betimleme deyince tasvir
tasvir deyince orhan veli gelir akla:
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
önce hafiften bir rüzgar esiyor
yavaş yavaş sallanıyor
yapraklar, ağaçlarda;
uzaklarda, çok uzaklarda,
sucuların hiç durmayan çıngırakları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
kuşlar geçiyor, derken
yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
ağlar çekiliyor dalyanlarda
bir kadının suya değiyor ayakları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
serin serin Kapalıçarsı
cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
güvercin dolu avlular
çekiç sesleri geliyor doklardan
güzelim bahar rüzgarında ter kokuları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
başımda eski alemlerin sarhoşluğu
loş kayıkhaneleriyle bir yalı
dinmiş lodosların uğultusu içinde
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
bir yosma geçiyor kaldırımdan
küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar.
bir şey düşüyor elinden yere
bir gül olmalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
bir kuş çırpınıyor eteklerinde
alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum
dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum
beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
kalbinin vuruşundan anlıyorum
istanbul'u dinliyorum.
bir zamanlar üç arkadaş varmış...
Aşk, Dostluk ve Güven...
üçü birarada oldu mu harikaymış herşey...
gün gelmiş aşkın işi çıkmış...
eh meslek bu kolay mı? ama dostlarından ayrılmadan önce
söz vermiş onlara.
beni özlediğinizde gelin demiş; uzaklarda olmayacağım...
nerde gözleri arzuyla dolu birbirlerine bakan bir
çift görürseniz ben ordayım...
ve ayrılmış yanlarından...
peki, demiş, dostluk güvene; madem öyle ben de yoluma düşeyim...
görev çağırır...
ama merak etme, nerde birlikte ağlayan iki insan
görürsen işte beni orada bulursun...
güven ağzını açmış veda etmek için ama dostluk arkadaşının
yanından onun son sözünü dinlemeden ayrılmış...
ve gitmiş uzaklara...
güven sessizce içinden geçirmiş elinde olmadan...
'ama siz beni kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız...'
birine beslediğin sevgi oranında bilinçaltında nefret biriktirirmiş insan,
herhangi bir 'alarm' durumunda kullansın, ego zarar görmesin diye.
'nefret etmek' de bir duygu.
onu görmek istemiyorsam benim için birşey ifade etmiyor demektir.
İzmir prensestir çok güzel küçük şapkasıyla mutlu ilkbaharlar durmaksızın onun çağrısına yanıt verir ve nasıl vazodaki çiçekler gülümseyen günbatımları gibiyse o da denizlerin arasından ışıldar üstelik Arşipel'in ya ...
şehrin sesi
12.10.2006 - 23:35denize kıyısı olan bir şehirdeyseniz
balıkçı motorlarının sesi
martı sesi...
tabi ki şehrin karmaşası henüz başlamadıysa!
epsilon
12.10.2006 - 23:08kitap demek.
mis gibi matbaa kokusu demek.
CIVILTI
12.10.2006 - 23:04çocuk sesi..
cüppeli ahmet hoca
12.10.2006 - 23:03müridleri sarıp sarmalamış.
sırtı yere gelmez kolay kolay.
pusula
12.10.2006 - 23:02kalbim bir pusula
sana döndü her fırsatta.
eşi yok dünyada,
bu zamanda bak bu sevda...
nilüfer' in 1972 tarihli ilk 45' liği.
hokkabaz
12.10.2006 - 22:56cem yılmaz' ın 20 ekimde vizyona girecek olan, mazhar alansan ve özlem tekin' le beraber rol aldığı ve aynı zamanda yönettiği filmi.
duyumlara göre ağlatacağa benzermiş. pek inanasım gelmiyor ya, neyse..
kamu vicdanı
11.10.2006 - 01:39cümbür cemaat vicdan ha!
hangi konuda,
ne sebeple?
o nerenin kazası!
hadi canım sende!
betimleme
11.10.2006 - 01:30betimleme deyince tasvir
tasvir deyince orhan veli gelir akla:
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
önce hafiften bir rüzgar esiyor
yavaş yavaş sallanıyor
yapraklar, ağaçlarda;
uzaklarda, çok uzaklarda,
sucuların hiç durmayan çıngırakları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
kuşlar geçiyor, derken
yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
ağlar çekiliyor dalyanlarda
bir kadının suya değiyor ayakları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
serin serin Kapalıçarsı
cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
güvercin dolu avlular
çekiç sesleri geliyor doklardan
güzelim bahar rüzgarında ter kokuları
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
başımda eski alemlerin sarhoşluğu
loş kayıkhaneleriyle bir yalı
dinmiş lodosların uğultusu içinde
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
bir yosma geçiyor kaldırımdan
küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar.
bir şey düşüyor elinden yere
bir gül olmalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
bir kuş çırpınıyor eteklerinde
alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum
dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum
beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
kalbinin vuruşundan anlıyorum
istanbul'u dinliyorum.
bir garip yolcu
11.10.2006 - 01:15eski bir türk filmi geldi aklıma,
emel sayın, engin çağlar ve cüneyt gökçer' in oynadığı.
ve bu şarkı eşliğinde elinde kemanı raylarda yürüyen yaşlı, bıkkın bir adam..
goncagül sunar
11.10.2006 - 01:01hangi rolü oynarsa oynasın, 'çemberimde gül oya' daki 'canan cansev' karakteri hep bir adım önde olacak.
click
10.10.2006 - 23:03'will you still love me in the morning baby? '
(sabaha beni hala seviyor olacak mısın bebeğim?)
'forever and ever baby...'
(sonsuza dek ve daima bebeğim...)
izleyenler ne demek istediğimi anlayacaklardır ;)
click
10.10.2006 - 22:58adam sandler' ın son filmi.
hayatın her anını dolu dolu yaşamak üzerine kurgulanmış
dolu dolu bir film.
komedi filmi bile olsa ağlayan ağlayabiliyor!
şişli
10.10.2006 - 22:55mustafa sarıgül.
eşofman
10.10.2006 - 22:54rahatlık
pazar sabahı yürüyüşleri
sporcu üniforması.
yanki
10.10.2006 - 22:52go home yankees! ..
buraya da başka birşey yazılmazdı zaten!
everest
10.10.2006 - 22:50nasuh mahruki!
matrıx
10.10.2006 - 22:49keanu reeves yazalım,
boş kalmasın ;)
kayıp
10.10.2006 - 11:51bir zamanlar üç arkadaş varmış...
Aşk, Dostluk ve Güven...
üçü birarada oldu mu harikaymış herşey...
gün gelmiş aşkın işi çıkmış...
eh meslek bu kolay mı? ama dostlarından ayrılmadan önce
söz vermiş onlara.
beni özlediğinizde gelin demiş; uzaklarda olmayacağım...
nerde gözleri arzuyla dolu birbirlerine bakan bir
çift görürseniz ben ordayım...
ve ayrılmış yanlarından...
peki, demiş, dostluk güvene; madem öyle ben de yoluma düşeyim...
görev çağırır...
ama merak etme, nerde birlikte ağlayan iki insan
görürsen işte beni orada bulursun...
güven ağzını açmış veda etmek için ama dostluk arkadaşının
yanından onun son sözünü dinlemeden ayrılmış...
ve gitmiş uzaklara...
güven sessizce içinden geçirmiş elinde olmadan...
'ama siz beni kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız...'
frederic chopin
10.10.2006 - 00:34fransız asıllı polonyalı besteci.
yıllar önce gazebo adında bir şarkıcının söylediği ' I like chopin' adlı şarkısını akla getirdi. etkileyiciydi.
rainy days never say goodby...
alfred molina
10.10.2006 - 00:24italyan-ispanyol kırması ingiliz asıllı başarılı bir oyuncu.
spiderman' deki dr. octupus,
anna karenina' daki levin,
frida' da frida kahlo nun kocası diego rivera rolünde izlendi.
franz liszt
10.10.2006 - 00:16liebestraum piano eseri.
andrea bocelli' den dinlemek büyük keyif.
erkek-kadın ilişkileri
09.10.2006 - 20:09kadının da erkeğin de terbiyesi birbiriyle tartıştığı zaman ortaya çıkar.
g.bernard show.
aşk
09.10.2006 - 20:02aşk karşılıklı bir yanlış anlamadır.
oscar wilde.
onu görmek istemiyorum artık,çünkü
09.10.2006 - 19:55birine beslediğin sevgi oranında bilinçaltında nefret biriktirirmiş insan,
herhangi bir 'alarm' durumunda kullansın, ego zarar görmesin diye.
'nefret etmek' de bir duygu.
onu görmek istemiyorsam benim için birşey ifade etmiyor demektir.
Toplam 1308 mesaj bulundu