sevmek gibi geliyordu her şey,
sevmek gibi gidiyordu kadın..
adının anlattığı, canın teni yakmasıydı..
bir bulut eve ama asıl olan
bulutun suyu yağmasıydı...
bir insanı sevmekle başlıyordu her şey
ve boşanmak için
en az iki şahit gerekiyordu!
...
boğa burcu olunca yemeğe olan düşkünlükte açığa çıkıyor.şimdi nasıl canım istedi.ama özellikle mercimekli bulgur pilavı ve içine biraz da sarımsak çook güzel olur..yanında turşu ve kuru soğan....
...
Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman..
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Korkuyorum senden
Korkuyorum yanınsıra gidenden
Pencerelere doğru akşam üzeri
El kol oynatışından
Söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı-yavaş zamandan
Korkuyorum senden
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır, sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya
katlanmam
sevgilim...
Unutmak mı, delisin,
Gitmesem de bekler orada deniz.
Gelirsem bilmelisin
Benim beklememdir burada deniz.
Gitmek gibi geleceğim
Denizin delisine.
Delinin denizi gibi,
O ne kadar giderse.
Dokunduğum en sıcak Ağustos akşamısın
Gezindiğim avare bir deniz kıyısı
En güzel mehtap sensin denize dost
Aradığım bulunmayan haykırdığım duyulmayan
Sen asla dün olmayan bir yaşanmamış an
Saçların rüzgarsa gözlerin nerede
Sesin şarkılarda nerede
Yüreğin
Ellerimde sevdanın yanık kokusu
Ey adı sevda nerede
Ellerin
Aradığım bulunmayan haykırdığım duyulmayan
Sen asla dün olmayan bir yaşanmamış an
yine içini anlamsız kutlama ve sözlerle boşalttığımız bir gün.kadınlar günü falan değil.Dünya Emekçi Kadınlar Günü...
Ve kadınlar,
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve karasabana koşulan
ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
Nazım Hikmet RAN
olayın geçtiği yer bir internet cafe.arkadaşımla otururken,içeriye biri giriyor ve diyalog aynen şöyle geçiyor:
eleman:-hangi masa boş?
cafe sahibi:-1,2 ve 9.cu masalar
eleman:-internet bağlantısı var di mi?
arkadaş,ben ve cafe sahibi krizde.
yılmaz erdoğan
14.03.2006 - 01:00sevmek gibi geliyordu her şey,
sevmek gibi gidiyordu kadın..
adının anlattığı, canın teni yakmasıydı..
bir bulut eve ama asıl olan
bulutun suyu yağmasıydı...
bir insanı sevmekle başlıyordu her şey
ve boşanmak için
en az iki şahit gerekiyordu!
...
özlemek
14.03.2006 - 00:39iç çekiştir gecenin bu saatinde...
toplu ulaşım
14.03.2006 - 00:32fordçuları hiç eksik olmaz.bazen de oturduğunda bir bacağı mutlaka sana değmelidir :-))))))))))
entelektüel
14.03.2006 - 00:05bilgili olmak ve bunu kişilerin anlayabileceği şekilde paylaşmak gerekir.teori tabiki önemli ama aslolan pratiktir...
yalancı
13.03.2006 - 15:57pinokyo masalı koca bir yalan,gözünün içine baka baka yalan söylüyor ve burnu falan da uzamıyor,ama içimden de kopuyor birşeyler...
bulgur pilavı
13.03.2006 - 14:33boğa burcu olunca yemeğe olan düşkünlükte açığa çıkıyor.şimdi nasıl canım istedi.ama özellikle mercimekli bulgur pilavı ve içine biraz da sarımsak çook güzel olur..yanında turşu ve kuru soğan....
mavi
12.03.2006 - 01:05deniz,umut,özgürlük ve sonsuz güzellik...
maviye çalar gözlerin....
özdemir asaf
12.03.2006 - 00:56...
Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman..
saplantı
12.03.2006 - 00:515 gündür bitmeyen baş dönmesinden duyulan korkum.nedeni? ? ?
louis aragon
12.03.2006 - 00:47SANA BÜYÜK BİR ŞEY SÖYLEYECEĞİM
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Korkuyorum senden
Korkuyorum yanınsıra gidenden
Pencerelere doğru akşam üzeri
El kol oynatışından
Söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı-yavaş zamandan
Korkuyorum senden
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır, sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya
katlanmam
sevgilim...
ömer hayyam
11.03.2006 - 18:23...
Yaşamanın sırlarını bileydin
Ölümün sırlarını da çözerdin;
Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok:
Yarın, akılsız, neyi bileceksin?
evlilik
10.03.2006 - 01:12mümkünse almayım ben- :))))))
kapitalizm
10.03.2006 - 00:50bazılarının hayattan zevk alırken, bazılarının da açlıktan ölmesini sağlayan sistem.kahrol düşman al sana bomba diyesim geldi...
karikatür
10.03.2006 - 00:45bezgin Bekir-Tuncay Akgün
bayır gülü-Feyhan Güver
deniz
10.03.2006 - 00:26Denizin Delisi
Unutmak mı, delisin,
Gitmesem de bekler orada deniz.
Gelirsem bilmelisin
Benim beklememdir burada deniz.
Gitmek gibi geleceğim
Denizin delisine.
Delinin denizi gibi,
O ne kadar giderse.
Özdemir Asaf
erdal öz
09.03.2006 - 23:23yaralısın ve gülünün solduğu akşam.etkisinde kaldım.
hasret
09.03.2006 - 02:44Hasret
Uyku girmedi gözüme
Yine dün gece
Seni düşündüm
Ay ışığı
Sardı kenti bütün gece, üşüdüm
Seni düşündüm
Al götür beni
Sar ısıt beni
Yağmurunda ıslandığımız
Yollarında yürüdüğümüz
Ilık rüzgarları
Deniz kokan kente
Ben burda
Sen orda
Hasret bitmez
Büyür sevda
Bulutsuzluk Özlemi
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
09.03.2006 - 02:39yüreğinin götürdüğü yere git ve orada istediğine ver.
neyi mi?
tabiiki yüreğini- :)))))
feridun düzağaç
09.03.2006 - 02:15Adı Sevda
Dokunduğum en sıcak Ağustos akşamısın
Gezindiğim avare bir deniz kıyısı
En güzel mehtap sensin denize dost
Aradığım bulunmayan haykırdığım duyulmayan
Sen asla dün olmayan bir yaşanmamış an
Saçların rüzgarsa gözlerin nerede
Sesin şarkılarda nerede
Yüreğin
Ellerimde sevdanın yanık kokusu
Ey adı sevda nerede
Ellerin
Aradığım bulunmayan haykırdığım duyulmayan
Sen asla dün olmayan bir yaşanmamış an
film müzikleri
09.03.2006 - 01:41büyük adam küçük aşk-selvi boylum al yazmalım-cesur yürek-son mohikan
8 Mart
08.03.2006 - 17:33yine içini anlamsız kutlama ve sözlerle boşalttığımız bir gün.kadınlar günü falan değil.Dünya Emekçi Kadınlar Günü...
Ve kadınlar,
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve karasabana koşulan
ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
Nazım Hikmet RAN
güneş
05.03.2006 - 20:50aşkımın adı.dün bol bol sevdim onu,çok özlüyorum.arkadaşımın bebeğinin adı...
enteresan diyaloglar
04.03.2006 - 11:12olayın geçtiği yer bir internet cafe.arkadaşımla otururken,içeriye biri giriyor ve diyalog aynen şöyle geçiyor:
eleman:-hangi masa boş?
cafe sahibi:-1,2 ve 9.cu masalar
eleman:-internet bağlantısı var di mi?
arkadaş,ben ve cafe sahibi krizde.
cücük
04.03.2006 - 10:48ilk aklıma gelen soğan,hele de mangalda pişeni...
Toplam 559 mesaj bulundu