İmran Tekin Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Anto ...

  • engizisyon

    14.05.2006 - 14:44

    1481-1808 yılları arasında batıda,Katolik kilisesinin siyasi baskı aracı olarak faaliyet gösteren Engizisyon mahkemelerinin Yakılarak öldürülme cezasına çarptırılan insanların sayısının 34.024 e ulaştığını....) Biliyor muydunuz?

  • ayak kokusu

    14.05.2006 - 13:40

    iğreeençç

  • çay ve sigara

    12.05.2006 - 22:03

    çayı çok sevrerim sigarayıda dört gün öncesine kadar sevrdim lakin dört gündür bıraktım inşallah dahada bir daha içmem bana dua edin...

  • ömer üründül

    12.05.2006 - 20:50

    nerde hangi takım hakkında olursa olsun yorumları çok hoşuma gidiyor gerçekten ii yorumcu

  • yahudi

    11.05.2006 - 21:45

    1967 yılında Pariste düzenlenen dünya Yahudi Kongresi'nin zabıtları arasında bulunan bir belgedeki kayıtlara göre bir delegenin:
    'Evet bugün bağımsız bir devletimiz var ama mesut muyuz? Osmanlı'nın devrindeki gibi huzurlu muyuz? Samimiyetle ve hepinizin içinden geçenleri dile getirdiğime inanarak söylüyorum ki hayır!
    Bizim bu dünyada huzurlu ve emniyetli yaşamamız. (Osmanlı'yı yeniden kurmaya bağlıdır! ' diyerek bir gerçeği itiraf ettiğini...

  • abc

    11.05.2006 - 21:26

    Necip Fazıl Kısakürek merhumun, kendisine. 'İslamiyet deyince burnuma ayak kokusu gelir' diyen ihtiyar gazeteciye;
    Senin o burnuna gelen, İslamiyet'in değil; kendi ciğerinin pis kokusudur. Sen, bir mücerredi, bir müşahhastan ayıramayan ahmaksın! ' diye cevap verdiğini

  • risale-i nur

    11.05.2006 - 21:21

    1961 seçimlerinde Türkiye İşçi Partisi mensuplarının, Doğu Anadolu köylerine propaganda yapmak için gittiklerinde, köyde ilk rastladıkları insana: Bu köyde Risale-i Nur talebesi var mı? ' diye sorduklarını...
    Köyde Risale-i Nur talebesi olduğunu öğrendikleri takdir de, o insanlara tesir edemeyeceklerini bildiklerinden dolayı köye girmeyip geriye döndüklerini...

  • osmanlı

    11.05.2006 - 21:17

    Osmanlı ordusunun, İslam'ı tek bir bayrak altında toplamak gayesiyle Mısır seferine giderken Gebze yakınlarındaki bağlık-bahçelik bir arazide mola verdiğinde Yavuz Sultan - Selim'in bütün askerlerin heybelerini arattığını ve hiçbirinde meyve cinsinden birşey çıkmaması üzerine ellerini Ulu Dergah kaldırıp:
    'Allahım, sonsuz şükürler olsun. Bana haram yemeyen bir ordu lutfettin. Eğer askerimin içinde tek bir kişi sahibinden izinsiz bir meyve yeseydi ve ben bunu haber alsaydım Mısır seferinden vazgeçerdim'.' diyerek Rabbine sonsuz hamd ü senalarda bulunduğunu....

  • senfoni

    11.05.2006 - 21:13

    1930lu yılların birinde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının,Anadoluyu tenviretmek için çıktığı turnenin Sivas durağında,bir konser verdikten sonra gazetecinin birinin konseri izleyen bir vatandaşa: Konseri nasıl buldunuz? diye sorması üzerine zavallı adamcağızın, sağına soluna ürkekçe bir göz attıktan sonra gazetecinin kulağına:
    Valla beyefendi,Sivas,Sivas olalı,Timurdan beri böyle zulüm görmedi! diye cevap verdiğini....

  • ziya gökalp

    11.05.2006 - 21:09

    Türkçülük fikrinin ünlü simalarından biri olan Ziya Gökalp'in hayatının son anlarında Fransız hastanesinde yatarken ebedi aleme intikal etmeden bir gece önce, mukaddesata galiz küfürler ederek başını duvarlara vura vura öldüğünü
    Cesedinin de hastane morgunda Hıristiyan geleneklerine göre muamele yapılarak kaldırıldığını...

  • Şeyh Şamil

    11.05.2006 - 21:06

    Şeyh Şamil liderliğindeki Kafkas halkının, istilacı Ruslara karşı olan istiklal savaşlarında göstermiş oldukları büyük direniş karşısında Karl Marks' ın:
    'Hürriyetin nasıl elde edilmesi lazım geldiğini Kafkasya dağlılarından ibretle öğreniniz. Hür yaşamak isteyenlerin nelere muktedir olduğunu görünüz. Milletler, onlardan ders alınız... ' diyerek hayranlığını itiraf etmek zorunda kaldığını...

  • zekat

    11.05.2006 - 21:02

    Fatih Sultan Mehmet Han devrinde bir Müslümanın. günlerce dolaşıp yıllık zekatını verebileceği fakir birini arayıp bulamadığını
    Bunun üzerine zekatının tutarı olan parayı bir keseye koyarak Cağaloğlu'ndaki bir ağaca asıp, üzerine de:
    'Müslüman kardeşim, bütün aramalarıma rağmen memleketimizde zekatımı verecek kimse bulamadım. Eğer muhtaç isen hiç tereddüt etmeden bunu al' diye yazdığını..
    Ve bu kesenin üç ay kadar o ağaçta asılı kaldığını

  • sabır

    11.05.2006 - 20:03

    -----

    Sabrın sonu selamet,
    Sabır hayra alamet.
    Belâ sana kahretsin;
    Sen belâya selam et!

    Felâh mı, onda felâh,
    Silah mı, onda silah
    Sen de kim oluyorsun?
    Asıl sabreden Allah..

    Sabır incecik sırat;
    Murat içinde murat.
    Sabır Hakk 'a tevekkül.
    Sabır Hakk 'a itimat.


    Sabırda pişer koruk,
    Yerle bir olur doruk.
    Sabır, sabır ve sabır,
    İşte Kur'an 'da buyruk!

    Bir sır ki âşikâre,
    Avcı yenik şikâre.
    Yalnız, yalnız sabırda
    Çaresizliğe çare...

  • küfür

    10.05.2006 - 22:39

    acziyetin ifadesi

  • antolojiye 1 gün içinde 3 saatten fazla girmek

    10.05.2006 - 21:54

    uykusuzluk çekiyorum

  • hayal dünyasında yaşamak

    09.05.2006 - 23:14

    evrim teorisinin gerçekliğine inanmak olsa gerek

  • karacaahmet

    09.05.2006 - 22:42

    Deryada sonsuzluğu fikretmeye ne zahmet!
    Al sana derya gibi sonsuz Karacaahmet!
    Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
    Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde?
    Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta;
    Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta...
    Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek.
    Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek.
    Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık;
    Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık.
    Ebedi gençlik ölüm, desem kimse inanmaz;
    Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz.
    Karacaahmet bana neler söylüyor, neler!
    Diyor ki, viran olmaz tek bucak, viraneler,
    Zaman deli gömleği, Onu yırtan da ölüm;
    Ölümde yekpare ân, ne kesiklik, ne bölüm..
    Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep;
    Bu mu dersin, taşlarda donmuş sükûta sebep?
    Kavuklu, baş örtülü, fesli, baş açık taşlar;
    Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar,
    Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları;
    Süzüyor, sahi diye toprağa basanları.
    Onlar ki, her nefeste habersiz öldüğünden,
    Gülüp oynamaktalar, gelir gibi düğünden.
    Onlar ki, sıfırlarda rakamları bulmuşlar;
    Fikirden kurtularak, ölümden kurtulmuşlar.
    Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih!
    Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih

  • tülbent

    08.05.2006 - 22:38

    sanırım açıklama yapmıştım heralde tatmin edemedim sizi

  • insan

    08.05.2006 - 22:36

    RABBİNE karşı pek nankör ve dünya malınada pek düşkündür

  • Kendini arayan adam

    08.05.2006 - 22:28

    güzel kitap herkese tavsiye edilir

  • rektör

    08.05.2006 - 22:23

    genelde asık suratlı laikçi kemalist kıcık insanlar topluluğu istisnalar hariç

  • kültür dersanesi

    08.05.2006 - 22:12

    bu terim reklam kokuyo

  • çirkinlik

    08.05.2006 - 20:56

    kavramları kendi mantığına göre yorumlamak halbuki bir kural koyucu varken

  • tülbent

    08.05.2006 - 20:47

    mücella dinimiz islam kapanma emrini vermiştir ama kimin ne ile kapanacağını yaşadıkları yörenin adetlerine göre serbest bırakmıştır misal tülbent iç anadolu doğu anadolu güneydoğu anadolu da yaygın olan kapanma şeklidir trakya bölgemizde ise kadınların ekserisi çarşaf ile kapanır istanbulda ise bunun adı türbandır yani ha türban ha tülbent ha çarşaf kimse öküz altında buzağı aramasın allahın emri kapanmak

Toplam 353 mesaj bulundu