Şenay Özkan Antoloji.com

Şehir

Bir başka ülkeye, bir başka denize giderim, dedin
bundan daha iyi bir başka şehir bulunur elbet.
Her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya;
-bir ceset gibi- gömülü kalbim.
Aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede?
..

Devamını Oku
  • Şenol Bulut
    Şenol Bulut 15.01.2018 - 10:57

    NERDESİN KIZ

  • Biva Biva
    Biva Biva 08.07.2014 - 13:11

    IŞIK VE SEVGİ BİZİMLE (GÖREBİLENE AŞK OLSUN)

  • Yasemin Malkoç
    Yasemin Malkoç 04.06.2012 - 01:53

    _KU-NALA- sade kendisidir.Onu buradan başka nickle aramayın... :))) Düşük bütçeli büyük prodiksiyonlar olsa da :)))

Toplam 36 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR


  • Bir Dev Hikâyesi...

    Mustafa Kuz

    29.01.2010 - 00:01

    güzel...

  • Han Duvarları

    Faruk Nafiz Çamlıbel

    01.12.2006 - 11:50

    Gönlümü çekse de yarin hayali Aşmaya kudretim yetmez cibali Yolcuyum bir kuru yaprak misali Rüzgarın önüne katılmışım ben*

    *Garibim namıma Kerem diyorlar Aslı'mı el almış haram diyorlar Hastayım derdime verem diyorlar Maraşlı Şeyhoğlu Şatılmış'ım ben*

  • Lüzumsuz Adam

    Mehmet Akif Gülhan

    23.04.2006 - 00:48

    merhaba
    sait faik seveni ben de severim :)
    şiiriniz ayrıca güzel
    şiirin içindeki aheenk ve maydan okuma beni sardı

Toplam 3 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR
  • şiir

    19.03.2009 - 22:19

    İNAN BATMIŞ ŞEHİRLER GİBİ ONARILMAZ ANILAR Biri beyaz biri kara iki kedi..birbirlerinin omzuna kollarını dolamışçasına birbirlerine şefkatle sarılarak,birbirlerine dayanarak yola çıkmışlar.Gölgeler akşamüstünü söylüyor.Yorgun bir günün sonunda eve dönüyorlarmış gibi.Yüzlerini görmüyoruz ama eminim mırıl mırıl konuşuyorlardır. Belli sınanmış, denenmiş bir dostluk bu,uzun yolları da göze alabilen bir dostluk Ya biz, binde bir karşımıza çıkan dostluk, arkadaşlık, sevgililik fırsatlarını ne yapıyoruz? Akşam üstünün bir saatinde yorgun gövdemizi yaslayıp mırıl mırıl konuşabileceğimiz,omzumuza dolanan bir kolun, başımızı yaslayabileceğimiz bir omzun,belimizi kavrayan bir elin, uzun yollara dayanıklı ayakların sahibi karşımıza çıktığında tanıyabiliyor muyuz onu,değerini biliyor, biricikliğini, benzersizliğini anlayabiliyor muyuz? ... Yoksa hayatı sonsuz, fırsatları sayısız sanıpkendimizi hep ilerde bir gün karşılaşacağımızı sandığımız bir başkasına,bir yenisine ertelerken hayat yanımızdan geçip gidiyor mu? karşımıza çerken çıkmış insanları yolumuzun dışına sürüklerkenbir gün geri dönüp onu deliler gibi arayacağımızı hiç hesaba katıyor muyuz? Hayat her zaman cömert davranmaz bize, tersine çoğu kez zalimdir,her zaman aynı fırsatları sunmaz, toyluk zamanlarını ödetir. Hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların, eskitmeden yıprattığımız dostluklarınsavurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayalnız kalırız bir gün... Bir akşamüstü yanımızda kimse olmaz,ya da olanlar olması gerekenler değildir.Yıldızların bizim için parladığını göremeyen gözlerimiz,gün gelir kayan yıldızların gömüldüğü maziye kilitlenir... Kedilerin özel bir anını yakalamak gibidirkendi hayatımızdaki olağanüstü anları ve olağanüstü kişileri yakalamak.Bazılarının gelecekte sandıkları 'bir gün' geçmişte kalmıştır oysa; hani şu karşıdan karşıya geçerken, trafik ışıklarında rastladığınız,omzunun üzerinden şöyle bir baktığınız sonra da boşverip'Nasıl olsa ilerde bir gün tekrar karşıma çıkar.' dediğinizdir.Oysa tam da o gün bu zalim şehri terk etmiştir O,boş yere bu sokaklarda aranırsınız... MURATHAN MUNGAN

  • şiir

    19.03.2009 - 21:46

    Olmak ya da olmamak, işte bütün sorun bu!
    Düşüncemizin katlanması mı güzel
    Zalim kaderin yumruklarına, oklarına
    Yoksa diretip bela denizlerine karşı
    Dur, yeter demesi mi?
    Ölmek, uyumak sadece!
    Düşünün ki uyumakla yalnız
    Bitebilir bütün acıları yüreğin,
    Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
    Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü.
    Çünkü, o ölüm uykularında
    Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından
    Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu.
    Bu düşüncedir felaketleri yaşanır yapan.
    Yoksa kim dayanabilir zamanın kırbacına?
    Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine
    Sevgisinin kepaze edilmesine
    Kanunların bu kadar yavaş
    Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine
    Kötülere kul olmasına iyi insanın
    Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
    Kim ister bütün bunlara katlanmak
    Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek
    Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa
    O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya
    Ürkütmese yüreğini?
    Bilmediğimiz belalara atılmaktansa
    Çektiklerine razı etmese insanları?
    Bilinç böyle korkak ediyor hepimizi:
    Düşüncenin soluk ışığı bulandırıyor
    Yürekten gelenin doğal rengini.
    Ve nice büyük, yiğitçe atılışlar
    Yollarını değiştirip bu yüzden
    Bir iş, bir eylem olma gücünü yitiriyorlar.'
    -W. Shakesperare / Hamlet -

  • şiir

    19.03.2009 - 21:40

    Tükendi gençliğim karanlıklarda,
    Çılgın fırtınalarda ve yağmurlarda;
    Güneş bazan açtı, kapandı derhal
    Bahtımın yazgısı karanlıklarda;
    Öyle harap ettiler ki gönül bahçemi
    Dallar hep kırıldı, yapraklar yerde
    Kuytularda birkaç meyvesi kaldı...

    İşte ulaştım güz aylarına
    Fikirler sararmış yapraklar gibi;
    Kullanmalı artık her bir aleti
    Küreği, tırmığı ve ötekileri,
    Düzeltip onarmak için yeniden
    Bahçemdeki bütün harap yerleri
    Suların basıp da oyup açtığı
    Kocaman çukurları mezarlar gibi...

    Hayal ettiğim yeni çiçekler,
    Acaba bulurlar mı kimbilir,
    Ardıç kuşlarının bulduğu gibi
    Güç alabilecekleri her bir gıdayı,
    Gizemli gıdayı, özlü gıdayı
    Bu sulak topraklarda. Bu hoş havada.

    Ey acı! Ey acı! Yiyip bitiriyor hayatı zaman,
    Ve yüreğimizi kemiren düşman
    Bu anlaşılmaz, bu garip düşman
    Büyüyüp güçleniyor kanlarımızla
    Durmadan kaybettiğimiz kanlarımızla

Toplam 55 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR