Seyfi Karaca Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • tımarhane duvarı

    08.10.2023 - 16:34


    BİR SOĞUK GÖLGE ve BİR SURETİ HAYALDEN İBARET
    ….

    Demek oluyor ki,
    Bal yiyen baldan da..
    Toprak hattında şarteli inik sağı solu belli olmayan burgaçlı gerilimlere hususiyeti mahsus
    Yanlış bağlantıların kablosu pirizi alıştıkça başkalaşan çarpılmalarla evli barklığa çorak çıktığı
    insanını her ayrıntıda kendi hortlak molozuna benzetmesi kaçınılmaz ve kesindir
    Yollar kurulur bozulur amenna lakin..
    Dirayetin dayanıklığın ilmim iraden yoksa bıraktın mı hiç ummadığın çukurlara düşüyorsundur
    Asıldın mı bilinmedik boşluklara sökülüp kopuyorsundur
    Ve bir kere sökülüp koptunmuydu doyurup besleyen ölümün gıdasına zıkkımına zehrine avunup aldanan
    Hiç anlayıp bilmiyorsundur bile asıl neydi, esas neresi, sahte hangisi, yalan dümen kim..
    Formatlanmış ölçülerin gerçek insan varlığını kendisiyle tanımlamayan kokuşmuş kalıplardaki
    Alıştıkça yanıltan her yokluğu varmış gibi algılayıp kabullenerek
    Yılgın yorgunlara bezmiş usanmış poz ve piyasa dayatmalarını ısrarla ve inatla
    Aşırı koruyuculuğun seni sana rehin alan her çeşit kusursuz hatasızlığı tapınaklaştırdığı kurdan kulvardan
    İyilik güzellik bahanesi adına yolunu ilkesini azıp sapıtmış mükemmellik morguna buzullaşarak
    Kendinden rol çalan hayatı sönük ur kitlesi vitrininde birikinti artığı ve kalıntı çöplüğüdür
    Demek okuyorsun ki, ilkesi iradesi olmayan hayatın mülk sahibiysen yürürlükteki morga
    Öte berisiyle beraber çıfıt kadavrası yıkıntılar fosili ve murdar kalıntısı olmaya mahkumsındur
    Hiç sektirmez şaşmaz mahvoluşun itildikçe aralanan aciz viran muhtaç ve sığıntılar yükünü
    Sefil surette eğri büğrü şirincelik dişirip toplayan sürgün kapılarına rezil rüsva ederek
    Kıyamet gününü kendi intiharıyla süsleyip donatan kargaşa noktasıdır dünya bildiğin trafik
    …. Çünkü hangi niyetlerle yola çıkarsa çıksın hiç bir şey yoktur ki
    Her zahmeti zor dayanma gücünün bittiği kırılgan bir yerde darmadağın çürüyüp çökmesin
    Ancak tek şarta yerin dibine toprak olup cesedini çiğnetmeye ölüp gitmek kadar
    İntihar peşinde kıyamet ekip biçen azap diyetini yutkunup sindirmeye rıza gösterip razı gelerek
    Ve belasına derdine bulaştıkça çığ gibi büyümelerin ipe sapa gelmez yumağını öre işleye
    Ölüp kendinden kurtulmakla ancak bıraktığı dünya boşluğunu yitik kayıp dosyalarla ödeşmeye
    Bütün küskünlüklerin örülü duvarları geçimsiz kapıları gidilmez yöreleri ve aşılmaz dağlarını
    Esen yellerden sorarak can acısının yakıp körüklediği hasret kokusunda yol gözleyip bekleşen
    Yetmişinden sonra hele bir daha bir başkadır dünya gününü huzurun armağanını sihhate sağlığa diyerek
    Ecel garında bembeyaz mendillerin kendiliğinden sallandığı kimi sarmaş dolaş yıkık yoksun
    Kimi derdi dertle avutmanın sahibi kimi yalnızlığyla muhabbete keyfe kederler sarmalıyla
    Paranın mülkün karşılayamayacağı kutsal değerliliktedir çünkü ilkesi sıfatı doğal dengelerden olup bitme insan ve insanlık
    Demek oluyor ki böylece bu yollarda bal yiyen baldan da zehirlenir bıkar bezer usanır mı usanır…
    Demek oluyorsun ki,
    Olsun da sevgi dilinden
    Olsun da itibarı saygıdan
    Olsun da sıfırla başlayan her şeyi sıfıra bitirip tüketerek aklına fikrine hayaline koyup giderken dünyayı
    Ölecekse insan iki dudağının arasında aşkın
    Koynunda kucağında bir piyeslik hayal perdesidir sonsuzluğa miras devran döngüsü fani
    Demek oluyorsun ki, bir yol bir han aralığında ölsem de gitmen sandığın misafirlikte
    Konar göçerliğin kervan katarında bir gölge ve bir sureti hayalden ibaretsin

    Seyfi Karaca…. Ekim/23

  • tımarhane duvarı

    04.10.2023 - 19:57


    DIYESiM GELENE
    ….
    Ne süslü sandiklarda ziyneti kilitli haciz malidir dün, ne desinler görsünler aklina iflas tezgahindaki ispata kanita muhtac insanlik mirasidir bugünden tezi yok yarin. INSAN ki…..doymusluk kanmislik yetinmeleriyle aklinin hududunu, yasamanin maksadini, varliginin anlamini degerini ve karsiligini bilip NEDENSELLIK iliskisiyle her bir fedakarliga örüp isleyip dokumadikca…her zahmet hacizdir. Her niyet maksatsa iflasin kacinilmazligina yilip yalpalayan yaltaklanan güdüklenen ve her degisim dönüsümü biriken dert sorun fesatlik fitnelik görgüsüzlük karinsizlik karamsarlik güvensizlik istikrarsizlik ve inancsizlik süpesi kuskusuyla bogulup tikandigi cöplüklere alcalip kücülmelerin sahte, soyut, samimiyetsiz, kaypak kisiliksiz ve karaktersizligine yuvalanip hücrelenisini ve ucurumunu derinlestirir. KI böylesi tükenis, sesi rengi tavri tutumu davranisi duyarliligi ve kumasi kendini temsil etmeyen ve insandan olmayan zir zibil igretisi ve igrentisidir.
    Bu bir ikindi kahvesiydi, her söze gönül doyuran selamlasmayi yudumladikca, hatirda hatiradaki herseye ve herkese bu baglamda sevgiyle doyun saglicakla kalin diyesi gelense eger, dogduguna hiic pisman degildir cisiltilerde büyüyen akarsu, günes damlalarinda büyüyen dag bayir tarla ve toprak, hele de yalansiz yapmaciksiz tartan ve tasiyan degerlerin kiymetlisine insan, ne ziyadedir ne noksanda, herkes bizzat kendi kendine.

    Seyfi

  • tımarhane duvarı

    01.10.2023 - 18:42


    SONBAHARSA SAZ ve GIRNATA
    ….
    Sonbaharsa saz gırnata
    Hüzün nadasıyla göçebe güzünü ve yeryüzü harmanını, gerçi..
    Gerçi çeyrekten buçuğa
    Olur musun
    Gider misin
    Varır mısın
    Kalır mısın…
    Gerçi kovuklar içinde halkalanmış bir koridor sehpasıdır orda burda oturup kalktığın
    Bir güleylen dünyasıdır her demde serip sürdüğün sofralar tuzdan acıdan
    Bir gelip gitmek arasıdır ister sus ister söylen iadeli taahütlü sebebi ziyarete mühür ve mektup
    Kızgın çölün soğuk sessizliğine
    Acıklı serap çizgileri gösterir gibi dipten derincelerden
    Oyukluğunu kendi içinde saklayan açık seçik koz kırımlarına iskambil
    Ve kızkısrak resimleriyle belediye otobüsünün en son saatinden inerek sahneye çıkan
    Afişleşmiş duvarlarda gıcırdayıp dönen uğultulu gecenin rengi ne dün ne yarın
    Mecburen postasını birçok ve pek çok paylaşılmadıklara dağıtarak hüznün tüketen sabrıyla
    Soykası kara yerden gelesice diline dünyayı ihbar eder gibi sureti viran silüet
    İçtikçe damlası acılaşan susuzluğun çöl yangınlarını akrep dönüşlü bir saattir
    Zehirden
    Zemberekten
    Debelenip duran yalnızlığa alfebe öğretir gibi çırpındıkça karanlığın uzadığı
    Derinliğin kaybolduğu
    Yırtılmış sökülmüş bohça ilmeğini ölsün de öteberisi bana kalsın cenderesinde söküp dikerek
    Bir asansör karşılaşması sonrası karanlığın dip yarısından sabahların çiy düşümüne kadar
    Bir hazan müddetidir
    Ve bir sazan öyküsü başladığı yere döner her hikaye her canlı her insan
    Başını kendi belasına çarpa çarpa ..
    Çeyrekle buçuk koridor aralığında su götürür yel üfürür toprak ve sıla çağırır
    Döner dolanır dallarına tutunduğu ve sırtına sarındığı ömrüyle,
    …. kumlara yazılanları silen dalgalar gibi
    Sıfırı tüketen dünya yüküyle yele yamaç yağmura bulut..
    Ziyaretin doğduğu yerden çağıran sessizliğe temelli göç eyler

    Seyfi Karaca….. Ekim//23

  • tımarhane duvarı

    27.09.2023 - 14:44

    …..
    HALVAKiTTE EYLÜL GÖCEBESiYiM MADEM
    …….
    Gidiyorum artik
    Zeytinlere gidiyorum, ay salincaginda isildayip parlayan zühre kivilcimlarina
    Güz salkimlarina gidiyorum, igdelere incirlere
    Portakalmis turuncmus narenciyeleri palmiye dallariyla konu komsuluk ettigi
    Edirneyle ardahan arasi ve sinopla alanya kalesi
    Gül tenine askin ve sevginin tutkusu sinmis bulasmis
    Topraklarin delsine divane insan sicakligini eleyip süzüp harman ettigi
    Irem baglarina yediveren bahcelerine
    Ormanlara daglara denizlere gidiyorum
    Kozasinda güzelligin büyüsünü boyanip süslenen kasabalara köylere
    Ve polenlerinde ariyla kelebeklerin ötüsen kuslara kur yaparak
    Kanat cirpindigi yel kovanlara gidiyorum, balkovanlara..
    Sepetlere dolan kaktüs yemislerinin dörtmevsimler yurduna gidiyorum
    Trakyaya harputa mardine midyata artvine sinopa
    Kimi yayla kimi ova kimi derin vadi kimi kizil irmak
    Ucsuz bucaksiz sari buydaylara yalniz agaclara dolu dizgin bozkirlara gidiyorum
    Firiktir fenikedir hitittir babildir iyonyadir yahut sümerdir
    Biraz ege esintisi, biraz akdeniz kayik yelkenlisi, biraz kum, biraz iyadeye kalan
    Vaktin bundan sonraki evi sokagi Fethiyesi…
    Cöküp yerleserek yeni öykülere tasinan hikayesi yazilmadik huzuru hissesine
    Bin yillarin damar damar insanlik mirasini evsindigi anadoluya gidiyorum
    Karli daglardan sirali göllerden iliklerime kadar sinmis sizmis
    Kesintisiz yagmurlardan ayazdan buzdan vikingten germenden
    ….karptlardan ve alplerden
    Hasreti ömrümün genclik caglarini gezmis yorulmus diyari gurbetlerden
    Cocuklugumu kundaginda hala el bebek gül bebek hayal ve hatirasinda
    Dün gibi saklayip sevgili bilen gelmis gecmisime,
    Günese gidiyorum gönül diyarina tohum toprak olmus sevgili ülkeme
    Madem ask iken bir yol bir ömür bin devran
    Biraz elvedalarda koyulup gidenlere hoscakal
    Biraz sofrasi kurulu sevinclere hali vaktin eylül göcebesi
    Ve kucaklar dolusu merhabalardayim madem…

    Seyfi Karaca………..Eylül / 23

  • tımarhane duvarı

    20.09.2023 - 15:43

    …..
    ASOSYAL COCURTU ( kertiklemesine)
    ….
    Sidik yarıştırmasını..?
    Hadi diyelim
    Hadi
    Anlayıp kabullenmesem de kabul deyip anlayana tepe tepe kullansın kıyağı benden olsun
    Fakat akıl zevk merak hayal his duygu kafa kalıp gölge ve hayat yarıştırmak…?
    Benlik narkozunu kimsenin erişip ulaşamayacağı servete sermaye etme budalalığıyla
    İçine çektikçe cerahat cerahat şişen kabaran büzülen pörsüyen azalan azgınlaşan kördüğümleşmrye
    O yol ordan geçmez olur, o boru , o hortum , o dülger, o matkap, o delik deşiklik haraba karargah kurar
    Kendisini ortadan kaldırmanın azgın sapkın dehşetli çelenk kelepçesidir İnsana yapıştıkça yapışır
    İnsanı boğdukça boğar
    İnsanı bölük pörçük, lime lime ve dilim dilim ezip ufaladıkça ufalar
    Başkasının aferinine
    Takdirine
    Onayına
    Alkışına
    Tezahüratına
    Çapraz işaretine asimetrik kıskacına ve dümdüz yatay çizgisine yanıp yıkılarak
    Kendi üstüne devrilmiş bir kusnuk çöküntüsüdür her çöplükten dünya mülkü kazanmanın derdine düşmeler
    Ha bire limitsiz otorite
    Sınırsız imtiyaz
    Kayıtsız sorgusuz hükümranlık
    Eşsiz emsalsiz güç gösteriş irade yetki kaynak imkan ve ihtişam sahibi olmak yaratıklığına
    Sivri ve süper zekayı kendine cayır cayıp yakıp yiyip harcayıp bitirerek
    Bütün bozulmuş çürümüş kokuşmuş hastalıklı ve arızalı alışkanlıkların hiper aktivitesiyle cünüpleşip
    Ne üdüğü belirsizliğin abuk subuk sicilsiz soysuz sopsuzluğundan maskeler kodlar ve markalar kundaklanmakla
    Doğası gereğini yerine getiremez insan maskarasına devre mülk olmuşsa dünya devran
    Dağın ardından doğarken ay , ufkun ötesinden sökerken şafak.,suyun bağrında sönerken güneş
    Yıldızlar damda bulutlar gökte dün ve yaronyorgın yılgın yollarda
    Ve akıl hayal hırs ve hayat yarıştırıp tokuştururlen insanlar murdar olur
    Yerle yeksan olur
    Pisi pisine zıbarır ölür
    Yazdan kalma günün sıcaklığını üstüne başına yedire yaya
    Kıçını kalçasını bir o yana bir bu yana çalkalayıp kıvırtarak o kız o şehrin sonbahar sokaklarında,
    Ne sahilde fener yanar ne balığa gidenler geri döner
    O kadın da öyle,
    Elinde köpek belinde kuşa kuşağın kundağında çocuk akşam vaktini sallana sallana eve gidemez
    …O herif
    İskeledeki vapur kayık direklerine bağrını döşünü gere gere yan gelip yaslanamaz
    Kargalar hoplayıp zıplayamaz kırk beşlikler çalarken cevizlikte
    Akıl zevk hayal be hayat yarıştırarak makinaların ve cihazların kurup bozduğu dangalağa
    Sokaklar boş caddeler tıklım evlerin yüzü gözü pasak kir, solumaya ve yunmaya yetmez yağmurların cılız mecali
    Anahtar dersin
    Ahbap dersin
    Olurdu dersin olmazdı dersin çürümüş bir sakız gibidir laflayıp lakırdayan kilit kapı ve gargara
    Üstün zeka çağının dünyayı insana kiltleyip kapattığı cehennemin dibine çakılır ve saplanır herşey
    Ve kapılar örtüldüğünde dışardaki kıyamet
    Akıl zihin hayat ve sicil tokuşturup yarıştırarak varılan akıbeti furya fena,
    İçerdeki ceset morgundan intihar girişimli alış verişi tastamam ederek
    İnsanın üstünde anlaşılabilir sadece kan revan ağıt hıçkırık bela hiddet şiddet ve cinnet
    Soktatesten bu yana binlerce yıllık tutmuş ay gün hafta ve seneler ve bilmeliydin ki
    Bilecektin ki
    Biliyor ve farketmiş olacaktın ki
    Künyesini sorana cızbız kertiklerde asosyal yorup yığan al işte bildiğin dünya
    Bildiğin o bu şu öteki sıfat zamir ismiyle cismiyle burası orası veya bir başkası
    Hepsi dahil bildiğin o bu şu öteli veya tek başına toplamda sen kendin

    Seyfi Karaca….. Eylül/23

  • tımarhane duvarı

    20.09.2023 - 15:41

    ….
    TIMARHANE DUVARINA ÜCBES SATIRLA 2
    ….
    Birim basi pul sayar, kupon biriktirir, kapcik yahut ambalaj sarar bükerken hayat, meraklisi insaninin istahini kabarttigi oranda A-SALAKLASMANIN murdar, geberik, muhtac, kevgir, mega, giga, tegra ve mendebur iliskisizligini tükürür kabizlastirir hem sinine hem de sinesine.
    Cünkü birim basi akil fikir hayat hayal his duygu düsünce…gibileri tokusturup yaristirmaksizin olup bitecek mebla degildir cesedinden ve cibiliyetinden habersize kovulmus sonsuz ölüm. Ki böylesi savma ve savrulma, ille ELiT BiLGELiGiN vahset dehset zulüm mezalim güncelli savaslarini, silahlarini, ilimlerini, bilimlerini AKIL EDIP ÜRETIR ve YAYGINLASTIRIRKEN, mecburen tüketimilmeye sundugu bütün degerler tomlamindan sönmüs sogulmus kavga nizah gerilim salgin doyumsuzluk ve mutsuzluk kulu ve kölesi insanlik bagimliligina kurulu BORSALAR tezgahini herkese haddinden fazla yetecek derecede sefalet yoksulluk gerilim bunalim hissesiyle dagitip paylastirdigi sirada elbette ki KURUL KARARIYLA degil, kisisel EGOLARINI doyurup tatmin etmek isteyenlerin hüner yöntem sifre formül gibileri labaraturlayarak icat eden BENLiK düskünü cinnet ve cehennem zebanilerinin payesinde veya sayesinde olup biten sabikasi kabarik cürümdür.
    Cünkü güzel, saglikli, güvenilir, inanilir, dayanikli ve saygin KALICILIK; sosyal-bireysel adini nasil ve ne sekilde yazdirirsa toplamda özgürlügü, paylasimi, sorumlulugu, kültürü, liyakati, ilgiyi, idraki, iradeyi, sanati…tüm toplumsal degerlerle yoran ve yoguran birbiriyle tokusup yarisan SÜPER ZEKA kusursuz ve mükemmelini her yolu mübah bilerek basari grafigi PARAMETRELERCE kullananin zevkine-keyfine hacic harac ölceklenmelerle degil, ORTAK AKLIN birbirini danisip konusup tartisarak saglikli cikarimlar yaptigi önemseyip önceleyen hassasiyetin emek zahmetleriyle hayatin dengesini dünyasini yurdunu ve yuvasini kurar.
    Cünkü keyfiyetin basina buyruk kükümranliginin borsaladigi akil fikir duygu düsünce hayat hayal ve insan tokusturup yaristiran intihar müessesesi insanligin tüm etkin degerleriyle beraber kokusturan ezen cürüten yozlastiiran ve bitiren sonunu getirirke, robot kapsülünde her sekil tüketim piyasasi ruhsuzluguna hormonlasmis SÜPER ZEKALILARIN ayni vampirlesmeden karakteristik bozukluklar hücrelenerek bozulduklari herseyi tüketim bagimliligi kirbaciyle kendilerine hapseden kiyameti ceker cevirirler. ORTAK AKILSA, toplumculugun onurunu haysiyetini dilini tarihini cografyasini dünyasini ilgisini iletisimini sicilini sanatini dünden kaynaklanan degerlerle yarina artirip cogaltmanin zinhinde ve kalbinde yasayabilmenin insanligina adanip armagan olan emek ve cabalar toplamidir.
    Bu baglamda DELISINE DIVANE olanlara sonsuz selam ve sevgiyle.
    Seyfi Karaca

  • tımarhane duvarı

    17.09.2023 - 16:21

    ……
    GÖCER GiDERKENE YiRMIÜC SULARINDA EYLÜLÜN
    ………
    Görmeden..
    Soluyarak bütün günleri saatleri senelere yillara
    Cocuklarin düsleri ve hayalleri pesinden gelecege giderek
    Dogrusu ne güzel..!
    Güvenlik kodlarini zihinsel tel örgülerini ve sifre duvarlarini asabilmenin gücüyle
    Hic de öyle gereksiz belirsiz uzaklara sürüklenip tasinmadan
    Derin yara cukurlarinda
    Kitlik kiranlarda
    Hasta ve yorgun iz birakmanin corak izlerinde
    Debelenip cirpinmaya tikanip kalmadan yarinki günaydinlara yuva kurup
    Acilmis kucaklarda inanip güvenerek aska sevgiye duygu düsünceler cagirmak
    Bir diyebilse insan ah…
    Bir görebilse, azmin cabanin emegin cesaretin özgürlügün gücüyle
    Duyulmadik seslerde nice sarki türkülerin örülüp örgülendigini
    Ellerinden cok kalbi titreyecek,
    aliskanliklarindan cok akli fikri bellegi bilinclenecek
    buyurmadan paylasabilmenin tahammülü kabülü sevinci ve onuruna
    Insan
    Yoklugu hicligi kendi hirsiyla artirip, cer cöp edip cogaltmadan insan
    Her güzel rüyada huzurun dengini kendisiyle konusup söylesecek
    Ve görülüp duyulmayi bekleyisin duraklarinda eskiyip cürümeden
    Insan, ah bir yetisip yetinebilse
    Büyüdükce büyüyen gökkusaginin kucakladigi dünyalari saracak ömrüne
    Öksüzlügün topraginda esen sicak rüzgarlar
    Ve yagan yagmurlar gibi yumusacik
    Ödül sunar gibi mutluluga iremden bagdan bahcelerden
    Kiyidaki denize, dagdaki cinara, yoldaki yolculuga, ask ve sevgideki tutkuya
    Israra
    Ikrara….
    Sonbaharin dudagina düsmüs dökülmüs cig sürgünleri misali yaraya melhem
    Doya kana yasama sevincinin sonsuz sinirsiz kainatina
    Gündüzün gurbetine,
    Sagir gecelerine yaban yazinin…

    Seyfi Karaca………..Eylül / 23

  • tımarhane duvarı

    17.09.2023 - 16:17

    ….
    TIMARHANE DUVARINA ÜCBES SATIRLA
    ……
    Degerli `Maria Puder ` ..hangi akla hizmet etti de burayi TIMARHANE DUVARI olarak vasiflandirip isimlendirdi orasini bilemem. Orasini burasini bilmemekle beraber hayatin ve insanligin üstünde cila ve cerrak dokunuslari kurcalanip oynanmamisliga dair tüm cekismelerini, celiskilerini, aykiriliklarini, zitlasmalarini örtüsen yahut hic uzlasmayan kabuksuz kapaksiz bütün kaliplar disindaki koskocaman sonsuzlugun, hic bir tirip, ukalalik, üstencelik, buyurganlik, kibir, haset, fesat, bagnazlik ve bencillik gibi herseyi sinirsiz bir tükenise sürükleyerek öldüren KEYFIYET KUDURGANLIGININ dogurdugu arizalara ve bozulmalara karsi dik duruslu ÖZGÜVEN svecenligi olarak aldim anladim ve kabul ettim burayi.
    KAFATASI ölcerek herseyi katagorize edip hiclige hücreleyen ve kistaslayan AYRACLAR konsumunda, herseyin pariltisi ( en basta insani ESYA MANYAGINA CEVRIMLEYIP yaratiklastiran ) kendinden kopyalanmis kof ve kalabalik yiginlari tüketim toplumu ve YAPAY ZEKA CAGI ASOSYAL`i olarak bozup bozguna ugrattigi artik kimsenin tartismadigi gerceklikle…
    Böylece vakkumlanmis bir esaret sürüncemesinde elbetteki akil fikir duygu düs düsünce hayat hayal hasret ASK sevgi saygi özgürlük güven irade idrak paylasim baris huzur mutluluk….hersey ve hersey cürür carmih gerer ve MORGLASIR.
    Bozulan herseyin basina (I QU ) AY KU `su herkesten üstün , etkin, yetkin, baskin ve buyurgan olma gibi insan aklini PARAMETRELERLE ölcüp yaristiran mükemmelliyetciligin birincisine katlayip büküp KATAGORiZE EDEN ayristirici, asagilayici, dislayici ve isine gelmeyeni acimasizca hayatin bütün hassas alanlarindan kovulmusluga serbest piyasalayan cinnet sarmalinda sonsuz ve bitimsiz KABA INSAAT külüstürüdür insanlik. Haliyle de hic bitmeyen tamirlere tedavilere doktorlara avukatlara yalvar yakar mahrum aciz ve muhtaclik duyar. Sonra da hani var ya…
    „ Ammmaaaaan irbaaam lan, hasdiyim hasdiyim, hasdiyim diyon, hergün aksam da sarilip öpüsüp sevissek diye saatler sayiyon „ durumu gibisine matrak maskaralar devsirir dönüsür intihardaki zivana.
    Buranin ismi bu yüzden SIS CINGIRAGI veya KIYAMET SORENI`de olabilirdi. Öbür taraftan -romanciyi ikili rolde yoruldukca yedegiyle degistiren alisagelmislikle- SERVANTEZ`in ikinci oglu Sanca Panco`nun tenekeden sapkasi var miydi yok muydu cok da önei yok…!
    Ama MARIA PUDER`in bu duvari, BASKI`nin GRAVITILER püskürterek modern köleligin anlasmali sokak cocugu yaramazligiyla markalasmis yapay, sanal, sahte, soyut karalayip boyadigi onca zibillikten cok daha gercek, samimi ve sahici burasi. Bu yüzden de hic olmadigi kadar ortak paylasimin sevincine dair, aklimi fikrimi zihnimi ötemi berimi büyük bir mutlulukla yorarak, gelip gitmeleri hic gocunup yüksünmeksizin kendi semt sokak ve evsinmisligimden biliyorum burasini.
    PUDER`e saygi sevgi selamla.

  • tımarhane duvarı

    31.05.2023 - 18:23

  • tımarhane duvarı

    31.05.2023 - 18:21

    ...
    IKiNCi YENiYLE ÖZDES CÖKÜS ve CÜRÜME SÜRECi 2
    …….
    Toplumlarin ortak akil fikir hafiza bllek bilinc dil konusma iletisim kazanim ve paylasimlarini nitelikli, cagdas, kalici , gercekci , inandirici ve samimi huzur güven ve istikrara baglayip büyüten en baslica servet zenginliginin basinda Kültür-Sanatin geldigi, degismez ilkelerin degisen kosullara dayanikli direncli bagisikligi saglayici onur hak adalet saygi sevgi ahlak cesaret özgürlük dürüstlk dogruluk liyakat özgüven gibi sayisiz degerler toplaminin bilimsel egitimliligiyle kiside ne kadar kimlik kazanan karakterlilige direk ve dogrudan ilintilidir.

    Yorucu zahmetlerinden üsenip yüksünmeksizin kisiyi kendi özgür iradesine egitip ögreten HUKUKUN ÜSTÜNLÜGÜ ilkeselligiyle cevresine dogasina gecmisine gelecegine toplumuna dünyaya insanliga ve deneyimli degerler birikimlisi kendisine her konuda sorgulayan akil fikir idrak dirayet duygu düsünce - yol yöntem bulmada hic bir zorluk cekmeyen- ve algilarin sahibi insan degerliligi, ögrenerek büyüdügü hayatin hic bir kör kurak kirlenme bozulma dayatma rüsvet pirim tehdit baskilama ve etkilesimlerinde takilip kalmayan özgün, duyarli, titiz, saygin, onurlu, kararli, azimli, inancli, birikimli, hünerli, becerikli, ve donanimli zenginligin kimligini yasar ve yasatir.

    Aksi haldeyse bellek ve bilinc altina özenle narkozlanmis UYUSTURUCU ve ALISTIRICI afyonlarla, kolay yidilip güdülebilirligin gördügü duydugu baktigi bildigine veya bire bir taniklik ettiine dahi kendi varlik bildirimi ve özgür iradesi olmayan buyrulmus kodlamalar esaretinnde kökten kapalililigin, GERCEKLIK DUYGU DEGER ve DÜSÜNCELERiNi kaybetmis, hic bir kosulda itirazi tepkisi sorgulamasi mümkünsüz yozlasmalarin ve körelmelerin kulu kurbanidir insan.

    Böylesi durumlarin her kosulda isler calisir ve gecer akcesi ve yakit tanki, herkesin hic bir toplumsal yasam ortakligini dikkate degere almayarak icabina keyfine nasil geliyorsa, basina buyruk kendince dogrularinin kul kurbanligina saplanip dayatarak, sonu gelmeyen bozulma parcalanma soguma ve kopuslarin bütün degerleri yerle bir olmus ve herkesin birbirine kendini baskiladigi gecimsiz mutsuz dengesiz düzensiz insan sekilci sembolcü güc gösteris bagimlisi özenti tipini ve doyumsuzluk iliskilerini hortlaklasir insanlik dünyasi ve toplumsal hayat.

    Sanayinin endüstrileserek koldan yandan bütün kosullari kendine baglayarak Tüketim Cilginligini körükleyeren kiyametlere ilerlemesi ve sanatin ilimin kültürün bilimin teknolojinin satilik söhretlilige zirve yapmasiyla insan duyarliligina dar hic birseyi sag diri saglam ve hayatta birakmayan bütün bu yikim tahsilati, daha da sarmal sapkin acimasiz soyut yapay sahte ve azgin iliskilerle, kurulu tezgahta algisi ilgisi kökten beri kundaklanip kodlanmis KUL KURBANLARIYLA birlikte alip satanlarin soygun sömürü vampirligine ve asosyal tüccarligina servet kaynakligi eder.

    Yalanlarla alisip avunarak seyrettigi dünyayi ve hayati yikima sürüklenisini uzaktan seyretmenin suni tenefüslü nester atma isine soyunup girisen TANZIMAT´la birlikte, Emirgan`lardan Gülhanelere Saray ve Saltanat Bahcelerinde okunan ( fermanlari okuyan ne Türkiye Cumhuriyet`ydi ne Atatürk ) yenilgi buyruklari nitelikli Humayunlar ve Fermanlar`la beraber, Sinasi-Namik Kemal cabalariyla TERCÜNAN-I AHVAL kendine göre dilde yazida yük ve yükümlülük üstlendi.
    Yikimin önlenemez topuklayip gidisini bu damarlara bagli ZIYA PASA artik köklesmis urlasmis yerlesik ve yaygin Dogu-Bati, yergiyle övgü, ilimle cehalet, ihmalle imar, haramla adaletin, ihanetle dogru dürüstlügün temel celiskilerine dayali keskin ayirdimini gözledigi yasadigi ve taniklik ettigi gerceklige dair yazdigi Gazelde :
    „ Diyar-i küffari gezdim beldeler kesaneler gördüm
    Dolastim mülk-i islam`i bütün viraneler gördüm
    ….
    Cihan namindaki bir maktel-i ama yolum düsdü
    Hükümet derler anda bir nice sal-haneler gördüm „

    Gazel, sürükleyip götüren korkunc ve kacinilmaz yikimin buhranli bunalimli girdaplarinda bogulmus tükenmis insan tanikligiyla, duygusunu düsüncesini kime ve nereye yazacagini bilmeden derin dipsiz karalik vilinmez belirsiz kivranip duran boslugun hali diliyle, yikim günleri cekip sürükledikce yaklasan felaket ve kiyametin habercisi - acidigi yerleri henüz duyarak yasayan insan kalbiyle- niteligindedir.

    Ordan ötesi, ilerisi arkasi gerisiyse …:
    Diledigi renge istedigi cismi boyayip süsleyen, tarifi tanimsiz anlamsiz ve avareliklerle dolu sekli surati davranisi kendini tarif etmeyen maskesini mahluklugunu; her yetkiye sahip olanlarin sergiledigi yoksul sefil baskilayan yozlastiran özenti ve imrenti esaretindeki, „ ben böyle yaptim bozdum sen kendinden sana ne, „ zorbaligini ve despotlugunu dayatarak; yalandan polümden uyarli ayarli muhalifligin önce üstün körü karsi cikip, sonra insanlarin sefaletle süründügü beklentilerini hep yenilgiyle sonuclanan siyasi tezgahta bosa cikararak kaniksanmis sürekli kayip yitik yikim ve degersizlik bagisikligini oldugu gibi kabullendiren siyasi istismarciligiyla, her haydut harami dayatmasina dolaysiz ve direk ortaklikla destek ve yardimci oldugu…
    Her deneyim ve birikim, kaniksanmis aliskanliklarin besleyen barindiran BAGISIKLIGINI örer dokur gelistirir ve donatir. Olumlu veya olumsuz gerekcelendiren bahanesi ne olursa olsun Adanmislik, körü körüne kul kurban olmalarin sürekli alt yapisi saglanm ölümcüllerini yasayarak provali deneyimli yokluk ysefalet aci keder kaygi korku endise gibi ve pek coklarina narkozlanmis bilinc alti dolgulari yapilip yerlestirilerek - morg hali süreklilik arzeden – operasyon sancisini bile hissetmeyen; cinnetini kahrini kederini cilesini zavalliligini överek vazgecilmez yasam nafakasi sayip bilmeye fakir fukaraligi kutsayanlarin soygun vurgun sömürü talan ve yagma gözdesi olmayi kendine onurdan ve itibardan sayar.
    Cay simit muhasebesiyle milyarlar tirilyarderlerin servetine sarayliligina mezun olup terfiye edenlerin nerde ne zaman neye kirilma bozulma dagilma veya sonsuza kadar tepkisiz sessiz tanri bildigi yagmaci sömürücü vurguncu yolsuz haksizlik sultasina ve imtiyazli haramilige ADANMISLIGA ebediyyen özel operasyonlarla akli fikri iradesi bellegi bilinci hafizasi uyumlu kulluk kölelige sartsiz kosulsuz baglilikla narkozlanarak ( kendi gecmislerinden geldikleri yeri, yüksek ücretli Bop tezgahina özel sosyoloji ve pedagoji danismanlarinin da toplumsal kaynamalarda olup bitenlerden okuyarak ekleme ulamalarlar tavsiye telkin ve tembihlerde bulundugu ) egilip büküleceklerini cok iyi billenlerin, ebediyyen kul kurbanliga adanmislara cay simit sefaletini cilesini yoksullugunu haktan revadan tesis tayin iskan ve terbiye ettigine gücenip gocunmazlar bile…

    MAKBER…Ziya Pasa`nin yol ve menzil verdigi ve olacaklarin önceden sezgileyen ileri asamasina ön gördügü derin diplerde savrulmanin kapidan esikten hic bir saglam yerini birakmayan ülke toplum dil kültür iletisim güvenlik yagma yikimlarinin dayanmis gelmis catmis ve herseyin artik sürükleyen yere devrilip bosalmaya dogru izdiham halini aldigina bütün yogunluguyla yasanilip hissedilen, artik cerrah lokman bilmez -dinlemezlik komasidir.

    Osmanli`nin ne dogu ne bati yeri meskeni belirsiz sürekli yenilgilerle ice dogru ezilip büzülen kol damar toprak cekilmelerinde sosyal-siyasal her türlü hayatin elden kayip gittigi, insan kaybi en basta ilimle ihanetin, celiskisini tarif etmekte akil sir erdiremeyen kesintisiz cöküs ve yikilis zirvesidir orasi.

    Hani derler ya, `bükemedigin bilegi öpmek..` ten olsa gerek, ilim getirsin diye devletin yolladigi aydin bilgili egitimlilerinin ya kerhane -meyhane hovardaligina kendini verip insanlik iflasiyla geri döndügü; veya gezdigi gördügüne hayran ve hasta kalarak; ilahligina tapinararak afyonlanip ipnotize olduklari sekilleri, suretleri, akimlari, tarzlari, türleri, dekorlari ve özentileri kedilerine acaip SIR KÜPLÜLÜGÜ vakfederek sonsuz yikilisin ve dipsiz karanligin yanar-söner isildakligini yüklenir getirirler , sefil gidip de fiyakali forslu dönenler.
    Böyle bir yikik bina, sefil insan, yilgin toplum ve degerler komasinda ören haneler muhtacliginin cerci ve carsi cilingirlerinden biridir ABDÜL HAK HAMiT TARHAN. Devlet kademesinde seckin Aile ortaminin sagladigi imkanlarla Dogu-Bati hatti ve hudutsuzlugunda cok yer gezmis görmüs dolasmis, cagdaslari olanlari bilhassa gelenegi hic bozmayarak Fransizlar`dan cok sey okumus cevirmis yazmis yayinlamis, kendisi de devlet admliligini babadan kalan miras`la her yetkiyi yasadigi hayatin sürükleyiciligine göre eksiksiz limitsiz kullanmis; ilk evliligi ve karisi Fatma henüz on üc yasinda kiz cocugudur .
    Sonralari önüne gelene evlilik arkadaslik izdivac teklif taltiflariyla, Hindistan`da kaybettigini Belcika`da bularak; Ingiltere`yi kendine ikinci vatan bilmis ve konuslanmis. Hatta öyle ki, tiyatro yazarak Edebiyat girisi yaptigi ve kurguladigi hikayelerinde üst düzey zümrelerinden baska hic kimsenin olmadigi kapali ve ic mekan istanbullulugunun zamanla siir`e dönüstügü, toplumsuz aidiyetsiz kendinden ibaret ve kendisiyle bildigi yanlislarin dogruluk sanrilarini sinir ufuk tanimadigi, utta ihtiyatta öylesine ilerilere gider ki Tarhan; anlasarak bosandigi Belcika`li kadina kadin baskasiyla evlilik yaptiktan sonra ekrar müsteri olurken kadin`la kendisinin arasindaki yas farki otuz küsürlrin cok üstündedir. Ve hayatindan ölerek eksilen her kadina tekrar tekrar MAKBER yazip yaymak istemistir. Cünkü her ne kadar seckin özel üst düzeylilige soyutlayan hayat tarzinin dibinde odaciklarinda korunakli bir hayatin kalemsörü ve devlet erkancisi olsa da, yasanan yikim öylesine catirdayip homurdanmaktadir ki, her yeri mezarlik Makber zindanindan baska, yazacak maddesi ve malzemesi yoktur Tarhan`in

    Türk Edebiyat Sanat ve Siyasetinde SEMBOLCÜLÜGÜN FRANSA`sini kendilerine tapinak bilen IKINCI YENI gelisim dönüsüm sürecini, Ahmet Hasim, Hamdullah Suphi, Ali Canip Yöntem, Mehmet Behcet, Yakup Kadri Karaosmanoglu , Izzet Melih ve pen coklarinin , Edebiyati Cedide`sinden FECRI-ATi`cilerin asli sembolistligine ön taksit e taksim gecisleri yapan Abdulhak Hamit Tarhan; delik desik yenilgiler ve yikimlar sürecindeki kurulu nizamin mihenk taslarindan biriydi.
    Ömrünün sonunuysa Türkiye Cumhuriyeti meclis binasinin SENATÖRLER kabinesinde son evliligini dünya turu yaptiktan sonra Türk bayanla bitirerek sonlandirildi. Makber`i yorup incelemeden önce Fransiz sembolist etkilesimcilerinden ve MERDIYEN.iyle ünlü ve BAUDELAIRE -Valleriy animsatmali Ahmet Hasim…

    YOLLAR `siirinden bir bölmdür..:
    Bir lamba hüznüyle
    Kisildi altin ufuklarda aksamin günesi
    Söndö gölgelerde aks-i girye-vesi
    Gecenin avdet- i sukunüyöle

    Yollar
    Ki gider kimsesiz, tehi, ebedi
    Yollar
    Hep birer hatti-pür-sukut oldu
    Aksamin sine-i gubarinda

    Onlar
    Hangi bir belde-i hayale gider
    Böyle sessiz ve kimsesiz simdi

    Meftur
    Ve mühteriz yine bir nefha- yi hayal esiyor
    Bu nefha dallari bi-tab ü bi-mecal uyutur
    Sonra eyler giyahi nalende
    Sonra agus- i ufk icinde ölür

    Ey kalb
    Seni öldürmesin bu saye- i seb
    Iste, bir dest-i sahir ü mahfi
    Sana nur-i nucumu indirdi

    Mskber degilse bile, Makber`e yakin püryasin perisanligin hali dilidir Yollar`da neyi nereye baglayip götürecegini bilmeyen sembollere ve simgelere signarak, suskunlugunu her yere dagitip sacan elem keder bogumlsrindaki Ahmet Hasim
    ABDUL Hak Hamit Tarhan Makber` ine yakin bakip irdeleyen yazinin diger ileriki sayfasinda devam dilek ve düsüncesiyle.

    Seyfi Karaca…………Mayis / 23

  • tımarhane duvarı

    31.05.2023 - 14:57

  • tımarhane duvarı

    31.05.2023 - 14:55


    ….
    SECiLiP SECMEMEYE DAiR KISACA EZCÜMLETEN 3
    …..
    Secim sonuclarini kutlayip hileymis dümenmisine bakmaksizin ktebrik etmeye alfabetik sirasini bile beklemeden kutlayanlar kuyruguna gecenlerin basinda Amerika, Avrupa, Rusya; Arap Cemiyet ve Cemahiriyesi, Rus ve daha nice niceleri, …menfaat öncelikli ortak ittifakta hizaya -nizama durmuslar, hic sasirmamak kaydiyla, iyi mi…?!
    Ortada akil vicdan irade onur aklak hukuk sorumluluk bilinc bellek dil kültür tarih cografya aydinlik huzur refah güven samimiyet yakinlik taniklik ve dogru dürüstlük adina ne din kalmis ne iman ne yol ne ilim ne irfan; sadece adandigi korku karanlik ve yozlasmalarla besleyenlerin her yaptigini tanrisal hükümle bütün zorba hükümrnliklarina kosulsuz sartsiz din imam ve kimlik dolguamasi olarak günlük yasadigi sürüncemelerde harcayip tüketen.
    Sineklerin cogalmasi, orda varolan kimi yatkin yapi veya doku uygunlugunun yahut kendini birakip terketmisligin kirlenmeye mikroplasmaya cürümeye kokusmaya sinmis alismis yerlesmis ve `dokunmayin karneval tüttrüren nargile konusan keyfine yalan dolan dünyanin ` hallicesinin daim ve düp düzgünlügüyle de cok yakin ilgili alakaliligi vardir. Sabun ...haci sakir de olsa sabun, veya daha neleeer nelerin yanisirasina, bitlenmeyi cogaltacak konum degisimleri olmasi gerekir imdata müskül verandanin. Uzatmadan siire katki bildireyim isteedim. En samimi saygi selamlarimla.

    Sorgulamakla ADANMISLIK arasindaki farkliligi ve farkindaligi saglikli saygin özgür duyarli bilgili cesur yetkin olgun ve hic bir kiskirtan KUL KURBANLIK buyrukluguna kapilmaksizin; bütün ön yargili saplanti yobazlik ve BAGNAZLIKLARINDAN kurtulmus; ve hayatin somut gerceklerinden - hic bir POLYANACILIK GÜZELLEMESINE kapilip gitmeksizin - ayrilip kopmayan deneyimli gözlemli birikimli katilimci akil fikir ve MANTIK ÖNERMELERiYLE irdeleyip düsünerek algilayabilen dinamigin, diyalogun ve DIYALEKTiGiN ihtiyac duydugu acik yürekli ve aydin görüslü cabanin emegin sorumlulugun gayretin duyarliligin yolun yöntemin YASAM MÜCADELESi BAGLAMINDA hakkini hukukunu geregiyle vermenin üstesinden ancak gelinebilecek bireysel irade ve toplumsal OLGUDUR dogru -dürüstlügü iktidar kilmanin siyasal sosyal ekonomik kültürel her konu basligina ilskin hayati derecede ilkesel ve bilimsel temel dayanaklari..
    Fakat gerek Fethul Metal gerekse Pekaka ACILIM KOALISYONLARI sirasinda güvenlik güclerine kahir küfür lanetler yagdiriran güruh ve kalabaliklara `megri megri`pilaklari caldiran meydanlarda „ onlara sakin dokunmayin „ görevlendirildigi yagma yikim hesap kitap muhasebesine maahsuz yüksek voltajli emir- buyruk talimatiyla hudut sinir serbest gecis ve hendek kazitma mahkemeleri kurarken BOP; her yaptigini asla sorgulanamaz mutlak kutsallikla kökten kundaktan ilgisi davranisi karari ve ön yargisi hic degismez bilenmis ve ADANMIS kalabaliklarin suskunuguna; „ halkimiza dogrulari anlatarak secimini ve teveccühünü kazanacagiz „ miskin müsait mülayim pasifleme polyanaciligi, olsa olsa düzeni devrani tümden temelden bozulmus islevsizlesmis toplumsal hassasiyete kendi hüner ve meziyetini baskasina YAFTALAYARAK topyekün degerler yikim yagma istismarciligina cöküp cullanan keyfi hükümranlik sürecine katki sunup sevckin deneklik etmekten baska hic bir yaptirim etkisi ve paydasi yoktur.

    Nitekim de, Istifi ütüsü cilasi cakasi fiyakasi bozulmayan miskin mülayimlikle kazanilmadiydi Türkiye Cumhuriyeti ülkesi toplumu ilkeleri ve degerleri. Türban cigirtkanliklariyla sokak meydan cadde salon her yerde BOP ESBASKANLIGINI iktidar etmenin foyasi maskesi ve arac gerecleriyle, Fatih Altayli veya Ertugrul Özkök`lerin piyasasini kizistirdigi HOLDiNGLER MEDYASI`nin rozet Atatürkcülügü; ayni ortak cikarciligin sadece ganimete odakli yagma yikimlari önemseyip nceleyen ve maddesi kimyasi BOP`lara tezgah ikiyüzlü markasi ve madolyocuguydu…

    Bütün onlar bunlar ötekiler ve diger sebep nedenselliklere ragmen, ülke insaninin – sandik sonuclari her nasil ve nedense hep elli ikiye kirksekizlerde Elon Mask ve Bil Gates bilgi sayimlarina cakili, donuk ve sabit kaldigi- toplam yarisinin degisim dönüsüm karariligi miladina, sadece yüzde bes gibiye tozuna kirine zahmetine üsenip bakmaksizin - elestirdigi ötekinden ROL MODELCiLIGI veya poz fiyaka ahkam kesme taklitciligi yapmak yerine- etkin bilgili samimi gercekci azimli kararli durusu davranisi tahlili ve mücadelesi gerekiyordu inandiriciigi olmasi gereken muhalefetin.

    Tümüyle vurguncu soyguncu cikar ortakcilr toplami dis ve ic güclerin dayanak destek kaynak yatirim ve imkanlarinda eger ki hileli hurdali secimin bastan sonucu belliligiyle mümkün degildiyse, tüm hurs ve ihtiraslarindan siyrilarak dogru dürüstlügün gerektirdigi acik yüreklilige cikip „ bu yogun bakimli arizali hurdali dümenli kusurlu sartlarda secmek ve secilmenin imkani mümkünü yoktur „ demeyi onur sayip bilmeliydi kendinden umutlananlarin beklentisini bosa ve sürekli yenilmislige doyurup kandirmaksizin elestirdiginin farklisi oldugunu idda eden muhalefet.

    Öyle olmadigi gibi, „vtoplumun sikayetlerini tekrar topluma aglayip sizlayarak iade etmeyi ve adanmis köktencilerin numaralanmis formatlarindan maci kazanacak rica minnet dilenmeyi yegleyerek, sonucu bilinen ve belli BOP istikametinde sür saltantligi ebediyyen diledigi keyfiyete konuslandirmaya yikila düse vara gide , „ eeeey millet, beni telofona kilitlediler, sesim gelmiyor gitmiyor sesim, duyan gören varsa gelsin bu zindandan beni kurtarsin „ sinyallesmeleri sirasinda, binadan binaya senelerce siritan yalanci gülümseyislerle, tokalasmayi cumhiriyeti eski ayarlarina kurtarmak olarak siyasi ahkam reklam gösterislerinde bulunup; ve ingiliz The TELGRAF ajandasinin „ Türkiye secimini yapti ve tüm Amerika-Avrupa derin ve rahat bir nefes aldi ` yorumunu sanki „ bizim oglanlar cok güzel isler becerdi „ Oniki Eylül repligini hatirlatan tekerrür tekrarlar araligindan, sessiz sedasizliga silinip kayboluverdi gitti Bop mülayim ve müdavimi muhalefet..

    Ne diyelim….dediydik ya daha evvelce, `Karaman`in koyunuuuuu, sonra cikar oyunu ` öyleydi böyleydi ubbusuyla gubbusyla, tepe tepe kullanilan yahut kullananlara evrakiyla esgaliyle malum mevcut yekun herkese hayirli ugurlu olsundan baska ne diyelim..! Böylelikle dürüp kilitleyip kapatiyorum muammasi muglak bulanik ve malum konuyu.

    Seyfi Karaca…….Haziran / 23

  • tımarhane duvarı

    30.05.2023 - 14:35

  • tımarhane duvarı

    30.05.2023 - 14:34

    ..
    SECiLiP SECMEMEYE DAiR KISACA EZCÜMLETEN 2
    ….
    Yapay Zeka caginin herseyi paraya ölcüp endeksledigi ve hic birseyi alinir veya satilabilir modern kul köle serbest piyasa pazarinda korunakli istisnasiyliga muhaf tutulmadigi sanal soyut sahte etiketlesme esyalasma ve markalasma özentileri bagimliliginin muhtac mecbur tüketicisi olarak; tutsakliginda ezile üzüle bunalip bogularak biriktirdigi ve günden güne bogustugu hektik siddet kaygi endise korku kusku güvensizlik belirsizlik gecimsizlik mutsuzluk iltihaplasmalariyla kullanimsiz itibarsiz ilgisiz kayitsiz ve islevsiz hale geldigi akildan saygidan duygudan düsünceden iradeden dilden kültürden sorumluluktan onurdan inanctan sogulup soguyarak kaybettigi konusma dilini ve sorgulama duyarliligini ardindan yetisemedigi huzur ave sakinlige bir türlü cikamayarak, bütün dert sorun bela bunalim buhran acmaz tikanmis saplanmisliklarda cürüyüp kokusmaya yükledigi cinnet birikintilerini taaa kundaktan itibaren kiskirtan ve kundaklayan köktenciligin adanmis militanligi veya fanatikligiyle, kolayca doldurusa gelen kontrolsüz yikim bosalmalari sirasinda hic bir dehset nefret kin ayrisma kutuplasma catisma yönelme ve odaklanmalari sirasinda akil fikir vicdan dogruluk dürüstlük hesap ve muhasebesini yapmayan bir gözü dönmüslpk izdihami depren ve tufan halindedir insan.

    Böyle olunca da, sefalet yoksulluk keder kaygi yetersizlik zavallilik KAN BAGIYLA adanmis oldugunun bütün ezen üzen yoksunlastirici mutsuzluklarini ve gecimsizliklerini ayricalikli imtiyazlarla hayatin her alaninda sorgusuz sualsiz her yetkiye TANRILASTIRDIGI ORTAK CIKAR GÜRÜHU tarafindan kendine lütfedilmis kutsanmis ödül takdir ve ulasilabilecek en yüksek mertebel ( bu dünyada cektiklerinin öte dünyalarina hazir yatirimli ilahi yücelik olarak gören bilen inanan ) esi benzeri bulunmaz mükafatin zenginligi olarak yüklendigi hayatin hic bir acisini eziyetini görüp duymaksizin ; ve gerek yagma gerek yikim her yapilani Kutlu Dava markasi altinda Cihat Savasimi`nin ilahi ganimeti olarak soyana calana sömürene hak reva mübah ve mesru görerek, kul kulbarligi ugruna dünya ve insanlik iletisim deger ve kiymetlerinin tümünden vaz gecerek buyruldugu, kiskirtildigi ve adandigi kutsalina dokundurmadigi bütün olumsuzluklarini sürünüp sürüklenmekte zerre kadar tezatlik acaiplik hukuksuzluk yolsuzluk aykirilik ahlaksizlik mantiksizlik ve terslik görmez adandigi saplantilarin bagimli güdümlüsü toplum veya topluluklar. Bu düz konak cereyanlasma ve akintilarinda iradesiz yetkisiz pesin kükümlülügün yidip güttükleriyle sarsilip birikmis yigilmis ayristirici kundaklayici ve kutuplastirici kin nefret öfke ve yozlasmisliklarini kendilerine sartlandirilan odaklara ve kiskirtmalara körü körüne yikip bosaltirlarken yigin yigin dert sorun sefalet kann bagiyla kutsalina dokundurtmamaya kul kurban kalabaliklar; en az Pekaka kadar tehlikeli Acilimlarin kurup devirdigi masayi zamaninda olagan ve dogal saydiklari gibi, küresel vampir- emperyallerin icabin geregine göre kullanip devre disi biraktiklari dünyanin bütün BOP baslikli isbirlikciligine mahsus catisma ve isgalleri yolundaki kiralik katilleri AFGAN, LIBYA, SURiYE ve nice nicelerinin milyonlara varan MÜLTECI iSGALLERiNiN ilerde acacagi her türlü yikim talan bölme ve parcalama fiil ve falieterine zerre kadar umursamayan secim zaferi sarhoslugu naralari bagirip cagirdi.
    Yapan yikan yagmalayanlarin toplum ülke devlet mülküne cöküp cöreklenmeleriyle hep icraat faaliyt dosya ve faili bilinenlerini yanina kazanc hanesi olarak servet saltanat milyarderleri olarak kaldiklarini kurumsallastirarak..
    Ve bu ugurda, „ haksiz hukuksuz dengesiz bütün kurum birim devlet ülke ve toplum imkanlarini tek elinde toplayan sulta hükümranliginda var olan olumsuzluklar giderilmedigi sart ve kosullarda asla secim yapilmasi mümkün degildir „ diyemeyen hantal, mülayim, münasip, ait ve BOP YEDEGI muhalif kanadin, en az sucladiklari otoriter yapi kadar yerini ve konumunu her sartta sonuna kadar muhafaza ederek kendinden baska hic bir baskaca olguya duyarliliga veya yetkiye firsat ve imkan tanimayan ve despotlukta BOP yaziliminin bütün niteliklerini karakterinde tasiyan; ve sürekli kaybedrek ADAMA yenilmez yikilmaz ünvanini kazandirirken, kendinden umut cözüm care adalet hukuk liyakat ilim bilim gibi CUMHURiYET`e yeniden degisim dönüsümler bekleyenlerin hakkini umudunu saygisini secimini tercihini bosa cikararak sinirsiz sonsuz degismezligin umutsuzlugunu yenilmisligini tükenmisligini carsizligini terbiye edip asilarken; gayet DOGRU DÜRÜST olmayarak mülayim ve sakin ve bop ayarina uygun ve hatta kendi partilerinde dahi onlarcasinin kaypat ve kiralik islerin getir götür islerinde ödev görev ve vazife aldigi, sonucu bastan belli yenilgilerin bir yenisini daha ögretti uyguladi ve terbiye etti gitti.
    Iradesiyle sectigini sayip bilenlere , sefalinin kann bagina adanmis ligini bosaltip yikarken `karamanin koyunu, sonra cikar oyunu ` atalardan kalma cevapla, hayirli ugurlu olsun ve tepe tepe kullansin. Ne yiyelim…!

    Seyfi Karaca…..MAyis / 23

  • tımarhane duvarı

    29.05.2023 - 15:25

  • tımarhane duvarı

    29.05.2023 - 15:23

    ….
    SECiLiP SECMEMEYE DAiR KISACA EZCÜMLETEN
    ….
    Sorgulamakla ADANMAK keskin ayrimi ve kritik esigidir, hayatin öznesi nesnesi yüklemi tümleci zarfi sifati zamiri ve dolayli dolaysiz cümle alem toplumsal devran döngülerini belirleyip yönlendiren ve yöneten aslolanlar ilkeselligi..

    Cok uzatmadan , secmece karpuz kelek kavun üzüm incir turp veya SOGAN tezgahlarinin bile baktigini gördügünü bildigini kokladigini yokladigini ve begendigini his duygu sezgi akil fikir ve kararlilikla özgür iradeli TERCiHE `onu degil ötekini istiyorum ` diyebilen ayirdimin tenkit tahlil gözlem irdeleme takdir kabul ve itiraz yetkisiyle ölcüyü tartiyi düzeni ve dengeyi tayin etmede kisiye taninmis hic bir kisitlayici engelsiz ve sinirsiz hak hukuk sahiplliligi tanirken…

    Siyasi sosyal kültürel ekonomik ve tüm diger yasam alanlarinda kisiye taninmis yasama hakkiyla bire bir özdes HUKUKUN ÜSTÜNLÜGÜ birikimi kazanimi deneyimi kimligi ve karakteriyle, sayisiz kere tüm bunlardan yoksun BOPLATIP HOPLATAN olaganüstü zorluklarin bütün hileli arizali sandik secmecesi oyunlariyla engelleyiyen kisitlayan perdeleyen ahkam kesen veya istismar eden tüm imkan olanak ve kaynaklarin kiyassiz dengesiz sayisiz kere toplumsal beklentileri bütün kilitlendigi ve saplandigi yerde bosa cikarmanin olagan dürüst dogru söylemleriyle ; yani bozuk bir yolu düzgün bir aracla onurun huzurun adaletin toplumsal iradeyi yücelterek basa cikarilmasi asla mümkün olmayacagini görüp bilip farketmesi gerekirdi, mevcut iktidara tam tersiyle talip oldugu iddasini askida birakan MUHALEFET.

    Muhalefet dedim de…
    Olaganüstü yikim ve yagmalari olagan siradan, mülayim ve mevcut durumun tam da gökte ararken Altili Masa`da buldugu, hepsi sadece mikrofon veya binde bir ekran meydan sosyeteligi olmak disinda hicbir emek zahmet mücadele yormayan CAKAR ISILDAKLI lükslerinin, sayisiz kere ayni hileli hurdali secim kaybetme deneyimini GELENEK HALiNE getirmisligin muazzam ve muntazam donanimli BOP isbirlikcisi ve yedek paydasi oldugunu; kurulan haksiz hukuksuz yolsuz ve kanunsuz düzensizliklere eften püsten mahcup mülayim ; ama hic de hic kimsenin imtiyazli ayricalikli söhretli ünvanligini ve ortama uyar kaymagi kiyak rahatini ürkütüp bozmaksizin her bozgunu ve dayatmayi sindire sindire geri cekilerek kesintisiz kaybetmenin yenilmisligini, ezikligini, caresizligini, iradesizligini, yetersizligini, mahkumlugunu, beceriksizligini ve mevcut bozulmalarin hic bir sartta degismez imkansizligini ve mümkünsüzlügünü tüm beklentileriyle bosa cikardigi toplumsal yiginlara yedire sindire Muhalefet..

    Kendine yüklenmis her iradesiz yetkisiz ve islevsizligin bütün hassas diri sag ve duyarli damarlarini koparip tikayarak, yenilgilerinden SORGULAYARAK cikarimlayamadigi akil fikir yol ilim bilgi beceri irade algi imkan firsat etki yetki sahibi olmak yerine; sefaletiyle sorunuyla derdiyle kederiyle kaygisiyla zorlu belali hayati sürünüp sürüklenmekten hic gocunup yüksenmeyen; dorgu yanlislarin ölcüsünü kendine aciisiyla zehirlenip avunan siginaklar terbiye edenlere kökten ve kundaktan beri adanmisligin özeline mahremine aidiyetine ve kutsalina dokunuluyormus gibi kutuplastiran kabuklar icinde herseye kapatip kilitleyen toplum kesimlerinden kendi kaderine terkedilmis sandiklarda özgür iradeli secimler umunan Muhalefet…
    Olaganüstü yagma yikim kosullarinda olagan ve siradan mülayim ve müsait söylemlerle sinirli kalarak; kurulu tezgahin siradaki BOP iskambil karma karisik oyununu kaybedecegi kesindi.Suriyeli -Afganli cogunluktki Mültecilerin zafer sarhoslugu kutlamalariyla TRETE`nin capcanli renkli görüntülü reklam dikizine tahsis meydanlarin caddelerin ve sokaklarin secim sonucunu, Avrupa, Amerika, Arap, Rusya, Japon, Avusturalya, Cin…beklenildigi üzere kutlamakta izdiham olmanin kuyruk sirasina girdigi…

    Ne diyelim, madem lamiyla cimiyle tepe tepe kullanmaya secti begendi sonucuna vardi toplum, hayirli ugurlu olsun ne diyelim..! Muhalefet de artik bundan sonra booool bol yan gelip yatarak, artik coktan devre disi kalmis meclis mazbata mühür falan filanin, `biz olmasaydik haliniz tümden harapti ` langurt lungurt laf bulantisi cevirip calkalayarak endilerine Bop takiminda korunakli yer bulmanin parametrik kosu bandinda sahislarinda sonlandirdiklari toplumsal irade temsilini dibine kadar carkita cikarmanin söhretiyle, diledikleri gibi tezip tozabilirler bundan sonralarina.

    Seyfi Karaca…….Mayis / 23

  • tımarhane duvarı

    28.05.2023 - 14:51

  • tımarhane duvarı

    28.05.2023 - 14:49


    SANATTAN SiYASETE IKINCi YENi CÖKÜS ve CÜRÜME SÜRECi

    Denge kavrami, duyarliligi ilgisi bilgisi farkindaligi hassasiyeti hic bozulmamis gercekligiyle, karsiliklik ilkesinin özgür adil gercekci hilesiz zorlamasiz ölcen tartan vazgecilmez zorunlulugunun yogunlugunu ve agirligini hayatin cekip cevirdigi ve insanligi özgün degerlerle tasidigi uyumlu - düzenlilige donatip denklestiren olgunun ürünüdür.
    Dengede INANILIR GÜVENiLIR itibar ve istikrarin besleyici -saglayici ilkesellige dair liste basi kural ve kaidesinden oldugu; tüm diger insanlik degerler bütününde oldugu gibi akil fikir EMEK zahmet duygu gaye kaygi sorumluluk ihtiyat özveri paylasim vicdan saygi sevgi duyarlilik tutarlilik onur bilgi beceri ve saymakla bitmeyenlerin özgün kiisilikle özgür iradede insan karsiligiyla hayat buldugu; azalan -artan etkisiyle olmasi ve saglanmasi durumunda ilimin bilimin egitimin ulasimin sagligin güvenin huzurun haysiyetin sayginin sevginin inancin itimatin ilginin merakin iletisimin dilin SANATIN ve EDEBIYATIN arastiran sorgulayan ve derinlemesine gözlemleyip deneyimleyen yüksek lisansli nitelikli ve kaliteli yol yöntem insan ve kaynak cesitliligiyle üretip paylasarak yasamanin ortak nabzidir DENGE DÜZEN.

    Olmamasi halindeyse sürekli azalan DENGE DÜZEN bozuluslarinin hep yegnilen veya agirlasan yitik kayip hantal kokusmus cürümüslerin toplumsal enkazina inanc itibar ilgi hukuk hak özgürlük özgüven adalet saygi hosgörü vicdan onur güven samimiyet tanimayan ; ve insanlarin bos bulunduklari yere sürekli kendinden hayattan toplumundan ve dünyadan vazgecmisligin siddetini korkusunu karanligini sinmisligini gerilimini körükleyip kiskirtip kolayca yidilir güdülebilir istismarlara bogarak `cay simit ` hesabiyla zavallilasmanin her türlüsüne artik cekip süründügü acilari eziyetleri soygunlari sefaletleri belalari dertleri ve sorunlari duyup hissetmeyecek kadar yozlastiran soygun sömürü bagimliliklari ve narkozlariyla bogup sindirildigi ECiR_-SABIR cilekesligini mutsuz gecimsizliginin vazgecilmez istikrar zenginligi ve uyusum siginagi olarak gören toplumsal cinnete, cay simite talim yarattigi sorunlarin tüm degerler azalmasindan veya bir baska deyisle bozulan denge ve degerlerin keyfiyet liyakatsizi sahsi cikar düskünlügü kullaniminda toplanan sorgusuz yargisizliga yücetilmis kutsanmis sirket ve devlet sahibi olarak kendini TANRISAL gücte yetkide kudrette imkanda sultada mümkünde servette saltanatlikta ve hükümranlikta görenlerin hileli dalavereli TEZGAH VITRININE dönüsür; bellegi bilinci inanci egilimi ihtiyaci duygusu hafizasi kimligi iletisimi ve dolasimiyla sonsuz istismar hamasetciliginde en kullanisli kulluk kölelige itirazsiz kabulü yedirip yutturmanin cerrahi operasyonculugunu didikleyip deserek anlamini ve islevini yitiren dengeden düzenden sogumus ve soyutlanmis ilim bilim sanat kültür dil ve dagarcik.

    Bu bakimdan zamanla yesil kedi, siyah armut, mavi karpuz, zürafaya benzer karga, akrep kafali tilki, yüzen sehir, kici basi belli olmayan yan ile yen…alip götüren ve amansiz kiyameti sürükleyip getiren inzivada „ icimde birikenlerin cagirdigini disariya söküp dikerek, ister uysun ister uymasin kafama göre yazdim cizdim benzettim boyadim , kaplumbagaya güvercin, güvercine incir agaci dedim ve akla fikre ziyan hic bir itiraz dinlememeye boyali süslü noktayi caktim koydum bundan sana ne ?„ özetinin kisa ve ezcümlesidir; insanligi bugünkü haliyle kendi gercekliginden kopararak hayattan toplumdan dünyadan yilmis bezmis soygun sömürü patron tanrilarinin sartsiz kosulsuz itaatliliginin hic bir denge ve DEGERLER idraki iradesi ve katilimciligi olmaksizin kurulup bozulan tüketim tezgahinda sürekli tarz tip sekil degistirerek kendi karakteri akli fikri duygusu santi bilgisi becerisi dili konusmasi tepkisi kisiligi özgürlügü duyarliligi SECiMi tercihi yaptirimi etkisi yetkisi hassasiyeti ve haysiyeti olmaksizin dengesi düzeni bozulmus insanlik ölümünde sonsuz belirsiz dertler sorunlarin agirligini günden güne uyusarak ölmenin ihtiyac ve bagimlilik artirdigina ANLAMSIZLIGI yenilmisligi yilginligi bitkinligi tükenmisligi belayi siddeti ancak YAPAY ZEKA sifreleriyle bulabildigi ve kentsel dönüsümlü isaret SEMBOLLERiYLE konusup davrandigi insanlik intiharinin köken kaynagidir; Sanattan siyasete Ikinci Yeni Cürüme ve Cöküs süreci..
    Bugün artik özel dadiya, ihtiyar bilgeye, insan akil fikirli yol yöntem gösterici rehbere, yakin gercek ve samimi kilavuza ve hatta ana baba icerik ve islevine ihtiyac yok gibidir. Cünkü eski devr tarim toprak toplumunda aldigi gelini götürecek baska dünyasi olmadigi icin birbirine dayali ve ic ice halkalanmis genis aile kavraminin yasadigi dar( bilinir belli ) doga toplum cevre ve iletisim iliskileri disinda hic bir uzak öte hayat ufku olmadigin icin; saglam baglarla görenek -genenekci devri daim mirasin hali dili yolu ilgisi güvenci dayanagi fikri duygusu düsüncesi ve inanciyla herseyi birbirinden sorup danisarak ( IMECE ÖNCELiKLI ) sayesinde kendilerini koruyan kollayan huzur ve güvencede hissettikleri kültürel kurumsal kimlik birikim ve bellegini cogaltip büyütüyordu.

    Oysa simdi cocuklar kundaktan itibaren tüketim Pazar piyasasinin kusatip tutsak ettigi; baska da hic bir özgün irade secim tercih idrak algi iliski ve iletisime hic bir etki ve yetkilerinin olmadigi indirilmis programlarin yükleyen afyon artik cöp sanal suni ve zorunlu tüketim bagimliliklarinin tezgah ortasinda dogduklarinin muhtac mecbur kulluk köleligine müsteri olarak hayata basladigi yerde öldükleri kizilca kiyamet hirs ve yarislarinda özgürlük adalet dayanisma paylasma hak hukuk kültür sanat kimlik kisilik zenginliginden yoksun sürekli kusursuz hatasiz mükemmel ve birincisi olmak ugruna herkesin herkesi ayrisan kutuplamalarin soygun sömürü degersizleri olarak kiskirtildiklari kin ve nefret sarmalinda yiyip bitirdigi azap ve gazap cehenneminde -dogar dogmaz kundaktan baslayarak en sert cirkin azgin kopuk amansiz ve acimasiz dünyanin her bir halinden kendi kendisiyle kovulmus terkedilmislige haberdar edildigi- kimse kimsenin yakin samimi ilgili duyarli ve insani rehberligine ve kilavuzluguna ne ihtiyaci vardir ne ilgisini iletisimini kabullenip tasiyacak tahammül gücü.

    Cünkü en birincisi, mükkemmellik sonuncusu, kusursuzluk harikasi…diye ne bir söz vardir ne elem ne sanat ne siir ne edebiyat. Kim ki buna kapilir inanir aldanirsa insanligin en üstünü ve hic görülmemisi olma ugruna herseyle dövüsür satasir bozusur; böylelikle kendini ugrunda kamcilayip kudurttugu ve bogup bitirdigi sarmal dolambaclarina delik desik eden huzursuz yetersiz ve doyumsuz mutsuzluga yitip yok olarak inanip bir türlü kanaat getiremedigi hayattan ögrenemedigi basit gercekligin sonunu, ölüm ona eninde sonunda kacisi olmayan mutlaklikla eze eze eze ögretir.
    Yenilip yönetemedigi görgüsüzlügün tahammülsüzlügün doyumsuzluguna tatminsizligine hirsina tamahina gösterisine öfkesine nefretine bagli ve güdümlü azgin sapkinligin kulu kölesi olarak en zahmetsiz sorumsuz nefret dilini ve catisma kültürünü kundaklayip derinlestiren kayip yitik ve kargasa ablukasinda alistigi servet vurgun talan saltanat ve ganimetciliginin sonsuza kadar kalici ve yerlesik halini almasi icin ülkenin devletin ve toplumun tüm zenginlik ve birikiml kaynaklarini sahsi menfattine aktarip bindirmeye, kendi ihtiraslarinin disinda hic bir sosyal siyasal ekonomik ve kültürel kiyametin umrunda olmadigi fitneci fesatci ayristiran bogan baskilayan ezen sömüren acimasiz duyarsiz kayitdisi sorgusuz sualsiz ve liyakatsiz keyfiyet istismarlariyla ( asil dertleri davalari ülke mülkü ve insanlik deger birikimleri yagma yikimi olan ) odakli iliskilidirler; feristah fermanina bop mirasindan karakter kisilik vade ve programlanmis isbirlikci kuklaciligi takinan gürüh…

    Narkoz ve Istif atölyesini FRANSIZ SEMBOLISTLERINDEN bilhassa okudugunu tercüme ederek bize „ benden baska kimse yapmadi „ diyerek CEMAL SÜREYA-OKTAY RIFAT cekismesiyle tam bir yüksek devirli SERVETI FiNUN turbo dinamigini Yapay Zeka türübünlerine topuklayarak cinnet ciritliligiyle aktaran yerden baslar bu izdiham, inziva ve intihar kaynakciligin kökeni.

    Oraya gelmeden de, sadece tasvirlerle, tariflerle kime nerde ne diyecegini bilmeden yapay bir dilin sadece seckin zümrelere hapis ifadesizlik bicimselligini ve sekilselligini özeyip süsleyen DIVAN`türünü tikanmis bogulmus bocalamalardan hic cikmama kaydiyla, sözden yazidan ibaretliligi sonra ve daha sonra ilerleyen yüzyillarda tiyatro resim mimari heykeltraslik basliklarinda bütün kalip bezeme ve dekorlariyla devralarak BATI`dan arakladiklarini yasadiklari topluma asilayip aktarirken, yine sadece Bati`dan geleceklerle eraha huzura dirilige istikrara sagliga ve DENGEYE kavusacaginin iddasini misal siirin `SAiRI AZAMI ` olarak ün söhret ve imkan zengini yapilan `sanat sanat icindir`akli fikrine akli fikri sözü ve kalemi gömenlerden biriydi, kivranip döndügü kabiz ve kisirlikta kime ne nerde nicin nasil ne diyecegini bilemeden yazip okumanin ilkel yollarini `Ikinci Yeni´ ve IKiNCi CUMHURiYETCi`lere dogru dösemedeki kalemsörlerinden olarak tarihe gecen ABDÜL HAK HAMIT TARHAN…kimdir nedir nasildir; Makber örnegiyle yazinin devaminda desip didikleyecegim.

    Seyfi Karaca………Mayis / 23

  • tımarhane duvarı

    27.05.2023 - 14:15

    ..
    BİZE DE Mİ LOLOLO EY LOKOMOTİF MAKİNİST

    Sosyoloji Bilimi’ nde kayda değer en başlıca noktalardan biridir; güdümlü bağımlılıklarının kölesi sefil - yoksul toplumsal kalabalıkları sindirildikleri korku kaygı endişe belirsizlik acizlik gibi ezilip sömürüldükleri İSTİKRARLI BÜYÜMELERİN nufus artışıyla eşit ; her konuda kurgulayıp yönetenleri itirazsız tepkisiz uyumlu münasip ve kanıksamış itaatle TANRILAŞTIRAN imtiyazlı seçkinliğin mutlak otoriter yetkisiyle donanmışlığa kutsayıp yüceltmenin taaa çekirdekten veya kundaktan başlayarak bilinç altına ( bugünlerde kişiliği alışkanlıkları ve beyni kodlayan yapay zeka chipsi gibi) hiç bir yatırımı esirgemeyen ve insan ömründen çok daha fazla dayanıklı ve sağlam yerleştirilmiş köktenci bağnaz değişmez işlenmiş kalıplaşmış kemikleşmiş kodlanmış ve kışkırtılmış militanlığın fanatiklik ölümcülleri vardır.

    Bu bağlamlık Hizbul Fethul Pekaka’ da nasıl körüklenip kodlanarak yerleştirilip yuvalandırıldıysa zhiz, Mehepe veya Akepe mücahit fedai badigartlığında aynıdır.Çünkü Bop yazılım ve yapım talimat terbiye ve atölye sahiplerinin kullanıcıları ; hepsini birbirinin barlığına bağlı olarak eşit yakınlıkta ve aynı kurgu kalıbında siyasi manupule yahut istismar piyasa - pazar tedariği ihtiyacına göre yönlendirir ve yönetir.

    Bu yüzden bitmez tükenmez sosyal siyasal ekonomik ve kültürel hayati başlıklarda, ihtiyatsız- kesintisiz değişim dönüşüm baskılayan değer yozlaşmalarıyla kundaklanarak bozulmaların kayıpların yıkımların ve sorunların kolayca çarpıtıp manipüle edilebildiği fakir fukara arabesk afyonlarına kurulu düzenden satılık etiket miktarınca ünlü- şöhretliliğin kimliksiz doğasız onursuz vicdansız ülkesiz hukuksuz öyküsüz aidiyetsiz toplumsuz ve her türlü insanlık dışı uyuşmuş sinmiş insanlık anlamsızlık boşvermişliğini terbiye eden İKİNCi YENİ sanat -edebiyatıyla, SİYASi İSLAM ‘ ın ON İKİ EYL ile sulta- dikta kapasitesini genişleterek sivilleştiği BOP EŞBAŞKNLIĞI’ nın, işlediği her sabıka ve suçu yasal doğal mübah ve MEŞRU saydırdığ ve haramilik markasını ‘ KUTLU DAVA olarak tüm ortak çıkar ganimet ve menfaat düşkünü işgalci yağmacı vurguncu soyguncu talancı ve rantiyeci YIKIM ortaklarıyla birlikte ayrıcalıklı özel seçkin dokunulmaz sorgulanamaz yücelik katına tanrısal yetkiyle yorup yıprattığı her kanunsuz hukuksuzluk keyfiyetini mübah saydırtan bu BOP labaratuarlı çatışma kışkırtma ve ayrıştırma köktenciliği; ‘ itibardan masraf esirgenmez’ yaklaşımlı güç gösteriş hamaset ahkam debdebe görgüsüzlük kullanıcıları tarafından vazgeçilmez servet saltanat hüküm imtiyaz ve insan kaynağıydı.

    Kapıldığı çıkar ganimet rant otorite şöhret imtiyaz dürtü bozukluklarıyla, doyumsuz kanaatsiz gösteriş fiyaka ve üstünlük bağımlılıkları uğruna her ahlaksız onursuz rezil kepazeliği artırılmış sorunlarıyla cebelleşip boğuşan KUTLU DAVA afyonlarıyla algısı iletişimi kullanıcılarının bütün soygun dönürü sabıkasını - Deccal’ e karşı , yani Ikımlı İslam katalok ve proje patronlarınca yapması yıkımı mübah gösterilip kışkırtılan hedefe Türklüğün, Atatürk’ ün ve Türkiye Cumhuriyeti ‘ nin tüm varlık birlik birikim kazanımlarına karşı özel olarak kundaktan kökten kodlanıp siyasi istismarın tezgahına konulan yapma yıkım istismarcılığını- tanrı bilmeye kutuplaşmış insanların kayıtsızlığı gerilimi sinmişliği acziyeti özentiyi kendine yedirip yakıştırarak servet saltanat haram vurgun ve ihtişam zehirlenmesine bağımlı keyfiyet düşkünü despotluk sultası kişiliksizliğin yolsuzluk hukuksuzluk zorbalık fırıldaklık döneklik dalavere dümen haram eziyet ihmal ihanet be imha girişimli yalan talan tehdit korku baskı şiddet kıskaç engel sapma yağma yıkımlarına karşı hiç bir iradeli duyarlılığın umurunda ihtiyatında bulunmayarak; istismar ve sahtekarlığın daniskası birbirine karşıt kutuplaşmaları aynı kurgunun laboratuvar deneği olarak günlük istismar ihtiyacına göre ekleyen çıkaran çatıştıran veya çarpıştıran ve her yolu hak hukuk mübah ve mübarek sayan ; bütün yerli yabancı yayılmacı tecavüzcü işgalci ortak çıkar güçlerinin hiç bir toplumsal itiraz veya tepkiyle karşılaşmadıkları ve tam tersine soyan sömürenlerini tanrısal ayrıcalığa KUTLU DAVA’ nın sorgulanamaz mülk ve yetki sahibi olarak kutsamaktadırlar

    Yeryüzü dünyasında ülkeler kaderini tarihsel takvimlerini ve toplumsal hayatlarını - kimini yıkıp kimini yapıp - sürekli haritası ve coğrafyası değişebilir oynaklığa belirlerlerken soygun vahşet dehşet tecavüz katliam sömürü ve yayılmacı sülükleri klasik tabirle Doğu -Batı veya Nato- Varşova soğuk savaş yıllıklarında bile hem birbiriyle kendi aralarında didişip dalaşıp rakipleşip yarıştıkları halde, fakat Afganistan Kafkaslar Balkanlar Irak Suriye gibi sürekli lokal çatışmaların patron tanrılığını birbiriyle uzlaşıp anlaşan VEKALET SAVAŞLARINA kendilerine uygun ve kendileri adına ölümün ganimet nafakasını üleşecek kiralık zulüm servisçiliğini ve cellatlığını üstlenecek kullanışlı işbirlikçilerini ayar devir düzene koydu soktu.

    Bop Eşbaşkanlığı’ na bağlı bitmez tükenmez sorunları sürekli ARTIRAN iSTİKRARLA çoğaltıp büyütmenin bütün köktenci bağnaz gerici tutucu cahilliği överek kullanıcılarını Kutlu Dava afyon keşmekeşliğine kutsayıp tanrılaştıran bütün öge eleman unsur örgüt ajan ve piyonları ( karşılıklı çatışarak anlaşan veya hep birlşkte akepe mehepe prkaka hizbul fethul holding banka mafya borsacılığı ) burayı ve buradaki pazar piyasa ve tezgah açığının dolguladı örttü örtbas etti ve tamamladı .

    ve böylece karşılıklı anlaşarak işgal ettiği Çeöenistan’ dan , Suriye’ den , Libya’ dan, Kırım’ dan ,Ukrayna, dan hiç çıkmak istemeyen Rusya; aynı niyet maksatlarla kalkınmış gelişmiş gibi gözüken ve sanayisi teknolojisi Yurop- Amerikan malı ve mülkü olan ve aynı zamanda da Uygur - Tibet daimi işgalcisi durumundaki yeni yetmeler emperyal yayılmacısı Çin; tıpkı diğer Japon Kanada Avrupa Amerika veya Avusturalya gibilerle benzer beraberliklere birbirleriyle hem rakip hem de Türkiye ‘ ye programlayıp kurguladıkları BOP EŞBAŞKANLIĞI’ na diledikleri dünya ölçeklerini bütün şart ve koşullarıyla zahmetsiz emeksizce kullanıp devre dışı bıraktıkları etnik ve siyasi temizleme operasyoncusu Taliban Oekaka Hizbul Fethul Metal türevli kiralık katilliklerini ve mülteci işgal sürgünlerini yığınaklayıp depolama gibi işgal yıkım bölme parçalama ablukasını sürekli tedavülde tutan kişiliği kalibresi tam ayar ve uygun uşaklığı değişmez dalkavukluğunu canlı diri sağlam hatasız verimli imkan zenginliğiyle çekip çevirmeleri için sonuna kadar hepsi birbiriyle anlaşmış uzlaşmış sadık destek ve ortaktırlar.

    Çıkmak istemeyen soğuk ilişkilerin sıcak gazına petrolüne atomlarına ve füzelerine sahip Rusya, Suriye’ de çatışma ve savaşların kışkırttığı boşluğu doldurarak etnik temizleme cinnetinin enkazını Türkiye’ ye süpürdüğü diğer Çin ve Yuro- Amerikalılarla karşılıklı rakipleşen anlaşma çerçevesinde soyan sömüren parçalayan bölen hükmün asli mal ve mülk sahibidir bundan böylece .Kurgulanmış yazılımlara gebe mecbur ve muhtaç bıraktıkları Bop Elbaşkanlığı’ nın sevk sunum ve idaresine hiç tereddütsüz tamamen destek dayanaklı inanıp güvenerek orta yere enek denek indir bindir rampasın yaptıklarıyla insanlık ölümünü pazarlayıp yüksek getirili tezgaha koymaya Libya da bundan gayri bu böyle, öte diğerlerinde de aynen yine buböyle.

    Hasılı Sinan Oğan fırdönüm çarkı felek devran bahsindeki İSTİKRAR ; toplumunun aklı fikri vicdanı değeri özgürlüğü cesareti kimliği birikimi duygusu kültürü kutsalıyla istismar ihanet içalağılams itibarsızlaştırma işlevsizleştirme ve alay etmelerinin hiç bitmeyen KUTLU DAVA ahkamı tantanası forsu. fiyakası gösterişi sabitliği hamaseti fırıldaklığı ve söylemi - eylem sahtekarlığı Bop Eşbaşkanlığı kurgulayanların buralıdır.

    Yani hak hukuk toplum ülke kimlik dağ deniz orman söz yazı kültür değer ve zenginliklerimizi “ çıkar davası gerekirse Bop Oapazı’ nın özel cesaret ödüllü ve madalyonlu cüppesini giymeyi ; ayrıca oarayın altına çevrilmiş kumar ve kumbara yerini biliyorum artistlik yapma bana mektubuna muhatap, babalar gibi ülke devlet millet satmayı kendine servet saltanat hak hüküm onur reva mübah görenlerin ‘ düzenli donanımlı istikrarı cinsinden dövizli başkslsşmış yabancılaşmayı yani, bize de mi lo lo lo lo lo lo yani.. ? !!!

    Kurumsallaşmış ve kanıksanmış devlete ülkeye topluma düzenli bozgun yaparak, kurdukları bölme parçalama karargahının tıkır tıkır işlemesi ve mülteci deposu olarak sürekli Yarı Sömürge bağımlılığında tutmanın birlikte kundaklayıp kurguladıkları pilanlı projelerini beraberce dekor dizayn ederek, gerekli lüzumlu her şekil desteği esirgememeyi ( amerikan rus yurop çin tüm dünya sülükleri ve gammazla vs vs ) teşvik pirimlediği, kodladığı, kullandığı ve faydalandığı ortak kesişimin en etkin - yatkın elverişli eneği ve deneğiydi Bop .

    Haram hırsızlık yolsuzluk haksızlık yapıp yiyorlar fakat abdest alıyorlar, her süslü gösterişli dekor vitrin ünlü şöhret ihtiras kibir savruluşununum ‘ eğer ki hiç birşey olamıyorsam barı ele geçen fırsatın bilgi kirliliği, değer yozlaşması huylu hünerliğine okuma yazma belletmeye veya kokuşmuş çürümüş gerçeklikten kopuşun gösteriş zehirlenmesine fenomen olayım ‘ heves merak medyatikliğini inancın ilmin radikal kostümlü takdir ve teminatı olarak gören….

    Ne bileyim işte ‘ çalıyorlar ama park cadde otoban filan süpermarket beton binaya acayip titiz çalışıyorlar filan.. `

    “ Orman deniz fabrika tarım ekonomi eğitim bilim inanç güvenlik saygı sevgi trafik edep edebiyat sanat dil kültür barınma yerleşme iskan imar itibar sonsuz kimliksizlik kişiliksizlik ve inançsızlığa esir ve mahkum ama, her mshlede en az onlarca vurguncu mafyatik milyarder sefalet yolsuzluk kanunsuzlk hainlik haydutluk yuro dolar terazisinin tartanadığı milyarderin var olduğu, kutlu dava’ nın madik kazzık abidik gubidik çalması ve çalışmasına mübah tezgah ve piyasa var…”

    Diyen satan ve pazarlayan siyasi veya Bop ILIMLI İSLAMCILIĞI’ nın toplumu soyan sömürenlerin kendi çıkar önceliğini her şeyin üstünde tutarak KUTLU DAVA palavrasıyla herkesi yalnızlaştırıp, aidiyeti inancı güvenci iradesi itibarı kültürü dili olmayan kullanışlı tüketim tutsağı ve bilinç altına doğuştan itibaren CHİPS’ lenen sorgulsmsı düşüncesi duygusu duyarlılığı tutarlılığı ve bğtün insan değerliliği kaypak yitik yıkık karamsar ilgisiz kayıtsız ön yargılarla bilenmiş ve beslenmiş kutuplaşma militanlığı hücresinde olup ölme kulu kölesi ve itaatinin istikrarlılığı;? Bize de mi ‘ lo lo lo ko dedirten türden, gerçek islamiyetle hiç bir ilgisi bağı iletişimi itibarı hükmü kimliği alakası kesinlikle yoktur.

    Ki, karanlığın derinliği ölçülmez saplantı ve sapkınlıklara ulaştığı; ve işine icabına keyfine çıkarına geldiği gibi kıvırtıp davranmayı herşeye önceleyerek tutarsız kişiliksiz kaypak oynaklığın itibar güven adalet sanimiyet saygınlık doğruluk dürüstlük değerlerini hiçe sayarak insanlık dışı mahluklaşmanın cılkı çıkmış hayata çöküp, kabul edilir sıradanlığa terbiye tembih tayin ve takdir gördüğü dünya kıyametinde acımasızlık bencillik vicdansızlık ve fırsatçılık had hudut sınır ölçü kanın kural tamımadığına herkes herkesin kuvvetli ihmali , değerler sapkını ve ihtimal sanığı olarak Bop tarihinde kayda geçen galu belasıyla ilelebet yitikten zayi ve hiç kimsesidir artık.

    Çünkü abdest alıp namaz kılıyor fakat haram zıkkım hak hukuk ne halt bulursa yiyor, dessaslık yapıyor, dümen çeviriyor , kendine emanet çocuklara dahi tecavüzü olağan sayıyor, bencilliği küfürü. kahırı kibiri cehaleti dalavereyi yalanı riyayı iftirayı küçümsemeyi aşağılanmayı horlamayı ihtirası tamahı kabalığı şiddeti baskıyı dayatmayı zorbalığı görgüsüzlüğü gösterişi gammazlığı hileyi dümeni sahtekarlığı talanı onursuzluğu kokuşmayı yozlaşmayı tarafgirliği kayırmayı torpili vurgunu yıkımı bütün rezil kepazelikleriyle şahsi çıkarının ne yaparsa yapsın Kutlu Dava kutsanmışlığına kendini düzenli olarak baskılayıp korku kaygı endişe belirsizlik yoksulluk pahalılık sefillik yılgınlık mayınlayan toplumsal çöküş İSTİKRARIYLA “ her yolu makul meşru mübah bilmek, ne özgür bağımsız idrak irade onur güven yiğitlik mertlik ve köklü tarih sahibi Türklüğün gelmiş geçmiş kimliğinde vardır, ne de adaleti dürüstlüğü şefkati saygıyı sevgiyi paylaşımı hoşgörüyü dinin temel direği bilen ve inanarak yaşanılan İslamiyetin kuralında kitabında yeri hükmü vardır.

    Diğer taraftan yorgunluğu sahteliği duyarsızlığı tüketim piyasasının kulu kölesi olmaya başından aşkın bitip tükenerek aidiyetsiz pilde ekranda çarkta dönümde bataryada hem kendinden hem toplumundan hem de dünya hayatından soğuyan bıkan bezen cayan büzülen pörsüyen ve soyutlanan insanlık; artık kimseyi temsil ve taktir ve tarif etmediğine sıza kalmışlığının hiç bir ziyarete müşteriliği ve kimseye de bakacak -ilgilenecek yeri gücü vakti ihtiyatı tedariği teminatı imkanı iştahı hevesi kabulu olmayan Kutlu Davalar’ la kökten yazılı DOGMA proğramların peşin hükümlü kışkırtmalar vaadi körüklemesi ve vadesiyle hır gür ve kaç göç kovalayıcısıdır.

    Şöyle ki, kendi çaba gayret kazanım araştırma beceri tenkit tespitleriyle oluşup gelişmediyse , anlık tüketime dönük bilgi kirliliği karmaşası ve dolgulamasıyla sorgulaması tepkisi tavrı eleştirisi tıkanmış ve kapalılığın soyut yapay ‘ hiç bir şey olamazsam bari fenomen olayım ‘ bilinçsizliği ve güdümlülüğünün param parçası ve maskelenmiş kimliksizliğin hiç bir zerreyi özümseyip içselleştirmeden tüketeni olmaya uçar gider hazır market bellegi ve ödünç hafıza dolgulamasina has yitik kayıplar müşterisi insandan .

    Bu yüzdende her şartta zorunlu ihtiyaç ve gereklilikten görüp duyduğu herkesin her konuda yozlaştırarak kaçışı olmayan kulluk kölelik itaatine kutuplaşmasını siyasi istismar ihanet rant ve ganimet avcılığının tükenmez bitmez hayati servet kaynağı olarak önemsiyor; ve tarikat holding müteahhit mafya medya borsa banka gibi tüm diğer ortak çıkar ittifakçılarıyla birlikte üstüne çöküp çullandıkları bütün yağma yıkım kaynaklarını bu uğurda sınırsız sorgusuz yetkiyle kullanıp harcıyor.

    Ve bu sebeple de bütün( özgür iradeli ve özgün kişilikli duygu akıl hayal fikir bilinç bellek tavır tutum tepki duyarlılık ilgi merak gözleme vicdan özveri deneyim bilgi beceri saygı sevgi üretim paylaşım gibi ) değerleri tersyüz ederek hak hukuk adalet onur tanımayan yolsuzluğu hırsızlığı talanı zorbalığı keyfiyeti dayatmayı yobazlığı karanlığı gericiliği keyfiyeti sosyal siyasal ekonomik ve kültürel hayatın kapış kapış tüketim aracı haline getirerek haram yemeyi doğal ve meşru kılan ; gerçekte programlandığı Bop sinyal yazılım buyruk ve şifreleri kapsamında gerçek niyetinin ve asıl maksadının Türkiye’ nin gününü geleceğini korku kabus cehalet gericilik güvensizlik geçimsizik - mutsuzluk istikrarıyla ksrartmakla kalmayıp , yoksul muhtaç yoksun bitik belirsiz sorun sarmallarında Türkiye Cumhuriyeti ülke devlet ve toplumunu bölme parçalama ve imhası olduğunun açıktan açığa dillendiren ‘ kutlu davası ‚ dediğinin fakir fukara garip guruba dil ve ağız çalkalama arabeskisiyle saray villa özentisinin rantını dümenini kıvrımını gösterişini heybetini ahkamını ve milyarderleşme tapınağını baş göz eden yapma yıkım tavsiyesinden ; toplumun hakkını hukukunu kimliğini inancını kendi şahsi ihtiyacına ezip bozmakla inançsızlığı ve kimliksizliği örgütleyip meşgul sür gitliliğin BOP istikrarıdır her safında dönerek hizaya gelenin Mevcutlu vaziyet yoklamasına ( en güncelde Sinan Oğan falan filan ) hizaya gelip şahsi çıkar miktarı hesabına ‘ kutlu dava ‘ mübahlığı derme toplama çığlıkçılık - vştrin kadrosu kalabalık perinçek bahçeli numan erbakan junior hizbul vesairlerin yanbaşında dibinde - ve çığırtkanlık ettiği …
    Hilesi hurdası dalaveresi dubarası bo bol Bop bakım yapım gözetim ve denetimli Seçimin Kutlu Dava diye adlandırılan her yoku yöntemi kendi şahsi çıkarının İSTİKRARLI dolsp dümeni, çarşı maddesi ve tezgah malzemesi sayıldığı seçim ertesinde ve arefesindeyken…

    Yani…… matrak saran ve toplumun aklıyla alay ederek ensyiye yorup kafa bulduklarına “ bize de mi … lo lo lo loooooo , losoooooo makinist lokomotif “ diyesi ve sorası geldiği insanın.

    Seyfi Karaca… Mayıs / 23

  • tımarhane duvarı

    26.05.2023 - 18:34

  • tımarhane duvarı

    24.05.2023 - 13:54

    SİYASETEN KAYBEDİLİŞİN KÖRKIRILGAN NOKTALARI 5
    ….
    Kaybolduğu hızlı iletişim ve teknoloji çağında genişledikçe dert sorun çile kahır şiddet ve benzer ölümcülleri büyüten ; ve hayati ihtiyaçlarını kazanıp karşılayamadığı gibi sürekli ihtiyaç artıran acımasız sapkın doyumsuz hukuksuz yağma ve sömürü ilahlarına bağımlı güdümlü ve itaatli kul köleliğin bütün azap yükünü hak hukuk ve huzur içinde yaşamadığı eziyete mezarlaştırarak yılgın bitkin soğukluğunu iletişimsiz toplumsuz tüketim esareti yalnızlığına yabancılaşıp tükenirken yitirdiği değer ve kimlik arayışında Savaşma seviş tortusundan sadece Cia formatlı hippiciliğe feci kafa yapıcı afyonlarla uyuşup alışmayı kanıksamaktan başka canlı ve diri hayatı kalmadı artık insanlığın .

    Çünkü .. ;

    Daha iyi sağlıklı onurlu huzurlu liyakatli güvenli eğitimli sorumlu adil mutlu özgür ve saygın yaşam koşullarını aramada özgün yaşam mücadelesinin ihtiyaç duyduğu bilgi ilgi beceri akıl mantık cesaret samimiyet tutarlılık gözlem donanım ve açık yürekliliğiyle hak hukuk arayışları adına Sekiz Mart 1857’ deki polis katliamıyla ölerek insanlık tarihine Yaşam Kavgadı veren kadınların ve yine aynı maksatlarla beraber Sekiz Saat çalışma günlüğü için 1886 tarihinde yarim milyondan fazla insanin Sendikal örgütlülükle idamlari ve ölümleri hiçe sayarak Genel Greve giderek verdiği hayat kavgası ; Dünya Kadınlar Günü ve Bir Mayıs İşçi Bayramı olarak her ikisi de soygun sömürünün tapınağı olan Amerika merkezli kaynaklılığa tarih kazıyıp yazması tüm Dünya insanlığına da bırakılmış mirasın her yerde her zaman daha iyi bir yarşammın özgür, güvenli, duyarlı, sağlıklı, adaletli, tutarlı, kararlı, eğitimli huzur ve mutluluğu arayıp bulmaktaki sesi tepkisi itirazı direnci iradesi yetkisi duruşu ve dayanışması temelinde akıllarda kalan en son kıymetli sosyal siyasal ve toplumsal eylemciliğiydi insanlığın.

    Aklı fikri iradesi bilgisi duygusuyla düşünüp davranan -somut dünyayı tahlil edip sorgulayarak - yaşama kültürü ve sanatıyla ilişkiliydi bütün bunlarla kendini özgür özgün ve somut hayat kavgasına ve yaşam mücadelesi gerçeklerine göre ilgili duyarlı yaşayan ve yaşatan insanlık. Bugünse sanal soyut sahte imaj ve maske yapaylığının gösterişine dürtüsüne ve özentisine bağlı ve bağımlı TÜKETİM PiYASASI algı güdümlülüğünün kulu kölesi ve tutsağı olarak böyle bir hassasiyeti duyarlılığı yaptırımı iradesi katılımı etkinliği ve gerçekliği yok maalesef topyekün YAPAY ZEKA girişimi intiharıyla çarşı bazar piyasasını yapıp bozanların dilediği gibi yönlendirip yönettiği - bitkisel ölümünü bile isteye kanıksayıp içselleştirmiş insanlığın.

    Sınırsız hukuksuz dayatma baskı zorbalık liyakatsizlik görgüsüzlük doyumsuzluk ve keyfiyet yetkisiyle; tebelleşip bulaştığı bütün sağlıklı ve onurlu duyarlı hassas yapıları kendi narsist pisiko sosyal bozukluklarına kodlayıp benzeterek herşeyi kendi değerinden yağmalayıp yıkan ve herkesi kendi değerlerine soğumuş çürümüş kokuşmuş ve uzaklaşmış yabancılaşmaya etkisiz hale getiren; bütün soyan sömürenler adına korkunun istismarın kötülüğün karanlığın gericiliğin her şekil zorba dikta ve harami hükümranlığını kurmak için, dünden bugüne değin Türkiye Cumhuriyeti kazanımlarına ve esas olarak da toplumusal hayatın her türlü yaşamsal ihtiyaç gerek be zorunluluklarının dayanak direnci ve teminatı olan Grevlere karşı DIŞ GÜÇLERCE planlanıp kurgulanarak yerli ittifakçı işbirlikçi ve tetikçilerinin toplantı ve gösteri halindeyken insan yığınlarının üstüne ateş açarak, ( bir mayıs yetmişyedi) genişletilmiş yetkilerle sivilleşen Bop Eşbaşkanlığı’ na susmuş sinmiş her dayatmayı manipilasyonu istismarı hamaseti yaygarayı dalavereyi dönekliği talsnı burgunu sahtekarlığı fırıldaklığı sorgusuz sualsiz peşin hükümlerle kabullenen; ve sadece baskılandığı silindirleri ve kapakları tüketmekle mecbur bağımlılık vadesi ve raf ömrü kapsamında kontrolllü ve şartlı türübün parlamaları ve sönmeleri kadar ancak; süründüren hayatın iradesiz ve iletişimsiz gösterişli kul ve köleliğini sonu gelmez sorunlarla herkesin birbirinden ayrı kopuk uzak yitik kapalı küs dargın bıkkın bezgin ters tahammülsüz aykırı azat kindar fitne bozuk zavallı ayarsız düzensiz ve tiksinti duyacak kadar birbirine zıt karşıt kutup aidiyetsiz örgütsüz ilgisiz duyarsız güvensiz habersiz kayıtsız vevinparamparça olmayı yapılandırıp terbiye eden ONİKİ EYLÜL Darbesi’ nin hüner marifeti ve devri daim ettiği çark ve çarmıh çevrimiydi.

    Sandık manipilasyonuna kafadan ve kayıtdışı hayatın icabına gereğine ve yapısına uygun kayıtlı kütüğü ve sicili olmayan bellim belirsiz şaibeli seçmenleşmelerin ulu ortalıkları - kimi kaset montajlarıyla maksadı ve hükümranlık davası uğruna her yolu mübah sayaraktan- kavurduğu; eksğini gediğini tamamlamada saplanmış kilitlenmiş siyasi tezgahın allem -kallem vitrinine uygun fügür denek dönemeç ve fırıldaklıklarının Perinçek, Bahçeli, Ertuğrul Günay, Mehmet Uçum, Numan Kurtulmuş, Tuprul Türkeş ve en güncelde Sinan Oğan gibi ve pek çok benzerlerinde ( sözde çok muhterem memleket devlet milletperverler gösterişli sıraya giren çıkanı belirsiz fırdöndü BOP çarkıfelekçiliğiyle ) künyesini, karşılığını ve kalıbını bulduğu…

    Her şeye rağmen vurgun bozgun soygun talan rantiyesiyle, şahsi çıkar keyfiyetinin hükümranlığını tüm uluslararası işgalci yayılmacı Patron Tanrıların süresiz ve kesintisiz destek ve dayanağını arkalayarak kurgulanmış projelerin buyruğu yönünde yağmalayıp yıkmadık hiç kurum birim değer kazanım huzur mutluluk ve zenginliği bırakmayan miadı sabıkası çoktan dolmuş kabarmış BOP hükümranlık sultası ve bu çökme ve çöreklenme keyfiyet liyakatsizliğinin kaçınılmaz değişim miladı gerçekleşmesi umut ( bu arada ülke şartlarının hassas ve nazikliğine göre duyarlı ve kararlı duruş davranışından dolayı Ümit Özdağ ve beraberindekileri yürekten kutlayarak ) ve dileğiyle ve sonsuz yaşama sevinci sevgisiyle.

    Seyfi Karaca…. Mayıs/23

  • tımarhane duvarı

    24.05.2023 - 13:53

  • tımarhane duvarı

    24.05.2023 - 13:49

    ...
    SİYASETEN KAYBEDİLİŞİN KÖRKIRILGAN NOKTALARI 4
    ……….
    Önceleri Kalfa ve Ciraklarin esit olmayan calisma ve yasam kosularini iylestirip düzelmek icin LONCA birlikleri olarak bir araya gelip örgütlenen ; ve daha sonra topraga bagli sosyal siyasal hayatin Feodal iliskiler yumagi celiskisinden degisip dönüserek yerini topraktan kopup büyük kentlerde haftalik aylik yahut gündelikci ücretliligin bütün toplumsal yiginlarini ve kalabaliklarini kapsayan sanayi ve teknoloji gelisip ilerlemesinin blirledigi; hak hukuk esitlik özgürlük sayginlik adalet onur itibar egitim iletisim huzur güvenlik saglik baglamindaki en temel insan haklarinin kazanilmasi ve elde edilmesi yönünde her türlü catismalari dayatmalari ve uyusmazliklari sömürülen ve ezilenlerden yana taraf olup temsil eden AMANSIZ MÜCADELE tarihcesine, yoksul sefil hayatn her zorlu yükünü sirtlayan ve her sürgün sigic yerini kaplayan herkesin sesi durusu tepkisi itirazi iradesi yetkisi gücü agirligi direnisi dayanismasi kavgasi sosyal ve kültürel kimligiyle SENDiKAL ÖRGÜTLENMELER öncülük etti ve damga vurdu.

    Bu örgütlenme cesidi, giderek ana merkez ve metropolden kenar kiyilara tasarak büyüyüp harita ölceklerine sigmayan fabrikalari, tünelleri, köprüleri, carsilari, binalari, pazarlari kuleleri, meydanlari, atölyeleri, müzeleri, salonlari, galerileri, stüdyolari, ofisleri,gazinolari, hastahaneleri, meyhaneleri, firnlari, parklari, bahceleri, barlari, kerhaneleri, pavyonlari, mezarliklari, depolari, ambarlari, okullari , üniversiteleri, limanlari, stadyumlari, büfeleri, kurumlari, kuruluslari, dernekleri ve parti toplanma veya dagilma merkezleri imar ve imal eden hizli yayilma ve gelisme sürüklenislerde caginin duyarli ve ilgili INSAN KAYNAGININ her sekil SAPMALARA karsin hayatin bütün ihtiyaclarini ürettigi halde sahip olamamayi ortadan kaldirip gideren yasamsal güvencesiydi sendikalar.
    Ki, LONCA`lardan temel dayanakli aklin fikrin vicdanin bilginin hakki hukukuyla düsünüp davranarak tüm sosyal -siyasal celiskilerin ortadan kaldirilmasi yönünde yiginlarin cesareti özgürlügü iradeyi ve kararliligi deneyimleyerek büyüttügü ve odaklanilan maksada sonuna kadar her kosulda direnmek azminde bir araya gelip dayanisma kültürüyle beraber MÜCADELECI gücünü sendikal hareketliligin ortak örgütlülügünde bulusturan; ve tarihsel sürec icrisinde yarinlari kuran aydinlasmayi ilerleterek nice birikimler ve kazanimlar elde ettigiyle kalmayip, bin yediyüz seksen dokuz Fransiz Ihtilalini kendine rehber edinen bindokuzyüz onyedi RUS EKiM Devrimi`ne de ön ayaklik etmenin onur ve gururunu yasadi gelmis gecmis INSANLIGIN sendikal mücadele zenginligi ve gelenegi.

    Bu yüzden de bugün YAPAY ZEKA cöplügünün bagimliliklariyla dogup ölen insan tipini artik hic bir sendikal hareketliligi olmadigi gibi; en sonuncusu Altmis Sekiz Kusagi`yla birlikte büyüdükce insanini gönüllü benzesme ve uyusma tutsakliginin aklini iradesini duygusunu tepkisini yasam kavgasini veya sorgulayip irdeleyen hak hukuk yahut hayat mücadelesini topyekün elden dilden ve aliskanliklarindan birakip soyan ezen sömüren patron tanrilara sinirsiz sonsuz itaatlilikle teslim etmeyi kendine minnet lutuflariyla bagislanmis onur sayan imrentilerine afyonlarina özentilerine zorbliklarina tecavüzlerine talanlarina cikisi caresi olmayanligin tüketim tutsagi ve muhtaclik müsterisi olup gitmeler sirasinda yitip kaybolan kimliksizligin betonlasan binalara mezarlasan SAVASMA SEViS duvar yazilarindan artiga kalan CIA atölyelerinde yapimi ve dogumu gerceklesmis programlanmis insan tipli ve foto modelli en son cirpinislarini YESILLER HAREKETI olarak sosyo- modern kölelige her sartta anlasip uyusmayi yasadi insanlik.

    Bu yüzden…BABALA TV…YApay Zeka cocuklari dahil, doyumsuzlugu mutsuzlugu hizli tüketimi ve hic bir deger yargisi olmayan; hak hukuk mücadelesi temelinde hic bir DÜNYA GERCEKLiGiYLE yakindan uzaktan ilgisi alakasi olmayan; ana -babalarin yalan ve yapaylarla bütün ruh duyarliligini teslim etmis, ve toplumsal degerler toplamini tüketim piyasasinin reklam süreleri kiskirtmalarina bogup öldürmüs TOPLU EBEVEYIN INTIHARININ oyuncaklarini karsilamaya ömürlerinin yetmedigi hektik ve kovalasma sarmalinda sinirsiz koruyuculugunun hapsinde ve kapsülünde dogup ölene degin, ALGI YÖNETiMiNE kul köle durumunu coktan daha derinlesmis bir yamukluk yitiklik carpiklik sapkinlik yalnizlik yoksunluk yozlasmasi ve yoksulluguyla BOP INZIVASINDA ve ISTISMARLAR cinnetinde bugün col cocuk dede ebe baldiz bibi emmi konu komsu kayinci yahut bacanak topyekün insanlar..

    EDEBIYAT´-SANAT`in Ikinci Yeni`siyle dolgusu yapilarak azdirilip kudurtulan bu yerle yeksan olusunu yapip yönetip esir alan evvelce öncelige dair toplumsuzluk, yenilmislik, yitiklik, kimliksizlik, iradesizlik, katilimsizlik, kayitsizlik ve degersizlik toplu intiharini ilerde daha derin ve genis didik didik deserek yorumlayip yazacagima bu satirlari simdilik böylece biraktiktan sonra…
    Nasil kazanacakti ki Kemal Kilicdaroglu „ Dörtyüz Yirmi Milyari soyan sömüren hirsiz haydut cete mafya ve tüm siyasi ortaklarinin istifledigi sifreleri depolari bankalari borsalari ve kasalari biliyorum, oradan kurusu meteligine kadar söküp getirecegim, saraylarda yasamayacagim , haksiz hukuksuz sizin ugradiginiz bütün derdinize sorunlariniza akil fikir vicdan sahipliliggi etmekteyim, siden, sizin gibiyim , sizinleyim, sarayi devre disi birakip ATATÜRK`ün Cankayasi`na götürecegim yakilip yikilan herseyi. Hem Disardaki Patron Devetleri, hem icerdeki isbirlikci cikar ortaklarini kendilerini devamli yüksek kazanan milyarderlesme talanina ve rantiyesine capraz cizik cekip, tümünü mutlu memnun eden tüm Mülteci isgallerini yazan pilan ve projeleri bozarak adresine geri iade edecegim „ iddasini ve israrini sonuna kadar degismez dogru dürüstlükle ilan beyan ettikten sonra, nasil kazanacakti ki…??
    Ihaleye Fesatcilardan tutki, imar iskan ve tüm diger mafyatik -medyatik kendi haydutlugunu kendi kendine bagislatan siyasi sosyal eknomik affa ugratmalariyla mütahitler, bankalar, borsalar, tüccarlar, holdingler, tacirler, tecavüzcüler, tefeciler, talancilar, gammazlar, üfürükcüler,fitneciler, bozguncular, gericiler, yobazlar, tarikatcilar, hirsizlar, haramiler, haydutlar, giravatli gravatsiz sömürücüler, Mülteci Isgalciligi Ihrac eden bütün DIS GÜCLERLE her buyrulan görevlendirilmisligi hatasiz kusursuz yüklenip yerine getiren BOP ESBASKANLIGININ YERLI isbirlikciligini servet saray saltanat diyetine düskünlügün siyasi ajan piyon ve topyekün ortakci ittifakci gücer ve gürühlarinin kurgulamis IHANET PROJELERINE ön ayaklik ettigi…

    Kendine dayatilan bozgun yagma yikim sefalet haksiz hukuksuzluguyla YASAM MÜCADELESI veya HAYAT KAVGASI diye bir ilgisi iradesi bellegi bilinci ve birikimi yok artik insanlarin. Oniki Eylül `bizim oglanlar iyi is becerdi ` küresel gücler darbesi bu isin SENDIKAL örgütlülügünü ve siyasi partilesmesini kökten kaziyip tüketim piyasasinin uyusturup yozlastiran afyonlariyla TECAVÜZCÜSÜNE ASIKLIGIN pisiko-sosyolojik ölümcül sendurumuna asosyallestirmisti zati. Bop Esbaskanligi buraya cullanarak indirdigi CÖKME ve CÖREKLENME korkusunu belasini siddetini nefret söylemleri ve catisma kültürü kamcilayip kiskirtarak ülke devlet toplum hersey ve herkes adina bütün kurum birim imkan yetki hak hukuk ve kaynaklarina sinirsiz sorgusuz TANRISAL kutsanmislikla kendi cikar keyfiyetinin ISTISMAR mülküne ve degerler yagma yikimnin imtiyaz saghibi saydirip kabullendirmeyi dayattigi…

    Bak gör iste Noktada mimde Sinan Ogan aktualite günceliyle BOP sinevizyon filan falan…

    Insanlarin itiraz hakkini, sosyal dayanismasini, siyasal örgütlenmesini ve ortak direnc iradesini temsil etttigini idda eden sandiklardan sogumus, pusmus, sinik, sönük ve Bop Esbaskanliginin belirledigi gündemleri kovaamaktan baska her yenilgiden bir yenisini dogurup cikaran hilesi hurdasi dalaveresi bol sandiklasmayi terbiye ederek; secenlerin sandiklarini dahi koruyamayan muhtelif siyasetin yapay, etkisiz, corak, cöl, kabiz, kurak ve yedekten muhalifligini sürekli ve onca rezil rüsva söven sayan AGIZ DALASLARIYLA önce didisip bogusup sonra FIRILDAK dönerek hizasinda SAF TUTANLARIN saymakla bitmeyenleri arasinda Mehepeli Bahceli, Üc Dünyaci Perincek, Mehmet Ucum, Tugrul Türkes, Junior Erbakan, Hizbul-Fethul, veeee…Numan Kurtulmus`un elinden tutup tokalasan pozdan fiyakadan, en nihayetin günceline Sinan Ogan sayisiz arabulucu devriyeci ve takozcu torpilcileriyle; Rusya`nin ve Yuro-Amerika`nin da özel beklentisini harfiyen yerine getiren Türkiye`yi Mülteci Deposu olarak gecmiste oldugu gibi gelecekte de bütün yagma yikim isgalciliklerine dair garantörlügün kilit noktasindaki siyasi figüranliga dair icabin geregini hatasiz kusursuzca kendini yazilmis kagitlardan okuyarak biiir bir yerine getirdi..

    Ve böylelikle her giden gün daha da yaygin, yerlesik,olagan, siradan, ,dogal alisilmis kabullenilmisligin Türkiye Cumhuriyeti ülkesi ve Toplumsal zenginliklerini Atatürk ve Kurtulus Savasi`yla binbir cilekes emekler bedelinde kananilan özgür ve bagimsiizligin bütün degerleri; DIS GÜCLERIN yapip buyurdugu kisiligi ve karakterleri her bakimdan ve topyekün uygun münasip mülayim elverisli verimli yerli ve yatkin Isbirlikcileriyle kesintisiz yagma yikimlarin önü ugru sinirsiz sorgusuzlugun bütün kullanisligina acilarak servise sunulu peskes cekilmekte.

    Seyfi Karaca………..Mayis / 23

  • tımarhane duvarı

    23.05.2023 - 18:26

Toplam 326 mesaj bulundu