Sultan Fatih Yağcı Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

  • tekbir

    10.11.2006 - 12:47

    Itrî'nin bestelediği tekbir en meşhûrlarındandır..

  • tekbir

    10.11.2006 - 12:45

    kökeninde 'kibr' vardır..
    büyüklük anlamına gelir ki;
    'mütekebbir' Allah'ın isimlerinden bir tanesidir..
    Yüceltmek, büyük olduğunu kabûl etmek anlamında söylenen
    dînî lafız ve kelâmların kısaca ismidir..
    eğer diğer manasıyla kullanılacaksa ayrı yazılmalıdır.
    'ömer hayyamın yanına gitmek için tek bir yol var'
    gibi..

  • hala

    10.11.2006 - 12:38

    ben hiç hala olamayacağım..
    teyzede olamayacağım..
    ne hazîn..

  • Vizyon

    10.11.2006 - 12:32

    latince 'visio' (görmek, görüş)
    'video' kelimeside aynı kökten..

  • güzel sözler

    10.11.2006 - 12:29

    'kedi olalı bir fare yakaladın! '

  • zirzop

    10.11.2006 - 12:28

    medrese öğrencileri tarafından giyilen sağa eğik bir tür sarık (18.yy)
    hani günümüzün gömleğini dışarı çıkartan,
    kıravatı aşağıya salan öğrencileri vardır ya;
    o misal..
    günümüz türkçesinde
    'gayr-ı ciddi kimse, züppe' anlamında kullanılıyor

  • diş

    10.11.2006 - 11:36

    Bir marangoz
    dişleri çok sarardığı için eline ince zımpara alıp
    başlamış dişlerini zımparalamaya..
    Tabi sonuç; dişler bembeyaz, inci gibi..
    fakat aradan 1 hafta geçince bütün dişleri çürümüş
    ve hepsini çektirmek zorunda kalmış..
    dişteki sinirleri
    bu zımparalama olayından sonra
    telef olmuş..
    bu arada bunu yapan kişi laz değil
    hani aklınıza başka şeyler gelmesin..

  • diş

    10.11.2006 - 11:20

    İç organlarımızın aynası..
    sigara içenlerin dişleri bunun en güzel örneği..

  • ifrat ve tefrit

    10.11.2006 - 11:03

    insan gözünün sağlıklı görebilmesi için
    ışığa ihtiyacı vardır.
    ışığın seviyesi düşük olursa görüntü beyne sağlıklı olarak iletilemez.
    bunun tersi
    ışığın çok fazla olduğu bir anda da geçici körlük yaşanabilir.
    projektöre bakan iki göz buna bir örnek..
    kendimizin dışında kalan dünya
    denge dünyası..
    fakat insan ölçü tutturma konusunda tam bir kabiliyet düşmanı..

  • bir demet tiyatro

    10.11.2006 - 10:02

    esprilerin mantığı hep aynı..
    çok gülerdik ama.

    -mükremin! sağda solda ayrıldığımızı söylüyormuşsun?
    -ben sağ sol ayrımı yapmam!

  • kabus

    10.11.2006 - 09:53

    'kâbus' gece gelen sıkıntı(arapça)
    ayrıca latincede 'incubus' gece gelen kötü ruh anlamına gelir..

  • çocukluğum

    10.11.2006 - 09:31

    Tarlada yılan gördüğümde
    onun bir tarafa
    benim diğer tarafa hızlı ve korkarak kaçışım,
    sonra cesaretimi toplayıp elimde değnek ile
    korka korka o yılanı arayışım ve bulamayışım..
    en sonunda da
    acaba yılanda cesaretini toplayıp beni arıyor mudur
    diye düşünüp
    ufak, temkinli adımlarla o bölgeden uzaklaşışım..
    şimdi de durum farklı olmazdı herhalde..

  • kaşık

    10.11.2006 - 08:34

    'kaşûk'
    kaşı- kökünden türemiş..
    kaşımak, yontmak anlamında..
    ne alâka?
    o zamanların tahta kaşıklarının yontularak yapılmasına dayanıyor..
    'kaşınılarak yontularak yapılmış' anlamında..
    alâka bu..

  • shamur

    10.11.2006 - 08:31

    kısık sesle 'let the music play baby' diyen kadın..
    ve herifin
    birden anlayamadığım cümlelerle şarkıya coşkuyu vermesi..
    ingilizceden nefret ederim..
    sâdece melodisi hoşuma gidiyor..

  • imrahor

    10.11.2006 - 08:28

    İstanbul Yedikule'de 'imrahor yapıtı' da denilen
    sonradan Camiye dönüştürülmüş,
    fakat halihazırda kullanılmayan (2 sene önce) restore edilmemiş bir yapıt.. belki yapılmıştır şimdi..
    o zamanlar merak etmiştim ne demek imrahor' diye;
    dün öğrendim, paylaşayım istedim
    orijinal yazılışı 'emîr-i ahor'.. ahır emîri (ahır beyi) anlamına geliyor..
    13. yüzyılda ve sonrasında
    padişahın at bakıcısına verilen isim aynı zamanda..

  • dandik

    09.11.2006 - 23:57

    çin malları..

  • dağılmak

    09.11.2006 - 23:22

    arasıra..
    alışkanlık hâline getirmeden;
    kimselere zarar vermeden,
    kendi kendine; kendiliğinden..
    dünyanın dört bir yanına..
    dünyanın,
    kendi dünyanın,
    kendi kendine,
    kendiliğinden..

  • yolculuk nereye

    09.11.2006 - 23:08

    günlerdir kendimden haber alamıyorum,
    bir şey mi geldi başıma acep?
    kendimi çok merak ediyorum;
    öldüm mü kaldım mı..
    nereye gittim
    gittiğim yerde ne yer ne içerim,
    üşüyor muyum
    soğuk mu buralar;
    neredeyim... kim bilir..
    merak ediyorum kendimi;
    öldüm mü kaldım mı...

  • imtihan

    09.11.2006 - 23:02

    'mihnet' (zorluk çekme) de aynı kökten..
    arife târif gerekir mi?

  • kurbağa

    09.11.2006 - 22:59

    Wolswagen'in motor reklamını mutlaka seyredin..
    kurbağa sineğe dil atıyor; ama çekemiyor bir türlü..
    dili sineğe yapışıp kalıyor
    sonrada sinek
    alıyor kurbağayı gidiyor...
    'küçük ama güçlü'..
    çok hoş bir reklam olmuş

  • thales

    09.11.2006 - 22:54

    'Her şey sudur'
    demiş zira gezdiği yerlerde (mısır,babil, eski yunanistan) insanların
    geçimlerini sudan sağladığını
    suyun hayatın merkezinde olduğunu görmüş
    ve kutsallık izâfe etmiştir..
    hatta
    dünyanın su üzerinde yüzen bir gemi olduğunu söylemiştir ki;
    öküzün boynuzlarında olması ve arasıra sallanması inancındansa
    yeryüzünün (yeraltı suları) suyun üstünde yüzüyor olması
    daha mantıklı..

  • yolculuk nereye

    09.11.2006 - 21:04

    ya bir reklam vardı o geldi aklıma;
    burger king'indi galiba
    ateş seni çağırıyor
    diyordu

  • yolculuk nereye

    09.11.2006 - 21:00

    bilmezem..
    bir çorba kazanının içinde kısık ateşte
    bir yandan pişiyor
    bir yandan eriyorum..
    eridikçe çorbama tat vermekle beraber
    tat verdikçe yok oluyorum..
    cıks.. tuzum eksik benim!

    kaşık hangi yönde karıştırırsa o tarafa;
    gidiyorum...

  • uğramak

    09.11.2006 - 20:56

    'uğur' (fırsat,denklik, uygun zaman) -amak
    karşılaşmak, denk gelmek.

Toplam 3332 mesaj bulundu