1921 ya da 1922 yılında, Drama’nın RADİBOŞ köyünde imamlık yapan ve “yedi köyün imamı “
olarak anılan babaları Molla Hasan'ın, Yunan komitacıları tarafından camiden alındıktan sonra, (evde, çocuklarının gözlerinin önünde) dövülerek öldürülüşünü ...
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz?
28.12.2024 - 12:19Ali Koç Elegeçmez
İstemeden doğdum
İstemeden öğretmen oldum
İstemeden şair ve yazar
İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz?
28.12.2024 - 12:19Ali Koç Elegeçmez
İstemeden doğdum
İstemeden öğretmen oldum
İstemeden şair ve yazar
İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar
ölüm
16.06.2015 - 10:27'parası olan pazardan / İmanı olan mezardan korkmaz'..ölüm, geldiğimiz yere dönüştür..
ÇANAKKALE AKÇEŞME KÖYÜ
26.01.2010 - 15:10Edirne-Keşan ilçesine bağlı aynı adlı bir köyün varlığı ve ayrıca Urfa iline bağlı 'Ak' sözcüğü ile başlayan çok sayıda köyün olması 'Ak' sözcüğünün bir türkmen boyu ile ilgili olması gerektiğini düşündürüryor bana..
Tarihçi olmadığımdan bu konuda fazla bilgim yok.Ancak Trakya, Balkanlar ve Anadolu'daki çok sayıda köy adlarının hemen hemen tamamı, I. Murat döneminde ve öncesinde buralara yerleştirirlen Türkmen boyları ile ilgilidir.
. Bu nedenle birden fazla Akçeşme Köyü'nün olmasının temelinde, böyle bir bağın olması gerektiğini düşünmekteyim.
Çalışmalarınızda başarılar.diliyor, saygılar sunuyorum.
..*...
Ali Koç Elegeçmez-Keşan
Emekli öğretmen, amatör şiir yazarı ve kendi çabında naçizane araştırmacı..
26-01-2010
nihat kahveci
21.06.2008 - 21:12Bir Türk futbolcusu olarak efendiliğiyle, Avrupa 'da oynadığı çok güzel futbolüyle ve Çek Milli takımıyla yaptığımız son maçta attığı şahane iki golllee yüzümüzü güldüren, alnımızı ak eden ve bize yarı finalin kapılarını aralayan şükran borçlu olduğumuz değerli futbolcularımızdan biri..Nihat Kahveci sana sonsuz teşekkürler.
fatih terim
21.06.2008 - 20:22FATİH TERİM!
………..*……..
Sevgi dolu- inançlı gönlü, bunu futbolcularına aktarmasını bilen, inandırmasını beceren yapıcı karakteri, onu seven ve ona inanan futbolcularıyla ve onu seven meleklerin yardımıyla, Dünya’da yalnız ve güzel insanların memleketi olan Türkiye’min sahibi “Çılgın Türkler”e, beklenmeyen zamanlarda UMULAN en büyük başarıların zevkini yaşatan ve ilginç takım kuruşları ile eleştiri oklarını her zaman üzerinde toplayan “imparator” lakaplı büyük teknik adam…
………..*………
11 tayfanla
ve yedeklerinle birlikte
Mikail meleği şişirirken yelkenlerini
engin ufuklara açılmış geminin
ve
“Yürü ya kulum! “demişken sana Rab’bim
Yürü, ey Fatih Terim..
Yürü!
Bu lütuf sanadır, Türk Milletine’dir;
……..……………………….bilesin.
Türk Ulusu bütün inancıyla
Bütün insanıyla arkandadır,
Yürü!
Sen işini bilirsin.
…………..***…..
20.06.2008.Cuma..
23 nisan
17.04.2008 - 17:45Geldi 23 Nisan! ...('Çocuk ' adlı bir büyüğün ağzından)
Müjdeler arkadaşlar
Bugün 23 nisan!
“Ulusal Egemenlik”
adlı, sihirli bayram!
Yarının büyükleri
çocuklara adanan
Cumhuriyeti kuran
Atatürk’ten armağan..
Ne kadar sevinsek az,
mutlu oluyor insan.
..
“Türk; övün, çalış, güven! ”
Diyerek, vermiş atam!
İnsan gurur duyuyor
Onun oğlu (kızı) olmaktan
Sevinin arkadaşlar
Bugün bayram var,
………………….bayram!
Çalışın, dürüst olun
Yılmayın zorluklardan
Türkiyem’e yol açın
0’nun çizdiği yoldan
Birer Atatürk olun,
Türklüğü taçlandıran!
Ulusal çıkarları
her şeyden üstün tutan
Hayallerle gerçeği
birbirinden ayıran
Birliği, kardeşliği
ve barışı savunan.
Bizler küçük değiliz!
Her birimiz dev adam!
Yarınki dünya bizim
çıkarmayın akıldan.
Sevgi, saygı isteyin,
siz bütün insanlardan.
Hadi çocuklar gelin
dünyanın her yanından
İçelim bardak bardak
kardeşlik ayranından
Bencilliği, nefreti
silelim dünyamızdan
Dünyayı sevgi ile
donatalım sil baştan
..
Müjdeler arkadaşlar
Bu gün 23 nisan!
….
Ali Koç Elegeçmez
çanakkale şehitleri
12.04.2008 - 23:06...............
Çanakkale Yolu'nda!
Bir haziran sabahı bindim anka kuşuma
Gönlümü seriverdim Çanakkale Yolu'na! ..................1
Kaf Dağı'nın ardına uçar gibi yol aldım
Avrupa kıtasından Asya'ya kanatlandım!
Korudağ'dan geçerken içtim çam kokusunu
Adilhan'ın yanında Saroz'un dokusunu......................2
Koruköy Çeşmesi'nden su içtim doya doya
Saroz'un mavisini gönlümde duya duya!
Bolayır'ın içinde biraz tarih topladım!
Burdaki yiğitlere bir kaç dua yolladım!
Açıldım dolu dizgim Şehitler Diyarı'na.....................3
Gözlerimi bıraktım Saroz'un koylarına!
Baktım ki yol boyunca diz çökmüş papatyalar
Sarı bir dantel gibi denize sarkmaktalar
Saçları zümrüt yeşil karakucak gür çamlar..............4
Birbirinin üstünden boynunu uzatmışlar.
Süzülen kuğu gibi geçişirken vapurlar
Yemyeşil gözleriyle onlara bakmaktalar.................5
Bir anda çocuk oldum, hayat doldu içime!
Doyamadım Boğaz'ın mavi-yeşil rengine
Atatürk'ün evine selam verip te geçtim.
Dönüşte geleceğim diye haber ilettim......................6
Hayalimde canlandı Conkbayır...Kocaçimen
İstedim ki bir anda orda olayım hemen!
Bayıldım kıyılara oturmuş yazlıklara!
Uzatmışlar elini Boğaz'ın sularına! .............................7
Boğaz'ın mavi suyu böyle miydi hep bilmem
Beyaz bir martı olup uçmak geldi içimden!
Durdurdum Toros'umu Marmara eteğinde!
Boyadım ellerimi mavinin göbeğinde!
Bir kaç tane taş atıp izledim halkaları..........................8
Gönlümü alıverdi denizin dalgaları!
Gönlüm söz dinlemiyor, dalgalarla ilerler
'Kilitbahir önünde feribottayım 'gel! ' der.....................9
Bir yarış pisti gibi uzayıp giden yoldan.
Geçtim normal bir hızla Eceabat Bulvarı'ndan.
Sol yanım mavi deniz, sağ yanıp Kilitkale
Karşımda destan destan o güzel Çanakkale! ...........10
Yüzyıllar öncesinden bir selam verir gibi
'Dur yolcu! ' dizeleri bir tepenin üstünde
Birdenbire köpürdü denizin dalgaları!
Beynimde şekillendi bir devrin anıları:.........................11
Boğaz'a dizilince düşman donanmaları
Nasıl da eritmiştik o demirden dağları!
Sonra mart! .. sonra nisan! .........................................12
915'in tüm ayları..
Cennetten bir bahçeye
çevirdik buraları!
Conkbayır...Mustafa Kemal.........................................13
57.piyade alayı...
Yahya Çavuş! ..Seyit'ler
Ve tüm kahraman Mehmetler..
Canlandılar gözümde, herbiri birer birer!
Seni anlamak için bir kere görmek yeter!
Senin için boşuna can vermemiş Mehmetler!
Düşüncelerim gibi akarken ak köpükler.......................14
Arkamda kalıverdi destanlaşmış tepeler!
Vapur gider su gider, vapurda ben giderim
Boğaz'ın sularında dillenir türkülerim.
Meltemlerinde tüter iki kıta kokusu..............................15
Dağlarda-bayırlarda yeşilin en koyusu
Marmara'dan Ege'ye akarken mavi deniz
Bir tarih nasıl kokar ah! bir görmeliydiniz! ....................16
Cennetten bir bahçeydi Boğaz ve Çanakkale!
Böyle kutsal bir diyar verilir mi ellere!
Her zerre toprağına gülleler yağsa yine
Bu millet kurban olur sana ey Çanakkale! ....................17
O kadar haklıymış ki sana canını veren
Bir değil bin can olsa verir seni her gören!
................................[].............................
aşk
11.04.2008 - 00:01AŞK; SEVGİDİR
SEVGİ; EMEK!
VERMEYİNCE
ÇOĞALMIYOR MÜBAREK!
........
MISIRLIOĞLU
istanbul
08.04.2008 - 11:11İstanbul'a Sitem! !
Yıllar yılı İstanbul, senden haber beklerim!
Basamaklar azaldı, elimde ak mendilim!
Saroz Kıyıları'nda oturmuşum çaresiz
Hazret Süleyman gibi martıları gözlerim!
Haydarpaşa Garı'ndan kalkmaz mı trenlerin!
Nerde Bağdat Yolu'nda söylenen türkülerin!
Hani nerde Necip'ler! Tükendi mi şairin!
Söyle bana İstanbul yanlış mı dediklerim!
Yıkıldı mı İstanbul hisarların duvarı
Nerde hisar üstünden İstanbul'un halları!
Suları mı kurudu Marmara'nın İstanbul
Ses vermiyor Boğaz'ın köpüklü dalgaları!
Ey Mustafa Kemal'in ışıklı martıları!
İstanbul'un, İstanbul soluyan evlatları!
Gezdiğin bahçelere bir çiçek te sen ekle
Seninle gurur duysun İstanbul Sokakları!
Ey Üsküdar anladım, yağmurun bitmiş,tamam!
Bir çeşmen de yok mudur Mimar Sinan'dan kalan
İstanbul'un üstüne zaman vuruyor; dan! dan!
Kadıköylü şairim gel artık sen de uyan!
Hani nerde Yahyalar, Orhanlar, Cahitler'in
Söyle bana İstanbul, haksız mı bu sitemim
Denizdeki fenerler çoktan yandılar, çoktan
Millet şair bekliyor Boğaz Kıyıları'ndan!
Ey İstanbul, inan ki bu yerleri görmedim.
Onların övgüsünü türkülerde dinledim.
Bu ela gözlerimi ben Haliç'e sözledim!
Sakın kızma İstanbul, ben Haliç'e özledim!
......................***..........................
aşk
07.04.2008 - 12:09Aşık Olmak İster misiniz?
Aşk..aşk…aşk!
……………..diye diye,
başımın etini yediniz!
Aşk, hastalık değil
............mutluluktur dediniz.
Emin misiniz?
Kulakları sağır,
gözleri kör,
ciğerleri verem,
insanı
Aslı ile Kerem eden;
kara sevdalara sürükleyen
Kim?
Mecnun’u çöllere
Yusuf’la Züleyha’yı dillere
.….……………….düşüren
Ferhat’a, dağları deldirten
Şirin’in ateşini, ölümle söndürten
Mevlana’yı divane gibi döndürten
Nice padişahı, nice kralı
savaşlara götüren
Truva’yı kan gölüne döndürten
Şaire,
......ömrünü şiirle geçirten
geceni gündüze ekleten..
0 değil mi?
Aşk, zararsız bir hastalık öyle mi?
Arı’ya, yaşam boyu
...............................bal yaptırtan!
Tahir ile Zühre’ye
...............................saz çaldırtan..
Ölümlere vardırtan..
Aşk değil mi?
Siz
ne istediğinizden emin misiniz?
Hala aşık olmaya niyetli misiniz?
Yataklara düşmeye
bu kadar istekli misiniz!
Hala aynı fikirde misiniz?
..
Deli misiniz!
……..[]……………
istanbul
07.04.2008 - 11:56İstanbul'dan Güzel!
Barbaros Limanı'nda o akşam vakti
Boğaz'a ters yönde bir rüzgar esti.
Ne Boğaz kaldı, ahhh!
................................Ne de yalılar!
Kadıköy
.............Üsküdar.....
..........................yok oldu bitti!
Penbe gül rengindeki
............................o akşam vakti
maviler birbirine karıştı gitti.
Denizi dudağından öpen martılar
bir başka mavinin içine girdi!
Vapur düdüklerinde sustu İstanbul!
Martı kanatlarından indi İstanbul!
Maviyi yüzünden sildi İstanbul!
Kız Kulesi
.................bir anda kayboldu gitti!
Yok oldu İstanbul bir göz içinde!
Eridi İstanbul bir söz içinde!
Şair gönlüm bırakıp beni
..................................bir taburede
Köpüksüz mavilikler içine girdi!
Ah şu şair gönlüm,
...................................ah deliii!
Uslanmadın gitti!
istanbul
07.04.2008 - 11:48....İstanbul Benim Bu Gece!
Şaşırdım İstanbul’u görünce!
Aldım süpürgeyi elime
Süpürdüm tepeleri iyice
Ağaç diktim her yerine
Sonra fırçayı saldım denize
Boyadım İstanbul’u gönlümce
İstanbul benim,
Ben İstanbul’um bu gece!
…………&&………..
12.01.2007
istanbul
07.04.2008 - 11:42Affet İstanbul!
Sana veda edemedim
Gözyaşımı silemedim
Bir tek buse veremedim
Affet İstanbul!
Boğaz’ında yüzemedim
Eteğinde gezemedim
Eserlerin süzemedim..
İçimdeki meltemlerin,
Hasret!
....................... İstanbul!
Vapur sesi dinlemedim
Martılara binemedim
Köprülerin gezemedim
Gönlümdeki resimlerin
Kasvet!
....................... İstanbul!
Sultanahmet
Dolmabahçe
Bilmem diye hiç yerinme
Tümü gönül penceremde
Seyret İstanbul!
Geri dönüp bakamadım
Sana mendil sallamadım
Güzel şiir yazamadım
Çünkü sende yaşamadım
Şükret İstanbul!
Acep bir gün gelir miyim
Endamını görür müyüm
Gözlerinde ölür müyüm
Kısmet İstanbul!
Dünya hanmış sense hancı
Hasretinden çektim sancı
Onüç milyon garip yolcu
Bir tanesi olamadım..
Sabret İstanbul!
Belki İstanbul!
...…………[]……………
Ali Koç Elegeçmez
ölüm
07.04.2008 - 00:51Ömrün gün batımından önce gelirse, geride kalanların döktüğü gözyaşı; gün batımında gelirse, arifler için beklenen şeb-i arus'...
Peki ömrün gün batımı nedir? ....okuyalım:
..............[].........
Ömrün Günbatımında!
..............*...................
İlkin fark edemedik,
........................nasıl doğardı gün!
Dünya toz pembe idi,
...........................................öğleyin!
Bir de baktık,
......... gün batımına gelivermişik
.............................................ömrün!
Gün batımında gelir şimdi bize;
yaşanan her mevsim
............................ her hafta
..........................................her gün..
Menzili göründü ömrümüzün!
Artık
..........bir hazan gülüdür
................ya da bir veda busesi
dudaklarımızda açan her tebessüm
Rodin’in heykeline benzerken siluetim
Med-ceziri yaşıyor gönlüm.
Gölgemiz oldu ölüm!
Çöreklendi içimize
....................boynu bükük bir nida!
İtiraf etmekten kaçındığımız,
......................kocaman bir “elveda! ”
Bütün sevdiklerimizden ayrılmak
...............................gerçeği var ya!
Dinleyememek kuş seslerini...
Yürüyememek
..................bu sokaklarda bir daha
Kabullenmek istemeyiz asla!
Memede bebek oluruz yaşama!
Bu yüzden
ana sütü gibi haz verir;
.....................doğan güneş
................................açan çiçek…
hatta,
..........bulutlu gün…
Gün batımındaki her insana!
Ama boşuna!
Taşta yosun olsak ta..
solan bir yaprağızdır
..................hayat ırmağında!
Çıkmak üzereyizdir
..................yaşam tünelinden!
Duyan olmaz,
tutan olmaz elimizden.
Çaresiz,
............çörekleniriz anılara!
Batsın istemeyiz güneş
Bitsin istemeyiz
mevsimler,
aylar,
haftalar.
gün..
Günbatımındayken ömrün!
.........………………………
............. Aralık...2007-Keşan
Ali Koç Elegeçmez
aşk
07.04.2008 - 00:39Hangi Aşk Üstün?
Mecnun dedi:
....................aşk
........................ benimki!
Kerem dedi:
....................yook,
..........................benimki!
Ferhat dedi:
...................ben neyim ki!
POLEN dedi:
................dinleyin az,
.................gözünüzü açın biraz
Bir mevsimde
.................lodos-poyraz
............................. dinlemeden
....................................uçan benim.
Hem Leyla'ya
...............hem Aslı'ya
......................hem Şirin'e
...............................koşan benim.!
Bir tek yudum su istemem
ova
dağ
taş
....................hiç dinlemem.
sıcak-soğuk
.....................bekleyemem,
...................çiçeğime varırım ben.
Ben çiçeğe kavuşmasam
................yumurtayla buluşmasam
bir tomurcuk oluşmasam
..............dalda, meyva durur muydu.
Orda kiraz
............. sütte beyaz
......................asmada yaz
......................................olur muydu!
Bir an için hepsi durdu!
..............dağlar taşlar hep kudurdu!
İşte o an
..................aşk konuştu:
Tümünüzde aşk olmasa,
.....................gönlünüze o konmasa;
mıknatısta
...............zıt kutuplar,
.......................birbirini bulur muydu.
Volkanik dağ efesi,
........................Iguana olur muydu!
Seher vakti
...............güneş gonga,
................... hep.aşk ile vurur muydu!
bir bebeğin çığlığında;
....................aşk,
...........................hayatı
......................................bulur muydu!
Buluş için,
................tüm alimler,
.......................yunus yunus
......................................ağlar mıydı!
Bir pervane
.....................ışık için,
......................... çıtırçıtır
............................... yanar mıydı!
Mehmetçik'im
..................verilmezi,
.......................vatanına adar mıydı
Her ölümlü,
...............yaradana,
........................-kaçınılmaz -
................................... varır mıydı!
Bal arısı,
............çiçek çiçek
......................polenleri toplar mıydı
Ve bu şiir
...........böyle coşup
.......................ırmak gibi
........................................akar mıydı
Şİmdi lütfen siz söyleyin,
............................kimin aşkı
...................................... daha üstün?
Ali Koç Elegeçmez
çanakkale şehitleri
06.04.2008 - 23:11Saros'dan Gelibolu'ya Bakarken!
Ne zaman
Saros'dan baksam Gelibolu'ya
Gelincik gelincik tepeler görürüm!
Düşünürüm Çanakkale Savaşları'nı
Mehmetçik'imle övünürüm!
Ne zaman Saros'dan baksam;
güneşe, aya..
Mart ayında, nisanda, mayısta, ağustosta..
Kanlısırt'ta.. Kocaçimen'de.. Bombatepe'de...
Uçan şahinler görürüm!
Ve öğretmen Ethem'in armut ağacında,
gamlı bülbülleri dinlerim!
Binerim martıların kanatlarına!
Gülle gibi ağır günlere giderim!
Kumkale'de..Anafartalar'da.. Arıburnu'nda...
Siperlerde gülleler eritirim!
Yahya Çavuş olurum Seddülbahir'de!
Bir avuç askerle üç alay düşmana direnirim..
Mustafa Kemal'le birlikte,
Conkbayırı'nda;
Bir ölür bin dirilirim!
Ne zaman Gelibolu'ya baksam
Saros Kıyıları'ndan;
Mecidiye'den..Erikli'den..Yayla'dan...
Tek tek koylarında gezerim Gelibolu'nun!
Kirte'de,Sığındere'de...Alçıtepe'de
Düşmanla göğüs göğüse cenk ederim!
Bir bakarım Mecidiye Tabyası'ndayım!
Edremitli onbaşı,
Seyit Mehmet'in yanındayım!
Kaldırıp kaldırıp dev gülleleri
Bouvet'i..Agemomnon'u vurmaktayım!
Ne zaman Saros'dan baksam Gelibolu'ya
Kanlısırt'ta Tekçam Tepesi'ndeyim!
Oturmuşum tek çamın altına
memleket türküleri söylemekteyim!
İşte böyle, her yaz ben,
Gümüş yaldızlı bu sahillerden
bakarken Gelibolu'ya
O destan günlerinde gezerim!
Ve ikiyüz ellibin şehidin kabirlerini okşarken
bronz tenli ellerim
'Dünya' denen bu bahçede
Tek tek çamların orman olduğu
savaşsız günleri özler
Katmer katmer gonca bir gül gibi
mavi denize bakan
çılgın gözlerim!
Ali Koç Elegeçmez
çanakkale şehitleri
06.04.2008 - 23:03Çanakkale Kahramanları!
Eşref-i mahlukatın o çirkin- kirli yüzü
Yıl 1915'te düştü yine Boğaz'a!
Anadolu Türkü'nü toptan yok etmek için
Saldırdı hayvan gibi düşman Gelibolu'ya!
Yok etmek istediği sanki insan değildi
Halı kadar toprağa düştü binlerce mermi
Doğduğu topraklarda yeniden doğmak için
Göğsünü kalkan yaptı Anadolu Mehmet'i
Binlerce mermi düştü bir günde topraklara
Bir günde, bin destan yazıldı bu sırtlara!
0rtalama bir güne bin tane şehit düştü
0nbeşliler 0nbeşte toprağa böyle düştü!
Kimi Yahya Çavuş'tu, kimi Seyit Onbaşı
Çoğunun düşmemişti gözüne sevda yaşı
Kimini oğlunu bekler, kimini sevdalısı
Biçilecek buğdaylar beklerdi kimini de..
Göz kırpmadan verdiler canlarını vatana
Yazdıkları mektubu atamadan gittiler
Hayatın baharına veda ederken erken
Bizlere bu vatanı bırakan yiğittiler.
Conkbayır...Bombatepe...Kanlısırt.. demediler
Her tepenin önünde dev gibi dikildiler.
Bu vatana adanmış kınalı keklik gibi
'Öl! ' emriyle tarihe yeni bir yön verdiler.
Her biri aslan idi! Her biri melektiler!
Kanatsız gelmişlerdi, kanatsız yükseldiler!
Ali Koç Elegeçmez
çanakkale şehitleri
06.04.2008 - 22:57Onbeşliler! (Çanakkale)
Dünyaya sen gösterdin nasıl korunur vatan!
İmanlı göğüslerle; çelikten daha sağlam
Aşılmaz bir duvarı nasıl örermiş insan!
Bu cennet vatan için nasıl verilirmiş can!
Dünyaya sen gösterdin şehit olmak ne demek!
Yar'e candan bir buse verir gibi can vermek!
Canını versen bile hiç ölmemek ne demek!
'Ölümlerden öteye ölmeye koşan Mehmet! '
Dünyaya sen öğrettin, Mehmet demek ne demek!
Komutanın emrine nasıl uyar bir Mehmet!
Kıpkızıl akşamların o ölüm sağnağında
'Ölümlerden öteye nasıl uçar bir Mehmet! '
Yıl 1915' ti...
Bademler açmaktaydı...
Zaman Boğaz'da durmuş, Mehmet'e bakmaktaydı!
Vatan için Mehmet'e onur veren o ölüm
Emperyal gemilerden o yıl sırıtmaktaydı!
Kırkında..otuzunda..onbeşinde gençtiler.
Emperyal orduları kovmaya gelmiştiler.
Kimi muvazzaf asker, kimi gönüllü bir er
Bir öğretmen...öğrenci...ya da bir rençberdiler.
Düşmanı durdurmaya birlikte and içtiler!
Zamanı deler gibi düştü gökten mermiler!
Sanki kıyamet idi, ölüm kustu gemiler!
Kırlarda bahar söndü! İnsanlık burda öldü!
Boğaz'ın sularına pis salyalar döküldü!
Kudurmuş kurtlar gibi saldırdılar bir anda
0 gümüşi sahili kirlettiler kanlarla
Bu bir savaş değildi, vallahi bir soykırım.
Yılar mı Mehmetçik'im, haykırdı: 'Hücum! Hücüm! '
'Allah, Allah! ' sesiyle inledi yerler gökler!
Boğaz'da matem vardı, ölüm kusarken günler!
Hangi düşman dayanır imanlı göğüslere
Mehmetçik'in önünde dümdüz oldu tepeler!
Bir kere sarsılmadan atıldılar ileri
Düşmanın üzerine göz kırpmadan gittiler.
Şaşırdı kaldı düşman! ..Açıldı gözbebekler!
Dere-tepeyi aşıp, uçarken Mehmetçik'ler!
Bu ne harb idi ya Rab! Bu nasıl bir harb idi!
Çarığı- çapasıyla Mehmet şahlanmaktaydı!
Vatana, ekmeğine göz diken düşmanını
Denize dökmek için kanatsız uçmaktaydı!
Ceplerinde ya mektup, ya da bir mendil vardı.
Burada mağlup olmak onlar için bir ar'dı!
Ya şehit olacağız, ya gazi demiştiler
Alay alay gelmişler bir avuç dönmüştüler!
İmanlı göğüslerle tarihe yön verdiler
İşte bu Mehmetlere 'onbeşliler' dediler!
Vatan nasıl korunur gösterdin be Mehmet'im!
Mertliğini sunarken bir gül gibi dünyaya!
Yarım kalan işleri bırakıp torunlara
Ebedi bir yaşama kanatlandın Mehmet'im!
Ali Koç Elegeçmez
hoşgörü
23.10.2006 - 11:38Karşılıklı olursa,barış içinde mutlu yaşamanın anahtarı..
ırak savaşı
23.10.2006 - 11:34Ülkesine demokrasi getiremeyen bir adamın neden olduğu, ateşi bize kadar ulaşan çok kanlı bir kurtlar sofrası..
rakı şişesinde balık olmak
23.10.2006 - 11:30İçkiyi bu denli seven bir şairin sonu nasıl bitebilir sizce..Maalesef öyle sonlandı..
hıfzı topuz
23.10.2006 - 11:25'MEYYALE ' adlı romanını mutlaka bulup okumanızı öneririm..
Toplam 23 mesaj bulundu