1958 doğumlu devrimci ve ateist dünya görüşünü savunduğunu her koşulda asla ve asla inkar etmeyen onurunu en büyük zenginliği kabul eden,nefes alabildiği sürece faşist ve gerici düşüncelerle mücadele etmeyi görev bilen insan haklarını savunan,insanl ...
kenan evren
12.09.2006 - 15:27Bu gün 12 EYLÜL bu gün o nun bayramı 5 kişilik cuntasıyla ülke yönetimine el koyup yüzbinlere acı çektirilen insanların sorgusuz sualsiz yıllarca işkence gördüğü devrin başlangıcı.Eskiden merak ediyordum rahat uyuyabiliyor mu diye ama son açıklamalarından sonra artık merak da etmiyorum bu gün bile olsa asardım diyor insanları.
Sen çok yaşa ressam efendi ne diyim başka
12 eylül
07.09.2006 - 14:13Beş generalden oluşan Faşist cuntanın ülkemin üzerine kabus gibi çöktüğü gün.Bu süreçte yüzbinlerce insan gözaltına alınıp işkenceden geçirildi.yüzlerce insan gözaltında ve cezaevlerinde işkence sonucu katledildi.Bir tanesi 18 yaşına bile gelmemiş (ERDAL EREN) Tam 50 kişi darağacına yollandı.
Faşist darbeyi yapanların bir kısmı öldü ve tarihin kara sayfalarına gömüldü.Bir tanesi ise hala Marmariste NU resimler yapmakla meşgul.
Çocuklar onu sadece resim yapan ihtiyar amca diye biliyorlar.
Ama katledilenler unutulmadı unutulmayacak.
ASILMAYIP BESLENENLER DE UNUTMADI VE UNUTMAYACAKLAR
TA Kİ DARBECİLERDEN HESAP SORULANA KADAR
İBRAHİM KAYPAKKAYA
17.05.2005 - 13:3618 Mayis 1972 de çektirilen onca eziyete ve iskencelere karsin Diyarbakir zindanlarinda fasizme teslim olmayarak ser verip sir vermeyen yigit önder IBRAHIM KAPAKKAYA yi saygiyla aniyoruz.
Anisi önderimizdir
'DEVRİM İÇİN HER ZAMAN ÖLECEKLER BULUNUR
…gider …gider, nice koçyiğitler gider
Senin de içinde bir oğlun varsa çok değildir
Ey mavi gök! Ey yağız yer bilesin ki
Yüreğimiz kabına sığmamakta
Örsle çekiç arasında yoğrulduk
Hıncımız derya gibi kabarmakta'
IBRAHIM KAYPAKKAYA
fikri sönmez
04.05.2005 - 13:30FİKRİ SÖNMEZ
1938-4 MAYIS 1985
' BEN NE YAPTIMSA HALKIM İÇİN HALKIMLA BİRLİKTE YAPTIM' dİyen FATSA nın devrimci belediye başkanını cezaevindeki kötü şartlar nedeniyle yaşamını yitirişinin 20.yılında saygıyla anıyorum.
Seslerimiz yeniden kuşattığında şehirleri
söylevlerini çıkarıp
yüreğimizin mücevher kutusundan
şiirlerle,öykülerle meydanlara dökeceğiz
ve O'nun
sesizce gömüldüğü yere
çiçeklerle,güllerle,
çelenklerle süslenmiş
büstünü dikeceğiz...........
nazım hikmet
15.01.2005 - 17:06Bugün büyük şair Nazım Hikmet Ran ın 103.doğum günü.Yaşamı boyunca ezilen insanların kurtuluşu davasına hizmet etmiş bu uğurda yıllarca hapis yatmış ve çok sevdiği vatanından uzak kalmış olan büyük usta bu gün 103 yaşında.Ne acıdır ki bütün dünyanın ustalığını kabul ettiği bu büyük adamı biz yıllarca vatan haini belleyip mezarını bile ülkemize getirmedik.Ne zaman ki dünya Nazım a sahip çıktı bizim egemenlerimizde ellerine geçirdikleri fırsatı değerlendirip faşistinden yobazına büyük bir riyakarlık örneği göstererek sahip çıkmaya başladılar.MHP liler şiirlerinden dörtlükler okurken AKP liler mezarını ziyaret ediyorlar.
Nazım ustayı bende OTOBİYOGRAFİ şiiriyle anmak istedim
OTOBİYOGRAFİ..
1902'de doğdum
doğduğum şehre dönmedim bir daha
geriye dönmeyi sevmem
üç yaşımda Halep'te paşa torunluğu ettim
on dokuzumda Moskova'da komünist Üniversite öğrenciliği
kırk dokuzumda yine Moskova'da Tseka-Parti konukluğu
ve on dördümden beri şairlik ederim
kimi insan otların kimi insan balıkların çeşidini bilir
ben ayrılıkların
kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
ben hasretlerin
hapislerde de yattım büyük otellerde de
açlık çektim açlık gırevi de içinde ve tatmadığım yemek yok gibidir
otuzumda asılmamı istediler
kırk sekizimde Barış madalyasının bana verilmesini
verdiler de
otuz altımda yarım yılda geçtim dört metre kare betonu
elli dokuzumda on sekiz saatta uçtum Pırağ'dan Havana'ya
Lenin'i görmedim nöbet tuttum tabutunun başında 924'de
961'de ziyaret ettiğim anıtkabri kitaplarıdır
partimden koparmağa yeltendiler beni
sökmedi
yıkılan putların altında da ezilmedim
951'de bir denizde genç bir arkadaşla yürüdüm üstüne ölümün
52'de çatlak bir yürekle dört ay sırtüstü bekledim ölümü
sevdiğim kadınları deli gibi kıskandım
şu kadarcık haset etmedim Şarlo'ya bile
aldattım kadınlarımı
konuşmadım arkasından dostlarımın
içtim ama akşamcı olmadım
hep alnımın teriyle çıkardım ekmek paramı ne mutlu bana
başkasının hesabına utandım yalan söyledim
yalan söyledim başkasını üzmemek için
ama durup dururken de yalan söyledim
bindim tirene uçağa otomobile
çoğunluk binemiyor
operaya gittim
çoğunluk gidemiyor adını bile duymamış operanın
çoğunluğun gittiği kimi yerlere de ben gitmedim 21'den beri
camiye kiliseye tapınağa havraya büyücüye
ama kahve falıma baktırdığım oldu
yazılarım otuz kırk dilde basılır
Türkiye'mde Türkçemle yasak
kansere yakalanmadım daha
yakalanmam da şart değil
başbakan filân olacağım yok
meraklısı da değilim bu işin
bir de harbe girmedim
sığınaklara da inmedim gece yarıları
yollara da düşmedim pike yapan uçakların altında
ama sevdalandım altmışıma yakın
sözün kısası yoldaşlar
bugün Berlin'de kederden gebermekte olsam da
insanca yaşadım diyebilirim
ve daha ne kadar yaşarım
başımdan neler geçer daha
kim bilir.
NAZIM HİKMET
fatih altaylı
26.12.2004 - 22:02Gazetecilik ve köşe yazarlığının yakışmadığı bir canlı
haluk kırcı
25.12.2004 - 18:20Bahçelievler katliamının faili.Ya sev ya terket diye haykırırken birden bire Ukrayna ya iltica etti demek ki sevmiyormuş.O şimdi mülteci :))
19 aralık 2000
17.12.2004 - 22:35Hollanda TAYAD Komitesi, 16 Aralık günü Lahey Parlementosu’nun önünde, Türkiye hapishanelerinde 19-22 Aralık 2000 tarihlerinde gerçekleştirilen hapishaneler katliamını protesto etti.
Dün saat 11.00'de parlamento önünde toplanan TAYAD Komite üyeleri, neden parlamento önünde olduklarını, dağıttıkları bildirilerinde şöyle açıklıyorlardı; 'Tecrite, sansüre, katliamlara seyirci kalmak suç ortaklığıdır. Türkiye'de 19-22 Aralık 2000'de hapishanelere yapılan operasyonda 28 tutsak vahşice katledildi. İnsanlar diri diri yakıldı, işkencelerden geçirilip F-tipi hapishanelere atıldı. Şu ana kadar tecrit
işkenceleriyle 117 insan katledildi, yüzlercesi sakat bırakıldı. İşte, AB tüm bunlara seyirci kalmakla yetinmeyip, Türkiye Devleti’nin bu katliamlarına bizzat destek vermiş ve onaylamıştır. Bu nedenle AB, Türkiye Devleti’nin işlediği bu suçların bizzat ortağıdır. Akan kandan, düşen candan sizde sorumlusunuz. Bu yüzden dayanıyoruz kapılarına...'
Eylem sırasında '19 Aralık 2000: Türkiye Hapishanelerinde Katliam! Tecrit, Direniş Devam Ediyor! Ölümleri Durdurun! ' ve “Duydunuz mu! Türkiye Hapishanelerinde 117 İnsan Öldürüldü. Sorumlusu AB'dir' yazılı olan Hollandaca ve İngilizce pankartlar açıldı.
bahçelievler katliamı
15.12.2004 - 16:29Abdullah Çatlı ve Idi Amin kod adlı Haluk Kırcı nın gerçekleştirdiği 7 TIP üyesi gencin hunharca katledildiği olay.
Abdullah Çatlı layiğini buldu.Haluk Kırcı adlı faşist sürekli yanlışlıkla tahliye edilip duruyor.O şimdi dışarda.TC nin adaletinden kaçabildikçe kaçıyor ama halkın adaletinden kaçamayacak
Bülent Ecevit
15.12.2004 - 16:2519 Aralık 2000 tarihinde yapılan Hayata Dönüş adlı cezaevi katliamının sorumlusu.Bu katliam sonucunda yirmi siyasi tutsak hayatını kaybetti yüzlercesi ağır yaralandı.Sözde hümanist ve demokratik solcu geçinen şair başbakan faşist partilerle ortaklık yapıp siyasi hayatını da bitirdi
19 aralık 2000
14.12.2004 - 09:4319 Aralık 2000 katliamıyla ilgili daha detaylı bilgi edinmek ve bu konu ile ilgili belgesel niteliğindeki filmleri izlemek isterseniz aşağıdaki adrese bakın.O zaman yapılan katliamın ve uygulanan vahşetin ne boyutta olduğunu göreceksiniz
http://www.halkinsesi-tv.com/film.html
necip fazıl kısakürek
06.12.2004 - 22:21Siyasi görüşlerini asla kabul etmesem de KALDIRIMLAR şiirine hayran olduğum bir edebiyatcı
mahir çayan
29.11.2004 - 21:52Birde çoğuz çok da biriz
Ne evveliz ne ahiriz
Hepimiz bire MAHİRİZ
Kanımıza kan isteriz
(Kızıldere ağıtın dan)
MAHİR HÜSEYİN ULAŞ KURTULUŞA KADAR SAVAŞ
joseph stalin
24.11.2004 - 21:58LAKABI İRADESİ GİBİ OLAN ÇELİKADAM
emin çölaşan
24.11.2004 - 09:26Gazetecilik ünvani yakismayan bir sahsiyet
abd bayrağı
19.11.2004 - 09:43Dünyadaki emperyalizmin simgesi.Ülkemizdeki egemen güçlerin önünde saygiyla egildigi pis bir paçavra
ödp
19.11.2004 - 09:36Tatli su solcularinin birlikteligi.Kökeninden geldikleri grubun Mamak taki teslimiyetci tavrini sürdürmeye devam edip ne etliye ne sütlüye karismiyorlar.Günlük gazeteleri olarak çikardiklari yayinin da boyali basindan pek farki yok.
kabataş erkek lisesi
18.11.2004 - 11:08Benim zamanımda sadece erkek lisesi olan eğitim kalitesi çok yüksek bir okul.Şimdiyse içine restoran yapılıp spor salonu sinemaya dönüşmüş bahçeside otopark olan kullanılan günümüze uygun sıradan bir lise.
O okulda geçirdiğim öğrencilik günlerimi,arkadaşlarımı ve eğiticilerimi aradan 30 sene geçtiği halde hala unutmadım ve unutamam
alevi
13.11.2004 - 17:25Aydın müslüman
kadir gecesi
09.11.2004 - 17:04Normal gecelerden biri ama sermayenin dini alet ederek para kazanmasina neden oluyor.Pastaneler fahis fiyatla simit satarak,GSM sebekeleri mesajlardan türbedarlar da ziyaretlerden rant sagliyor.Bu arada zaten dogru dürüst program yapmayan televizyonlarda camilerden saatler süren naklen yayin sayesinde zaman dolduruyorlar
zekeriya beyaz
08.11.2004 - 22:12Seyredip gülüyorum her eve lazım
deniz gezmiş
08.11.2004 - 22:10Yurdum insanının bir dönem BABA diye bağrına basıp kurtarıcı bellediği Demirel ve avenesinin çabalarıyla idam sehbasına yolladığı devrim hareketinin önderi,yaşamını ezilen halkların mücadelesine adamış devrimci.
Bir gider bin geliriz.
Bir Deniz ölür binlercesi doğar
İdamlar,baskılar,katliamlar bizi yıldıramaz
HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ
abdullah çatlı
07.11.2004 - 22:24Cinayetler serisine Bahçelievler katliamı ile başlayıp burada yedi genci Haluk Kırcı isimli katille birlikte vahşice katleden,daha sonra bağlı olduğu ülkü ocaklı faşistlerle birlikte sayısız katliama imza atan katil.12 Eylül faşist cuntası tarafından devletin kirli işlerini uygulamakla görevlendirildi,daha sonraki dönemde özellikle Çiller-Ağar ikilisinin işbirliği ile sahte pasaport ve kimlik sağlayarak uyuşturucu kaçakcılığı dahil bir çok kirli işe bulaşıp rant sağladı.Susurluk kazasında sevgilisi ve bir emniyet müdürü ile birlikte öldü.Kaza sırasında yanında aynı araçta bulunan korucu başı ve kirli süresince devlet tarafından kullanılan Sedat Bucak yıllarca hafızasını kaybettiği ve dokunulmazlığı nedeniyle yargılanamadı.Mehmet Ağar ise halen milletvekili olduğundan yıllardır yargı önüne çıkarılmıyor.Kamuoyuna tamamı açıklanamayan uyduruk bir raporla bu olayda örtülüp gitti.Çatlı nın arkadaşı katil İdi amin kod adlı Haluk Kırcı ne hikmetse iki kez yanlışlıkla tahliye edildi.Bu katil her ne hikmetse ülkesini çok sevdiğinden olacak Ukrayna ya kaçıverdi.Şu an orada tutuklu bulunan katilin Türkiye'ye iadesi bekleniyor büyük ihtimalle ya kısa bir süre cezaevinde klır ya da gene yanlışlıkla tahliye edilip değişik bir kimlikle saygın bir iş adamı olarak ülkesine hizmet etmeye devam eder
jitem
07.11.2004 - 17:31Devletin varlığını inkar ettiği,Güneydoğuda ki yüzlerce kayıp ve yargısız infazdan sorumlu kirli savaşın bir unsuru
Toplam 63 mesaj bulundu