Nevim Karahan Adlı Antoloji.com Üyesinin Şai ...

Artık bebeler bile kanmıyor tembihliler şekerlere... yıllar mı... onlar hiç kanmaz bu şekerlere.

Yüreğinize sağlık.

Köşeyi dönünce güzel bir bahçe gelecek öneme derken... nerdesiniz umutlarım... duaya kalken ellerim düşünce yere, bilirim kabul olmaz derim... sitemem boştur duyan var beni bilirim... siz yürek verenlerim... nerdesiniz..
ağlarken gözlerim silinecekmi... ya ağlatanlar... ağlattığıyla kalacakmı ders ...

Bazen doğru yerdemiyim diye düşünürüm.. yani doğru zamandamıyım, olmak istediğim yer mi burası.... arada umudumu yitiririm istediğim hayatı değil istenileni yaşarız ya, hep kim ne derlere takılı kalırya aşklarımız, hep bir gülüşlük kalırya sevinçlerimiz.... sitem.... yeri gelince bu bile yasak ya ...

Ellerimdeki çizgiler silinirmi dersin, ya gözlerimdeki acılar.... bakışıma yapışan o deli rüzgar diner mi dersin... nasıl unutturulur ki gözlerdeki renkler, ellere baktıkça hatırlanmaz mı yanıklar, yanarken ki can yanış, ürkek bakıştaki korkular... gecikmişlik nasıl tükenir, nasıl bitirilir sensizl ...

Huzurun gülüşü vardı dün gözlerimde, bu akşam aynalarda görünmediler, ben mi kaybettim yoksa aynalarmı çaldı bilemedim. Aynalar, gülüşüme düşmanlar, dudakta bir tebessümü öldürdüler... gözlerim yabancı gibi baktı, saçlarım sanki benim değil di, karaların içindeki kırlar hatıralardan damla mıydı.... ...

(Silinsin ama yazmadan geçemedim...)

Elinde sarı güllerle gülümseyen yüz... ve net bakışlar.. insanın gözlerinden yüreğine kadar ilerleyen bir sevgi, umut, karaları öldüren, beyazlara yer açan, mezaları kapatan, eski yılı geride bırakan, yeni yıla selam çakan... bakış... gülümsemesi ile bütünleşe ...

İkimiz aynı mezara sığmayız.....

Sende gelirsen benimle... sen benim umudumsun, sen benim yüreğimsin, sen de gelirsen benimle umudumu gömersin, yüreğimi delersin. Sen benim canımsın, sen benimle gelirsen canımdan edersin. Küçük dudaklarından dökülen bu sözler çok yakıştı sana ve bil ki adam gibi ...

Bir kız gezer içimde, bilmez nicelerde.. bir dert örülür ömrüme görmez her ilmekte aşkım pervane.. bak bayram geldi yeni bir yıla hediye, ben boynu bükük kalmışım kısırım sensin... Bir kız gezer yüreğimde elinde güller, güllerin dikenleri içimi deler, saklanma gel güzel acıyı çeken bu kula ol merh ...

Olur mu dersin, düşlerim seni alıp gelirmi dersin... rüya dediğim gerçek olurmu gelirmisin ... masal olalım, her aşkın bir masalı olmaz mı sanki, bizim de bir masalımız olsun... öp beni uyanayım, al yanına sevda adasına kaçalım.. sen ve ben... ne dersin..

Yüreğinize sağlık..

Bir bayram günü giyinip bayramlıklarımı, takıp saçlarıma bir kırmızı gülü, rüzgara verip gülüşümü.. bir bayram günü sana gelirim diye umut ettim.. önümüz bayram, yine yollar kapalı, karlı dağlar, ayaklar prangalı... sen sevdim dedin ya bir imkansızı... sevdayı imkansız kıldın işte gözün aydın..

...

Bütün gizem gözlerde... ah o gözler, birde yüreği ele vermeseler..

Yüreğinize sağlık.

Gittin ya.... aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum, zamanın çarkı hızlımıydı sensizlikte yoksa usulca mı dönüyordu.. yolcu gibiyim zamansızlıklara, gözlerim yorgun kaç zamandır, senin rengin yok ya semada... kıyametim yakındır gelir kapıma... kıyamam... sen ki gönlümün nazlısı, sen ki benim bir ...

Tut ki seni özledim, yasaklısın.. ve ben sevdanın cephesine sürüldüm.. ortasında kalıp bir ayaklanmanın bir sevda kurşunun hedeflerinde vuruldum.... yaralıyım... yorgun... evim bildiğim yüreğim sen tarafından talan edilmiş, bacam tütmüyor, ısınacak yerim kalmadı, aş yok... açım... üşüdüm... bir suç ...

Bir gül açmıştı ayaza yakın sonbaharda, bir kelebek yolunu şaşırmış doğmuştu üşüten günün kucağına, gülün kırmızısı idi can olan yanına, bilemezdi ne kelebek ne gül ölüm vardı ortalarında... bir nefes aldı kelebek birde kırmızıdan sıcak... buz sıcığı ne kadar ısıtır ki.. gül kelebeği izledi, kele ...

Sallanırken darağacında canımda olacaksın canımda, verirken ben son nefesi derinde saklanacaksın derinde.... kurmuşlar darağacını, sallandırmışlar yağlı ilmeği, koymuşlar başımı demirlere.... demir soğuk... ısıt beni biraz dokun bana, konuş benimle avut aşkınla... anam ağlar ardımdan, bana ağlark ...

Yollarına güller döktüğüm, kapısına köle olduğum, candan öte derinde bulduğum, aradım tende bulamadım...
Yüreğime merhem dediğim, geceme güneş bildiğim, rüyalarıma gelir diye beklediğim, hala ararım bulamadım..

Yüreğinize sağlık.

Son kez bakacağım aynada gözlerime, gözlerime çizdiğim sevgilime, son kez göreceğim seni yüreğimde, son elvedam olacak şiirim, son selamımı getirecek mısralarım... giderken bu şehirden götürmeyeceğim seni yanımda, sen kalacaksın arkamda... son veda bu, sen türkü dudağımda, son şiirim kalemimin ucun ...

Geç kalmışım kalmışım da yeni bir dosya açarmıyım sana, şeffaf bir dosyada üst yazı ile sicil kaydını isterim önce, nüfustan vukaatlı kayıt örneğin, tapudan mal mülk bilgilerin.. sonra bir rapor hazırlarım... bir de kurumundan sicil özetini de beklerim, varsa cep telefonun teknik takip ile görüştüğ ...

Nasıl düşer bu vurgun satırlara, nasıl anlatırım şaşkınım hala... açtın bütün kapıları ayaz soğuğa gittin.. vurdun gittin ya.. hala dururum bıraktığın gibi ardında. Şimdi sağır bir odada, resmini ters çevirdim bakma bana... görme yenilmiş halimi, acıma bana. Alıştırmaya çalışıyorum yokluğuna yüreği ...

Ömrümün neresindeyim, bitişe yakın eşikte miyim, yoksa uzun mu yolunuz bana beşikte miyim... yıllar... eskisi ile yenisi ile beni çalan yıllar.. daha şimdiden bak keder düştü ya içime, hani yok ya umudum gelmeden bitirdiniz beni ... açık kalsın bırak kapı istediğin zaman gel, istediğin zaman git.. ...

Aşkını müjdeyelen güvencinin boynuna senin için papatyalardan kolye taktım, dönecek sana güvencinler koylemi tak boynuna sarılayım sana..

Eskiden masallar diyarlarında gezerdim, hayellerim vardı, bir güvencinle aşka mektup gönderirdim... şimdi.. (mesajlar var ruhsuz) mektup yazılmıyor, postacılar ...

Ben seni uzaktan sevmiştim, uzakta kalmalıydın, ne kadar bilsemde adını anmamalıydım.. büyülü bir şey vardı aramızda, dokunursam sana bozulacaktı büyü.. ben seni öylesi büyülü sevmiştim işte, biliyordum adresini gelmiyordum.. görmemeliydim gözlerinin rengini, ellerin sıcakmıydı bu saatte belirsiz ka ...

Şiirinizi tebrik ederim... yani erkeklerin kahvehanelerde birlikte hoş vakit geçirmek için gittiklerini düşünürdüm hep, oysa işin aslı başkaymış...

bu sözler, bu dedikodular.. yazıkki gerçek hayatımızın birer parçaları, nazlı yürüyen güzelin yürüşü siz konuşmayın diye nasıl değişir ki, gözleri ...

Susar birden yalnızlıklar, karalar beyazlaşır, beyaz bir kanat uçurur düşlerimize, aşk alabildiğine, güller saçlarımızda, yok kırılmak, yok üzen, yok sevdanın düşmanı.... beyaz bir elbise, beyaz bir bakış, beyaz bir kar... üşütecek belki biraz, titrer ten.. belki ağlatacak yalan gözleri... benim göz ...