Sultan Fatih Yağcı Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

  • islamda kadın hakları

    21.09.2006 - 21:34

    'yoktur'
    şüphesiz
    her inkarın bir ispata ihtiyacı vardır.
    bir şeyin olmadığını iddia eden kişi
    olmadığını ispatlamak zorundadır.
    buyrun
    bu hakların olmadığını ispatlayın bize..
    'yoktur' demek öyle kolay değil.
    aksi takdirde 'k.kasım' rumuzlu arkadaş
    senin hiçbir sözünü kâle almayacağım.ispat lütfen..

  • Ucube

    21.09.2006 - 21:31

    çok tuhaf ve garip şey
    ayrıca
    şaşırma, garipseme anlamlarıyla 'acaba' ile birleşiyor.
    'acaba' = şaşırarak, tuhafına giderek, hayret ederek..

  • müzik

    21.09.2006 - 19:25

    arapça 'musıkî' kelimesinden
    türkçeye 'müzik' olarak geçmiş bir kelime
    ayrıca eski yunancada ' mousikē ' kelimeside
    aynı kökten.
    mitolojide 'Moúsa' sanat tanrıçası, ilham perisi anlamlarına geliyor.

  • uyanınca çocuk olmak

    21.09.2006 - 17:45

    uyanacağım yerde önemli..
    bizim köydeki
    'cileni dere' (lazca) nin
    en tepesindeki yabani armut ağacına kurulu
    salıncakta
    sallanırken
    karşıki dağın üzerime gidip geldiği
    o mutluluk ânında uyanmayı isterdim...
    hem de çok isterdim.
    âniden orada oluverseydim şimdi
    ne dünün tasası
    ne yarının endişesi
    varsa yoksa salıncakta uçuşa geçmek..

  • zülfiyâre dokunmak

    21.09.2006 - 17:00

    deyimin sözlük anlamı:
    İşle ilgili olanı, hatırlı ve güçlü kimseyi
    veya yüksek bir makamı kimi söz ve davranışlarla gücendirmek

    kelimelerin anlamı:
    yârin saç teline dokunmak..
    -'zülüf' (saç teli) + 'yâr' (sevgili) -

    ikisi arasında bir bağlantı var
    ama ne?
    bir kaç fikir var kafamda; yakalayamıyorum..

  • zampara

    21.09.2006 - 16:37

    farsçadan türkçeye geçmiştir.
    aslı
    'zen' (kadın) + 'perest' (aşırı seven) dir.
    'zenperest' türkçeye 'zampara' olarak geçmiştir.

  • nokta

    21.09.2006 - 15:52

    bir noktanın içinde hücre hapsindeyim.
    celladım silgi.
    idam edileceğim günü bekliyorum.
    ne zaman ki
    yazımı yazan
    -cümle devam etsin!
    der.
    ve bende silinir
    bir kurşûnî gidişle
    silgiyle karışık bir toz olur giderim.

  • Nilüfer

    21.09.2006 - 15:37

    'nī lotpala' mavi lotus çiçeği,
    'nī la' (mavi) + 'utpala' (lotus çiçeği)
    klasik hintçe

  • papatya

    21.09.2006 - 15:32

    beyaz yapraklı hoş görünümlü bir kır çiçeği
    ismin geçirdiği değişimlere bakın
    babuna/babadiye/pabadça/papatya

  • yasemin

    21.09.2006 - 15:26

    yā semen
    yā semī n
    jasminum
    güzel kokulu çiçekleri olan bir bitki

  • zavallı

    21.09.2006 - 15:18

    arapçadan türkçeye geçmiş olup
    'zevâl' (yokluk) kökünden türemiştir.
    'zavallı' manevi yokluğa düşmüş
    ümidini yitirmiş
    hayat ile kendisi arasındaki bağlarını kopartmış kişi
    demektir o halde..

  • zaten

    21.09.2006 - 15:05

    'zâten'
    kendi içeriği itibariyle
    kendi özü bakımından..
    'zât' (kişi) kelimesinden türemiş. 'en' ekide
    tekrar kendisine doğru çevirmiş.

  • racon

    21.09.2006 - 14:52

    italyancada
    'ragione' (usul, düzen, akıl, mantık)
    kelimesinden türkçeye geçmiş.
    ve bizim elimizde ne hallere gelmiş.. :)

  • isim

    21.09.2006 - 14:06

    beni en çok şaşırtan şeydir.
    taşıdıkları, kimliklerinde yazılı olan
    isimlerinin ne manaya geldiğini bilmeyen insanlar.
    'insan ismiyle büyür' sözü bir darb-ı meseldir halbuki.
    kendimden örnek vereyim
    ismim 'sultan fatih'..
    babam malumunuz istanbul fatihi sultan mehmed'den esinlenerek koymuş bu adı bana.
    ve sultan fatihin kim olduğunu bildği kadarıyla anlatmış.
    ve bu isim çocukluğumda beni o kadar etkilemiştirki
    komşumuz atını bana verip
    -şu atı dereye götürüp su içirt
    dediğinde
    atı koşturup
    elimdeki sopayı sallayarak
    -çekiliiiiin! çekiliiiiin!
    diye bağırdığımı hatırlıyorum.
    ve herkesin bisiklet için ağladığı o yıllarda
    babama
    -bana at al baba!
    dediğimi... :)
    dezavantajlarıda var tabi
    hep korkmuşumdur
    başarısız olduğum bir olaydan sonra birinin kalkıpta bana
    -fatih sultan mehmet senin yaşında istanbulu fethetmişti
    demesinden.
    şükür olmadı diyen şaka yollu takılan arkadaşlar dışında.
    belkide akıllarına gelmemiştir yoksa bir diyen çıkardı elbet..
    ve daha nice hatıralar ismimle ilgili..
    hasılı Ebeveynler isim koyma konusunda gerçekten çok dikkatli olmalı..
    'çocuk ismiyle büyür'
    i

  • ŞAFAK

    21.09.2006 - 13:52

    'şefâk' arapçada
    yumuşama, zayıflık anlamına geliyor.
    güneşin en zayıf olduğu zaman gündoğumu
    manasında 'şafak' kelimesi kullanılıyor.
    ilginçtir ki
    'şefkat' kelimeside aynı kökten türemiş.
    acıma, zaaf gösterme, kayırma anlamında..

  • keşkül

    21.09.2006 - 13:44

    bir süt tatlısı olmakla beraber
    farsçada
    'dilenci kâsesi' anlamına geliyor.
    dilencilerin para yerine
    'yemek' dilendikleri zamanlardan kalma
    olsa gerek..

  • Kethüda

    21.09.2006 - 13:36

    'ked' (ev) + 'hüdâ' (iktidar sahibi)
    'kethüdâ' = bir evin işlerini idare eden kişi.
    buna
    en güzel örnek
    evin hanımları..
    yani beyler bundan sonra eşlerini 'kethüdâ' diye çağırabilirler...

  • Keşmekeş

    21.09.2006 - 13:28

    'keş' (çeken) + 'mî keş' (çekmeyen)
    çekençekmeyen gibi bir sonuç çıkıyor.
    mantıksız olabilir.
    ama kelimenin anlamını daha yakından kavramaya yardımcı.
    'çekişme' demek.
    bir tarafta çekenler
    diğer tarafta
    çeken kişinin tarafına doğru çekmeyenler...
    yani kendi tarafına çekenler..
    offf! çok zor oldu bu ya..

  • kemankeş

    21.09.2006 - 13:24

    arkadaş kemanı bir uyuşturucu müptelası insanın
    'toz'a bağımlılığı gibi
    kemana bağımlı olduğunu anlatmaya çalışmış.

  • keş

    21.09.2006 - 13:22

    türkçede uyuşturucu kullanan kimse olarak anlamlandırılan
    'keş'
    farsçada 'çeken' anlamına geliyor.

  • keşif

    21.09.2006 - 13:16

    'keşf'
    arapçada
    örtüsünü kaldırma
    ortaya çıkartma anlamına geliyor.
    örneğin
    bir arap manav
    tozlanmasın diye üzerini örttüğü meyvelerin
    örtüsünü kaldırdığında
    bunu 'keşif' olarak nitelendiriyor.
    yani hiç bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkartmak değil
    nerede nasıl olduğu bilinip
    göz önüne serilen anlamına geliyor.
    tasavvuftaki 'keşif ilmi' tabiride bu tariften geliyor olsa gerek..

  • lâbirent

    21.09.2006 - 13:09

    'labyrínthos'
    Girit kralı Minos'un yaptırdığı dehliz..
    ismini buradan alıyor..

  • Jübile

    21.09.2006 - 13:03

    Musevi dininde elli yılda bir yapılan ve borularla ilan edilen bir kutlama 'jöbel' =kutlama borusu, törensel boynuz

  • Çünkü

    21.09.2006 - 13:00

    'ne i çûn'
    sorusunun cevabı 'çûn' 'ki'
    'ki' bildiğimiz ilgi eki
    'çûn' ise 'şunun gibi' manasına geliyor farsçada.

Toplam 3332 mesaj bulundu