11 temmuz 1995, Bosna Savaşı'nda uygulanan soykırımın yaşandığı Srebrenitsa..insan denilen mahluk medeni ve muhteşem olduğu kadar vahşi ve ilkel..
böyle bir katliamın üzerinden sadece 13 yıl geçmiş olması, tarihin bu kadar yakın olması ne kadar şaşırtıcı.
aklın gösterdiği yol inançtır. en azından benim aklım buna yatkın..kimsenin zorlaması altında kalmadan hür iradem ve aklımla insanı yücelten şeyin inanç ve iman olduğunu düşünüyorum..ölünce toprak olacaksam bu dünyada işim ne? bir tesadüf sonucu oluştuysam benim değer,im nerde? sen alemin gözbebeği insansın ve bir amacım, bir inancın olmalı diyor aklım.
Benim mekânım balçıktır
gıdam ise safi aşk
korku ile beslenmez imanım
korku dediğin safi yalandır
korku ile yakaran/bir kendini sever
aşk ile yanıp tutuşan/geçer serden
her dem yeniden tutuşturur küllerini..
gözbebeği: İnsanlarda yuvarlak, hayvanların çoğunda ise dikine elips biçiminde olan gözbebeğinin çapı, irise gelen ışığın miktarına göre değişir. Karanlık ve uzaklık büyütür gözbebeğini; aydınlık ve yakınlık küçültür. Yani bu kararsız çember, ışık varsa küçülür, ışık yoksa büyür. Yakına bakarken de küçüldüğüne göre, yakn olan aydınlıktır, aydınlıktadır. Uzağın payına karanlık düşer. Zaten karanlığı kimse yakından görmek istemez.
Aşık olunca da büyür gözbebeği; demek ki aşık olunan hep uzaktadır. Aradaki mesafenin verdiği acıyı azaltmak için, maşuka 'gözbebeğim! ' diye hitap edilir.
-Elif Şafak-
Peygamber efendimiz mîrâc gecesinde Cebrâil aleyhisselâm ile Burak adındaki beyaz hayvana bindi. Altıncı gökteki Sidret-ül-müntehâ ağacının yanına geldiler. Cebrâil aleyhisselâm Sidre'de kaldı ve; 'Kıl kadar ilerlersem yanar yok olurum' dedi. Resûlullah efendimiz Cennet'i Cehennem'i ve sayısız şeyleri gördü. Sonra Refref üzerine oturdu.
Bir anda çok yükseklere çıktı. Hicâb denilen yetmiş bin perdeden geçti. Her hicâb arası çok uzak idi. Her perdede vazîfeli melekler vardı. Refref Peygambe r efendimizi birer birer o perdelerden geçirdi. (Halebî) Söyleşirken Cebrâil ile kelâm Geldi Refref önüne verdi selâm.
(http://www.tevbe.org)
sabrı belki de en iyi özetleyen kişiler, gözleri kör olana dek mum ışığında resmeden nakkaşların hikayeleri gerçekten merak uyandırıcı. orhan pamuğun eseri benim adım kırmızıda da geçer bu konu.
teorikte iyi bir sistem olmasına rağmen, pratiğe döküldüğünde zenginin daha zengin olmasına yarayan bir rant kapısıdır. kentsel dönüşüm yapılacak alanda en önemli amaç, eski yerleşik kesmin orada kalmasıdır, fakat yapılan örneklerde de görülüyor ki kentsel dönüşüm yapılan alan soylulaştırılmış soyutlanmış 'yeni'
bir kesmin alanı olmaktadır.
Devlet, vakıf ve medya işbirliği ile güzel yerlere gelebilecek, insanlara balık vermektense balık tutmayı öğretmeyi amaçlayan özünde iyi bir programdır.
Tabi sistemin iy olması yeterli değil, bu işin başında olanlarında bu derecede iyi olması gereklidir.
HOŞÇA BAK ZATINA KİM ZÜBDE-İ ÂLEMSİN SEN MERDÜM-İ DÎDE-İ EKVÂN OLAN ÂDEMSİN SEN, deyip insanı yücelten, alemin baş tacı yapan ve gönlümü fetheden şair.
her şehir bir kadın gibidir, mesela istanbul; yaşlı, süslü, hani kokona diye tabir ettiğimiz cinsten yada ankara ciddi, orta yaşlı ama beyaz fönlü saçlarıyla klasik bir kadın ve izmir 30lu yaşlarında kadın gibi kadın yanından geçenleri kokusu al yanaklarıyla kendine aşık ettiren kadın...gibi gibi.
Elif Gibi Yalnızım...Ne Esrem Var; Ne Ötrem... Ne Beni Durduran Bir Cezmim; Ne Bana Ben Katan Bir Şeddem; Ne Elimi Tutan Bir Harf... Ne Anlam Katan Bir Harekem... ...Gölgesini İstedim Bir Dostun Med Gibi... Yine Yalnız Kaldım ...
insan
16.07.2010 - 23:43Şeyh Galip alemin gözbebeği insansın sen demiş...bunun yanında ilkelliği ve vahşiliği ile de tanınır bu mahlukat.
nevruziye
16.07.2010 - 23:04erkan oğurun söylediği enfes bir türkü.
Srebrenitsa katliamı
09.07.2010 - 22:3411 temmuz 1995, Bosna Savaşı'nda uygulanan soykırımın yaşandığı Srebrenitsa..insan denilen mahluk medeni ve muhteşem olduğu kadar vahşi ve ilkel..
böyle bir katliamın üzerinden sadece 13 yıl geçmiş olması, tarihin bu kadar yakın olması ne kadar şaşırtıcı.
kapıları açmak
09.07.2010 - 19:44mustafa kutlunun güzel bi romanı, anadolu kokuyor. bu adam bana kemal tahiri okuduğum zamanki tadı veriyor.
adalet ağaoğlu
09.07.2010 - 19:41ruh üşümesi adlı eseri ile tanıdığım yazar, ve elif şafakın siyah süt adlı kitabında idolüm diye bahsettiği kadın.
aklin gosterdigi yol
09.07.2010 - 00:37aklın gösterdiği yol inançtır. en azından benim aklım buna yatkın..kimsenin zorlaması altında kalmadan hür iradem ve aklımla insanı yücelten şeyin inanç ve iman olduğunu düşünüyorum..ölünce toprak olacaksam bu dünyada işim ne? bir tesadüf sonucu oluştuysam benim değer,im nerde? sen alemin gözbebeği insansın ve bir amacım, bir inancın olmalı diyor aklım.
vefa
09.07.2010 - 00:33güzellerde olmazmış derler.
pinhan
09.07.2010 - 00:30elif şafakın ilk romanı..
Benim mekânım balçıktır
gıdam ise safi aşk
korku ile beslenmez imanım
korku dediğin safi yalandır
korku ile yakaran/bir kendini sever
aşk ile yanıp tutuşan/geçer serden
her dem yeniden tutuşturur küllerini..
Mahrem
09.07.2010 - 00:28gözbebeği: İnsanlarda yuvarlak, hayvanların çoğunda ise dikine elips biçiminde olan gözbebeğinin çapı, irise gelen ışığın miktarına göre değişir. Karanlık ve uzaklık büyütür gözbebeğini; aydınlık ve yakınlık küçültür. Yani bu kararsız çember, ışık varsa küçülür, ışık yoksa büyür. Yakına bakarken de küçüldüğüne göre, yakn olan aydınlıktır, aydınlıktadır. Uzağın payına karanlık düşer. Zaten karanlığı kimse yakından görmek istemez.
Aşık olunca da büyür gözbebeği; demek ki aşık olunan hep uzaktadır. Aradaki mesafenin verdiği acıyı azaltmak için, maşuka 'gözbebeğim! ' diye hitap edilir.
-Elif Şafak-
KAB I KAVSEYN
06.07.2010 - 20:57yaklaşık iki arşın kadar anlamına gelir.
REFREF
06.07.2010 - 20:55(ben de öğrenmiş oldum)
Peygamber efendimiz mîrâc gecesinde Cebrâil aleyhisselâm ile Burak adındaki beyaz hayvana bindi. Altıncı gökteki Sidret-ül-müntehâ ağacının yanına geldiler. Cebrâil aleyhisselâm Sidre'de kaldı ve; 'Kıl kadar ilerlersem yanar yok olurum' dedi. Resûlullah efendimiz Cennet'i Cehennem'i ve sayısız şeyleri gördü. Sonra Refref üzerine oturdu.
Bir anda çok yükseklere çıktı. Hicâb denilen yetmiş bin perdeden geçti. Her hicâb arası çok uzak idi. Her perdede vazîfeli melekler vardı. Refref Peygambe r efendimizi birer birer o perdelerden geçirdi. (Halebî) Söyleşirken Cebrâil ile kelâm Geldi Refref önüne verdi selâm.
(http://www.tevbe.org)
nakkaş
02.07.2010 - 23:57sabrı belki de en iyi özetleyen kişiler, gözleri kör olana dek mum ışığında resmeden nakkaşların hikayeleri gerçekten merak uyandırıcı. orhan pamuğun eseri benim adım kırmızıda da geçer bu konu.
şu an ne dinliyorum
02.07.2010 - 23:54üflediler söndüm, aşık veysel.
sezai karakoç
02.07.2010 - 21:06uzatma dünya sürgünümü benim..
abdülkadir geylani
01.07.2010 - 22:46fütuhu'l gayb adlı eseri ile hayatımın bir bölümüne yol vermiş, yolumu aydınlatmış, muhterem.
ANKARADA AŞIK OLMAK
01.07.2010 - 22:41zuhal olcay güzel söyler.
ankara'da aşık olmak zor iki gözüm.
hesabı kapatmak
01.07.2010 - 18:07nedense o hesap hiçbir zaman çarşıya uymaz.
abant izzet baysal üniversitesi
01.07.2010 - 15:02Bolu nüfusunu ikiye katlayan, iyi bir yatırım örneği, dağın başında ama olsun.
kentsel dönüşüm
01.07.2010 - 13:37teorikte iyi bir sistem olmasına rağmen, pratiğe döküldüğünde zenginin daha zengin olmasına yarayan bir rant kapısıdır. kentsel dönüşüm yapılacak alanda en önemli amaç, eski yerleşik kesmin orada kalmasıdır, fakat yapılan örneklerde de görülüyor ki kentsel dönüşüm yapılan alan soylulaştırılmış soyutlanmış 'yeni'
bir kesmin alanı olmaktadır.
mikrokredi
01.07.2010 - 13:33Devlet, vakıf ve medya işbirliği ile güzel yerlere gelebilecek, insanlara balık vermektense balık tutmayı öğretmeyi amaçlayan özünde iyi bir programdır.
Tabi sistemin iy olması yeterli değil, bu işin başında olanlarında bu derecede iyi olması gereklidir.
şeyh galip
01.07.2010 - 13:28HOŞÇA BAK ZATINA KİM ZÜBDE-İ ÂLEMSİN SEN MERDÜM-İ DÎDE-İ EKVÂN OLAN ÂDEMSİN SEN, deyip insanı yücelten, alemin baş tacı yapan ve gönlümü fetheden şair.
şehir ve kadın
22.06.2010 - 23:34her şehir bir kadın gibidir, mesela istanbul; yaşlı, süslü, hani kokona diye tabir ettiğimiz cinsten yada ankara ciddi, orta yaşlı ama beyaz fönlü saçlarıyla klasik bir kadın ve izmir 30lu yaşlarında kadın gibi kadın yanından geçenleri kokusu al yanaklarıyla kendine aşık ettiren kadın...gibi gibi.
şeyma
22.06.2010 - 23:29müjdeci.
TOKAT REŞADİYE DARIDERE KÖYÜ
22.06.2010 - 23:17anadolunun kayıp şarkıları adlı belgesel filmde de geçen, şirin köy, gidip görmek lazım böyle yerleri, kültürleri, gelenekleri.
Toplam 28 mesaj bulundu