Mete Över Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ve ...

Evet, ama, neden böyle söylediğinizi biliyorum; şiirinize benzer bir yorum bırakmıştım çünkü!
Benim gibi kimi aptallar, sadece hayal kuran bir çocuk gibi yapmaz, onlar gibi çocukça dikkat çekmeye de çalışırlar.
Şu var ki, mutlaka şiirinizi sevmiş olmalıyım, kolay yorum yapan biri değilim çünkü, b ...

Evet, iyi tarafından bakmak gerekiyor sanırım, sizin yaptığınız gibi.
Hepimiz farklı hayaller kuruyor, farklı rüyalar görüyoruz.
Çocukluktan itibaren yaşadıklarımız, derin izler bırakan şeyler, motivasyon kaynaklarımız da farklı.
Merhaba size, yeni yılınıza, önünüzdeki yıllara...

Teşekkür ederim kardeşim, nezaketin için.
Size de iyi seneler olsun...

Ve sonra, özür dilemeyecektin hiç kimseden, yaşadığın, kendi yolunu, mutluluğunu aradığın için...

Bir hayatın varsa her şeye sahipsin.

Paldır küldür hayatın tüm acı ve hüzünleri kesinse daha cesur yaşamalı öyleyse!

Pişmanlıklara doymuş kalbin en iyi ilacı, yeniden, yeniden ve yeniden başlamak, kocamışlığa, yaşa takılmadan yenilenmeye davam etmek.

Nedensiz, kayıtsız olduğu düşünülse de esin perisi Cupid, durup dururken çıkmaz ortaya, boşuna değildir okuyla nişan alıp hedefini vurması; hevesli bir çocuk heyecanıyla koşturmuyorsa biri...
Ve ne mutlu yüreğinden saflıkla öpülecek olana.

Felek midir yoksa felek kılığında hayatımıza giren insanlar mıdır sevincimizi alıp giden, içimizi kurutan bilmem ama, bağıra-çağıra isyanı dile getirmeli, soğusun diye içimiz bir nebze.
Tebrikler, güzel isyan.

Retorik sanatınıza, sersemletici metaforlarınıza diyecek yok lakin, kime meydan okuduğunuzu, kimi lanetlediğinizi, neyi özlediğinizi, en çok neyi sevdiğinizi anlamıyorum!
Kimin sizi düş kırıklığına uğrattığını ve sevmediğini ve üzdüğünü...
Kim düşmanınız, sinsice çelmeleyen kim?

Odanın kapısı usulca açıldı ve başı içeri uzanın kadın bir soru sordu.
Erkekse açık balkon kapısına baktı kısa bir an: yanıt vermek mi zordu, balkondan atlamak mı?
7.kattaydı oturdukları daire...

Vakit tamam, verilsin müjdesi sancılı doğumu yeni krallığın!

Ve ansızın dalıp gitmeler, aklı bir karış havada; ucuz şarkılar bile güzel gelir kulağa, tenindeki ürpertinin nedenini hatırlatır diye

Hayata uçan tekme ve sinsiye çelme, berikine: galiz, ağız dolusu küfürler, tükürükler saçarak!

Düşünmenin yasak, günahların bol olduğu yerde sürrealist düşünmek anlaşılmaz delinin çığlığı daha çok ve görünmezlik iksiri kalabalıklar arasında ve bilgece meydan okuma, kurşun yerine metaforlar saçma ve alevler saçan ejderha!

Bir platformda, sahnede Shakespear' den tirat atmak gibi!
Kim size gül bahçesi vaat etti ki?

Şükürler olsun!
Ben değilim bu provokatif dizelerin esin kaynağı
Pişmanlıktan kahrolup, gebermek için nedenim yok
Ama ürpermelere düşerim alev almış dizeler yüzünden.

"Sevdamızı toprağa götüreceğim
Çünkü
Ne ölüm bahtiyar
Ne de toprak kutsaldı bizim için
Çaresi yok
Bir daha mavi suların ışıltısında
Bir damla gibi eriyip düşmeyeceğim"

İnsanın sevdaya düşesi geliyor, ama bu meret kendi kenddine olmuyor ki, hele tek kişiyle, tek başına hiç olmuyor.
Tebrikler, iyi şiir.

Kaybolsalar da izler bırakır peşinde kimileri
Ve kaybolmaya hevesli- belki yazgılı- başkaları takip eder o izleri, gizemli bir serüven duygusuyla.
Geçmişin mirası olmadan, nasıl bulunur geleceğin yolları
arayıp, takip etmeden.

Belki sesim çatlamıştı, boğazım düğümlenmişti
O hiç bilmediğim sokaklarda,
herkesin tembelce gölgelere çekildiği
uyuşukça şekerlemeler yaptığı sırada
yanaklarımdan dökülmüştü tuzlu damlalar,
ter miydi, gözyaşları mıydı farkında olmadan.
Doğu Expresinde masamın diğer tarafı boştu
gösteremiyo ...

Uzak bir tepede görürdüm onun siluetini,
Bir başına, çırılçıplak bir tepede
Büyülenmiş gibi bakar dururdum
Hüzün verirdi kalbime, onun yapayalnız olduğunu
düşünüp, üzülürdüm.
Etrafımda pek çok insan olsa da, onun gibi olduğumu,
onun gibi yalnız olduğumu düşünürdüm
Daha yakınımda olmadığı içi ...

"Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var
Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz
Ya gözler altındaki mor halkalar
Neden öyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar"

Hayat Hanım adildi size, herkese olduğu kadar
Çocuk gülüşünüz terk etmeye, büyümeye başladığınızda
Kıpır-kıpır Heyecanla karşıladığınız baharlarda
Saymayı unuttuğunuz yazlar da bile, herkes gibi, herkes kadar...