Necat Necdet Demircan Adlı Antoloji.com Üyesi ...

Alelade sevdik
Birdenbire tükettik
Dörtnala gülümsedik
Tez aşık olduk
Eşkin atıştırdık tüm ilhamlarımızı...

Ulaşmaya çalıştığımız hedefin adının 'sonsuzluk' olduğu yanılgısıyla su gibi tüketmeye çalışıyoruz tüm güzel anları, bahşedilen zamanları... Tebrik ediyorum.

'Keşke...' hüzün karası gölgeli bir iz bırakır gerisinde... Tebrikler.

Çatal yürekli hüzünler açtırmaz bahara bakan yüreğimizin pencerelerini... Tebrikler.

Takvim yapraklarının içerisine serpiştirilen yaşanmışlıklar, pişmanlıklar, keşkeler ve yaşanmamışlıklar birbirine karışır sarmaş dolaş ve kelimelerin takatı yetmez çözmeye bu muammayı... Tebrikler.

Duyulmadığını bile bile hüzün melodileri söylenir, kahırlı duygular beddua olup sitem yağmurları olarak yine kendi ruhuna yağar insanın...

Özlemli duru rüzgarların hangi nefes aralığında ruhumuzun bahçelerinden geçeceğini, hangi anıları getirip hangi düşleri sonsuzluğun ötesine götüreceğini kestiremiyoruz... Susuyoruz bazen çaresizce ve adına 'yaşamak' diyoruz... Tebrik ediyorum.

Siyah ile Beyaz kadar zıt kavramlar olduğu sanılsa da 'gitmek' ile 'kalmak' aynı rengin çocuklarıdır aslında... Tebrik ediyorum.

İlenmenin gücü sevdanın ilk göz kırpmasında eriyebilecek kadar cesametlidir... Tebrik ediyorum.

Ruh kıyılarına örülen hüzün duvarlarının öteki tarafındaki kır çiçeklerinin kokusunu getirir usulca rüzgar, his özgürlüğe susar, deli tay olur yürek ve yıkar bir gün o melun surları... Tebrikler.

Fani; kendi kendinin etini yediğini farketmez velakin 'yamyam' dediğinizde de kızar size... Korkarım ki 'mahşer' açgözlü insanlarca sahneye konulacak... Tebrik ediyorum duyarlı yüreğinizi.

Kırık dahi olsa bir sala tutunabilmişse ruh, fırtınanın adı kalır sadece anılarda... Tebrik ediyorum.

Bazıları gelirken bazıları da giderken mutlu eder insanı... Tebrikler.

Sümbülün kokusunu bilmeyene çiçek bahçesini anlatmak kadar mecalsiz kalır sitem, ki; kulakları bile çınlamaz... Tebrikler.

'Sebepsiz' olarak adlandırılan iç sıkıntılarının rengini bile kendinden saklamaya yeltenen nefis, sakladıkça büyüdüğünü sanır sevgisinin ve sakladıkça yok olduğunu kötülüğün... Ruhu tutuklandığında anlar kötülüğe yardım ve yataklık yaptığını... Tebrik ederim.

Fani kendi vicdanını sanık sandalyesine oturtmayı başardığı an o andır ve bilinmez halen zaman var mıdır... Tebrik ediyorum.

Çare kainatın ötesine yelken açar, ne mümkün yetişmek ardından... Tebrikler.

Zaman yırtıcı kuş misali çalar takvim yapraklarını, daha yürek hangi dala konduğunu anlamadan... Tebrikler.

Yanlış ile doğrunun savaşından 'veda' doğar bazen, ki; ikisinin yarası da derindir... Tebrikler.

'Hak verilmez alınır.' Sitem sivri iğnelerini rüzgara bıraksa da, özlemin ve tutkunun kalkanını delmeye gücü yetmez muhtemelen... Tebrikler.

Hüzün dalgaları yoklar habire ruhumuzun kıyılarını, anılar getirir kucağında, tuzlu gözyaşlarının kokusuyla, kah yanar tutuşur düşler kah üşür hayaller... Tebrik ediyorum.

Kır çiçekleri kurusa da Sonbaharda buram buram kokusu kalır, adı hüzün bile olsa anılarda... Tebrikler.

Sönmüş külleri yeniden yakabilmek itina ile ve düşmek bir kez daha yola heybemizdeki umutlarla... Tebrikler.

Sitem ve serzeniş ikiz kardeş edasıyla anıları deşip susturabilse hüzünleri... Tebrikler.

Ayaz rüzgarlar kırbaçlarıyla acıtırken kanatlarımızı, vazgeçmemek uçmaktan mavilerde... Tebrik ediyorum.