canımcııııımmmm,hoşgeldin tekrardan,seni yine buralarda görmek çok güzel :))) özletme kendini olur mu :)) haa şifrene de iyi sahip çık,bi daha unutma,yaz bi yere,ya da bayan hafızaya(yani bana) söyle,hiç unutmam :)) cici bakın kendinize tamam mı,yiğenime iyi bak :))
Uzakdoğu'da bir budist tapınağı, bilgeligin gizlerini aramak icin gelenleri kabul ediyordu. Burada geçerli olan incelik, anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti. Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada sezgisel buluşmaya inanılıyordu, o yüzden kapıda herhangi bir tokmak veya can, zil yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki budist, kapıda duran yabancıya baktı. Bir selamlaşmadan sonra sözsüz konuşmaları basladı. Gelen yabancı, tapınağa girmek ve burada kalmak istiyordu. Budist bir süre kayboldu, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yabancıya uzattı. Bu, yeni bir arayıcıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yabancı tapınağın bahçesine döndü, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su tasmamıştı. İçerideki budist saygıyla eğildi ve kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı! ! !
...sen de benim gül yaprağımsın...ağzıma kadar dolu olsam da sana ayıracak bi yerim mutlaka vardır...hem de bu yer öyle alelade bi yer değildir,en nadide köşelerindendir kalbimin :) eee hakedene ne vermezki insan? HÜZNÜN YÜZÜ! ! ! ya bu duygu bi insanın yüzüne ancak bu kadar yakışır,hüzün de yakışırmış insanın yüzüne sahi :)) şimdi sana söylemek istediklerimi bi yazmaya başalasam beni kimse tutamaz,o yüzden bi fren yapıyor ve iyiki tanıdım seni diyorum,iyiki dahil oldun hayatıma :)) çok seviyo bu susaROCK konuşan seni :)) ve biliyoki çok da seviliyo,dimi ;)
17.07.2008 - 16:48
canımcııııımmmm,hoşgeldin tekrardan,seni yine buralarda görmek çok güzel :))) özletme kendini olur mu :)) haa şifrene de iyi sahip çık,bi daha unutma,yaz bi yere,ya da bayan hafızaya(yani bana) söyle,hiç unutmam :)) cici bakın kendinize tamam mı,yiğenime iyi bak :))
02.04.2008 - 15:36
GÜL YAPRAĞI
Uzakdoğu'da bir budist tapınağı, bilgeligin gizlerini aramak icin gelenleri kabul ediyordu. Burada geçerli olan incelik, anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti. Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada sezgisel buluşmaya inanılıyordu, o yüzden kapıda herhangi bir tokmak veya can, zil yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki budist, kapıda duran yabancıya baktı. Bir selamlaşmadan sonra sözsüz konuşmaları basladı. Gelen yabancı, tapınağa girmek ve burada kalmak istiyordu. Budist bir süre kayboldu, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yabancıya uzattı. Bu, yeni bir arayıcıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yabancı tapınağın bahçesine döndü, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su tasmamıştı. İçerideki budist saygıyla eğildi ve kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı! ! !
...sen de benim gül yaprağımsın...ağzıma kadar dolu olsam da sana ayıracak bi yerim mutlaka vardır...hem de bu yer öyle alelade bi yer değildir,en nadide köşelerindendir kalbimin :) eee hakedene ne vermezki insan? HÜZNÜN YÜZÜ! ! ! ya bu duygu bi insanın yüzüne ancak bu kadar yakışır,hüzün de yakışırmış insanın yüzüne sahi :)) şimdi sana söylemek istediklerimi bi yazmaya başalasam beni kimse tutamaz,o yüzden bi fren yapıyor ve iyiki tanıdım seni diyorum,iyiki dahil oldun hayatıma :)) çok seviyo bu susaROCK konuşan seni :)) ve biliyoki çok da seviliyo,dimi ;)
Toplam 2 mesaj bulundu