Koray Kapadokya Adlı Antoloji.com Üyesinin Ha ...

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    26.02.2010 - 21:31

    ÖLÜM SENİ BİR YERDE BEKLEMEDİĞİNE GÖRE SEN ONU HER YERDE BEKLE

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    26.02.2010 - 07:32

    İnsanları Çılgına Çeviren Şey Bu Günün Deneyimi Değil, Dün Olan Bir Şeyden Pişmanlık Duymak Ve Yarının Getireceklerinden Korku Duymaktır.

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    10.02.2010 - 23:12

    mine bir saksı fazla gelir; küçücük bir umut bile olsa yeşertmek istesin onu büyütmek emek ister bir saksıda bile olsa
    Kimine Bir Saksı Fazla Gelir,Kimine Ormanları Vaad Etsen Nafile... Hani bir umut vardır ya
    O umutla aydınlanır her günün
    O umutla yaşama bağlanırsın ama o kendi hüznüne o kadar dalmıştır ki görmez senin yeşertmek istediğin fidanları
    Verdiğin değeri anlayamaz kalbi
    Ya hiç bu kadar sevilmemiştir ya da sevgini büyüklüğü korkutmuştur onu
    Halbuki senin yaptığın sadece onu sevmektir
    Sadece sevmek
    İçten sıcak yüreğini ortaya koyarak sevmek

    Kimine de ormanları vaad etsen nafile
    Hep daha fazlasını ister şımarıkça
    Yüreğinin büyüklüğünü görmeden ummanlar ister senden
    Halbuki sen kalbini sermişsindir yollarına ama o tek bir daldaki sevdayı hor görüp hep yalancı baharlar arar kendine
    Seni kaybettiği gün anlayacaktır ama nafile

    Dedim ya sevmek zor iş sevdadan anlayanı bulmak daha da zor
    ' Kimine bir saksı fazla gelir kimine ormanları vaad etsen nafile '

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    07.02.2010 - 11:12

    Kaçamak Yaşiyoruz Hayati


    Kaçamak yaşıyoruz.
    Her şeyden, bazen kendimizden bile kaçıyoruz.
    Duygularımızı paylaşmak nedense zor geliyor bize.
    Kendimiz bile yaşayamıyoruz ki...
    Hep içimize atıyoruz sevgileri,hüzünleri,mutlulukları.
    Bağırıp çağırıp hani derler ya 'bardaktan boşanırcasına yağan yağmur gibi' ağlayamıyoruz bile.
    Utanıyoruz...
    Kızgınlıklarımızı hep içimize atıyoruz.
    Aslında kendimize kızıyoruz.
    Karşımızdakinin hiç suçu yok 'sadece o O'nun düşüncesi'
    diyemiyoruz.
    Gördüğümüz her iyilik ve kötülüğün bizden kaynaklandığını
    anlayamıyoruz.
    Volkanlar patlıyor içimizde söndüremiyor gözyaşlarımızı içimize
    akıtıyoruz.

    Görmüyoruz...
    Kör değiliz sadece bakıyoruz.
    Çevremizdekileri sadece hareket eden birer obje olarak değerlendiriyoruz.
    Doğan güneşin sıcaklığını, rüzgarın getirdiği okşamayı,kuş sesindeki canlılığı ve hayatı hep kaçırıyoruz.
    Ruhumuzu bi yerlerde bıraktık, bulamıyoruz...
    Çok hızlı gidiyor,dinlenemiyoruz.
    Herkes ama herkes, herşey üstümüze üstümüze geliyor...
    Korkup kaçıyoruz.

    Sevemiyoruz...
    Sevgilerimizin bile sebebi çıkar ilişkisine dayalı.
    Hep bir şeyler bekliyoruz karşımızdakinden.
    Peki...
    Ne veriyoruz..?
    Arkadaşlığı bile beceremiyoruz.
    Bazen bir merhaba demek bile zor geliyor.
    'O bana dün selam vermemişti ben neden vereyim' bile diyebiliyoruz.
    Aslında kendimizle inatlaşıyoruz.
    Egomuz daima üstün geliyor.
    Sebebini bilmiyoruz.

    Düşünmüyoruz.
    Geleceğimizi, geçmişimizi içinde bulunduğumuz anı bile düşünmüyoruz.
    Hep gel geç ilişkilerde gözümüz.
    Hep başkası olmakta...
    Kendi benliğimizi kaybettik.
    Tanımıyoruz içimizdeki beni.
    Ne istediğimizi ne beklediğimizi bile bilmiyoruz.
    Kendimizden bile kaçıyoruz.
    Yüzleşemiyoruz kendimizle...
    Eleştiride dozu kaçırmaktan korkmuyoruz ama kendimize yöneltilen eleştirileri saldırı olarak algılıyoruz.
    Hayatın tüm yanlışları hep bizim dışımızda...

    Bir tebessümü bile çok görüyoruz karşımızdakine.
    Bilmiyoruz, aslında o çok gördüğümüz tebessümün kendimize verdiğimiz en değerli hazine olduğunu...

    Hayatta her şey size bağlı.
    Sen istersen dünya daha güzel.
    Sensin tüm güzellikleri yansıtan.
    Diğer olan biten her şey sadece araç.
    Yani sen varsan her şey var.
    Kendini tanımaktan geçiyor her şey.
    Bir tebessümle başlıyor güzellikler.
    Sabah yataktan kalktığında aynada kendine tebessüm et ve Günaydın dileklerini ilet kendine...
    Gözlerini kapat hayatın seslerini dinle.
    Yeni bir gün,her yeni gün seninle birlikte var.
    Ruhun bir yerlerde seni bekliyor.
    Bul Onu.
    Hisset tüm hissettiklerini.
    Bak nasıl değişecek hayat...

    Gülümse...

  • Alacakaranlık Ezgileri
    Alacakaranlık Ezgileri

    25.01.2010 - 21:23

    Sanırdım gündüzdü onlarla gecem
    İçimde ümitti dost bildiklerim
    Ne zaman yıkılıp yere düştüysem
    Bırakıp da gitti dost bildiklerim
    Hepsi varken baharımda, yazımda:
    Kışın bir burukluk kaldı ağzımda
    Seneler senesi oysa gözümde
    Cihana eşitti dost bildiklerim
    Nerde o sözlere kandığım günler?
    Her gülen yüzü dost sandığım günler
    Acıdan kahrolup yandığım günler
    Ta canıma yetti dost bildiklerim
    Meydana çıkalı asil cehreler
    Aydınlanmaz oldu artık geceler
    Yalanlar tükendi, indi maskeler
    Birer birer bitti dost bildiklerim
    Korkar oldum bana *dostum* diyenden
    Yoksa yok olandan, varsa yiyenden
    Ne onlardan eser kaldı ne benden
    Beni benden etti dost bildiklerim

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    04.01.2010 - 21:44

    Rahmetlik Babanın güzel bir sözu vardı nur içinde yatsın mekanı cennnet olsun emeği çoktur üzerinde oğlum ' TEKLİF NEZAKETTEN, ISRAR EŞEKLİKTEN DİR....' derdi her zaman

  • Hacer Gezer
    Hacer Gezer

    26.12.2009 - 10:20

    mrb koray bey evet hayat kiminin güler yüzünde kiminin hüzün gönlünde avuçlarımızdaki hayat kuş misali uçup gitmeden gök kubbede hoş seda yüreyinize sağlık..

  • Yağmur Yüreklim
    Yağmur Yüreklim

    02.11.2009 - 15:59

    KASIM KASIRGALARI

    her bahar kuşlar kanat çırparmış

    ben uçsam nehirler kurur, ceylanlar vurulur dağlarda
    kasım gelir kasıla kasıla kasırgalarıyla
    ben uçsam mevsim hazan olur

    hasret ile yola çıkmak nedir bilmez misin
    yazı başka ağlar kışı başka
    biçimsiz sızılara gebe kalır geceleri
    geceler sayılı sabahlar doğurur

    kırılır kanatları çocukların
    üzerinden silkeleyerek gidenlerin ardından
    yetimlik kolay değil bilmez misin
    yıkar umudun kalesini
    menevişlenen hüzün boğar gözlerindeki feri

    sonbahar gelmeden sararıp dökülen yapraklar gibi
    ellerin solgun gülüşler toplar gamzelerinde
    bırakılır gelgitlere
    insafı yoktur zamanın, dil acıya keser
    başlar aysız gecelerde
    ayrılığı kuşanmaya başlar türküler

    senin o gidişin yok mu
    yüreğimin orta yerine düşen
    dokunsam kan damlar sarkacından
    sussam kan - konuşsam kan
    hangi yana baksam
    hangi yana çevirsem zamanı acıdan üryan

    sorma...
    sorma nasılım diye
    dilimden dökülen nağmeler amansızca

    bari
    bari bir selam yolla
    varsın dudaklarının buzlu yerinden olsun
    itirazım da olmaz inan
    de ki,,,
    sana umutsuzluğu gönderdim
    sana uykusuzluğu
    baştan aşağı gözyaşı, baştan aşağı hicran

    dudaklarımda ziftlenmiş bir keder ki
    küçültsem diyorum küçültsem ufalasam sensizliği
    bir çığlık gibi döksem yollara tükenir mi

    ah senin o hercai duruşların yok mu
    kırar sözcüklerin dilini
    getirir cinnetin saatini

    haydi,,,
    ya kutsa ölümü gözyaşlarınla içten
    ya da beni bana ver
    çek git istersen


    Müsade Özdemir

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    21.10.2009 - 19:24

    Zaman
    bir çoçuğa göre büyümek çabukcak olgunlaşmaktır zaman
    zaman
    bir yaşlıya göre çok çabuk geçmiştir geriye dönmektir zaman
    zaman
    bir aşığa durmuştur ilerlemez yaşanan o andır zaman
    zaman
    yalnızlığa göre gün gibi geçmeyen saniyedir zaman
    zaman
    mecnuna göre leyladır leylaya göre aşktır zaman
    zaman

  • Beyler Beyi
    Beyler Beyi

    07.09.2009 - 15:07

    Hayırlı ramazanlar
    Ortak dostlarla beraber
    güzel paylaşımlarla hoş sohbet bir ortamda
    şiir tadında sevgi,kardeşlik, paylaşım yağmuru altında
    beraber ıslanmaya......

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    31.05.2009 - 12:19

    Ey Sevda! Seninle Oynuyorlar Bu Sevgisiz İnsanlar!

    Bakışlarını uzat bana seninle bakayım dünyaya... Seninle anlamlaştırayım hayatı seninle anlam kazansın ibadetlerim...
    Bakışlarını uzat bana ışığınla aydınlansın kör bakan gözler... Sende görsün beni gözlerim uzakları görebilmeli....
    Bakışlarını uzat bana yüreğimdeki karlar erisin! Bahar gelsin yüreğime aklar'ım yeşersin! !
    Bakışlarını uzat bana içi gülsün gözlerimin... Bakışlarını düşür sözlerime aşk d'olsun cümlelerim aşkla d'olsun yüreğim...


    -ellerini uzatma bana ey aşk!
    Ola ki; tutamam ellerinden.... Tutamayışım iner yüreğine kırılırsın en ince yerinde hayatın küsersin bana...
    -Ne olur ey aşk! Dokunma bana....
    Sen beynimin dokunuşlarındasın gülistanında yüreğimin...Ona yakarışlarımdasın... Ne olur ellere düşme..! Ne olur y'ellere bırakma kendini..! Eller bilmez kıymetini sen hep kal gülistanında yüreğimin ve hep IŞIĞI ol gözlerimin...


    İstersen hiç uğrama bana hiç bilme hiç tanıma hiç anlama... Ben seni seviyorum ya! ! bu yeter bana ey aşk..! Güzelsin sen sevilmek kadarsın...özlemek kadar hasret seninle anlamlı.. Özlemek senle orantılı... Sensiz yaşanmaz....Sen ölümü kıskandıran tek 'var'sın... İnsanlara ölümü sevdiren ve ölümü bu denli anlamlaştıransın.
    ölümsün doğuşlara vesile olan... Ateşsin yüreklerde ve gülsün hovarda ellerde...
    Ne olur düşme ellere!
    Ne olur kapılma y'ellere! ! !
    'Eller kıymet bilmez'...
    y'eller savurur seni düşersin yerlere....
    Düşme düşme düşme....

    Ben düş'tüm.
    Sen düş ol...

  • Gizem Güneş
    Gizem Güneş

    07.05.2009 - 16:54

    Başarı tek başına elde edilemez. Emeği dokunan herkesle mutluluğu paylaşanlar, daha büyük başarılara ulaşır.
    Kapadokya-Nevşehir gibi güzel bir grup kurup bizleri bu çatı altında topladığınız için çok teşekurederim Koray bey

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    27.03.2009 - 10:09

    Üşüyorum..
    (Muhsin YAZICIOĞLU)


    Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
    Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum
    Gözlerim parke parke taş duvarlarda
    Açılıyor hayal pencerelerim
    Hafif bir rüzgar gibi, süzülüyorum
    Kekik kokulu koyaklardan aşarak
    Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
    Bir çeşme başı arıyorum
    Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
    Mis gibi nane kokuları arasında
    Ruhumu dinlemek istiyorum
    Zikre dalmış her şey
    Güne gülümserken papatyalar
    Dualar gibi yükselir ümitlerim
    Güneşle kol kola kırlarda koşarak
    Siz peygamber çiçekleri toplarken
    Ben çeşme başında uzanmak istiyorum
    Huzur dolu içimde
    Ben sonsuzluğu düşünüyorum
    Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
    Durun kapanmayın pencerelerim
    Güneşimi kapatmayın
    Beton çok soğuk, üşüyorum..

  • Murat Güneş
    Murat Güneş

    20.01.2009 - 19:09

    Mustafa Yıldızdoğan - Mektup

    Ya işte böyle gözüm, bakıyorum da şunlara, şaşıyorum.
    Canım sıkılıyor, Allah canımı alsın.
    Zengin babaları sayesinde, lüks arabalarla, gündelik sevgili değiştiren, aşkı ve sevdayı iki öpücük zannedenlere kızıyorum.
    Kızdığım gibi de acıyorum. Bana ne diyemiyorum işte.
    Takıyorum kafama. Bölüyorum uykularımı. Çünkü bu gençlik bizim bizim..

    Anlat anlat diyorsun ya ikide bir, yaralı yüreğimle yaralamak istemezdim seni.
    Ama sevda ne demek, ama gönül ne demek, vefa ne demek
    ve ben seni nasıl sevmişim vay vay ki vay.

    Ben, insanların toprakla haşır neşir olduğu,
    çocuklarına helal lokma için terlerini toprağa akıtan,
    eli nasırlı mı nasırlı, yüzü güneş yanığı, gönlü ezelden yanık, güneşin toprakla öpüştüğü,
    buram buram dert, buram buram hasret, buram buram sevda kokan, hürriyet sevdalısı milyonlarca gençten biriyim.

    Anam, abdestsiz göğsünü vermemiş bana,
    ola ki Allah'a ola ki Vatana, ve ola ki sevdiklerine ihanet eder diye.
    Anamın ak ve helal sütünden midir nedir? Vefasızlığın v' si yoktur kitabımızda.

    Hele güzelim sevdiğini yarı yolda bırakmak nankörlüğün ve namertliğin en adisi budur işte.
    Gönül dersen gönül, yürek dersen yürek, aşk dersen aşk, bırak duygularımı yüreğimde.
    Yüreğimde bul kendini. Gel gör ki nasıl sevmişim seni, vah vah.

    18'inde deli taylara benzer kızlarımız, geçit vermez yüce dağ gibi heybetli,
    şahin bakışlarında mertlik ama yufkadır yürekleri.

    Onlar ki sevdiklerine toprak kadar vefalı
    onlar ki sevdiklerine gün gibi, güneş gibi sadık, kardelen çiçekleri kadar sabırlı,
    ki onlarda iffet, ki onlarda edep.

    Onlar sevdiler mi başka severler güzelim.
    21.asırda ne Karacaoğlan' ı ne Köroğlu' nu ne de Ferhat'ı aratır yiğitlerimiz.
    Gönül, bu ya hep ulaşılmaz, erişilmez dallara bağlanır.
    Çile ise çile dert ise dert, pes etmek mi asla.

    Ve yiğitliğin kitabı yazılmaz gülüm.
    Yiğitlik yürekte gönülde gizlidir.
    Yiğitlik sadece bilekte değil.
    Bizi biz eden bizi farklı kılan bu düşüncemiz bu gönlümüz.

    Çünkü biz sevdiğimizi iki öpücük niyetine değil, Allah'ın bir emanet kuşu bilip,
    bir ömür boyu aynı yastıkta bir ömür sürmek için severiz.

    Ben sevdiğime gel dediğim vakit dağları yırtıp gelen,
    git dediğim vakit kaşlarını çatmadan, arkasına bakmadan gidendir.

    Zannetme ki korkudan, edepten, gönülden, sevgiden.

    İşte güzelim, diyorum ya iki de bir, gönül dersem gönül, yürek dersem yürek, aşk dersem aşk, bırak duygularımı yüreğimde, yüreğimde bul kendini. Gel gör ki nasıl sevmişim seni vah vah.

  • Hasret
    Hasret

    14.01.2009 - 20:00

    aşk...
    en güzel duygu aşk..
    sevmek sevilmek...
    aşık insana herşey ama herşey güzel gelir...
    kırmak ezilmek hikaye yeterki aşık olasın herşey iki kelimede bitiyo insana seni seviyorum...
    seni seviyorum...
    sevgin için sevdiğinin her dediğini sorgulamadan her istediğini yaparsın aman nedir kırılmasın üzülmesin...
    hiç bişe düşünmeden tek amaç o mutlu olsun başka amaç ne olabilirki...
    ama bir gerçekte şuki ne kadar istenilenlere evet desen o kadar ezilen ve üzülen sen oluyosun sen...
    isterse yıllar geçsin böle bir yerde taşa vuruyon işte..
    vuruyon...
    o kadar sevki hatta bişedaha söyliyim oda seni seviyo..
    the and demek çok kolay bitti bu 5 harf demesi çok kolay...
    ama gel bide bunu yüreğine anlat...
    hey yalan dünya savrulmuşum rüzgarına gidiyorum gidiyorum...
    sol yanım açıyor paramparça gidiyorum...
    çok sevdim hemde çok......
    iişte tek gerçek sevdiğine fazla değer vermicen..
    verirsen kaybedersin o zamn kafanı nerelere vursam yeminle boş boş vallahi boş...
    bir gerçekte daha ne olursa olsun insan sevdasından vazgeçemiyo...
    alın buda son gerçek....
    'YALAN DÜNYA'
    HER ŞEY YALAN SEVGİLİ HEMŞERİM

  • Beyaz Melek
    Beyaz Melek

    08.01.2009 - 14:08

    hersey gönlünüzce olsun efendim.. yüreginize saglik.((saygilar))

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    30.11.2008 - 18:42

    Roland Barthes'ın kıskançlığın kendi içindeki karmaşıklığını, çelişkisini ve doğallığını anlatan bir sözü var: 'Kıskançlık duyduğumda dört kez acı çektim: Kıskanç olduğum için, kıskançlığım nedeniyle kendimi kınadığım için, kıskançlığımın kıskandığım insanı etkilemeyeceğini bildiğim için, bir klişeye kapıldığım için: Dışlandığım, saldırgan, deli ve bayağı olduğum için acı çekiyorum.'

  • Yaren Aydın
    Yaren Aydın

    29.11.2008 - 01:18

    teşekkür ederim

  • Koray Kapadokya
    Koray Kapadokya

    27.11.2008 - 21:04

    BILGE KIZILDERILI

    Cherokee kabilesinin yaslilarindan biri torunlarina egitim veriyordu. Onlara dedi ki:
    -'Icimde bir savas var. Korkunc bir savas. Iki kurt arasinda. Bu kurtlardan birisi; korkuyu, ofkeyi, kiskancligi, uzuntuyu, pismanligi,
    acgozlulugu, kibri, kendine acimayi, suclulugu, kuskunlugu, asagilik duygusunu, yalanlari, yapmacik gururu, ustunluk taslamayi ve egoyu temsil ediyor. Digeri ise; zevki, huzuru, sevgiyi, umudu paylasmayi, comertligi, dinginligi, alcakgonullulugu, nezaketi, yardimseverliligi, dostlugu, anlayisi, merhameti ve inanci temsil ediyor. Ayni savas sizin icinizde de suruyor ve diger tum insanlarin icinde.'
    Cocuklar anlatilanlari anlamak icin bir dakika dusunduler ve iclerinden biri buyukbabasina,
    -'Hangi kurt kazanacak? ' diye sordu.
    Yasli Cherokee kisaca cevapladi:
    -'Beslediginiz'...

  • Zeyyen Pnr
    Zeyyen Pnr

    16.09.2008 - 17:51

    Kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete

    dayanmayan kuvvet zalimdir.


    Blaise Pascal

  • Murat Güneş
    Murat Güneş

    08.09.2008 - 15:39

    Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez. (Mevlana)

  • Busem Özgem
    Busem Özgem

    06.09.2008 - 23:25

    SENİN ADIN KAVUŞMAK OLSUN

    Tarifsiz bir sevdada kimliksiz bir sessizliktin
    Haykırışlarla çağlarken yüreğim durgun limanımdın
    Sen benim adını koyamadığımdın
    Senin adın kavuşmak olsun

    Fırtınalarda yolunu kaybeden gemi misali
    Rotasız ve pusulasız kalmışken yüreğim
    Ve hoyratça savrulurken bir limandan bir limana
    Teslim olmuşken kaderine
    .................
    Sen benim adını koyamadığımdın
    Senin adın kavuşmak olsun..

    Bakmaya kıyamazken gözlerine
    Tutmaya cesaret edemezken ellerini.
    Ve bütün cümlelerin sustuğu o yerde
    Sessiz bir haykırıştı yüreğim
    Eşsiz bir mutluluktu yaşadığım
    Sen benim adını koyamadığımdın
    Senin adın kavuşmak olsun.

    Son bahar yaprakları dökülürken içimden
    Hazanı yasarken bahar kokulu sabahlar da
    Yüreğim üşürdü gözlerimden sel olup akan yağmurda
    Sırıl sıklam ıslanırken ruhum
    Solmuştu bahçemde ki tüm güller
    Sen o bahçemdeki açan tek güldün
    Sen adını koyamadığımdın
    Senin adın kavuşmak olsun.

    Dağ çiçeğim yaban gülüm asi sevdam.
    Saçının bir teline bir ömür adadığım
    Gözündeki bir damla yaşına şehirleri yaktığım
    İsyanım feryadım kavuşulmazım
    Sen vazgeçemeyeceğim yasaklım
    Sen adını koyamadığım
    Senin adın kavuşmak olsun.

    Sen benim yanı başımdaki uzağım
    Sen benim uzağımdaki en yakınım
    Dokunmam yasak sevmem yasak
    Sensiz bu hayatta yaşamak tuzak
    Sen adını koyamadığım
    Senin adın kavuşmak olsun.

    Sisli bir gecede ses olup da gel
    Bir sonbahar gününde yağmur olup da gel
    Soğuk bir kış gününde rüzgar olup da gel
    Ilık bir yaz gecesinde düş olup da gel
    sen bana yasaklarından sıyrılıp da gel
    Sen adını koyamadığım
    Senin adın kavuşmak olsun.

    Bir gün gelirde tutarsam ellerini
    Bakarsam gözlerine sevgi dolu
    Doğarsa sende yeniden bu beden
    Ve o gün verirsem şayet son nefesimi
    Ölmeden haykırmak isterim son bir kez
    Sen adını koyamadığım
    sen yaban gülüm sen dağ çiçeğim
    sen ruhu revanım sen yaşama sevincim
    yasaklım adı bende saklım
    senin adın kavuşmak olsun
    senin adın
    senin adın seviyorum olsun
    seviyorum olsun...


    SABAHATTİN ALİ

  • Busem Özgem
    Busem Özgem

    06.09.2008 - 23:23

    Ağladığın yerde olacağım ben.
    Başını göğsüme yaslaman için.
    'Ağlama' demeyeceğim sana, susturmayacağım.
    Akacak gözyaşların içindeki acıyla birlikte.
    Geçmişte seni yaralayan ne varsa hepsi bir bir çıkacak yüreğinden.
    Gözyaşların temizleyecek yarım aşklardan kalan tortuları.
    Yüreğindeki yaraları iyileştirecek.
    Hıçkıra hıçkıra ağlarken sadece dokunacağım sana,
    saçlarını okşayıp daha da fazla ağlamanı sağlayacağım.
    Bir daha ağlamaman için...


    Güldüğün yerde olacağım ben.
    Gülümsemeyle birlikte yüzüne yayılan aydınlığa tanık olmak için.
    Seninle birlikte gülmek için.
    Kahkahalarının odanın duvarlarını çınlattığı anda
    'Yetmez' diyeceğim sana
    Daha fazla gül, daha fazla çınlat duvarları...'
    Gülüşünün içimde yarattığı coşkuyu duyumsamak istiyorum.
    Seni nasıl güzelleştirdiğini görmek istiyorum.


    Özlediğin yerde olacağım ben.
    Özlemini dindirmek için.
    Bana dolu dolu sarılman için.
    ÖZLÜYORSAN AŞIKSINDIR, bu ne güzel bir gerçek.
    Ben yanımdayken bile özlüyorum seni.
    'Olur mu öyle şey? ' deme, oluyor işte.
    Aşkı bu kadar derin hissederken özlememek mümkün değil.
    Doyamıyorum sana anlıyor musun?
    Benim özlediğim kadar sende beni özle istiyorum.
    Her neredeysen orada olacağım ben.
    Sensiz olmak istemiyorum çünkü.
    Bir tek günümü bile sensiz geçirmek istemiyorum.


    Hep benimle olmalısın,
    Ne yaşayacaksan hep benimle yaşamalısın
    Biz bu yola birlikte çıktıysak eğer,
    Sonuna kadarda birlikte yürümeliyiz.
    El ele ve yürek yüreğe...
    Bizi birbirimize bağlayan şey aşk.
    Aşkı herşeyiyle yaşamalıyız.
    Şimdi diyorum ki sana:

    Bir hayatı paylaşmak, bir aşka ortak olmak istiyorsan çağır beni yanına. Hiç çekinme çağır. Kaygılarından sıyrıl, aşkın klasik oyunlarından vazgeç. Bize göre değil bunlar. Utanma duygularından, isteklerinden. Deki; 'Aşığım...' Deki; 'İstiyorum...' Seninim ben, sonsuza kadar senin...

  • Busem Özgem
    Busem Özgem

    06.09.2008 - 23:21

    MAVİ SEVDAM

    Geceydi seni bana taşıyan...
    Sen geceye yakındın, bende sana....
    Ağır aksak işleyen zamanın düşürdüğü tuzaklardan kurtulup geldin,
    hoş geldin.
    Korkularınla, sırlarınla ve sadece gözlerine derin bakanların
    görebileceği acılarınla geldin,
    iyi ki geldin.....

    Bekleyişlerimin içine hapsettiğim özlemlerim vardı.
    Nicedir kimseyle paylaşmadığım hüzünlerim.
    Soramadığım sorularım..
    Hatırladığımda yüreğimde yaratacağı
    o korkunç sızıyı duymaktan korktuğum için
    beynimin bir köşesine fırlatıp attığım ve bir daha
    hiç dokunmadığım anılarım vardı....
    Şimdi özgür bıraktım özlemi.
    Şimdi hüzünde sevinçte doyasıya yaşanıyor bende.
    Sorular cevabını buluyor, anılar canlanıyor çünkü sen geldin.

    Susmak ne çok akıllandırmış beni...
    Ne çok biriktirmişim kelimelerimi....
    Bir bir dökülürken dilimden sevda sözcükleri
    senin o tedirgin duruşun bile durduramıyor beni.
    'Seni soluyan bir rüzgara kapılmış gidiyorum.',
    yüreğimi bir yelken gibi açtım, seninle dolduruyorum.
    Seninle olmanın,
    seni yaşamanın ve zamanı sadece seninle paylaşmanın
    eşsiz hazzını duyumsuyorum, ne iyi ettin de geldin.....

    Bir büyüysen bozulma. Bir hayali yaşıyorsak kaybolma.
    Hep biz çözecek değiliz ya gerçeğin düğümlerini,
    bırak kendi halinde kalsın. Ruhuna talibim ben asıl gerçek bu.
    Kaçışlardan bıkmış,
    hep yarım kalmış ruhum da bir tek seninle doyuma ulaşacak,
    kendini bulacak. Dedim ya, sen geldin.

    Bir de mavi var öyle ya.....
    Nereye saklamıştım maviyi?
    Kimlerden gizlemiştim de yok sansınlar istemiştim?
    Bak, güneş bile mavi mavi parlıyor görüyor musun?
    Yavaş yavaş yok oluyor yüreğimin gri katmanları.
    Maviyle anılıyor görebildiğim her şey.

    En çok maviye tutkunum ben,
    bu yüzden mavi sen oluyorsun, çocuk gibi seviniyorum.
    Sen maviyle geldin..
    Sahi, çocuk olmayı ne kadar özlemişim ben...
    Senin içindeki çocukla oynayacak bendeki çocuk.
    Yalansız ve saf olacak. Kumdan kaleler yapacak,
    içine seni koyacak. Kaleyi yıkacak, seni kurtaracak, kahraman olacak.

    Çığlıklar atacak, yorulmayacak, sensiz hiç bir oyunda 'ebe' olmayacak.
    Korkma, içindeki o çocuk hep yaşayacak,
    kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim.
    Çünkü sen o çocukla varsın, o çocukla geldin.

    Yoktum ben, senden önce yoktum sanki.
    Sen geldin varlığını bildim. Sen geldin bir dokunuşun,
    bir öpüşün nasıl da büyük bir hazza dönüştüğünü gördüm.
    Sen geldin ben oldum, aşk oldum.
    Sen geldin....ama ne iyi ettin...

Toplam 131 mesaj bulundu