Dün gece düşüncelerim yine sen kokuyordu Beynimin her köşesini esir almıştın Yine içime girmişti yokluğun Yine kendi kendimle seni konuşmaya başladım Biliyor musun, sen gittikten sonra hayat bulanık bir hayal Ev soğuk, çayın tadı yok Sen gittikten sonra ne uyku var gözümde Ne de merakla okuduğum kitabın son yedi sayfası Sarı bir hüzün şimdi firara meyilli aklımın rakibi seni daha da ısıtmak için içimde Gözlerimi kapatıp yüzüne sürüyorum yüzümü Sözlerin gözlerimde birkaç damla yaş Dudağında bakire bir gülümseme Ve tenime işliyor tenin kokusu Ellerin ateş topu sen dokundukça ben eriyorum gözlerimi açsam gideceksin, biliyorum Dün gece kafatasım dar geldi beynime Beynim dar geldi düşüncelerime Bir infilak arifesi terkettim evimi Yollara düştüm, şuursuzca değil dümeni sana kırdım Rotam geçici vuslat, yalancı bahar, bir kelebeğin hiç göremiyeceği mevsim Yağmur başlamadı ben yürürken Hani filmlerdeki gibi Kuruydu hava, kuruydu yollar, kuruydu gözlerim Nasıl bir cesaretti dün geceki bilemezsin Gel yine bir parçam ol, demeye gelmemiştim Senden aşka dair hiçbir şey istemiyecektim Geldim çünkü sen herşeyimi bilenimsin Sen benim kapısı olmayan, duvarı olmayan Dört bir yanı açık hanemsin Dün gece bildik bir yüz görmek istedim En bildik yüz sendin Aşka mı esirim sana mı bilemedim Aşk sende mi anlam buluyor dersin?
İşte dün gece sana bunları anlatmaya geldim Defalarca çaldım kapını Kapı aşındı, elim aşındı, yüreğim aşındı Dün gece sana geldim, çaldım kapını Açan olmadı...
Dur Vakit Geçsin Biraz Otur Acını Anlatan Bir Şiir Yaz Sus Gözlerini Bakma İhanetle Bu Mevsim Yağmursa Bir Sonrası Yaz
Çocuğum Üzülme Tüm Bunlar Geçer Geçer Bu Kahırdan Günler Çocuğum Düşünme Birazcık Yalan Aşk İçin Söylenen Şeyler
Bir Sabah Uyanınca Farklı Olur Tüm Dünya Bir İnsan Suretinde Tanıdık Biz Sevdayı Aşk Tanrının Armağanı Geri Çevrilmez
Bu Acı Hep Asildir Kolay Kolay Silinmez Çoçuğum Üzülme Tüm Bunlar Geçer Her Zaman Kaybeden Gider Geçer Bu Ateşten Günler
Güneş Batmadan Yıldızlar Görünmez Elbet Gelecek Günler Ne Alır Ne Verir Bilemem Bildiğim Şarkılar Biten Aşkların Cenaze Törenleridir Bir Şarkı Söyle Göm Gitsin Göm Gitsin Yalanları Göm Gitsin Yalnızlığı Göm Gitsin Acıları Sonrada Otur Yüreğin Yeşerene Kadar Ağla Bırak Bırak Başka Bir Yerde Büyüsün O Bebek Belki Böylesi Daha İyi
buralarda gece uzun gün ışığı yakındır var git artık bakma ardına ölüme fazla sokulma ama düşün ki mevsim rüzgarlarının savurduğu bir orman insan sev onu, sokul, konuştur doludur fazla üstüne varma
hep susmak susmak... yetmiyor bazen işte bu yüzden bütün ışıkları yanmalı yeryüzünün ozanlar herşeyi anlatmalı
var git artık acıyı aşındırma tut ve at sevdaya uzanan çağlayana
Sular yükselince, balıklar karıncaları yer.. Sular çekilince de karıncalar balıkları yer... Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir... Çünkü kimin kimi yiyeceğine.. 'Suyun akışı' karar verir...
Bir Afrika Atasözü DÜŞÜN Gidene kal demeyeceksin... Gidene kal demek zavallılara,
Hak edene git demek asillere yakışır. Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme,
yoksa değersiz olan hep sen olursun...
Düşün... Kim üzebilir seni senden başka? Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen? Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen? Kim yıkar, yıpratır seni sen izin vermezsen? Kim sever seni, sen kendini sevmezsen? Herşey sende başlar, sende biter... Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama sevgisini... Hep hatırla: 'Çaresizseniz, Çare 'SİZSİNİZ '...
Sen Vurdun da Ben Ölmedim mi? Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da, Bir seni yakamadım beni yaktığın gibi. Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni. Sense araya korkular koydun, Yasaklar koydun, Bitmez tükenmez engeller koydun. Şimdi nerdesin diye sakın sorma. Sen çağırdın da ben gelmedim mi?
Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara, Yağmurlu havalara, bu kasvetli akşamlara. Sen varken; Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına, Otobüs duraklarına... Sen varken ayrılanlara ağlamazdım... Yıkılmazdım biten sevdaların ardından, Gidenlere küsmezdim, Kalanlara acımazdım... Sen varken böyle üşümezdim,titremezdim. Masumdum, çocuklar gibi. Böyle delirmezdim,küfretmezdim... Hele ölmeyi hiç düşünmezdim. Şimdi soruyorum sana: Adı sevdaysa bu cehennemin, Sen yaktın da ben yanmadım mı?
Biliyorsun; Bütün acılarına yeşil ışık yaktım olmadı. Bütün korkularına arka çıktım olmadı. Dağlara merdiven dayadım olmadı. Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı. Sevdim olmadı,yandım olmadı,taptım olmadı. Artık benden pes! Bu aşkın biletini istediğin gibi kes! Nasılsa gidiyorsun. Biliyorum, git... Ama ardında; Ağlayan bir çift göz, Paramparça bir yürek, Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyosan; Çek silahını,daya sırtıma, Titrersem namerdim... Sen vurdun da ben ölmedim mi?
Ben geldim dost…! Kaç zaman oldu görmeyeli, sesini duymayalı, Yalnızlığımla geldim sana Paylaşır mısın. Öylesine naçar yüreğim, öylesine suskun ki sözlerim, Dinler misin beni.
Ben geldim dost…! Tahammül sınırımı, haykırışlarıma teslim ederek geldim, Olduğum gibi geldim sana Kabul eder misin. Öylesine yorgun itirazlarım, öylesine bitkin ki direnişlerim, Sakinleştirir misin yüreğimi.
Ben geldim dost…! Kaç bahar oldu, sensiz birikti hüzünlerim, Kaçışlarımla geldim sana Anlar mısın Öylesine öfkeli ruhum, öylesine kırgın ki duygularım, Güldürür müsün beni
Ben geldim dost…! Birikmiş yıkıntıları, giden zamana serperek geldim, Ümitlerimle geldim sana Görür müsün Öylesine sevinçli beklemelerim, öylesine sabırsız ki ellerim, Tutar mısın ellerimi
Ben geldim dost…! Sorgularımı, varlığınla onaylamaya geldim Riyasız bir sevgiyle geldim sana Hisseder misin Öylesine sevgisiz insanlar, öylesine hırçın ki yürekleri, Teselli eder misin beni
İngiliz ressam William Hunt’a, genç bir adam sergisinde gördüğü ve anlam veremediği bir resmini göstererek bir açıklama ister.Genç adamın gösterdiği o resimde her şeyi ile muhteşem koca bir konak vardır,her şeyi muhteşem olan bu konağın kapısında bir adam durmakta ve bir eliyle kapıyı tıklamaktadır.Genç adam Hunt’a bakar ve:””İşte kapıdaki bu adam kapıyı boşuna tıklatıyor Sayın Hunt,bu kapı hiçbir zaman açılmayacak ki,çünkü kulpu yok.Sanırım kapı kulpunu eksik yapmışsınız.” William Hunt genç adama döner ve;
”Hayır resimde hiçbir eksik yok, resimde gördüğün kapı; kalp kapısıdır ve kalp dışarıdan değil yalnızca içeriden açılabilir bu yüzden de dışarıda kulpu yoktur.”
hııı :) ben neymişim yaa :) çok korktum valla :))))))))) ee senin gibi bi meleğin kardeşinin de doğa altı :) bi yaratık olacak hali yoktu ya :) doğa üstü olacaz tabi :)))
Kuru bir yaprak gibi Savruldum yıllar boyu rüzgârlarda Bazen güneş vurdu kavurdu Gün oldu çamurlara bulandım Dağlar gibi sarıp sarlamalanmış Bir göl gibi sakin Saf gönül özledim Çağırdım umudumu< ...
04.09.2007 - 01:34
gitmekmi zor kalmakmı zor bence ortada kalınsa daha güzel olacak ne dersin)))))
28.08.2007 - 15:26
Geldim yoktun...
Dün gece düşüncelerim yine sen kokuyordu
Beynimin her köşesini esir almıştın
Yine içime girmişti yokluğun
Yine kendi kendimle seni konuşmaya başladım
Biliyor musun, sen gittikten sonra hayat bulanık bir hayal
Ev soğuk, çayın tadı yok
Sen gittikten sonra ne uyku var gözümde
Ne de merakla okuduğum kitabın son yedi sayfası
Sarı bir hüzün şimdi firara meyilli aklımın rakibi
seni daha da ısıtmak için içimde
Gözlerimi kapatıp yüzüne sürüyorum yüzümü
Sözlerin gözlerimde birkaç damla yaş
Dudağında bakire bir gülümseme
Ve tenime işliyor tenin kokusu
Ellerin ateş topu sen dokundukça ben eriyorum
gözlerimi açsam gideceksin, biliyorum
Dün gece kafatasım dar geldi beynime
Beynim dar geldi düşüncelerime
Bir infilak arifesi terkettim evimi
Yollara düştüm, şuursuzca değil
dümeni sana kırdım
Rotam geçici vuslat, yalancı bahar, bir kelebeğin hiç göremiyeceği mevsim
Yağmur başlamadı ben yürürken
Hani filmlerdeki gibi
Kuruydu hava, kuruydu yollar, kuruydu gözlerim
Nasıl bir cesaretti dün geceki bilemezsin
Gel yine bir parçam ol, demeye gelmemiştim
Senden aşka dair hiçbir şey istemiyecektim
Geldim çünkü sen herşeyimi bilenimsin
Sen benim kapısı olmayan, duvarı olmayan
Dört bir yanı açık hanemsin
Dün gece bildik bir yüz görmek istedim
En bildik yüz sendin
Aşka mı esirim sana mı bilemedim
Aşk sende mi anlam buluyor dersin?
İşte dün gece sana bunları anlatmaya geldim
Defalarca çaldım kapını
Kapı aşındı, elim aşındı, yüreğim aşındı
Dün gece sana geldim, çaldım kapını
Açan olmadı...
25.08.2007 - 20:53
ÇOCUGUM
Dur Vakit Geçsin Biraz
Otur Acını Anlatan Bir Şiir Yaz
Sus Gözlerini Bakma İhanetle
Bu Mevsim Yağmursa Bir Sonrası Yaz
Çocuğum Üzülme Tüm Bunlar Geçer
Geçer Bu Kahırdan Günler
Çocuğum Düşünme Birazcık Yalan
Aşk İçin Söylenen Şeyler
Bir Sabah Uyanınca
Farklı Olur Tüm Dünya
Bir İnsan Suretinde Tanıdık Biz Sevdayı
Aşk Tanrının Armağanı Geri Çevrilmez
Bu Acı Hep Asildir Kolay Kolay Silinmez
Çoçuğum Üzülme Tüm Bunlar Geçer
Her Zaman Kaybeden Gider
Geçer Bu Ateşten Günler
Güneş Batmadan Yıldızlar Görünmez Elbet
Gelecek Günler Ne Alır Ne Verir Bilemem
Bildiğim Şarkılar Biten Aşkların Cenaze Törenleridir
Bir Şarkı Söyle Göm Gitsin
Göm Gitsin Yalanları
Göm Gitsin Yalnızlığı Göm Gitsin Acıları
Sonrada Otur Yüreğin Yeşerene Kadar Ağla
Bırak Bırak Başka Bir Yerde Büyüsün O Bebek
Belki Böylesi Daha İyi
-ABORJİN22-
22.08.2007 - 16:26
Büyüdükçe,
sentetik zamanlara
kangren ayaklar bastım,
izi kaldı
ömrümün...
Kara çaldılar yüzüme
bütün kara parçalarında
elbette
'afrika dahil'
parça başı çalışan
kiralık katildi zaman.
Gülüşüm sivas yangını,
ağlarsam kızma...
ölmek bile
yakışıyor bazı adama...
Yılmaz Erdoğan Fanclub'ümüze bakleriz
21.08.2007 - 15:45
İKİNİN ŞİİRİ
bugün iki kez yağdı yağmur
iki kez eskidim sanki
iki ömrü kolkola yaşadım
biri nergis bahçesi, diğeri mahşer yeri
hep iki şömine yandı yüreğimde
birinde ateşti diğerinde kül
ve iki kez aşık oldum
bundandır iki kez ölmüşlüğüm
sonra bir serüvende ikiye böldüm ömrümü
şimdi sömestrdeyim
ilk iki kitabımdan sonra sıtmaya tutuldu coşkum
daha depremlerdeyim
ve iki kere iki
kitabımda benim
ya çok eder
ya sıfır...
21.08.2007 - 15:41
VAR GİT ARTIK
buralarda gece uzun
gün ışığı yakındır
var git artık
bakma ardına
ölüme fazla sokulma ama
düşün ki
mevsim rüzgarlarının savurduğu
bir orman insan
sev onu, sokul, konuştur
doludur fazla üstüne varma
hep susmak
susmak...
yetmiyor bazen
işte bu yüzden
bütün ışıkları yanmalı yeryüzünün
ozanlar herşeyi anlatmalı
var git artık
acıyı aşındırma
tut
ve at sevdaya uzanan çağlayana
21.08.2007 - 14:32
Doğru söze ne denir:
Sular yükselince, balıklar karıncaları yer..
Sular çekilince de karıncalar balıkları yer...
Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir...
Çünkü kimin kimi yiyeceğine..
'Suyun akışı' karar verir...
Bir Afrika Atasözü DÜŞÜN Gidene kal demeyeceksin...
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git demek asillere yakışır.
Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme,
yoksa değersiz olan hep sen olursun...
Düşün...
Kim üzebilir seni senden başka?
Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen?
Kim mutlu edebilir
seni, sen hazır değilsen?
Kim yıkar, yıpratır seni sen izin vermezsen?
Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
Herşey sende başlar, sende biter...
Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama
sevgisini...
Hep hatırla: 'Çaresizseniz, Çare 'SİZSİNİZ '...
21.08.2007 - 14:24
şiirler için teşekkür ederim KEPEZTEPE
21.08.2007 - 13:40
Sen Vurdun da Ben Ölmedim mi?
Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da,
Bir seni yakamadım beni yaktığın gibi.
Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni.
Sense araya korkular koydun,
Yasaklar koydun,
Bitmez tükenmez engeller koydun.
Şimdi nerdesin diye sakın sorma.
Sen çağırdın da ben gelmedim mi?
Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara,
Yağmurlu havalara, bu kasvetli akşamlara.
Sen varken;
Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına,
Otobüs duraklarına...
Sen varken ayrılanlara ağlamazdım...
Yıkılmazdım biten sevdaların ardından,
Gidenlere küsmezdim,
Kalanlara acımazdım...
Sen varken böyle üşümezdim,titremezdim.
Masumdum, çocuklar gibi.
Böyle delirmezdim,küfretmezdim...
Hele ölmeyi hiç düşünmezdim.
Şimdi soruyorum sana:
Adı sevdaysa bu cehennemin,
Sen yaktın da ben yanmadım mı?
Biliyorsun;
Bütün acılarına yeşil ışık yaktım olmadı.
Bütün korkularına arka çıktım olmadı.
Dağlara merdiven dayadım olmadı.
Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı.
Sevdim olmadı,yandım olmadı,taptım olmadı.
Artık benden pes!
Bu aşkın biletini istediğin gibi kes!
Nasılsa gidiyorsun.
Biliyorum, git...
Ama ardında;
Ağlayan bir çift göz,
Paramparça bir yürek,
Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyosan;
Çek silahını,daya sırtıma,
Titrersem namerdim...
Sen vurdun da ben ölmedim mi?
Ahmet Selçuk İlkan
21.08.2007 - 13:26
BEN GELDİM DOST
Ben geldim dost…!
Kaç zaman oldu görmeyeli, sesini duymayalı,
Yalnızlığımla geldim sana
Paylaşır mısın.
Öylesine naçar yüreğim, öylesine suskun ki sözlerim,
Dinler misin beni.
Ben geldim dost…!
Tahammül sınırımı, haykırışlarıma teslim ederek geldim,
Olduğum gibi geldim sana
Kabul eder misin.
Öylesine yorgun itirazlarım, öylesine bitkin ki direnişlerim,
Sakinleştirir misin yüreğimi.
Ben geldim dost…!
Kaç bahar oldu, sensiz birikti hüzünlerim,
Kaçışlarımla geldim sana
Anlar mısın
Öylesine öfkeli ruhum, öylesine kırgın ki duygularım,
Güldürür müsün beni
Ben geldim dost…!
Birikmiş yıkıntıları, giden zamana serperek geldim,
Ümitlerimle geldim sana
Görür müsün
Öylesine sevinçli beklemelerim, öylesine sabırsız ki ellerim,
Tutar mısın ellerimi
Ben geldim dost…!
Sorgularımı, varlığınla onaylamaya geldim
Riyasız bir sevgiyle geldim sana
Hisseder misin
Öylesine sevgisiz insanlar, öylesine hırçın ki yürekleri,
Teselli eder misin beni
21.08.2007 - 09:50
güzel dizelerinizi sayfama astığınız için çok teşekkür ederim..
yüreğinize sağlık...
17.08.2007 - 12:33
sevdiklerinin gittiği yerde kalmak,
sevdiklerinin kaldığı yerde ise gitmek zor...
17.08.2007 - 11:36
özelinize yazmak isterdim ama malesef kapalı gitmek mi zor kalmak mı?
14.08.2007 - 17:16
rica ederim :)
14.08.2007 - 17:07
teşekkür ederiimm :)))))))))
14.08.2007 - 16:58
evet o..
sana bir kez daha hayran kaldım :)
14.08.2007 - 16:41
aaa ablaaa o hikaye senin daha önceki sayfanda resimli olarak olan hikaye değil mi?
bak hafızaya :)) süper demi :))))
14.08.2007 - 15:02
paylaştığınız için teşekkür ederim :)
14.08.2007 - 14:10
İngiliz ressam William Hunt’a, genç bir adam sergisinde gördüğü ve anlam veremediği bir resmini göstererek bir açıklama ister.Genç adamın gösterdiği o resimde her şeyi ile muhteşem koca bir konak vardır,her şeyi muhteşem olan bu konağın kapısında bir adam durmakta ve bir eliyle kapıyı tıklamaktadır.Genç adam Hunt’a bakar ve:””İşte kapıdaki bu adam kapıyı boşuna tıklatıyor Sayın Hunt,bu kapı hiçbir zaman açılmayacak ki,çünkü kulpu yok.Sanırım kapı kulpunu eksik yapmışsınız.” William Hunt genç adama döner ve;
”Hayır resimde hiçbir eksik yok, resimde gördüğün kapı; kalp kapısıdır ve kalp dışarıdan değil yalnızca içeriden açılabilir bu yüzden de dışarıda kulpu yoktur.”
14.08.2007 - 12:34
çok güzel...
şiir için teşekkür ederim...
14.08.2007 - 01:15
elbette :))
14.08.2007 - 01:14
hııı :) ben neymişim yaa :) çok korktum valla :)))))))))
ee senin gibi bi meleğin kardeşinin de doğa altı :) bi yaratık olacak hali yoktu ya :) doğa üstü olacaz tabi :)))
14.08.2007 - 01:10
böcüde ondan kine :)
onlar doğa üstü yaratıklar :)
14.08.2007 - 01:09
niye ki akıllım :)
Toplam 138 mesaj bulundu