Meltem Balı Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakkın ...

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:15

    Sevmeyi Ögrenelim

    Hayati guzel ve cekici kilan korkunun oldugunu,hayati degereli ve ozel kilanin ise ölum oldugunu bana bir kez daha hatirlatan ak sakalli,kafasinda kulahi,uzun ceketiyle ve her seyde gecmisten bir parca tanidik bir parca kendisinden ariyan yasli bir amcayla tanistim gecenlerde,

    Onu hep carsida kahvede yada ara sokaklarda aniden karsimda gorunce,bazen bu sehrin sahibi oldugunu gulerekte olsa dusunurdum.
    Meragima yenilip mutlaka bu yasli dedeyle konusma firsati kollarken bir tas kahveile masasina gidip kahve ikram edip masasinda oturmak icin musade aldim.
    Tabiki bir gencin bu sekilde kendisine yakinlasmasi ilgilenmesi o yasli yuzunde ki derin cizgileri nasirlasmis goz bebeklerinde kucuk sevinc damlaciklari olustugunu gordgumde benide mutlu etti.
    Bahsettigim yasli dede aslinda turkler arasinda en eski ve en yanliz olan ali dede yani ali cakir idi.
    Kendisi 1933 dogumlu ve 1962 den beride hollandaya gelenlerden ilk turklerden biri,
    Ve hatta brabant bolgesinin onun degimiyle ilk turk insani.
    Sohbetimizin arasinda bazen kolay olarak dusunup gececegim cumleler olsada,dusunuldugu zaman hicte basit olmuyan bir omurun kisatilmis anilarla hafizadan nasil silindigine sahit olmaksa bir baska ic buruklugu yasatti bende,
    Dede zamanin nasil geciyor memnunmusun hayatindan? Diye sordugumda ilginc bir cevap almistim ali dededen.
    “bak ogul dedi ben brabant bolgesine ilk gelen turk yabancidim yanlizdim sonra burasi doldu simdi 3 yada 4 bin turk yasiyor ve aradan 45 yil gecti yine yanlizim “ dediginde koltuguna yaslandi usulca bir ah cekerek arkadaslarinin zaman icinde tek tek nasil olup gittigini ve eskilerin arasinda yanliz nasil kaldigini anlatti uzunca,
    bir yil calisma icin geldigi yerde bir omuru nasil tukttigini anlatiyordu,
    27 yil bir is yerinde calisip emekli olmus ali dede.
    ilk is tecrubesi belcikada bir maden ocaginda olmus ama orda is kazasinda arkadasinin olumune sahit oldugundan o is yerinde fazla calisamadan illegal hollandaya gelmis,
    zamaninda, dedenin soylemiyle fakir ve cok geri hollandadadki isci eksikliginden dolayi oturumu calisma suresini bir gunde hic elini oynatmadana is yeri sayesinde aldigini anlatiyordu.

    103 guldene bir hafta calisiyormus.
    Ali dede yasadiklarini anlatirken heycenlaniyor bazen bir cocuk gibi gulumsemelere kapilirken bazende zor gunlerin nasil asildigini yuzundeki o kati sonuk mimikleri ogle belirgin oluyorduki bir insanin uzakta yaslanmasina vatanindan uzaklarda yaslanmasina birazda olsa icim burkuluyordu dogrusu.
    Hollandadan memnun. geldiginede,burda bu kadar yasadigina ragmen hic pisman olmuyan yasli dede benim ikinci yurdum hollnda diye biliyor..
    Ama bu soruyu burda dogmus cogu yabanci genclere sordugumda nedense cok sert ve net hollnadayi ret edebiliyorlardi.
    Gencler arasindaki bu kutuplasmanin mutlaka kultur ve uyum sorunundan kaynaklandigini biliyoruz ama ali dede ben bu uyum ve kultur sorununu 45 yil once astim diyerek aslinda olayin cok basit oldugunu.kendisine gore sorunu cozmustu.
    Cunku ali dede nin en guzel yontemi belkide en dogru olanidi.cunku o yasadigi yeri seviyordu.
    Evet sevgi belkide cogumuzda eksik olan bu ¡
    Uysmamadaki,integredeki kulturel uzlasmadaki inanctaki idolojideki en buyuk engel buydu,,sevgi..
    Yasadigi yeri sevmek yasadigi ulkenin insanini sevmek.
    havayi sagugu aciyi guzeli ve emegi sevmek yani hayati sevmek.
    Hepimizdeki bu sevgi eksikligi bizi kavgaya kirginliga kutuplasmaya kamplasmaya bazende icimizden bazilarini olume goturdu,
    Ama her dilde sevgi ayni heyecan degilmidir.
    Sevgi her dilde ve dinde ayni cosku mutluluk degilmidir?
    oturup geri yaslaninldiginda dedenin soyledigi gibi seveceksin yontemiyle olaylari cozmenin mumkun oldugunu gorebiliyorum.
    Belkide cok humanist bir yaklasim ama zaten amac mutluluksa toplumda,sevmek icin gec kalmadik demektir,.....
    Sevmeyi ogrenelim

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:15

    bir umut
    BİR UMUT
    buz tutmuş kalbim sıcaklığınla eriyor
    içimde çiçekler açıyor yavaş yavaş
    solan kalbime yağmur oldun yar
    ışıklar sızıyor demir parmakların ardından

    bir umut bekledim sönen mum ışığıma
    içimdeki zehrin yernine sevgin dağladı
    uçu verdi avuçlarımdan hüznün şarkısı
    dinsin gözyaşım açsın gonca güller

    yağmurlara bıraktım göz yaşımı
    bedel ödedim gözyaşımı maziye
    eğer bu baharsa solmasın açan güller
    bitsin artık feryat isyanlar kavussun eller..........


    seni hep seveceğim sen sevdiğin sürece...

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:15

    Bekle papatya

    Bir çay demleyip geleyim

    Sarı zaman başlamadan

    Ne olur ölmeyeyim



    Bekle papatya

    Daha çok var bahara

    Elinin bittiği yere kadar say

    Parmakların olmasa da



    Bekle papatya

    Önce bir gökkuşağı getireyim

    Üç renk olsun içinde

    Ama mavi en üstte



    Bekle papatya

    Önce baharlar gelsin elime

    Sonra açarsın sen

    İstediğin yerde



    Bir sonsuzluğun vardı

    Adı: rüzgar kaçağı saçların

    İki kere yağmur

    Üç kere güneş



    Bir ses açılıverirdi

    Papatya göbeğinden sarı

    Bir kere bahar

    Dört kere erguvan



    Parmakların dökülürdü sıcak yaza doğru

    (serçelerin uslu adı)

    kıyıda kumla oynayan çocuk misali

    dört kere anne

    beş kere çilekli dondurma



    bir kahkahayı muştulardı sözlerin

    serin bir çınar gölgesinde demli çay kıvamında

    iki kere umut

    bir kere aşk



    “mavi hüzünlü bir renktir” diyor tüm yalnızlar

    oysa bir bilseler seni

    üç kere gökkuşağı

    üç kere koyu mavi

    Bir kırmızı kazağın kolundan

    Dökülmüş elin

    Beş parmağın zamanı.

    Ve Beş parmağın neşeli dağınıklığı

    Ucunda toparlıyor bütün anılarını.

    Ah, biliyorum,

    Kimse inanmaz buna ama

    Kırmızı tırnaklar adsızlığı

    Yavaşça okşuyor

    Gururlu bir papatya tarlasını



    Sen,

    Papatya tarihinin baş yazıcısı

    Sarı, beyaz ülkenin aklında tek kalan

    Bir avuç rüzgar

    Ve taç yapraklar.

    Bak tüm bir zamanın özeti

    Yere dökülen yapraklar

    Yaşıyor, yaşamıyor, yaşıyor...

    Hepsi aklımın zamanından.


    Kahkahasının arkasına saklanmış

    Bir peri.

    Takılır kalır zaman

    Gülüşlerinin sevincine.



    Nedir gülüşünün sonsuzluğu ey peri?

    Bir okyanusun çocukluğunu andıran sevincin

    Koyu mudur deniz kızı mavisinden?



    Bak gülüyorsun okyanusa

    Oynuyorsunuz kardeş kardeş

    Önüm

    sevinç

    Arkam

    mavi

    Sağım

    gelecek

    Solum

    düş

    Sobe!



    Çocuksun sen papatya

    Adı hep çocuk kalacak gülüşünle

    Öptüğün zaman

    Dokunduğun okyanus.



    Bak camdaki yağmur damlasında

    Boğulup gittin yine!

    Bilirim içinde vakitsiz bir sonbahar

    Ah! O uçurumların en derini

    Düştün sen yine kendine




    Kelebekler anımsar mı

    Gökkuşağının adını?

    Yoksa uçup giderler mi?

    Arıların tutsak olduğu

    Güneşin bal rengi saçlarına.

    Nerden gelir adının ilk harfi?

    Kelebek hafızası

    Yoksa arı sevdası mı?

    Adın nedir ey okyanus diyorum?

    Küçük bir el, bir papatya kopartıyor

    O yemyeşil uçurumdan.





    mutfakta bir kadın

    kahvaltı hazırlıyor benim için

    çay yapmış tomurcuklu.

    Kokusu öpüyor duvarları

    ve yalnızlıklar dökülüyor yerlere

    geçen mayıs badanacının kazıyamadığı.



    Açıyorum gözlerimi usulca

    Ekmek pişiyor fırında

    Buğday tarlası olmuş ev,

    Sarı başak muziplik.



    “aman yakma ekmekleri” diyorum kadına

    “daha portakal reçeli süreceğiz tüm bir yaşama”



    kutup yıldızı kahkahası geliyor

    kuzeyin en kuzeyinden.



    Radyoyu açıyor kadın

    sezen aksu serçeliği kanatlarında



    Bir bardak çay getiriyor

    “aman dikkat et

    dökülmesin papatyalar

    ellerinin sessizliğinden”



    Gülüyor kadın,

    “iki şeker koydum

    senin sevdiğin gibi”



    Elimde bir bardak çay,

    Karıştırıyorum anıları

    Sapı yüzün işlemeli

    bir papatyayla.



    Usulca eriyorum bende

    Güneyin en güneyinden

    Bir ebruli pazar kahvaltısında

    Mevsimleri sayıyorum bir bir

    ...İlkbahar,sonbahar,

    ve sonra yalnızlığın tersten yazılışı



    Duvarlarda bir kurşuni kendim

    bitmeyen bir sonbahar misafir odasında

    Biliyorum daha çok var bahara,

    papatyalar adlarını bilmiyorlar daha

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:14

    gelip gelecek mi zaman

    ellerinin bilgeliğinden?



    biliyorum henüz vakti değil küçük kız

    bahsetmek için zamandan ve ölümden.

    Zaten durmaz ki gülüşünde

    Ve hiç yakışmaz gözlerine

    acının keskin usturası.



    Kayboldu mu kedin?

    Bebeğin yemek yemiyor mu?

    Yoksa öpmüyor mu Allah baba alnından

    Sen rüyalarına sarılmadan?



    Korkma

    gülüşün tutacak seni

    Zaman akıp giderken,

    Ellerinin papatya bilgeliğinden.



    Herkes kendinden sever seni

    sadece annendir

    senden sever seni

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:14

    Gül Yüzünde Baharsın Anam

    Gül yüzünde bahar var anam
    Yaprağı yeşillenmiş dalların
    Gün doğarken bir kere daha
    Uçsuz bucaksız çöllerin üstünden
    Serinliğinde geçmişim

    Korktuğumu bilirim dün
    Tenimde ürperti olduğunda gün
    Sığındığım gelir aklıma yamacına
    Koca dağımsın sen benim ana
    Eteklerinde gezmişim

    Özlediğim çok şey oldu
    Gıptayla baktığım heves ettiğim
    En sonunda her seferinde yokluğun yüzünden
    Kendimi ezik hissettiğim
    Akşamın oluşu ezanla gelirken
    Koştura koştura doymaya geldiğimdin sen
    Bir gün olsun aç kalmadığımı bilirim
    Sensiz bir hiçmişim

    Gül yüzünü güldüremedim belki
    Her ne kadar aydın olsam da gösteremedim belki
    Işığını almışım ki inan içimde saklı
    Yar dediklerim arasında senden kıymetlim olmadı ya
    Yarlığın da bende bütün aşklardan farklı
    Yar diye sevmişim

    Cennet ayakların altına serile
    Anam diye demem anasın yeter buna
    Uğruna ben değil bin canım verile
    Can özünden bir tebessüm yeter bana
    Gün doğumundan ol şafaklar derile
    Ayağın altına atlas edip üstünden geçile
    Bin güzel söz bulup yetmeye nadidesi seçile
    Ömrüne ömür versem ödenmez hakkın
    Ak sütün gibi anam bir ömür içile
    Hakkından içmişim

    Ali Akar

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:13

    Bu Aşk ikimiz içindi
    Bir yağlı boya tablosunda / El-ele tutuşamayan / İki sevgili resmiydik


    Bu aşkın içinde
    Güvercinler gizliydi.
    Bu aşk mutlaka
    Sonsuza dek gitmeliydi.

    Bir yağlı boya tablosunda
    El-ele tutuşamayan
    İki sevgili resmiydik.

    Bir porte çizgisinde
    Sen kalın do,
    Ben ince mi
    Uzaktık birlikte söylenirken bile.

    Aynı heykeltıraşın ellerinde
    Farklı hallerde şekillendik.
    Didindik yakın yaşamak için
    Ve ayrıldık
    Bir satıcının elleriyle.

    Bu aşkın içinde
    Zeytin dalları gizliydi.
    Bu aşk;
    Başkalarınca yaşanır gibi değil,
    Yalnızca
    Seninle benim içindi

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:13

    ♥ Mutsuz KADIN

    .


    Antalyanın en işlek caddesinde...
    Mendil satan kadın...
    Sokak ortasında dogum yaptı...
    Minik oglunun gözleri önünde...
    Bebegini etegine sardı...
    Dünya kadınlar günü bugün...

    8 Mart 2007

    Ne hazindir...ki... Takvimlerden bugün Dünya Kadınlar günü
    Gercek yaşanmış bir olay... Adı konmamış bebege hayırlı bir ömür diliyorum...

    Güzel vatanımızda yapılan istatistiklere göre % 64 Kadınlar mutsuz...
    Bu rakam güney ve dogu; Anadoluya gidildikce daha da cogalıyor...


    KADINLAR

    Kadını azmanlaştırdılar
    Yırtarak iffetini analık duygularından
    Saldılar karanlık sokaklara
    Namus ve iffet ayaklar altında
    Ey kadın____ uyan bu gaflet uykusundan
    Atılmadan cöplüklere kalk ayaga
    Kutup yıldızı karanlık gecelerde kadın
    Kalk silkin benligine dön geri
    Agızlarda silinip atılan bir peçete olma
    Sakın! ! !

    * * *
    Kadınlar Allah*ın emanetidir (*)

    Saadetin güneşi merhametin timsali
    Başlarda taşınan bir güldür kadın
    Elmas degerinde zümrüt güzelliginde
    Sonsuz bütün haklar verildi iSLAMda sana
    Başörtüsüne özgürlük arayan kadın
    Ne hazindir
    Sen bir güne sığmazsın
    Eşitlikmi arıyorsun bu mümkün değil asla
    Analık duygularıyla sonsuzluga coşarsın
    Cünkü sen farklısın
    Bir erkegin şevkati anayı tutmaz
    Bir kadında erkegin cesareti bulunmaz
    Analık verilmiş bu ödül yeter sana
    Bir bütünün diger yarısı olan kadın

    Şevkat süzülür gözlerinden
    Arı duru bal petegi yüreginden
    Sen bir kelebeksin nazlı azra kanatlı
    Sen sevginin ta kendisi
    Sende ummanlar saklı
    ................................KADIN
    Tarihin en nadide yerinde adın...

    8 Mart 2007 / Kadınlar günü

    Kadınlar Allah*ın emanetidir (*) Hadisi Şerif

    Erkek kadın kadar şevkatli degil
    Kadın da erkek kadar mert degil...

    Bu gercekler bir anlaşılsa,bu gün bu problemler yazılmazdı...

    Fatima Humeyra Kavak

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:12

    BAYRAMIN OLSUN
    YÜREĞİMDE SEVDAN GÖZÜMDE YAŞLAR
    BİTERMİŞ DEMEK BİR GÜN ANILAR
    NE KADAR DA SEVSEM BOOOOŞ DEMEK AŞKLAR
    GİDİYORUM İŞTE BAYRAMIN OLSUN...

    BÜTÜN MUTLULUKLAR SENİNLE OLSUN
    HÜZÜNLER BİTANEM, ZATEN DOSTUM
    YETER ARTIK ÜZÜLME BEN NOKTA KOYDUM
    GİDİYORUM İŞTE BAYRAMIN OLSUN....

    BAHARLAR SENİN AÇSIN ÇİÇEKLER
    ÖTÜŞÜSÜN BÜLBÜL UÇSUN KELEBEKLER
    BEN HA VARIM HA YOKUM GİTSEM NE ÇIKAR
    GİDİYORUM İŞTE BAYRAMIN OLSUN....

    'hergünün bayram hergünün bahar tadında olsun bitanem' bana yüreğime damlayan gözyaşlarım yeter onlar bana bayram onlar bana bahar demek.....

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:12

    DÖNÜŞÜNDE
    DÖNÜŞÜNDE BELKİDE BULAMAYACAKSIN BENİ
    O ZAMAN BELKİDE ÇOK GEÇ OLACAK
    BEN DEN SANA:
    “SENİ BİR ÖMÜR SEVDİM
    VE HEP SEVECEĞİM AHİRETTE BİLE”
    VE BİRDE MEZARIM OLACAK
    İSYAN EDİP AĞLAYACAKSIN
    ISSIZ BİR ÇÖLDE YALNIZLIĞA İTİLMİŞ
    YAŞADIĞIM HAYATIM GİBİ YAPAYALNIZ
    MEZARIMI BULACAKSIN
    VE ÜZERİNDE GÜLLERİ KARANFİLLERİ
    BEN NASIL BİR DAMLA SEVGİYE
    HASRET OLARAK YAŞADIYSAM
    ONLARDA BİR DAMLA SUYA
    BİR DAMLA YAĞMURA HASRET
    AÇMADAN SOLMUŞ
    KURUMAYA YÜZ TUTMUŞ OLARAK BULACAKSIN
    ADETA BİR SONBAHAR
    BİR HAZAN MEVSİMİYLE KARŞILAŞACAKSIN
    KİMBİLİR BELKİ MEZARTAŞIM BİLE OLMAYACAK
    VEFALI BİR SEVDİĞİM OLMADIĞI GİBİ
    OLDUĞUN YERDE,
    MEZARIM BAŞINDA YIĞILIP KALACAKSIN
    HIÇKIRIKLARA BOĞULACAK YÜREĞİN
    NE ELİNDEN TUTANIN OLACAK
    NEDE GÖZYAŞINI SİLENİN
    BENDEN BAŞKA GERÇEK BİR SEVENİN OLMADIĞI GİBİ…

    Yarın çok geç olabilir bitanem
    Geleceksen bu gün gel….

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:12

    yaralıdır hayallerimiz
    YARALIDIR HAYELLERİMİZ

    kalabalık şehirler içinden
    ayak sesleri duyulur
    yanlızlığa düşen bir tohum filizlenir
    evrende
    ilk ayak sesleriyle var olur tanyeli
    gözlerimize açtığımız an hayat başlar
    ilk seslenişi duymak isteriz kulağımızda
    zaman mekan dinlemez gönlümüz
    bir tohum düştü o ilk bakışla
    yaralıdır hayallerimiz
    hayaller
    var olan aşklar küle düner yaralıdır can evimiz
    eğilir başımız yansada gönlümüz çaresizlik içinde
    eğilsede başımız sevmekten yılmayız


    sevginin önüne setler kurulsada sevmekten yılmayın

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:12

    veda mektubu
    veda mektubu goğum günümde
    birtanem!
    gözyaşlarım mürekkebim
    yazıyorum yüreğime ayrılığın mektubunu
    başım dumalı yüreğim sızlıyor
    birgün gidersen yaşanmaz bu hayat diyorsun
    yaşamalısın sen güneş ay yıldızlar için

    sigaramda savrulur ayrılığın acısı
    yanarsın yüreğimde volkan gibi
    en fazla yüreğinde acın sürer bir yıl
    herzaman serbet gibi içmişiz ayrılığın acısını
    asılmışız dar ağacında ölümü yaşayan mahküm gibi
    razı olmasada şu gönlüm ayrılığa
    bilesinki sevgin gerçek yaradan gibi

    yağlı imlek boğazımda bekliyorum
    sandalyeme son tekmeyi vuracak celladı
    mağrur başıkışlarınla bakma ne olur
    vuracaksan vur son darbeyi
    beklerim yağlı imlekle.........


    tükendim artık kimseyi anlayamıyorum.........

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:11

    bitaneme
    BİTANEME
    yolumuz ayrı olsada bitanem
    andım olsun
    senden başkasını seversem
    suya yazılsa kaderim
    sevgin üstüne gül koklamam
    yanlız kalsamda
    sevginle yaşarım
    beş kuruş etmesede hayaller
    geçmiyor günler sensiz
    yanlış olsada seni sevmek
    imkansız da olsa
    bu aşkı yaşayacağım sensiz de
    geç kalınmış olsamda seveğim seni
    biliyorsun sende sevgimi
    hep direndim yalancı baharlara
    hep akıttım kendi kalemime gönlümü
    acemi şairim karşında
    açmadan solmasın sevdamız
    bu sefer yüreğim buldu gerçek aşkını
    yüreğime sığmıyor haykırışım
    çığlık çığlığa seni seviyorum diye sesleniyor
    imkansız olsada aşkımız
    son kurşunu vursanda yüreğime
    pişman değilim sevdiğime
    isyanımsa sana sensizliğin acısındandır
    oysa söz geçmiyor yüreğe
    kaç kez dağladım yüreğimi
    kaçkez özlemdim
    sonunda sana tutuldum
    ömrüm bitsede seni sevmekle
    kendimi bile bile soksam çıkmaza
    gel görki gönül ferman dinlemiyor
    işte bu yürek mahkum
    sevmek yasak olsa da
    kapına geldim kuru bir dalla
    ister yeşert ister kır at

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:11

    çiçekmi sandın
    ayrılıkları yaşadık şiirlerde
    sen uzak diyarların prensi
    ben acı romanın diliyim
    ben suskun yüreklerin diliyim
    aramızda olsa dağlar denizler gel gayri
    aramızda uçurumlar olsa da gel
    senin ömrün kelebeğe eş olsa
    benim sevgim yüce dağlar
    çiçekmi sandın gönlümü
    ne bu aşk aşk ne bu sevda sevda
    kırılmış yürek kalır ardında
    işte o zaman ahım üstüne
    her an sevdamın üstüne şiir yazıyorsam
    aşkın tarifini bulamadığımdan
    sitem ediyorsam senin sevgini anlayamadığımdan
    nemliyse gözlerim her cevapsız soruları bilmediğimden
    ağıt yakıyorsam biten aşkımdan
    isyanımı ağladığımı bana sorma neden
    eğer özlüyorsam gözlerini
    seni erkeğim gibi sevdiğimden
    hep ağladım gidenlerin peşinden
    üzülme ağladığıma
    üzülme yıkılışıma
    ben sensizde yaşarım
    hasretini çeksem sıgaramdaki duman gibi
    özleyip nemlesede gözlerim
    ellerin ellerime kavuşmasada
    pişman değilim sevdiğime
    hatırla diyordun yüreksiz sevemez diye
    benim yüreğim senin ellerinde
    sevmemde sevilmemde senin ellerinde

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:08

    YAŞARKEN ÖLENLERDENİM..
    Bir yaşayan var,bir ölen insan..
    İşte ben yaşarken ölenlerdenim!
    Bir ağlayan var,bir gülen insan..
    İşte ben ağlarken gülenlerdenim!

    Bilirim ati dünden karanlık..
    Ama yinede umut örenlerdenim!
    Kim demiş rüyalar ah gerçek olsa..
    Ben her gece kabus görenlerdenim! !

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:08

    son durak
    uyuya kalmışım, son durakta farklettim,
    bütün özlemlerimin iki durak önce indiğini
    sonra otobüsten inerken farkettim
    herseyin cok gec oldugunu ve son durakta oldugumu
    yürüyüp parktaki banka oturdugumda farkettim
    tek varlıgı olan yanlızlıgımı otobüste unuttugumu
    tesbihi cıkarıp salamaya basladıgımda farkettim
    sabrımın bile sabırsız oldugunu
    cakmagımı cıkarıp yakmak üzereyken farkettim
    sigaramın bile olmadığını

    ama biliyomusun bitanem seni hiç unutmadıgımı farkettim
    ceketim iç cebindeki ağlamaklı gülü görünce
    ve sana dogru yürüdüğümde farkettim
    bir mezarlıkta oldugumu
    sensizliğimin tam ortasında oldugumu
    ve senin mezarını görünce farkettim
    neden burda olduğumu
    ve seni göremedğimde farkettim
    seni hiç bulamadığımı ve senin hiç olmadığını
    bitanem...

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:08

    ASİ KIZ
    asi kız

    -

    şiirlerim:yüzlerce
    sevgim:sonsuz
    aşkım:ebedi
    kalbim:kırık
    sözlerim:özlem
    bebekliğimi hatırlayamam
    çocukluğumu yaşadım özlemlerle
    hiç bebeklerim olmadı
    mısırlar püskül verene kadar
    mısır koçanım benim nazlı bebeğim
    ağlardık nazlı bebeğimle beraber
    bebeğimin gözyaşları sütten
    benim ise kor ateş
    asi bir kız vardı
    işte o benim dostlarım
    yere düştüğümde dizlerim kanadığında
    her çocuk gibi koşup anama sığınmak isterdim
    saçımı okşalıcak gözyaşımı silecek anam nerde
    ah anam ahh sende isterdin yanımda olabilmek
    saçımı okşalayıp bağrına basıp ağlama kızım demek
    toprakları, otları okşalardın kızın yerine anam
    işlten güçten kızının uyduğunuda göremezdin
    bilirim anam gözyaşlarınla öpüp okşamalarını
    yokluğun göbeğinde asi kız
    yakalanmı imkansız aşka
    ismi olmayan aşkın peşinden
    milyonlarca gözyaşı dökmüş
    asi kız
    yüreğini:sevdiğine
    gözyaşını:içine
    hayellerini:şiirlerine
    seni:kalbine
    asi kızı:mezara gömdüm

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:08

    Sen Sen Ol

    Aldanma namerdin tatlı sözüne
    Nice mertler gördüm dilden habersiz
    Bırak suretini sen bak özüne
    Şeyda bülbül gördüm gülden habersiz

    Kimi yolda yürür yolu sapıtır
    Kimi dala konar dalı kurutur
    Kimi hayallerle bizi avutur
    Çok yoldaşlar gördüm yoldan habersiz

    Dinlesen sözleri zehirden acı
    Hacı geçinir de bilmez miracı
    Zakkumdan öz diye almış ilacı
    Arılar gördüm ben baldan habersiz

    Ağlayıp sızlasak artık nafile
    Tarihi çevirsek geçmez ki ele
    Bir garip milletiz düşmüşüz dile
    Gonca çiçek açar daldan habersiz

    Serdari sözlerdir mazide kalan
    Düşmüssen bulunmaz kapını çalan
    Gariban görmedim dünyada gülen
    Gardaşlar gördüm ben halden habersiz
    ILIK RÜZGAR (İstanbul, Bayan, 39)
    6.3.2007 14:22


    İHANET
    BİR BEBEĞİN BAKIŞI KADAR MASUMDU SEVGİM
    BİR CEYLANIN GÖZLRİ KADAR GÜZEL
    UMUT VARDI İÇİMDE ASKA DAİR HEP BİR SEVGİ
    ARKAMA DÖNÜP BAKMAK İSTEMİYORUM
    İHANETİN CANIMI ACITIYOR
    YİNEDE SUSUYORUM SUSMALIYIM
    İÇİMDEKİ SENİ HAYKIRMAK İSTEMİYORUM
    HER SEFERİNDE İHANETİNİ GÖRMEK,
    ÇALINAN ZAMANIN ACISINI YASAMAK İSTEMİYORUM
    BİR HAİN GIBI VURDUN BENİ SIRTIMDAN
    VE BEN SENİN VURULACAGIN GUNU BEKLİCEM
    BİR CUKUR KAZDIM MASUM SEVGIMIN İHANETİNE
    AMA CUKURU KAPAMADIM SENINDE İHANETE UGRADIGIN GUNU BEKLICEM

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:07

    ölüm ve ben


    ÖLÜMÜN ÜRPERTİCİ KARANLIĞINA GÖMÜLMÜŞ GİDİYORUM,

    HAYATTAN KOPMUŞUM ARTIK HER GEÇEN GÜN ERİYORUM,

    NE BİR TUTAN VAR ELLERİMDEN NE BİR GİTME DİYEN,

    SESSİZCE GELDİĞİM BU HAYATTAN SESSİZCE AYRILIYORUM,


    BEN BEN DEĞİLİM ARTIK KARANLIĞIMDA KAYBOLDUM,

    GERİDE KALAN SADECE YAŞAYAMADIĞIM MUTLULUĞUM,

    BEN ÖLÜMÜ DEĞİL ÖLÜM OLDU BENİ SEÇEN,

    SESSİZCE GELDİĞİM BU HAYATTAN SESSİZCE AYRILIYORUM




    ElVeDa hAyAt...

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:05

    Kolay olmamalı Mucize
    Yüreğin yüreğime değmeli
    Sözlerin zamanı yenmeli
    Ve kolay olmamalı,
    Hiçbir mucize,
    Eğer aşksa getireceği…

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:05

    Sana Bir Şiir Yazzam Beni Anlarmısın?
    Sana bir şiir yazsam beni anlar mısın?

    Sana bir şiir yazsam beni anlar mısın?
    Yazdığım her kelimede benden bir parça olsa
    Her satırında bir anı koksa
    Ve kelime aralarına sıkıştırdığım özlem seni bulsa
    Onu alır da sinende saklar mısın?

    Sana bir şiir yazsam beni duyar mısın?
    Seslensem kaf dağının ardından
    Masal olsam bir satırında yani ve
    Bir sonrakinde küçük bir öykü gibi sokulsam
    Ruyalarına girecek bir çiçek olsam bir satırında
    Bir satırında zümrüd-ü anka olsam kanatlansam
    Uçsam da gelsem bir satırında yanına
    Ve girsem bir satırında koynuna
    O satırdan hemen sonra beni
    Sıcağınla sarar mısın?

    Sana bir şiir yazsam bana bakar mısın?
    Bakar da o kaf dağının ardındaki beni görür müsün?
    Gördüğün yüzde bir damla acı görecek olsan
    O acıyla sende benim için ve benim gibi üzülür müsün?

    Sana bir şiir yazsam beni anlar mısın?

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:04

    Ben Sende Tükendim

    .

    seni sen olduğun için değil
    benim olduğum için seviyorum
    seni aşık olduğum için değil
    aşkın olduğum için özlüyorum
    yolunu bir gün gelirsin diye değil
    sensiz olduğum için gözlüyorum

    bunlar bence pek önemli değil
    bensiz olduğunu bende biliyorum
    güzel gözlerim artık nemli değil...
    gözyaşımı kendim siliyorum...
    bunlar da pek önemli değil
    ben sende tükendim biliyorum

    kalbim artık yerinde değil
    ben onu sende biliyorum?
    yaram çok da derinde değil
    kanımı elime siliyorum...
    kimse benim derdimde değil

    kimse benim derdimde değil
    bunu artık bende biliyorum
    ama sevmek elimde değil!
    seni neden sevdim bilmiyorum
    inan sevmek elimde değil! ...

    önce kendimi seviyorum...

    Sönmez Yürek 2007
    Veda Mektubu


    ' vazgeçtim vazgeçmekten... '

    kime yazdığımı biliyorum
    kimin okuduğu umurumda bile değil!
    neden yazdığımı biliyorum
    nasıl okunduğu umrumda bile değil....

    Sakla Gülüşünü

    kaderimde vardı belkide senden ayrılmak ya da kaderimde yoktu senle yaşamak... kazanamadığım şeyleri bile kaybettim...bulmuştum seni kaybomamış olsan bile... tekrar bulamayacağım şeyleri de kaybettim...
    tekrar bulduğumdaysa tekrar kaybetme korkusu ile yüz yüze tedirgindim..
    kaybetmeye mahkum olduğumu anladım hüriyetimi kaybettiğimde...
    oysa bulduğumda ne kaar sevinmiştim gökte ararken yerde bulduğum yıldızları kıskandıran ulaşılmaz güzelliğini...
    bil ki kaybedecek hiç bir şeyi olmayanlar kazandıklarında sevinmezler...
    seni kaybetmekten korkuyordum seni hiç kazanmadığımı anladım.. seni bir daha görememekten korkuyordum seni son defa gördüğümü anladım...ilk görüşte aşk son görüşte biter mi sanıyorsun!
    belki de belki bir gün tekrar bulabilirim umuduyla yaşamaktı sensiz yaşamak...
    ve sonu yine sensiz bir ölümdü sensiz yaşanan mutlulukların ve acıların...
    kaybetmekten o kadar canım yandı ki artık kazanmak istemiyorum..
    oysa kaybedeceğim daha çok şey var.. bil ki bir şeyler kaybetmeden bir şeyler kazanmak imkansız...ne kazandığımı hep kaybettiğimde anladım...bilmiyorum.. belki de değerini bilemedim sahip olduğum değerlerin...
    ne kadar kolaydı ama kaybetmek kazanmak için o kadar çalışmamıza rağmen... şimdi kaybettiklerim kim bilir nerdedir?
    kim bulursa onun olsun o ulaşılmaz düşlerim... kim ağlarsa onun olsun o yitip giden gülüşlerim...
    ama sen sakla gülüşünü.. sen gülünce yüzünde güller açardı ve güzelliğini gören gözler ağlayarak kaçardı...
    sakla gülüşünü ve nereye sakladığını da unut kaybettiğim sevinçlerin ve mutlulukların hatrına...
    bana gülümsemediği ve hep ağlattığı için sen de gülümseme hayata...
    unutma seni unutmamak için kaldım hayatta...
    yoksa bir ölüm kaldı yaşamadığım şu dünyada..
    hep yşadım çareli ve çaresiz.. seni sevdim seveli hepten çaresiz...
    ayrılıklar yaşadım süreli ya da süresiz..
    seni gördüm göreli hepten süresiz...
    hoşçakal hoşçakal diyemediğim...

    sen gittin gideli
    her şey üstüme üstüme geliyor
    doğru yolu aramaktansa
    içimden yanlış yapmak geliyor
    belki de aşk buydu
    sana duyduğum hisleri
    ne ben başkasına
    ne de başkası bana duydu

    inan bana bu dünyada ki
    hiç kimse sana layık değil
    sen hayatımda ilk ve son defa
    yaşadığım duygular yaşattın bana
    gerçek aşk ölümsüz değil
    ne yaşadığımı anlatamam sana

    yalan da olsa aşk denen
    o ölümlülerin yaşadığı
    ölümsüz duyguyu
    gerçekten yaşattın bana
    ve sonra ben öldüm
    ne yaşadığımı anlatamadan sana...




    Sevmeye Sebep

    dalıp gidiyorum... bir düşüncedir aldı beni
    özlemeye karar versem sevmekte kararsızım seni
    kara diyorum yani vermnek mi almak mı?
    yoksa vere vere sonunda karasız kalmak mı?
    beni unutmayanlar belki seni hatırlar
    ilk kez senin için yazıldı bu satırlar
    dalıp gidiyorum bir düşüncedir aldı beni
    unutmaya kararlıyım sevmekte karasızım seni
    karar diyorum yani vermek mi almakı mı?
    yoksa vere vere son anda kararsız kalmak mı?

    bil ki unutamayacağım için seveceğim seni
    bir gün unutursan da böyle hatırla beni
    aşkı unutmayanlar bil ki seni hatırlar
    bir tek senin için yazıldı bu satırlar
    sen olmasaydın seda yazamazdım yani
    sevmek için bir sebep vardır ya hani...
    ben unutamayacağım için seviyorum seni
    ama unutan unutmuş sen de unut gitsin beni
    bana vuran vurmuş sen vursan ne olur?
    ama sevdim seni... sen de gitme ne olur...



    Sensiz Ölmek Kaldı

    kendi halime bıraktılar beni
    deli gibi seviyorum diye seni
    bak ne hale koydu hayat beni
    yerime koymak istemem seni

    yanıp söndüm küle döndün ben
    git beni bu halde görme sen
    yıkıldım harabeye döndüm ben
    biliyorum saraylara layıksın sen

    öleceğimi söyleyemem sana
    bu kadar uzakken hayat bana
    uzaktan bakmak isterim sana
    bu kadar yakınken ölüm bana

    yıllar götürürken beni benden
    bir şey kaldı mı sana senden?
    hayat koparırken seni benden
    sensiz ölmek kaldı bana senden

    hoşçakal hoşçakal diyemediğim...




    bütün hayatımı sana etsem feda
    yaşamana değmez ki bu hayat seda
    gece oldu yine burda kesildi ses seda
    orda geceler sabaha kadar mı seda?

    bu meçhul hayatım sana olsun feda
    ölmek için yaşamaya değmez seda
    bir gece vakti sana sensiz etsem veda
    kavuşamayanlar ayrılır mı ki seda?

    bu meçhul hayat sana olsun feda
    bil ki senin için ölmeye değer seda
    gece oldu yine burda ne ses ne seda,
    her gece sabaha kadar mıdır seda?

    bir gün unutmayı unutsan bile
    seni unutmayanlarla hatırla beni
    bil ki beni özlemediğini bile bile
    unutacak olsaydım sevmezdim seni


    Gülüşün Senden Güzel

    toz pembe hayaller kurarken
    şimdi karanlık bir gecede seni düşünüyorum
    bir gülüşüne ömrümü verirken
    şimdi karanlık bir gecede sana ağlıyorum

    gülüşün kadar uzun ömürlü değilsin
    seni bana sevdiren sen değilsin
    seni bana sevdiren o gülen gözlerin
    tebessümünde olmasa sen bir hiçsin
    her şeyini kaybetsen bile gözlerin hep gülümsesin
    sen gülümsediğin sürece güzelsin
    hep ağlatsanda beni
    gözyaşıma inat yine gülümsemelisin
    gülünce ne kadar güzel olduğunu bilemezsin
    ne kadar güzel olsanda
    gülüşün kadar ulaşılmaz değilsin
    gözlerin hep gülmeli
    seni seven incitmeden sevmeli
    bütün çocuklar gülmeyi senden öğrenmeli
    ama hiç kimse senin gibi gülmemeli
    kimse uğrunda ölerek
    seni incitmemeli
    ölürken bile gözlerin gülmeli

    azraile bile gülümsemelisin
    kim bilir
    belki onu da kendine aşık edersin!

    beni ettiğin gibi...

    Sevmek

    çok sevdim ama hiç sevilmedim
    ben senin kadar sevilmedim
    hep aldandım ama hiç aldatmadım
    kendimden başkasını aldatmadım


    Kilit

    ' kime açsam bu derdimi
    adına aşk diyorlar
    kime söylesem adını
    ONU UNUT diyorlar... '

    bir uyku ki sorma gitsin
    balıklama dalarım düşlere
    yorgan yok ki kavga bitsin
    somurtkan bakarım gülüşlere

    bir düş ki yorma gitsin
    kimse inanmaz gördüğüme
    uyanamam ki güzel bitsin
    döner uykularım kördüğüme

    bir hata ki sorma gitsin
    pişman oldum kendime geldiğime
    ARTIK BENİ UNUTALIM GİTSİN
    sensiz nokta koydum geleceğime

    bir aşk ki sorma gitsin
    senden çok alıştım sensizliğime
    yüreğimde aşka kilitsin...
    açmaya çalışıyorum sensizliğime


    hoşçakal! ...
    ellerinden tutamadığım
    gözlerine bakamadığım
    bakmaya doyamadığım
    doya doya saramadığım

    hep böyle kal! ...
    seni unutmak değil
    hep böyle hatırlamak istiyorum
    sen beni unutsanda
    ben seni unutmadan sevmek istiyorum

    ben seviyorken seni
    UNUTMAMAYA YEMİNLİ
    sen unutuyorsun beni!
    SEVMEMEYE YEMİNLİ

    hoşçakal! ...

    sen de biliyorsun ki
    gerçekleşme ihtimali olmayan
    bir ihtimal senle aşkımız
    dostluktan öte sevgiye
    gidemeyecek arkadaşlığımız...

    hoşçakal hoşçakal diyemediğim! ...

    bir yıl sonra
    bende benden ve senden
    hiç bir eser kalmayacak...

    HOŞÇAKAL...




    Güzellerden Güzel Bir Güzele

    gençliğin nerde senin
    güselliğini al da gel bana
    yeniden doğarsan bir çocuk gibi masum
    o zaman gel de bana...
    aramızda dağlar yok
    aramızda sıra dağlar yok
    aramızda beş yaş fark var
    gençliğin nerde güzelim
    kaça sattın o diri göğüslerini
    nerde harcadın o paha biçilmez servetini
    kimden almıştın o güzel gözlerini
    şimdi kim aldı gitti senden
    ulaşılmaz denilen o güzelliğini?


    Devran


    yorgun uykusunda bir terörist
    biraz önce uyumuş
    arkadaşı biraz ilerde

    ondan önce vurulmuş
    silahı yok elinde
    artık kaçmakdan yorulmuş
    bir arkadaşı cezaevinde
    bugün son isteği sorulmuş
    keder var yaşlı gözlerinde
    bugün asılan amca oğluymuş
    karısı kan ağlıyor viran şehrinde
    bugün yetim bir bebe doğurmuş
    anası ağıt yakıyor bir dağ köyünde
    kardeşi ' abim nerde! diye soruyormuş

    yorgun uykusunda bir militan
    biraz önce uyumuş
    arkadaşı az ilerde
    o, ondan önce vurulmuş...



    Son Defa

    yaşamayı denedim ölmeyi hiç denemedim
    sensizken o ölümsüz acıları yenmedim
    yorgun kalbim dünden beri ondan kırık
    boynumda ip boğazımda bir hıçkırık
    ölmeyi denedim ama hayatı yenemedim
    korkularımla yüzleşmeyi hiç denemedim
    sensizim o günden beri kalbim kırık
    boynumda ip boğazımda bir hıçıkırık

    bir şans tanı bana öldürmek istersen beni
    bir şans verdim işte sana vur gözlerinle beni

    son günlerde kafam büsbütün karıştı
    çünkü işini bilmeyen herkes işime karıştı
    bir gün bir kitap alır okursun belki beni
    ama bil ki hiç bir kitap anlatamaz seni
    bir gün olsun... ansızın karşıma çık...
    istersen o gün tut kafama kurşun sık
    sadece göreyim seni istersen bakma bana
    vur git sonra bakmaya doyamadan sana!

    bunu çok görme bana son defa göreyim seni
    kör olup geleyim sana görmek istersen beni! ...



    Kemikli Eller

    kaç sigara bu kemikli ellerde küle dönmüştür
    kaçaktır bir kaçı vaktinden önce sönmüştür

    bu eller ömür boyu boy boy mezarlar kazmıştır
    ve dizeler boyu ölüm kalım şiirleri yazmıştır

    ele avuca sığmazlar verince halkla el ele...
    dolaşırken esrar dolu cigara elden ele..

    kenetlenir bir birbirine birden bire beş parmak
    bilek gibi bilek ister onları birbirinden koparmak

    el ayak çekildikten sonra bir el tatikte bekler
    uyurken el kadar çocuklar ve çam beşikte bebekler

    evlat hakkını elde etmek için el açarsa el oğluna! ...
    baba hakkını helal etmez öz oğluna...

    kemikli ellere düşer zulmun açtığı yaraları sarmak..
    yenilmişliğin zaferine işaret ederse iki parmak! ...



    İnsanlara Hasretim

    çeperi kanlı bir kurşunun gölgesindeyim
    kör bir kurşun gibi asidir nefretim
    ben başı dumanlı dağların bestesiyim
    şimdi biliyor musun nerdeyim? ...
    uyuklayan bir çakalın inindeyim
    korkmuyorum, korkma kendimde değilim
    azrailin kucağında ölümün pençesindeyim
    yaşıyorum korkma, ama yaralı gibiyim
    ıssız bir eylül sabahının gecesindeyim
    çakal açtır birazdan kalkar doğrulur
    dostum yok ki elinden tuta gideyim
    kimbilir, belkide karnını benimle doyurur
    bizi bizden ayıran o ince çizgideyim
    duyarsan bir gün öldüğümü
    bil ki o çakalın midesindeyim
    duyarsan bir gün bu dağlardan göçtüğümü
    bil ki kanlar içerinde cesedim
    daha soracak olursan böyledir ahvalim
    bildiğin gibi İNSANLARA HASRETİM!
    ILIK RÜZGAR (İstanbul, Bayan, 39)
    6.3.2007 12:39


    hakkıımda hiç bir şey bilmeyen insanların hakkımda söyledikleri hakkında söyleyeceğim tek bir şey var: hakkımda hiç bir şey bilmeyen insanların hakkımda ne düşündüğü umrumda bile değil....
    ILIK RÜZGAR (İstanbul, Bayan, 39)
    6.3.2007 12:35


    Mutluluğu hissetebiliyorum
    Mutluluğu hissedebiliyorum
    Acı içinde kıvranışımı
    Ve sonu
    Beni bekleyen
    Duyabiliyorum sözcükleri
    İğneleyen
    Biliyorum
    Gerekeni
    Gerekmemesi gerekeni
    Olmaması gerekmekte olanı
    Olacakları
    Aitlik
    Kendini..hissetmemek
    Nasıl
    Bırakmak
    Nereye
    Neyle
    Zaman doldu
    Geriye..
    Dönüş..
    Başladı..

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:04

    Ben Sende Tükendim



    seni sen olduğun için değil
    benim olduğum için seviyorum
    seni aşık olduğum için değil
    aşkın olduğum için özlüyorum
    yolunu bir gün gelirsin diye değil
    sensiz olduğum için gözlüyorum

    bunlar bence pek önemli değil
    bensiz olduğunu bende biliyorum
    güzel gözlerim artık nemli değil...
    gözyaşımı kendim siliyorum...
    bunlar da pek önemli değil
    ben sende tükendim biliyorum

    kalbim artık yerinde değil
    ben onu sende biliyorum?
    yaram çok da derinde değil
    kanımı elime siliyorum...
    kimse benim derdimde değil

    kimse benim derdimde değil
    bunu artık bende biliyorum
    ama sevmek elimde değil!
    seni neden sevdim bilmiyorum
    inan sevmek elimde değil! ...

    önce kendimi seviyorum...


    ' vazgeçtim vazgeçmekten... '

    kime yazdığımı biliyorum
    kimin okuduğu umurumda bile değil!
    neden yazdığımı biliyorum
    nasıl okunduğu umrumda bile değil....

    Sakla Gülüşünü

    kaderimde vardı belkide senden ayrılmak ya da kaderimde yoktu senle yaşamak... kazanamadığım şeyleri bile kaybettim...bulmuştum seni kaybomamış olsan bile... tekrar bulamayacağım şeyleri de kaybettim...
    tekrar bulduğumdaysa tekrar kaybetme korkusu ile yüz yüze tedirgindim..
    kaybetmeye mahkum olduğumu anladım hüriyetimi kaybettiğimde...
    oysa bulduğumda ne kaar sevinmiştim gökte ararken yerde bulduğum yıldızları kıskandıran ulaşılmaz güzelliğini...
    bil ki kaybedecek hiç bir şeyi olmayanlar kazandıklarında sevinmezler...
    seni kaybetmekten korkuyordum seni hiç kazanmadığımı anladım.. seni bir daha görememekten korkuyordum seni son defa gördüğümü anladım...ilk görüşte aşk son görüşte biter mi sanıyorsun!
    belki de belki bir gün tekrar bulabilirim umuduyla yaşamaktı sensiz yaşamak...
    ve sonu yine sensiz bir ölümdü sensiz yaşanan mutlulukların ve acıların...
    kaybetmekten o kadar canım yandı ki artık kazanmak istemiyorum..
    oysa kaybedeceğim daha çok şey var.. bil ki bir şeyler kaybetmeden bir şeyler kazanmak imkansız...ne kazandığımı hep kaybettiğimde anladım...bilmiyorum.. belki de değerini bilemedim sahip olduğum değerlerin...
    ne kadar kolaydı ama kaybetmek kazanmak için o kadar çalışmamıza rağmen... şimdi kaybettiklerim kim bilir nerdedir?
    kim bulursa onun olsun o ulaşılmaz düşlerim... kim ağlarsa onun olsun o yitip giden gülüşlerim...
    ama sen sakla gülüşünü.. sen gülünce yüzünde güller açardı ve güzelliğini gören gözler ağlayarak kaçardı...
    sakla gülüşünü ve nereye sakladığını da unut kaybettiğim sevinçlerin ve mutlulukların hatrına...
    bana gülümsemediği ve hep ağlattığı için sen de gülümseme hayata...
    unutma seni unutmamak için kaldım hayatta...
    yoksa bir ölüm kaldı yaşamadığım şu dünyada..
    hep yşadım çareli ve çaresiz.. seni sevdim seveli hepten çaresiz...
    ayrılıklar yaşadım süreli ya da süresiz..
    seni gördüm göreli hepten süresiz...
    hoşçakal hoşçakal diyemediğim...

    Ölü Öldükten Sonra

    sen gittin gideli
    her şey üstüme üstüme geliyor
    doğru yolu aramaktansa
    içimden yanlış yapmak geliyor
    belki de aşk buydu
    sana duyduğum hisleri
    ne ben başkasına
    ne de başkası bana duydu

    inan bana bu dünyada ki
    hiç kimse sana layık değil
    sen hayatımda ilk ve son defa
    yaşadığım duygular yaşattın bana
    gerçek aşk ölümsüz değil
    ne yaşadığımı anlatamam sana

    yalan da olsa aşk denen
    o ölümlülerin yaşadığı
    ölümsüz duyguyu
    gerçekten yaşattın bana
    ve sonra ben öldüm
    ne yaşadığımı anlatamadan sana...




    Sevmeye Sebep

    dalıp gidiyorum... bir düşüncedir aldı beni
    özlemeye karar versem sevmekte kararsızım seni
    kara diyorum yani vermnek mi almak mı?
    yoksa vere vere sonunda karasız kalmak mı?
    beni unutmayanlar belki seni hatırlar
    ilk kez senin için yazıldı bu satırlar
    dalıp gidiyorum bir düşüncedir aldı beni
    unutmaya kararlıyım sevmekte karasızım seni
    karar diyorum yani vermek mi almakı mı?
    yoksa vere vere son anda kararsız kalmak mı?

    bil ki unutamayacağım için seveceğim seni
    bir gün unutursan da böyle hatırla beni
    aşkı unutmayanlar bil ki seni hatırlar
    bir tek senin için yazıldı bu satırlar
    sen olmasaydın seda yazamazdım yani
    sevmek için bir sebep vardır ya hani...
    ben unutamayacağım için seviyorum seni
    ama unutan unutmuş sen de unut gitsin beni
    bana vuran vurmuş sen vursan ne olur?
    ama sevdim seni... sen de gitme ne olur...




    Sensiz Ölmek Kaldı

    kendi halime bıraktılar beni
    deli gibi seviyorum diye seni
    bak ne hale koydu hayat beni
    yerime koymak istemem seni

    yanıp söndüm küle döndün ben
    git beni bu halde görme sen
    yıkıldım harabeye döndüm ben
    biliyorum saraylara layıksın sen

    öleceğimi söyleyemem sana
    bu kadar uzakken hayat bana
    uzaktan bakmak isterim sana
    bu kadar yakınken ölüm bana

    yıllar götürürken beni benden
    bir şey kaldı mı sana senden?
    hayat koparırken seni benden
    sensiz ölmek kaldı bana senden

    hoşçakal hoşçakal diyemediğim...

    Sönmez Yürek 2006


    ? ? ?
    bütün hayatımı sana etsem feda
    yaşamana değmez ki bu hayat seda
    gece oldu yine burda kesildi ses seda
    orda geceler sabaha kadar mı seda?

    bu meçhul hayatım sana olsun feda
    ölmek için yaşamaya değmez seda
    bir gece vakti sana sensiz etsem veda
    kavuşamayanlar ayrılır mı ki seda?

    bu meçhul hayat sana olsun feda
    bil ki senin için ölmeye değer seda
    gece oldu yine burda ne ses ne seda,
    her gece sabaha kadar mıdır seda?

    bir gün unutmayı unutsan bile
    seni unutmayanlarla hatırla beni
    bil ki beni özlemediğini bile bile
    unutacak olsaydım sevmezdim seni


    Gülüşün Senden Güzel

    toz pembe hayaller kurarken
    şimdi karanlık bir gecede seni düşünüyorum
    bir gülüşüne ömrümü verirken
    şimdi karanlık bir gecede sana ağlıyorum

    gülüşün kadar uzun ömürlü değilsin
    seni bana sevdiren sen değilsin
    seni bana sevdiren o gülen gözlerin
    tebessümünde olmasa sen bir hiçsin
    her şeyini kaybetsen bile gözlerin hep gülümsesin
    sen gülümsediğin sürece güzelsin
    hep ağlatsanda beni
    gözyaşıma inat yine gülümsemelisin
    gülünce ne kadar güzel olduğunu bilemezsin
    ne kadar güzel olsanda
    gülüşün kadar ulaşılmaz değilsin
    gözlerin hep gülmeli
    seni seven incitmeden sevmeli
    bütün çocuklar gülmeyi senden öğrenmeli
    ama hiç kimse senin gibi gülmemeli
    kimse uğrunda ölerek
    seni incitmemeli
    ölürken bile gözlerin gülmeli

    azraile bile gülümsemelisin
    kim bilir
    belki onu da kendine aşık edersin!

    beni ettiğin gibi...

    Sevmek

    çok sevdim ama hiç sevilmedim
    ben senin kadar sevilmedim
    hep aldandım ama hiç aldatmadım
    kendimden başkasını aldatmadım


    Kilit

    ' kime açsam bu derdimi
    adına aşk diyorlar
    kime söylesem adını
    ONU UNUT diyorlar... '

    bir uyku ki sorma gitsin
    balıklama dalarım düşlere
    yorgan yok ki kavga bitsin
    somurtkan bakarım gülüşlere

    bir düş ki yorma gitsin
    kimse inanmaz gördüğüme
    uyanamam ki güzel bitsin
    döner uykularım kördüğüme

    bir hata ki sorma gitsin
    pişman oldum kendime geldiğime
    ARTIK BENİ UNUTALIM GİTSİN
    sensiz nokta koydum geleceğime

    bir aşk ki sorma gitsin
    senden çok alıştım sensizliğime
    yüreğimde aşka kilitsin...
    açmaya çalışıyorum sensizliğime


    hoşçakal! ...
    ellerinden tutamadığım
    gözlerine bakamadığım
    bakmaya doyamadığım
    doya doya saramadığım

    hep böyle kal! ...
    seni unutmak değil
    hep böyle hatırlamak istiyorum
    sen beni unutsanda
    ben seni unutmadan sevmek istiyorum

    ben seviyorken seni
    UNUTMAMAYA YEMİNLİ
    sen unutuyorsun beni!
    SEVMEMEYE YEMİNLİ

    hoşçakal! ...

    sen de biliyorsun ki
    gerçekleşme ihtimali olmayan
    bir ihtimal senle aşkımız
    dostluktan öte sevgiye
    gidemeyecek arkadaşlığımız...

    hoşçakal hoşçakal diyemediğim! ...

    bir yıl sonra
    bende benden ve senden
    hiç bir eser kalmayacak...

    HOŞÇAKAL...




    Güzellerden Güzel Bir Güzele

    gençliğin nerde senin
    güselliğini al da gel bana
    yeniden doğarsan bir çocuk gibi masum
    o zaman gel de bana...
    aramızda dağlar yok
    aramızda sıra dağlar yok
    aramızda beş yaş fark var
    gençliğin nerde güzelim
    kaça sattın o diri göğüslerini
    nerde harcadın o paha biçilmez servetini
    kimden almıştın o güzel gözlerini
    şimdi kim aldı gitti senden
    ulaşılmaz denilen o güzelliğini?


    Devran


    yorgun uykusunda bir terörist
    biraz önce uyumuş
    arkadaşı biraz ilerde

    ondan önce vurulmuş
    silahı yok elinde
    artık kaçmakdan yorulmuş
    bir arkadaşı cezaevinde
    bugün son isteği sorulmuş
    keder var yaşlı gözlerinde
    bugün asılan amca oğluymuş
    karısı kan ağlıyor viran şehrinde
    bugün yetim bir bebe doğurmuş
    anası ağıt yakıyor bir dağ köyünde
    kardeşi ' abim nerde! diye soruyormuş

    yorgun uykusunda bir militan
    biraz önce uyumuş
    arkadaşı az ilerde
    o, ondan önce vurulmuş...



    Son Defa

    yaşamayı denedim ölmeyi hiç denemedim
    sensizken o ölümsüz acıları yenmedim
    yorgun kalbim dünden beri ondan kırık
    boynumda ip boğazımda bir hıçkırık
    ölmeyi denedim ama hayatı yenemedim
    korkularımla yüzleşmeyi hiç denemedim
    sensizim o günden beri kalbim kırık
    boynumda ip boğazımda bir hıçıkırık

    bir şans tanı bana öldürmek istersen beni
    bir şans verdim işte sana vur gözlerinle beni

    son günlerde kafam büsbütün karıştı
    çünkü işini bilmeyen herkes işime karıştı
    bir gün bir kitap alır okursun belki beni
    ama bil ki hiç bir kitap anlatamaz seni
    bir gün olsun... ansızın karşıma çık...
    istersen o gün tut kafama kurşun sık
    sadece göreyim seni istersen bakma bana
    vur git sonra bakmaya doyamadan sana!

    bunu çok görme bana son defa göreyim seni
    kör olup geleyim sana görmek istersen beni! ...


    Kemikli Eller

    kaç sigara bu kemikli ellerde küle dönmüştür
    kaçaktır bir kaçı vaktinden önce sönmüştür

    bu eller ömür boyu boy boy mezarlar kazmıştır
    ve dizeler boyu ölüm kalım şiirleri yazmıştır

    ele avuca sığmazlar verince halkla el ele...
    dolaşırken esrar dolu cigara elden ele..

    kenetlenir bir birbirine birden bire beş parmak
    bilek gibi bilek ister onları birbirinden koparmak

    el ayak çekildikten sonra bir el tatikte bekler
    uyurken el kadar çocuklar ve çam beşikte bebekler

    evlat hakkını elde etmek için el açarsa el oğluna! ...
    baba hakkını helal etmez öz oğluna...

    kemikli ellere düşer zulmun açtığı yaraları sarmak..
    yenilmişliğin zaferine işaret ederse iki parmak! ...



    İnsanlara Hasretim

    çeperi kanlı bir kurşunun gölgesindeyim
    kör bir kurşun gibi asidir nefretim
    ben başı dumanlı dağların bestesiyim
    şimdi biliyor musun nerdeyim? ...
    uyuklayan bir çakalın inindeyim
    korkmuyorum, korkma kendimde değilim
    azrailin kucağında ölümün pençesindeyim
    yaşıyorum korkma, ama yaralı gibiyim
    ıssız bir eylül sabahının gecesindeyim
    çakal açtır birazdan kalkar doğrulur
    dostum yok ki elinden tuta gideyim
    kimbilir, belkide karnını benimle doyurur
    bizi bizden ayıran o ince çizgideyim
    duyarsan bir gün öldüğümü
    bil ki o çakalın midesindeyim
    duyarsan bir gün bu dağlardan göçtüğümü
    bil ki kanlar içerinde cesedim
    daha soracak olursan böyledir ahvalim
    bildiğin gibi İNSANLARA HASRETİM!

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:03

    artık geceleri yaşar oldum sayende
    hani demiştin ya tek bir damlana kıyamam...
    hani sevmiştin ya acıtmıycak şekilde
    benim kanayan yaralarımın tek kanatanı oldun...
    bilmem ihanet edermisin sevgimize
    bilmem kıyarmısın kalbimdeki saflığıma
    sevgi istedin aşkı serdim ayaklarına
    çocuk kalbimin inadına
    ama sen duymadın
    ufak tefek ve çılgınca çığlıklarımı
    duymadın çünkü beni bir zaman dinlemedin
    bana korkak yürekler değil
    cesaret dolu sevdalar lazım
    Senden vazgeçiyorum
    Yolun açık olsun...
    Güneşin sofrasında
    umarım yanmazsın... :)))

  • Meltem Balı
    Meltem Balı

    12.04.2007 - 21:02

    Sevgiyi Hakedecek İnsanı Bulmak

    -

    Kadın her sabah olduğu gibi o günde beyaz değnegi ve el yordamı ile otobüse binmisti. Soför:-Soldan üçüncü sira bos hanimefendi, dedi.Kadın 32 yaşında güzel bir bayandı ve eşi oldukça yakışıklı bir kara subayı idi. Bundan bir kaç ay önce yanlış bir teşhis sonucu gerçekleştirilen ameliyatla gözlerini kaybetmisti genç kadın ve asla göremeyecekti.Kocası ameliyattan sonra aci gerçegi ögrenince yıkılmış ve kendi kendine bir söz vermisti. Asla karısını yalnız

    bırakmayacak,ona sonuna kadar destek olacak, kendi ayakları üzerinde durana kadar cesaret verecekti.Günler geçiyordu. Kadin her geçen gün kendini daha kötü hissediyor,çok sevdigi kocasina yük oldugunu düşünüyordu.Eşinin bu içine kapanık, karamsar hali kocayı çok

    üzüyordu.Bir an önce bir seyler yapmasi gerekiyordu, karısı günden

    güne kendi içine kapanık dünyasında kayboluyordu.Bütün gün düşündü

    koca, nasıl yardım edebilirim güzeller güzeli eşime diye.Birden aklına eşinin eski işi geldi. Geri dönmesini isteyecekti.Ama bunu ona nasıl söyleyecekti, çünkü artık çok kırılgan

    ve neşesizdi.Bütün cesaretini toplayarak akşam karısına konuyu açti. Karısı dehşetle gözlerini açtı; -Ben bunu nasıl yaparım ben körüm, diye bağırdı.Kocası onadestek olacağını, her sabah kendisinin işe bırakacağını ve akşamları da iş çıkışında alacağını ve ona çok güvendiğini söyledi. Çünkü eşini tanıyordu ve bunu başarabileceğini biliyordu.Kadın büyük

    bir umutsuzlukla kabul etti çünkü eşini çok seviyordu ve onu kırmak istemiyordu.Her sabah eşini isine bırakıyor ve akşamları da alıyordu fedakar koca.Günler böyle ilerledi, karısı eskisinden biraz daha iyiydi. Fakat kocasi daha fazlasini istiyordu, kendisine söz

    vermişti sonuna kadar gidecekti.Aksam karısına: - Artik işe kendin gidip gelmelisin,

    dedi.Kadın şaşırmıştı. Bunu asla yapamayacağını söyledi. Kocası ısrar edince onu yine kıramadı ve bütün cesaretini topladi. Bunu kendisi de istiyordu ama o kadar güveni yoktu. Sabahları kadın artık otobüs durağına kendisi gidiyor, otobüsüne biniyor ve otobüsten inerek

    işine gidebiliyordu.Günler günleri kovaladi, hiç bir problem yoktu. Yine bir gün otobüse binerken,şoför: -Sizi kıskanıyorum, Hanımefendi dedi.Kadın kendisine söylenip söylenmedigini anlayamadan, neden diye sordu.Soför: -Çünkü her sabah sizin arkanızdan bir kara

    subayı genç adam otobüse biniyor ve bütün yol boyunca sevgi ile size

    bakıyor, otobüsten indikten sonra yeşil ışıkta yolun karşısına geçmenizi bekliyor siz binaya

    girdikten sonra arkanızdan öpücük yollayıp size her gün sevgiyle el

    sallıyor, dedi.

    HERKESIN BU KADAR SEVMESI VE SEVILMESI, HEPSINDEN DE ÖNEMLISI BÖYLE BIR SEVGIYI HAK EDECEK İNSANI BULMASI DILEGIYLE....

Toplam 1039 mesaj bulundu