Muharrem Yıldırım Adlı Antoloji.com Üyesinin ...

Her yeni şiirin bir arınma, her yeni sözün bir ferahlık. Devam more!

'...tepeleme gece doldu şimdi düşlerim salapurya / ambarlarda koyun koyuna ölmüş / tarlasız kuşlar / gelincinikler...gitti gider...' ...öperken toprağı alnından yağmur / gökkuşağında keder...

Çok...çok...çok güzel.

'başımın büyük sedası / yık üstüme üstüme / gülden ağır sözlerini / duymazsam sür...' / duymazsam bülbül / kan revan içre görülür / yık üstüme üstüme...

Şimdi sıkı dem bir çay, tadı yürekte şiir, ne de güzel hüzünler örülür...

kaç zamandır / goncasının baharına çiğ düşmüş bir gül yerine / bülbülün gözüne baka baka / yüreğimin yakasına / kışı düşürüyorum / bülbül üşüyor / gül üşüyor / üşümüyorum...

...öyle yaprak yaprak bakma bana sonbahar / hüznünden gelen dağlar devirir / benim yüreğim bir serçe kadar...

...ne zaman sana yazmaya çalışsam / aç bir martı mesaiye kalıyor okyanusun repliğinde / büsbütün yakamoz gözleri kanatlar uykusuz / ki tam o anda bir balık ışıkla konuşturulmuştur..ne zaman sana yazmaya çalışsam / bir elim göğe değiyor / bir elim yüreğimin üstüne kavuşturulmuştur...

Senin şiirler ...

Harflere asmıyorsun hiç yağmuru ve satır aralarında yaslanmıyorsun dağlara; demek bundandır sözlerindeki kekik kokusu...

Bu kadar!

'...yangın diye giydiğim / bir avuç düş denizi...' / bir damla su ol da / gerçeklerde gör bizi...Seni ne zaman okusam şiir okuyorum. Harika...

'...geç babam geç
bu akşamaltı
mahpus yürüyüşü kadar bereketli...'
düşüstü yere düşen bakışlar kadar hareketli bulutlar
yüreğimin incesazında güneş
gözlerimin kıracına yağmur yağar

Seni okumak büyük keyif sevgili Ülker...

Bu şiire mendil bağladım, dilek tuttum, gül bıraktım; döne döne ufkumda serçeler...

'...sıcak
kıldan ince
kılıçtan yarı gece
gazeller geçiyor gazeller
cayır cayır
kalbur saman içinde...
......................
oysa oynaşa oynaşa suda yüzüyor balıklar
oysa çırpına çırpına ağa çekiliyor balıklar
oysa birer birer sofraya geliyor balıklar
birer birer afiyet olsunlar
elime sağ ...

'...gözüm desem
üstünde kaşı var
önümde huban kirpiği
nasıl acı
nasır acı
parmak uçlarımda
beton yığınları
ağır
sağır
ölmüyorum deniz diye
yaşıyorum bağır çağır...'

'Bir dert veriyorsun bin dermana değişemiyor insan...'

'...yastığımın altında
güneyli karınca yuvası
ılık bir rüzgar eser
vay ki ne vay
tırnak diplerimde
güneşin pulu... '

Şiir yüreğin dert görmesin...

'...bendim işte
dağları sırtına saplı
kendi kanadını kendi kıran serçe
kendi kırık kanadını kendi saran serçe
kendi kırık kanatlı serçeliğine kendi kırılan serçe
anladım işte
öyle cır cır şakımaya benzemiyor hayat...'

Of, of, of!...'Ağlamak insan işi'...

'...buruk tatlı bir yeşil zeytindi
dalında bıraksan kurda kuşa yem
ne güzeldi çayın yanında
yanında çayın sele sele vermekti
siyahi bir özlem
hem akdeniz
hem egeden...'

Şiir üstü şiir, çay, zeytin, simide dem...

Müthiş bir acemi!..

'Beğenmedim!' kelimesinin eleştiri sanılması hiç de şairane durmuyor sayın Tülay Sustam. Özellikle şiirde eleştiri dize dize gerekçelendirilmelidir. Elbette anlam ve algı özneldir, ancak toplumsal bir alanda kişisel algımızı tek kelime ile yazıp geçmelerimizin, tek doğru algının bizde toplndığını sa ...