Mehmet Yunus Aytek Adlı Antoloji.com Üyesinin ...

1187-Yayla Gülü

Yayla gülümsün
Saf ve tertemiz
Ellerin ellerimde
Solacaksın diye korkarım

Laleler kadar narin
Bülbüller kadar yanık ve çilelisin
İsteklerin bol olduğu şu dünyada
Zindana attılar yayla kokulu yârim

15 Mart 2013
Cuma
Mehmet Yunus Aytek

1186-Yavru Can

Yavru can umutsuzluklarım umudun olsun
Gözyaşlarım gülüşün ve sevincin olsun
Bırak hüzünler benim kaderime dolsun
Bırak tüm sitemler bende yuva kursun

Sevgilerim kaçağından hep seni gizlesin
Huzurlar gerdan gibi boynuna dizilsin
Bırak yalnızlık benim koynuma sinsin
Gölgengibi iyilikler heppeşinden gelsin

Güçsüzlüğüm gücün, yaram ilacın olsun
Kara kış soğuklarım güneşin olsun
Bırak aksın huzurlar senden taşsın
Sancılarım mutluluk olsun kollarında

Tüm engellerin inci oluversin yollarında
Mutsuzlukların uçsun dizilmesin karşında
Bırak acıların benim kalbimde hapsolsun
Sevdiklerinbenim yüreğimde de uçuşsun

01 Aralık 2012
Cumartesi
Mehmet Yunus Aytek

1185-Yaşlılığa Doğru

Kırk yılın kışı, güzel alnını kuşattı mı
Kapladı mı yüzünü derin çukurlar artık
Gençliğin kibirli, süslü giyim kuşamı
Beş para etmez olur, hırpani yırtık pırtık

O zaman sorarlarsa güzelliğin nerdedir
Dinç ve şen günlerinin hazinesi ne oldu
Dersen yuvalarına çökmüş şu gözlerdedir
Bencil utancıyla israfa övgüdür bu

Kavuşur güzelliğin çılgınca alkışlara
Güzelliğin hala sürdüğünü görürsün
O, sen yaşlandığında yeniler varlığını
Soğuktan donan kanın duyar ısındığını

26 Mayıs 2013
Pazar
Mehmet Yunus Aytek

1184-Yaşlı

İlk bakışta gördüm
İhaneti gözlerinde
Sarılırken hoyratça dostlarına
İlgiliydin kaçamak ve utangaç gözlerle

Güvensizim
Küçüğüm diyordun hep
Kalbin giden bir öncekiyle dolu
Yalnızlığıma sövüyordum

Korkularınla uzak ufuklara dalıp
Farklı renkleri denemek
Yeni başlangıçlar istiyordun
Değişimi yaşıyordun

İsteklerine ne engel olabilirdi
Kendinden başka
Kendinle birlikte
Uçuruyordun beni de

Küçük olması iyi değildir her zaman
Farklı şeylerdedir aklı
Farkındadır zaman onun lehine, benim ise aleyhime
Ben yaşlanırken o büyümekte

Umarım her şeye sahip olursun
Aklın ve hayallerin sınırı olmaz
Gerçeği bulduğunu anladığında
Kaçamayacağın şeyin kendinle yaşadığını anlarsın

31 Ağustos 2015
Pazartesi
Mehmet Yunus Aytek

1183-Yaşanabilirdin

Ve işte bu da başlamadan biten
Bir aşkın kalıntıları
Sen hep beni bir olur olmaz çelişkisinin
Ortasında bıraktın

Ne yapsam ne etsem
Seni anlayamadım çözemedim
Oysa sen çözülebilirdin, çözülmeliydin

Ben tam seni sevecekken
Ben tam seni kalbime yazacakken
Sen silgi oldun
Oysa sen yazılabilirdin, yazılmalıydın

Bir ara farkında olmadan
Bir köşesini senin hayalinle yaktığım
Ve avuçlarına bıraktığım bu deli kalbime
Sarılabilirdin, sarılmalıydın

Delikanlı ve kaypak sevdalar görmüş
Kendini sevgiliye yormuş
Bu yorgun ihtiyar gönlüme
Yüreğini dayayabilirdin, dayamalıydın

Girişi çıkışı belli olmayan
Adına aşk denen bu yolda
Acısıyla tatlısıyla bir ömür gönlümde
Taşınabilirdin, taşınmalıydın

Farkında olmadan
Sen bir çizgi atmışsın gönül defterime
Ben bulabilmişken bir umut, bir hayat gözlerinde
Yaşanabilirdin, yaşanmalıydın

17 Ağustos 2013
Cumartesi
Mehmet Yunus Aytek

1182-Yaşamak ve Sevmek

Günlük koşuşturmalarımız içinde
Yaşamı ne denli bol kese den harcadığımızı hiç düşündünüz mü?
Sürekli bir yerlere yetişme
Bir şeyleri yetiştirme telaşı içindeyiz hepimiz

Her sabah uyandığımızda aklımızda
İşe, okula, sınava, telefon, elektrik faturalarını ödemeye yetişmekten başka bir şey olmuyor
Her yeni güne bir önceki günden arta kalan işlerle başlıyoruz
Ve bu koşuşturmaca çoğumuzun yaşantısı son buluncaya kadar sürüyor

Hiç düşündünüz mü acaba en son ne zaman masmavi gökyüzüne baktığınızı
Gece geç saatlerde evinize dönerken
Yıldızların ne kadar da güzel parladığının farkına varabiliyor muyuz?
O gün yetiştiremediğiniz işlerinize ertesi gün nasıl başlayacağınızı düşünürken

En son ne zaman sevdiklerinizin gözlerinin içine bakarak
Ellerini tutarak sevgi sözcükleri söylediniz
Yoksa sevgi sözcüklerinin yerine
Sadece söylenmesi gereken günaydın, iyi günler, iyi akşamlar mı söylediniz

En son ne zaman aynada kendi gözlerinizin içine baktınız
Kendinize sevgiyle bakmak için de kullandınız mı aynaları
Ömrünüzü harcarken, sevgiye ve yaşama ne kadar zaman ayırdınız
Yaşamı dolu dolu yaşadım diyebilir misiniz?

Her güne birbirimizi daha iyi tanıyabilmemiz için
Üzüntümüzün yanı sıra sevincimizi de paylaşabiliyor muyuz?
Her birimizin de farklı biçimde gelişip, değiştiğimizi anımsayarak
Her güne dünyadaki güzellikleri daha çok fark ederek başlayabiliyor muyuz?

Mutlu olmak sanıldığı kadar zor değildir
Herkesin kederli günleri vardır
Önce içinizi sessizce kemiren, kafa karıştırıcı konuları bir kenara bırakın
Kim olduğunuzla gurur duyun, son gününüzmüş gibi kendinizi mutlu edin

16 Ağustos 2013
Cuma
Mehmet Yunus Aytek

1181-Yaşamak Denilirse

Yokluğunda
Zaman susuyor kör kuyuların dibinde
Yokluğunda
Yaşıyorum buna yaşamak denilirse tabi

Kalbimin sevgiye hasret toprağına
Küçük avuçlarımda biriktirdiğim
Ve gözyaşlarımla büyüttüğüm çiçeklerini ekiyorum
Sana benzeyen çiçeklere senin ismini veriyorum

Yokluğunda nefesimde hüzün ve koyu yalnızlık var
Artık senin yokluğunda kaçıyorum bu yalancı diyardan
Yağmamış yağmurlara hediye ediyorum gözyaşlarımı
Korkularımı emziren karanlık gecede yaşıyorum

04 Mart 2013
Pazartesi
Mehmet Yunus Aytek

1180-Yaşamak

Bir kuşun uçuşu
Bir güneşin meyveye verdiği tat
Ya da bir toprak gibidir yaşamak
İçimdekileri dökmemi ister misiniz?

Hem de katıla katıla ağlayarak
Verirsiniz ama bir daha isterler
Hiç doymak bilmezler ya
İnsanoğlu ya kördür ya da nankör

Anlayışsızdırlar ya
Kendine göre yargılar ya
Ben tüm yaşamımda bunu yaşamaktan
Sevgiliyi kucaklamanın doğallığını görürken

Hep kafesteki kuş gibi yaşadım
Kafesin dışında aşk, içinde ben
Ve hep böyle oldu dün ailem, kardeşlerim
Bugün çocuklarım ve yarın toprak sarıp hapsedecek

Sevdiklerini söylüyorlar ama
Bana saçma geliyor her şey
İnsan yaşının ya da renginin ne önemi var ki
Endeksli yaşamayı öğrendim be dostum

An gelir bağırır ağlarsın, an gelir gülersin
Seni yaşatan seni baştan yazmış
Ne fark eder öyle ya da böyle
Sadece avunma ortamından öteye gitmiyor bence

İnsan her yerde bir nefsi varlık ve kendi yansımasında ya
Ben her bakışımda her arayışımda
Bir mana çıkartmak için içten, özden ararım her şeyi
Ne niçin yaşıyorum ve nereye gideceğimin manasını arıyorum

Herkese en ince düşünce ile yaklaşırım
Ama kimse bana incesinden yaklaşmıyor
Hiçbir gönül kırmamasına kadar düşünürümde
Kimseler beni düşünmüyor

Düşünür gibi görünürler hep
Verdikçe iyiyim de, vermeyince de benden kötüsü olacağını hiç sanmıyorum
Hep sevgi dağıtırım, insanların da derdini dinlerim
Sevdiklerim bana haksız gözlerle bakınca, agresif olup sonrasında çok üzülüyorum

14 Ağustos 2013
Çarşamba
Mehmet Yunus Aytek

1179-Yaşam Denizinde

Gururlu ve mağdur bir insan gördüm
O ıslaklıkta gözyaşlarını
İçine akıtabilecek kadar
Kör kütük âşık

Sevdalıdır acısının son deminden
Ve ıstırabının tepesinden baktığı
Boşluklarla yoğrulmuş
Karamsarlıklarla ifade edilebilecek hayata

Kim demiş ki acı dayanılmaz diye
Dayanan dayanıyor içindeki masumiyetliğinin tüm güzelliği ile
Sen, ben, o, hepimiz bu yolculukta biraz tebessüm göstererek
Biraz da içtenlik ile çok şeyler başarabiliriz

16 Aralık 2013
Pazartesi
Mehmet Yunus Aytek

1178-Yaşam

Gelecekten beklentin kalmadan
Bir günün başlamadan bittiğini görmek
Alacakaranlıkta hayatı yaşamaktır
Sevgiyi aramaktır, aşka susamak

Yalnızlıktan bıkarak
Kurtulmak istemektir ve haykırmak
Herkese, herşeye isyan etmek
Geliyorsa içinden yaşamınasabret

Sabret birgün senide bulacaktır
Onunadına aşk denen şey
Senide seven çıkacaktır
Elinden tutulacak usulca

Gözlerinde yıldızlı bakışlarla
Biri çıkacaktır karşına
Mutlulukla bak etrafına
Yeterki umutsuz kalma

06 Kasım 2012
Salı
Mehmet Yunus Aytek

1177-Yaşadığımız Unutulmaz

Zamanla her söz
Bir acı söz olur
Kimi yaralar kelimelerle sarılır
Kimileri de yanıtlanırsa hep sorulur

Aynıdır zamanla her bir söz
Bir acı sözden önceki son söz olur
Kimi yaralar kelimelerde saklanır
Kimileri de zamanla kalan hep aynılarıdır

15 Ağustos 2015
Cumartesi
Mehmet Yunus Aytek

1176-Yaşadığımız Aşk Değildi

Şimdi anlıyorum ki
Seninle yaşadığım
Aşk değildi
Bir türlü kabullenemediğim

Baştan beri
Kaybetmeye razı olduğum
Bir savaştı
Mahkûmdum çünkü

Şartlar eşit değildi
Sevgi, güven
Hepsi sende vardı
Cesaret sende azdı

Artık kabullendim
Kaybettim savaşı
Benden sana ganimetim
Yalnızlık kaldı

04 Ekim 2013
Cuma
Mehmet Yunus Aytek

1175-Yasaklıdır Umudum

Tüm yasak renkleri seviyorum
Yasak bir alfabeyle yazıyorum şiirlerimi
Anarşist çiçekler kokluyorum
Yardım yataklık yapıyorum sınırları ihlal eden kuşlara

Umudumun propagandacısıyım
Bütün sözcükleri örgütlüyorum
Halkım gibi aşkım ve sevgimin de ayaklanması var
İlk eylemimde sınır dışı ediliyorum

Üç yasak renkle kendi gökkuşağımı boyuyorum
Böylece ben vatan haini oluyorum
Trafik ışıkları hepsi birden yanıyor ilk defa
Benim olmayan bir dil ile yaşamak istemiyorum

Ya bana yüreğini yurt eyle
Mültecin olayım
Ya da kendi adına kimlik çıkart bana
Biraz da senin gibi yaşayayım

01 Ocak 2015
Perşembe
Mehmet Yunus Aytek

1174-Yasak Aşkım

Seni sevdiğimi kimse bilmesin
Böyle candan bakma sakın
Kimsenin aklına bir şey gelmesin
Yasak aşkın sevda suçlusuyum

Istırabımın tek gerçeğisin
Sana sevdiğimi söyleyemem
Gönlünü rahat eyle sen
Biz susalım kuşlar söylesin

Yasak aşkımsın sen benim
Seviyorum diyemeden gidersem
Güneşe yüzünü dönersen
Gölgenin izi kalır yüreğimde sevgilim

30 Ekim 2013
Çarşamba
Mehmet Yunus Aytek

1173-Yasak Aşk

Yasak aşk özgürlük aşkıdır
En büyük özgürlüktür çünkü aşk
Ve bütün özgürlükler gibi yasaktır
Yargılayan sözlerden, karakol gözlerden

Sakınarak gizlice büyür sevgiler
Özgürlükler gibi
Kaçınılmazdır, yaşanmalıdır
Sen benim yasak aşkımsın ey sevgili

Kimseye söyleyemediğim gizimsin
Susarım çoğu zaman kanayarak
Olgunlaşmasını beklerim zamanın
Gülmeyi, konuşmayı unuturum

Dilime bir ses düşse geceden
Yüreğime gönderirim hemen
İçimde sözcükler özgürlüğü dokur
Sevda zindanlarında tutsak duygular

Sen benim özgürlüğümsün ey sevgili
Gönül çiçeğim, yaşam gerçeğimsin
İstemem, yitirme gözlerindeki sevinci
Diren sevginle, umudunla, özlemlerinle

Karanlığı benimseme aydınlığı düşle
Mutsuzluğun sorumlusu sen değilsin, bunu bilmelisin
Yasak aşkı yaşayanlar kendilerini kurban ederlermiş
Kurbanların biri benim, birisi de sensin

06 Mart 2013
Çarşamba
Mehmet Yunus Aytek

1172-Yârim

Kırdın kalbimi
Çaldın gönlümü
Aldın ömrümü
Ey sevgili yârim

Seni kalbime
Aşkını ömrüme
Sevgini yüreğime
Yazdım yârim

Bir bakışına gönlümü
Bir gülüşüne ömrümü
Bir dokunuşuna kalbimi
Veririm yârim

12 Mart 2013
Salı
Mehmet Yunus Aytek

1171-Yarın Bakışlı Çocuklarız Biz

Nedensiz yaşam kavgalarımızda
Sessizliğe hapsolduk biz
Kimliklerimizi gizledik
Saklandık kuytu köşelerimizde

Susuyoruz, susmak zorunda olduğumuzdan
Ve zorunda olduğumuz her şeyden
Hınçla nefret ediyoruz
Hıncımız cinayetlerimize yetmiyor

Silahları hep kendimize çekiyoruz
Belirsiz sınır ihlallerimizde
Bir yandan da halimize acıyıp
Havada kurşun yakalıyoruz

Biz yarın bakışlı çocukları günahsız anaların
Kötü kaderleri olmak için yaratıldık
Kendi yüreğimize de acıları doldurduk
Bu acılara anneleri de kurban verdik

Bir yanda kendi soluk titreyişlerimize yanarken
Bir yandan da annelerimizin kötü kaderlerine ağladık
Biz, bir zamanlar kundaklara doğan umutlardık
Hayat mı kötüydü, yoksa biz mi kötü hayatlara rastladık

Seçme meselesi değildir bizimki
Kaderi de suçlayamıyoruz
Aslında seçmekten ziyade
Seçildiğimiz kavgalar bizimki

Topraklar o kadar da dar değil beyinler kadar
Hiçbir savaş zafer getirmedi bugüne bize
Usandık artık, adına savaş dediğimize
Var olma çabalarımızdan dolayı

Utandığımızdan söylemesek de
Sizin göremediğiniz yaralarımızdan çok acı çekiyoruz
Biz de insanız, bizde de var bir yürek, ama kırıldığından kırılgan
Biz de insanız, insan olduğumuz unutulsa da, utanmalısınız insanlığınızdan

29 Kasım 2012
Perşembe
Mehmet Yunus Aytek

1170-Yar Seviyorum Seni

Kapa gözlerini şah hatırına
Düşün kendin gibi hatırla beni
Dört kutsal kitabın her satırına
Yemin ederim ki yar seviyorum seni

Aldırma ceylanım kim ne derse desin
Elin ağzı torba değil ki düzesin
Bu can senin, niçin boşa üzersin
Yemin ederim ki yar seviyorum seni

Yokluğun hasretin viran eyledi
Soldu bağım güle hazanın deydi
Her gelen bin bir türlü söz söyledi
Yemin ederim ki yar seviyorum seni

Feleğin dilinde aşkın hecesi
Âşıkların yoktur gündüz ile gecesi
Varsın horlasın cahil cümlesi
Yemin ederim ki yar seviyorum seni

04 Ocak 2016
Pazartesi
Mehmet Yunus Aytek

1169-Yanıyorum Alev Alev

Yanıyorum alev alev
Yakıyor içimi hasretin
Hüzünden, kederden değil
Mutluluktan ağlıyorum

Parlak sözlerinle
Tatlı gülüşünle
Roman gibi okuyorum
Hasretinle yanıyorum

Kahverengidir gözlerin
Tatlıdır senin sözlerin
Ne güneş ne bir ışık
Aydınlatmaz yüzümü

05 Ocak 2016
Salı
Mehmet Yunus Aytek

1168-Yanımdayken de Aradım Hep Seni

Sen yanımdayken de aradım seni
Yokluğunda olduğu gibi
Belki seversin diye beni
Çözmeye çalıştım hep seni

Karanlıkta aradım seni korkmadan
Soğuk kaldırımlarda aradım bıkmadan
Artık bıktım yanımdaki yokluğundan
Soruyorum seni her tanıdığından

Sensizliği kaldıramam bilirsin
Bilirsin de acaba nerdesin?
Sen şu yarama tek çaremsin
Sen her gün ağlattığın yüreğimsin

Satırları senle doldurdum
Her geçene seni sordum
İnan ki artık yoruldum
Hiçbir şeyden değil yanımdaki yokluğundan

04 Mart 2013
Pazartesi
Mehmet Yunus Aytek

1167-Yanıktır Sevdamız

Yanık derler bizim sevdamıza
Yanıklarla doludur şu garip gönlümüz
Ama asla farkına varmayız yanmadan önce
Sonra bir bakmışız ki yanık küller kalmış geride

Yanık derler bizim sevdamıza
Kalbimizden yanmayı biliriz hep
Yakanlar farklı olsada
Yanıklar aynı yanıktır hep

Bir kere bakıldı mı aşkın tadına
Birdaha asla bırakmaz peşini
Ne kadar yakarsada
O kadar yanmak istenir hep

16 Aralık 2012
Pazar
Mehmet Yunus Aytek

1166-Yalvarış

Yarab bu hasrete can dayanır mı
Zaman kısa yol uzun ben yorgunum
Her adımda engel var salmıyor
Zaman kısa yol uzun ben yorgunum

Mümkün mü bu yolda maksuda ermek
Mümkün mü gurbet de yar yüzünü görmek
Aşıka kolay gelir mi geriye dön demek
Zaman kısa yol uzun ben yorgunum

Sevip sevilmek varsa kaderde
Hangi doktor ilaç verebilir bu derde
Hastayım susuzum gurbet ellerde
Zaman kısa yol uzun ben yorgunum

06 Mart 2013
Çarşamba
Mehmet Yunus Aytek

1165-Yalnızlık ve Ben

Yosunlaşmış kaderim yokluğunda
Sensizlik dağ gibi büyüyor içimde
Aklım firar etti benden, kalbim ise kara kışlara teslim
Gün dönüyor zaman geçiyor

Her geçen saniye yeniliyorum kaderime
Karşılıksız sevdalar hep acı verir insana
Cevabını bilmediğin sorulara bırakırsın kendini
Tek başınasın ve bilinmezliğin içinde çözülmeyi beklersin

Kimse çare olamaz derdine, kendi başına kalırsın
Zaten seni senden daha iyi anlayan da yoktur
Yalnızlığa bir demir atarsın, davete icabet edersin
Hoş bulduk yalnızlık

Evet! Bende senin kadar yalnızım
Çaresizlik denilen boş, derin kuyuda çırpınıyorum
Elimi uzatsam tutacak kimse de yok
Her tarafımkap karanlık

Senin olmadığın her yer benim hücrem
Varlığın güneşimdir bu can bende oldukça
Sevdan ise benim tuz basılmamış yaram
Ve senin görme özürlü yüreğin oldukça

05 Aralık 2012
Çarşamba
Mehmet Yunus Aytek

1164-Yalnızlık

Yalnızlığın pençeleri hırçındır
Batar insana zamansız zamansız
Andırır insana eski aşklarını
Ağlatır gecenin bir körü

Uyu bakalım uyuyabilirsen
Deşmişsin bir kere anıları
Bir kez daha koklayım dersin
Kokan yalnızlığın kokusudur

Dokunmak istersin
Kapatırsın gözlerini hayale dalarsın
Görürsün ki dokunduğun
Ya yastık ya da yorgandır

Açarsın perdeni sonra
Sabah olmuş bir bakarsın
Yeni bir gün bu koşmak istersin
Koş ara ki belki onu bu kez bulursun

07 Mart 2013
Perşembe
Mehmet Yunus Aytek