Seyfi Karaca Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • tımarhane duvarı

    14.11.2022 - 16:28

  • tımarhane duvarı

    14.11.2022 - 16:27

    Leonardo Da Vinci ve Van Gogh resimlerine -güya zehir zikkimda kaybolmus dünyayi CEVRE TEMiZLiGi adi altinda - sergilendikleri müzeleri ayakta uyutarak duvardaki cerceveyi öldürüp kendi kusnuklarini aktiflestiren etkisiz hale getirme kundakciligi eden serserilik gibi, insanligin kendi yalnizligi kadar uzak ve yabancilasarak biletli giseler ardinda unuttugu bir yerlerde kalmis duygunun düsüncenin ve sanatin canina okuyarak kendini söhretli kilmaktan baska ötesi ilerisi yoktu, tetikleyen sebeplerine pasif silik suskun kenardan kiyidan dikizleyip bakan; kücük kiyametlerin global dounuslu ve pilot projeli otantik ciban kanamasi güncelindeki Ukrayna- Rus savasinda kan revan hortlakliginda yerle bir olmus dünya hayatinin yikik duvarlarina gökten insan ölüleri yagarken cehennemn dibine cakilip kalmak üzere son parantezini takla dönerek geride kalanlara FENOMEN hüneri sergiledikten sonra, ortaligi toplayan kimliksiz aidiyetsiz sablonunu boyayip kacip kayboldu GRAFiTI söhret tüccari Babsi.

    Cünkü Ukrayna- Rus savasi ekmegin suyun yasam kavgasi adina söz sahipliligi edip; hakki hukukuyla daha güzel, adil, ilgili, bilgili, saglikli, güvenli, özgür, saygin, kültürlü ve nice nice itibar ve degere insan yiginlarini sokaga döken sebepler ve sorunlar silsilesini cözmek yahut üstesinden gelmek icin insanla yola cikmis yürümüs diuyarli reflekslerin tepkisel reflekslerinden kaynakli degildi. Aksine, tüm GLOBAL soygun sömürü yaratiklarinin dünya kuruldu kurulalidan beri kendi sahsi cikarindan baska hic bir yol kural kanun algi inanc fikir niyet arac ilgi odak madde mana tercih ve secenek tanimayan ; ve keyfinin kiyagina zevkine buyurdugu herseyin tanri katinda yetkiyle bütün hirs ihtiras ve zorbligini kutsayarak itirazsiz kabulünü kosulsuz tüketime mecbur muhtac kilanlarin menfaat üstünlügü paylasim ganimeti noktasinda duygusunu düsüncesini yitirmis GLOBOL FENEMEN gözdesi olma afyonuyla sefaletini ve sürgününü avutup oyalayan insanliga ortaklasa kurgulayip tedavüle koydugu yapay zeka cagina girisin kodes kilit kapisiydi.

    Tam da bu baglam ve eksende , gidenlerde Terete `de, `Ücte Üc ` gibileri de yaristiran sunucunun özel konuguyken, Erzurum kentinde okudugu üniversiteye profosör olarak mezun ve mertebelerden birer ikiser yükselip egitimci meslegi yanisirasina, öykü Siir roman yazarliginda her oynattigi kalemi kendine hakkindan geldin, dili yaziyi dize getirmeyi basardin, basardikca da sec begen al ödüllerine doymadigi Nurullah Genc, saatlerce süren `Yollar Dönüse Gider` dedesi baglamindaki savas sürgünü ve esaret yilligini belli ki özel tanitima ihtiyac duydugu, arada repertuardan isteyenlere :
    „Semsiye kullanmayacagim/ YAGMURDA islanmak da güzel seymis….ben bir SAMANYOLU gezginiyim simdi“
    Süslenceleri serpip ciseleerek, anlata anlata bitiremedigi programin konusu ve dedesi baglamindaki bsimi dagitimi coktan yillar evvili yapilmis ROMAN diye adlandirdigi kitabini, -hep öyle olur ya - son dakka sürprizsiz finalde anlasildi ve ortaya cikti ki meger günce tüketim piyasasi vazgecilmezlerinden olan ve MEDYA FENOMENCiLIGiNiN herseye kenardan bakarak yikilan ve bozulan gerek dünya gerek insana dair hicbir nedenselligi nicini hakki haksizligi ne kaleminin ucuna ne duygu düsüncesinin zirnik damlasina bulastirmadan, yazdigi kitabin sinema filmi veya DiZi oyunu olmasi icin kurdugu bütün cevresi ve yetkisi saglam otoritelerden `ben seni yasamadan ölmeyecegim ` siirine dolaysiz ve direk muhatap bakip sponsor aranmaktaymis.
    ( `Balistik Ateslemeli Babsi Grafiti Fenomen ` basligi altinda yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı

    12.11.2022 - 18:57

  • tımarhane duvarı

    12.11.2022 - 18:56

    Tüm yasantisi boyunca ordan oraya degisim dönüsüm calkantilarina kendini birakarak; etkin katilimci müdahale veya sorgulayarak kendi kisiliginin akil fikir bilgi esaret özgürlük ve özgür iradesini yasadigi dünya gercekligine ve toplumsal gel gitlerine aktiflestirip dahil etmek yerine, kendinden öncekilerin disipline ettigi formatlara siginip saklanmanin pasifligini daha kolayci , rahat, yeterli, güvenli, idareli oldugunun tercihini ömrü boyunca yüklenip tasiyan; ve bu yüzden de sadece hep baskalarinin ortaya koydugunu toplayip harmanlayarak kendine darda zorda kaldiginda imdat sireni, firar kanali, sivisma imkani, cayma yöntemi, kaytarma metodu yahut kacis tüneli balaminda yatirim güvencesi olarak gördügü Edebiyat ve Sosyal Bilimler iletisim araclarini, hic bir yerde aradigi huzuru kisiligi karakteri inanci güvenceyi ve aidiyeti bulamadigina savrulup duran gercek kisiliginden kesittir Stefan Zweig`a Tegmen Hofmüller .

    Disipline edildigi emanet kisiliksizlikte, kisiligi olmayanin hic bir dayanikli direnci sabri bagisikligi sözü yolu olmayacagi gercekligiyle her oynakliga kaypakligin sürekli verdigi sözden cayan ve sonsuz sinirsiz bilinmezlige kacip kaybolarak yeryüzü hayatini herseyi ve herkesi tarif edemedigi boyali hayal kirikligi ve bulanikligina sifirlayacaginin ic güdülerindeki aklinda hep INTIHAR CIKISINI saglama alan; derinligi tespit edilemeyen depresyon ve kisilik bozuklugu yasamaktadir, Tipki Hofmüller gibi gercek hayatinda Stefan Zweig.

    Elbette ki bu travmayi Nazi Zulmünden süründen sürgüne sürüklenisi de bilhassa körükleyip kanatan rol oynamistir. Almancayla yazilan edebiyatin dünya dillerine en cok cevrilip satanlari arasinda yer almasi onun cok gezip cok dolasan gösterisli yasamasini saglamasina ragmen, Tegmenin muhatabi Condor, aslinda Stefan Zweig`in depresyonlarini desip didikleyen onun yöntemlerini kitaplarinda boool bol romanlarin satir araligina serpistirdigi pisiko analist Freud`dur. Ne var ki icindeki ölüyü ancak Brezilya`nin Rio`suna kadar ancak tasiyip sürükledikten sonra, yildigini yoruldugunu geriye biraktigi iki satirlik notla hayatini kendi eliyle bitiren Stefan Zweig, Romandaki Edith`ten baskasi degildir aslinda.
    ( `Stefan Zweigin Sabirsiz Yüregine Dair 4 ) basligi altinda yazdiklarimdan

  • tımarhane duvarı

    10.11.2022 - 15:57

    ……
    DEVRi iNSANCA
    ……..
    Bir kus cigligi marti dersin
    Serce dersin, sögüt dersin, merhaba dersin..
    Selam sabahin daglardan uyanip zümrüt ormanlara
    Tozduman bozkirlara yalin ciplak yeller yollar gibi
    Akarsu yatagindan carsaf carsaf vapurlara ve gemilere deniz
    Gökyüzünden nasil düser dökülürse topragin kabullendigi oldugu gibu öylece
    Ekin basaklarinin tirpana gönlünü serdigi gövdesini verdigi
    Degirmeninde hayatin
    Devirlerinde insanin
    Ölümün bile sesi solugu kesilir, kisalir kücülür zaman ve mekan
    Bizde ne vardiysa sende bizden cok daha fazlasiydi kuslarin sesine
    Alfabenin kitabina
    Hatirina hatirasina dünün yarinin
    Askin sevginin kalbindeki soyumuz künyemiz ve kardesligimizin
    Suyun ve ekmegin hakkina hayat veren hersey kadar
    Türkünün ve Türkiye cumhuriyetinin hem onuruna hem de itibarina
    Yurt olmus yuva kurmus sonsuzluk dersin..
    Insan güzeli sevgili Atatürk
    Yasadigin kalbimizdesin

    Seyfi Karaca………..Kasim / 22

  • tımarhane duvarı

    07.11.2022 - 15:14

  • tımarhane duvarı

    07.11.2022 - 15:13

    …….
    TÜRBÜLANSLI TANTANA
    ……
    Bahcede hazan
    Akvaryumda sazan
    Gevrek laflardan süslü zibiller geveleyerek
    Makas vurup araya zikkimin berki rekolteleri sokmayaydi reklam
    Dallar arasinda eskisini soyunup yeni urbalar dügmelenmeye avcunun icinde
    Suyla oynar gibi boslugu doldurup bosaltan
    Gölgeler arkasinda günesi bir gösterip
    Bir saklayan
    Kör kuyulara yalvara yakara küsmüs kararmis corak ve verimsiz günün
    Limanlar kaleler surlar köprüler duraklar hepsi bir yerden bir yere
    Azi coga sayarak kimsenin kimseyi beklemedigi yüzyillardan daha beter öteye
    Canaginda kusnuk birikintileriyle araya girmeyeydi reklam
    Artiz olacaktin..
    Harbiden eteklerini öpüp, ayaklarina kapanacakti seni askin bas rolüne
    Repertuarindaki sec begen al listelerle
    Dünya alem kursunlara dizilip sevda yüklü kervanlara binecek,
    Namludan fiskiran sevgi ciceklerini repliklere camasir kiri gibi asip
    Kutuplasmis katagorili hir gürlesme kavgasinin
    Örnekten örnege sayisiz sonsuz emsal misal
    Adnan yücel olsa gerek,
    Budandikca filiz verdik tohuma gübrelendik öldük dogduk
    Meyveye calistik isledik, dogduk öldük
    Renkli tisötünden herkesi memnun eden fiyakali formalar tasiyacak
    Kötülügünse sitilini pasagini söküp kazidigini sanarak ilhan atilla
    Ben sana mahkumum
    Ben sana memnunum
    Ben sana mecnunum
    Ben sana mecburum fang fing fonnnnnlayacak
    Tirtilla kelebek arasibvakte kadar bile süresi sureti olmayan
    Kemal tahir
    Kemal yasar
    Kemal orhan
    Pamuk orhan….
    Dilersen ellerinle bog, dilersen tel örgülerinle sar sarmala
    Dilersen kulun köpegin agitlarina incit üz kov örsele
    Dilersen gözlerinin tiksindigi harabeye göm beni dilersen azat et
    Sürgün sefillere insanliktan cikar, herkes gitsin sen kal
    Kaptansiz gemisiz tufanlardan yalnizca sen kundaklan
    Maskeli carsilara protezli hayallerle bol belada
    Bol intizara
    Bol cinnet cinayet hikayesinin önü arkasi olmayan
    Herkes gelsin mendilde kurumus solmus bag sen ol bahar sen
    Siyahi giyinmis karanligin fitilini fenerini sensiz ölürüm de ölürümlerin
    Hayirrr bu siir burdan böyle devam edip gitmeyecek
    Her acizlikten kusursuzluk basarisi ve örnegi dilencilerinin
    Platonik yeminler kavgalar kahramanliklar mustular müjdeler
    Badem ciceklerini defne yapraklariyla teleyen gözyasina karisik
    Ya artir topla beni, ya öldür bitir senin icin cagirdim bu kirlangiclari cünkü
    Ümit yasar oguzcandi galiba
    Gözlerin yok mu gözlerin aglayip sizlayarak
    Evin her yerine senin resmini astim yesilcam repliginden
    Boynundaki yeri öpmedikce, terletmedikce avuclariyin icini
    Ölsün varsin bu insan sürüsü korkunc kalabalik
    Sen hic eskimeyen gökyüzü ol, sen degilsen acag da agac degil
    Öten kus degil, günes günes degil, olacak is degil hayat..
    Vapurlar saatler
    Ölsün varsin, sadece sen seni sevmek tanrilara tapar gibi
    Seni severek tanrilasmak
    Zirvalayip duran felakette yürüyüp gitmeyecek bu siir hayir…
    Hayir, sagdan soldan catal karam cingenecigim falan..
    Pembe ucurtmalarini iremlere cöllere salivermek hüsran hayalcisi
    Avareyim asudeyim yorgunum vurgunum
    Erzurum garinda kaybolmus düslerimi kovaliyorum yok bu böyle olmayacak
    Ipek mendile sar beni, siyah gözlerinde ucur götür
    Intizarla hercayi dikenle özgürlüge giden tutsagin olayim
    Takur tukurtularla,
    Bol sükseli soslu kutsaldan cikip özele kancayi takan genc nurullah
    Yahut necip nazim
    Yahut karakoc sezai yahut zarifoglu cahit yahut
    Ismini sen de bilmiyorsun, sana git desem mi demesem mi
    Asaf masaf laviniya…
    Esaretin vebali boynuna sensiz özgürlügün cani cehenneme fakir
    Fukaraliginda dönüp dolasip..
    Ne aclik ne yokluk ne zulüm ne kan
    Ancak biz kazanacagimiz zaman hallisinasyonlu polyanacigin
    Türlü türlüsünden dönüp dolasip..
    Vurulup düsmüsüm aksamlara kadar kursun yagmurlarinda aska
    Falan vaad filancadan vaaz,
    Hayir yok bu siir böyle zikkim yemis
    Yogun siparisli pesin ödemeli karanlik ve karamsarligin
    Tam kapasiteli yobaz militanlik kartvizitinden öfkeyle barisik karisik
    Övgü sövgülerle devam etmeyecek yeter diyecek,
    Kafidir bu morga bunca hastaligi derdi agidi ve acisi bitmeyen narkoz
    Uyusturunca bir daha hic uyandirmayan
    Cigneyip geveledigi kelimeleri asimetrik hokkabazligin söhretine egip büken
    Ve ebatta boyutta ezikligin kücülebilecegi her cesidini
    Yalatip yutturdukca günü dününden bin beter getiren
    Haramin mütakibi, yoklugun ve yoksullugun müsterisi
    Bile isteye aldanmis
    Bile isteye kanmis
    Bile isteye sapmis sizmis alismis uyusmus
    Sömürülmüs soyulmus bile isteye
    Cüzdanda olmayan varligi sokaga ve dünyaya ulasip yetismeyen
    Gösteriye gec kalmamak icin
    Magazadan eve insan kirpip kesip bicmeye büyüdükce büyüyen
    Üfürmeden kendini ucuran telli tüylü güz baloncuklari gibi
    Üstü gözyasi
    Alti jilet kezzap ahu vah..
    Yeter yetisir artik her kisi sebebin de carenin de kendinde oldugunu
    Umrunda olmayip
    Kayda degere almayacaksa eger
    Anlasip uzlasarak sürüneceksen derdi kederi ölümü zulümü
    Herkese,
    Herkesten cok
    Sen bilirsin diyecek..

    Seyfi Karaca……..Kasim / 22

  • tımarhane duvarı

    01.11.2022 - 14:52

  • tımarhane duvarı

    01.11.2022 - 14:50

    SONSUZ BAGLILIKLA ve EBEDiYEN TUTKUYLA
    ……
    O kadar cok sey degisti dönüstü ki birden bire kadir kiymet tufan kiyamet..Insan onurundan halinden dilinden özünden itibarindan soguyup SAMUEL HUNGTiNGTON ve GRAHAM FULLER kirtasiye kanun kitap numune ve nizamnamesine; hersey O kadar tuhaf, igreti, alalade, üstenci, basinabuyruk, haram, viran, hep birarada dolmus tikanmis ve yükseldikce insanligini ayaklar altina alip ezen silen süpüren binalar kapsülünde hersey; dilden yoksun, iradeden aciz, kültürden azat, iletisimden kurak, kökten esastan kimlikten kisilikten yoksul yitik yabanci; hersey kendine bencil bunak ayri gayri kör kötürüm; ruhunu arayan iskelet tezgahi gibi alimda satiminda kaptirmis giden hirs yaris kin nefret yozlasma yikintilariyla hersey ve herkes o kadar bozuldü berbat oldu ki..

    Bir Cumhuriyeti`miz kaldi aklimizda dilimizde mutumuzda günümüzde gündemimizde sevgimizde saygimizda kalbimizde bellegimizde bilincimizde , bir sen sevgili Atatürk, bir de askimiz düsümüz hayalimiz özümüz kökümüz dünya topragimiz kutsal yuvamiz cennet yurdumuz Türkiye.

    Dün Cumhuriyetti Bayram, Yarin yasli hüzünlü On Kasim..dilimizden düsmeyen, fikrimizde halimizde, hatirimizda, mutumuzda dagarcigimizda sevgimizde askla ve ölümsüz sonsuz baglilikla; ebediyyen…!

    Seyfi Karaca……..Kasim / 22

  • tımarhane duvarı

    20.10.2022 - 13:53

  • tımarhane duvarı

    20.10.2022 - 13:52


    ASKA DIPNOT`tur
    ….
    Karartma günlerinde her kibrit zifir zindanlarin ayi günesi gibidir. Kendilerinin özel mülkiyeti mahiyetinde alip satanlara sucunu sabikasini saklayip gizlesin diye aklin izini fikrin yolunu cesaretin hayalini ve gücünü; ve haydutmus hainmis haramiymis, hic kimsenin kumbarasina talan tarumar sahsi müstakili degildir bütün dil kültür inanc birikim bellek toprak yurt toplum degerleriyle; söküp cürüge cikarmasi ne mümkün. Hayat denen sonsuz sinirsiz nehirde, yasama sevincini büyütüp besleyen durduraksiz zamana ufku genis.özü sözü huzuru ve ferahligi ölümsüz tutkuyla her güzelligi bizimle özdes; Ülke bizim, Dünya bizim, Insanlik bizim, Sevgi bizim, Kainat bize, gün bize günes bize..Ötesi gayrisi ne mümkün..! Yasattigin mirasi askinla bakisin sevgili Türkiye…!

    Seyfi Karaca

  • tımarhane duvarı

    11.10.2022 - 18:22

  • tımarhane duvarı

    11.10.2022 - 18:16

    Cünkü bu dünyadan yudum yudum damla damla yasarken daja tüm ihtiyaclarini haramiye vurguncuya soyguncuya sömürücüye keyfi riza ve minnetine havale ederek, vazgecip öbür dünyayi vadetmelerin tezgahina kanmak; ve bunu sekilsel örtülerle baglayip bina etmek, her talan taciz furya gösteris hirs tamah sevgisizlik bencillik hile dolap dümen sahtekarlik dubara dalavere alavere yanlisin talibi oldugu istismarciligi kurar ve kurumsallastirir. Her acik ciplak görünüslü olan ilerici demokrat aydin bilgin egitimli sanatkar uzman ehil becerikli kisilik ve kimligin sahibi olmadigi gibi, her haram hirsizlik yolsuzluk acimasizlik hukuksuzluk haksizlik yapip eden TEZGAH kovalayicisi örtülü kapalilik da, benzedigine imrenen modalik modeliyle kulplanip süslenmekten baska inanc ve kültür sahibi degildir.

    Bu bakimdan üretmeden lüks tüketimi dayatan Neo Liberal Serbest Pazar Piyasaci`si Bop, yillar yilliginda kokustukca cürüyen, cürüdükce cöken, cöktükce TÜRBAN ISTISMARCILIGI en basta olmak üzere yapay günlüklre sahte gündemler sallayip silkeleyerek, dayattigi korku kabus siddet nefret karanlik belirsizlik bilinmezlik deposuna güdümlü bagimli insan yiginlarini kutuplastirarak ayrismis bölünmüs hir gürlere biriktirip toplayan; sefalet yoksulluk yolsuzluklar silsilesi bandindaki AVEME`lerle dolup bosalmanin Carpik Sehirlesme rantiyesini sürekli ve kalici kilmakta.

    Bundan da en cok, soyut bicimselligi acik veya kapali moda modellemesinden terzilenip tezgahlanan; ve es kosutlu olrak yasamsal önemselligin düzeni dengesi haydut haramiller rantiyesi ugruna kul kurban edilerek gözden gündemden düsürülüp saklanmaya kimlik ve kisilik kostümü olarak soyundurulan veya giydirilen , carki cevrimi bozuk düzenegin ACiZLiK Cahillik müessesesi olarak kurgulayip yönetenlerine ve yönlendirenlerine serveti sermayesi hic tükenmeyen ACILIMLAR ganimetidir.

    Sag sol , ilerici gerici, aydin yobaz, herkes bu dipsiz kuyunun kendince bahanesi olan büyük ödüllere kücük hayatlrini kurban ederek karanlik tüketenler müsterisidir. Siyaset, reklamcilar, tarikat, mafya, medya, banka, borsa, holding tefeci tacizci ve tecavüzcüleriye, her kesimin kendi tarafini salaga yatirarak, afyonlanmis kalabaliklari her türlü istismarlarla kullanip soyup sömürmeye en cok , kisir kabiz döngülerde dönüp dolanip ve bir daha yeniden en basa her firsatta faydalanir ve istifade edinir. Günceldeyse malum vaka , vasat yekun..!
    ( `Tezgahtaki Turbonaj `basligi atinda yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı

    05.10.2022 - 16:33

  • tımarhane duvarı

    05.10.2022 - 16:32

    Kamusal bütün zenginlikleri kazanimlari ve birikimleri her alanda sahsi cikarciligin para düskünü mal mülk güc ve saltanata tapinan insanlik ölümünü her türlü imaj maske sembol simgelere sefilligi yoksullugu ve sabri buyurdugu SALAKLASTIRMALAR derinliginde bogup yozlastiran afyonlarla NEO LIBERAL Serbest Piyasacisi Yeni Dünya Düzenegine göre bütün mezhep ve etnik catismalari en basta kamcilayip kiskirtmak üzere örülmüs dayatilmis kavisli girintili denetleyen buyuranlarin kurdugu yordugu acziyetini kabullenmis mahkumiyet, esasta hic bir iyilesip gelismeyi saglamaya degil; aksine cöllesip kuraklasan herseyin sonucu her ne pahasina olursa olsun herkesi herkesle en birinci gelmeye bogusturuo yaristirarak kusuntu tekrarlarini hazimsayan ice sindirmelerin en dogurgan siddetini, küslügünü, ayrismasini,kinini, nefretini, hasetini ve istikrarsigligina bagimli mutsuzluk dilenciligini pazarlayip tezgahlayan piyasalara sunar. Herkes de kendini uyan ve uyusturan DÜRTÜ BAGIMLISI hayati ve insani askiya ve baskiya alan katalogtaki oralardan ( en gericiligin bencil bagnaz sahsi cikarlariyla üretmeden tüketmeye dair korkuyu karanligi sefaleeti gerilimi bunalimi zorbaligi despotlugu en saygin bilgin ileri düzeyli vazgecilmez sistem dayanagi, hayat kaynagi, insanlik rehberligi, ve ortak yasam sitili gibi dayatip gösteren) birbirine bagli yapay gündemleri sanal alemlerle zincirlemeli bir yerden bakar takinir secer karakter kisiligine yedirir giydirir.

    Kisisel gelisim, Kamu Maliyesi, Ilmince Akademi, Üniversiteyi Bitirince Liyakatli Verimlilik, Is Dünyasi, Kültür Dokusu, Kimlik Arayisi, Ulasim ve Iletisim, Güvenlik, Kaynaklarin Yerli Yrince Dagitilmasi, EGitim Ögretim, Hammade ve Gida, Tarim yahut Ticaret, Sanat Edebiyat, Inanc ve Itibar, Özgür Düsünce ve Özgür Irade…hepsi birbirini besleyen ve birbirinden sorumlu bagli INSANLIK degerlerimizin ve toplumsal yapimizin kisiyi kendine özgün hassasiyetlerini gözeterek birden cogula yetistirip büyüten mükemmeliyetciligin, zorlayici hükümranligin, maddi manevi suistirmarciligin, imtiyazci cikarciligin, sapkin derecede ayristirip kutuplastiran kendi tarafini korumaciligin ve kendi molozunu dayatip buyurgan ukelaligin disisinda, hakkini hukukunu gözeterek insani kendisiyle önemseyip özdestiren onur sahibi itibarliligin temel vazgecilmezleriydi..

    HOSGÖRÜ TOPLUMUYDUK oysa biz. Belki de tüm diger insanlik degerlerini harfiyyen alfabe sirasina göre mi, yahut zayifa güclüye uyar mi uymaz mi, gündemden tedavülü düsük mü , aktuel moda reklamlarinin begenisine takdirde güncel mi degilmi diye bakmaksizin, tüm haysiyet ve hassasiyetini insanlik acziyeti zavalliligi kusuru eksigi acemiligi ve hatasina dikilip kilitlenen degil, bütün kisisel gelisimleri dünyanin ve insnligin köklü kültürü yasamsal alanlari ve bakip besleyip koruyup barindiracak kadar aklin fikrin ilgi itibarina kaynaklik eden cesareti bilgisi becerisi tahammülü fedakarligi özgürlügü özverisi sorumlulugu ve yüzlesebilen deger bütünlügü bozulmamis etkin yetkin sevgiye saygiya özgün DUYARLILIK kökü ve topragi oldugu Hosgörü toplumu..

    Birini digerine yaristirarak siddet sarmali sefalet güncesi azdikca kuduran bu günerin taaa buraralarina kadar , her göz yumulaarak ihanet ve ihmal edilen ve BUYURANINA göre sekli verilip kaliptan kaliba sokulan ve bütün TOPLUMSAL DEGERLILIGI üstün-baskin gelenin keyfiyetine göre ezip bozup yerle bi reden yalnizliga kök sacak salip yabancilasmalarla, icten ice yagmalanmis yikilmis kivrimlara kabina cekildikce kirilmis üzülmüs tiklim tiklim yiginlarin degerleri tükenen kirintilara birbirini bogup cigneyerek düstügü akibetiyle görmez duymaz bilmezden gelmenin tolere ettigi can cekismelerde hayatini ülkesini ve insanligini kaybeden; ve kodlandigi gibi tüketmedigi zaman üstüne kurulmus kurgulanmis elektro teknik marka müsterisi koordinatlarini ve navigasyonunu tümden sapitip sasirak, kablosu yanik islevi hurda konu bütünlügü bozuk girisimciligin enkaz kara kutusuna dönüstü.
    ( `Enkazdaki Toplumsal Karanlik Kutu `basligi altinda yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı

    01.10.2022 - 16:49

  • tımarhane duvarı

    01.10.2022 - 16:47

    Tipki yoksullugun kiz cocuklari ödeyemedikleri baslik parasi yüzünden ya dogmadan önce anne karninda, ya dogduktan sonra bebeklik caginda, masrafi derdi bakimi cok olacak diye öldürülmedilerse eger on yasi altindayken yetimhanelere yahut fuhus piyasasina bedavaya satilirken, bir avuc RANT sistemi varliklilarinin her inanana kendilerini yeryüzünün ayricalikli kutsal ilahlari olarak servet sermeye güc gösteris ve sinirsiz imtiyazin hak hukuk sahipliligi etmekte.

    Cünkü ve eger ki, yerinde gününde topraginda ve toplumunda degilse yazilan ve yapilan sanat ilim bilim kültür dil sinema yahut edebiyat, inanci güvencesi begenenin takdirine odakli ve kilitli köksüz kaynaksizlik üretip tükettigi sebebiyle, hep gerceginden yoksun, hep gönül yanilmaya hep göz boyamaya hep ortam kandirmaya, hep müsvedde, hep altyapisi bozuk sahteligin günü ve durumu idare etmek icin tezgaha konan cürükler toplamidir. Cok gecmez tüm dayaniksiz ve devamsizligini kendiliginden kokusarak meyleden toplumsal izdihami kendisiyle birlikte cürüge cikarir.
    Ve nihayet Yeni Dünya Düzeni sistematigi yagma yikimlar kapsaminda yeni nesil ürün cep telefonuna geceden siraya girerek, sefil yoksul var yok demeden , zihnini aklini fikrini gününü gündemini SANAL soyutlulugun esaretine öldürmüs yatirimlamis tüm dünya kulluk kölelik esareti gibi, Türkiye Cumhuriyeti egitim bilisim fikir kültür dil deger ve birikimlerine ters yönde hezimet ve akibeti vahametle, kovalayip kamcilayan Bop sinerjisinde taaa geceden kuyruga girmis , ahali millet.
    Simdi bu günlerde, dagildi dagilacak üzere coktan kopmus iplerde birbirine bicak bileyip füze rampalarindan dis bileyen NATO ittifak müttefik molozunu, taaa sibiryalara dogru adim adim ilerleyerek yeralti zenginliklerine gitmekte olan izinsiz anlasmalara bakti gördü ki bu böyle olmayacak, ´ordan bir adim atarsan gömerim atomu ´ manyaginda alman teknolojisiyle ham maddesi tornalanmis gerilimlerde kendini don kisottan beter sanrilar icinde bekleyen Putin`in sinirleri gergin imparatorluk hevesliligi güden gaz deposuna ve istahi hayli kabarik yayilmaci ruletine kibriti cakinca duellecu KOVBOY PATRON; sadece Ukrayna harita yerinden dünya ölceginden gümüleyip havaya ucmakla kalmadi, kimisi ambargo baskilarina karsilikli cevap olsun, diger kimisi darliga girmis gaz-petrol pazarini diledigi istedigi gibi TEK ELDEN cevirsin kivirsin maksat niyetiyle, Amerikan- Rus tarafi olarak görünüste dövüsüp sövüsüp kizismis savaslarin yüksek getirili ganimetini arka pilanda uyusup anlasmanin en daniskasindan tüm dünyayi enayiye baglayarak manipilasyonuna, denizlerin derinlerinde taa Sibirya`dan Orta Avrupa`ya dösenmis nakil hatlarini ve tasima borularini ( kirlenirmis sular, zehir zikim olurmus dünya ve tabiat zerrece umurlarinda olmaksizin ) cehennem zebaniliginin kiskirttigi savaslar acilar yokluklar yoksulluklar üzrine kurgulayip yapilandirdiklari kiyametlere faili mechul süsü vererek ortak ortaga gümbürdetip mayinlamakta..
    ( Yeryüzü Günlügünden `basligi altinda yazdiklarimdan. )

  • tımarhane duvarı

    29.09.2022 - 16:38

  • tımarhane duvarı

    29.09.2022 - 16:37

    Ister Marksist ister Liberalist Kapitalist, kendine girintili sinirlarindan yararlandigi bu temel tasiyiyiciligin akil fikir yol ve yöntem ögretisinde kazanimlarini paylasmissa eger artan satin alma gücüyle kendine daha cok ugrayan ve zaman ayirabilen insan mutlulugu sayesinde huzur refah egitim barinma olmasi gereken insanlik seviyesini yukarlara tasiyip yüceltmis ve yükseltmis, olmamasi gereken ve hic olmadigi kadar da ISTISMAR edildigi kadar iman inanc sevgi saygi hukuk huzur egitim söz sanat kültür dil ile konusup anlasabilen insanlik büyük yikiis ve sarsintilarla keyfi DESPOTLUGUN talan tecvüzüne ugrayip yasam kalitesi sosyal dokusu ve insanlik degeri günden güne en basta sayginligin ve güveni yitiren azalmalarla kacinilmaz felaketin kiyametini bulmus yasamistir.

    Ordan haraketle, her daralmalarini New York Civarinda ikametgah YAHUDi LPBiSiNE veya Londra Sicak Para Banker bürüsuna havale edip aferin takdirini her kullanisa uygun `delikten süprülmemenin ` iktidar izinnamesi pesin patentini alarak bol ve yüksek bina yapimina yeri gögü talan tarumar tüm ülke zenginlik ve imkanlarini ganimet bölüsenleriyle kendi kayit disi zimmetine gaspetmeyi herseyden ve herkesten öncelikli üstn tutan günümüz günceli Bop Esbaskanligi yapisal yönetimliligine indirgersek, ne sakal uzatip takarak yüze, ne cal cabut baglayarak örtünmeydi hayatin ekmegin suyunu ve insnligin kökünü soyunu paylasabilen somut degerler üzerine kurulup kurumsallasan, hak hukuk adaletiyle üretip cogaltan sevgiyi saygiyiyla besleyen, huzurun kaynagi, kamu vcdani, veya istikrarin özü öznesi.

    Eger ki görünüsü giyinisi herkesimden farkliligi bir arada tutan ortak yasam dönüm dolasimi hic bir suni gündem kiskirtmasindan etkilenmedigi vakit insanlarin zerrece umrunda degilse, -ki harfiyyen de öyledir- Acilma veya Örtünmeler hayati belirleyen esas degil, sembolik ve aksesuar niteliginden öteye gitmeyen kisi tercihine kalmis imaj göreceliligi adresine mahsus yüzeysel degiskenidir. Yani insanlar görünüslerinden dolayi bir arada karsilikli katlanmaya kabul ile yasayabildigi olgu hayatin ÖRTÜNME veya ACILMAYA göre yasamsal esasini belirleyen temel degil, toplumsal hayatta en son sirada belki belki yerini alacak imaji maskesi tercihe bagli MODA modelciliginin isi gücüdür.
    Fakat toplumsal hayati soygun talan vurgun sömürü haram hirsizlik yolsuzluk doyumsuzluk kanaatsizlikhirs kibir gösteris ihtirasiyla, yapilandirip yükledigi sorunlarin faturasini yalniz ve yabancilasmanin caresizlesliginde korkuya karanliga sindirdigi yilgin yorgun kalabaliklarin acisina ve sefaletine bindiren haramilik hükümranligi önce herseyi cikmaza sürükler sonra da akibeti bastan belli yikimlar silsilesinin seyrini güder kovalar. Burada asagilanmis ayristirilmis ktagorilere yoksullastikca acilan maas araliginda daha cok yük tasimaya ezilenlerle ezenlerin bir arada yasamasi asla mümkün degildir, eninde sonunda kurulu düzenek kendi kendini bozar parcalar. Hayati belireyen esasli köklü defter ve hakiki insanlik alfabesi örtünmek veya acilmak SOYUTLUGU `na sürekli ecir sabir dileyen sahtekarlik degil, tam tersine ete kemige dokunan burasidir cünkü.
    Sosyoloji ve Toplum bilimciliginin de maddesi malzemesi olan; bütün inanc ve dinlerin gelis gidisleri ÖRTÜNMEK veya ACILMAK esasi üzerine degil ki. Hic olmadi . Hic bir zaman da ilk ve öncelikli kistaslarin herseyi hice sayarak `örtünsek mi acilsak mi ` diye hayatin özlü esasli CAN DAMARINA insanligi toparlayip düzenleyen yasam kaynaginin HAMMADDESi olarak careler caresine kaynaklik etmedi.
    Hani zorluk darlik aclik sefillik cehenneminde adalet terazisinin hepten sastigi , haram haramiligin tanri katinda üstün tutulup tüm yalan yanlislarinin kutsanarak vazgecilmez sayildigi; hani hirsizlik yolsuzluk debdebe tantana fuhus furya linc lanet kibir baski zulüm sahtekrlik rezillik kepazelik dirliksiz mutsuz ve güvensizligi karsilikli kusku öfke nefret ve siddetin birbirine tahammülsüz insan yiginlari olarak svgisi saygisi kitlik kirandan gecenlerin bencil bagnaz haset fitne fesatciligin konu komsulugunu ettigi ; yeryüzü gerceginde ve dünya ölceginde ÖRTÜNSEN neyeeeee Örtünmeyip ACILSAN kimie..bu ve gibi suni soyut olus bitislerle tolumunu AVANAK enayiyi yapanlar, ister orda ister burda DIN ISTISMARCILIGI üzerinden kurup kurtaramadiklari sosyal yasam istikrarini ve düzenini, sürekli talan tarumar en basta siyasi canbazligin kolay yollu gecim serveti yaparlar.
    ( Tirigonometrik Peyzaj ve Pasaj `basligi altinda yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı

    27.09.2022 - 17:36

  • tımarhane duvarı

    27.09.2022 - 17:31

    …..
    JANE AUSTiNDEN EMMAYA 2
    ……..
    Uygarliklarin olusumu ve gelisiminde hayatta kalmayi diri tutarak, yasama istegini karsilayan bütün zorunlu gereksinimler temelinde DAVRANIS BiLIMLERiNiN ve KAMU VICDANININ en vazgecilmez unsur olarak ana gövdeyi olusturdugu, temel basamaklarina liste sirasiyla esas taslarini döseyip, en nihayi kisi özgürlügünü ve toplumsal hafizayi yapilandiranlar kaynaginda Beslenme, Barinma, Korunma, Ortak iletisim ve Kendi Farkindaligini Sunup Yasatma gibi bes asamali baslik altinda dünya hayatina toplanip birikir insanlik .

    Dogal felketlerin veya dogal olmayan insan kaynakli suni sebepli uyusmaz anlasmazliklar sonucu azip kudurtulmus kavgalar nizahlar catismalar ve savaslarla, dami diregi yikilmis, ili mahlesi sokagi yerle bir, gelmis gecmisi talan tarumar, kütügü kaydi insanlik akil fikir vicdan hanesinden sökülmüs silinmisler ardinda birakilan ac susuz sefil acilar yokluklar yalizliklar kimsiz kimsesizliginin kinini nefretini kiyamete kadar üstünde kalan cirilciplak ölüsüyle birlikte sürükleyip götürmeye; ve hic bitmemeye; ve bittikce her seferinde kabuk bile tutmamis eski yarasindan yeni anlasmaz uyusmaz yitik kopuk belirsiz bilinmezlere taptaze acilar kahirlar yokluklar ve sürgünler kiskirip kanatan dünya tarihi ve insanlik öyküsüyle, gelen gideninkini devraldigi KAViMLER GÖCÜ`nün mola araliklarindadir, sürgününde dünyayi sürüklerken aci tatli her ne varsa yasanmisliklardan demlenip cikarimlanan Kültür SAnat yumagi. Ve uygarlik, kültür sanat yumagi olmakszin asla örgüsünü isleyip örgüsünü dokumasi mümkün degildir.

    Birinci Darius`un ( Pers Krali ) devrinde yerlesik hayatin Merkeze Bagli vergilendirme ve bölgesel idareleri ( Satrap Valiliklerini ) yetkilendirip oradan idare etme sayesinde düzenli yollari, ücretli ordulari, kentlesmeleri, su kanallarini, carsi bazarlari, görsel ve gözde estetigi, posta servisini…kisacasi bugün bildigimiz ve yasadigimiz modern uygarlik hayatinin özünü esasini kurdu. Iskender ücüncü Darius`tan savas meydanlarinda satasip kipisip kovalasarak devraldigi tüm bu zenginligi ANTiK YUNAN`a söküp tasidi. Orda Sanat ve Estetige refah payi arttikca her yükselisin kendini Davranis Bilimleri`nin son halkasi olan kendini gösterise sunup duyurma isteginin karsiligi geregince tüm diger temel hayati ihtiyaclarini karsilamis olmanin rahatligiyla hayati, dünyayi evreni sorup düsünüp yorumlamanin FELSEFESI eklendi.

    Roma Uygarligi bunun bu kismini gösterisli meydan köprü saray bina cesme heykel arena han hamamlariyla isledi süsledi ve donatti.Mirasin tümünüyse Germen Topluluklar Sülalesi ilim bilim teknolojiyi devreye sokarak; Pers, Dor, Korint, Helen, Iyon antik cagi süs, söz, yapi, unsur, arac ve malzemelerine Gotik, Barok, Rokoko ve Rönesansin ilgi bulgu yol yöntemlerini sentezleyip karisimlayarak bugünü ve halen sürgünlügü sürüp gitmekte olan INSANLIK tarihi ve kavminin DÜNYA göcü hikayesini GILGAMIS SÜMERCE`sinden sonsuzlugun adres yeri neresi yahut nasildir cevabina, kayip bir pusulayi arar sorar gibi dur durak bilmeksizin yarini harmanlayip bugünü okuyup yazmaktadir.

    Bunu yaparken de bazan Tümden topragindan yerinden yurdundan hepten ve kökten tasinip bir baska yere GALYALI`lar veya Kartacalilar gibi yeni bir hayatin belirleyici öznesi olduklari gibi, hic bir yere gitmeyip sonradan gelenlerle karisip kaynasarak Iyonyalilar, Etiler, Urartular, Firigler benzeri dil yol tarih cografyalara uygarlasmanin ortak kimligi ve kültürünü ( Anadolu ) mayaladi.

    Ingiltere`de buzullarin erimesiyle genc kitalar tarihiyle ortaya cikma sebebiyle böyle sürekli baska yerlerden gelenlerin bazan büyük catismalarla bazan kavgasiz nizahsiz pesin teslim olmayi baskilayici istilalarla birbiri üstüne dolusup kaynastigi sayisiz kök ve kökenleri ayni kimlik ve kültürde katti mayaladi. Giritli ve Zeus`un öküzün sirtinda daga kacirdigi ve Anka kusunun kizi namiyla tüm yunan adalarini dogurran bir Yosma`dan adini alan ve bu yüzden Avrupa Birligi`nin sinirlarini bu adalarda sonlandirdigi Kita Avrupasiyla, ordan göcüp gelenler sebebiyle hak ve hanedanlik savaslari yasadi Ingiltere. Sonra sonra, `tanridan sonra bunca yeryüzünün tartismasiz tanrisi benim `diyen Vatikan Papazlariyla aksini idda eden; ve koca dünya üstünde `günesin batmadigi rakipsizligin tek basina tanrisi olduguna ` dair hükm ve hükümranlik hakki idasinda dövüsüp bozusup ayrisarak, ayrilarak uydurdugu kendi kilisesinin ANGLiKAN tanrisi oldu ingiliz kral ve kraliceleri. Kralice Iki bu yüzden dün kadar yakin bir tarihte piliyi pirtiyi toplayip zaten hic bir islevi olmayan hayatindan ölüp giderken sadece Ingiliz hükümranliginin dünyaya naklen yayinini degil, ayni zamanda da ezdigi yoksul sefil zavalli ve perisani dünya nüfusu kadar cok insanligi kulu kölesi olarak gördügü ve hanedanlik ihtisamiyla sömüren soyan emreden ve buyuran yeryüzü TANRICASI olarak uctu gitti.

    Gelgelelim EMMA`ya..:

    Uzun tasvirler ve edebiyati olabildiginden de fazlasina zorlayici süslü betimlemeleri yok Jane Austen`in yazim dilinde. Diger hic bir romaninda yok, Emma`da ilac diye arasan da yok.

    Sözkonusu köy kasaba tasrasiyla sinirli olunca, yaziya konu olan yerler mekanlar olgular ve olaylara karismis yüksek gerilimler ihtisamlar monogramlar vesveseler dolayli imali simgesel anlatimlar da yok, insanlar da cok kalabalik degil. Oturup bir ögle saati kahvesine citir kuvruk kurrabiyelerle samimi bir sekilde sorarsaniz, bütün ictenligi ve sicakligiyla romandaki Emma olarak size Ingiliz kök ve kültür damarini kadin rolüne gecmis erkek romancilar veya kadinken erkegi konusup davranak kadin yazarlar gibi degil, bütün olanca kendi dogasiyla kadinligin BOTOKSLANMAMIS ve karakteristik kimyasi herhangi atölye fukarasi yapmacik kozmopolit dünya tecavüzüyle bozulmamis hali dilinden anlatip tanitiyor tüm romanlarinda. Kendini yari Emma yari yariya Jane Fairfix olarak anlattigi satirlrda bile bile ip uclari verdigi Emma`da da yine aynisina öylemesine.

    Kim var peki ? Papaz Elton, Yoksul yetim Hariet, Jane Fairfax, Miss Taylor, kendi romanda hic bir varlik göstermeyen fakat anlatim akisi icre albay Campella, yine ayni ad ve akibete Frank`in dayisi Churcill`le beraber eni konu hepi topu üc bes kisi daha..

    Cok uzatmadan :
    Konu kiran kirana iyilesmez ve hastalik derecesini coktan asmis CÖPCATANLIK üzerinedir. Yasadigi kasabada insan azligi konu ve olay cesitliligi kurakligi ve bagli olarak da genc nufus yoksunlugu sebebiyle fakir yetim fakat henüz hic bir damri kötüye islenmemis olduguna kesin inandigi ayni yasin Hariet`iyle arkadaslik etmenin baska yolu olmadigina zorunlu baglandigi sebebiyle, onu yetim olarak verildigi ciflik sahibi aileden günden güne kopararak kendi etki gücünün kurtulusu olmayan cekim merkezine odaklar. Emma, kiz kardesi Elisabethin coktan kocasi Avukat olan evliliginden iki yegen sahibi, annesi ölmüs ve herseye her an ve herkese ehvamli temkinli duygu inceligiyle takildigi en ince ayrintili yerden kopmakta zorlanan zengin, varlikli, yasli babasiyla birlikte yasamaktadir. Orda yillaryili bu iliskinin her dedigini harfiyyen yerine getirmis; fakat evlendikten sonra misis Weston adini almis; Emma`nin hem dadisi hem her konuda herseyini güvendigi sirdas eski ev hizmetcisi,adini her andiginda babasinin zavalli diyerek andigi bayan Teylor simdiki saygin komsulugun ve yasanmis hayatin bir parcasidir.

    Zengindir ya Emma, ona o zenginligi saglayan herseye hic kimseyle bölüsmemek üzere tanri gibi tapinir ( buradan da ingiliz kültürünün temelinde sakli neye göre nicin ve ne karsiliginda alt yapisini olusturan kadin adanmisligini okuyor insan ). Hatta günün birinde tüm bunlari asik olma sebebiyle zümresinin dengi olmayan herhangi biriyle paylasmaktansa,bile isteye ölmeyi tercih etmek kadar agir kararlilikla hic evlenmeme kararindadir. Cünkü ona göre sayesinde herseyi yapabilme gücün ve özgürlügüne sahip oldugu zenginlige göre degilse insan cöptür. Bu yüzden hayatta olup biten herseyi zenginligin cekim gücüne göre oldugunu anlar bilir ve algilar. Etrafinda olup biten herseyin neye nasil nicin yanilmis olsa bile hakliligini hic kimseyle tartismayan; ondan izinsiz hicbir seyin kendiliginden olusup gelisme sansinin ve ihtimalinin kesinlikle mümkünü yok buyurucu olmanin etrafini kendine itaat edenlerin tartismasiz boyun egisiyle donatip doldurdukca üstünlügünün kanitini belgeler adeta. Bunun icin saf ve henüz hayatina hic birsey kaydedilmemis Hariet`i kendi hüsnükuruntularini dolduracak labaratuar calismasi ve denek avi olarak secer.Onunla yoksul egitimsiz kaldigi sürece, dengi olmayan zümre varlik kültür seviyesizligi yüzünden kesinlikle arkadaslik kurmasi imkansiz oldugunu, herkese de ayni yaklasimla iliski kurdugu ve babasi nasil ögütleyip yetistirdiyse harfiyyen uyumlu güdümlülükle, alcaltan kücümseyen incitmelerle bagira bagira ruhuna kazir Hariet`in.

    Kime nasil diler ve isterse, kendi genc kizliginin duygu savrumlarina örnek ve yasanmisliklar cikarimladigi Hariet`i deneme yanilma yemi olarak önce -ciftliginde kaldigi ve ciftci gencin de Hariet`i ömründe hic kimseye karsilik sevip tutkun oldugu- kiz kardesleri ve annesiyle birlikte yasayan cifci Martin`e kulplandirir. Sonra o senin seviyende bir insan degil avam ve siradan gerekcesiyle Martin`den vazgecirir, kasabanin papazi Elton`a yöneltip yönlendirir.
    Papaz Elton Hariet`de degil benim gönlümde sen varsin diye Emma`ya bir kis günü ayaz buz demeden hep beraberce gittikleri eski hizmetcilerinin davetinden dönerlerken faytona saldirip sarkintilik edince, bu sefer hizmetcilerinin ogullugu olan Frank`a kulplayip yönlendirir.

    Frank, evlendikten sonra hizmetcilerinin adini aldigi varlikli Weston`un ogludur. Karisi ölünce Frank dayisi yine varlikli Churcill`lere evlatlik olmustur. Karisi hastalik hastasidir bu yüzden oglan babasini binde bir ziyarete gelir. Geldiginde Emma`ya kur yapar fakar asil amaci Jane Fairfex adinda yetim, Campella adinda varsil bir albayin bakmindadir. Ara sira eski varliktan simdiki yokluga düsmüs ninesini ve kuz kurusu olarak kalmis cok konuskan teyzesini ziyarete gelir bu kasabaya. Kiz güzeller güzeli, zeki, agirbasli, zrif dillere destan alimlidir. Kibrinden kiskancligindan olmadik ve durduk yerde kulp ve kusur arar Emma onda.
    Kibrinden catlayarak Fairfixè selam bile vermeyi ödülden sayar Emma. Onun bunun parali metresi oldugunu bile düsünür. Oysa Fairfix Weston`un oglu Frank`la ancak tanrinin duydugu ve sahitlik ettigi ölüm üzerine ask ile sözlesmistir…

    Tüm bunlari Hariet`in ondan ona Emma cöpcatanligila iliklerine kadar övüne sevine asik olup, cektigi baglamnmislik acilarindan tapindigi kisileri hic orali olmadigi acisini ezile üzüle yine Emma`nin yönlendirmesiyle bir baskasina afasinin keyfince oynayara; yanlis yapmissa bile varlikli ve soylulugunun buna hakki oldugunun bilincaltindaki herkesten akilli zeki üstün bilgin oldugunu Heriette dener sinarken, Kinightley….
    Zar zor kosullarda düzenlenen bir baloda kimsenin dansetmedigi Hariet`le kiz üzülmesin diye danseden Kinightley`e aay yakinca Hariet, bu kez sefil ve dengi olmayan Hariet parcasinin zengin Knightley`in hic dengi olmadigini izip köpürerek, adamin mai mülkü serveti yegenleri mirasi olmasi gerektigi hincina kapilip adeta mala müle bu sefil parcasinin konma ihtimaline kin besler, selami sabahi keser Hariet`ten Emma..ki Knitgtley..

    Londra yakinlarinda oturan ve kirk yilda bir ziyarete geldiginde `ne diye evlendin gittin kendini ziyan ettin ` sizlanip serzenisleyen babasinin asla gitmesine gönlü razi olmadigi kiz kardesi Elisabeth in kocasi avukat John`un bol topraklari arazileri konaklari baglari atlari arabalari ve bahceleri olan hesap kitap banka borsa adamidir. Olgunlugu deneyimi görgüsü bilgisi akli fikri vicdaniyla Emma`yi en basta bu cöpcatanlik isinde herkesin hayatini oyuncak etme kibirinden ve her hususta herkesi zevksiz zayif dengesiz tikanik corak zibil cöplük artigi bilmeye yanilip aldandigi halde, kendini zeki, güzel, becerikli, üstün, hakli, yetkin baskin görme ukelaligindan vazgecmesi hususunda dikkatini ceker uyarir .

    Olanlar olmustur bu ara, Emma basliginda yazilan romanin ucu ortasi gecmis, Papaz gittigi kaplicada kendine sehir kokanasi havadar buraarin bende süslüsü yok cinsi Emma`nin yasca ilerlemis herseyi soylulugun yüksek sosyete anlayisiyla bakan gören ve degerlendiren halinin kadiniyla evlenmistir. Bu yüzden de daha kasabaya geldigi ilk günden itibaren ayni kabizlign kaprisli cekismesinde birbirlerine itici gelmistir.

    Olanlar olmustur sonunda, eski hizmetci Taylor`un ogullugu ve Weston `un oglu Frank, Jane Fairfix; le, bütün hayal hüsran ve düs kirikliklarindan sonra artik buz gibi üstünde oynanmis didiklenmis yilgin yorgunlugunun kendi kaderine terkedilen Hariet `i, Knightley`e o zamana kadar hic farkinda olmadan aslinda ne kadar tapkin ve asik oldugunun farkina vararak adeta aciktan ask daveti cikaran Emma`nin herkese ilan edilmis nisanlilik sözünü duyunca, kendine tutkunlugu hic degismeyen ciftci Martin`le evlenmistir.

    Babasinin kopyalayip dolguladigi hayattan baska hic bir özgün varlik göstermeyen, babasi yoksa kendisinin hic olmaycagi evliligi kocasini Ic Güveyi olmaya kendiliginden razi gelmesi sart kosul ve karsiligina, konforundan ölse vazgecmeyecgi hayatin adina yazilmis romanini mutlu son yazisiyla noktalayip bitirir.

    Ne diyelim…onlar ermis kavusmus kerevetine servetine sermayesine mirasina mülküne de, Jan Dark ve MARiANNE, esitlik özgürlük adalet ( kardeslik ) üclemesinin neredeyse bütün Avrupa`nin Ulus Devletler`ne göre icsellestirip bayraklastirdigi; ve Aydinlanma filozoflarinin en temel konusu `düsünüyorum öyleyse varim ` noktasinda bilgiyi algiyi ilgiyi cesareti benligi özgürlügü vicdani hukuku egitimi kültürü sanati ve özgüveni hayatin en temel maddesi olan BESLENME basamaginda EKONOMiK faydaya dikkat cekerek; ordan gelen huzur sevgi saygi güven rahatliginin insani hem kendine hem toplumuna hem de yarinki gelecege her buyrulmus hayalperest ve hurafe alim satim sarttindan daha degerli ve kiymetli oldugunu, cürüdükce kendini tekrarlayan her despotluga binyediyüz seksendokuz Burjuva devrimiyle, binsekizyüz otuzbir Jakoben (haziran ) ayaklanmasi kadini GÖGSÜ DISARDA yari ciplak ve EUGENE DELACROiX in boyayip cizdigi halde vakitte kalmayip, kokustugu yerden patlamis püskürmüs toplumsal enkazi yenilenmeye tazeleyip topraklayan insanlik degerleri temelinde SARI YELEKLiLER günceli susturulup sindirilirken, kklü temellerini en kirsal kesimlerden kilcallanan INGiLiZ KRALIYET samatasi ve tantanasi, EMMA´da oldugu gibi insan deger ve yargilarini para mal ve servet esasi üzerinde tespit tayin edip buyurmakta ve yasatmaktaydi.

    Seyfi Karaca……..Eylül / 22

  • tımarhane duvarı

    26.09.2022 - 15:07

  • tımarhane duvarı

    26.09.2022 - 15:05

    Yalan yanlislara vekaletini ilgisini ve iradesini vererek carki cevrimi bozuk kisa kestire yan yollardan sapmis azitmis sevkiyatiyla havalesi bildirgesi duyumu duygusu raporu havadisi hevesi yönü yönelimi dogru dürüstlügü lanetleyip egri bügrülerden olusan tutum ve egilim, kurdugu bütün iliskilerde sonu gelmeyen yikimlari, sahtelikleri, gecimsizlikleri, mutsuzluklari, dirliksizlikleri ve güvensizlikleri beraberinde sürükleyip getiren altyapisiz ilkel ve ilkesizligin her basina buyruklugunu baskilayan SAHTEKARLIGIN inanci ve güvencesi olarak kendi kendine göre INANMAYI buyuran ilahlasmayi zorlar ve dayatir. Cünkü kücügü umursanmayip büyügüne kabullendikce kaniksanan her kayitsiz ilgisiz müsamaha gösterimi, günün birinde bilgi beceri ilim üretim paylasim sorumluluk vicdan kültür dil tarih cografya sevgi saygi onur özgürlük gibilerden hic bir dogrusu olmayan haksiz hukuksuz yalan yanlislarin kurumsallastigi kaliciligin ölüm zulpm devranina talip ve teslim olur. Gercekligi olmayan yalanlar sürekli baski korku sucluluk duygusu ve cevrimlerinin örtüp kapatan paravan aracilari islevini görür.

    Kendine özgüven ve baskasini TOLERE etme sayginligi sürekli kan kaybederek tüketim piyasasinin özendirdigi bagimliliklarin kulluk kölelik pazarlamaciliginda kendine yer dolay profil raf kalip imaj yahut ambalaj kapmak icin tüm insanlik birbirini en acimasiz soguk ve soyut öfke kudurmalarinin kiskirtilmis ve buyrulmus keyfiyetin güdümlülügünü bilenmis kin damarlarindan ayrisip kopusmaya birbirini yer bitirir. Güveni ve Özgüveni olmayan salhane silsilesinden ve betonarme cöplügünde hem toplumuna hem de topragina ihaneti hice sayan ve hatta babalar gibi satmaktan onur duyan tesekkülün burali topyekün insanlik intiharini icinde yapay zeka caginin modasina göre modeli yapilmis insanligi olmayan güc gösteris hirs ihtisam servet ganimet düskünlügü sürükler ve tasir.
    ( Müzelik Beyannamesi Olunca Insanlik 2 ` basligi altida yazdiklarimdan )

  • tımarhane duvarı

    25.09.2022 - 17:53

Toplam 326 mesaj bulundu