Ailece yolculuk ettiğimiz tren yolculuklarında,ormanların içine bakardım;
-Anne ben ineceğim derdim.
Sanırdım ki; şirinler ormanda yaşıyor.Hala ne zaman orman görsem,kendimi alamıyorum bu düşünceden.Deli miyim neyim ben?
Okulda bütün arkadaşlarını toplayıp,parmak çocuk aramaya çıkan kuzenim kadar deliyim evet :)
Çok kez şikayet ettiğim,içteniçe ise deliler gibi sevdiğim şehir...Ruhu olan tek şehir belkide,yoksa bu derece hem güzel hem acımasız hemde bu kadar mücadele gerektiren şehir çoktan terkedilirdi tarafımca...
Mustafa Altıoklar'ın yönettiği,arada onunda sokakta ateş başında gördüğümüz filmi.Okan bayülgen'in tutkulu deli aşkı,Mustafa uğurlu'nun cuk diye oturan çetebaşı halleri,sevdiğim çingene sohbetleri,balık Ayhan'ın darbukası,Müjde Ar'ın;
-hastayım sana sözü üzerine;
-geçmisss olsunnn deyişi
ve son sahnedeki iç yakıcı melodi,demetin;
-bir vurgun bu sevda deyişi...
Bence güzel bir yapıt.Hatta abartıp her haftasonu izlediğim bir filmdi.Bilmiyorum bişeyler yakıyordu canımı bu filmde...Bilenler bilir; ağır roman filmi benle anılır arkadaşlar arasında...
Babamın doğdugu,benimse çocukluğumun ve ilk gençlik çağlarımın yaşandığı topraklar...İçkisiyle ön plana çıkar,ancak içine girildikçe,masumiyetin bu topraklarda hala varolduğu göze çarpar.Stres,sıkıntı,yalnızlık canavarları bu şehre giremez...
Meriç nehri kenarında her gidişimde babamla içtiğim biranın tadı,hiçbir istanbul mekanında rastlanmaz...İlginçtir ama bu böyledir...
Yıllar sonra,bahçeli evimde; bir akşamüstü yoldaşımla çayımı yudumlarken gülümsüyorum geçen yıllara...Evet bu his uyanıyor bende yanılsamaları dinlerken...
Yiğit özgür'ü,Serkan'ı,Ersin'i,Bahadır'ı Metin'i,Fatih'i,Altay'ı ve daha şimdilik aklıma gelmeyen isimleri ile her hafta yorum sanattan koşarak aldığım dergi :) ...İyi ettiniz geldiniz,hoşgeldiniz...
Son şeyler Ülkesi kitabını İstanbul'un 30A otobüsünde bitirdim ve onca gürültü ve olaya rağmen kitabın içindeki ülkeye girebildim.Açıkcası kitabın kapıları herkese açık,şiddetle tavsiye edilir efendim :)
Öğrenci iken içinde kaybolduğum bir dergiydi,sonraları tad vermez oldu,Bahadır ile kahve içemedim ama tanışıp sohbetimizi ettik.İyidir kendisi,ama Nihat Genç olmasa sanıyorum almazdım dergiyi.
Artık hiçbir şehrin tavanını kutsallık sarmıyordu! Ve günden güne gazete manşetleri insanları ürküten haberler yazıyordu...Neydi aranan? Yada neydi eksik olan bilinmiyordu; kaygısız,umarsız gençler,özenti bir toplum,düşünmeyen beyinler,sevmeyi unutan ...
iskelet anahtar
13.09.2005 - 14:33benim çocukken kullandığım anahtar geldi aklıma,sevimliydi kendisi.
çocukluğum
29.08.2005 - 13:48Çocukluğum asi tarihimdir benim; çocukluğuma gömülmeliyim bugün...
voltran (voltron)
29.08.2005 - 13:46Ne güzeldi o günler...
şirinler
29.08.2005 - 13:44Ailece yolculuk ettiğimiz tren yolculuklarında,ormanların içine bakardım;
-Anne ben ineceğim derdim.
Sanırdım ki; şirinler ormanda yaşıyor.Hala ne zaman orman görsem,kendimi alamıyorum bu düşünceden.Deli miyim neyim ben?
Okulda bütün arkadaşlarını toplayıp,parmak çocuk aramaya çıkan kuzenim kadar deliyim evet :)
acıbadem
27.08.2005 - 09:58kadıköy acıbadem kokoreççisi,bu akşam uğramak gerek belki :)
abidin dino
27.08.2005 - 09:57Gülümserim resimlerine baktıkça...
eski fotograflar
26.08.2005 - 18:38Artık daha da anlamlı :)
filiz
26.08.2005 - 18:34Çocukken sevmediğim,büyüyünce kendimle özdeşleştirdiğim adım :)
kahve falı
26.08.2005 - 18:33Sadece dostlarımla gerçekleştirdiğim aktivite; ne o öyle gidip gidip fal baktırmalar :) ...Korkarım ben öyle olaylardan,cin çarpar valla :)
one more cup of coffee
26.08.2005 - 12:06Hüzünlenmek sabah sabah olacak iş değil,hele de işyerinde :)
manisa
26.08.2005 - 12:04salihli topraklarında öğrenciydim.İnsanlarını bilemem ama doğası beni hep etkiledi.
izmir
26.08.2005 - 11:56Emekli olunduktan sonra,yerleşeceğim şehir :)
istanbul
26.08.2005 - 11:55Çok kez şikayet ettiğim,içteniçe ise deliler gibi sevdiğim şehir...Ruhu olan tek şehir belkide,yoksa bu derece hem güzel hem acımasız hemde bu kadar mücadele gerektiren şehir çoktan terkedilirdi tarafımca...
ağır roman
26.08.2005 - 11:52Mustafa Altıoklar'ın yönettiği,arada onunda sokakta ateş başında gördüğümüz filmi.Okan bayülgen'in tutkulu deli aşkı,Mustafa uğurlu'nun cuk diye oturan çetebaşı halleri,sevdiğim çingene sohbetleri,balık Ayhan'ın darbukası,Müjde Ar'ın;
-hastayım sana sözü üzerine;
-geçmisss olsunnn deyişi
ve son sahnedeki iç yakıcı melodi,demetin;
-bir vurgun bu sevda deyişi...
Bence güzel bir yapıt.Hatta abartıp her haftasonu izlediğim bir filmdi.Bilmiyorum bişeyler yakıyordu canımı bu filmde...Bilenler bilir; ağır roman filmi benle anılır arkadaşlar arasında...
cem karaca
26.08.2005 - 10:54Güneşte demlerim senin çayını; yüreğimden süzer,öyle veririm!
Allah Rahmet eylesin.
edirne
26.08.2005 - 10:51Babamın doğdugu,benimse çocukluğumun ve ilk gençlik çağlarımın yaşandığı topraklar...İçkisiyle ön plana çıkar,ancak içine girildikçe,masumiyetin bu topraklarda hala varolduğu göze çarpar.Stres,sıkıntı,yalnızlık canavarları bu şehre giremez...
Meriç nehri kenarında her gidişimde babamla içtiğim biranın tadı,hiçbir istanbul mekanında rastlanmaz...İlginçtir ama bu böyledir...
bisiklet
26.08.2005 - 09:24Dizlerimdedir hala izleri; sarı renkte,kontra özellikli beni ülkeden ülkeye gezdireceğini düşündüğüm en yakın dostumdu.
bab-ı esrar
26.08.2005 - 09:21Yıllar sonra,bahçeli evimde; bir akşamüstü yoldaşımla çayımı yudumlarken gülümsüyorum geçen yıllara...Evet bu his uyanıyor bende yanılsamaları dinlerken...
Norah jones
25.08.2005 - 19:05Eve gelinir,duş alınır,Norah Jones sesi duvarlara yansır,İstanbul'un stresi evden uzaklaşır...
şebnem ferah
25.08.2005 - 19:04Severiz kendilerini...
penguen dergisi
25.08.2005 - 19:02Yiğit özgür'ü,Serkan'ı,Ersin'i,Bahadır'ı Metin'i,Fatih'i,Altay'ı ve daha şimdilik aklıma gelmeyen isimleri ile her hafta yorum sanattan koşarak aldığım dergi :) ...İyi ettiniz geldiniz,hoşgeldiniz...
paulo coelho
25.08.2005 - 19:00Ben seviyorum kitaplarını,abartılı olmasın ama mutluyum okurken.
paul auster
25.08.2005 - 18:59Son şeyler Ülkesi kitabını İstanbul'un 30A otobüsünde bitirdim ve onca gürültü ve olaya rağmen kitabın içindeki ülkeye girebildim.Açıkcası kitabın kapıları herkese açık,şiddetle tavsiye edilir efendim :)
leman dergisi
25.08.2005 - 18:57Öğrenci iken içinde kaybolduğum bir dergiydi,sonraları tad vermez oldu,Bahadır ile kahve içemedim ama tanışıp sohbetimizi ettik.İyidir kendisi,ama Nihat Genç olmasa sanıyorum almazdım dergiyi.
Toplam 24 mesaj bulundu