Ve geceydi, suskundu karanlık... Her yol dostluğa çıkardı hayatta, her yol sevdaya... Pişmanlığa bürünmüş gözlerimi temizledi gözlerin ve gün'e büründü geceye uzanan sabah, aydınlık oldu dünya, gecenin dördünde... Burda değildi buluşukluğumuz, her insan sesi, her yazı, her tanımadığım omuz ismini öğretti önce, sonra İstanbul'a uzandı yol ve sonra Girne'ye... Ve sonra bir ömüre... Antoloji'de de karşılaşmak varmış senle...! İyi ki geldin, dost oldun SOL omzuma... Ve kal hep, en uysal yanınla...
(O'ki savaşlardan kalan kanları temizler ellerini değdirmeden, düşüncelerinin kanıyla... Çin'de çocuklarını doyuramayan anneye destek olur yürek gücüyle, Çin'li anne farkedemez... Hoş, kendisi de bilmez yürek gücünün Çin'e bile uzandığını... Sonra çocukları sever, en kirlilerini, burun ifrizatlarını temizler merhametiyle... İnşaat işçilerini sever, hiç tanımadığı ve konuşmadığı halde, nasırlı ellerine ağlar, çocuklarına ekmek götürecek diye... Sonra planları vardır, bedene sıkışmış ve dünyaya sığmaz kimliğinin umarsız ütopyaları... Edebidir bi tarafı, bi tarafı aşka sürgün... Yeter ki istesin yüreği, bir an düşünmez ve atar kendini dipsiz buhranlara... O'ki tanıdığım, karşılaştığım, hayatıma aldığım en temiz, en düzenli, en aşık insandır... Yine de sevmeyin onu! ! !)
28.03.2007 - 19:12
Ve geceydi, suskundu karanlık... Her yol dostluğa çıkardı hayatta, her yol sevdaya... Pişmanlığa bürünmüş gözlerimi temizledi gözlerin ve gün'e büründü geceye uzanan sabah, aydınlık oldu dünya, gecenin dördünde...
Burda değildi buluşukluğumuz, her insan sesi, her yazı, her tanımadığım omuz ismini öğretti önce, sonra İstanbul'a uzandı yol ve sonra Girne'ye... Ve sonra bir ömüre...
Antoloji'de de karşılaşmak varmış senle...!
İyi ki geldin, dost oldun SOL omzuma... Ve kal hep, en uysal yanınla...
(O'ki savaşlardan kalan kanları temizler ellerini değdirmeden, düşüncelerinin kanıyla... Çin'de çocuklarını doyuramayan anneye destek olur yürek gücüyle, Çin'li anne farkedemez... Hoş, kendisi de bilmez yürek gücünün Çin'e bile uzandığını... Sonra çocukları sever, en kirlilerini, burun ifrizatlarını temizler merhametiyle... İnşaat işçilerini sever, hiç tanımadığı ve konuşmadığı halde, nasırlı ellerine ağlar, çocuklarına ekmek götürecek diye... Sonra planları vardır, bedene sıkışmış ve dünyaya sığmaz kimliğinin umarsız ütopyaları... Edebidir bi tarafı, bi tarafı aşka sürgün... Yeter ki istesin yüreği, bir an düşünmez ve atar kendini dipsiz buhranlara... O'ki tanıdığım, karşılaştığım, hayatıma aldığım en temiz, en düzenli, en aşık insandır... Yine de sevmeyin onu! ! !)
Toplam 1 mesaj bulundu