İkinci Yeni şairlerinin (özellikle E. Cansever, Ü. Tamer, T. Uyar, E. Ayhan) genel etki alanındaki ilk şiirlerinde özgün duyarlılığı, gözüpek ve yeni bir imge dünyasıyla göze çarpan İ. Özel, Evet İsyan'da topladığı şiirleriyle 60 sonra toplumcu şiirimizin en ilginç ve seçkin adı olarak belirdi.
Atılgan ses tonu, taşkın duyarlılığı, şiirleindeki coşkulu ritimler ve vurgular, çarpıcı ve yeni benzetmelerle bu şiirler, yeni kuşakları büyük ölçüde etkiledi.1970'li yıllarda İ. Özel, toplumcu dünya görüşünden uzaklaşarak mistik bir dünya görüşüne yöneldi.
Yeni içeriği, toplumcu şiirde ulaşmış olduğu biçimsel ustalık öğeleriyle, aynı ritim, vurgu ve tonlamalarla, aynı gözü pek ve özgün benzetmelerle yansıtmayı denedi.
Geceleyin Bir Koşu, Evet İsyan, Cinayetler Kitabı, Celladıma Gülümserken, Erbain (Kırk Yılın Şiirleri) , Bir Yusuf Masalı
Üç Mesele, Zor Zamanda Konuşmak, Taşları Yemek Yasak, Bakanlar ve Görenler, Faydasız Yazılar, İrtica Elden Gidiyor, Surat Asmak Hakkımız, Tehdit Değil Teklif, Waldo Sen Neden Burada Değilsin? , Cuma Mektupları 1-2-3-4-5-6-7-8, Tahrir Vazifeleri, Ve'l-Asr, Neyi Kaybettiğini Hatırla, Bilinç Bile İlginç, Şiir Okuma Kılavuzu, Tavşanın Randevusu, Sorulunca Söylenen, Genç Bir Sairden Genç Bir Saire Mektuplar
Siyasi Felsefenin Büyük Düşünürleri, Gariplerin Kitabı, Osmanlığı İmparatorluğu ve İslami Gelenek, Bilim Kutsal Bir İnektir
Canavarlarla dolu bir ormandayız. Yolumuzu hayaletler kesiyor. Tanımadığımız bir dünya bu. İthal malı mefhumların kaypak ve karanlık dünyası. Gerçek, kelimelerin arkasında kayboluyor.
Ne güzel tarif; “Gerici: Bir toplumun gelişmesini sağlayacak hiçbir yeniliği istemeyen, her yönüyle eskiyi özleyen ve eski düzeni getirmeye çalışan (kimse) ” (Meydan – Larousse) . Tarifin tek kusuru bu ucûbenin hangi çağda, hangi ülkede yaşadığını söylememesi.
Murdar bir hâl’den muhteşem bir maziye kanatlanmak gericilikse, her namuslu insan gericidir.
4. Murad’a, Süleyman devrine dön! Diye haykıran Koçi Bey, Reşit Paşa’ya kadar Osmanlı Devleti’nin bütün ıslahatçıları gerici. Dante, yaşadığı çağdan iğrenir. Balzac eserini iki ezelî hakikatin ışığında yazar: Kilise ve krallık. Dostoyevski maziye âşık. Dante gerici, Balzac gerici, Dostoyevski gerici!
Gerici, ilerici... Düşünce hürriyeti bu mülevves kelimelerin esaretinden kurtulmakla başlar, düşünce hürriyeti ve düşünce namusu.
Düşünce adamı bir zümrenin emir kulu değildir. Hiçbir merkezden talimat almaz. Bir partiye bağlı olmayabilir. Ama tarihe angajedir. Yani vatandaş olarak vazifeleri vardır: Belli savaşları kabul etmesi, belli tehlikeleri göze alması lazımdır. Bir devrin şuuru olmak zorundadır o. Başlıca vazifesi: Bütün hakikatleri yoklamak, bütün yalanların maskesini yırtmak, kalabalığa doğruyu göstermek.
Bazen yangın kulesindeki nöbetçi olacaktır, bazen engine açılan geminin kılavuzu. Sokakta insanlar boğazlanırken, düşüncenin asaletine sığınarak elini kolunu bağlamak, düşünceye ihanettir.
CEMİL MERİÇ
Cemil Meriç, kendini, yazar ve hocayım. Başlıca işim düşünmek ve düşündüklerimi cemiyete sunmaktır, diye tanımlayan özgün bir fikir adamıdır.1916 da Hatay'da doğdu. Ailesi Balkan Savaşı sırasında Yunanistan’dan göçmüştü.
Fransız idaresindeki Hatay’da Fransız eğitim sistemi uygulayan Antakya sultanisinde okudu. Tercüme bürosunda çalıştı, ilkokul öğretmenliği ve nahiye müdürlüğü yaptı. Hatay hükümetini devirmeye çalıştığı suçlamasıyla yargılanıp hapis yattı.1940’da İstanbul Üniversitesine girip Fransız dili ve edebiyatı öğrenimi gördü. Mükemmel düzeyde Fransızca okuyup yazan Meriç, İngilizceyi anlıyor, Arapçayı kendi ifadesiyle söküyordu.Elazığ’da(1942-45) ve İstanbul’da(1952-54) Fransızca öğretmenliği yaptı.1941’den başlayarak İnsan, Yücel, Gün, Ayın Bibliyografyası dergilerinde yazmaya başladı. İÜ’de okutmanlık yaptı.(1946-63) , Sosyoloji bölümünde ders verdi(1963-74) .1955’de gözlerindeki miyopinin artması sonucunda görmez oldu, ama olağanüstü çalışma ve üretme temposu düşmedi.20.Asır, Dönem, Yapraklar, Yeni İnsan, Kubbealtı, Türk Edebiyatı dergilerinde yazıları yayımlandı. Hisar dergisinde Fildişi Kuleden başlığıyla sürekli denemeler yazdı.1974’de emekli oldu ve yılların birikimini ardarda kitaplaştırmaya girişti.1984'de önce beyin kanaması, ardından felç geçirdi,13 Haziran 1987 de vefat etti. İlk telif eseri Balzac üzerine küçük bir incelemeydi. Hint Edebiyatı(1964) daha sonra Bir Dünyanın Eşiğinde başlığıyla iki kez daha basıldı. Saint Simon, İlk Sosyolog İlk Sosyalist,1967’de çıktı.1974’den sonra yayımlanan kitapları şunlardır:
Bu Ülke(1974) , Umrandan Uygarlığa(1974) , Mağaradakiler(1978) , KırkAmbar(1980) , Bir Facianın Hikayesi (1981) , IşıkDoğudan Gelir(1984) , Kültürden İrfana(1985) .
Fransız edebiyatından yaptığı çevirilerin yanı sıra, Uriel Heyd'in Ziya Gökalp, Türk Milliyetçiliğinin Temelleri (1980) , Thornton Wilder'in Köprüden Düşenler (1981) ve Maxime Rodinson'un Batı'yı Büyüleyen İslam(1983) adlı eserlerini de türkçeye kazandırdı.
Cemil Meriç'in 'Bütün Eserleri' toplu halde basılırken, daha önce yayımlanmamış iki kitabı daha yayınlandı:
Jurnal 1 (1992) ve Jurnal 2 (1993)
Cemil Meriç’in kimisinin izini kendisinin de kaybettiği ve kitapçıda kayboldu diye andığı çok sayıda çevirisi de vardır.
ismet özel
25.12.2002 - 16:47ŞİİRİ
İkinci Yeni şairlerinin (özellikle E. Cansever, Ü. Tamer, T. Uyar, E. Ayhan) genel etki alanındaki ilk şiirlerinde özgün duyarlılığı, gözüpek ve yeni bir imge dünyasıyla göze çarpan İ. Özel, Evet İsyan'da topladığı şiirleriyle 60 sonra toplumcu şiirimizin en ilginç ve seçkin adı olarak belirdi.
Atılgan ses tonu, taşkın duyarlılığı, şiirleindeki coşkulu ritimler ve vurgular, çarpıcı ve yeni benzetmelerle bu şiirler, yeni kuşakları büyük ölçüde etkiledi.1970'li yıllarda İ. Özel, toplumcu dünya görüşünden uzaklaşarak mistik bir dünya görüşüne yöneldi.
Yeni içeriği, toplumcu şiirde ulaşmış olduğu biçimsel ustalık öğeleriyle, aynı ritim, vurgu ve tonlamalarla, aynı gözü pek ve özgün benzetmelerle yansıtmayı denedi.
ismet özel
25.12.2002 - 16:42ESERLERİ
Geceleyin Bir Koşu, Evet İsyan, Cinayetler Kitabı, Celladıma Gülümserken, Erbain (Kırk Yılın Şiirleri) , Bir Yusuf Masalı
Üç Mesele, Zor Zamanda Konuşmak, Taşları Yemek Yasak, Bakanlar ve Görenler, Faydasız Yazılar, İrtica Elden Gidiyor, Surat Asmak Hakkımız, Tehdit Değil Teklif, Waldo Sen Neden Burada Değilsin? , Cuma Mektupları 1-2-3-4-5-6-7-8, Tahrir Vazifeleri, Ve'l-Asr, Neyi Kaybettiğini Hatırla, Bilinç Bile İlginç, Şiir Okuma Kılavuzu, Tavşanın Randevusu, Sorulunca Söylenen, Genç Bir Sairden Genç Bir Saire Mektuplar
Siyasi Felsefenin Büyük Düşünürleri, Gariplerin Kitabı, Osmanlığı İmparatorluğu ve İslami Gelenek, Bilim Kutsal Bir İnektir
cemil meriç
21.12.2002 - 14:48GERİCİ KİM?
Canavarlarla dolu bir ormandayız. Yolumuzu hayaletler kesiyor. Tanımadığımız bir dünya bu. İthal malı mefhumların kaypak ve karanlık dünyası. Gerçek, kelimelerin arkasında kayboluyor.
Ne güzel tarif; “Gerici: Bir toplumun gelişmesini sağlayacak hiçbir yeniliği istemeyen, her yönüyle eskiyi özleyen ve eski düzeni getirmeye çalışan (kimse) ” (Meydan – Larousse) . Tarifin tek kusuru bu ucûbenin hangi çağda, hangi ülkede yaşadığını söylememesi.
Murdar bir hâl’den muhteşem bir maziye kanatlanmak gericilikse, her namuslu insan gericidir.
4. Murad’a, Süleyman devrine dön! Diye haykıran Koçi Bey, Reşit Paşa’ya kadar Osmanlı Devleti’nin bütün ıslahatçıları gerici. Dante, yaşadığı çağdan iğrenir. Balzac eserini iki ezelî hakikatin ışığında yazar: Kilise ve krallık. Dostoyevski maziye âşık. Dante gerici, Balzac gerici, Dostoyevski gerici!
Gerici, ilerici... Düşünce hürriyeti bu mülevves kelimelerin esaretinden kurtulmakla başlar, düşünce hürriyeti ve düşünce namusu.
CEMİL MERİÇ
(Bu Ülke S.73)
cemil meriç
21.12.2002 - 14:30Düşünce adamı bir zümrenin emir kulu değildir. Hiçbir merkezden talimat almaz. Bir partiye bağlı olmayabilir. Ama tarihe angajedir. Yani vatandaş olarak vazifeleri vardır: Belli savaşları kabul etmesi, belli tehlikeleri göze alması lazımdır. Bir devrin şuuru olmak zorundadır o. Başlıca vazifesi: Bütün hakikatleri yoklamak, bütün yalanların maskesini yırtmak, kalabalığa doğruyu göstermek.
Bazen yangın kulesindeki nöbetçi olacaktır, bazen engine açılan geminin kılavuzu. Sokakta insanlar boğazlanırken, düşüncenin asaletine sığınarak elini kolunu bağlamak, düşünceye ihanettir.
CEMİL MERİÇ
cemil meriç
21.12.2002 - 14:26'Onlar sürü yavrum. Zincirlerinden başka kaybedecek neleri var? Karanlıktan geldiler, karanlığa gidiyorlar. Ummandaki dalgalar gibi sayısız. Tarihi yok bu sürünün. Macerası yok. Yıldızlara tırmanan merdivenden habersiz. Yürüyen, esneyen, tepinen ve öğrendiği şeyleri tekrarlayan uzviyet. Kafanın vecdinden habersiz. Bu sarhoş karnaval alayını yıldızlar, yüzbinlerce yıldız, kayıtsız bakışlarıyla seyrediyor.'
CEMİL MERİÇ
cemil meriç
21.12.2002 - 14:22Cemil Meriç, kendini, yazar ve hocayım. Başlıca işim düşünmek ve düşündüklerimi cemiyete sunmaktır, diye tanımlayan özgün bir fikir adamıdır.1916 da Hatay'da doğdu. Ailesi Balkan Savaşı sırasında Yunanistan’dan göçmüştü.
Fransız idaresindeki Hatay’da Fransız eğitim sistemi uygulayan Antakya sultanisinde okudu. Tercüme bürosunda çalıştı, ilkokul öğretmenliği ve nahiye müdürlüğü yaptı. Hatay hükümetini devirmeye çalıştığı suçlamasıyla yargılanıp hapis yattı.1940’da İstanbul Üniversitesine girip Fransız dili ve edebiyatı öğrenimi gördü. Mükemmel düzeyde Fransızca okuyup yazan Meriç, İngilizceyi anlıyor, Arapçayı kendi ifadesiyle söküyordu.Elazığ’da(1942-45) ve İstanbul’da(1952-54) Fransızca öğretmenliği yaptı.1941’den başlayarak İnsan, Yücel, Gün, Ayın Bibliyografyası dergilerinde yazmaya başladı. İÜ’de okutmanlık yaptı.(1946-63) , Sosyoloji bölümünde ders verdi(1963-74) .1955’de gözlerindeki miyopinin artması sonucunda görmez oldu, ama olağanüstü çalışma ve üretme temposu düşmedi.20.Asır, Dönem, Yapraklar, Yeni İnsan, Kubbealtı, Türk Edebiyatı dergilerinde yazıları yayımlandı. Hisar dergisinde Fildişi Kuleden başlığıyla sürekli denemeler yazdı.1974’de emekli oldu ve yılların birikimini ardarda kitaplaştırmaya girişti.1984'de önce beyin kanaması, ardından felç geçirdi,13 Haziran 1987 de vefat etti. İlk telif eseri Balzac üzerine küçük bir incelemeydi. Hint Edebiyatı(1964) daha sonra Bir Dünyanın Eşiğinde başlığıyla iki kez daha basıldı. Saint Simon, İlk Sosyolog İlk Sosyalist,1967’de çıktı.1974’den sonra yayımlanan kitapları şunlardır:
Bu Ülke(1974) , Umrandan Uygarlığa(1974) , Mağaradakiler(1978) , KırkAmbar(1980) , Bir Facianın Hikayesi (1981) , IşıkDoğudan Gelir(1984) , Kültürden İrfana(1985) .
Fransız edebiyatından yaptığı çevirilerin yanı sıra, Uriel Heyd'in Ziya Gökalp, Türk Milliyetçiliğinin Temelleri (1980) , Thornton Wilder'in Köprüden Düşenler (1981) ve Maxime Rodinson'un Batı'yı Büyüleyen İslam(1983) adlı eserlerini de türkçeye kazandırdı.
Cemil Meriç'in 'Bütün Eserleri' toplu halde basılırken, daha önce yayımlanmamış iki kitabı daha yayınlandı:
Jurnal 1 (1992) ve Jurnal 2 (1993)
Cemil Meriç’in kimisinin izini kendisinin de kaybettiği ve kitapçıda kayboldu diye andığı çok sayıda çevirisi de vardır.
(http: //fildisikule.8m.com/cmeric.htm)
Toplam 102 mesaj bulundu