Suheyl Aygul Antoloji.com

  • istanbul

    16.07.2007 - 13:43

    istanbul dokunulduğu zaman konuşan, bakıldığı zaman görünen, yaşadığınız zaman hissedilen bir kent. Belkide Napeleon'un dediği gibi dünya tek bir devlet olsaydı; istanbul başkent olurdu söylemindeki gibi kentlerin kraliçesi. Bu kentin çoğu zaman ışıltılı ve yaldızlı akşamlarını yaşayan birisi olarak istanbulu tanımanın tanımak olmadığını, özel planörle yukarıdan kuş açışı bakmanın ise kente yapılan işkenceyi görerek derinlemesine yaşanan bir hüznü paylaşmanın ötesine geçirmediğinı malesef gözlemledim. Bu kenti hafta içi yaşamak lazım, herkes plazalarında, işyerlerinde, okullarında kafalarını meşgul ederken bu kenti doyasıya yaşayan vapurlara yakın uçan bir martı, manolyaların, sinanın camilerinin avlularında dolaşan bir güvercin, park banklarında boğaza nazır oturarak kutu birasını turkuaz mavi sulara bakarak yudumlayan bir emekli olmak lazım. İstanbulu yaşamak için kısaca önce kafayı boşaltmalı ve sonra kentin herkesi kucaklayan ahtopot kollarına teslim olmalı..

Toplam 1 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR