Osman Aslan Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Anto ...

  • alev

    03.05.2020 - 08:43

    Baş rollerini Kadir İnanır ile Necla Nazır'ın oynadığı; iki aileyi birbirine düşüren, birbirini seven iki gencin öyküsünü anlatan 1976 yapımı heyecansız bir aşk filmi..

  • kim jong un

    02.05.2020 - 11:35

    Kuzey Kore'nin tombiş diktatörü..

  • Fransız Atasözü

    02.05.2020 - 11:21

    "Her akılsıza hayran olacak, başka bir akılsız bulunur."

  • Dead Poets Society / ölü ozanlar derneği

    02.05.2020 - 11:19


    Her filmin birilerine söyleyecek bir sözü mutlaka vardır. Ölü Ozanlar Derneği ise klasik ve sade sinema diliyle her yaştan ve her kesimden insana evrensel mesajlar sunan bir sinema başyapıtı. Sıra dışı öğretmen rolünde unutulmaz bir kompozisyon çizen Robin Williams, filmdeki 7 delikanlının üstün performansları ve izleyicinin yüreğini titreten muhteşem bir final.
    İngilizce profesörü John Keating (Robin Williams) gelenek, onur, disiplin ve başarıyı ilke edinmiş köklü bir erkek kolejinde edebiyat öğretmeni olarak göreve başlar. Keating eşsiz bilgi birikimi ve yeteneğiyle öğrencilerine bireysel tutkularını yönlendirme ve özgürlük duygularını geliştirmede öncülük eder. Onlara yeni ufuklar açar ve yaşamlarını olağanüstü kılar.

  • havuç

    02.05.2020 - 09:56

    Bilinenin ve günümüzde kullandığımız turuncu renkli havucun aksine kullanılan ilk havuç Beş Bin yıl kadar önce dışı mor içi sarı renge sahip olarak yetişiyor ve kullanılıyordu. Zaman içerisinde turuncu, siyah, kırmızı ve mor renklere sahip havuçlar dünyanın farklı coğrafyalarında üretilmeye ve kullanılmaya devam edildi. Günümüzde kişiye özel diyet listelerinin içerisinde kendisine mutlaka yer bulan turuncu renkli havuçların dışındaki havuçlara da yoğun bir rağbet var, ancak sahip oldukları farklı renklere rağmen, özellikleri ve faydalı durumlarının oranında herhangi bir değişiklik bulunmuyor. Hatta turuncu renkteki havuç, mor, kırmızı ve beyaz renkli havuçların birleşiminden oluşmuş, 17. Yüzyılda Hollanda’ dan dünyaya ticaret yoluyla yayılmıştır. Hollanda bu renkteki havucun üretimini Kraliyet ailesinin rengi olması dolayısıyla üretmiştir.

  • lif

    02.05.2020 - 09:49

    Halk dilinde “Posa” olarak da bilinir. Karbonhidrat, protein, yağ, mineral, vitamin ve su gibi besin değerlerinden biri değildir. Lif, yiyeceklerin bağırsaklarımız tarafından sindirilemeyen ve kan dolaşımına emilimini yapamadığı kısmıdır. Vücudumuzu besleyemez ama sağlığımıza birçok fayda sağlar.

  • ağalık

    01.05.2020 - 20:32

    “Senin insanlığın güzeldir.
    Belki de o yüzden ağalığı beceremiyorsun.”

    Züğürt Ağa, 1985.

  • insan

    30.04.2020 - 09:16

    İnsan kendini yalnızca insanda tanır..

  • susmak

    30.04.2020 - 09:16

    Politik bir eylemdir..

  • oyuncakçı

    29.04.2020 - 20:41

    80'lerde TRT'de yayınlanmış 3 bölümlük bir Jane Fonda dizisidir.
    Bkz: The Dollmaker

  • yıldırım önal

    29.04.2020 - 16:24

    Onu tiyatroda, sinemada, televizyonda izleyenler özellikle duyarlı sesi karşısında hayranlıklarını gizleyemezdi. Ne yazık ki alkole yenik düşerek aramızdan erken ayırdı. Sanatçı son olarak çevirdiği "Fotoğraftakiler" adlı televizyon filminde rol almış, fakat bu filmin seslendirmesini de tamamlayamadan yaşama veda etmişti.

  • Philadelphia Güzel Sanatlar Müzesi

    28.04.2020 - 17:21

    Rocky Balbao'nun koşusunun sonunda merdivenlerinden hızlıca çıkarak, önünde ellerini havaya kaldırdığı müzenin adıdır. Filmde görülen "Bronz Rocky heykeli", aktörün o kadar ısrarına rağmen, film çekimlerinden sonra "çevre görüntüsünü bozduğu gerekçesiyle" müzenin arka bahçesine konmuştur.

  • şampiyon

    28.04.2020 - 17:14

    1979 ABD yapımı melodram filmidir. Özgün adı "The Champ" olan film Türkiye'de Ekim 1981'de gösterime girmiştir. "Şampiyon", çocuk oyuncu Rick Schroder'in (Filmde Ricky Schroder olarak yazılmıştır) ilk filmidir ve bu film için 3000 çocuk arasından seçilmiştir. Schroder film çekildiğinde henüz 8 yaşındaydı. Tüm zamanların en çok mendil dolusu ağlatan filmlerinden olan bu yapım ile ilgili, gelin 30 Kasım 1980 tarihli "Hürriyet 8.Gün Eki"nde yazılanlara göz atalım.

    Mısır püskülü gibi saçlı, çilli, sevimli mi sevimli bir çocuk.

    Adı T.J. (Ricky Schroeder). Babasıyla birlikte koşu atlarının seyisliğini yapıyor. Babası eski bir boksör (Jon Voigt) ama son maçında kafasına fazla yumruk aldığı için boksu bırakmış. Oysa T .J. (Biz artık Ticey diyelim, böyle okunuyor) babasının günün birinde boks şampiyonu olacağına küçücük yüreğinin taa derininden inanıyor ve ona "Şampiyon" diye hitap ediyor. Annesinin ise öldüğünü sanıyor. Oysa kocasının kumara düşkünlüğü ve sorumsuzluğu nedeniyle terk eden anne (Faye Dunaway) çok zengin birini sevmiş ve onunla evlenmiş. Babası Ticey'e bir at alıyor onu yetiştirip yarışa sokuyorlar. Yaarış sırasında annesi olduğunu bilmediği bir kadınla tanışan Ticey atının yaralanmasıyla çılgına dönüyor. Neyse ki at sadece hafif yaralıdır.

    Annesi kendini tanıtmadan Ticey'i kocasının yatına davet ediyor. Oğlunun sevgisini kazanmaya çalışıyor. Oysa Ticey'in babasına olan sevgisi öylesine güçlü ki onun için her şeyi yapıyor. Babası kumardan sarhoş döndüğü zaman onu soyup yatıran o. Küçücük elleriyle evi çekip çeviren o.

    Ve günün birinde Ticey'in babası tekrar ringlere dönüyor. Ne olursa olsun şampiyon olup para kazanacak ve oğlunun geleceğini teminat altına alacaktır. Sadece ve sadece oğlu için yaşıyor bu adam. Ve baba oğulun arasındaki bu olağanüstü sevgide anneye yer yoktur. Ticey annesinin kimliğini öğrenince onu istemez. Düşüncelerindeki melek anneyi ister o. Anne perişandır, ama baba oğulun arasına girilmeyeceğini de bilir. Büyük maç günü gelip çatar, Ticey minik varlığının tüm gücüyle babasının başarısına inanır. Ama ringde babası dayak yedikçe Ticey de dayak yer sanki. İki ruh öylesine kaynaşmıştır. Ve baba kafasına çok fazla yumruk aldığı halde son bir gayretle rakibini nakavt eder. Ama onun da sonu gelmiştir artık. Şampiyon oğlunun kolları arasında ölür. Ticey inanmaz buna, isyan eder. Ama ne çare... Yine de annesinin kolları onun için bir teselli kaynağıdır. Hıçkırıklar içinde mısır 'püskülü' başını annesinin koynuna gömer. Ve hepimiz de ağlarız katıla katıla.

    Kaynak: (Hürriyet 8.Gün Eki / 30 Kasım 1980 / Sayı:40)

  • Hannah Arendt (1906-1975)

    28.04.2020 - 14:36

    Amerikan vatandaşlığına geçmiş olan Alman filozof. Çalışmaları, totalitarizme yaklaşım konusunda etkili oldu. En tanınmış eserleri: "Kültürün Krizi" ve "Totalitarizmin Kökenleri"dir.

  • Levi-Strauss (1908-2009)

    28.04.2020 - 14:21

    Fransız etnolog ve felsefe öğretmeni. Brezilya ve ABD'den sonra College de France'ta öğretmenlik yaptı. Yaban Düşünce, Hüzünlü Dönenceler ve Çıplak insan en bildik eserleridir.

  • Baurdillard

    28.04.2020 - 14:19

    Fransız sosyolog ve filozof (1929-2007). Özellikle "Tüketim Toplumu" ve "Baştan Çıkarma Üzerine" adlı eserleriyle tanınmıştır.

  • thomas more

    28.04.2020 - 14:15

    İngiliz yazar, ilahiyatçı ve siyaset adamı (1478-1535). Erasmus'un dostu olmasına rağmen Luther'le arası pek limoniydi. Danışmanlığını''· yaptığı Vlll. Henri tarafından idama mahküm edilip "hain" olarak infaz edildi, ancak 1886'da Katolik Kilisesi tarafından kutsandı, 1935 yılında ise aziz ilan edildi. Ütopya'nın yazarı olarak ün saldı.

  • Helena Rubinstein

    28.04.2020 - 14:09

    Güzelliğin Bilimi..

  • yaşamak

    26.04.2020 - 10:21

    Yaşamak bir sanattır, siz de ustası olun!

  • sevgi

    26.04.2020 - 10:20

    Yaşamak ve yaşatmanın en büyük ilacıdır..

  • boza

    26.04.2020 - 10:18

    Soğuk gecelerde sokaklarda yankılanan ses damağımızda hoş bir tat oluverirdi..

  • Kramer vs. Kramer (Kramer Kramer'e Karşı)

    26.04.2020 - 05:42

    Kramer vs. Kramer"de gerçekten de unutulmaz bir oyun sergileyen Dustin Hoffman için herkes "Bu filmde belki de hayatının en iyi oyununu verdi» diyordu. Başarı düzeyi her zaman için oldukça yükseklerde olan Dustin Hoffman, gerçekten de bu filmiyle bu başarı düzeyini düşürmek bir yana daha da yükseltiyordu. Bu başarısının karşılığını gördü de. En iyi oyuncu dalında değerlendirmeler yapılırken. seçici kurul "En iyi erkek oyuncu" ödülünü verecek daha iyi biri bulunamayacağı kanısına varmıştı. Bunun yanısıra Dustin Hoffmon'ın kendisi ödül alırken,baş rolünde oynadığı filme de çok şey kazandırıyor ve Kramer vs Kramer'in başarısında ağırlığı inkâr edilemez bir rol oynuyordu.

    Yönetmenliğini Robert Bentonj'un yaptığı "Kramer vs. Kramer" günümüz kadınının çalışma yaşamına girmesi ile birlikte aile düzeninde doğan aksaklıkların özellikle nasıl boşanmalarla sonuçlandığını, bu durumda çocukların nasıl mutsuzluğu sürüklendiğini ve yaşadıkları dramı anlatıyor.

    Ted Kramer gazete ve dergilerdeki ilan yerlerini satarak geçinen bir delikanlıdır. Yıllarca bekar kaldıktan sonra Joanna adlı bir kızla tanışarak evlenir: İki yıl sonra bir oğulları olur. Joanna çocuğun doğumu nedeniyle işten ayrılıp kendini tamamen evine vermiştir Çocuk sağlıklı ve usludur. Gel gelelim genç kadın bir süre sonra bu durumdan sıkılmaya başlar. çalışmak ister ama kocası çocuğu düşünerek evde kalmasını ister. Bu durum Joanna'nın daha da sıkılmasına neden olur ve bir süre -sonra evi terkeder. çocuğa bakmak zorunda kalın Bu arada çocuğun geçirdiği bir kazayia yüzü yaralanır. Ted çocuğu hemen doktora götürür ve on dikiş atılır, iz yeri belli olmaz ama Ted bunu unutamaz. Bir yılı aşkın bir süre sonra Joanna ortaya çıkar. Ted artık onu sevmemektedir. Çocuğu yalnızca pazar günleri görebileceğini söyler. İş mahkemeye intikal eder..

    Mahkemede çocuk anneye verilir. Ted çocuğu yalnızca pazar günleri 11'den akşamın 5'ine kadar görebilecektir. Pazar günü çocuğu alır, ama akşama joanna çocuğu atmaya gelmez. Çocuğa Ted kadar iyi bakamayacağını anlamıştır.

    Film en iyi yapım dalında ödül alır ve Hoffman'a da "En iyi erkek oyuncu" dalında ödül kazandırırken Meryl Streep'e de "En iyi yardımcı kadın oyuncu" ödülünü kazandırıyordu. O yıl "En iyi kadın oyuncu" dalındaki ödülü Norma Rae adlı filmdeki oyunuyla Sally Field almıştı.

    Kaynak: (Hayat dergisi / 11 Ocak 1982 / Sayı:2)

  • Semra Emiroğlu

    26.04.2020 - 05:07

    1928 doğumlu sanatçının, henüz 14 yaşındayken "Amcabey" dergisinde ilk karikatürleri yayımlanmıştır. Amcabey ile başlayan çizgi yaşamını Doğan Kardeş, Tef, Akbaba dergilerinde sürdürmüştür. Daha sonra Almanya’ya yerleşen Semra Emiroğlu, 2011'de Münih'te hayata gözlerini yummuştur.

  • Semra Emiroğlu

    26.04.2020 - 05:04

    İlk Türk Kadın karikatürcüdür. (1928 - 2011)

Toplam 5294 mesaj bulundu