Aşk çözülemeyen bir bulmacadır. Her bir parçası bir iklimde gizli. Duygularla örülmüş; ama bütünüyle anlaşılmaz. Aşkta bütün duygular en yoğun haliyle yaşanır, birbirine karışır. Aslında her duygunun bir rengi vardır; fakat aşkta bu renkler en koyu biçimini aldığı halde birbirine karışır ve hiçbiri gerçek rengini koruyamaz. Nefret, hüzün, sevgi, özlem... aşkın temel açmazıdır. Nefrette de aşk var, hüzünde de, sevgide de, özlemde de. Aşk bitmez... ama çözülmez de...
Aşk imkânsızı başarma çabasıdır. En ulaşılmaza âşık olunur bazen. Görünmez bir yolda yürümek, sonu olmayan bir kuyuya inmek, fırtınalı okyanusta sörf yapmak gibidir. Ulaşmak için amansız bir çaba verilir. Âşık için anlamlı bir çabadır. Sevgili, sevgilisinin dönmeyeceğini ve onu ebediyen yitirdiğini bildiği halde, umudunu yitirmez, “belki döner” diyerek ardından koşuşturur.
Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
Evlatlar vardır başarılarını, zaferlerini yazarlar...
Sana yazacak bir başarım, bir ödülüm yok anne.
Keşke olsaydı da, seni sevindirebilseydim.
Keşke, benim de anneme yazacak, anlatacak başarılarım olsaydı.
Ama yok anne...
Sevdiğin, okşadığın saçlarıma aklar düştü anne.
İlk evvel saçlarım hayat mücadelesinde yenildi.
Düşmanlarım hep benden güçlü oldu anne.
Onların tahta kılıçları benim çelikten kılıcımı paramparça etti.
Onlar beni yenmek için ne senaryolar yazdı, ne iftiralar attılar.
Ben, ‘masumum’ bile diyemedim.
Düşmanlarıma hep yenildim anne.
Ve ne yazık ki, dostlarıma da... Dostlarım da beni hep yendi...
Ben onları dost bilirken onlar beni meydanlarda tuş ettiler.
Arkamda hep bir hançer yarası oldu anne.
Senin anlayacağın, dostlarım beni düşmanlarımdan daha beter etti!
Kahkahayı unuttum, tebessümle dost oldum.
Yüzümde acı bir tebessüm var şimdi.
Bahtıma yenildim anne!
Çocukluk yıllarımın özlemiyle seni aradım anne...
Senden daha şefkatlisini,
daha merhametlisini bulamayacağımı bilerek...
Her şey küçükken güzelmiş anne.
Şimdi büyüdüm ve yenilmeyi öğrendim anne.
Gülü çok sevdim, hele alını, pembesini...
Bahtıma hep beyazı düştü anne...
O çok sevdiğim güllerin, dikenlerine yenildim anne...
Açlığa-tokluğa, hastalığa-sağlığa, dosta-düşmana...
Hepsine ama hepsine yenildim...
Senin anlayacağın hayata yenildim anne...
Yenildim...
İştahla yemek yerken hatırlayıp sevileni, yemek boğazda düğümleniyorsa; derin uykularda görülen rüyadan sonra bir daha uyku girmiyorsa gözlere, sen bir mecliste adi anıldığında onun, inziva engin bir boyut kazanıyorsa, hamasi bir söylevin tam ortasındaki bir kelime, bir cümle ne dediğini bilmezleştiriyorsa insani, iste odur aşk.
Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
Aşk dua etmektir; “Yarabbi ona da benim sevgimi ver” gibi dualar aşığın
duası değildir. çünkü aşkta karşılık beklemek yoktur. Aşığın duası her an
“Yarabbi onun hakkında hep en hayrlısını nasip et ona gelecek dertler üzüntüler bana gelsin” diyebilmektir.
“Yarabbi benim vücudumu iki kişilik yap eğer onun cezası varsa onun yerine de ben yanayım yer kalmasın cehennemde o dışarda kalsın.”
Aşk en çok da haddini bilmektir…
Yorgun gecelerde titreyen,
Bir yetim bir öksüz yüreğimle sevdim Seni.
Ey gönül bahçemde büyüttüğüm nazlı çiçek
Ey sevdamın adı, aşkın gerçek anlamı
Bu hasret bu gurbet söyle, söyle ne zaman bitecek
Ben Seni görmeden sevdim
Yolunu gözledim bir Medine sabahı
Ellerimde güller, güllerki kokunu aldığım
Kokunu alıp yandığım, yanıp yanıp ağladığım
Ben Seni görmeden sevdim
Gözlerini gözlerime deydir Efendim, ellerini ellerime
Sevmeyi Senden öğrendim ilkin
Sevilmesi gereken her şeyi Senden
Şefkat Seninle mana buldu
Buz çöllerini Seninle aştım
Abı-hayat sundum sıcak ikliminde
Gözlerini gözlerime deydir, ellerini ellerime Efendim
Ben Seni görmeden sevdim
Bahar yüzlü insanlar bildim etrafında pervane
Onlardan biri olmak istedim hep, her emrine amade
Seninle yaşamak, Seninle ölmek,
Seninle ağlamak ve Seninle tebessüm etmek
Aynı sofrayı Seninle paylaşmak istedim
Ama en çok Seni, Seni görmek istedim
Göremesemde!
Ben Seni görmeden sevdim
Kokunu aldım güllerden
Ben Seni görmeden sevdim
Adını andım yürekten
Sevgiliii, en Sevgiliii
Görmeden, görmeden sevdim ben Seni ey Sevgili
Ben Seni görmeden sevdim
Veysel Karani sabrıyla büyüttüm sevgimi
Yüzünü yoldaş ettim
Kah yeller gibi estim Yemende
Kah mecnun gibi düştüm çöllere
Bil ki ölüm kapımı çalıp geldiğinde
Ne zaman? Nasıl? Kim bilir nerede?
Ben Seni görmeden sevdim
Rüyalarım var Sana dair
Özlemlerin var Sana
Al yüreğim senin olsun Sultanım
Uyandır beni aşka
Ey gülü vefa, Ey rahmet sağanağı
Yağmur yağmur, tane tane düştünde gönlüme
Kurak topraklarım hayat buldu gelişinle
Ben Leyla çölünde seraplar gördüm çok zaman
Boş hülyalara daldım kayboldum
Su içtiğim pınarlara ateşler dokundu
Ben aşkımın hicranını sırtımda taşıdım
Ben Seni görmeden sevdim
Seni görmeden seven milyonlarca sevdalı gibi
En berrak duyguları besledim Sana, en nadide hisleri
Gell Efendim, al götür beni uzaklara
Düşmeden gülüm tuzaklara
Gözlerimde yaş akar durur
Bu ayrılık beni yakar vurur
Gözlerini gözlerime deydir
Ellerini ellerime Efendim
BEN SENİ GÖRMEDEN SEVDİM...
Bu bayramda gelemedim, öpemedim elini
Yüzüne yüz süremedim
Cigerler dolusu kokunu cekemedim icime
Sensizlik türküsü dolandi dilime
Söyleyemedim Anne söyleyemedim
Anam, Anam, Anam diyemedim
Ah Anne ah, öyle özledimki
Sizlar burnumun diregi bilemezsin
Bilemezsin Anne göremezsin
Anasizlik en büyük yalnizlikmis
Soguk duvarlar ardinda aglamalarimsin
Dert ortagimsin yanimda olamasan da
Bitmeyen bir hasret, dinmeyen bir sizisin icimde
Bilsen nasil özledim…
Ey Rabbim, Her şeyi kaplayan rahmetinden Her şeye gücü yeten kuvvetinden Önünde her şeyin boyun egdigi kudretinden Karşısında hiçbir şeyin duramadıgı izzetinden Her şeyi kaplayan azametinden Her şeyi ...
aşk
26.05.2010 - 17:00Aşk çözülemeyen bir bulmacadır. Her bir parçası bir iklimde gizli. Duygularla örülmüş; ama bütünüyle anlaşılmaz. Aşkta bütün duygular en yoğun haliyle yaşanır, birbirine karışır. Aslında her duygunun bir rengi vardır; fakat aşkta bu renkler en koyu biçimini aldığı halde birbirine karışır ve hiçbiri gerçek rengini koruyamaz. Nefret, hüzün, sevgi, özlem... aşkın temel açmazıdır. Nefrette de aşk var, hüzünde de, sevgide de, özlemde de. Aşk bitmez... ama çözülmez de...
aşk
26.05.2010 - 16:57Aşk imkânsızı başarma çabasıdır. En ulaşılmaza âşık olunur bazen. Görünmez bir yolda yürümek, sonu olmayan bir kuyuya inmek, fırtınalı okyanusta sörf yapmak gibidir. Ulaşmak için amansız bir çaba verilir. Âşık için anlamlı bir çabadır. Sevgili, sevgilisinin dönmeyeceğini ve onu ebediyen yitirdiğini bildiği halde, umudunu yitirmez, “belki döner” diyerek ardından koşuşturur.
aşk
26.05.2010 - 16:55Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
aşk
26.04.2010 - 18:34Bazen saçlarına ak düşene kadar arayıp da bulamadığın en güzel hayal, en büyük armağan,
En büyük düş, bazen de bolca bulup insafsızca harcadığın, laçkalaşmış, anlamı kaybolmuş,
Bir yok oluş bir düşüş.
anne
22.04.2010 - 15:19Anneciğim!
Evlatlar vardır başarılarını, zaferlerini yazarlar...
Sana yazacak bir başarım, bir ödülüm yok anne.
Keşke olsaydı da, seni sevindirebilseydim.
Keşke, benim de anneme yazacak, anlatacak başarılarım olsaydı.
Ama yok anne...
Sevdiğin, okşadığın saçlarıma aklar düştü anne.
İlk evvel saçlarım hayat mücadelesinde yenildi.
Düşmanlarım hep benden güçlü oldu anne.
Onların tahta kılıçları benim çelikten kılıcımı paramparça etti.
Onlar beni yenmek için ne senaryolar yazdı, ne iftiralar attılar.
Ben, ‘masumum’ bile diyemedim.
Düşmanlarıma hep yenildim anne.
Ve ne yazık ki, dostlarıma da... Dostlarım da beni hep yendi...
Ben onları dost bilirken onlar beni meydanlarda tuş ettiler.
Arkamda hep bir hançer yarası oldu anne.
Senin anlayacağın, dostlarım beni düşmanlarımdan daha beter etti!
Kahkahayı unuttum, tebessümle dost oldum.
Yüzümde acı bir tebessüm var şimdi.
Bahtıma yenildim anne!
Çocukluk yıllarımın özlemiyle seni aradım anne...
Senden daha şefkatlisini,
daha merhametlisini bulamayacağımı bilerek...
Her şey küçükken güzelmiş anne.
Şimdi büyüdüm ve yenilmeyi öğrendim anne.
Gülü çok sevdim, hele alını, pembesini...
Bahtıma hep beyazı düştü anne...
O çok sevdiğim güllerin, dikenlerine yenildim anne...
Açlığa-tokluğa, hastalığa-sağlığa, dosta-düşmana...
Hepsine ama hepsine yenildim...
Senin anlayacağın hayata yenildim anne...
Yenildim...
Kemal Dadaşoğlu
sevmek
22.04.2010 - 14:10Beklentilere girerek sevmek bencillik bence. Sevdiğini Allah rızası için seveceksin
ki acıları acı, elemleri elem olmasın. Aşkın acısı tat olabilsin dudaklarında,
heyacan olsun elemleri yüreğinde. Ama hak etmeli sevdiğin bunca fedakarlığı.
Peki böyle bir aşkı hak eden sevgili nerde, nerde hakiki aşklara merdiven dayayacak sevgili?
Yok...Olmadı...Olmayacakta...
sevmek
22.04.2010 - 14:03Beklentilere girerek sevmek bencillik bence. Sevdiğini Allah rızası için seveceksin
ki acıları acı, elemleri elem olmasın. Aşkın acısı tat olabilsin dudaklarında,
heyacan olsun elemleri yüreğinde. Ama hak etmeli sevdiğin bunca fedakarlığı.
Peki böyle bir aşkı hak eden sevgili nerde, nerde hakiki aşklara merdiven dayayacak sevgili?
Yok...Olmadı...Olmayacakta...
aşk
20.03.2010 - 08:52İştahla yemek yerken hatırlayıp sevileni, yemek boğazda düğümleniyorsa; derin uykularda görülen rüyadan sonra bir daha uyku girmiyorsa gözlere, sen bir mecliste adi anıldığında onun, inziva engin bir boyut kazanıyorsa, hamasi bir söylevin tam ortasındaki bir kelime, bir cümle ne dediğini bilmezleştiriyorsa insani, iste odur aşk.
aşk
13.02.2010 - 08:34Âşk bitmemiş insandır. Âşk iki ruhun bir ruhta birleşmesidir. (victor hugo)
anne
03.02.2010 - 14:46SENİ ÇOK ÖZLEDİM 'ANNEM' ÇOK ÖZLEDİM........
aşk
03.02.2010 - 12:35Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
aşk
03.02.2010 - 11:05Sevgiliyi bir beyaz güvercin gibi avuçlarına.
Alıp okşamak ve yüreğine bastırıp korumaktır.
Ama sevgiliyi daha güzel ufuklar bekliyorsa.
Onu salıvermektir.
Onun uçsuz, bucaksız gökyüzünde kanat.
Çırpışlarından sonsuz haz duymaktır.
Onun kendisinden uzaklaşmasına üzülmek değil,
Gerçeğe uçmasına,hakikate yaklaşmasına sevinmektir...
'Beni bırakıp nereye gidiyorsun demek değil'
'Gittiğin yerlerde dualarımla seni koruyacağım' diyebilmektir...
aşk
03.02.2010 - 10:49Aşk dua etmektir; “Yarabbi ona da benim sevgimi ver” gibi dualar aşığın
duası değildir. çünkü aşkta karşılık beklemek yoktur. Aşığın duası her an
“Yarabbi onun hakkında hep en hayrlısını nasip et ona gelecek dertler üzüntüler bana gelsin” diyebilmektir.
“Yarabbi benim vücudumu iki kişilik yap eğer onun cezası varsa onun yerine de ben yanayım yer kalmasın cehennemde o dışarda kalsın.”
Aşk en çok da haddini bilmektir…
Ve Aşk susmayı bilmektir... susabilmektir…
muhammed
23.09.2009 - 12:02Yorgun gecelerde titreyen,
Bir yetim bir öksüz yüreğimle sevdim Seni.
Ey gönül bahçemde büyüttüğüm nazlı çiçek
Ey sevdamın adı, aşkın gerçek anlamı
Bu hasret bu gurbet söyle, söyle ne zaman bitecek
Ben Seni görmeden sevdim
Yolunu gözledim bir Medine sabahı
Ellerimde güller, güllerki kokunu aldığım
Kokunu alıp yandığım, yanıp yanıp ağladığım
Ben Seni görmeden sevdim
Gözlerini gözlerime deydir Efendim, ellerini ellerime
Sevmeyi Senden öğrendim ilkin
Sevilmesi gereken her şeyi Senden
Şefkat Seninle mana buldu
Buz çöllerini Seninle aştım
Abı-hayat sundum sıcak ikliminde
Gözlerini gözlerime deydir, ellerini ellerime Efendim
Ben Seni görmeden sevdim
Bahar yüzlü insanlar bildim etrafında pervane
Onlardan biri olmak istedim hep, her emrine amade
Seninle yaşamak, Seninle ölmek,
Seninle ağlamak ve Seninle tebessüm etmek
Aynı sofrayı Seninle paylaşmak istedim
Ama en çok Seni, Seni görmek istedim
Göremesemde!
Ben Seni görmeden sevdim
Kokunu aldım güllerden
Ben Seni görmeden sevdim
Adını andım yürekten
Sevgiliii, en Sevgiliii
Görmeden, görmeden sevdim ben Seni ey Sevgili
Ben Seni görmeden sevdim
Veysel Karani sabrıyla büyüttüm sevgimi
Yüzünü yoldaş ettim
Kah yeller gibi estim Yemende
Kah mecnun gibi düştüm çöllere
Bil ki ölüm kapımı çalıp geldiğinde
Ne zaman? Nasıl? Kim bilir nerede?
Ben Seni görmeden sevdim
Rüyalarım var Sana dair
Özlemlerin var Sana
Al yüreğim senin olsun Sultanım
Uyandır beni aşka
Ey gülü vefa, Ey rahmet sağanağı
Yağmur yağmur, tane tane düştünde gönlüme
Kurak topraklarım hayat buldu gelişinle
Ben Leyla çölünde seraplar gördüm çok zaman
Boş hülyalara daldım kayboldum
Su içtiğim pınarlara ateşler dokundu
Ben aşkımın hicranını sırtımda taşıdım
Ben Seni görmeden sevdim
Seni görmeden seven milyonlarca sevdalı gibi
En berrak duyguları besledim Sana, en nadide hisleri
Gell Efendim, al götür beni uzaklara
Düşmeden gülüm tuzaklara
Gözlerimde yaş akar durur
Bu ayrılık beni yakar vurur
Gözlerini gözlerime deydir
Ellerini ellerime Efendim
BEN SENİ GÖRMEDEN SEVDİM...
anne
17.09.2009 - 09:28Bu bayramda gelemedim, öpemedim elini
Yüzüne yüz süremedim
Cigerler dolusu kokunu cekemedim icime
Sensizlik türküsü dolandi dilime
Söyleyemedim Anne söyleyemedim
Anam, Anam, Anam diyemedim
Ah Anne ah, öyle özledimki
Sizlar burnumun diregi bilemezsin
Bilemezsin Anne göremezsin
Anasizlik en büyük yalnizlikmis
Soguk duvarlar ardinda aglamalarimsin
Dert ortagimsin yanimda olamasan da
Bitmeyen bir hasret, dinmeyen bir sizisin icimde
Bilsen nasil özledim…
...ölüm....
16.09.2009 - 17:08dünya da 'ölümden' başkası yalannnnnnnnnnnn........sonsuzluğun başlanğıcı......
0-0 berabere kalmak
16.09.2009 - 17:050-0 BERABERE KALMAK ......birbirine üstünlük sağlayamamak ve puanları paylaşmak demek...
özlü sözler
01.09.2009 - 11:44SUSKUNLUĞUM ASALETİMDENDİR.HER LAFA VERİLECEK BİR CEVABIM VAR, LAKİN; BİR LAFA BAKARIM LAF MI DİYE,BİR DE SÖYLEYENE BAKARIM ADAM MI DİYE(MEVLANA
Toplam 18 mesaj bulundu