Orhan Acar Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antol ...

  • sigara içmek

    15.07.2009 - 12:14

    SİGARA HAKKINDA EN ÇOK MERAK EDİLENLER:
    ▪ Bunları Biliyor musunuz?

    ▫ Bir tek sigaranın insan vücudunda 2.5 mgr. C vitaminini yok ettiğini biliyor musunuz?
    ▫ Ya da, sigara içenlerin vücudunda 20 yıl içerisinde 7 kg. katran biriktiğini?
    ▫ Sigaradan çekilen her dumanın beyninizden 50 bin hücreyi öldürdüğünü?
    ▪ Sigara Bağımlılık Yapan Bir Madde Midir?

    Sigaradaki nikotin tıpkı esrar, kokain, eroin gibi bağımlılık yapan bir maddedir. Nikotin sigaradan bir soluk çekildikten sonra beyne ulaşıp kısa bir süre kendinizi iyi hissetmenizi sağlar. Bir süre sonra nikotinden alınan keyif hissi azalacağı için aynı uyuşturucu kullananlarda görüldüğü gibi, kişi doz artırımına yani içilen sigara miktarını arttırmaya başlar. Sigara bağımlıları, sigara içmeyince kızgınlık, endişe, konsantrasyon bozukluğu, huzursuzluk, kabızlık, gibi belirtiler göstermeye başlar. Sigara fiziksel bağımlılığın yanı sıra psikolojik bağımlılık da yapmaktadır. Sigaradan çekilen her nefes el ve ağız alışkanlığını kuvvetlendirmekte ve güçlenen bir alışkanlık ortaya çıkmaktadır.
    ▪ Dünyada Sigara İçme Alışkanlığı Nasıldır?

    Dünya genelinde sigara içen 1.2 milyar insan olduğu tahmin edilmektedir.Bu insanlardan yarısı sigaraya bağlı herhangi bir nedenden erkenden ölecektir. Yılda 4 milyon insan bu şekilde hayatını kaybetmektedir. Sigara içenler ortalama yaşam sürelerinden 8 yıl kaybetmektedirler. 2030 yılında gelişmekte olan ülkelerde görülecek olan ölümlerin yüzde 70’i sigaraya bağlı nedenlerden olacaktır.
    ▪ Türkiye'de Sigara İçme Oranları Nasıldır?

    Türkiye, dünyada en çok sigara tüketilen ülkeler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ülkemizde yıllık tütün tüketimi 1960'larda 30 bin ton iken, istatistikler bu rakamın günümüzde 90 bin tona ulaşmış olduğunu gösteriyor.
    ▪ Sigaranın İçindeki Zararlı Maddeler Nelerdir?

    Sigara insan sağlığına çoğu zaman geri dönüşü olmayan zarar verdiği bilindiği halde serbestçe satılan tek maddedir. 4000 den fazla kimyasal madde barındırdığı bilinen sigaranın içersinde çok sayıda kanser yapıcı maddede vardır. Bu maddelere bazı örnekler:

    Benzen (petrol katkı maddesi) : Kanserojen olduğu bilinmektedir özellikle kan kanseri(lösemi) ile ilişkili olduğu bilinmektedir.
    Formaldehit(sabitleme solüsyonu) : İleri derecede zehirli olduğu bilinmektedir. Cesetlerin bozulmaması için saklandığı solüsyondur. Kanserin yanı sıra solunum,cilt ve mide bağırsak şikayetlerine neden olduğu bilinmektedir.
    Amonyak (tuvalet temizleyici) : Nikotini tütünden serbestleştirerek gaz formuna çevirir. Banyo, tuvalet temizleyici maddeler içersinde bulunur.
    Aseton (oje sökücü) : Kuvvetli bir kimyasal maddedir. Normalde ojeleri temizlemek için kullanılır.
    Katran: Sigaranın içersindeki katı zift yapısında maddedir. Sigaradan alınan katranın yüzde 70’i akciğerlerde birikir.
    Nikotin: Sigaranın içersinde bağımlılık yapan bir maddedir.
    Karbon monoksit: Araba egzosundan çıkan ve tüp zehirlenmelerinde kanda artan bir maddedir.Yüksek oranlarda zehirlenmeye yol açmaktadır.

    Bu maddelerin haricinde arsenik, hidrojen siyanid, kurşun, polonium 210 nitrozamin, krom, Formaldehit, Nikel, inil klorür, Asetaldehit, Benzopiren, DDT gibi birçok kanser yapıcı madde sigaranın içersinde mevcuttur.
    ▪ Sigara Bize Nasıl Zarar Verir?

    Sigara içersindeki zararlı maddelerin bir kısmı tütünün yanması ile, bir kısmı ise de sigara kağıdının yanması ile ortaya çıkar. Bu zararlı maddeler akciğerlerdeki hava yollarını geçtikten sonra gaz alışverişinin olduğu en uç nokta olan hava keseciklerinin etrafında bulunan kılcal damarlar vasıtasıyla kana karışır.Bu şekilde sadece temas ettiği yüzeylerde değil bütün vücutta zararlı etkiler görülür.

    ▫ Sigara Öldürür Mü?

    Sigara içenlerin yarısı, sigaraya bağlı bir nedenle ölür. Bugün için dünyada her yıl 4.5 milyon insan sigara nedeniyle yaşamını yitirmektedir ve bu sayının 2020 yılında 8.5 milyona, 2025-2030 yıllarında da 10 milyon dolayına ulaşacağı tahmin edilmektedir. Şu an bu paragrafı okuyuncaya kadar zgeçen bir sürede bir insan daha yaşamını yitirdi.Denebilir ki içilen her sigara ömrünüzden 5 dakika çalmaktadır.
    Uzun süren bir araştırmanın sonucunda hiçbir zaman sigara içmeyen erkeklerin 73 yaşına erişme olasılıkları yüzde 78 iken 20 yaşında sigaraya başlayan bir erkeğin 73 yaşına erişme olasılığı yüzde 42’dir.

    ▫ Kansere Yol Açar Mı?

    Hemen hemen bütün sistemlerin kanserlerinde sigara önemli bir rol oynar. Sigara içenlerin kanserden ölüm oranları sigara içmeyenlere göre 15-25 misli artmıştır.

    ▫ Ağız Ve Diş Sağlığına Etkileri Nelerdir?

    Ağız içersinde bakterilerin üremesini arttırır. Diş etleri ve dişlerde tahribat, çürümelere yol açar. Ağız içi kanserlerin gelişmesi için zemin hazırlar.

    ▫ Kulak Burun Boğaz Hastalıklarına Etkileri Nelerdir?

    Sigara üst solunum yolunu temizleyen tüylerin hareketini felç etmesinin yanı sıra üst solunum yollarında şişme yaparak mikropların yerleşmesi için uygun ortam sağlar. Sıklıkla ses telleri iltihabı ve sinüzitlere zemin hazırlar. Orta kulak iltihabına yol açtığı bilinmektedir.
    Gırtlak kanserlerinin en önemli sorumlusu sigaradır. Her yıl milyonlarca insana sigara nedeniyle gelişen gırtlak kanseri nedeniyle hayatını kaybetmekte, veya boğazlarından açılan delikle soluk almak zorunda kalmaktadırlar.

    ▫ Gastrointestinal Sisteme Etkileri Nelerdir?

    Sigara Mide barsak sisteminde bir çok hastalığa yol açmaktadır. Bunlardan en çok bilineni reflüdür. Reflü kendisini mide bölgesinde ağrı, ekşime,yanma,ağza acı ekşi sular gelme ve göğüs bölgesinde yanma şeklinde gösterir. Bu durum ayrıca müzmin öksürüğün en önemli nedenlerinden biridir. Sigara mide ülserinin önemli nedenlerinden biridir. İltihabi barsak hastalıkları, karaciğer,mide,pankreas, yemek borusu kanserleri de sigara ile çok ilişki gösterir. Yemek borusu kanserlerinin sıklığını 5-10 kat arttırdığı bilinmektedir

    ▫ Kardiyovasküler Hastalıklara Etkisi Nelerdir?

    Sigara koroner arter hastalığı için major risk faktörüdür. Sigara içenlerde miyokard infarktüsü riski 2.5 kat artmaktadır.Pasif içicilerde kalp hastalıklarına bağlı ölümler yüzde 30 artış göstermiştir. Sigara ayrıca damar yapısını bozarak tansiyonun yükselmesine neden olur. Kalp krizi geçirme olasılığı olan bir kişide sigaranın bırakılması ile kısa süre içersinde kalp krizi riski yarıdan fazla azalmaktadır.

    ▫ Kan Sistemi Üzerine Etkileri Nelerdir?

    Sigara kanda beyaz hücreler (lökositler) in kandaki seviyesini arttırır. Bunun sonucunda beyaz hücrelerden salgılanan bazı zararlı oksidan maddelerin kan seviyesi yükselerek vücutta hemen hemen her organda sigaraya ait zararlı etkiler artar. Ayrıca sigara kanın pıhtılaşmasına yol açan bazı maddelerin kandaki seviyelerini arttırarak zaten bozuk olan damar çeperlerininde yardımıyla damarların tıkanmasına yol açar. Tıkanan damar beyin damarı olursa felç, kalp damarları tıkanırsa kalp krizi, bacaklara giden damarlar tıkanırsa kangren sonucu bacaklarda kesilmeler olur.Ayrıca kanda pıhtılaşmayı sağlayan hücerlerin sayısının artması, kanda oksijen taşınmasında bozukluklarda bu olayları artırır. Ayrıca sigara ile kan kanseri arasında ilişki saptanmıştır.

    ▫ Ürolojik Sisteme Etkileri Nelerdir?

    Böbrek damarlarını ve fonksiyonel üniteleri olumsuz etkilediği için sigara böbrek yetersizliğine neden olabilir. Böbrek mesane kanserlerinin önemli bir nedenidir. Erkeklerde cinsel yetersizliğe yol açan önemli etkenlerden biridir.
    ▫ Psikiyatrik Ve Nörolojik Hastalıklarla İlişkisi Nedir?

    Sigara beyin kanaması riskini 2-3 misli arttırır.

    ▫ Bağışıklık Sistemini Etkiler Mi?

    Evet, sigaranın bağışıklık sistemini düzenleyen hücreleri ve bunların salgı miktarlarını arttırarak olumsuz etki yapar. Bunun sonunda başta solunum yolu enfeksiyonları olmak üzere bütün enfeksiyonlara eğilim artar.

    ▫ Solunum Yolları Ve Akciğerler Üzerine Etkileri Nelerdir?

    Sigara akciğerler ve solunum yollarında kalıcı hasarlara yol açarak Kronik Bronşit, amfizem, kronik obstruktif akciğer hastalıkları gibi hastalıklara yol açar.

    ▫ Dolaşım Üzerine Etkileri Nasıldır?

    Sigara içimi ile kanda zararlı yağların seviyesi artarken(LDL) yararlı yağların seviyesi artar (HDL) . Bunun sonucunda damar çeperinde kolesterol plakları oluşarak damar çeperini daraltarak hipertansiyon ve kalp hastalıklarına zemin hazırlanır.Ayrıca nikotin damar çeperinde bozulmalar oluşturarak pürtüklenmeye ve hem kolesterol plaklarının artmasına hemde damarların daralmasına neden olur.

    ▫ Endokrin Ve Metabolik Sisteme Etkileri Nasıldır?

    Sigara içenlerde şeker hastalığı(diyabet) riski yaklaşık 3 misli artmaktadır.Diyabet gelişenlerde damar komplikasyonu gelişme ihtimali çok artar.Ayrıca sigaraya devam eden diyabetiklerde kan şeker seviyelerinin kontrolü çok güçtür.Ayrıca sigara içen diyabetiklerde böbrek yetersizliği gelişme riski çok daha fazladır. Sigara içenlerde guatr gelişme olasılığı da içmeyenlere göre fazladır.
    ▪ Yaşam Kalitesini Nasıl Etkiler?

    Üstünüz başınız sigara kokar kendiniz, eşiniz, çocuklarınız arkadaşlarınız bu kokudan rahatsız olursunuz, ciltte erkenden kırışmalar olur, dişleriniz sarı kirli bir renk alır. Ellerde, parmaklarda sararma, tırnaklarda, zayıflama görülür. Tat alma isteğiniz azalacağı için yemeklerin tadını alamazsınız. Koku alma duygusunu azalttığı için kokuları algılayamazsınız. Ses tellerinizde bozulacağı için ses kısıklığı sesde kalınlaşma ve çatallanma ortaya çıkar, beyin hücrelerini öldürdüğü için unutkanlığa yol açar, ileri yaşlarda bunama ortaya çıkar. Gözlerde katarakt hastalığına yol açacağı için görme bozukluğu ortaya çıkar. Erkeklerde iktidarsızlığa yol açarak kadınlarda ise kısırlık, çocuk düşürme, sakat doğuma yol açacağı için bütün yaşantınızı etkileyecek problemlerle karşılaşabilirsiniz. Vücutta, yorgunluk, uykusuzluk, ruhsal gerilim, stres, performans düşüklüğü, reflekslerde azalma olur.
    ▪ Çocukların Sigaraya Başlamasını Nasıl Engelleyebiliriz?

    Çocuklar en çok anne ve babalarının sigara içmelerinden etkilenerek sigaraya başlamaktadır. Bu konuda yapılabilecek en önemli şey sizin sigara içmeyerek çocuğunuza örnek olmanızdır. Ayrıca hassas dönem olan ergenlik çağında çocuğunuzla daha çok ilgilenerek, ona her konuda olduğu gibi sigara ve diğer zararlı maddeler konusunda onu sıkmadan eğitim desteğini vererek yararlı olabilirsiniz. Sigara üreticisi firmalar reklam yasağı olduğu için film kahramanlarına filmlerde veya tanınmış şarkıcılara konserlerde sigara içtirerek gençleri etkilemeye çalışmaktadırlar. Bunda da çok başarılı olmaktadırlar. Yapılan bir araştırmada bu tür filmleri seyreden gençlerde sigaraya başlama olasılığının seyretmeyenlere göre 3 misli fazla olduğu bildirilmektedir. Bu konuda uyanık olmalı çocuğunuzu uyarmalısınız.
    ▪ Puro, Pipo Ve Nargile İçerek Sigaranın Risklerini Yok Edebilir misiniz?

    Hayır. Örneğin akciğer kanseri riskini ele aldığımızda puro,pipo,nargile içenlerde hiç sigara içmeyenler veya sigarayı bırakmış olanlara göre akciğer kanseri riski fazla olduğu gibi dudak ve ağız içi kanseri riski de artmaktadır.Sonuçta bu girişimin herhangi bir yararı yoktur.
    ▪ Sigarayı Bırakmakla Neler Kazanacaksınız?

    Son Sigaranızdan...

    20 Dakika Sonra Kan basıncınız düzelir
    Kalp atışlarınız normale döner
    El ve ayak ısınız normale döner
    8 Saat Sonra Kanınızdaki nikotin ve karbonmonoksit düzeyi yarıya düşer
    Kanınızdaki oksijen seviyesi normale döner
    24 Saat Sonra Karbonmonoksit vücudunuzdan tamamen atılır
    Akciğerleriniz sigaranın neden olduğu mukusu temizlemeye başlar
    Kalp krizi riskiniz azalmaya başlar
    48 Saat Sonra Vücudunuzdaki nikotin tamamen temizlenir
    Koku ve tat duyularınızda artış kaydedilir
    72 Saat Sonra Nefes almanız kolaylaşır
    Enerji seviyeniz yükselir
    2-12 Hafta Sonra Kan dolaşımınız daha sağlıklı gerçekleşmeye başlar
    Akciğer fonksiyonunuz %30 oranında artar
    Yürüme ve koşmanız kolaylaşır
    3-9 Ay Sonra Öksürük ve göğüsteki hırıltılarınız azalır.
    Nefes alma sorunlarınız iyileşir
    Akciğerlerinizin enfeksiyona karşı direnci artar
    1 Yıl Sonra Kalp hastalığı riski, sigara içmeye devam eden birinin taşıdığı riskin yaklaşık yarısına iner
    5 Yıl Sonra Ağız ve gırtlak kanserinden ölme riskiniz azalır
    10 Yıl Sonra Akciğer kanserine yakalanma riskiniz, sigara içmeye devam eden birinin taşıdığı riskin yarısına iner
    Kalp hastalığı riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye iner
    15 Yıl Sonra Felç geçirme ve kalp krizi riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye iner

    ▪ Sigarayı Bırakma Öncesi Ne Gibi Hazırlıklar Yapalım?

    Sigarayı bırakmada en önemli nokta sigarayı tam anlamıyla beyninizde bitirmektir. Eğer bir yanınız sigarayı bırakmak isterken bir yanınız “ben bu işten keyif alıyorum ne olacak canım,arada tek tük sigara içeyim” derse, içmek isteyen tarafınız galip gelir ve düşündüğünüz gibi tek tük değil eskiden içtiğiniz tempoda sigaraya devam edersiniz.

    Başarı formülü

    1.basamak: Sonuçlarınızı bilmek
    2.basamak: Eyleme geçmek
    3.basamak: Başarı ya da başarısızlığı mümkün olan çabuklukta gözlemleyebilmek
    4.basamak: Şayet hedefe ulaşamadıysanız, istediğinizi elde edinceye kadar davranışlarınızı değiştirebilme esnekliğine sahip olabilmek

    Başarıya götürecek temel özellikler:

    1- Hırs
    2- İnanç
    3- Strateji
    4- Değerlerin açıklığı
    5- Enerji
    Yakınlarınızı işin içine katın

    - Sigarayı bırakma tarihiniz üzerine bir arkadaşınızla bahse girin.
    - Eşiniz veya arkadaşınızın sizinle birlikte sigarayı bırakmasını sağlayın
    - Ailenize ve arkadaşlarınıza sigarayı belirli bir tarihte bırakacağınızı söyleyin.

    Sigaraya ulaşma imkanlarınızı kısıtlayın

    - Kartonlarca sigara almaktan vazgeçin.Diğer bir paketi almak için öbürünün boşalmasını bekleyin.
    - Evde ve işyerinde üzerinizde sigara bulundurmaktan kaçının.

    Markaları değiştirin

    - İçimini kötü bulduğunuz bir sigara markasına geçiş yapın.
    - Hedeflediğiniz bırakma tarihinden birkaç hafta önce katranı ve nikotini düşük bir sigara markasına geçin. Ancak bunlarla miktarı arttırmayın,daha derin nefes almayın

    İçtiğiniz sigaraların sayısını azaltın

    - Her sigaranın sadece yarısını için
    - Her gün ilk sigaranızı 1er saat erteleyin
    - Sadece tek veya çift saat başlarında sigara içmeye karar verin
    - Gün boyunca kaç sigara içeceğinizi kararlaştırın. Her ekstra sigara için bir para cezası öngörün
    - Yemek yeme alışkanlıklarınızı değiştirin: süt için
    - Bir sigaraya ulaşmaktansa bir bardak meyve suyuna ulaşın
    - Sigarayı azaltmak bırakmaya yardımcı olabilir, ancak en etkin yöntem tam olarak bırakma tarihi belirlemektir! (7 sigara altında tarih)

    Otomatik olarak sigara içmeyin

    - Gerçekten çok istediğiniz bir sigarayı için. Alışkanlığınız yüzünden sigara yakmak üzere olduğunuz anları yakalayın
    - Kül tablalarınızı boşaltmayın
    - Değişik yerlere koyarak veya sigara içtiğiniz eli değiştirerek içtiğiniz her sigaranın farkında olun
    - Düşünmeden sigara yakıyorsanız, sigarayı aynanın karşısında yakmayı deneyin
    Sigarayı sevimsiz hale getirin
    - Sadece sizin için uygun olmayan ortamlarda sigara için
    - Sigara izmaritlerinizi cam bir kapta toplayın

  • Aleyna

    26.04.2009 - 21:05

    bence türk isimleri kullanmak daha iyi yinede insanların görüşlerine saygılar

  • Rabia

    17.04.2009 - 21:39

    cennetle müjdelenen dört büyük insandan biri dilerim allahtan peygamber efendimizin şefaatinden sonra bize şefaat gösterenlerden olur...

  • galatasaray

    13.04.2009 - 08:15

    hayatımda ilk kez iddaa oynadım beraberlik tuttu... bana kazandırdığı para 5 tl' ye 1283 lira :)))) ama gönül isterdi ki kavgasız gürültüsüsüz dostluk içinde geçmesini ama olmadı yine kavga çıktı.....

  • şu an ne dinliyorum

    11.04.2009 - 22:10

    haluk levent hani benim olacaktın

  • şu an ne dinliyorum

    08.04.2009 - 21:27

    MAHSUN KIRMIZI GÜL (göçmen kızı)
    MUSTAFA KAYA (çocuklar gibi)
    OZAN ARİF İ. TÜRÜT (plan yapmayın)
    OZAN ARİF ( KURTKARIN VADİSİNDE)

  • Karanlıkta yazı yazmak

    03.04.2009 - 20:03

    BİR KAÇ YIL ÖNCE DENİZ ALTINDA BOZULAN VE PERSONELİNİN TAMAMININ HAYATINI KAYBETTİĞİ Bİ RUS DENİZ ALTI GELİYOR AKLIMA ORDAKİ AMİRALİN SON ANLARINDA YAZDIĞI MEKTUPTA Kİ 'GÖRMEDEN YAZIYORUM' CÜMLESİ

  • kadın

    02.04.2009 - 18:15

    İşte “İyi ki kadınım” Dedirtecek Gerçekler

    • Sigaradan sararmış bıyıklarımız yok.
    • Arabamızın yolda patlayan lastiğini değiştirmeyi bilmesek de olur.
    • Pantolon giymek bizim için fizyolojik olarak en az etek kadar rahattır.
    • Kişiliğimiz kullandığımız arabanın beygir gücü ile doğru orantılı olarak değerlendirilmiyor.
    • 'Damsız Girilmez' bize bir şey ifade etmiyor...
    • Kırmızı ışıkta yanımızdaki arabanın bizden önce çıkması yada bir aracın bizi sollaması hiçbir şey demek değildir.
    • İstediğimiz her yerde ve her koşulda ağlayabiliriz.
    • Vücudumuzdaki olası kasları belirginleştireçek diye bir zorunluluğumuz yok. Vücudumuzda kas olacak diye bir zorunluluğumuz da yok hatta... Kas gücü gerektirecek işleri zevkle yapacak birileri her zaman vardır.
    • Düğme, sökük vs. dikmek özel bir beceri gerektirmiyor.
    • Dünya yerle bir olsa önce kadınlar ve çocuklar!
    • 'Yoktan var edilen' yapay bedenlerimize tapınacak bir karşı cins varken, kozmetik ürünleri ve estetik cerrahinin olanaklarından sonuna kadar yararlanıyoruz.
    • Aşık oluyoruz... korkmadan! ! !
    • Biraz göbek sevimli mi durur? ... hadi ordan! ! siz hiç 'kalçalarımdaki yağlar beni çekici gösteriyor' diyen bir kadın yada 'yağlar beni çekici gösteriyor' diyen bir kadın gördünüz mü? Asla dış görünümümüzle ilgili yalan telkinlerle kendimizi kandırmaya çalışmayız... Rejim gerekiyorsa rejim... Allah Allah! ! !
    • Tecavüze uğradığımızda cinsel tercihimizi değiştirmek zorunda değiliz.
    • Duygusal saçmalıklar adına kredi sahibiyiz... Çiçek ve çikolata istiyoruz...
    • Evde, banyoda, kıl- tüy dökmeyiz.
    • Dokunduğumuz bedenin herhangi bir kısmından silikonlar fışkırma korkusu duymayız... Genelde tabi! ! !
    • Sünnet olmuyoruz.
    • Meslek grubunda 'ev kadını' diye kebap (! - bir seçenek var.
    • Birinden hoşlansak da 'ilk adım atma kabusu'ndan muafız.
    • Evet, gelinlik 200.- $, smokin ise 100.-$...ve her ikisini de sevgili damat ödüyor.
    • 'Üç dubleden sonra feciii sarhoş olurum' diyebiliriz rahatlıkla.
    • 'Çirkin' kadın yoktur.
    • Elli yaşından önce hiçbir erkeğe seks için para ödemek zorunda değiliz.
    • Kısa boy mu? E topuklu ayakkabılar ne güne duruyor ki?
    • Yaşımız ne olursa olsun bir uçan balon taşıyabilir, pamuk helva ve elma şekeri de yiyebiliriz.
    • Her sabah traş olmak zorunda değiliz.
    • Genellikle istediğimizi almamız için söylememiz yeterlidir. Bazen istemediğimizi söyleyerek de alırız.
    • Kızdığımızda birbirimizin anneleri, kız kardeşleri, ebeleri,dayıları yada sülalesine dair cinsel taleplerimiz olmaz.
    • Ayakta kalmak(? ! - için 1,5 porsiyon kaymaklı künefe yememiz gerekmiyor.
    • Bebeklik albümlerimiz sırtüstü çırılçıplak resimlerimizle dolu değil.
    • 'Hadi amcalara göster..' şeklinde rezil bir çocukluk anımız da hiç olmayacak.
    • Uçan tekmelerle birbirimizin ağzını yüzünü kırdığımız sporlar yapmıyoruz
    • Fiziksel güç iddiamız yok ama,grip olunca da ölümcül bir hastalığa yakalanmış gibi iptal olmuyoruz.
    • Silah... Hiç iki kızın silahla oynarken birbirini vurduğunu duydunuz mu?
    • Birbirimize, beklenmedik yıkıcı sonuçlar doğurabilecek, eşşek şakaları yapma adetimiz yoktur.
    • Canımızın çektiği yemeği pişirir, herkese yedirebiliriz.
    • Kerizi parasından ayırmada Allah vergisi bir yeteneğimiz vardır.
    • Sigaramızı yakacak birileri hep vardır.
    • Evde bozulan bir aleti, onarmaya çalışıp bir daha kullanılmayacak hale getirmek yerine tamirci çağırmak rasyonalitesine sahibiz.
    • Tükürmeyiz.
    • Giysilerimizden o gün öğle yemeğinde ne yediğimiz anlaşılmaz.
    • Harika alyansımız asla kılların arasında kaybolmaz.
    • Estetik sanatların %90'ı kadından esinlenmiştir.
    • Ayaklarımız kokmuyor.
    • 'Erkek sözü' gibi ikna etmeye yönelik sıfatlar yaratmadık hiç. Yoksa verilen sözlerin tutulmaması gibi bir sorun mu var?

  • kadın

    02.04.2009 - 18:10

    * Kadınlar ağlar. Ancak tek başına bir köşeye çekilip de -yalnız-ağlamaz. Kadınlar sadece sevdiği erkek duyabilecekse ağlar.

    * Bütün kadınlar kesin bir cevabı olmayan konularda soru sormakta müthiş ustadır. Maksat, siz kendinizi sürekli suçlu hissedin.

    * Kadınlar asla sır saklayamaz. Daha doğrusu, kadınlar için bir sırrı en yakın üç arkadaşlarına söylemek, sırrı açık etmek kapsamına girmez. Bu mantıkla hepsi en yakın arkadaşlarına söylediklerinden sonunda sırrı bilmeyen kalmaz.

    * Kadınlar telefona cevap vermeyi sevmez, uzun uzun çalsa dahi rahatsız olmadan açmayabilirler. Lakin telefonda en uzun konuşmaları yapanlar yine onlardır.

    * Kadın yatağa yatmadan 'evvel' saçını tarayan tek yaratıktır.

    * Kestirme yola sapıldığında her kadına bir 'kaybolacağız' korkusu gelir.

    * İstisnasız her kadın vermesi gereken bir-iki kilo olduğunu düşünür.

    * Kadınlar durup dururken eve bir buket çiçekle gelen kocadan şüphelenir.

    * Kadınlar tuvaletin kapağını küçük bir hareketle indirmek yerine tuvaletten salona kadar yürür, kocasına söylenir ve tuvalete geri döner.

    * Erkek konuşurken kadın lafın ortasından konuşmaya dalar ve devam eder. Aynı şeyi erkek yapacak olsa kıyamet kopar.

    * Düğünlerde kadın kadına dans edenleri görünce kimsenin aklına bir şey gelmez. Erkekler için durum aynı değildir.

    * Karısının göz ucuyla bir başka adama baktığını yakalayabilmiş erkek yoktur. Oysa kadınlar erkeklerini başka kadına baktığı an -saniyesinde-yakalarlar.

    * Evde saatlerce kendi giyimiyle ilgilenen kadın, sokağa çıktığında saatlerce başka kadınların elbiseleriyle ilgilenir.

    * Kadınlar asla haksız değildir... En haksız olduğu konuda bile 'Kendime göre nedenlerim var' der.

    * Tabiatta kadınlara karşı son sözü söyleyebilecek tek bir doğal yapı vardır: Yankı!

    * Kadınlar kendilerine neler verildiğine değil, onların nelerden vazgeçildiğine bakar.

    * Kritiklere başlayan kadın, kritik bir yasa gelmiş demektir.

    * Kadın elinizi tuttuğu anda bilin ki eninde sonunda tepenize çıkacaktır.

    * Dünyanın en güzel kadını olduklarını bütün erkeklerin idrak etmesini isterler. Kendileri henüz üç dört yaşlarındayken bunu idrak etmişlerdir.

    * Bütün erkekleri baştan çıkarmak isterler. Çevrelerinde baştan çıkmamış tek erkek kalmayıncaya kadar harekâta devam ederler. Ha, karşılık verirler vermezler, o başka mesele.

    * Kendilerinden başka bütün kadınların yeryüzünden yok olmasını isterler. Hadi fazla abartmış olmayayım, anneleri ve Feriştah’a benzemesi şartıyla bir arkadaşları kalabilir.

    * Her daim kavga etmek isterler. E haklılar, insan havasız susuz yaşayabilir mi?

    * Kocalarının zengin, yakışıklı, kültürlü, başarılı, dürüst, güvenilir, sadık ve kılıbık olmasını isterler. Bu kadar meziyet kâfi. Adamın kafasına kakılacak birkaç eksiklik olmalı.

    * Anlaşılmaz olmayı, ayni zamanda da anlaşılmayı isterler. Anlayan varsa beri gelsin!

    * Bütün kadınlar tarafından kıskanılmak isterler. Zaten bütün kadınlar bütün kadınları kıskandıklarından lüzumsuz bir istek.

    * Eğer ilişki bitecekse bitiren tarafın kendileri olmasını isterler. Olurlar da. Aksi durumda ne yapar ne eder tekrar bir araya gelir, 'terk etme' eylemini gerçekleştirirler.

    * 24 saat alışveriş etmek isterler. Aslında bu çok önemli bir husus. Kadınların yarısı yokluktan, öteki yarısı dükkânlar 24 saat açık olmadığından bu isteğini gerçekleştiremez. Hal böyle olunca, gelsin bunalım.

    * Dünyanın merkezi olmak isterler. Cesareti olan erkek varsa başka merkezler icat etsin. Hiç olmazsa 'Pişman olma' duygusunu tatmış olur.

    * Otuzlu yaslarda kalmak isterler. Nitekim kalmak isterler nitekim de kalırlar...

    *Bir kadın kocasının değişeceği inancıyla evlenir, ama erkek değişmez.

  • Gizli örgütler

    01.04.2009 - 22:13

    MOSSAT CIA KGB MİT MI6 JİTEM ASALA(bitmiş) VEEEEEEEEEEE ERGENEKON HEPSİDE DÜNYA STANDARTLARIYDI AMA BU ERGENEKON NECİ HALEN ANLAŞILMIŞ DİİL O KADAR EMEKLİ VE MUVAZZAF ASKERLER EMNİYET MÜDÜRLERİ GAZETECİLER VS NİYE BOŞU BOŞUNA CEZA EVİNDE TUTULUYOR ANLAŞILMIŞ DEĞİL

  • gizli numaradan çağrı bırakanlar

    31.03.2009 - 09:21

    HİÇ SEVMEM, İPTAL ETMEM ANINDA NUMARAYI, ARAYANIN KİM OLDUĞUNU (hat kimin üstüne kayıtlıysa) VE YERİNİ TESPİT EDER ONDAN SONRADA KENDİM ARARIM: az önce beni 05xxxxxxxxx numaralı hattan aradın ismin..... ve beni...... yerden aradın birdaha görmiyim der telefonu kapatırım.... O KORKU ONA YETER...

  • müslüman

    31.03.2009 - 08:53

    PEYGAMBER EFENDİMİZ HZ. MUHAMMED (S. A. V.) MÜSLÜMANI ŞÖYLE TANIMLAR: ELİNDEN VE DİLİNDEN KİMSENİN ZARAR GÖRMEDİĞİ İNSANDIR...

  • mutluluk

    30.03.2009 - 18:59

    Yalnızım, yalnızlığım beni dinlemek te

    Yalan da olsa ne var ki, bu şarkıları söylemek te

    Yalan da olsa içimden bir bulut akıp gidiyor

    Yalan da olsa mutluyum ya bu bana yetiyor...

  • mutluluk

    30.03.2009 - 18:58

    MUTLULUĞUN SIRRI SEVDİĞİN ŞEYİ YAPMAK DEĞİL YAPMAYA MECBUR KALDIĞIN ŞEYTİ SEVEBİLMEKTİR...

  • faşizm

    30.03.2009 - 18:54

    Faşizmin Özellikleri
    İdeoloji ve Amaçlar Lider ilkesi: Bu ilkeye göre toplumsal yaşamın tüm alanlarını kapsayan bir tek ideoloji bağlayıcı olarak ilan edilir. Gerek devlet gerekse de yönetim dünya görüşüne göre ve lider ilkesine göre örgütlenir ve belirlenir. Aynı şekilde işletmelerde de patron ve işçi arasında işletme yöneticisinin iktidarına dayalı bir ilişki kabul edilir.
    Milliyetçilik: 19. yüzyıl boyunca yükselen milliyetçilik 20. yüzyılda çeşitli ve aşırı boyutlara varmıştı.
    Antisemitizm ve Irkçılık: Bu konuda Alman nazizminin halka yönelik terörü birçok başka ülkeye göre oldukça ön plandadır.
    Hukukun işlevselleştirilmesi.
    Rejim karşıtlarının ve aşağı görülen halk gruplarının idam edilmeleri ve/veya öldürülmelerinin haklı görülmesi ve bir devlet politikası olarak yürütülmesi.
    Sosyal Darwinizm: En iyinin ayıklanması ve egemenliğine dayalı toplum anlayışı. (Yapay seleksiyon)
    Bir ulusa, kültüre ya da “ırka” üye insanların toplumun geri kalanı üzerinde üstün oldukları iddiası. Bu yaklaşım aynı zamanda lider ilkesinde de ifadesini bulur. Belli bir kişi diğer herkesten ve topluluktan daha isabetli kararları alabilir durumdadır.
    Otoriter iktidar biçimleri ve sıklıkla totaliter bir sistem. Totalitarizm Alman ve İtalyan faşizmlerinde ön plandayken, Avusturya Faşizmi ve Francocu İspanya’da vurgulu değildir.
    Din karşıtlığı ve Anti-klerikal yapı: Faşist ideoloji dünyevi ve yönetsel bir ideoloji olduğunu, ve manevi olanın, dünyevi olandan kesin olarak ayrılması gerektiğini ileri sürer. Bu yönüyle, her türlü dini ve dini kurumun dünyevi işlere karıştırılmasını reddeder. Dinlerin ve kilisenin varlığını, sadece dini vecibelerini yerine getirmek isteyen kişiler tarafından kullanması yönüyle kabul ederler, ancak kilisenin siyasi-yönetsel erk halinde görülmesinin tamamen karşısındadırlar. Bu yüzden gerek Faşist İtalya'da, gerekse de Nazi Almanyasında çok sayıda kilise tahrip edilmiş, din adamları kasıtlı olarak katledilmiştir.

    Karşıtlar Komünizm: Özellikle Sovyet Devrimi ve komünizmin Avrupa’ya yayılacağı korkusu faşist liderler tarafından sıklıkla liberal ve muhafazakar gruplarla ittifak kurmak üzere dile getirilmiştir.
    Liberalizm ve demokrasi: Demokrasi, özgürlük ve çoğulculuk düşünceleri ile, devlet, ekonomi ve özel mülkiyet arasındaki ayrımda faşizm önemli bir düşman görür.
    Muhafazakârlık: Faşist hareketler sıklıkla muhafazakâr özellikler taşısalar da kendilerini devrimci olarak gören faşistler muhafazakârlarda laik vitalizmin ve “yeni insan” düşüncesinin düşmanlarını görürler.

    Şekilsel ve örgütsel özellikler Devlet içinde ve yanında başka bir devlet olan silahlı gizli servisin merkezi önemi. Kendi taraftarlarının gözetim altında tutulması.
    Militarizm: Ekonomik hayat da dâhil olmak üzere toplumsal hayatın militarize edilmesi. Militer kitle yürüyüşleri ve büyük gösteriler faşizmin en önemli görünüşleridir.
    Bilimlerin taraflılık yasasının egemenliği altına alınması.
    Kitle seferberliği, parti propagandası yoluyla toplumsal alanın ve kitle iletişim araçlarının tekelleşmesi çabası.
    Toplumun sürekli kışkırtılması, devrimci ilan edilen konular lehine zorunlu coşkunluk.
    .

    Kolektivizm: Halkın kitle olarak anlaşılması. Mussolini’nin stato totalitario kavramından beri faşist anlayış özel yaşama kadar toplumsal hayatın her alanında hak iddia eder. Aile çocuklarla halk birliğine katkı yapacak olan davadaşlık birliği olarak düşünülür.
    Pasifizmin aşağılanması.
    Politik karşıtın ortadan kaldırılması eğilimi. Karşıt düşmandır.
    Parti milisleri. Paramiliter çeteler.
    Estetikleştirme ve mistikleştirme. Özellikle ulusun kendi tarihine yönelik mistikleştirilmiş bir algı.
    Erkeklik vurgusu.
    Gençliğin vurgulanması.
    Kimi ülkelerde bir yandan monarşi ve ruhban sınıf önderliğine yönelik vurgu, ama diğer yandan dini unsurların yerini alan ilerleme ve teknoloji inancı.
    Bu özellikler bazen Milliyetçilik, Militarizm ve Şovenizm’den oluşan Üç Sütun Modeli ile özetlenir. Ancak bu bir yandan da faşist ideolojilerin başka temel özelliklerinin göz ardı edilmesine yol açan bir indirgeme olarak eleştirilir.

    Faşist hareketler yaklaşık olarak bütün Avrupa ülkelerinde ve bir çok Latin Amerika ülkesinde bulunur. İspanya İç Savaşı’nda (1936-1939) Francisco Franco yönetimindeki falanjlar İtalya ve Almanya desteği sonucu iktidara gelmişler ve 1975’e kadar iktidarlarını devam ettirmişlerdir. İspanya’da António de Oliveira Salazar Estado Novo ile faşist bir rejim kurmuştur. Avusturya’da Almanya’yla birleşmeye karşı çıkan Avusturya Faşizmi rejimi kurulmuştur. II. Dünya Savaşı sırasında Almanya Hırvatistan’daki Ustaşa Rejimi gibi birçok faşist harekete yardım etmiştir.

    II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa ülkelerinde ortaya çıkan faşist hareketler daha çok başlığı altında değerlendirilir.

  • faşizm

    30.03.2009 - 18:52

    Faşizm, İtalyan filozof Giovanni Gentile'nin 1920'li yıllarda ardı ardına yayımladığı kitaplarla ilkeleri belirlenmiş bir siyasi doktrindir. Gentile'den yoğun olarak etkilenen ve faşizmi bir dünya görüşü olarak benimseyen İtalyan lider Benito Mussolini'nin 1922’de İtalya’da iktidarı ele geçirmesinin ardından, Mussolini iktidarı döneminde, İtalya'da resmi ideoloji olarak yürütülmüştür. Kısa süre içerisinde genel anlamıyla baskıcı, otoriter rejim anlayışını betimler bir nitelemeye dönüşmüş ve Nasyonal Sosyalizm başta olmak üzere, aşırı milliyetçi ve/veya anti-demokratik ideoloji ve yönetim sistemlerinin tamamına halk tarafından verilen genel bir isim halini almıştır.

    Kavramın kökeni Antik Roma yöneticilerinin geniş hükümet yetkisini sembolize eden ucunda balta bulunan bir çubuk demetinin adı olan Latince fasces sözcüğünden ileri gelir. Aynı simge daha sonraları Fransız Devrimi sırasında Aydınlanma anlamında, halkın elindeki devlet gücünü temsil etmek üzere kullanılmıştır. Söz konusu sembol bir takım değişikliklerle 1926 yılından itbaren İtalya’nın resmi devlet sembolü olmuştur. Sembolün üçlü anlamı, yani devlet gücü, halk mülkiyeti ve birliktelik Mussolini’nin propagandasında kullanılmıştır.

  • Kerbela ağıtları ve deyişleri

    30.03.2009 - 18:34

    Evliyalar Şahi Imam Hüseyin ile Kerbela çölünde Şehit olanlar

    Şah Hüseyin Kerbelaya varmadan önce Müslim Akily ile Şehit olanlar

    1 Müslim bin Akily

    2 Muhammed bin Müslim Akily

    3 Ibrahim bin Müslim Akily

    4 Meşkur (Akily oglularini zindandan kurtaran zindanci)

    5 Hani (Müslim bin Akily´i evinde saklayan)

    6 Muhammet bin Kesiyr

    7 Mahdum Bin Muhammet Kesiyr

    8 Kays bin Arabi

    9 Gülam Selam (Basra´da Şehit oldu)

    Kerbela´da Imam Hüseyin ile Birlikde Şehit olanlar

    1 Hür bin Riyah 36 Cebave bin Haris

    2 Ali bin Hur 37 Ömer bin Cebave

    3 Urve bin Gulam Hur 38 Muhammed bin Mikdad

    4 Mis´ab bin Riyah Hur 39 Abdullah bin Deccane

    5 Abdullah Arm bin Kelbi 40 Saad bin Gulam Mevley-i Ebu Talip

    6 Berir bin Hasini Hamadani 41 Kays bin Rebia

    7 Veheb bin Kelbi 42 Sit bin Seyyid

    8 Ömer bin Halil 43 Ömer bin Ferrat

    9 Halil bin Ömer 44 Müslim bin Hammad

    10 Said bin Hanzala 45 Abdullah bin Müslim Akily

    11 Ömer Abdullah Muhyi 46 Cafer bin Akily

    12 Vekkas bin Malik 47 Abdurrahman bin Meczub Ilahi Sarib

    13 Serih bin Ubeyd 48 Muhammed bin Abdullah Cafer

    14 Müslim bin Avsece 49 Muhammed bin Avf Abdullah

    15 Mahdum bin Müslim 50 Avn bin Avf

    16 Hilal bin Raf´i 51 Abdullah bin Imam Hasan

    17 Abdurrahman bin Abdullah 52 Muhammed bin Enes

    18 Yahya bin Müslim Mazeni 53 Sa´d bin Deccane

    19 Abdurrahman bin Ürve 54 Firuzan

    20 Maik bin Enes 55 Kasim bin Imam Hasan

    21 Ömer bin Muta 56 Ebubekir bin Imam Hasan

    22 Hasim bin Utbe Vakkas 57 Osman bin Ali

    23 Fazl bin Ali Mürteza 58 Avn bin Imam Ali

    24 Habib bin Mezahir 59 Abdullah bin Imam Ali

    25 Hamza bin Harir 60 Celal Abbas bin Imam Ali

    26 Zeyd bin Muhacir Cafi 61 Ali Ekber bin Imam Hüseyin

    27 Enes bin Ma´kel 62 Ali Asgar bin Imam Hüseyin

    28 Zehir bin Hassan 63 Imam Hüseyin bin Imam Ali

    29 Cafer bin Müezzin

    30 Yusuf bin Haris Kaynak Bektasiligin ic yüzü (s.286-287)

    31 Maik bin Utbe

    32 Faris

    33 Hanzala bin Sa´d

    34 Zeyd bin Ziyad Saabi

    35 Sa´d bin Abdullah

  • Soykırım

    30.03.2009 - 18:14

    BİZE SOYKIRIM YAPTILAR DİYEN FRANSIZLARIN YAPTIĞI SOYKIRIM: Cezayir Soykırımı:
    Cezayir Soykırımı Fransız yönetimi altında 1,5 milyon kişi hayatını kaybetmiş (Scotsman, 17 Nisan 2006) , çok sayıda kişi de işkence ve kötü muameleden geçmiştir. Cezayirliler bu olayları 'Cezayir Soykırımı' olarak adlandırırlar.
    Fransa, soykırım bir yana, olaylardaki sorumluluğunu dahi kabul etmiş değildir. Paris hükümetine göre tüm bu olaylar tarihçilere bırakılmalıdır.
    Cezayir devlet başkanı Abdülaziz Bouteflika ise Fransa'nın Cezayir'de sadece insanlara karşı değil, insanların kimlikleri ve kültürlerine karşı da bir soykırım uyguladığını iddia etmiştir.
    Cezayirli üst düzey bir idareci olan ve Mayıs 1945 Vakfı'nın Başkanı Muhammed El Korso 'Fransızlar ve uluslararası kamuoyu bilmelidir ki FransaCezayir devlet başkanı Abdülaziz Bouteflika da 'Cezayir sömürgecilik ve bağımsızlık savaşı dönemlerinde işlenen tüm bu suçların Fransa tarafından kabul edilmesini beklemeyi hiçbir zaman bırakmamıştır' demiştir. [1] Mayıs 1945'de gerçek bir soykırım işlemiştir' demiştir

  • Soykırım

    30.03.2009 - 18:12

    Birleşmiş Milletler'in önleyici yönde sözleşmesi olmasına rağmen, modern çağda da sayısız soykırım olayı görülmüştür.
    Örneğin, bizzat olayın kahramanı 2 emekli Fransız generalin Le Monde’da yayınlanan itiraflarına göre; Fransızlar 1954-1962 yılları arasında Cezayir’de en az 1 milyon Cezayirliyi katletmiş, 1965-1966 yıllarında Endonezya ordusu bir milyon komünisti ve ailelerini öldürmüş, 1975-1979 yılları arasında Kamboçya'da Kızıl Kmerler 1.7 milyon Kamboçyalı'yı katletmiş, 1994'de Ruanda'da 500.000 Tutsi, Hutular tarafından öldürülmüş ve nihayet 1991'den sonra Bosna-Hersek ile Kosova'da binlerce Müslüman Sırp vahşetine maruz kalmıştır.
    Soykırım suçu, gerçek anlamda bu olaylarda işlenmiştir. Ermeni iddialarının ve yalanlarının aksine, 1915 yılında Doğu Anadolu bölgesindeki Ermenilerin daha güvenli topraklara göç ettirilmesi uygulaması, Ermenilerin ve cephelerin güvenliğini sağlamaya yönelik bir harekettir ve soykırımla hiç bir ilgisi yoktur. Ermenilerin Doğu Anadolu'da savaş ve göç sırasında kayıplar verdikleri doğrudur. Ancak bu kayıplar, Doğu Anadolu'da yaşanan savaş ve isyanlar nedeniyle asayişin sağlıklı olarak sağlanamaması, araç, yakıt, gıda, ilaç yetersizliği, ağır iklim koşulları ile tifüs gibi salgın hastalıklar nedeniyle meydana gelmiştir. Hiçbir şekilde kasıtlı ve planlı bir katliam söz konusu değildir.
    Aslında Ermeniler, geçmişte hakimiyeti altında yaşadıkları devletlere ihanetlerinden dolayı bir çok kez buna benzer göç hareketlerine tabi tutulmuşlardır. Sasaniler 379'larda 70.000 Ermeni’yi İran'a, Bizanslılar 1025'lerde Doğu Anadolu'daki 40.000 Ermeni'yi Sivas ve Kayseri'ye, Memluklar 1250'lerde 10.000 kadar Ermeni'yi Mısır'a, 1743'de İranlılar 24.000 Ermeni'yi İran içlerine ve 1777'de Kırım'ı işgal eden Ruslar bölgedeki binlerce Ermeni'yi steplere sürmüştür.
    Tarih boyunca sayısız göç ve sürgün olayına maruz kalan Ermeniler, bunların hiç birini gündeme getirmeden, sadece 1915'te Osmanlı devleti tarafından son derece haklı gerekçelerle yer değiştirmeye tabi tutulmalarını sözde soykırım adı ile sorun haline getirmeye çalışmaktadırlar. Bu tavır, maksatlı ve Türkiye'nin bütünlüğünü bozmaya yönelik politikaların bir ürünüdür. Bazı ülkelerin, Afrika ve Balkanlarda yaşanmakta olan gerçek anlamdaki soykırım hareketlerine seyirci kalarak, sözde Ermeni soykırımı iddialarına ve yalanlarına destek vermeleri de bunun en açık göstergesidir.

  • Soykırım

    30.03.2009 - 18:00

    soykırım; “ırk, milliyet, etnik ve din farklılıkları nedeniyle insan gruplarının yok edilmesi”dir. Bu suç, direkt olarak bir hükümet tarafından veya onun rıza göstermesi ile işlenebilir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, dünyada soykırım suçunu önlemek ve cezalandırmak için 1948'de 'Soykırım Sözleşmesi”ni kabul etmiş ve Türkiye de bu sözleşmeye 1950 yılında taraf olmuştur.
    Soykırım dendiği zaman Nazilerin, Yahudilere ve diğer etnik gruplara karşı giriştikleri kitlesel kıyım akla gelir. 1939-1945 yılları arasında 5-6 milyon Yahudi, 3 milyondan fazla Sovyet savaş tutsağı, birer milyondan fazla Polonya ve Yugoslavya sivil halkı, 200.000 civarında Çingene ve 70.000 özürlü insanın canına kıyılmıştır. İşte soykırım budur.

  • yemin

    30.03.2009 - 17:40

    DİLİMİZE SAKIZ OLAN BİR SÖZ ''VALLAHA'' KİMİ İNSAN YEMİN ETTİRİRKEN KARŞIDAKİ VALLAHA DER DURUR SANKİ YEMİN DEĞİL YA O DA ASLINDA SÖZÜNÜN ERİ Bİ İNSAN İÇİN YEMİN ETMEK SÖZ KONUSU DEĞİLDİR İNSAN İNSAN OLSA KARŞISINDAKİNİN KENDİSİNE İNANMASI İÇİN YEMİN ETMESİNE GEREK YOKTUR.....

  • şu an ne dinliyorum

    30.03.2009 - 17:37

    İBRAHİM SADRİ : FİLİSTİN AĞLIYOR

  • şu an ne dinliyorum

    30.03.2009 - 17:33

    NİRAN ÜNSAL: HAKTAN

    ZERRİN ÖZER-KENAN IŞIK: VEDA

    ÜMİT YAŞAR: ATEŞLERDE YANACAĞIM

    NATO: CHARJOVAN

  • insan

    30.03.2009 - 15:22

    dünya üzerindeki tek akıllı varlıktır

Toplam 56 mesaj bulundu