Dejavu Antoloji.com

Onca zaman boşuna arayıp durmuşum hayatı. Hayat; gece yıldızların arasında, gündüz masmavi bulutlarda, bir kuş sesiyle uyanmakta, bir civcivin annesinin kanatları arasından güvenle başını çıkarmasında, bir çocuğun neşeli kahkahasında, üşüyen ellerde, titreyen dudaklarda, ıslanan gözlerde, gonca gül olarak açılan gamzelerde, söylenmemiş sevgi sözcüklerinin içinde, yüreğimin en tenha yerindeymiş meğer…
İstiridyeler, nisan yağmurları başlayınca denizin üstüne çıkar, açılır ve içlerine bir nisan yağmuru damlası alır, kapanır ve tekrar denizin derinliklerine doğru çekilirlermiş. Bir nisan yağmurunun damlasından inci olurmuş.
İncinin zarafetinde, nisan yağmurunun hünerli damlasında, denizin koruyuculuğunda buldum seni hayat!
Seni bulduğum zaman içimden baharlar geçti. İsyan etmeyeceğim, küsüp sırt çevirmeyeceğim bunca zaman kendini arattığın için. “Sevmiyorum Seni” deyip ellerimi bırakmak istesen de ben daha sıkı sarılacağım, bırakmayacağım seni. Gönül tellerimi acıyla titretsen de ben hep papatyalardan taç yapacağım saçlarına. Nazar değmesin diye hüzün ve mutluluklarıma, nazar boncukları takacağım omuzlarına.
Beni senden vaz geçiremeyeceksin hayat! Sana zıtlık olsun diye gülümseyeceğim uçurumun kenarında olsam bile. İnat edercesine daha sıkı sarılacağım ellerine. Hayallerimi ve umutlarımı toplayıp, gözlerimde nisan yağmurlarıyla koşup geldim sana. Hoşbulduk Hayat!
..

Devamını Oku