Şeyda Eylül Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

sızamam da artık...
demincek phiç oldu el mahkum karanlıkta yazdığım
metin coğrafik ayası...
yüzümü güldüren esneten yegane şey elan:
coğrafyası
-kendine dahi ve dahi
-kendi kendisine bile-
engebeli, kanlı canlı bir dil
asl-ı dil...

...
...

gör,
küt diye eylül gelecek başımıza,
yine...
mutlu acı salınımları vakumları yoklarken
zengin gariplik fukarası dünya!
sahi- -iiii...........
biyolojik saatini duvara asmış bir gergedan
gerdanının gergefine işleksiz işler işleyen
,
gör,söylüyorum:
zonk zonk girecek başımıza eylül
ekşi ...

günlerden yine o gün...
ezanlar henüz dindi,-o gün...
içi içersi talan edilmiş bir sözcük biliyorum,
şizofrenik bir yarı aydınlık tutup görmeyi kerhen şahdamarıma dayadığım,
şeytanın boş işleyen çaylağı asılıydı göğsüme,
salgılarım katre katre
herkesin kaçtığı bir lüzuciyet...
ki cebim bir d ...

kafka'nın (halt) böceğinin karnnı kaşıyıp durmak!
ne sunturlu bir argümansa işte ve nerden ulaşıp nasıl çat(ır)tıysa -niyeyse niye; nasılsa nasıl-
uranyum armonisinde bir lezizlik...

çok 'şey' buldular sen'den!
çok yüz...
posesifliklerine tükürdüğümün demiyorum artık
şu 'an' ve elan bir başkam'ım artık
ve biraz mizah çalmak sürmek kara'na,
demedi deme de dedi mi...
ben hiç yüzlüğüm ile ve yanında üzerinde patavat bulundurmayan istilam ile gecemi yıkıyorum üstüne
şiir'ini ...

sen,
bay çınar!
sen 'tanrının ağzı'
eli ayağı...
sen ben'i bilmez...
ey,kutsal düş...
müthiş vertigolarla burun burun getirip ben'im'i konuşuyorsun her 'an' ben'im'le...
akıl heyelanlarıyla imle yeksan kaplumbağa kabuğumun içersi!
sen, ağzını açtığında ses'in
kanım iliklerimden göğe damlıy ...