
Allah a yemin ediyorum Sana söz veriyorum Bir seni seviyorum Ve tek seni sevicem Taa ki ölünceye dek…
Uzat ellerini bana doğru Bak gözlerimin içine Bendeki seni bi gör Olmazlığınla bende ki seni…
İnan sende aşkı yaşıyorum Sana aptal aşığım… Seni kalbimde taşıyorum Sana kalpten yaralıyım…
Ya senin yanında olmak istiyorum Sensiz seni değilde, Seninle seni yaşamak istiyorum
Ele avuca,kağıda kaleme Yok yok bu koca dünya ya sığmaz aşkım Ben aklımla kalbimle sende kalmışım…
Gözlerime bi kere ama bi kere baksan Bende ki yerini görüceksin…
Bazen aşkımı sözlerle anlatmaya çalışıyorum Ama kelime haznem bu kadarını kaldırıyo… Ama her şey gözlerde bitiyo…
Sen çok güzel bi kızsın ve akıllı Ben yakışıklı değilim ve senin kadar akıllıda değilim… Ama aşkım o kadar büyük ki bunları dert etmiyorum…
Hani derler ya gurur.. İşte ben aşkım için gururumu hiçe saydım… Ben aşkım için gururumu çiğnedim… ben gerekirse aşkım için ölürüm…
ve Şimdi…
Aklımda sadece gözlerin Sadece sözlerin Sadece bakışların ve Sadece SEN varsın…
Seni çok seviyorum… Ve bi o kadar daha çok seviyorum… Seni bir ömür boyu istiyorum…
Bir yıl daha bitti, ama sakın üzülme zaman çabuk geçiyor diye... Unutma ki herkes aynı şeyi yaşıyor. Bu yılın sonunda geriye baktığında umarım 'harika bir yıldı' dersin.. Tüm dileklerinin gerçekleşmesi dileğimle.. Nice yıllara...
*** DOĞUM GÜNÜNÜZÜ KUTLAR,YAŞAM BOYU BAŞARI VE MUTLULUKLAR DİLERİM..****
HAYAT SEVGİ KADAR GÜZEL AŞK GİBİ GÜÇLÜ OLSUN
DOĞUM GÜNÜNÜZÜN ANISINA**** RÜYA GİBİ *** ŞİİRİMİN ŞARKISINI DİNLEMEK İSTERSENİZ,ANTOLOJİ ANA SAYFAMDA TANITIM YAZISI BÖLÜMÜNDE www.atlassiir.com LİNKİNDEN SİTEME GİREREK ŞARKIYI WEP SİTEMDEKİ EN ÜSTTE MEDIA PLAYER DEN DİNLEYEBİLİRSİNİZ..
VEYA ANTOLOJİDE 1.SAYFAMDAKİ RÜYA GİBİ ŞİİRİMİN SESLİ MP3 DOSYADAN DİNLEYEBİLİRSİNİZ.
TEKRAR NİCE MUTLU VE HUZUR DOLU YILLAR DİLERİM.
AKÇAYDAN SELAM VE SAYGILARIMLA....
İBRAHİM YILMAZ..
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti O güzelim mutlu anlar Bir hayaldi geçip gitti O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara Şöyle dönüp bir baksana Sarhoş eden duygu gibi Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler Hep yalanmış yalan meğer Hayat denen tüm gerçekler Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı Yalan olan çocukluğum Bir yıldızdı kaydı gitti Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün Mutlu olsun melek yüzün Aşkla gülsün bütün ömrün Sevip sarsın petek gönlün.
Şehirpalas Oteli - 1987
SARIKAMIŞ
Güfte: İbrahim Yılmaz Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime çok teşekkür ederim.
Aşk romanındaki 40 kuralı biraraya getirdik. Aşk romanının ve hayatın bir özeti… 40 kuraldan biri: Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde, ya da dışındasındır, hasretinde.
Karşınızda Elif Şafak’ın “Aşk” romanında bahsedilen “40 kural”. Sizce kırk kuralın bu kadar özel olmasının, bizi kalbimizden vurmasının sebebi nedir? Benim zeminimde bunun karşılığı, kendi içimizde özümüze yaptığımız yolculukta karanlıkta kaldığımız anlarda bize ışık tutan kurallar olduğudur. Duygularımızın iki tane ucu varsa biri korku ise diğeri sevgidir. 40 kural içimizdeki Öz’le birleşme, hakikati bulma yolculuğumu karşımızsa çıkan Aşk’ın kurallarıdır.
O en uç noktada öyle büyük bir sevgi vardır ki, olsa olsa adı ilahi sevgi olur. İşte bu ilahi sevginin bir diğer adı da her yerde aradığımız, özellikle karşı cinste buluruz sandığımız “AŞK”tır. Hayat ne ironik değil mi? Dışarda sandığımız şeyler, aslında içimizde durmakta ve bizim onların farkına varmamızı beklemekte. İşte Şemsi Tebrizi’nin Aşk romanında geçen 40 kuralı (biraz uzunca ama emin olun ki kitap gibi kurallar da okunmaya değer) : Gönlü geniş ve ruhu gezgin sufi meşreplilerin kırk kuralı:
GÖNÜL KURALLARI
1. kural: Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok, eğer, tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
2. kural: Hak yolunda ilerlemek yürek işidir,akıl işi değil. Kılavuzun daima yüreğin olsun,omzun üstünde ki kafan değil. Nefsini bilenlerden ol silenlerden değil!
3. kural: Kur’an dört seviyede okunabilir. İlk seviye zahiri manadır. Sonra ki batıni manadır. Üçüncü batıninin batınisidir. Dördüncü seviye o kadar derindir ki kelimeler kifayetsiz kalır tarif etmeye.
4. kural: Kainattatki her zerrede Allah’ın sıfatlarını bulabilirsin, çünkü O camide, mescitte, kilisede, havrada değil, her an her yerdedir. Allah’ı görüp yaşayan olmadığı gibi, onu görüp ölen de yoktur. Kim O’nu bulursa, sonsuza dek O’nda kalır.
5. kural: Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. Aman sakın kendini diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği: Bırak kendini, ko gitsin; akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var! 6. kural: Şu dünyadaki çatışma, önyargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk konusunda dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.
7. kural: Şu hayatta tek başına inzivada kalarak, sadece kendi sesinin yankısını duyarak, hakikati keşfedemezsin. Kendini ancak bir başka insanın aynasında tam olarak görebilirsin.
8. kural: Başına ne gelirse gelsin, karamsarlığa kapılma. Bütün kapılar kapansa bile, sonunda O sana kimsenin bilmediği gizli bir patika açar. Sen şu anda göremesen de, dar geçitler ardında nice cennet bahçeleri var. Şükret! istediğini elde edince şükretmek kolaydır. Sufi, dileği gerçekleşmediğinde de şükredebilendir.
9. kural: Sabretmek, öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir. Allah aşıkları sabrı gülbeşeker gibi tatlı tatlı emer, hazmeder. Ve bilirler ki, gökteki ayın hilalden dolunaya varması için zaman gerekir.
10. kural: Ne yöne gidersen git, doğu,batı,kuzey ya da güney- çıktığın her yolculuğu içine doğru bir seyahat olarak düşün! Kendi içine yolculuk eden kişi, sonunda arzı dolaşır.
11. kural: Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Ssenden yepyeni ve taptaze bir sen zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir.
12. kural: Aşk bir seferdir. Bu sefere çıkan her her yolcu, istese de istemese de tepeden tırnağa değişir. Bu yollara dalıp da değişmeyen yoktur.
13. kural: Şu dünyada semadaki yıldızlardan daha fazla sayıda sahte hacı, hoca,şeyh, şıh var. Hakiki mürşit seni kendi içine bakmaya ve nefsini aşıp kendindeki güzellikleri bir bir keşfetmeye yönlendirir. Tutup da ona hayran olmaya değil.
14. kural:Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil seninle beraber aksın. Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
15. kural: Allah, içte ve dışta her an hepimizi tamama erdirmekle meşguldür. Tek tek her birimiz tamamlanmamış birsanat eseriyiz. Yaşadığımız her hadise, atlattığımız her badire eksiklerimizi gidermek için tasarlanmıştır. Rab noksanlarımızla ayrı ayrı uğraşır çünkü beşeriyet denen eser, kusursuzluğu hedefler.
16. kural:Kusursuzdur ya Allah, onu sevmek kolaydır. Zor olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir. Unutma ki kişi bir şeyi ancak sevdiği ölçüde belebilir. Demek ki hakikaten kucaklamadan ötekini, Yaradan’dan ötürü yaratılanı sevmeden, ne layıkıyla bilebilir, ne layıkıyla sevebilirsin.
17. kural: Esas kirlilik dışta değil içte, kisvede değil kalpte olur. Onun dışındaki her leke ne kadar kötü görünürse görünsün, yıkandı mı temizlenir, suyla arınır. Yıkamakla çıkmayan tek pislik kalplerde yağ bağlamış haset ve art niyettir.
18. kural: Tüm kainat olanca katmanları ve karmaşasıyla insanın içinde gizlenmiştir. Şeytan, dışımızda bizi ayartmayı bekleyen korkunç bir mahluk değil bizzat içimizde bir sestir. Şeytanı kendinde ara, dışında, başkalarında değil ve unutma ki nefsini bilen Rabb’ini bilir. Başkalarıyla değil sadece kendiyle uğraşan insan sonunda mükafat olarak Yaradan’ı tanır
19. kural:Başkalarından saygı,ilgi ya da sevgi bekliyorsan önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacak demektir.
20. kural: Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir. Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün. Gerisi zaten kendiliğinden gelir.
21. kural: Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi,hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek,kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk’ın mukaddes nizamına saygısızlık etmektir.
22. kural: Hakiki Allah aşığı bir meyhaneye girdi mi orası ona namazgah olur. Ama bekri aynı namazgaha girdimi orası ona meyhane olur. Şu hayatta ne yaparsak yapalım, niyetimizdir farkı yaratan, suret ile yaftalar değil.
23. kural: Yaşadığımız hayat elimize tutuşturulmuş rengarenk ve emanet bir oyuncaktan ibaret. Kimisi oyuncağı o kadar ciddiye alır ki ağlar, perişan olur onun için. Kimisi eline alır almaz şöyle bir kurcalar oyuncağı, kırar ve atar. Ya aşırı kıymet verir, ya kıymet bilmeyiz.
Aşırılıklardan uzak dur. Sufi ne ifrattadırne tefritte. Sufi daima orta yerde…
24. kural: Madem ki insan eşref-i mahlukattır, yani varlıkların en şereflisi, attığı her adımda Allah’ın yeryüzünde ki halifesi olduğunu hatırlayarak, buna yakışır soylulukta hareket etmelidir. İnsan yoksul düşse, iftiraya uğrasa, hapse girse, hatta esir olsa bile, gene de başı dik, gözü pek, gönlü emin bir halife gibi davranmaktan vazgeçmemelidir.
25. kural: Cenneti ve cehennemi illa ki gelecekte arama. İkisi de şu an da burada mevcut. Ne zaman birini çıkarsız, hesapsız ve pazarlıksız sevmeyi başarsak, cennetteyiz aslında. Ne vakit birileriyle kavgaya tutuşsak; nefrete, hasede ve kine bulaşsak, tepetaklak cehenneme düşüveririz.
26. kural: Kainat yekvücud, tek varlıktır. Herşey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır. Sakın kimsenin ahını alma; bir başkasının hele hele senden zayıf olanın canını
yakma. Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti herkesin yüzünü güldürebilir.
27. kural: Şu dünya bir dağ gibidir, ona nasıl seslenirsen o da sana öyle aksettirir. Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa, hayırlı laf yankılanır, şer çıkarsa sana gerisin geri şer yankılanır.
Öyleyse kim ki senin hakkında kötü konuşur, sen o insan hakkında kırk gün kırk gece güzel sözler et. Kırk günün sonunda göreceksin herşey değişmiş olacak. Senin gönlün değişirse dünya değişir.
28. kural: Geçmiş zihinlerimizi kaplayan bir sis bulutundan ibaret. Gelecek ise başlı başına bir hayal perdesi. Ne geleceğimizi bilebilir, ne geçmişimizi değiştirebiliriz. Sufi daima şu anın hakikatini yaşar.
29. kural: Kader hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten,”ne yapalım, kaderimiz böyle”deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatının hakimisin,ne de hayat karşısında çaresizsin.
30. kural: Hakiki sufi öyle biridir ki başkaları tarafından kınansa, ayıplansa, dedikodusu yapılsa, hatta iftiraya uğrasa bile, o ağzını açıp da kimse hakkında tek kelime kötü laf etmez. Sufi kusur görmez kusur örter.
31. kural: Hakk’a yakınlaşabilmek için kadife gibi bir kalbe sahip olmalı. Her insan şu veya bu şekilde yumuşamayı öğrenir. Kimi bir kaza geçirir, kimi ölümcül bir hastalık, kimi ayrılık acısı çeker, kimi maddi kayıp… Hepimiz kalpteki katılıkları çözmeye fırsat veren badireler atlatırız. Ama kimimiz bunda ki hikmeti anlar ve yumuşar; kimimiz ise,ne yazık ki daha da sertleşerek çıkar.
32. kural: Aranızda ki perdeleri tek tek kaldır ki Allah’a saf bir aşkla bağlanabilesin. Kuralların olsun ama kurallarını başkalarını dışlamak yahut yargılamak için kullanma. Bilhassa putlardan uzak dur, dost. Ve sakın kendi doğrularını putlaştırma. İnancın büyük olsun ama inancınla büyüklük taslama!
33. kural: Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken sen hiç ol! Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı. Nasıl ki çömleği tutan dışında ki biçim değil içinde ki boşluk ise, insanı ayakta tutan da benlik zannı değil hiçlik bilincidir.
34. kural: Hakk’a teslimiyet ne zayıflık ne edilgenlik demektir. Tam tersine, böylesi bir teslimiyet son derece güçlü olmayı gerektirir. Teslim olan insan çalkantılı ve girdaplı sularda debelenmeyi bırakır; emin bir beldede yaşar.
35. kural: Şu hayatta ancak tezatlarla ilerleyebiliriz. Mümin içindeki münkirle tanışmalı, Allah’a inanmayan kişi ise içinde ki inananla. İnsan-ı kamil mertebesine varana kadar gıdım gıdım ilerler kişi. Ve ancak tezatları kucaklayabildiği ölçüde olgunlaşır.
36. kural: Hileden,desiseden endişe etme. Eğer birileri sana tuzak kuruyor, sana zarar vermek istiyorsa, Allah da onlara tuzak kuruyordur. Çukur kazanlar o çukura kendileri düşer. Bu sistem karşılıklar esasına göre işler. Ne bir katre hayır karşılıksız kalır, ne bir katre şer. O’nun bilgisi dışında yaprak bile kıpırdamaz. Sen sadece buna inan!
37. kural:Allah kılı kırk yaracak titizlikle çalışan bir saat ustasıdır. O kadar dakiktir ki sayesinde her şey tam zamanında olur. Ne bir saniye erken, ne bir saniye geç. Her insan için bir aşık olma zamanı vardır; bir de ölmek zamanı.
38. kural: Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım? Diye sormak için hiçbir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün. Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa,yazık! Her an her nefeste yenilenmeli. Yepyeni bir yaşama doğmak için ölmeden önce ölmeli.
39. kural: Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiçbir zaman bozulmaz. Her şey yerli yerinde kalır, merkezinde… Hem de bir günden bir güne hiçbir şey aynı olmaz. Ölen her sufi için bir sufi daha doğar.
40. kural: Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım, yoksa dünyevi, semavi ya da cismani diye sorma! Ayrımlar ayrımları doğurur. Aşk’ın hiçbir sıfat ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.
Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde ya da dışındasındır, hasretinde..
28.05.2015 - 16:43
Bir dörtlükle Merhaba... Şiir tadında mutluluklar size... Saygılarımla...
ŞEMS
Aşka ait ve ona dair ne varsa sendedir ey yâr
Kerâmetin bilmem ki yüreğinde mi saklıdır,
Bahtın karasını çileden çıkarandır sende aşk
Su üstünden kayıp gidendir heyhat bilinmez.
İbrahim Soyalar
Şems: Güneş
http://www.antoloji.com/sems-19-siiri/
03.12.2013 - 22:16
Sevgili antoloji arkadaşım;
Doğum gününüzü en içten dileklerimle kutlar, yaşam boyu başarı ve mutluluklar dilerim.
Hayat sevgi kadar güzel aşk gibi güçlü olsun..
Doğum gününüzün anısına ** RÜYA ** gibi şiirimin şarkısını aşağıdaki linkten dinlemek ister misiniz?
http://www.ibrahimyilmaz-siirleri.com/bestelenen-1.html
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti
O güzelim mutlu anlar
Bir hayaldi geçip gitti
O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara
Şöyle dönüp bir baksana
Sarhoş eden duygu gibi
Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler
Hep yalanmış yalan meğer
Hayat denen tüm gerçekler
Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı
Yalan olan çocukluğum
Bir yıldızdı kaydı gitti
Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün
Mutlu olsun melek yüzün
Aşkla gülsün bütün ömrün
Sevip sarsın petek gönlün.
İbrahim Yılmaz
Güfte: İbrahim Yılmaz
Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime sonsuz teşekkürlerimi sunarım...
Ayrıca ANTOLOJİ sayfamdaki şiirlerimi okuyup yorum yaparsanız çok mutlu olurum.
Tekrar nice mutlu yıllar diler. Akçaydan selam ve sevgilerimi iletiyorum.
İbrahim Yılmaz
03.12.2013 - 18:45
Site arkadaşımız Bayan * soni *
** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN...**
03.12.2013 - 12:04
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN NİCE SENELERE
SAAT 03.30'du. Adamın telefonu çalmaya başladı. Başını gömdüğü
yastıktan binbir zorlukla kaldıran adam, yatak ucundaki telefona uzandı:
'Alo! Kimsiniz? '
'Benim oğlum, annen! '
'Anne of ya.. Bu saatte ne var Allah aşkına! Yarın ne kadar
önemli işlerim olduğunu bir bilsen....'
'Şey oğlum..'
'Ne var anne, beni bu saatte uyandıracak kadar önemli ne var?
Sabah arasan olmaz mıydı? '
Anne, oğlundan duyduğu bu kırıcı sözlerden dolayı, çok üzülmüş
ve çok incinmişti. Ağlamaklı bir sesle şunları söyleyerek telefonu kapattı:
'Bundan tam otuzbeş yıl önce, böyle bir gece yarısı saat tam 03.30'da
sen de beni uyandırmıştın! Doğum günün kutlu olsun evladım
ALINTI
03.12.2013 - 10:48
doğum gününüzü kutlar, mutluluklar dilerim... sevgiyle yaşayın ve hep gülünn :) zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz Şakacı pilot iniş yaparken, kuleye her seferinde: -bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekiler çok sinir olur. Bir gece pilot yine: -Bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekilerde ışıkları söndürür. -Bil bakalım pist nerde? Şakacı pilot iniş yaparken, kuleye her seferinde: -bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekiler çok sinir olur. Bir gece pilot yine: -Bilin bakalım ben kimim? der. Kuledekilerde ışıkları söndürür. -Bil bakalım pist nerde? zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz GÖREMEZSİNİZ TABİİ! Kendisini sinema çıkışında yakalayan bir gazeteci sorar: - Sayın inönü, sizi bu sıralar sinema salonlarında göremiyoruz pek? - Tabii göremezsiniz sinema salonları karanlık oluyor. ÖLÜRÜM YOLUNA Seçmenlerden biri seçim otobüsünün önüne atılır ve Erdal Bey'e hitaben 'Ölürüm yoluna' diye haykırır. Erdal Bey cevap verir: Dur, ölme. Bir oy bir oydur. O BENİM İŞTE! Erdal Bey bir gün İstanbul'da taksiye binmiş. Şoför: 'Sen ne kadar Erdal İnönü'ye benziyorsun' demiş. 'O, benim' diye cevap vermiş Erdal Bey... Şaşırmış taksi şoförü... 'Yahu' demiş, '...birisi daha var. Harbiye'nin oralarda dolaşıyor. O da aynı Erdal İnönü'. Bunun üzerine Erdal Bey, espriyi patlatmış: 'O da benim....! ' BİRBİRİMİZİ YİYECEĞİZ SHP genel başkanlığı dönemimde diğer sol parti liderleri ve bürokratlarla bir restorana gider. Garsonun 'Birşey almak ister misiniz, efendim' sorusu üzerine 'Teşekkürler biz birbirimizi yiyeceğiz' yanıtını verir. FİLM İYİ Kİ BİTTİ SHP Genel Başkanıyken Sosyalist Enternasyonal toplantısı için Paris'e gitmişti. Beraberinde SHP Genel Sekreter Yardımcısı İstemihan Talay da vardı. Toplantıdan sonra Champs Elysees bulvarındaki bir sinemaya gittiler. Filmin öyküsü, iki mafya ailesi arasındaki çatışmaydı. İki saat boyunca beyaz perdede silahlar konuştu. İnönü film bittikten sonra koltuğundan kalktı. İstemihan Talay, 'Filmi nasıl buldunuz? ' diye sordu. İnönü cevapladı: - Çok beğendim ama iyi ki bitti. Yoksa çok daha fazla adam ölecekti… zzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz Zamanın birinde mükemmel kadın ve mükemmel erkek karşılaşmışlar. Mükemmel bir flört döneminden sonra mükemmel bir evlilik yapmışlar. Birlikte mükemmel bir hayat sürmüşler. Bu mükemmel çift karlı, fırtınalı bir Noel akşamı mükemmel arabalarıyla giderken yolda donmak üzere olan bir adam görmüşler. Mükemmel çift olduklarından adama yardım için durmuşlar. Ada meğer sırtında oyuncak çuvalı ile Noel Baba imiş. Mükemmel çiftimiz Noel akşamı çocukların hayallerini karatmamak için Noel Baba ve oyuncakları arabaya yüklemişler. Oyuncakları çocuklara dağıtarak yollarına devam etmişler. Maalesef tipi artmış, araca hakim olmak zorlaşmış ve mükemmel çift ile Noel Baba trafik kazası geçirmişler. Kazada bunlardan yalnızca biri kurtulmuş... Soru: Kim kurtulmuş? (Cevap aşağıda) Cevap: Mükemmel kadın kurtulmuş... Her şeyden önce mükemmel kadın gerçekten vardır! Herkes bilir ki Noel Baba ve mükemmel erkek diye birileri yoktur! Kadınlar burada okumayı bıraksınlar! Erkekler okumaya devam etsinler! Eğer mükemmel adam ve Noel Baba yoksa arabayı mutlaka mükemmel kadın kullanıyordur. Bu bize en mükemmel kadının bile araba kullanmak gibi bazı konularda pekte mükemmel olmağını açıklıyor! Kadınlar Kesinlikle Aşağıyı Okumasınlar! Erkekler devam. Aklımdayken eğer bir kadınsanız ve hala bunu okuyorsanız buda başka bir noktayı açığa kavuşturuyor! ****KADINLAR HİÇ BİR ZMN SÖZ DİNLEMEZLER**** buda 2. hediyeniz.. http://www.izlesene.com/video/olgun-simsek-uflediler-sondum/1298782# ve 3. hediyeniz... http://mp3download.ws/mp3/tykmXEzahrs/Tan+Unnutum+Seni3/BEN+SEN%C4%B0+%C3%87OKTAN+UNUTURDUM+YA+-+GAL%C4%B0P+DEM%C4%B0REL/ açılmaz ise goole'a 'galip demirel ben seni çoktan unuturdum ya dinle' yazabilirsiniz.. http://www.dailymotion.com/video/x63zcf_hakan-yesilyurt-eftelya_music
03.12.2013 - 07:48
Doğum Gününüzü Can-ı Gönülden Kutlar sağlık,sıhhat, huzur ve mutluluk dolu nice nice yıllar dilerim.
Sevgi, Saygı ve Muhabbetle
03.12.2012 - 20:43
size ve değer verdiğiniz bütün insanlara uzun sağlıklı bir ömür diliyorum
saygılar
03.12.2012 - 19:32
Site arkadaşımız Bayan *soni *
** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN...**
03.12.2012 - 19:03
Sevgili antoloji arkadaşım;
Doğum gününüzü en içten dileklerimle kutlar, yaşam boyu başarı ve mutluluklar dilerim.
Hayat sevgi kadar güzel aşk gibi güçlü olsun..
Doğum gününüzün anısına ** RÜYA ** gibi şiirimin şarkısını aşağıdaki linkten dinlemek ister misiniz?
http://www.ibrahimyilmaz-siirleri.com/bestelenen-1.html
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti
O güzelim mutlu anlar
Bir hayaldi geçip gitti
O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara
Şöyle dönüp bir baksana
Sarhoş eden duygu gibi
Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler
Hep yalanmış yalan meğer
Hayat denen tüm gerçekler
Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı
Yalan olan çocukluğum
Bir yıldızdı kaydı gitti
Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün
Mutlu olsun melek yüzün
Aşkla gülsün bütün ömrün
Sevip sarsın petek gönlün.
Şehirpalas Oteli - 1987
Ssrıkamış
İbrahim Yılmaz
Güfte: İbrahim Yılmaz
Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime sonsuz teşekkürlerimi sunarım...
Ayrıca ANTOLOJİ sayfamdaki şiirlerimi okuyup yorum yaparsanız çok mutlu olurum.
- Facebook taki şiir sayfama bakar mısınız?
http://www.facebook.com/pages/Ibrahim-Yilmaz-%C5%9Eiirleri/257596917689129? ref=hl
- Sevgili Arkadaşım;
Canınız mı sıkkın başınız mı ağrıyor? Yaslanın geriye alın çayınızı elinize hem çayınızı yudumlayın ve hem de dünyanın en güzel köşelerinden özenle seçilerek çekilmiş 360 derece hareketli panografik fotoğrafları müzik eşliğinde keyifle izleyin..İnanıyorum ki sizi çok ayrı dünyalara götürecektir bu harika fotoğraflar ve sizin ruh dünyanıza çok iyi gelecektir bu eşsiz manzaralar..Şunu da belirteyim her link ayrı ayrı fotoğraflar içerir..Bundan dolayı her link’e ayrı ayrı tıklayınız ve tıklayınca link’in müzik eşliğinde açılmasını biraz bekleyiniz.Ayrıca bu muhteşem fotoğrafları bana ulaştıran sevgili kardeşim Dr Ahmet Altıner’e şükranlarımı sunarım.
Her fotoğraf ayrı bir güzel..iyi seyirler.
Lütfen link'e tıklayınız.
http://www.ibrahimyilmaz-siirleri.com/dunyadan-muhtesem-fotograflar.html
Sevgili arkadaşım;
Daha bitmedi, Mevlanamızın hayatını okumak, aşka ve hayata dair kalbimizin pasını silecek olan özlü sözlerini özenle hazırlanmış videolardan izlemek ister misiniz?
Aşağıdaki link'e tıklar mısınız?
İyi seyirler dilerim.
http://www.ibrahimyilmaz-siirleri.com/hz-mevlana.html
Akçaydan selam ve saygılarımla
İbrahim Yılmaz
03.12.2012 - 10:42
Merhaba sevgili dost
:-)))
Yine diyorum ki! ! ! ! !
Her ne kadar sizi şahsen tanımasamda, siz değerli şiir sever dostun;
sevdikleriyle birlikte, sağlıklı mutlu ve umutlu nice yaşlar ve yıllar kutlaması dileğiyle;
** Doğum gününü kutlarım **
Ve; ayrıca güzel bir YENİ YIL dileğiyle
Ve;
en güzel hayat,
en güzel çiçek,
en güzel yıldız,
en güzel şans,
en güzel sevgi, mutluluk ve en güzel aşk seninle olsun
Kalan ömrün şimdiye kadar geçen yıllarından ve ömründen daha güzel,, acı ve hüzünlerden uzak ve anlamlı olsun..
Aldığınız duyduğunuz tüm haberler
Yüzünüzü güldürsün......
Başarılar sağlığınızın en yakın dostu olsun....
Sevdiklerinizin sesi her yerde sizinle beraber olsun...
Bu dileklerde benden sana doğum günü hediyem olsun
Sevgili ve değerli dostum İnsanların birbirleriyle acılarını ve mutluluklarını paylaşmak kadar güzel ne olabilir ki.
Ve;
Kucak dolusu saygı sevgi dua ve çiçeklerle
Sağlık ve Mutluluğuna
:-)))))
03.12.2012 - 08:10
Günün Aydın Olsun., Dilerim Ki Yüreğine Gülün Gölgesi Düşmesin Ve Sen, Yüzünde Gülüşlerin En Güzeli Ile Bak Geleceğe yeni yaşın tüm güzelliklerini sevdiklerinizle birlikte yaşaman dileğimle ist dan mrb ahmet
26.01.2012 - 11:16
Ben sana ömrümü adamaya hazırım
Ne olursa olsun seni bir ömür sevmeye hazırım
Hayatta en çok önem verdiğim bi sensin
Ve hayatta ilk ve son tek gerçek aşkım sensin
Ben seni üzmeye bile kıyamam…
Hee! Tamam kabul ediyorum
Arada sırada bazı yanlışlıklarım oluyo
Ama seni üzmek istediğimden değil
Sadece seni kıskandığımdan…
Bazen yanlış sözlerimde oluyo
Seni kırmaya yeticek kadar yanlış sözlerim…
Ama aslında seni kırmak istemediğimi sende biliyosun
O yanlış sözleri sana söylemek istemediğimi sende biliyosun
Ama….
Beni sevmediğini biliyorum
Ben zaten buna rağmen seni çok seviyorum
Bazen diyorum
“oğlum şenol bu kız seni bigün ama bigün sevicek”
sen beni o zaman gör…
bazende
“oğlum şenol unut bu kız seni hiç sevmiyo ve sevmicek”
işte o zaman beni görmeni tavsiye etmem…
ama ben unutamıyorum
ama ben vazgeçemiyorum
ama ben seni ölürcesine seviyorum….
Kalbimi sana yer yaptım
Aklımı senin özelliğine verdim
Bedenimi senin yoluna serdim
Ben seni bir seni sevdim ve seviyorum….
Aklımda sende kalbimde….
Canımda senin ömrümde….
Ben çok düşünürüm
Ama en çok’ta seni…
Ne yaptığını nasıl olduğunu ve
İyi mi yoksa kötü mü olduğunu
Çok düşünürüm…
Her gece seni bende hayal ederim…
Hayal kurmak o kadar güzel ki
İstediğini istediğin gibi görebiliyosun
Ve bende seni her gece yanımda hayal ediyorum
Ve bende seni her gece beni sevdiğini hayal ediyorum….
Biliyorum adı üstünde zaten hayal..
Ama hayal gibi görmemek o kadar güzel ki
Anlatamam sana…
Bi de gerçekler var tabi ki…
Hayalle olucak iş değil zaten…
Ama belki….
Değil mi herşeyde bi “belki” kelimesi var
Her şeyde bi son var…
İşte onun gibi bişey
Bende de bi sen var….
Sence kalbim seni unuturmu dersin…
Ama bence seni unutmaz,unutamaz
Çünkü kalbim sensin…
Bir seni sen gibi bende yaşıyorum…
Bir seni bende hayal de olsa buluyorum…
Bir seni delicesine olmazlığına seviyorum…
Sence ben doğru mu yapıyorum…
Bence ben hiç yapmadığım kadar doğruyu yapıyorum…
Ben seni yokluğunla yaşıyorum…
Her şiir yazışımda kalbime hançer saplanıyo sanki
Her seni düşündüğümde gözlerim yaşla doluyo sanki…
Her seni bende yaşadığımda uzak olsanda bana,sana yakınım sanki…
Müzikler sanki seni yaşatıyo bende
Sanki yanımdaymışsın gibi
Bi kaç bestem var içinde sen olduğun
Ama bana özel….
Kimsenin bilmediği…
Bunları yazarken hala aklım sende…
Hala sen bende…
İçimin en iç acısısın
Yüreğimin tek savdasısın
Sen benim canımsın
Alın yazımsın…
Öyle ve ya böyle
Ben sağ oldukça
Ve dünya döndükçe
Hep seni sevicem….
Allah a yemin ediyorum
Sana söz veriyorum
Bir seni seviyorum
Ve tek seni sevicem
Taa ki ölünceye dek…
Uzat ellerini bana doğru
Bak gözlerimin içine
Bendeki seni bi gör
Olmazlığınla bende ki seni…
İnan sende aşkı yaşıyorum
Sana aptal aşığım…
Seni kalbimde taşıyorum
Sana kalpten yaralıyım…
Ya senin yanında olmak istiyorum
Sensiz seni değilde,
Seninle seni yaşamak istiyorum
Ele avuca,kağıda kaleme
Yok yok bu koca dünya ya sığmaz aşkım
Ben aklımla kalbimle sende kalmışım…
Gözlerime bi kere ama bi kere baksan
Bende ki yerini görüceksin…
Bazen aşkımı sözlerle anlatmaya çalışıyorum
Ama kelime haznem bu kadarını kaldırıyo…
Ama her şey gözlerde bitiyo…
Sen çok güzel bi kızsın ve akıllı
Ben yakışıklı değilim ve senin kadar akıllıda değilim…
Ama aşkım o kadar büyük ki bunları dert etmiyorum…
Hani derler ya gurur..
İşte ben aşkım için gururumu hiçe saydım…
Ben aşkım için gururumu çiğnedim…
ben gerekirse aşkım için ölürüm…
ve Şimdi…
Aklımda sadece gözlerin
Sadece sözlerin
Sadece bakışların ve
Sadece SEN varsın…
Seni çok seviyorum…
Ve bi o kadar daha çok seviyorum…
Seni bir ömür boyu istiyorum…
Sana aptal aşığım…
03.12.2011 - 22:39
doğum günün kutlayacak dostlarına yüzlerne kapıyı kapatmıssın :))
03.12.2011 - 19:53
SEVGİLİ ANTOLOJİ ARKADAŞIM;
DOĞUM GÜNÜNÜZÜ EN İÇTEN DİLEKLERİMLE KUTLAR,YAŞAM BOYU BAŞARI VE MUTLULUKLAR DİLERİM.
HAYAT SEVGİ KADAR GÜZEL AŞK GİBİ GÜÇLÜ OLSUN
DOĞUM GÜNÜNÜZÜN ANISINA **** RÜYA ** GİBİ ŞİİRİMİN ŞARKISINI AŞAĞIDAKİ LİNKTEN DİNLEMEK İSTER MİSİNİZ.?
http://www.ibrahimyilmaz-siirleri.com/bestelenen-1.html
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti
O güzelim mutlu anlar
Bir hayaldi geçip gitti
O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara
Şöyle dönüp bir baksana
Sarhoş eden duygu gibi
Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler
Hep yalanmış yalan meğer
Hayat denen tüm gerçekler
Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı
Yalan olan çocukluğum
Bir yıldızdı kaydı gitti
Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün
Mutlu olsun melek yüzün
Aşkla gülsün bütün ömrün
Sevip sarsın petek gönlün.
Şehirpalas Oteli - 1987
SARIKAMIŞ
Güfte: İbrahim Yılmaz
Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime sonsuz teşekkürlerimi sunarım...
AYRICA ANTOLOJİ SAYFAMDAKİİ ŞİİRLERİMİ OKUYUP YORUMLAR MISINIZ? .ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.
03.12.2011 - 17:07
Her ne kadar sizi şahsen tanımasamda, siz değerli dostun; sevdikleriyle birlikte, sağlıklı mutlu ve umutlu nice yaşlar kutlaması dileğiyle;
** Doğum gününü kutlarım **
Ve;
en güzel hayat,
en güzel çiçek,
en güzel yıldız,
en güzel şans,
en güzel sevgi, mutluluk ve en güzel aşk seninle olsun
Ve;
Kalan ömrün geçen ömründen daha güzel,, acı ve hüzünlerden uzak ve anlamlı olsun..
İnsanların birbirleriyle acılarını ve mutluluklarını paylaşmak kadar güzel ne olabilir ki...
Saygı sevgi ile, mutluluğuna
N.K (Neco)
03.12.2011 - 16:00
Saygın site arkadaşımız Bayan Soni
** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN **
03.12.2011 - 02:48
Bir yıl daha bitti, ama sakın üzülme zaman çabuk geçiyor diye... Unutma ki herkes aynı şeyi yaşıyor. Bu yılın sonunda geriye baktığında umarım 'harika bir yıldı' dersin.. Tüm dileklerinin gerçekleşmesi dileğimle.. Nice yıllara...
[email protected]
03.12.2011 - 00:15
doğum günün kutlu olsun selamlar
03.12.2010 - 16:04
SEVGİLİ ARKADAŞIM;
*** DOĞUM GÜNÜNÜZÜ KUTLAR,YAŞAM BOYU BAŞARI VE MUTLULUKLAR DİLERİM..****
HAYAT SEVGİ KADAR GÜZEL AŞK GİBİ GÜÇLÜ OLSUN
DOĞUM GÜNÜNÜZÜN ANISINA**** RÜYA GİBİ *** ŞİİRİMİN ŞARKISINI DİNLEMEK İSTERSENİZ,ANTOLOJİ ANA SAYFAMDA TANITIM YAZISI BÖLÜMÜNDE www.atlassiir.com LİNKİNDEN SİTEME GİREREK ŞARKIYI WEP SİTEMDEKİ EN ÜSTTE MEDIA PLAYER DEN DİNLEYEBİLİRSİNİZ..
VEYA ANTOLOJİDE 1.SAYFAMDAKİ RÜYA GİBİ ŞİİRİMİN SESLİ MP3 DOSYADAN DİNLEYEBİLİRSİNİZ.
TEKRAR NİCE MUTLU VE HUZUR DOLU YILLAR DİLERİM.
AKÇAYDAN SELAM VE SAYGILARIMLA....
İBRAHİM YILMAZ..
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti
O güzelim mutlu anlar
Bir hayaldi geçip gitti
O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara
Şöyle dönüp bir baksana
Sarhoş eden duygu gibi
Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler
Hep yalanmış yalan meğer
Hayat denen tüm gerçekler
Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı
Yalan olan çocukluğum
Bir yıldızdı kaydı gitti
Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün
Mutlu olsun melek yüzün
Aşkla gülsün bütün ömrün
Sevip sarsın petek gönlün.
Şehirpalas Oteli - 1987
SARIKAMIŞ
Güfte: İbrahim Yılmaz
Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime çok teşekkür ederim.
İBRAHİM YILMAZ
************************************************************************
SEVGİLİ ARKADAŞIM;
** ATLAS **
Şiir ve şarkı sitesi eserlerinizi paylaşmak için sizi bekliyor.
** ŞİİRLERİNİZİ
** ŞARKILARINIZI
** SESLİ ŞİİRLERİNİZİ
** VİDEOLARINIZI
** RESİMLERİNİZİ
** VE DİĞER TÜM ESERLERİNİZİ
Sitemize KAYIT OLUP, DUYURULARI okuduktan sonra paylaşabilirsiniz.
Eğer sanat miziği severseniz radyosunu çok seveceksiniz.
www.atlassiir.com
http://www.atlassiir.com/atlas
************************************************************
GÖNÜL KURALLARI
Elif Şafak’tan Aşk’ın 40 kuralı
Aşk romanındaki 40 kuralı biraraya getirdik. Aşk romanının ve hayatın bir özeti… 40 kuraldan biri: Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde, ya da dışındasındır, hasretinde.
Karşınızda Elif Şafak’ın “Aşk” romanında bahsedilen “40 kural”. Sizce kırk kuralın bu kadar özel olmasının, bizi kalbimizden vurmasının sebebi nedir?
Benim zeminimde bunun karşılığı, kendi içimizde özümüze yaptığımız yolculukta karanlıkta kaldığımız anlarda bize ışık tutan kurallar olduğudur. Duygularımızın iki tane ucu varsa biri korku ise diğeri sevgidir. 40 kural içimizdeki Öz’le birleşme, hakikati bulma yolculuğumu karşımızsa çıkan Aşk’ın kurallarıdır.
O en uç noktada öyle büyük bir sevgi vardır ki, olsa olsa adı ilahi sevgi olur. İşte bu ilahi sevginin bir diğer adı da her yerde aradığımız, özellikle karşı cinste buluruz sandığımız “AŞK”tır. Hayat ne ironik değil mi? Dışarda sandığımız şeyler, aslında içimizde durmakta ve bizim onların farkına varmamızı beklemekte.
İşte Şemsi Tebrizi’nin Aşk romanında geçen 40 kuralı (biraz uzunca ama emin olun ki kitap gibi kurallar da okunmaya değer) :
Gönlü geniş ve ruhu gezgin sufi meşreplilerin kırk kuralı:
GÖNÜL KURALLARI
1. kural: Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok, eğer, tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
2. kural: Hak yolunda ilerlemek yürek işidir,akıl işi değil. Kılavuzun daima yüreğin olsun,omzun üstünde ki kafan değil. Nefsini bilenlerden ol silenlerden değil!
3. kural: Kur’an dört seviyede okunabilir. İlk seviye zahiri manadır. Sonra ki batıni manadır. Üçüncü batıninin batınisidir. Dördüncü seviye o kadar derindir ki kelimeler kifayetsiz kalır tarif etmeye.
4. kural: Kainattatki her zerrede Allah’ın sıfatlarını bulabilirsin, çünkü O camide, mescitte, kilisede, havrada değil, her an her yerdedir. Allah’ı görüp yaşayan olmadığı gibi, onu görüp ölen de yoktur. Kim O’nu bulursa, sonsuza dek O’nda kalır.
5. kural: Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. Aman sakın kendini diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği:
Bırak kendini, ko gitsin; akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!
6. kural: Şu dünyadaki çatışma, önyargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk konusunda dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.
7. kural: Şu hayatta tek başına inzivada kalarak, sadece kendi sesinin yankısını duyarak, hakikati keşfedemezsin. Kendini ancak bir başka insanın aynasında tam olarak görebilirsin.
8. kural: Başına ne gelirse gelsin, karamsarlığa kapılma. Bütün kapılar kapansa bile, sonunda O sana kimsenin bilmediği gizli bir patika açar. Sen şu anda göremesen de, dar geçitler ardında nice cennet bahçeleri var. Şükret! istediğini elde edince şükretmek kolaydır. Sufi, dileği gerçekleşmediğinde de şükredebilendir.
9. kural: Sabretmek, öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir. Allah aşıkları sabrı gülbeşeker gibi tatlı tatlı emer, hazmeder. Ve bilirler ki, gökteki ayın hilalden dolunaya varması için zaman gerekir.
10. kural: Ne yöne gidersen git, doğu,batı,kuzey ya da güney- çıktığın her yolculuğu içine doğru bir seyahat olarak düşün! Kendi içine yolculuk eden kişi, sonunda arzı dolaşır.
11. kural: Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Ssenden yepyeni ve taptaze bir sen zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir.
12. kural: Aşk bir seferdir. Bu sefere çıkan her her yolcu, istese de istemese de tepeden tırnağa değişir. Bu yollara dalıp da değişmeyen yoktur.
13. kural: Şu dünyada semadaki yıldızlardan daha fazla sayıda sahte hacı, hoca,şeyh, şıh var. Hakiki mürşit seni kendi içine bakmaya ve nefsini aşıp kendindeki güzellikleri bir bir keşfetmeye yönlendirir. Tutup da ona hayran olmaya değil.
14. kural:Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil seninle beraber aksın. Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
15. kural: Allah, içte ve dışta her an hepimizi tamama erdirmekle meşguldür. Tek tek her birimiz tamamlanmamış birsanat eseriyiz. Yaşadığımız her hadise, atlattığımız her badire eksiklerimizi gidermek için tasarlanmıştır. Rab noksanlarımızla ayrı ayrı uğraşır çünkü beşeriyet denen eser, kusursuzluğu hedefler.
16. kural:Kusursuzdur ya Allah, onu sevmek kolaydır. Zor olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir. Unutma ki kişi bir şeyi ancak sevdiği ölçüde belebilir. Demek ki hakikaten kucaklamadan ötekini, Yaradan’dan ötürü yaratılanı sevmeden, ne layıkıyla bilebilir, ne layıkıyla sevebilirsin.
17. kural: Esas kirlilik dışta değil içte, kisvede değil kalpte olur. Onun dışındaki her leke ne kadar kötü görünürse görünsün, yıkandı mı temizlenir, suyla arınır. Yıkamakla çıkmayan tek pislik kalplerde yağ bağlamış haset ve art niyettir.
18. kural: Tüm kainat olanca katmanları ve karmaşasıyla insanın içinde gizlenmiştir. Şeytan, dışımızda bizi ayartmayı bekleyen korkunç bir mahluk değil bizzat içimizde bir sestir. Şeytanı kendinde ara, dışında, başkalarında değil ve unutma ki nefsini bilen Rabb’ini bilir. Başkalarıyla değil sadece kendiyle uğraşan insan sonunda mükafat olarak Yaradan’ı tanır
19. kural:Başkalarından saygı,ilgi ya da sevgi bekliyorsan önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacak demektir.
20. kural: Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir. Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün. Gerisi zaten kendiliğinden gelir.
21. kural: Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi,hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek,kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk’ın mukaddes nizamına saygısızlık etmektir.
22. kural: Hakiki Allah aşığı bir meyhaneye girdi mi orası ona namazgah olur. Ama bekri aynı namazgaha girdimi orası ona meyhane olur. Şu hayatta ne yaparsak yapalım, niyetimizdir farkı yaratan, suret ile yaftalar değil.
23. kural: Yaşadığımız hayat elimize tutuşturulmuş rengarenk ve emanet bir oyuncaktan ibaret. Kimisi oyuncağı o kadar ciddiye alır ki ağlar, perişan olur onun için. Kimisi eline alır almaz şöyle bir kurcalar oyuncağı, kırar ve atar. Ya aşırı kıymet verir, ya kıymet bilmeyiz.
Aşırılıklardan uzak dur. Sufi ne ifrattadırne tefritte. Sufi daima orta yerde…
24. kural: Madem ki insan eşref-i mahlukattır, yani varlıkların en şereflisi, attığı her adımda Allah’ın yeryüzünde ki halifesi olduğunu hatırlayarak, buna yakışır soylulukta hareket etmelidir. İnsan yoksul düşse, iftiraya uğrasa, hapse girse, hatta esir olsa bile, gene de başı dik, gözü pek, gönlü emin bir halife gibi davranmaktan vazgeçmemelidir.
25. kural: Cenneti ve cehennemi illa ki gelecekte arama. İkisi de şu an da burada mevcut. Ne zaman birini çıkarsız, hesapsız ve pazarlıksız sevmeyi başarsak, cennetteyiz aslında. Ne vakit birileriyle kavgaya tutuşsak; nefrete, hasede ve kine bulaşsak, tepetaklak cehenneme düşüveririz.
26. kural: Kainat yekvücud, tek varlıktır. Herşey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır. Sakın kimsenin ahını alma; bir başkasının hele hele senden zayıf olanın canını
yakma. Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti herkesin yüzünü güldürebilir.
27. kural: Şu dünya bir dağ gibidir, ona nasıl seslenirsen o da sana öyle aksettirir. Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa, hayırlı laf yankılanır, şer çıkarsa sana gerisin geri şer yankılanır.
Öyleyse kim ki senin hakkında kötü konuşur, sen o insan hakkında kırk gün kırk gece güzel sözler et. Kırk günün sonunda göreceksin herşey değişmiş olacak. Senin gönlün değişirse dünya değişir.
28. kural: Geçmiş zihinlerimizi kaplayan bir sis bulutundan ibaret. Gelecek ise başlı başına bir hayal perdesi. Ne geleceğimizi bilebilir, ne geçmişimizi değiştirebiliriz. Sufi daima
şu anın hakikatini yaşar.
29. kural: Kader hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten,”ne yapalım, kaderimiz böyle”deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatının hakimisin,ne de hayat karşısında çaresizsin.
30. kural: Hakiki sufi öyle biridir ki başkaları tarafından kınansa, ayıplansa, dedikodusu yapılsa, hatta iftiraya uğrasa bile, o ağzını açıp da kimse hakkında tek kelime kötü laf etmez.
Sufi kusur görmez kusur örter.
31. kural: Hakk’a yakınlaşabilmek için kadife gibi bir kalbe sahip olmalı. Her insan şu veya bu şekilde yumuşamayı öğrenir. Kimi bir kaza geçirir, kimi ölümcül bir hastalık, kimi ayrılık acısı çeker, kimi maddi kayıp… Hepimiz kalpteki katılıkları çözmeye fırsat veren badireler atlatırız. Ama kimimiz bunda ki hikmeti anlar ve yumuşar; kimimiz ise,ne yazık ki daha da sertleşerek çıkar.
32. kural: Aranızda ki perdeleri tek tek kaldır ki Allah’a saf bir aşkla bağlanabilesin. Kuralların olsun ama kurallarını başkalarını dışlamak yahut yargılamak için kullanma. Bilhassa putlardan uzak dur, dost. Ve sakın kendi doğrularını putlaştırma. İnancın büyük olsun ama inancınla büyüklük taslama!
33. kural: Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken sen hiç ol! Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı. Nasıl ki çömleği tutan dışında ki biçim değil içinde ki boşluk ise, insanı ayakta tutan da benlik zannı değil hiçlik bilincidir.
34. kural: Hakk’a teslimiyet ne zayıflık ne edilgenlik demektir. Tam tersine, böylesi bir teslimiyet son derece güçlü olmayı gerektirir. Teslim olan insan çalkantılı ve girdaplı sularda debelenmeyi bırakır; emin bir beldede yaşar.
35. kural: Şu hayatta ancak tezatlarla ilerleyebiliriz. Mümin içindeki münkirle tanışmalı, Allah’a inanmayan kişi ise içinde ki inananla. İnsan-ı kamil mertebesine varana kadar gıdım gıdım ilerler kişi. Ve ancak tezatları kucaklayabildiği ölçüde olgunlaşır.
36. kural: Hileden,desiseden endişe etme. Eğer birileri sana tuzak kuruyor, sana zarar vermek istiyorsa, Allah da onlara tuzak kuruyordur. Çukur kazanlar o çukura kendileri düşer. Bu sistem karşılıklar esasına göre işler. Ne bir katre hayır karşılıksız kalır, ne bir katre şer. O’nun bilgisi dışında yaprak bile kıpırdamaz. Sen sadece buna inan!
37. kural:Allah kılı kırk yaracak titizlikle çalışan bir saat ustasıdır. O kadar dakiktir ki sayesinde her şey tam zamanında olur. Ne bir saniye erken, ne bir saniye geç. Her insan için bir aşık olma zamanı vardır; bir de ölmek zamanı.
38. kural: Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım? Diye sormak için hiçbir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün.
Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa,yazık!
Her an her nefeste yenilenmeli. Yepyeni bir yaşama doğmak için ölmeden önce ölmeli.
39. kural: Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiçbir zaman bozulmaz. Her şey yerli yerinde kalır, merkezinde… Hem de bir günden bir güne hiçbir şey aynı olmaz.
Ölen her sufi için bir sufi daha doğar.
40. kural: Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım, yoksa dünyevi, semavi ya da cismani diye sorma! Ayrımlar ayrımları doğurur. Aşk’ın hiçbir sıfat ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.
Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde ya da dışındasındır, hasretinde..
Toplam 19 mesaj bulundu