Olmam gereken olmama rağmen, olmam istenen olmadığım halde...
Sana göre eksiklik, bana göre fazlalıklarıma...
Hüzne olan düşkünlüğüme...
Acıya olan açlığıma rağmen...
'Fatih - Harbiye ' ve birçok romanında olduğu gibi bu kitabında da, doğu ve batı kültürünün arasında kalmış insanlarla karşılaşıyoruz...
Karakterleri tanımamız konusunda Peyami Safa bize isimler aracılığıyla yardım etmekte..
Diğer kitaplarına nazaran daha fazla psikolojik tahlille karşı karşıya kalıp, ruhunuzun hezeyanlarına bir yenisini ekleyebilirsiniz...
Tercih yapmak zorunda kalanlar... Kafası karışık... Ruhu karışık insanlar...Onlara yol gösteren güçlü erkek karakteri...
Nefes alamamak...
Havadaki iğrenç sigara dumanı...
Çiçek tozu, ev tozu, kuş tüyü bilmem ne tüyüne olan alerjik durum...
Dumanlı bir kafa..
Sevilmeyen bir mevsim...
Bazen insanlara bir şeyler anlatmanın en güzel yolu kafalarını karıştırmak, meraklarını uyandırmaktır... Öğrenmek için araştırmak, araştırmak için şevk, şevk için merak...
İsmet Özel ' de 22 sene önce yazdığı kitabında hakikate kavuşmak için bize bırakılan izleri takip etmemizi söyler... Bir avcıyla ilgili olan öykünün sonunda...
Kitabı okurken çok uzak bir tarihte değil de, sanki dün yazılmış gibi bir hisse kapılmanız da, İsmet Özel'in başarısı olsa gerek....
Bilmem kaçıncı halinden bahseder Müebbet- Muhabbet'in Cenk ile Erdem'inin Cenk Beyi... Malt isimli gruplarının çıkış parçası olan 'Aşkın Gözü ' isimli parçalarında...
İlk görüşte ya bu Cenk değil mi? diye şüpheye düşürüp, dur yaw parça güzel, aç bakalım şunun sesini ... Sonralarda parça budur abi dedirten... Nakarattan çok 'Neden...' diye sormaya başlayıp bu nedenler, nedensiz değildir vardır bir bildiği bu Cenk'in dediğiniz... ve 'inan bana 'deyip sizi kendine bağlayan o güven sözcükleriyle bitiş :)
Araştırıcı kimliğiniz artsın diye sözler buraya yazılmamıştır...
Bakınız; ödeviniz ;)
Herkesin gözyaşlarına sahip olamadığı bir sahne vardı...
Oğlunun gidişinden kendini sorumlu tutan babaya, daha doğrusu sebepli sebepsiz gidişlere verilebilecek en güzel örnekti...
' Dağ olsan durmaz ' diyordu... 'Durdur durdurabilirsen '
Niye koydu ki bu sahne öyle herkese? Dur diyemedikleriniz mi geldi aklınıza? Ya da durduramayanlar mı? Kılıf mı aradınız yoksa günlerdir, yoklayan damlalara?
Her ikindi sonrası...Her bir damla yolunu izleyip evine doğru yol alacak...Trafik tıkanacak telaşlarından...Yarışacaklar özlemle beklediklerine, beklettiklerine kavuşmak için...Hızlarını kesmemek için saçak altlarına sığınacak insanlar...
Hal hatır sorulmuş, özlemler dindirilmiş...Konuşacak mevzu kalmamış...Sohbete konu bulup birkaç kelam daha etmeli...Yağmayan yağmurdan,ısıtmayan güneşten söz etmeli...Kıyaslamalı 'ora' ile 'bura'yı...Şaşırmalı mevsimsel değişikliklere...Şaşırtmalı en olmadık zamanlarda sorarak... Şaşırır gibi yapmalı 'orda ' yağmur burda 'güneş' olmasına...Şaşkın gözlerini göremeyeceğini bilerek...
Şeker hastalığı olarak bilinen aslında ' Diabetes Mellitus ' ismiyle tıpta yerini almış, pankreastan salgılanan insülinin azlığı veya insülinin vücutta kullanılamamasına bağlı olarak ortaya çıkan kronik bir hastalık.
Hastalığın semptomları aşırı susama, aşırı idrara çıkma ve aşırı yemek yemedir. Hastaların diyet ve egzersizle kontrol altına alınması gerekir.
Namaz bir ibadettir ve sadece müslümanlara farz kılınmamıştır.Daha önceki dinlerde de namaz ibadeti vardır. Puta ya da inandıkları değerlere secde etmeleri de burdan gelir.
benimle oynar mısın
26.03.2007 - 17:12Olmam gereken olmama rağmen, olmam istenen olmadığım halde...
Sana göre eksiklik, bana göre fazlalıklarıma...
Hüzne olan düşkünlüğüme...
Acıya olan açlığıma rağmen...
Yine de oynar mısın benimle?
Şiirle Terketmek
23.03.2007 - 18:06Her defasında ^^gidiyorum^^ diyerek, Kahraman Tazeoğlu'nun şiirlerini yazıp yazıp bir türlü gidemeyen...
^^Git gideceksen bekleme^^ dedirten üye ;)
jack london
23.03.2007 - 13:38Kızıl veba...
yalnızız
23.03.2007 - 10:15Peyami Safa'nın romanı...
'Fatih - Harbiye ' ve birçok romanında olduğu gibi bu kitabında da, doğu ve batı kültürünün arasında kalmış insanlarla karşılaşıyoruz...
Karakterleri tanımamız konusunda Peyami Safa bize isimler aracılığıyla yardım etmekte..
Diğer kitaplarına nazaran daha fazla psikolojik tahlille karşı karşıya kalıp, ruhunuzun hezeyanlarına bir yenisini ekleyebilirsiniz...
Tercih yapmak zorunda kalanlar... Kafası karışık... Ruhu karışık insanlar...Onlara yol gösteren güçlü erkek karakteri...
nezle
22.03.2007 - 14:06Nefes alamamak...
Havadaki iğrenç sigara dumanı...
Çiçek tozu, ev tozu, kuş tüyü bilmem ne tüyüne olan alerjik durum...
Dumanlı bir kafa..
Sevilmeyen bir mevsim...
Taşları Yemek Yasak
22.03.2007 - 11:36Bazen insanlara bir şeyler anlatmanın en güzel yolu kafalarını karıştırmak, meraklarını uyandırmaktır... Öğrenmek için araştırmak, araştırmak için şevk, şevk için merak...
İsmet Özel ' de 22 sene önce yazdığı kitabında hakikate kavuşmak için bize bırakılan izleri takip etmemizi söyler... Bir avcıyla ilgili olan öykünün sonunda...
Kitabı okurken çok uzak bir tarihte değil de, sanki dün yazılmış gibi bir hisse kapılmanız da, İsmet Özel'in başarısı olsa gerek....
mektuplara gereksiz cevaplar
21.03.2007 - 17:36Nedir bölümüne yazılmış hele hele moda yazılan mektuba cevap yazacak değiliz... Sadece bugün nedirde gördüğüm en anlamlı yazıydı...
antoloji.com
21.03.2007 - 16:19Antolojinin düşman işgalinden kurtuluşunu mu kutluyoruz ki, övgü dolu sözcükler yağmakta?
Herkes bir şekilde, zamanın birinde gelmiş ve herhangi bir sebeple hala burda... Kimi okuyarak, kimi yazarak kendini tatmin etmekte...
acı
20.03.2007 - 16:43Ruhun gıdası...
aşkın binbir hali
20.03.2007 - 16:09Bilmem kaçıncı halinden bahseder Müebbet- Muhabbet'in Cenk ile Erdem'inin Cenk Beyi... Malt isimli gruplarının çıkış parçası olan 'Aşkın Gözü ' isimli parçalarında...
İlk görüşte ya bu Cenk değil mi? diye şüpheye düşürüp, dur yaw parça güzel, aç bakalım şunun sesini ... Sonralarda parça budur abi dedirten... Nakarattan çok 'Neden...' diye sormaya başlayıp bu nedenler, nedensiz değildir vardır bir bildiği bu Cenk'in dediğiniz... ve 'inan bana 'deyip sizi kendine bağlayan o güven sözcükleriyle bitiş :)
Araştırıcı kimliğiniz artsın diye sözler buraya yazılmamıştır...
Bakınız; ödeviniz ;)
babam ve oğlum
20.03.2007 - 15:03Herkesin gözyaşlarına sahip olamadığı bir sahne vardı...
Oğlunun gidişinden kendini sorumlu tutan babaya, daha doğrusu sebepli sebepsiz gidişlere verilebilecek en güzel örnekti...
' Dağ olsan durmaz ' diyordu... 'Durdur durdurabilirsen '
Niye koydu ki bu sahne öyle herkese? Dur diyemedikleriniz mi geldi aklınıza? Ya da durduramayanlar mı? Kılıf mı aradınız yoksa günlerdir, yoklayan damlalara?
Sonbahar
20.03.2007 - 13:46Takvim ilk olduğunu söylüyor, ama yerleşmiş yine yerli yerine hüzün... Gitmem diyor buralardan...
zibidi
20.03.2007 - 12:52Türk Dil Kurumunun sözlüğünde;
1.Gülünç olacak derecede kısa ve dar giyinmiş olan.
2,Yersiz ve zamansız davranışları olan kimse.
olarak açıklanmakta.
Tarafımızdan kullanımı ise daha çok sevilen kişilerin tuhaflıkları sırasında istem dışı...
kurbağa
20.03.2007 - 12:27^^Küçük kurbağa, küçük kurbağa, kulağın nerede?
Kulağım yok kulağım yok yüzerim derede
Ku vak vak vak ku vak vak vak kuvak kuvak kuvak
Küçük kurbağa, küçük kurbağa, kuyruğun nerede?
Kuyruğum yok kuyruğum yok yüzerim derede
Ku vak vak vak ku vak vak vak kuvak kuvak kuvak
Küçük kurbağa, küçük kurbağa, yelkenin nerede?
Yelkenim yok yelkenim yok yüzerim derede
Ku vak vak vak ku vak vak vak kuvak kuvak kuvak
Küçük kurbağa, küçük kurbağa, gözlerin nerede?
Gözlerim yok gözlerim yok yüzerim derede
Ku vak vak vak ku vak vak vak kuvak kuvak kuvak ^^
Kurbağa büyümüş... Dere kurumuş... Yelkenli batmış...
Kulaklar duymaz olmuş masalları...Gözler arayıp bulamamış sevdiğini...
özdemir asaf
16.03.2007 - 19:13^^Dün sabaha karşı kendimle konuştum.
Ben hep kendime çıkan bir yokuştum.
Yokuşun başında bir düşman vardı
Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum ^^
Ankara'ya yağmur yağacak
02.03.2007 - 15:04Her ikindi sonrası...Her bir damla yolunu izleyip evine doğru yol alacak...Trafik tıkanacak telaşlarından...Yarışacaklar özlemle beklediklerine, beklettiklerine kavuşmak için...Hızlarını kesmemek için saçak altlarına sığınacak insanlar...
hava nasıl oralarda
02.03.2007 - 13:59Hal hatır sorulmuş, özlemler dindirilmiş...Konuşacak mevzu kalmamış...Sohbete konu bulup birkaç kelam daha etmeli...Yağmayan yağmurdan,ısıtmayan güneşten söz etmeli...Kıyaslamalı 'ora' ile 'bura'yı...Şaşırmalı mevsimsel değişikliklere...Şaşırtmalı en olmadık zamanlarda sorarak... Şaşırır gibi yapmalı 'orda ' yağmur burda 'güneş' olmasına...Şaşkın gözlerini göremeyeceğini bilerek...
gerçek şu ki
26.02.2007 - 15:53'Korkarak yaşıyorsan sadece hayatı seyredersin.' günün özlü sözü...
diyabet
26.02.2007 - 15:40Şeker hastalığı olarak bilinen aslında ' Diabetes Mellitus ' ismiyle tıpta yerini almış, pankreastan salgılanan insülinin azlığı veya insülinin vücutta kullanılamamasına bağlı olarak ortaya çıkan kronik bir hastalık.
Hastalığın semptomları aşırı susama, aşırı idrara çıkma ve aşırı yemek yemedir. Hastaların diyet ve egzersizle kontrol altına alınması gerekir.
namaz
15.02.2007 - 17:42Namaz bir ibadettir ve sadece müslümanlara farz kılınmamıştır.Daha önceki dinlerde de namaz ibadeti vardır. Puta ya da inandıkları değerlere secde etmeleri de burdan gelir.
necip fazıl kısakürek
01.02.2007 - 09:54^^İnsan, yaklaştığınca yaklaştığından ayrı;
Belli ki; yakınımız yoktur Allah'tan gayrı... ^^
gözyaşı
22.01.2007 - 18:26^^ Rahmettir gözyaşları, ki yürekleri temizler.^^
Nasipte bugüneymiş yürek temizliği...
uyku
22.01.2007 - 01:59Firar...
hata
17.01.2007 - 23:25Hayat ile benzerligi ne ola ki...¿
Toplam 438 mesaj bulundu