Akşamın hüznü çöktü yine Şalale misali akarken gözyaşlarım Kelimeler boğazımda düğüm düğüm yutkundum Işığım ol hayatıma gir teklifte bulunurum Mutluluktur istediğim sayki her kapıdan kovuldum
Olmanı isterim her an sağlıklı mutlu Layıksın her şeye tüm güzelliklere Umarım her an ol sevinç dolu Razıyım her şeye yeterki sen gel
Mutluluğundur sevinmemin yolu Uzayıp giden gecenin hüznüyle Sevgimi yazmak isterim öyle Umutsuzca ümitle yaşamak bu böyle Nedensizce yüreğindekileri söyle
SEVGİDİR HER KAPIYI AÇAN BİZİ, BAZEN BİR KUŞ BİR ÇİÇEK YAPAN DOST, SEVGİLİ KOLAYCA BULUNMAZ İNSAN, ÇABUK BİLİNMEZ. GEÇİCİDİR PARA, POST... HERŞEYDEN ÖNEMLİDİR DOST,SEVGİLİ... YÜREĞİNDE YER VARMI?
DUYGULAR VARDIR, ANLATILMAYAN. SEVGİLER VARDIR, KELİMELERE SIĞMAYAN. BAKIŞLAR VARDIR, İNSANI ÖMÜR BOYU AĞLATAN. YOLLAR VARDIR, YÜRÜNE YÜRÜNE AŞINMIŞ OLAN. KALPLER VARDIR. ACILARLA PARÇALANMAYAN VE İNSANLAR VARDIR, UNUTULMAYAN...
Sizi asırlar Haşmetle yargılar Ağalar Olmayalım lokmamızdan
Yapılırken oligarşik İnsan ayraçları Mezopotamya’ya kitlenir bakışlar Tüm kurallar istisna olurken Sınanır karnaval havasında Denekler Tüttürüp puro sevdasını Alkışlar asiller
Yorulmadan sınar düşes Fareler içinden Farenin kaderini Ve seçmiştir boyunlarını büktüren Katafalk iğnesini Seçmiştir içlerinden Ama her deneyin ardından Boşa gider emekler Ne bir itiraz eder Ne laf anlar denekler
II
Neden Diyerek çırpınır düşes Neden uzak doğudaki Çekik gözlüden Batıda tarif namelerle adı konmuş Vikingden Yarattığım insan sürüsünü Mezopotamya’dan Yapamam
Neden Diye çırpınır düşes Kavgayı kediler Öğrenir farelerden
Öğrendi düşes Mezopotamya’dan Dünyanın Karnını doyurmayı
Ama öğrenemedi Mezopotamya Balkan Anadolu Ve Arap yarımadasıyla Dost olmayı
Zaten Fareler için Bizim evde bile Ayrı kapanlar kurulur
Oysa Mezopotamya’da Her fare için ayrı kapan kurmanın Gereği yoktur
Bir dük Ve bir düşes Nasıl geçmişse içlerinden Mütemadiyen parçalara bölündük Geceler Bu sefer Apansız Acıları silecek Düşes kalacak asıl Dük ölecek
Biz geçmişi olmayanın Yaşayamadığını gördük Ama düşesin merhameti Apış arasından dökülür Yağdırır mihrabından yarattığı Dükün lanetini Bu melanet Düşesten hayrat Dükün azı dişinden Çıkmışsa da serenat
IV
Kimin bu topraklar Ve bizimse şayet Biz Neden didişmişiz Yıllar olmuş Kız almışız Kız vermişiz Zap suyuyla yıkanmadık mı Ve Seyhan karışırken Akdeniz’e Ege’de Islanmadık mı Biraz uğraşsak Kızılırmak Fırat’a karışacak Ya biz Birbirimize Daha karışmadık mı
Parantez içinden Çıkarın türküleri Mezopotamya da Kutsanmadan ninniler Dağılmasın buğular Açmasın sisler Neler var anlatacakları kim bilir Susun Uyanmasın ölüler
Parantez içinden Çıkarın türkülerimi Yarin sabah bakışında Gün ağarmış Yüzüne bakamam Mezopotamya da Kurşun lekesi kana karışmış Artık susamam
V
Çığlık olup yağıyor düşes Yıllar yılı efradın Sabun köpüklerine meze edilmişken En çok biz Ağlamadık mı Efradın ispanya kıyılarından Sürülmüşken vahaya Seni ellerimizle Düşes yapmadık mı Gözüne dizine dursun Şu Mezopotamya’da benim diyen Dillerin kopsun
VI
Asırların Taşıdığı yemini Ve bir düş tazeliğince takılan halkadan 73 halkın Seçiliyor kefeni
Gaipten dualar duyuyorum Size adı konmuş halkların Selamıyla geliyorum
HAYA SIYRILMIŞ İNMİŞ, ÖYLE YÜZSÜZLÜK Kİ HER YERDE NE ÇİRKİN YÜZLER ÖRTERMİŞ MEĞER O İNCECİK PERDE. VEFA YOK, AHDE HÜRMET HİÇ, LAFE-İ Bİ MEDLUL YALAN RAİÇ, HİYANET MÜLTEZEM, HERYERDE HAK MEÇHUL NE TÜYLER ÜRPERİR YA RAB, NE KORKUNÇ İNKI ...
01.07.2005 - 15:16
Akşamın hüznü çöktü yine
Şalale misali akarken gözyaşlarım
Kelimeler boğazımda düğüm düğüm yutkundum
Işığım ol hayatıma gir teklifte bulunurum
Mutluluktur istediğim sayki her kapıdan kovuldum
Olmanı isterim her an sağlıklı mutlu
Layıksın her şeye tüm güzelliklere
Umarım her an ol sevinç dolu
Razıyım her şeye yeterki sen gel
Mutluluğundur sevinmemin yolu
Uzayıp giden gecenin hüznüyle
Sevgimi yazmak isterim öyle
Umutsuzca ümitle yaşamak bu böyle
Nedensizce yüreğindekileri söyle
14.04.2005 - 18:44
YÜREĞİNDE YER VARMI?
SEVGİDİR
HER KAPIYI AÇAN
BİZİ, BAZEN BİR KUŞ
BİR ÇİÇEK YAPAN
DOST, SEVGİLİ
KOLAYCA BULUNMAZ
İNSAN,
ÇABUK BİLİNMEZ.
GEÇİCİDİR PARA, POST...
HERŞEYDEN ÖNEMLİDİR
DOST,SEVGİLİ...
YÜREĞİNDE YER VARMI?
DUYGULAR VARDIR,
ANLATILMAYAN.
SEVGİLER VARDIR,
KELİMELERE SIĞMAYAN.
BAKIŞLAR VARDIR,
İNSANI ÖMÜR BOYU AĞLATAN.
YOLLAR VARDIR,
YÜRÜNE YÜRÜNE AŞINMIŞ OLAN.
KALPLER VARDIR.
ACILARLA PARÇALANMAYAN VE
İNSANLAR VARDIR,
UNUTULMAYAN...
07.01.2005 - 15:22
73 halk 1 Düşes
I
Mezopotamya’da rüzgar
Batıdan esmeye
Devam ediyor
Sizi asırlar
Haşmetle yargılar
Ağalar
Olmayalım lokmamızdan
Yapılırken oligarşik
İnsan ayraçları
Mezopotamya’ya kitlenir bakışlar
Tüm kurallar istisna olurken
Sınanır karnaval havasında
Denekler
Tüttürüp puro sevdasını
Alkışlar asiller
Yorulmadan sınar düşes
Fareler içinden
Farenin kaderini
Ve seçmiştir boyunlarını büktüren
Katafalk iğnesini
Seçmiştir içlerinden
Ama her deneyin ardından
Boşa gider emekler
Ne bir itiraz eder
Ne laf anlar denekler
II
Neden
Diyerek çırpınır düşes
Neden uzak doğudaki
Çekik gözlüden
Batıda tarif namelerle adı konmuş
Vikingden
Yarattığım insan sürüsünü
Mezopotamya’dan
Yapamam
Neden
Diye çırpınır düşes
Kavgayı kediler
Öğrenir farelerden
Öğrendi düşes
Mezopotamya’dan
Dünyanın
Karnını doyurmayı
Ama öğrenemedi Mezopotamya
Balkan
Anadolu
Ve Arap yarımadasıyla
Dost olmayı
Zaten
Fareler için
Bizim evde bile
Ayrı kapanlar kurulur
Oysa Mezopotamya’da
Her fare için ayrı kapan kurmanın
Gereği yoktur
Düşerler korkudan
Tutunamazlar
Düşerler korkuluktan
Limanlarını
Yontulardan
Ayıramazlar
III
Mezopotamya’da rüzgar
Güneye esiyor
Bir dük
Ve bir düşes
Nasıl geçmişse içlerinden
Mütemadiyen parçalara bölündük
Geceler
Bu sefer
Apansız
Acıları silecek
Düşes kalacak asıl
Dük ölecek
Biz geçmişi olmayanın
Yaşayamadığını gördük
Ama düşesin merhameti
Apış arasından dökülür
Yağdırır mihrabından yarattığı
Dükün lanetini
Bu melanet
Düşesten hayrat
Dükün azı dişinden
Çıkmışsa da serenat
IV
Kimin bu topraklar
Ve bizimse şayet
Biz
Neden didişmişiz
Yıllar olmuş
Kız almışız
Kız vermişiz
Zap suyuyla yıkanmadık mı
Ve Seyhan karışırken Akdeniz’e
Ege’de
Islanmadık mı
Biraz uğraşsak
Kızılırmak
Fırat’a karışacak
Ya biz
Birbirimize
Daha karışmadık mı
Parantez içinden
Çıkarın türküleri
Mezopotamya da
Kutsanmadan ninniler
Dağılmasın buğular
Açmasın sisler
Neler var anlatacakları kim bilir
Susun
Uyanmasın ölüler
Parantez içinden
Çıkarın türkülerimi
Yarin sabah bakışında
Gün ağarmış
Yüzüne bakamam
Mezopotamya da
Kurşun lekesi kana karışmış
Artık susamam
V
Çığlık olup yağıyor düşes
Yıllar yılı efradın
Sabun köpüklerine meze edilmişken
En çok biz
Ağlamadık mı
Efradın ispanya kıyılarından
Sürülmüşken vahaya
Seni ellerimizle
Düşes yapmadık mı
Gözüne dizine dursun
Şu Mezopotamya’da benim diyen
Dillerin kopsun
VI
Asırların
Taşıdığı yemini
Ve bir düş tazeliğince takılan halkadan
73 halkın
Seçiliyor kefeni
Gaipten dualar duyuyorum
Size adı konmuş halkların
Selamıyla geliyorum
Toplam 3 mesaj bulundu