Ali Koç Elegeçmez Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

  • Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz?

    28.12.2024 - 12:19

    Ali Koç Elegeçmez

    İstemeden doğdum
    İstemeden öğretmen oldum
    İstemeden şair ve yazar
    İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar

  • Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz?

    28.12.2024 - 12:19

    Ali Koç Elegeçmez

    İstemeden doğdum
    İstemeden öğretmen oldum
    İstemeden şair ve yazar
    İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar

  • ölüm

    16.06.2015 - 10:27

    'parası olan pazardan / İmanı olan mezardan korkmaz'..ölüm, geldiğimiz yere dönüştür..

  • ÇANAKKALE AKÇEŞME KÖYÜ

    26.01.2010 - 15:10

    Edirne-Keşan ilçesine bağlı aynı adlı bir köyün varlığı ve ayrıca Urfa iline bağlı 'Ak' sözcüğü ile başlayan çok sayıda köyün olması 'Ak' sözcüğünün bir türkmen boyu ile ilgili olması gerektiğini düşündürüryor bana..
    Tarihçi olmadığımdan bu konuda fazla bilgim yok.Ancak Trakya, Balkanlar ve Anadolu'daki çok sayıda köy adlarının hemen hemen tamamı, I. Murat döneminde ve öncesinde buralara yerleştirirlen Türkmen boyları ile ilgilidir.
    . Bu nedenle birden fazla Akçeşme Köyü'nün olmasının temelinde, böyle bir bağın olması gerektiğini düşünmekteyim.
    Çalışmalarınızda başarılar.diliyor, saygılar sunuyorum.
    ..*...
    Ali Koç Elegeçmez-Keşan
    Emekli öğretmen, amatör şiir yazarı ve kendi çabında naçizane araştırmacı..
    26-01-2010

  • nihat kahveci

    21.06.2008 - 21:12

    Bir Türk futbolcusu olarak efendiliğiyle, Avrupa 'da oynadığı çok güzel futbolüyle ve Çek Milli takımıyla yaptığımız son maçta attığı şahane iki golllee yüzümüzü güldüren, alnımızı ak eden ve bize yarı finalin kapılarını aralayan şükran borçlu olduğumuz değerli futbolcularımızdan biri..Nihat Kahveci sana sonsuz teşekkürler.

  • fatih terim

    21.06.2008 - 20:22

    FATİH TERİM!
    ………..*……..
    Sevgi dolu- inançlı gönlü, bunu futbolcularına aktarmasını bilen, inandırmasını beceren yapıcı karakteri, onu seven ve ona inanan futbolcularıyla ve onu seven meleklerin yardımıyla, Dünya’da yalnız ve güzel insanların memleketi olan Türkiye’min sahibi “Çılgın Türkler”e, beklenmeyen zamanlarda UMULAN en büyük başarıların zevkini yaşatan ve ilginç takım kuruşları ile eleştiri oklarını her zaman üzerinde toplayan “imparator” lakaplı büyük teknik adam…
    ………..*………
    11 tayfanla
    ve yedeklerinle birlikte
    Mikail meleği şişirirken yelkenlerini
    engin ufuklara açılmış geminin
    ve
    “Yürü ya kulum! “demişken sana Rab’bim
    Yürü, ey Fatih Terim..
    Yürü!

    Bu lütuf sanadır, Türk Milletine’dir;
    ……..……………………….bilesin.

    Türk Ulusu bütün inancıyla
    Bütün insanıyla arkandadır,
    Yürü!
    Sen işini bilirsin.
    …………..***…..
    20.06.2008.Cuma..

  • 23 nisan

    17.04.2008 - 17:45

    Geldi 23 Nisan! ...('Çocuk ' adlı bir büyüğün ağzından)

    Müjdeler arkadaşlar
    Bugün 23 nisan!

    “Ulusal Egemenlik”
    adlı, sihirli bayram!

    Yarının büyükleri
    çocuklara adanan

    Cumhuriyeti kuran
    Atatürk’ten armağan..

    Ne kadar sevinsek az,
    mutlu oluyor insan.
    ..
    “Türk; övün, çalış, güven! ”
    Diyerek, vermiş atam!

    İnsan gurur duyuyor
    Onun oğlu (kızı) olmaktan

    Sevinin arkadaşlar
    Bugün bayram var,
    ………………….bayram!

    Çalışın, dürüst olun
    Yılmayın zorluklardan

    Türkiyem’e yol açın
    0’nun çizdiği yoldan

    Birer Atatürk olun,
    Türklüğü taçlandıran!

    Ulusal çıkarları
    her şeyden üstün tutan

    Hayallerle gerçeği
    birbirinden ayıran

    Birliği, kardeşliği
    ve barışı savunan.

    Bizler küçük değiliz!
    Her birimiz dev adam!

    Yarınki dünya bizim
    çıkarmayın akıldan.

    Sevgi, saygı isteyin,
    siz bütün insanlardan.

    Hadi çocuklar gelin
    dünyanın her yanından

    İçelim bardak bardak
    kardeşlik ayranından

    Bencilliği, nefreti
    silelim dünyamızdan

    Dünyayı sevgi ile
    donatalım sil baştan
    ..
    Müjdeler arkadaşlar
    Bu gün 23 nisan!
    ….

    Ali Koç Elegeçmez

  • çanakkale şehitleri

    12.04.2008 - 23:06

    ...............
    Çanakkale Yolu'nda!

    Bir haziran sabahı bindim anka kuşuma
    Gönlümü seriverdim Çanakkale Yolu'na! ..................1
    Kaf Dağı'nın ardına uçar gibi yol aldım
    Avrupa kıtasından Asya'ya kanatlandım!

    Korudağ'dan geçerken içtim çam kokusunu
    Adilhan'ın yanında Saroz'un dokusunu......................2
    Koruköy Çeşmesi'nden su içtim doya doya
    Saroz'un mavisini gönlümde duya duya!

    Bolayır'ın içinde biraz tarih topladım!
    Burdaki yiğitlere bir kaç dua yolladım!
    Açıldım dolu dizgim Şehitler Diyarı'na.....................3
    Gözlerimi bıraktım Saroz'un koylarına!

    Baktım ki yol boyunca diz çökmüş papatyalar
    Sarı bir dantel gibi denize sarkmaktalar
    Saçları zümrüt yeşil karakucak gür çamlar..............4
    Birbirinin üstünden boynunu uzatmışlar.

    Süzülen kuğu gibi geçişirken vapurlar
    Yemyeşil gözleriyle onlara bakmaktalar.................5
    Bir anda çocuk oldum, hayat doldu içime!
    Doyamadım Boğaz'ın mavi-yeşil rengine

    Atatürk'ün evine selam verip te geçtim.
    Dönüşte geleceğim diye haber ilettim......................6
    Hayalimde canlandı Conkbayır...Kocaçimen
    İstedim ki bir anda orda olayım hemen!

    Bayıldım kıyılara oturmuş yazlıklara!
    Uzatmışlar elini Boğaz'ın sularına! .............................7
    Boğaz'ın mavi suyu böyle miydi hep bilmem
    Beyaz bir martı olup uçmak geldi içimden!

    Durdurdum Toros'umu Marmara eteğinde!
    Boyadım ellerimi mavinin göbeğinde!
    Bir kaç tane taş atıp izledim halkaları..........................8
    Gönlümü alıverdi denizin dalgaları!

    Gönlüm söz dinlemiyor, dalgalarla ilerler
    'Kilitbahir önünde feribottayım 'gel! ' der.....................9
    Bir yarış pisti gibi uzayıp giden yoldan.
    Geçtim normal bir hızla Eceabat Bulvarı'ndan.

    Sol yanım mavi deniz, sağ yanıp Kilitkale
    Karşımda destan destan o güzel Çanakkale! ...........10
    Yüzyıllar öncesinden bir selam verir gibi
    'Dur yolcu! ' dizeleri bir tepenin üstünde

    Birdenbire köpürdü denizin dalgaları!
    Beynimde şekillendi bir devrin anıları:.........................11
    Boğaz'a dizilince düşman donanmaları
    Nasıl da eritmiştik o demirden dağları!

    Sonra mart! .. sonra nisan! .........................................12
    915'in tüm ayları..
    Cennetten bir bahçeye
    çevirdik buraları!

    Conkbayır...Mustafa Kemal.........................................13
    57.piyade alayı...
    Yahya Çavuş! ..Seyit'ler
    Ve tüm kahraman Mehmetler..
    Canlandılar gözümde, herbiri birer birer!

    Seni anlamak için bir kere görmek yeter!
    Senin için boşuna can vermemiş Mehmetler!
    Düşüncelerim gibi akarken ak köpükler.......................14
    Arkamda kalıverdi destanlaşmış tepeler!

    Vapur gider su gider, vapurda ben giderim
    Boğaz'ın sularında dillenir türkülerim.
    Meltemlerinde tüter iki kıta kokusu..............................15
    Dağlarda-bayırlarda yeşilin en koyusu

    Marmara'dan Ege'ye akarken mavi deniz
    Bir tarih nasıl kokar ah! bir görmeliydiniz! ....................16
    Cennetten bir bahçeydi Boğaz ve Çanakkale!
    Böyle kutsal bir diyar verilir mi ellere!

    Her zerre toprağına gülleler yağsa yine
    Bu millet kurban olur sana ey Çanakkale! ....................17
    O kadar haklıymış ki sana canını veren
    Bir değil bin can olsa verir seni her gören!
    ................................[].............................

  • aşk

    11.04.2008 - 00:01

    AŞK; SEVGİDİR
    SEVGİ; EMEK!

    VERMEYİNCE
    ÇOĞALMIYOR MÜBAREK!
    ........
    MISIRLIOĞLU

  • istanbul

    08.04.2008 - 11:11

    İstanbul'a Sitem! !

    Yıllar yılı İstanbul, senden haber beklerim!
    Basamaklar azaldı, elimde ak mendilim!
    Saroz Kıyıları'nda oturmuşum çaresiz
    Hazret Süleyman gibi martıları gözlerim!

    Haydarpaşa Garı'ndan kalkmaz mı trenlerin!
    Nerde Bağdat Yolu'nda söylenen türkülerin!
    Hani nerde Necip'ler! Tükendi mi şairin!
    Söyle bana İstanbul yanlış mı dediklerim!

    Yıkıldı mı İstanbul hisarların duvarı
    Nerde hisar üstünden İstanbul'un halları!
    Suları mı kurudu Marmara'nın İstanbul
    Ses vermiyor Boğaz'ın köpüklü dalgaları!

    Ey Mustafa Kemal'in ışıklı martıları!
    İstanbul'un, İstanbul soluyan evlatları!
    Gezdiğin bahçelere bir çiçek te sen ekle
    Seninle gurur duysun İstanbul Sokakları!

    Ey Üsküdar anladım, yağmurun bitmiş,tamam!
    Bir çeşmen de yok mudur Mimar Sinan'dan kalan
    İstanbul'un üstüne zaman vuruyor; dan! dan!
    Kadıköylü şairim gel artık sen de uyan!

    Hani nerde Yahyalar, Orhanlar, Cahitler'in
    Söyle bana İstanbul, haksız mı bu sitemim
    Denizdeki fenerler çoktan yandılar, çoktan
    Millet şair bekliyor Boğaz Kıyıları'ndan!

    Ey İstanbul, inan ki bu yerleri görmedim.
    Onların övgüsünü türkülerde dinledim.
    Bu ela gözlerimi ben Haliç'e sözledim!
    Sakın kızma İstanbul, ben Haliç'e özledim!

    ......................***..........................

  • aşk

    07.04.2008 - 12:09

    Aşık Olmak İster misiniz?

    Aşk..aşk…aşk!
    ……………..diye diye,
    başımın etini yediniz!

    Aşk, hastalık değil
    ............mutluluktur dediniz.

    Emin misiniz?

    Kulakları sağır,
    gözleri kör,
    ciğerleri verem,
    insanı
    Aslı ile Kerem eden;
    kara sevdalara sürükleyen
    Kim?

    Mecnun’u çöllere
    Yusuf’la Züleyha’yı dillere
    .….……………….düşüren

    Ferhat’a, dağları deldirten
    Şirin’in ateşini, ölümle söndürten
    Mevlana’yı divane gibi döndürten

    Nice padişahı, nice kralı
    savaşlara götüren

    Truva’yı kan gölüne döndürten

    Şaire,
    ......ömrünü şiirle geçirten
    geceni gündüze ekleten..

    0 değil mi?

    Aşk, zararsız bir hastalık öyle mi?

    Arı’ya, yaşam boyu
    ...............................bal yaptırtan!

    Tahir ile Zühre’ye
    ...............................saz çaldırtan..
    Ölümlere vardırtan..

    Aşk değil mi?

    Siz
    ne istediğinizden emin misiniz?
    Hala aşık olmaya niyetli misiniz?

    Yataklara düşmeye
    bu kadar istekli misiniz!

    Hala aynı fikirde misiniz?
    ..
    Deli misiniz!
    ……..[]……………

  • istanbul

    07.04.2008 - 11:56

    İstanbul'dan Güzel!

    Barbaros Limanı'nda o akşam vakti
    Boğaz'a ters yönde bir rüzgar esti.
    Ne Boğaz kaldı, ahhh!
    ................................Ne de yalılar!
    Kadıköy
    .............Üsküdar.....
    ..........................yok oldu bitti!

    Penbe gül rengindeki
    ............................o akşam vakti
    maviler birbirine karıştı gitti.

    Denizi dudağından öpen martılar
    bir başka mavinin içine girdi!

    Vapur düdüklerinde sustu İstanbul!
    Martı kanatlarından indi İstanbul!
    Maviyi yüzünden sildi İstanbul!
    Kız Kulesi
    .................bir anda kayboldu gitti!

    Yok oldu İstanbul bir göz içinde!
    Eridi İstanbul bir söz içinde!

    Şair gönlüm bırakıp beni
    ..................................bir taburede
    Köpüksüz mavilikler içine girdi!

    Ah şu şair gönlüm,
    ...................................ah deliii!
    Uslanmadın gitti!

  • istanbul

    07.04.2008 - 11:48

    ....İstanbul Benim Bu Gece!

    Şaşırdım İstanbul’u görünce!
    Aldım süpürgeyi elime
    Süpürdüm tepeleri iyice
    Ağaç diktim her yerine

    Sonra fırçayı saldım denize
    Boyadım İstanbul’u gönlümce

    İstanbul benim,
    Ben İstanbul’um bu gece!
    …………&&………..
    12.01.2007

  • istanbul

    07.04.2008 - 11:42

    Affet İstanbul!

    Sana veda edemedim
    Gözyaşımı silemedim
    Bir tek buse veremedim
    Affet İstanbul!

    Boğaz’ında yüzemedim
    Eteğinde gezemedim
    Eserlerin süzemedim..

    İçimdeki meltemlerin,
    Hasret!
    ....................... İstanbul!

    Vapur sesi dinlemedim
    Martılara binemedim
    Köprülerin gezemedim
    Gönlümdeki resimlerin
    Kasvet!
    ....................... İstanbul!

    Sultanahmet
    Dolmabahçe
    Bilmem diye hiç yerinme
    Tümü gönül penceremde
    Seyret İstanbul!

    Geri dönüp bakamadım
    Sana mendil sallamadım
    Güzel şiir yazamadım
    Çünkü sende yaşamadım
    Şükret İstanbul!

    Acep bir gün gelir miyim
    Endamını görür müyüm
    Gözlerinde ölür müyüm
    Kısmet İstanbul!

    Dünya hanmış sense hancı
    Hasretinden çektim sancı
    Onüç milyon garip yolcu
    Bir tanesi olamadım..

    Sabret İstanbul!
    Belki İstanbul!
    ...…………[]……………

    Ali Koç Elegeçmez

  • ölüm

    07.04.2008 - 00:51

    Ömrün gün batımından önce gelirse, geride kalanların döktüğü gözyaşı; gün batımında gelirse, arifler için beklenen şeb-i arus'...
    Peki ömrün gün batımı nedir? ....okuyalım:
    ..............[].........

    Ömrün Günbatımında!
    ..............*...................
    İlkin fark edemedik,
    ........................nasıl doğardı gün!
    Dünya toz pembe idi,
    ...........................................öğleyin!
    Bir de baktık,
    ......... gün batımına gelivermişik
    .............................................ömrün!

    Gün batımında gelir şimdi bize;
    yaşanan her mevsim
    ............................ her hafta
    ..........................................her gün..

    Menzili göründü ömrümüzün!

    Artık
    ..........bir hazan gülüdür
    ................ya da bir veda busesi
    dudaklarımızda açan her tebessüm

    Rodin’in heykeline benzerken siluetim
    Med-ceziri yaşıyor gönlüm.

    Gölgemiz oldu ölüm!

    Çöreklendi içimize
    ....................boynu bükük bir nida!
    İtiraf etmekten kaçındığımız,
    ......................kocaman bir “elveda! ”

    Bütün sevdiklerimizden ayrılmak
    ...............................gerçeği var ya!
    Dinleyememek kuş seslerini...
    Yürüyememek
    ..................bu sokaklarda bir daha

    Kabullenmek istemeyiz asla!

    Memede bebek oluruz yaşama!

    Bu yüzden
    ana sütü gibi haz verir;
    .....................doğan güneş
    ................................açan çiçek…
    hatta,
    ..........bulutlu gün…
    Gün batımındaki her insana!

    Ama boşuna!
    Taşta yosun olsak ta..
    solan bir yaprağızdır
    ..................hayat ırmağında!

    Çıkmak üzereyizdir
    ..................yaşam tünelinden!
    Duyan olmaz,
    tutan olmaz elimizden.

    Çaresiz,
    ............çörekleniriz anılara!

    Batsın istemeyiz güneş
    Bitsin istemeyiz
    mevsimler,
    aylar,
    haftalar.
    gün..

    Günbatımındayken ömrün!
    .........………………………
    ............. Aralık...2007-Keşan

    Ali Koç Elegeçmez

  • aşk

    07.04.2008 - 00:39

    Hangi Aşk Üstün?

    Mecnun dedi:
    ....................aşk
    ........................ benimki!
    Kerem dedi:
    ....................yook,
    ..........................benimki!
    Ferhat dedi:
    ...................ben neyim ki!
    POLEN dedi:
    ................dinleyin az,
    .................gözünüzü açın biraz
    Bir mevsimde
    .................lodos-poyraz
    ............................. dinlemeden
    ....................................uçan benim.
    Hem Leyla'ya
    ...............hem Aslı'ya
    ......................hem Şirin'e
    ...............................koşan benim.!

    Bir tek yudum su istemem
    ova
    dağ
    taş
    ....................hiç dinlemem.

    sıcak-soğuk
    .....................bekleyemem,
    ...................çiçeğime varırım ben.

    Ben çiçeğe kavuşmasam
    ................yumurtayla buluşmasam
    bir tomurcuk oluşmasam
    ..............dalda, meyva durur muydu.

    Orda kiraz
    ............. sütte beyaz
    ......................asmada yaz
    ......................................olur muydu!

    Bir an için hepsi durdu!
    ..............dağlar taşlar hep kudurdu!
    İşte o an
    ..................aşk konuştu:

    Tümünüzde aşk olmasa,
    .....................gönlünüze o konmasa;

    mıknatısta
    ...............zıt kutuplar,
    .......................birbirini bulur muydu.
    Volkanik dağ efesi,
    ........................Iguana olur muydu!

    Seher vakti
    ...............güneş gonga,
    ................... hep.aşk ile vurur muydu!

    bir bebeğin çığlığında;
    ....................aşk,
    ...........................hayatı
    ......................................bulur muydu!
    Buluş için,
    ................tüm alimler,
    .......................yunus yunus
    ......................................ağlar mıydı!
    Bir pervane
    .....................ışık için,
    ......................... çıtırçıtır
    ............................... yanar mıydı!
    Mehmetçik'im
    ..................verilmezi,
    .......................vatanına adar mıydı
    Her ölümlü,
    ...............yaradana,
    ........................-kaçınılmaz -
    ................................... varır mıydı!
    Bal arısı,
    ............çiçek çiçek
    ......................polenleri toplar mıydı
    Ve bu şiir
    ...........böyle coşup
    .......................ırmak gibi
    ........................................akar mıydı
    Şİmdi lütfen siz söyleyin,
    ............................kimin aşkı
    ...................................... daha üstün?

    Ali Koç Elegeçmez

  • çanakkale şehitleri

    06.04.2008 - 23:11

    Saros'dan Gelibolu'ya Bakarken!

    Ne zaman
    Saros'dan baksam Gelibolu'ya
    Gelincik gelincik tepeler görürüm!
    Düşünürüm Çanakkale Savaşları'nı
    Mehmetçik'imle övünürüm!

    Ne zaman Saros'dan baksam;
    güneşe, aya..
    Mart ayında, nisanda, mayısta, ağustosta..
    Kanlısırt'ta.. Kocaçimen'de.. Bombatepe'de...
    Uçan şahinler görürüm!

    Ve öğretmen Ethem'in armut ağacında,
    gamlı bülbülleri dinlerim!

    Binerim martıların kanatlarına!
    Gülle gibi ağır günlere giderim!
    Kumkale'de..Anafartalar'da.. Arıburnu'nda...
    Siperlerde gülleler eritirim!

    Yahya Çavuş olurum Seddülbahir'de!
    Bir avuç askerle üç alay düşmana direnirim..
    Mustafa Kemal'le birlikte,
    Conkbayırı'nda;
    Bir ölür bin dirilirim!

    Ne zaman Gelibolu'ya baksam
    Saros Kıyıları'ndan;
    Mecidiye'den..Erikli'den..Yayla'dan...
    Tek tek koylarında gezerim Gelibolu'nun!

    Kirte'de,Sığındere'de...Alçıtepe'de
    Düşmanla göğüs göğüse cenk ederim!

    Bir bakarım Mecidiye Tabyası'ndayım!
    Edremitli onbaşı,
    Seyit Mehmet'in yanındayım!
    Kaldırıp kaldırıp dev gülleleri
    Bouvet'i..Agemomnon'u vurmaktayım!

    Ne zaman Saros'dan baksam Gelibolu'ya
    Kanlısırt'ta Tekçam Tepesi'ndeyim!
    Oturmuşum tek çamın altına
    memleket türküleri söylemekteyim!

    İşte böyle, her yaz ben,
    Gümüş yaldızlı bu sahillerden
    bakarken Gelibolu'ya
    O destan günlerinde gezerim!

    Ve ikiyüz ellibin şehidin kabirlerini okşarken
    bronz tenli ellerim
    'Dünya' denen bu bahçede
    Tek tek çamların orman olduğu
    savaşsız günleri özler
    Katmer katmer gonca bir gül gibi
    mavi denize bakan
    çılgın gözlerim!

    Ali Koç Elegeçmez

  • çanakkale şehitleri

    06.04.2008 - 23:03

    Çanakkale Kahramanları!

    Eşref-i mahlukatın o çirkin- kirli yüzü
    Yıl 1915'te düştü yine Boğaz'a!
    Anadolu Türkü'nü toptan yok etmek için
    Saldırdı hayvan gibi düşman Gelibolu'ya!

    Yok etmek istediği sanki insan değildi
    Halı kadar toprağa düştü binlerce mermi
    Doğduğu topraklarda yeniden doğmak için
    Göğsünü kalkan yaptı Anadolu Mehmet'i

    Binlerce mermi düştü bir günde topraklara
    Bir günde, bin destan yazıldı bu sırtlara!
    0rtalama bir güne bin tane şehit düştü
    0nbeşliler 0nbeşte toprağa böyle düştü!

    Kimi Yahya Çavuş'tu, kimi Seyit Onbaşı
    Çoğunun düşmemişti gözüne sevda yaşı
    Kimini oğlunu bekler, kimini sevdalısı
    Biçilecek buğdaylar beklerdi kimini de..

    Göz kırpmadan verdiler canlarını vatana
    Yazdıkları mektubu atamadan gittiler
    Hayatın baharına veda ederken erken
    Bizlere bu vatanı bırakan yiğittiler.

    Conkbayır...Bombatepe...Kanlısırt.. demediler
    Her tepenin önünde dev gibi dikildiler.
    Bu vatana adanmış kınalı keklik gibi
    'Öl! ' emriyle tarihe yeni bir yön verdiler.

    Her biri aslan idi! Her biri melektiler!
    Kanatsız gelmişlerdi, kanatsız yükseldiler!

    Ali Koç Elegeçmez

  • çanakkale şehitleri

    06.04.2008 - 22:57

    Onbeşliler! (Çanakkale)

    Dünyaya sen gösterdin nasıl korunur vatan!
    İmanlı göğüslerle; çelikten daha sağlam
    Aşılmaz bir duvarı nasıl örermiş insan!
    Bu cennet vatan için nasıl verilirmiş can!

    Dünyaya sen gösterdin şehit olmak ne demek!
    Yar'e candan bir buse verir gibi can vermek!
    Canını versen bile hiç ölmemek ne demek!
    'Ölümlerden öteye ölmeye koşan Mehmet! '

    Dünyaya sen öğrettin, Mehmet demek ne demek!
    Komutanın emrine nasıl uyar bir Mehmet!
    Kıpkızıl akşamların o ölüm sağnağında
    'Ölümlerden öteye nasıl uçar bir Mehmet! '

    Yıl 1915' ti...
    Bademler açmaktaydı...
    Zaman Boğaz'da durmuş, Mehmet'e bakmaktaydı!
    Vatan için Mehmet'e onur veren o ölüm
    Emperyal gemilerden o yıl sırıtmaktaydı!

    Kırkında..otuzunda..onbeşinde gençtiler.
    Emperyal orduları kovmaya gelmiştiler.
    Kimi muvazzaf asker, kimi gönüllü bir er
    Bir öğretmen...öğrenci...ya da bir rençberdiler.
    Düşmanı durdurmaya birlikte and içtiler!

    Zamanı deler gibi düştü gökten mermiler!
    Sanki kıyamet idi, ölüm kustu gemiler!
    Kırlarda bahar söndü! İnsanlık burda öldü!
    Boğaz'ın sularına pis salyalar döküldü!

    Kudurmuş kurtlar gibi saldırdılar bir anda
    0 gümüşi sahili kirlettiler kanlarla
    Bu bir savaş değildi, vallahi bir soykırım.
    Yılar mı Mehmetçik'im, haykırdı: 'Hücum! Hücüm! '

    'Allah, Allah! ' sesiyle inledi yerler gökler!
    Boğaz'da matem vardı, ölüm kusarken günler!
    Hangi düşman dayanır imanlı göğüslere
    Mehmetçik'in önünde dümdüz oldu tepeler!

    Bir kere sarsılmadan atıldılar ileri
    Düşmanın üzerine göz kırpmadan gittiler.
    Şaşırdı kaldı düşman! ..Açıldı gözbebekler!
    Dere-tepeyi aşıp, uçarken Mehmetçik'ler!

    Bu ne harb idi ya Rab! Bu nasıl bir harb idi!
    Çarığı- çapasıyla Mehmet şahlanmaktaydı!
    Vatana, ekmeğine göz diken düşmanını
    Denize dökmek için kanatsız uçmaktaydı!

    Ceplerinde ya mektup, ya da bir mendil vardı.
    Burada mağlup olmak onlar için bir ar'dı!
    Ya şehit olacağız, ya gazi demiştiler
    Alay alay gelmişler bir avuç dönmüştüler!

    İmanlı göğüslerle tarihe yön verdiler
    İşte bu Mehmetlere 'onbeşliler' dediler!

    Vatan nasıl korunur gösterdin be Mehmet'im!
    Mertliğini sunarken bir gül gibi dünyaya!
    Yarım kalan işleri bırakıp torunlara
    Ebedi bir yaşama kanatlandın Mehmet'im!

    Ali Koç Elegeçmez

  • hoşgörü

    23.10.2006 - 11:38

    Karşılıklı olursa,barış içinde mutlu yaşamanın anahtarı..

  • ırak savaşı

    23.10.2006 - 11:34

    Ülkesine demokrasi getiremeyen bir adamın neden olduğu, ateşi bize kadar ulaşan çok kanlı bir kurtlar sofrası..

  • rakı şişesinde balık olmak

    23.10.2006 - 11:30

    İçkiyi bu denli seven bir şairin sonu nasıl bitebilir sizce..Maalesef öyle sonlandı..

  • hıfzı topuz

    23.10.2006 - 11:25

    'MEYYALE ' adlı romanını mutlaka bulup okumanızı öneririm..

Toplam 23 mesaj bulundu