Seni öyle bir terketmeliyimki? Bir adın bile kalmamalı geriye Öyle bir sökmeliyimki bu yüreği Hissetmemeliyim hiç bir hücremde Ne gerideki anılar kalmalı Ne de haykırışlarım duyulmalı Unutmalyım beni var eden O buğulu gözlerinin rengini bile Uyutmalıyım sol yanımı bir şekilde Gelişlerin hep glüşlü cıvıl cıvıl Gidişlerinin sessizliğine alışamadı Alışamadı yaban arayışlarına bu yürek Ama alışmalıyım biliyorum zülfü dökük yar Bir gün gelip elveda deyişne Kışın karında çiçekler açtırırdım Yollara düştüğüm sbah ayazında Beni benden uzak yapan bu ben Bu beni anlamlandıran sen! Öyle bir terketmeliyimki seni Ağır gelmeli bu cana bu ten Ve bir daha sevme lüksüm olmamalı Bir daha yıkılmamalıyım anlıyormusun Bu son yıkılışm olmalı sevda uğrunda Sııcak bir merhabaya kanmalı bir daha Yalancı baharın güzelliğine aldanmamalı
Oysa güneşi vermek isterdim sana Yağan bahar sağınağından sonra Yedi rengini vermek isterdim güneşin Paletindeki boya kadar sana yakın Yoksa güneşemi gittin benden habersiz? Nasıl gidersin beni burada bırakıp nefessiz* Madem gittin dönüşün olmamlı bir daha Sana olmayacak hiç bir zaman helal hakkım
Bazen özençsiz bir beklenti oluyorum Bakakalıyorum hayatın vurdumduymazlığına. Donmuş dudaklarımın arasından sıyrılıp Atmosferde kayboluyorum Buharlaşmayı beklerken Bulut olup yeniden yağmurlaşıyorum Toprak kokuyorum Yeniden sızıyorum hayatın içine Bir ırmak oluyorum Denize meyilli. Bir ağaçta özsu oluyorum, Bir çiçeğin köklerinde uyuyorum geceleri. Bazen dingin ve huzurlu bir yuva oluyorum Boyanmış yosunlara. Önümdeki kayalıklara çarptıkça Acı çekiyorum. Öğreniyorum acının tadını Sonraları gülüp geçiyorum Bir yol buluyorum taşların arasından Tam ulaştım derken cevaba Bir soru olarak dönüyorum hayata. Bazen düşünüyorsun üzerimde Kafanı kurcalıyor sonumdaki soru işareti. Bazen de sıkılıp buruşturup atıyorsun bir kağıt gibi Acının kırışık izlerini ütülemeye çalışırken Yakıyorsun Büyük bir yırtık daha cümle ortasında. Yamayabilir misin yırttığın hayatımı İçi boşaltılmış sözcüklerinle? Yeniden kurabilir misin ilk günkü cümleyi? Bulabilir misin kaybettiğin kelimelerimi? Belki sen sevebilirsin ama Acaba ben yeniden sevebilir miyim seni....?
Bu kente ne zaman yağmur yağsa Gözyaşların akar üzerime oluk oluk Düşlerim ıslanır istemsiz Hayallerim ıslanır Ben Islanırım..!
Bu kente ne zaman yağmur yağsa Sözlerin düşer aklıma boğuk boğuk Yanaklarım ıslanır sitemsiz Gülüşlerim ıslanır Ben Islanırım..!
Bu kente ne zaman yağmur yağsa Sürgüleri çekilir kapıların Pencereler örtülür Kepenkleri kapanır dükkanların Bebeler, beşiklere gömülür. Bilir misin Bu kente ne zaman yağmur yağsa Bir ben kalırım yapayalnız Bir ben gözyaşlarına ram Bir ben sokak ortasında Bir ben Sırılsıklam..!
Bir Yürekti, Öyle de Sevdiki............. Bir Ömür Unutmadı, Unutmak içinde Sevmedi............ Aylar Geçse Aradan, Yıllar Geçse.............. Zaman Benide Es geçse, Bir Bilinmezi ben de Olsam Mekanın.......... Ne fark eder Yüreğe................. BEN SENİ UNUTAMAM Kİ..........
Herkes, ilk kendi yaşıyor sanmasa, sevdalar da tükenirdi, masalları da... 'Sonsuza kadar sürdüğü bilinsin' diye midir nedir, Bittiği anlar ve ihanetler yazılmıyor kitaplara. Zümrüt-ü Anka kuşu da yala aslında, Kendini külünden yarattığı da... Ferhat'ın Şirin, Aslı'nın Kerem için öldüğünü Kim gördü Allah aşkına? 'Sonsuza kadar sürsün' diyorsan 'Bu sevda,' O zaman sevgili O zaman vuslat yaşanmaya! Sana yazacak bir sen bırak bana! Öfkelerin orada kalsın! Kaçamaklar hanesinde değil ismin Anlasana! Ömrümün tam ortasına Kocaman harflerle yazmışım: Seni Seviyorum! Seni Seviyorum! 'Herkese söylediğini bana söyleme' diyorsun, Ama ne varsa sevdaya dair, Bizden önce söylenmiş biliyorsun... Bize düşen, aşkı yalansız yaşamak... Hadi uzatma da uzat ellerini, Seni Seviyorum! Seni Seviyorum! Seni Seviyorum!
Şiir: Tayfun Talipoğlu
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Koşulsuz Sevdam.
Ak düştü saçlarıma çizgilendi yüzlerim Bu yorgun bedenimi taşımıyor dizlerim Aklıma düştüğünde güzel yüzün gözlerin Buğulu camlarda hep hayalin görmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Bari veda edelim ayrılık var ufukta Gözler süzülecekler nem çok fazla bulutta Hayallerim yıkıldı umutlarım umutta Yalnız geldiğim yoldan tek yalnız dönmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Yasakladım gözlerim saklar gözyaşlarımı Baharımdır sandılar en kara kışlarımı Gerçekleşti sanırken ruyamı düşlerimi Tuzaklara takıldım ama direnmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Saklandım kiltlenmiş kapıların ardına Kan ağladı yüreğim varmadılar farkına Akıl olsun bu halim sonra birçoklarına Sevdamdan vazgeçemem candansa geçmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Rüyalarıma bile ayda yılda bir girdin Surat astın somurttun neden niçin gülmedin Yalan mı söylediler yanlış bir şey mi gördün Dam başıma düşecek virane bir evdeyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Kalbim sinene sakla aşkım karşılık bulsun Bu sevdayla bedenim yansın yansın kül olsun Bilirim dengin yoktur ömürler feda olsun Kalbimin köşesinde aşkla beslemekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Ne kadar saklasam da tükeniyor bak gücüm Üzerime geliyor en şerefsizce hücum Diyar diya alıp da hoyrat başımı göçüm Gelir de bulamazsın diye endişedeyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Bazen bakar ağlarım maziye, geçenlere Meydan okur olmuşum mecnuna keremlere Bin kez ölsem de seni yar eylemem ellere Gözüme mil çekerek her gün kör etmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Zehri yudumlayıp ta desdi dsedi içenler Sevdanın ataşıyla kebap kebap pişenler Cananın nazı için canından vaz geçenler Katıldığım kervanın başını çekmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Kınalar yakmak için bekleyenler beklesin Çile bize rahmettir ekleyenler eklesin Yeter sevdiğim beni yüreğin de saklasın Kendimden şüphe etsem senden etmemekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Çöllerde mecnun gibi hem aç hem de susuzum Tuzaklar yılan çıyan yorgunum uykusuzum Yeminim var dönemem ruhsuzum korkusuzum Ferhad gibi kazmayla dağları delmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Göz ağlar gönül kanar yürek yanar bu işe Bilmem nereye varır bu yol bu yürüyüşe Zaman akıp gidiyor biz de geldik dönüşe Dardayım çaresizim ama beklemekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Yol uzun yolcu yorgun adımlar yavaşlamış Gördüğü günden beri görenler hep taşlamış Hekimler çaresizler iliğe de işlemiş Bir yudum suya hasret yalanız ölmekteyim Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim Takıldı boğazıma gel de artık öleyim
Hasretin çökünce garip gönlüme Yaş dolar gözlerim susar ağlarım Aklıma gelince iki kelime Kapanır gözlerim susar AĞLARIM Umut yabancıdır sanki dünyama Izdırap yazılmış alın yazıma Hayatım gelince birden aklıma Kapanır gözlerim susar AĞLARıM
Bir garip duygudur düşer gönlüme Sanki götürecek gibi beni gönlüme AŞK için söylenen her kelimeye Kapanır gözlerim susar AĞLARIM
Kendimce sevdim Bana dünyaydı sevgim,umudum,yoldaşım yaşama tutunduğum pamuk ipliği sevdim seni kimselerin sevemeyeceği kadar belki sevmeyi biliyor muydum? hayır belki belki beraber öğreneceğiz sevgiyi,sevmeyi ya da hüzün denizlerinde yüzeceğiz umarsızca sonra kıyılara vuracak örselenmiş yüreklerimiz sulara bırakılmayı bekleyeceğiz baygın deniz yıldızları gibi belki sevdim seni sevmeyi bilmesende duyuramasamda sesimi sevdim seni yar...
Hadi gel oturup ağlayalım Gözüyaşlı hüzünbaz dostum! Gidenleri döndürürüz belki Vefasıza söz geçermiki? Kapat gönlünü dünyaya Kır kalemini kendinin Kes kendi cezanı! İdam ver şöyle okkalısından Yap bunları haydi göreyim seni! Çok beklersin duyar diye sesini Ama şunu unutma! .. Kendine kestiğin o tükeniş cezasında İnfaz için sehpaya çıktığında Gözünü kırpmadan vuracaktır tekmeyi Yüzünde o aşşağılayıcı bakışı ile Aldığı çok büyük bir keyifle Gözünün yaşına bile bakmadan Merhameti olmadan, hiç acımadan En sevdiklerinin bakışları altında Belkide ilah saydığın o sevdiğin insan Çünkü önemi yoktur onun için Hayat felsefesinin yada kimyanın Somut kavram görenlere hayat Görececeli değildir, sadece maddedir Haydi sil göz yaşlarını gülümse şimdi Hayat onsuzda yaşamaya değer inan!
Bu gün, 'dertleş' dediğin ala dağlara çıktım Ün verdim de ünüme bir ses vermedi dağlar Haykırdım feryadımı, otağına diz çöktüm Onmayası yarama merhem sürmedi dağlar Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
Yangın yerine döndü ayak bastığım toprak Kendimi kınayıp kendime küstüğüm toprak Yılgınlığımı dokuz yerden kestiğim toprak Kanayan gönlümü el verip sarmadı dağlar Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
Taşı toprağı hepten üzerime yıkıldı Sus pus oldu kâinat sanki kanım çekildi Ettiğim figan kendi avucuma döküldü Darmadağın dağıldım gene dermedi dağlar Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
Kâretmez artık yer yarılsa bile İdam yesem kalem kırılsa bile Yeniden canlanıp, dirilse bile Yıkayıp kefene sardım sevdamı Ben kara toprağa verdim sevdamı
Gemileri yaktım dönüş yok artık Aşk çerağı ile yanış yok artık Olur olmaz adın anış yok artık Yıkayıp kefene sardım sevdamı Ben karatoprağa verdim sevdamı
Binmediğim hiç bir otobüs Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde Gittikçe azalıyor hayat Neyi erken yaşadıysam Hep ona geç kalıyorum Sana göçüyorum her sonbahar Yolların çıkmıyor aşkıma Unuttuğun yağmurların adı saklımda Seni içimden terk ediyorum.
Susmaktan yoruldum Kuşlar ve şarkılar, bu şehri terk edeli Efkar demliyorum gözlerimde yaşlarımı, yanağıma varmadan öldürüyorum Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp SENİ İÇİMDEN TERK EDİYORUM...
Ne unutacak kadar nefret ettin Ne hatırlayacak kadar sevdin Yıkık bir duvar kadar bile Pişman değilsin biliyorum Beni hep bulmamak için aradın Yanıldığımdın, Yangınımdın, Yangındın.
Sensizliğe yenilmek Sana yenilmekten zor olsada Ardımda bir sürü 'belki'ler bırakarak Seni içimden terk ediyorum.
Şimdi İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan İki yarım kaldık Tamamlayamadık bizi Elinden tutamadık yalnızlığımın Saçlarımıda uzaklarına gömdün.
İçimin mavisi senin okyanusundandı Al! geri veriyorum. Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim Sana bensizliği terkediyorum.
'Yarime uzanmayan bütün dallar kırık' demiştin Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?
Ne tuaf değil mi? İçimi acıtanda sendin Acımı dindirecek olanda. 'Ya öldür beni'dedim Ya da ğit benden. İçi bulanık bir sevdanın ucunda Seni kaybettim. Aldırmadın aldırmalarıma Bir gecede yakıp yarini Şafaklara sattın ihanetini Küllerime basanlar bile utandı yaptığından İşte soluk bir ömrün son nefesi Benden İçimden Terkediyorum...
Özlemin ferman yazıp kırdıysa kalemini Bana makber ne gerek gözlerine göm beni Urgan eyle boynuma zülfünün telemini Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Kirpiğin lahit olsun kaşın dikili taşım Sağ tarafa yatırma soluna dönsün başım Gözyaşın mumya olsun çürümesin naaşım Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Sensiz hayat dokunmaz ne tırnağa ne dişe İtimadı tüketir dosta ahbaba eşe O telve bakışların sanki cennetten köşe Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Damla damla yunarak bu aşkın zülâlinden İki cihanda refik olayım helalinden Yetti gayrı eridim hasretin melalinden Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Bin ömür feda olsun eşiğinde türaba Yeter ki umutlarım dönüşmesin haraba Sen sevda melikesi ben kapında maraba Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Hazan gülşene dönsün bülbülün ötüşünden Dervişine can gelsin kalbinin atışından Akkor olsa da kaçmam aşkının ateşinden Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Yüreğime siyâhî bulutlardan kan damlar Neden koşuşturuyor başucumda adamlar? Evrenimi kuşatan gökyüzü kızıl kandan Bir ağıt yükselince nûr damlayan odandan Rûhumda en hüzünlü acıyı hissederim En kesîf duygularla Hakk'a niyâz ederim İlk önce gözlerime mâtem rengi ekilir Sonra damarlarımdan akan kanım çekilir Efkârımı üşüyen elemli ağrı kaplar Sol yanıma asılır muamma handikaplar Gözlerimi sarardım gülümün bîmârına İksir olur akardım muzdarib damarına Sırtlanırdım mecâlim olsaydı her sızını Ellerimle boğardım o maraz hırsızını Başının ağrısına fedâ ederdim cânı Asardım gayr-i ciddi her türlü heyecânı Düşerse kan şekerin gökten düşer bu beden Şehrâyinlerin farkı kalmaz bir harâbeden Kalbinin sancısında belki bin kez ölürüm Senin her âh sesinde kabrime gömülürüm Gözlerinden sızacak her damla beni yakar Her damla ırmak olur, çağlayan olur akar Gönlüme âteş düşer gözlerinin ferinden Çiy sızardı kalbime alnındaki terinden Uzak olsa da benden kederini duyarım Mukaddes kitap gibi başucuma koyarım Yokluğunda aklımı başımdan alan gülüm Rüyâlar da benimle ağlıyor; nâlân gülüm Ey ızdırab gülşeni! Hasta olma, öleyim! Başın ağrıyor ise söyle! Nasıl güleyim? Üzüntünü, gamını soğurayım, emeyim Kalbinin sızısını ben rûhuma gömeyim Yoksulluk hırkasını giydim sırtımda yamam Sızarım damar damar, hıçkırır, ağlayamam! Senin her melâlini yüklenen ben olaydım Nâzenin yanağında sararaydım, solaydım Aramızda engeller, dağlar var ama gülüm Ben ölürüm, üzülme! Sakın ağlama gülüm!
Saymak ile bitmez suçun Beyaz oldu siyah saçın Gel iyi ol Allah için Değilsin ya keç Gülyani’m
Yolda yürümeyen şaşar Doğru giden dağlar aşar İyi Allah için yaşar Akıl başta taç Gülyani’m
Kalbe nazar göz eyledi Irızkıma söz eyledi Hadis dedi Va’z eyledi Olma gözü aç Gülyani’m
O Şeytan ki yapar hile Nefis azgın gönül çile Dünya benzer gonca güle Hak yolunu seç Güyani’m
Yusuf Kılıç
&&&&&&&&& &&&&&&&&&&&&&&&
Soru-Cevap
Soru: Kul elinde ömür heder Haktan geldi hakka gider Yedi aza secde eder Cevabı nedir efendim Cevap İki ayağım bir başım İki elim can yoldaşım İkide dizim gardaşım Cevabı budur efendim Soru Âşıklık bir otlu koyak Dört gözü var altı ayak İster inanmazsan sayak Cevabı nedir efendim Cevap Biri insan biri gölge Biri rahim denen bölge Hamile bir kadın belge Cevabı budur efendim Soru Biri sende sana düşman Biri şerde biri pişman Soruma yanılıp şaşman Cevabı nedir efendim Cevap Benlik sende sana düşman Şeytan zorlar, nefis pişman Bu sözlere sakın şaşman Cevabı budur efendim Soru O nedir ki yaşam sağlar? O nedir ki hakka bağlar? O nedir ki Yaşar ağlar? Cevabı nedir efendim Cevap O ruhumuz yaşam sağlar O imandır hakka bağlar Can gidince ceset ağlar Cevabı budur efendim Soru İki düşman birlik yaşar İkisi bir güler, coşar Birisi nur biri beşer Cevabı nedir efendim Cevap Can cesetle birlik yaşar Bir arada güler, coşar Ruh emirden ceset beşer Cevabı budur efendim Soru Görür ama dili yoktur Bahçesi var gülü yoktur Gezer ama yolu yoktur Cevabı nedir efendim Cevap Rüya görür dili yoktur Gönül bahçe gülü yoktur Ruhum gezer yolu yoktur Cevabı budur efendim Soru Çadır gördüm direği yok Yürür gider durağı yok İnsanlara gereği yok Cevabı nedir efendim Cevap Gök kubbenin direği yok Güneşin bir durağı yok Küfürün hiç gereği yok Cevabı budur efendim
Yusuf Kılıç
&&&&&&&&&& Sabır
Bir kapı yaptım çulunan Bu idi elde bulunan Ettin kösteği kılınan Kırıp kırıp kaç Gülyani’m
Olduğum gibi kim görebilir beni Ne rengim var benim, ne nişanım Benim de bildiğim sırlar var diyeceksin ama Hem o sırlarım ben, hem de o sırları saklayanım Bu gönül ne vakit durulacak bilmem Ama şu anda hiç kımıldamadan duran ...
15.07.2009 - 23:39
**** Seni Öyle Bir Terketmeliyimki?
Seni öyle bir terketmeliyimki?
Bir adın bile kalmamalı geriye
Öyle bir sökmeliyimki bu yüreği
Hissetmemeliyim hiç bir hücremde
Ne gerideki anılar kalmalı
Ne de haykırışlarım duyulmalı
Unutmalyım beni var eden
O buğulu gözlerinin rengini bile
Uyutmalıyım sol yanımı bir şekilde
Gelişlerin hep glüşlü cıvıl cıvıl
Gidişlerinin sessizliğine alışamadı
Alışamadı yaban arayışlarına bu yürek
Ama alışmalıyım biliyorum zülfü dökük yar
Bir gün gelip elveda deyişne
Kışın karında çiçekler açtırırdım
Yollara düştüğüm sbah ayazında
Beni benden uzak yapan bu ben
Bu beni anlamlandıran sen!
Öyle bir terketmeliyimki seni
Ağır gelmeli bu cana bu ten
Ve bir daha sevme lüksüm olmamalı
Bir daha yıkılmamalıyım anlıyormusun
Bu son yıkılışm olmalı sevda uğrunda
Sııcak bir merhabaya kanmalı bir daha
Yalancı baharın güzelliğine aldanmamalı
Oysa güneşi vermek isterdim sana
Yağan bahar sağınağından sonra
Yedi rengini vermek isterdim güneşin
Paletindeki boya kadar sana yakın
Yoksa güneşemi gittin benden habersiz?
Nasıl gidersin beni burada bırakıp nefessiz*
Madem gittin dönüşün olmamlı bir daha
Sana olmayacak hiç bir zaman helal hakkım
Hamza Görgülü
15.07.2009 - 17:46
Acaba?
Bazen özençsiz bir beklenti oluyorum
Bakakalıyorum hayatın vurdumduymazlığına.
Donmuş dudaklarımın arasından sıyrılıp
Atmosferde kayboluyorum
Buharlaşmayı beklerken
Bulut olup yeniden yağmurlaşıyorum
Toprak kokuyorum
Yeniden sızıyorum hayatın içine
Bir ırmak oluyorum
Denize meyilli.
Bir ağaçta özsu oluyorum,
Bir çiçeğin köklerinde uyuyorum geceleri.
Bazen dingin ve huzurlu bir yuva oluyorum
Boyanmış yosunlara.
Önümdeki kayalıklara çarptıkça
Acı çekiyorum.
Öğreniyorum acının tadını
Sonraları gülüp geçiyorum
Bir yol buluyorum taşların arasından
Tam ulaştım derken cevaba
Bir soru olarak dönüyorum hayata.
Bazen düşünüyorsun üzerimde
Kafanı kurcalıyor sonumdaki soru işareti.
Bazen de sıkılıp buruşturup atıyorsun bir kağıt gibi
Acının kırışık izlerini ütülemeye çalışırken
Yakıyorsun
Büyük bir yırtık daha cümle ortasında.
Yamayabilir misin yırttığın hayatımı
İçi boşaltılmış sözcüklerinle?
Yeniden kurabilir misin ilk günkü cümleyi?
Bulabilir misin kaybettiğin kelimelerimi?
Belki sen sevebilirsin ama
Acaba ben yeniden sevebilir miyim seni....?
Sanem Öztürk
14.07.2009 - 17:35
* Değermi?
Dökülür başıma kaynar kazanlar
Gömlek giydirilmiş deli gibiyim
Çaresizim kırılmış kol kanatlar
Musalladan kaçmış ölü gibiyim
Fırtınalar koparırlar ruhumu
Geriye bir et yığını kalırım
Canım yandığı an yener korkumu
Savaşır yeniden geri alırım
Bilmem kaç kuruşa satılır kullar
Değer mi mal için kıymaya cana
Ölümde kesişir hep bütün yollar
Mecburi katılış var bu kervana
Götürenler var mı servet sarayın
İşine yarar mı orda sorsana
El çekip de leşten hayat bulayım
Ağlamak faydasız yanlış zamana
Yanlışı düzeltmez başka yanlışlar
Şer yollardan hayırlara varılmaz
Baharı getirir hep karakışlar
Yokuşlar çıkmadan düze varılmaz
Hamit Yalçın
12.07.2009 - 16:27
Mektubunda...
Açarken anlamıştım
Mektubunda
Ayrılık anlattığını
Sevgili...
Kapatırken zarfı
Yapıştırmak için
Dudaklarını geğil
Dilini dokundurmuşsun....
Hüseyin Cihan
10.07.2009 - 17:08
Seni Söyler...
Ne mümkün unutmak, ne mümkün nisyan.
Çok seni söyler yar, az seni söyler.
Beyhude kendime ettiğim isyan.
Her zerre, her hücre, öz seni söyler.
Hem umudumsun sen, hem de korkumsun.
Kanayan gönlüme müşfik sargımsın.
Ağıtsın bir zaman, dertli türkümsün.
Tel seni söyler yar, saz seni söyler.
Ömr-ü sebebimsin, canıma canan.
'Unuttum' desem de yalandır inan.
Ruhumla beraber sinemde yanan,
Bu hayasız ateş, köz seni söyler.
Tek özlemim sensin, sana hasretim.
Şimdi, ta en başa, düne hasretim.
Zemheride kaldım, güne hasretim.
Cümle mevsimler kış, yaz seni söyler.
08/07/2009
Ümit Karataş
07.07.2009 - 17:36
Rüya Gibi Kadınsın
Kalbimde bir telaş var
İçinde kaya taş var
Sen de daha çok iş var
Rüya gibi kadınsın
Çekerim her nazını
Yazarım her yazını
Dinlerim her sözünü
Rüya gibi kadınsın
Güneşten mi sen koptun
Yoksa aydan mı doğdun
Ben sana âşık oldum
Rüya gibi kadınsın
Sevdim seni vicdansız
Aşkımız geldi ansız
Nasıl yaşarım sensiz
Rüya gibi kadınsın
Kralkız
G.Eser Başer
05.07.2009 - 21:16
Ne Zaman Yağmur Yağsa
Bu kente ne zaman yağmur yağsa
Gözyaşların akar üzerime oluk oluk
Düşlerim ıslanır istemsiz
Hayallerim ıslanır
Ben
Islanırım..!
Bu kente ne zaman yağmur yağsa
Sözlerin düşer aklıma boğuk boğuk
Yanaklarım ıslanır sitemsiz
Gülüşlerim ıslanır
Ben
Islanırım..!
Bu kente ne zaman yağmur yağsa
Sürgüleri çekilir kapıların
Pencereler örtülür
Kepenkleri kapanır dükkanların
Bebeler, beşiklere gömülür.
Bilir misin
Bu kente ne zaman yağmur yağsa
Bir ben kalırım yapayalnız
Bir ben gözyaşlarına ram
Bir ben sokak ortasında
Bir ben
Sırılsıklam..!
Salih Aydın
04.07.2009 - 02:25
*****! Leylamı Getir! *****
Derdimin dermanı olamaz eller
İncitir yaramı saramaz eller
Beni ondan başka anlamaz eller
Gönlüme yarayı yaranı getir
Beni mecnun eden leylayı getir
Çıkamıyom kapılmışım ağlara
Vurmuşum başımı ıssız dağlara
Kanamam asmalı güllü bağlara
Ocağıma incir dikeni getir
O gitti ya asla yeri dolmadı
Başka çiçeklerde bala konmadı
Bende satılacak bir şey kalmadı
Bana beni benden çalanı getir
Çok narindir taşıyamaz her gönül
Tamiri yok kırıldı mı bunu bil
Öyle dikenli ki açmaz başka gül
Yüreğimi tutsak alanı getir
Hüzünlü bir türkü mırıldar gibi
Kanundan dökülen tınılar gibi
Boynuma dolanan bir yılan gibi
Bu aşka müptela kılanı getir
Usandıran candan geçiren serden
Gönül sarayımda kapandı perdem
içim de ağlayan sızlayan her dem
Otağımı talan edeni getir
Bir bakışla gözlerimi bağlayan
İçimde dolaşan akan çağlayan
Beni sevda ateşiyle dağlayan
Külümü yellere saçanı getir
Yerin dolduramaz kraliçeler
Şakıdımı susar Şeyda bülbüller
Acıtır canımı goncalar güller
Yüreğime diken ekeni getir
Sakınmadan vereceğim canımı
Aşkımın bekçisi gardiyanımı
Yüreği yaralı gökçek ceylanı
Benden uçup giden sunayı getir
Göçüp de bir daha geri gelmeyen
Ölümüdür sağ mı haber vermeyen
Kolumu koynumu baş koyup giden
O latif efsunlu turnayı getir
Hicabından gül kızarır görünce
Yol selama kalkar yayan gidince
Kılıçtan keskindir kalemden ince
Hayalim düşümde olanı getir
Beni mecnun eden leylayı getir
Hamit Yalçın
01.07.2009 - 18:23
Bir Yürekti,
Öyle de Sevdiki.............
Bir Ömür Unutmadı,
Unutmak içinde Sevmedi............
Aylar Geçse Aradan,
Yıllar Geçse..............
Zaman Benide Es geçse,
Bir Bilinmezi ben de Olsam Mekanın..........
Ne fark eder Yüreğe.................
BEN SENİ UNUTAMAM Kİ..........
-alıntı-
01.07.2009 - 00:35
- Seni Seviyorum
Herkes, ilk kendi yaşıyor
sanmasa,
sevdalar da tükenirdi,
masalları da...
'Sonsuza kadar
sürdüğü bilinsin' diye midir nedir,
Bittiği anlar ve ihanetler
yazılmıyor kitaplara.
Zümrüt-ü Anka kuşu da yala aslında,
Kendini külünden yarattığı da...
Ferhat'ın Şirin,
Aslı'nın Kerem için öldüğünü
Kim gördü Allah aşkına?
'Sonsuza kadar sürsün' diyorsan
'Bu sevda,'
O zaman sevgili
O zaman vuslat yaşanmaya!
Sana yazacak bir sen bırak bana!
Öfkelerin orada kalsın!
Kaçamaklar hanesinde değil ismin
Anlasana!
Ömrümün tam ortasına
Kocaman harflerle yazmışım:
Seni Seviyorum!
Seni Seviyorum!
'Herkese söylediğini
bana söyleme' diyorsun,
Ama ne varsa sevdaya dair,
Bizden önce söylenmiş biliyorsun...
Bize düşen, aşkı yalansız yaşamak...
Hadi uzatma da uzat ellerini,
Seni Seviyorum!
Seni Seviyorum!
Seni Seviyorum!
Şiir: Tayfun Talipoğlu
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Koşulsuz Sevdam.
Ak düştü saçlarıma çizgilendi yüzlerim
Bu yorgun bedenimi taşımıyor dizlerim
Aklıma düştüğünde güzel yüzün gözlerin
Buğulu camlarda hep hayalin görmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Bari veda edelim ayrılık var ufukta
Gözler süzülecekler nem çok fazla bulutta
Hayallerim yıkıldı umutlarım umutta
Yalnız geldiğim yoldan tek yalnız dönmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Yasakladım gözlerim saklar gözyaşlarımı
Baharımdır sandılar en kara kışlarımı
Gerçekleşti sanırken ruyamı düşlerimi
Tuzaklara takıldım ama direnmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Saklandım kiltlenmiş kapıların ardına
Kan ağladı yüreğim varmadılar farkına
Akıl olsun bu halim sonra birçoklarına
Sevdamdan vazgeçemem candansa geçmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Rüyalarıma bile ayda yılda bir girdin
Surat astın somurttun neden niçin gülmedin
Yalan mı söylediler yanlış bir şey mi gördün
Dam başıma düşecek virane bir evdeyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Kalbim sinene sakla aşkım karşılık bulsun
Bu sevdayla bedenim yansın yansın kül olsun
Bilirim dengin yoktur ömürler feda olsun
Kalbimin köşesinde aşkla beslemekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Ne kadar saklasam da tükeniyor bak gücüm
Üzerime geliyor en şerefsizce hücum
Diyar diya alıp da hoyrat başımı göçüm
Gelir de bulamazsın diye endişedeyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Bazen bakar ağlarım maziye, geçenlere
Meydan okur olmuşum mecnuna keremlere
Bin kez ölsem de seni yar eylemem ellere
Gözüme mil çekerek her gün kör etmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Zehri yudumlayıp ta desdi dsedi içenler
Sevdanın ataşıyla kebap kebap pişenler
Cananın nazı için canından vaz geçenler
Katıldığım kervanın başını çekmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Kınalar yakmak için bekleyenler beklesin
Çile bize rahmettir ekleyenler eklesin
Yeter sevdiğim beni yüreğin de saklasın
Kendimden şüphe etsem senden etmemekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Çöllerde mecnun gibi hem aç hem de susuzum
Tuzaklar yılan çıyan yorgunum uykusuzum
Yeminim var dönemem ruhsuzum korkusuzum
Ferhad gibi kazmayla dağları delmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Göz ağlar gönül kanar yürek yanar bu işe
Bilmem nereye varır bu yol bu yürüyüşe
Zaman akıp gidiyor biz de geldik dönüşe
Dardayım çaresizim ama beklemekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Yol uzun yolcu yorgun adımlar yavaşlamış
Gördüğü günden beri görenler hep taşlamış
Hekimler çaresizler iliğe de işlemiş
Bir yudum suya hasret yalanız ölmekteyim
Sen beni sevmesen de ben seni sevmekteyim
Takıldı boğazıma gel de artık öleyim
Hamit Yalçın
30.06.2009 - 19:19
HER TÜRKÜYÜ ÇALMAZ BİZİM TELİMİZ'
İÇİNDE SEVDA OLMALI,
GÖNÜLE GİDEN YOL OLMALI
SIYRILIP ÇIKMALI KININDAN
YÜREK KOYMALI KAHRAMANLARI.
TINISI BİR UÇTAN DUYULMALI...
HER TÜRKÜYÜ ÇALMAZ BİZİM TELİMİZ...
Tayfun Talipoğlu
27.06.2009 - 01:51
AĞLARIM
Hasretin çökünce garip gönlüme
Yaş dolar gözlerim susar ağlarım
Aklıma gelince iki kelime
Kapanır gözlerim susar AĞLARIM
Umut yabancıdır sanki dünyama
Izdırap yazılmış alın yazıma
Hayatım gelince birden aklıma
Kapanır gözlerim susar AĞLARıM
Bir garip duygudur düşer gönlüme
Sanki götürecek gibi beni gönlüme
AŞK için söylenen her kelimeye
Kapanır gözlerim susar AĞLARIM
alıntı
26.06.2009 - 01:04
DOST VURULUNCA DEĞİL,\\\\\\\unutulunca ÖLÜR\\\' VE BİZ SEVDİKLERİMİZİ KIR ÇİÇEĞİ GİBİ AVUCUMUZDA DEĞİL, KURSUN YARASI GİBİ YÜREĞİMİZDE TAŞIRIZ.! !
20.06.2009 - 21:55
Ozan Garip Dost
Güneşin Önüne Çekildi Bulut
Karardı Her Yanım Gün Garip Garip
Deli Poyraz Esti Dağıldı Umut
Sarardı Bağ Bahçem Gül Garip Garip
Kayalar Çakıldan Sakınır Oldu
Dağlar Tepelerden Yakınır Oldu
Denizler Dalgadan Çekinir Oldu
Yıkmaz Oldu Bendim Sel Garip Garip
Garip Dost Der İklim Mevsimden Ayrı
Parlamaz Yıldızlar Küstü Ay Gayri
Unutmuş Gibiyim Seheri Seyri
Dağlar Yorgun Yorgun Gün Garip Garip
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Kıvırcık Ali
Gurban olduğum
Sebebine yandım sevda narında
Yandıkça can buldum kurban olduğum
Herşeyi unuttum o gül yüzünde
Unuttum kendimi yar yar
Gurban olduğumda da leyli
Ömür verdiğim de leyli
Yarim bildigim
Ben bende diğilim değilim gülüm
Ilgıt ılgıt eser sana bu gönlüm
Ne gelirse senden gülüm gelsin kabulüm
Derdin ilacımdır benim
Kurban oldugumda leyli
Ömür verdiğimde leyli
Yarim bildiğim
19.06.2009 - 17:35
Kendimce sevdim
Bana dünyaydı sevgim,umudum,yoldaşım
yaşama tutunduğum pamuk ipliği
sevdim seni
kimselerin sevemeyeceği kadar belki
sevmeyi biliyor muydum?
hayır belki
belki beraber öğreneceğiz sevgiyi,sevmeyi
ya da hüzün denizlerinde yüzeceğiz umarsızca
sonra kıyılara vuracak örselenmiş yüreklerimiz
sulara bırakılmayı bekleyeceğiz
baygın deniz yıldızları gibi belki
sevdim seni
sevmeyi bilmesende
duyuramasamda sesimi
sevdim seni yar...
BAHAR İZGİ
19.06.2009 - 12:00
Ağlayan Dosta Öğüt
Hadi gel oturup ağlayalım
Gözüyaşlı hüzünbaz dostum!
Gidenleri döndürürüz belki
Vefasıza söz geçermiki?
Kapat gönlünü dünyaya
Kır kalemini kendinin
Kes kendi cezanı!
İdam ver şöyle okkalısından
Yap bunları haydi göreyim seni!
Çok beklersin duyar diye sesini
Ama şunu unutma! ..
Kendine kestiğin o tükeniş cezasında
İnfaz için sehpaya çıktığında
Gözünü kırpmadan vuracaktır tekmeyi
Yüzünde o aşşağılayıcı bakışı ile
Aldığı çok büyük bir keyifle
Gözünün yaşına bile bakmadan
Merhameti olmadan, hiç acımadan
En sevdiklerinin bakışları altında
Belkide ilah saydığın o sevdiğin insan
Çünkü önemi yoktur onun için
Hayat felsefesinin yada kimyanın
Somut kavram görenlere hayat
Görececeli değildir, sadece maddedir
Haydi sil göz yaşlarını gülümse şimdi
Hayat onsuzda yaşamaya değer inan!
Hamza Görgülü
18.06.2009 - 12:46
Dağlar...
Bu gün, 'dertleş' dediğin ala dağlara çıktım
Ün verdim de ünüme bir ses vermedi dağlar
Haykırdım feryadımı, otağına diz çöktüm
Onmayası yarama merhem sürmedi dağlar
Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
Yangın yerine döndü ayak bastığım toprak
Kendimi kınayıp kendime küstüğüm toprak
Yılgınlığımı dokuz yerden kestiğim toprak
Kanayan gönlümü el verip sarmadı dağlar
Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
Taşı toprağı hepten üzerime yıkıldı
Sus pus oldu kâinat sanki kanım çekildi
Ettiğim figan kendi avucuma döküldü
Darmadağın dağıldım gene dermedi dağlar
Ne yaptım ne ettimse beni görmedi dağlar
17/06/2009
Ümit Karataş
17.06.2009 - 19:33
Şimdi...
Bu akşam aklıma düştün ya gene,
Bir bıçağın keskin yanıyım şimdi.
Ah yaralarımı deştin ya gene,
Biten bir ömrün son anıyım şimdi.
Takatim yok, diri oluşum yalan,
Dağlar gibi iri oluşum yalan,
Tebessümüm sahte gülüşüm yalan
Bilenmiş hislerin kınıyım şimdi
Yitirdim kendimi ara bul beni
Bülbül olsamda bilmez gül beni
Gel ateşten mızrap ile çal beni
Ah türkülerde bir tınıyım şimdi.
Ümit Karataş
14.06.2009 - 18:46
Sevdam...
Kâretmez artık yer yarılsa bile
İdam yesem kalem kırılsa bile
Yeniden canlanıp, dirilse bile
Yıkayıp kefene sardım sevdamı
Ben kara toprağa verdim sevdamı
Gemileri yaktım dönüş yok artık
Aşk çerağı ile yanış yok artık
Olur olmaz adın anış yok artık
Yıkayıp kefene sardım sevdamı
Ben karatoprağa verdim sevdamı
13/06/2009
Ümit Karataş
11.06.2009 - 01:03
SENİ İÇİMDEN TERK EDİYORUM
Binmediğim hiç bir otobüs
Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde
Gittikçe azalıyor hayat
Neyi erken yaşadıysam
Hep ona geç kalıyorum
Sana göçüyorum her sonbahar
Yolların çıkmıyor aşkıma
Unuttuğun yağmurların adı saklımda
Seni içimden terk ediyorum.
Susmaktan yoruldum
Kuşlar ve şarkılar,
bu şehri terk edeli
Efkar demliyorum gözlerimde
yaşlarımı,
yanağıma varmadan öldürüyorum
Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi
Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp
SENİ İÇİMDEN TERK EDİYORUM...
Ne unutacak kadar nefret ettin
Ne hatırlayacak kadar sevdin
Yıkık bir duvar kadar bile
Pişman değilsin biliyorum
Beni hep bulmamak için aradın
Yanıldığımdın,
Yangınımdın,
Yangındın.
Sensizliğe yenilmek
Sana yenilmekten zor olsada
Ardımda bir sürü 'belki'ler bırakarak
Seni içimden terk ediyorum.
Şimdi
İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan
İki yarım kaldık
Tamamlayamadık bizi
Elinden tutamadık yalnızlığımın
Saçlarımıda uzaklarına gömdün.
İçimin mavisi senin okyanusundandı
Al! geri veriyorum.
Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun
Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim
Sana bensizliği terkediyorum.
'Yarime uzanmayan bütün dallar kırık' demiştin
Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?
Ne tuaf değil mi?
İçimi acıtanda sendin
Acımı dindirecek olanda.
'Ya öldür beni'dedim
Ya da ğit benden.
İçi bulanık bir sevdanın ucunda
Seni kaybettim.
Aldırmadın aldırmalarıma
Bir gecede yakıp yarini
Şafaklara sattın ihanetini
Küllerime basanlar bile utandı yaptığından
İşte soluk bir ömrün son nefesi
Benden
İçimden
Terkediyorum...
09.06.2009 - 01:39
-Gözlerine Göm Beni
Özlemin ferman yazıp kırdıysa kalemini
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Urgan eyle boynuma zülfünün telemini
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Kirpiğin lahit olsun kaşın dikili taşım
Sağ tarafa yatırma soluna dönsün başım
Gözyaşın mumya olsun çürümesin naaşım
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Sensiz hayat dokunmaz ne tırnağa ne dişe
İtimadı tüketir dosta ahbaba eşe
O telve bakışların sanki cennetten köşe
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Damla damla yunarak bu aşkın zülâlinden
İki cihanda refik olayım helalinden
Yetti gayrı eridim hasretin melalinden
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Bin ömür feda olsun eşiğinde türaba
Yeter ki umutlarım dönüşmesin haraba
Sen sevda melikesi ben kapında maraba
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Hazan gülşene dönsün bülbülün ötüşünden
Dervişine can gelsin kalbinin atışından
Akkor olsa da kaçmam aşkının ateşinden
Bana makber ne gerek gözlerine göm beni
Şemsettin Dervişoğlu
08.06.2009 - 02:33
http://www.izlesene.com/video/muzik-vur-gulum-seyit-kilic/272152
08.06.2009 - 01:10
*Başın Ağrıyor İse! .. Ben Ölürüm
Yüreğime siyâhî bulutlardan kan damlar
Neden koşuşturuyor başucumda adamlar?
Evrenimi kuşatan gökyüzü kızıl kandan
Bir ağıt yükselince nûr damlayan odandan
Rûhumda en hüzünlü acıyı hissederim
En kesîf duygularla Hakk'a niyâz ederim
İlk önce gözlerime mâtem rengi ekilir
Sonra damarlarımdan akan kanım çekilir
Efkârımı üşüyen elemli ağrı kaplar
Sol yanıma asılır muamma handikaplar
Gözlerimi sarardım gülümün bîmârına
İksir olur akardım muzdarib damarına
Sırtlanırdım mecâlim olsaydı her sızını
Ellerimle boğardım o maraz hırsızını
Başının ağrısına fedâ ederdim cânı
Asardım gayr-i ciddi her türlü heyecânı
Düşerse kan şekerin gökten düşer bu beden
Şehrâyinlerin farkı kalmaz bir harâbeden
Kalbinin sancısında belki bin kez ölürüm
Senin her âh sesinde kabrime gömülürüm
Gözlerinden sızacak her damla beni yakar
Her damla ırmak olur, çağlayan olur akar
Gönlüme âteş düşer gözlerinin ferinden
Çiy sızardı kalbime alnındaki terinden
Uzak olsa da benden kederini duyarım
Mukaddes kitap gibi başucuma koyarım
Yokluğunda aklımı başımdan alan gülüm
Rüyâlar da benimle ağlıyor; nâlân gülüm
Ey ızdırab gülşeni! Hasta olma, öleyim!
Başın ağrıyor ise söyle! Nasıl güleyim?
Üzüntünü, gamını soğurayım, emeyim
Kalbinin sızısını ben rûhuma gömeyim
Yoksulluk hırkasını giydim sırtımda yamam
Sızarım damar damar, hıçkırır, ağlayamam!
Senin her melâlini yüklenen ben olaydım
Nâzenin yanağında sararaydım, solaydım
Aramızda engeller, dağlar var ama gülüm
Ben ölürüm, üzülme! Sakın ağlama gülüm!
Seyit Kılıç
07.06.2009 - 23:56
Sabır
Bir kapı yaptım çulunan
Bu idi elde bulunan
Ettin kösteği kılınan
Kırıp kırıp kaç Gülyani’m
Yapma sedeften sarayı
Teraziye koy darayı
Bulur arayı arayı
İşlediğin suç Gülyani’m
Saymak ile bitmez suçun
Beyaz oldu siyah saçın
Gel iyi ol Allah için
Değilsin ya keç Gülyani’m
Yolda yürümeyen şaşar
Doğru giden dağlar aşar
İyi Allah için yaşar
Akıl başta taç Gülyani’m
Kalbe nazar göz eyledi
Irızkıma söz eyledi
Hadis dedi Va’z eyledi
Olma gözü aç Gülyani’m
O Şeytan ki yapar hile
Nefis azgın gönül çile
Dünya benzer gonca güle
Hak yolunu seç Güyani’m
Yusuf Kılıç
&&&&&&&&&
&&&&&&&&&&&&&&&
Soru-Cevap
Soru:
Kul elinde ömür heder
Haktan geldi hakka gider
Yedi aza secde eder
Cevabı nedir efendim
Cevap
İki ayağım bir başım
İki elim can yoldaşım
İkide dizim gardaşım
Cevabı budur efendim
Soru
Âşıklık bir otlu koyak
Dört gözü var altı ayak
İster inanmazsan sayak
Cevabı nedir efendim
Cevap
Biri insan biri gölge
Biri rahim denen bölge
Hamile bir kadın belge
Cevabı budur efendim
Soru
Biri sende sana düşman
Biri şerde biri pişman
Soruma yanılıp şaşman
Cevabı nedir efendim
Cevap
Benlik sende sana düşman
Şeytan zorlar, nefis pişman
Bu sözlere sakın şaşman
Cevabı budur efendim
Soru
O nedir ki yaşam sağlar?
O nedir ki hakka bağlar?
O nedir ki Yaşar ağlar?
Cevabı nedir efendim
Cevap
O ruhumuz yaşam sağlar
O imandır hakka bağlar
Can gidince ceset ağlar
Cevabı budur efendim
Soru
İki düşman birlik yaşar
İkisi bir güler, coşar
Birisi nur biri beşer
Cevabı nedir efendim
Cevap
Can cesetle birlik yaşar
Bir arada güler, coşar
Ruh emirden ceset beşer
Cevabı budur efendim
Soru
Görür ama dili yoktur
Bahçesi var gülü yoktur
Gezer ama yolu yoktur
Cevabı nedir efendim
Cevap
Rüya görür dili yoktur
Gönül bahçe gülü yoktur
Ruhum gezer yolu yoktur
Cevabı budur efendim
Soru
Çadır gördüm direği yok
Yürür gider durağı yok
İnsanlara gereği yok
Cevabı nedir efendim
Cevap
Gök kubbenin direği yok
Güneşin bir durağı yok
Küfürün hiç gereği yok
Cevabı budur efendim
Yusuf Kılıç
&&&&&&&&&&
Sabır
Bir kapı yaptım çulunan
Bu idi elde bulunan
Ettin kösteği kılınan
Kırıp kırıp kaç Gülyani’m
Yapma sedeften sarayı
Teraziye koy darayı
Bulur arayı arayı
İşlediğin suç Gülyani’m
Saymak ile bitmez suçun
Beyaz oldu siyah saçın
Gel iyi ol Allah için
Değilsin ya keç Gülyani’m
Yolda yürümeyen şaşar
Doğru giden dağlar aşar
İyi Allah için yaşar
Akıl başta taç Gülyani’m
Kalbe nazar göz eyledi
Irızkıma söz eyledi
Hadis dedi Va’z eyledi
Olma gözü aç Gülyani’m
O Şeytan ki yapar hile
Nefis azgın gönül çile
Dünya benzer gonca güle
Hak yolunu seç Güyani’m
Yusuf Kılıç
Toplam 776 mesaj bulundu