eleştirdiği insanlardan çok farklı değil bence.. zeki olduğu dooru, ama asıl becerisi kimseyi konuşturmaması.. söyledikleriyle yaptıkları örtüşmüyor.. her zaman eleştirdiği hayat tarzlarından da çok uzak olduğu söylenemez.. geçen gün, sabah yayınlanan bir dedikodu programına katılmış olmasaydı bunları yazmazdım sanırım.. kısacası aldanmamakta fayda var..
paslanmış vicdanları yağlayarak çalışır hale getirmeye çabalayan yazar.. güçlü kalemi, insani duyarlılıkları, cesareti ve tutarlılığıyla benim gibilere sevinç gözyaşları döktürecek derecede eşine az rastlanır bir aydın, bir insaniyet abidesi..
textil sektörünün en kıl işlerinden biridir kendisi.. yazın buharda haşlama olursun, o yetmez bi de aşağıdan gelen çuval çuval işi yukarıya taşımak zorunda kalırsın.. hergün 12 ila14 saat arasında değişen fazla mesaileri saymıyorum bile.. insanı 1 yılda iğne ipliğe çevirebilen yetenekte bir hamallıktır.. allah çalışanlara kolaylık versin, zira patronlarda o tarz bir insanlık zerresi beklemek akla yatkın görünmüyor..
en pratik olanı görmezden gelmek... tabi bu bütün gününün mahvolmasını önleyecek değil; sadece, konuşarak işi daha boktan hale getirmekten kurtulmuş olursun, en azından bir sonraki gün sana kalmış olur..
sol mu kalmışmış :)) hey allahım ya! en azından diyalektik düşünebilseler, sağ' ın olduğu her yerde ve zamanda sol' un da olabileceğini anlarlarlar.. bazı insanlar neden 'sol' dan bu kadar uzak durmaya çalışır, yarım yamalak bilgileriyle solcuları karalamaktan hoşlanır, anlamak mümkün değil! insanlık onuru' nu, adaleti, demokrasiyi, özgürce düşüncelerini ifade edebilme ve tartışabilme kültürünü, hoşgürüyü, ahlakı, hümanizmi (burjuva hümanizmi değil elbette) , hukukun üstünlüğünü,..vs. ne kadar insani değer varsa onun yanında olan ve mücadele eden insanları hangi gerekçeyle karalamaya çalıştıklarını bir düşünseler.. tabi ki 'sol' kavramı herkes için farklı anlamlara gelebilir, herkes kendi 'sol' unu oluşturabilir. ama değişmez sol değerler her zaman baki kalır..
üniversitede çok sevdiğim islamcı bir hocam vardı.. o bile, 'her topluma mümkün olduğunca çok solcu gerekir' demişti..
bir de şu var: neden her ülkede adında 'sol' ibaresi olan bir çok parti veya kuruluş varken, hiç 'sağ' ibaresi taşıyan bir kurum yoktur? ve neden solcular göğsünü gere gere 'ben solcuyum' diyebildikleri halde 'ben de sağcıyım' diyebilen birileriyle karşılaşılmaz?
kelimelerin kifayetsiz kaldığı bazı durumlar vardır ya.. mesela güzel ötesi bir bayan gördüğümüzde yanımızdaki arkadaşı bu ünlem eşliğinde dürteriz.. tabi bayanların özelliklerine göre 'o' ve 'f' harflerinin miktarı iniş çıkışlar gösterebilir...
daha çok, hiç bir şey bilmediğini bilemeyecek kadar bilgisiz olup söz konusu bilgisizliğinin verdiği 'inanılmaz' cesaretle, kulaktan dolma bir kaç bilgi kırıntısını hayatın şifresi sanarak sağda solda kraldan kralcı kesilenlerin, en çok ihtiyaç duyduğu, ahlaki ve de insani özelliktir kendisi.. ibreti alem için bknz: komünizm maddesi..
doğrulamacı bilim kuramına karşı yanlışlamacı kuramı ortaya atan filozof. ona göre bir kuramın bilimsel olabilmesi için doğruluğu değil yanlışlanabilir olduğu kanıtlanmalıdır.. yani yanlışlanamayan her bilgi, 'daha doğru' olan ortaya atılıncaya kadar doğru sayılıp kullanılmalıdır. çünkü hiç bir bilimsel bilginin gerçekliği (doğa bilimler dahil) tam olarak hiç bir zaman kanıtlanamaz..
aleviliğin 7 büyük ozanından biri.. bir derviş.. aynı zamanda çağını aşmış büyük bir siyasi önder.. osmanlı sultanının korkulu rüyası iran hükümdarı şah ismail' in (şah hatai) anadoluda ki sesi soluğu..
çok beğendim.. keşke sinemada izleseymişim.. oyuncular oyunculukarını yarıştırmış sanki.. hepsi birbirinden iyiydi (hatta azra akın bile) .. seneryo da güzeldi, kurgusu da.. ödüllüktü yani..
görüyorum ki bazı bayan arkadaşlar bu durumlara konu olan erkekleri küçümseme eğiliminde.. sonradan görme, yarım yamalak modernliğimizle hemen ahkam kesmeye başlamışız bu konularda.. halbu ki, iki kişinin aynı evi uzun yıllar paylaşabilme, birbirine tahammül etme potansiyelinin gittikçe tükendiği bu çağda önemli olan bunu başarabilmek. öyle veya böyle, birlikte mutlu olabilmeyi başaran (ya da öyle hisseden) insanlara gıpta ediyorum.. küçümsenecek bir şey varsa o da, kendini olduğundan daha çağdaş göstermeye çalışmak bence..
bu adam bir dahi yav! lemanyak şehitleri, yağlı geçmiş zaman, mastürbatörler derneği, aşık memo.. manyak adam ya.. okurken utanıyodum yav, erkek halimle :)) yaratıcılığına diyecek yok ama.. en iyilerden.. hatta en iyisi galiba.. bilmiyorum, karasızım..
tüsiad' lı büyük başlarla olan çelişkileri sonucunda başına gelebilecekleri önceden fark edip 'siyasi bir gücü de arkama alırsam bunların alayını...' tarzında bir fikre kapılma sonucunda ortaya çıkan liberal-milliyetçi-kemalist-militarist-dinci-sağcı-pragmatist-popülist görünümlü ucube oluşum.. aslında can havliyle kurulmuş olmasaydı bu kadar saçmalamazlardı belki.. meclise girebilmek için halkın ne kadar gerici geleneği varsa onu sahiplenmek suretiyle prim yapmak tek stratejileri olunca belli bir 'başarı' da kazandılar.. ilginç olan hala cem uzanı kurtarıcı olarak görenlerin olması.. ben onların yerinde olsam yalnız şunu sorardım kendime: bu kadar mal varlığı olan bir parti genel başkanının, başbakan olması halinde, öncelikle kendi sınıfının çıkarlarını mı yoksa parasız pulsuz halkın çıkarlarını mı gözeteceği? siz düşünebiliyor musunuz yeri geldiğinde kendi çıkarlarının tersine bir karar alabileceğini! eşyanın doğasına aykırı. ekonomik anlamda, kaybedeceği herhangi bir şeyi olamayacak siyasetçilere ihtiyacımız var.. yani mevcutlar arasında kimse bize yardım edemez!
okan bayülgen
05.07.2006 - 13:51eleştirdiği insanlardan çok farklı değil bence.. zeki olduğu dooru, ama asıl becerisi kimseyi konuşturmaması.. söyledikleriyle yaptıkları örtüşmüyor.. her zaman eleştirdiği hayat tarzlarından da çok uzak olduğu söylenemez.. geçen gün, sabah yayınlanan bir dedikodu programına katılmış olmasaydı bunları yazmazdım sanırım.. kısacası aldanmamakta fayda var..
Ananas
05.07.2006 - 12:28'fenasi' nin kuzeni..
Yıldırım Türker
04.07.2006 - 11:58paslanmış vicdanları yağlayarak çalışır hale getirmeye çabalayan yazar.. güçlü kalemi, insani duyarlılıkları, cesareti ve tutarlılığıyla benim gibilere sevinç gözyaşları döktürecek derecede eşine az rastlanır bir aydın, bir insaniyet abidesi..
Ananas
04.07.2006 - 02:12tadına bakmak kısmet olmadı.. bi gün özellikle bi tane alıcam. yalnız, kabuğu çok sert değil mi ya, nasıl kırılır ki o?
dream theater
04.07.2006 - 00:58dinlerken 'ohaa' dediğim gruplardan.. insanın başını döndürmekten zevk aldıkları kesin. canlı performansları da mükemmel.. bu dünyadan dream theater dinlemeden gitmek, arkada bişeylerin eksik bırakılması demektir.. herkese tavsiye ederim..
son ütücü
29.06.2006 - 11:56textil sektörünün en kıl işlerinden biridir kendisi.. yazın buharda haşlama olursun, o yetmez bi de aşağıdan gelen çuval çuval işi yukarıya taşımak zorunda kalırsın.. hergün 12 ila14 saat arasında değişen fazla mesaileri saymıyorum bile.. insanı 1 yılda iğne ipliğe çevirebilen yetenekte bir hamallıktır.. allah çalışanlara kolaylık versin, zira patronlarda o tarz bir insanlık zerresi beklemek akla yatkın görünmüyor..
satış danışmanı
29.06.2006 - 11:30'satıcı' nın modern hale getirilmiş şekli...
ayça
29.06.2006 - 11:28maddenin dördüncü ve en sevimli hali..
eski sevgili ile karşılaşmak
21.06.2006 - 15:44en pratik olanı görmezden gelmek... tabi bu bütün gününün mahvolmasını önleyecek değil; sadece, konuşarak işi daha boktan hale getirmekten kurtulmuş olursun, en azından bir sonraki gün sana kalmış olur..
sosyolog
20.06.2006 - 17:26okuduğum bölüm, yapamadığım meslek...
fahişe
15.06.2006 - 20:40neresinden bakılırsa bakılsın, saygı duyulacak insanlar (zevk için yapanlar dışında tabi) ..
ebru yaşar
15.06.2006 - 20:35o klipteki oymuş meğer! ! vaay bee, bu kadar tanınmaz hale gelir bir insan!
sol
07.06.2006 - 19:12sol mu kalmışmış :)) hey allahım ya! en azından diyalektik düşünebilseler, sağ' ın olduğu her yerde ve zamanda sol' un da olabileceğini anlarlarlar.. bazı insanlar neden 'sol' dan bu kadar uzak durmaya çalışır, yarım yamalak bilgileriyle solcuları karalamaktan hoşlanır, anlamak mümkün değil! insanlık onuru' nu, adaleti, demokrasiyi, özgürce düşüncelerini ifade edebilme ve tartışabilme kültürünü, hoşgürüyü, ahlakı, hümanizmi (burjuva hümanizmi değil elbette) , hukukun üstünlüğünü,..vs. ne kadar insani değer varsa onun yanında olan ve mücadele eden insanları hangi gerekçeyle karalamaya çalıştıklarını bir düşünseler.. tabi ki 'sol' kavramı herkes için farklı anlamlara gelebilir, herkes kendi 'sol' unu oluşturabilir. ama değişmez sol değerler her zaman baki kalır..
üniversitede çok sevdiğim islamcı bir hocam vardı.. o bile, 'her topluma mümkün olduğunca çok solcu gerekir' demişti..
bir de şu var: neden her ülkede adında 'sol' ibaresi olan bir çok parti veya kuruluş varken, hiç 'sağ' ibaresi taşıyan bir kurum yoktur? ve neden solcular göğsünü gere gere 'ben solcuyum' diyebildikleri halde 'ben de sağcıyım' diyebilen birileriyle karşılaşılmaz?
Bjk Çarşı
07.06.2006 - 18:49fazla söze gerek yok.. bknz: delyy..
ooooofffffffff
06.06.2006 - 20:55kelimelerin kifayetsiz kaldığı bazı durumlar vardır ya.. mesela güzel ötesi bir bayan gördüğümüzde yanımızdaki arkadaşı bu ünlem eşliğinde dürteriz.. tabi bayanların özelliklerine göre 'o' ve 'f' harflerinin miktarı iniş çıkışlar gösterebilir...
tartışma adabı
06.06.2006 - 19:54daha çok, hiç bir şey bilmediğini bilemeyecek kadar bilgisiz olup söz konusu bilgisizliğinin verdiği 'inanılmaz' cesaretle, kulaktan dolma bir kaç bilgi kırıntısını hayatın şifresi sanarak sağda solda kraldan kralcı kesilenlerin, en çok ihtiyaç duyduğu, ahlaki ve de insani özelliktir kendisi.. ibreti alem için bknz: komünizm maddesi..
karl popper
20.04.2006 - 18:57doğrulamacı bilim kuramına karşı yanlışlamacı kuramı ortaya atan filozof. ona göre bir kuramın bilimsel olabilmesi için doğruluğu değil yanlışlanabilir olduğu kanıtlanmalıdır.. yani yanlışlanamayan her bilgi, 'daha doğru' olan ortaya atılıncaya kadar doğru sayılıp kullanılmalıdır. çünkü hiç bir bilimsel bilginin gerçekliği (doğa bilimler dahil) tam olarak hiç bir zaman kanıtlanamaz..
pir sultan abdal
18.04.2006 - 21:12aleviliğin 7 büyük ozanından biri.. bir derviş.. aynı zamanda çağını aşmış büyük bir siyasi önder.. osmanlı sultanının korkulu rüyası iran hükümdarı şah ismail' in (şah hatai) anadoluda ki sesi soluğu..
Anlat İstanbul
10.04.2006 - 23:57çok beğendim.. keşke sinemada izleseymişim.. oyuncular oyunculukarını yarıştırmış sanki.. hepsi birbirinden iyiydi (hatta azra akın bile) .. seneryo da güzeldi, kurgusu da.. ödüllüktü yani..
validenin evlenilecek kız araması
09.04.2006 - 02:16görüyorum ki bazı bayan arkadaşlar bu durumlara konu olan erkekleri küçümseme eğiliminde.. sonradan görme, yarım yamalak modernliğimizle hemen ahkam kesmeye başlamışız bu konularda.. halbu ki, iki kişinin aynı evi uzun yıllar paylaşabilme, birbirine tahammül etme potansiyelinin gittikçe tükendiği bu çağda önemli olan bunu başarabilmek. öyle veya böyle, birlikte mutlu olabilmeyi başaran (ya da öyle hisseden) insanlara gıpta ediyorum.. küçümsenecek bir şey varsa o da, kendini olduğundan daha çağdaş göstermeye çalışmak bence..
memo tembelçizer
07.04.2006 - 15:44bu adam bir dahi yav! lemanyak şehitleri, yağlı geçmiş zaman, mastürbatörler derneği, aşık memo.. manyak adam ya.. okurken utanıyodum yav, erkek halimle :)) yaratıcılığına diyecek yok ama.. en iyilerden.. hatta en iyisi galiba.. bilmiyorum, karasızım..
pastırma
05.04.2006 - 16:08neden o kadar pahalı ya..!
genç parti
05.04.2006 - 12:36tüsiad' lı büyük başlarla olan çelişkileri sonucunda başına gelebilecekleri önceden fark edip 'siyasi bir gücü de arkama alırsam bunların alayını...' tarzında bir fikre kapılma sonucunda ortaya çıkan liberal-milliyetçi-kemalist-militarist-dinci-sağcı-pragmatist-popülist görünümlü ucube oluşum.. aslında can havliyle kurulmuş olmasaydı bu kadar saçmalamazlardı belki.. meclise girebilmek için halkın ne kadar gerici geleneği varsa onu sahiplenmek suretiyle prim yapmak tek stratejileri olunca belli bir 'başarı' da kazandılar.. ilginç olan hala cem uzanı kurtarıcı olarak görenlerin olması.. ben onların yerinde olsam yalnız şunu sorardım kendime: bu kadar mal varlığı olan bir parti genel başkanının, başbakan olması halinde, öncelikle kendi sınıfının çıkarlarını mı yoksa parasız pulsuz halkın çıkarlarını mı gözeteceği? siz düşünebiliyor musunuz yeri geldiğinde kendi çıkarlarının tersine bir karar alabileceğini! eşyanın doğasına aykırı. ekonomik anlamda, kaybedeceği herhangi bir şeyi olamayacak siyasetçilere ihtiyacımız var.. yani mevcutlar arasında kimse bize yardım edemez!
gazap üzümleri
05.04.2006 - 12:14hiç bir kitabın finalinden gazap üzmleri' ninki kadar etkilenmedim... kitabı, bitirdikten yarım saat sonra elimden bırakabilmiştim..
Toplam 183 mesaj bulundu