Satır aralarında bulursun çoğu zaman aradığın cevabı... Satır aralarında dolanırken görürsün içinde yaşayan, unuttuğun utangaç çocuğun, gözlerindeki mutluluğu... Satır aralarında durduğun anda fırlar içinden bastırdığını sandığın o bitmeyen öfke... Satır aralarında soluklanırken hissedersin aradığın huzuru... Satır aralarındadır kendi başına yaptığın o özgür keşif yolculukların... Kimi zaman geçmişe, Kimi zaman geleceğe, Kimi zaman yepyeni hayallere... Sana yeni bir şeyler öğrettiğini sanırsın okuduğun o kitapların... Oysa sen, satır aralarındayken kendi içindeki seni keşfedersin... Satır aralarında her durduğunda kendi özüne doğru bir adım daha ilerlersin...
Düşünmek iman ile güzel. İman ile renkli ve ferahlı; sevinç ve sürur getiriyor. Düşünmek, daha da çok düşünmek, imanın sırrına ermiş biri için daha da büyük saadet... 'Çok düşünürsem, düşünce girdabında boğulabilirim.' korkusu ondan uzak. Alemin sırları, imanlı bir düşünce süzgecinden geçip, bir bir kalbe damlayıp çözüldükçe, marifetullah ve muhabbetullah nurlarına dönüşüp, ruha en derin lezzetleri içiriyor... Düşünmek, iman ile bir başka nimet olup çıkıyor...
Alem çözülüyor, sen çözülüyorsun... Bazen kendini, bazen alemi okuyorsun. Okudukça Rabbine hayran oluyorsun. İşte insanın en güzel meyvesi, bu hayranlık hissidir. Öyle derin bir hayranlık ki, tümüyle seni sarar, ama ifade edemezsin. Sonra, o hayranlık tamamen sevgiye dönüşür... Bir sevgi ki, kainatı belki sonsuzlukları kuşatmış, ama küçücük bir kalbe sığıyor. O küçücük kalbinle, Rabbini öylesine seviyorsun...
Sen seversin de, O sevmez mi? Bunu hissediyorsan, 'Mutluluk nedir? ' diye sormayacağınızı zannederim...
Mutluluk, işte bu dereceye yükselmiş bir sevgidir...
HAN düşünen insan,düşünürken konuşan,konuştukça susan(böyle olduğunu RABBİM hissettiriyor) Güzel gören güzel düşünür,güzel düşünen hayattan lezzet alır.Sen insanların kokusunu duyuyormusun?
Başkaları gülü bir çiçek diye sever belki de Ama biz, gülü “gül” olduğu için severiz Bizim için gül sevgilidir, gül güzelliktir, gül coşkudur Gül, esmanın eşyaya tecellisinin esrarıdır Gül aşktır, gül sevinçtir, gül bahar muştusudur… Gül, ezelle ebed arasındaki bütün zamanların en güzelinden yansımalar taşıdığı için güzeldir Ve katmer gül; rengini şehit kanından, kokusunu Efendimiz (A S) ’ın mübarek teninden aldığı için çiçekler sultanıdır Selam ve dua ile...
Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah, sevdiği ve kendisini seven müminlere karşı alçak gönüllü (şefkatli) , kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar) . Bu, Allah'ın, dilediğine verdiği lütfudur. Allah'ın lütfu ve ilmi geniştir. (5/54) ,
Kişi, küfür yangını karşısında imanından gelen ürperti oranında ona karşı çıkabilir. Tüm toplumun alevler içinde kalışı karşısında vicdanında bir gerilim, bir ürperti duymayan veya mesuliyet hissetmeyen biri, yangını söndürme namına hiçbir şey yapamaz.
Han kardeşim imanından gelen ürpertiyi iliklerine kadar hisseden ve mesuliyet duygusuyla her dâim bir şeyler yapma gayretinde olan ve en önemlisi söyledikleriyle yaşayışı arasında en ufak bir çelişki bulunmayan; örnek bir hayat, güzel bir şahsiyet, iyi bir dost...
Seni sen yapan ulvî hisler ebeden var olsun. Duyarlı yüreğin zevâl görmesin kardeşim.
'Mü'minler arasında öyleleri varki, Allah'a verdikleri sözde dururlar. Kimileri sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimileri de şehitlik beklemektedir. Onlar hiç sözlerini değiştirmediler.' Ahzab 23
Geçtiğimiz Günlerde Mustafa İslamoğlu Hilal Tv'de Vahyin Penceresi-Gazze Özel Programında Yaptığı Çağrıda Gazze'li Kardeşlerimizi Aramak İçin Verdiği Numara İle Yeni Bir Kampanya Başlatmış Oldu.
Verdiği 8 Haneli Numaradan Sonra Çevirilecek Rastgele 5 Numara İle Gazze'de Yaşayan Herhangi Birisine Ulaşılabileceğini Belirten İslamoğlu, 'Arapça Veya İngilizce Bilmiyorsanız Dahi İnsani Diliniz İle Ağlayarakta Onların Yanında Olduğunuzu Gösterebilirsiniz' Dedi.
Türkiye'deki Müslümanlar Tarafından Aranan Gazze'liler Gelen Telefonlara Karşı Sevinç Ve Teşekkürle Cevap Verdiler.Telefon Kampanyası Hızla Yayılırken Sadece Türkiye'de Değil Diğer İslam Ülkelerindede Aynı Kampanyanın Başlatıldığı Belirtiliyor.
Gazze'yi Aramak İçin Ne Yapmalıyız?
00970828***** Noktalı yerlere tesadüfen ekleyeceğiniz 5 numara ile karşınıza Gazze'li kardeşlerimiz çıkacak.Arapça Veya ingilizce Bilmiyorsanız Gazze'lilere Söyleyebileceğiniz Birkaç cümle şunlar:
Hel hünâ gazze? Orası gazze mi?
Hel ente filistin ev İsrail? Siz filistinli misiniz yada israilli?
Nehnu Asifun cidden, Sizin için gerçekten üzülüyoruz
Nehnu ned'u ileyküm kesîran Sizin için çokca dua ediyoruz
La e'rifu arabiyyün Ben arapça bilmiyorum
Ene türkiyyün Ben türküm
ALLAHu hezzemel israil Allah israili hezimete uğratacak
Lanetallâhi alel israil Allah'ın laneti israil üzerine olsun
16 - Yoksa siz hep kendi halinize terk olunacağınızı mı sandınız? Allah'ın, içinizden cihad edenleri ve Allah'tan, Resulü'nden, müminlerden başka kimseye sığınmayan ve başkaca sığınacak bir yer aramayanları görmediğini mi (zannediyorsunuz) ? Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
19 - Siz hacılara su dağıtma ve Mescid-i Haram'ı imar etme işiyle Allah'a ve ahiret gününe iman edip, Allah yolunda cihad edenlerin yaptığı işi bir mi tutuyorsunuz? Bunlar Allah katında eşit olamazlar. Allah zalimler topluluğuna hidayet ihsan etmez.
20 - İman edip de hicret edip, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad edenler, Allah katında en büyük dereceye sahiptirler. İşte bunlar murada ermiş olan mutlu kullardır.
24 - Onlara de ki; eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, kadınlarınız, akrabalarınız, kabileniz, elde ettiğiniz mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız evler ve meskenler, size Allah ve Resulünden ve Allah yolunda cihaddan daha sevimli ise, artık Allah'ın emri gelinceye kadar bekleyin. Allah böyle fasıklar topluluğuna hidayet nasip etmez.
73 - Ey Peygamber, kâfirlerle ve münafıklarla savaş. Onlara karşı katı ol. Onların varacakları yer cehennemdir ve orası ne kötü bir yerdir.
Efendimiz, bir kavimden korktuğu zaman 'Allahım seni onların helakine ve boyunlarının uçurulmasına vekil kılarız. Onlarından şerrinden de sana sığınırız' diye dua ederdi.
Hendek savaşı'nda ise Efendimiz (Sav.) şöyle dua ediyordu: 'Ey Kitab-ı Kur'an-ı indiren, hesabı suratlı olan, bulutları yürüten Allah'ım onları hezimete uğrat, perişan et. Onları sars.'
Hazreti İbrahim (As.) ateşe atılırken 'Hasbi Allah ve ni'mel vekil' diye dua etmiş. Efendimiz de (Sav.) aynı şekilde dua ederdi. Bu Allah dostlarının her gün okudukları bir tesbihtir. Bediüzzaman her gün 500 defa okurmuş. 'Allah bize yeter. O ne güzel bir dosttur.'
Efendimiz (Sav.) savaştığı zaman şöyle dua ederdi: 'Allah'ım sen benim destekliyicimsin. Bana yardım edicisin. Senin yardımınla savaşıyorum.'
Sizi yarattığı için ‘El-Halig’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Belli bir suret (el,kol,vs.) verdiği için ‘El-Musavvir’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -İlk defa yaratıldığınız için ‘El-Mübdi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Benzersiz yaratıldığınız için ‘El-Bedi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Size hayat verdiği için ‘El-Muhyi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Hava, su ve gıdalarla canlı tuttuğu için ‘Er-Rahman’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Allah’ a(c.c.) muhtaç yaratıldığınız için ‘Es-Samed’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Tüm hücrelerinize hükmettiği için ‘El-Hakem’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Sürekli O’nun kontrolünde olduğunuz için ‘El-Hafız’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Yerden ve gökten gıdalandığınız için ‘Er-Rezzak’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Maddi ve manevi sıkıntıdaysanız ‘Ed-Darr’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Yüzünüz gülüyorsa ‘Es-Samed’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
Eğer Müslümansanız: -Cehaletten sıyrıldığınız için ‘El-Mukaddim’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Doğru yol gösterildiği için ‘Er-Raşid’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -Hidayete erdiğiniz için ‘El-Hadi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -İzzetli olduğunuz için ‘El-Muiz’ isminin tecellisini taşıyorsunuz. -İman ettiğiniz için ‘El-Mumin’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
YARABBİ Yarabbi dileğimdir beni sana kuleyle acizim imanımı idrakimi bol eyle meyli boş heveslerden ıslah edip nefsimi ihsanından yolunda sarf eyleyen eyle. Ya RABBİ hep yardıma uzanan bir kol eyle Habbin yolunu bu kula yol eyle şudünyada hiçbir şeydeğmez gönül yıkmaya sözümden incinmesin hiç bir insan sen ağzımdan çıkan sözümü bal eyle
“Gül alıp gül satarlar Gülü gül ile tartarlar Gülden terazi tutarlar Çarşı Pazar güldür gül”.
Gül içimize işlemiştir bizim. Bir gül medeniyetinin çocuklarıyız hepimiz. Gül’le yatarız akşamları ve gülle uyanırız sabahları. Geceleyin terlemişsek mutlaka gül kokarız. Bahçemizde renk renk güller vardır her mevsim. Kırmızı güller, beyaz güller, sarı hatta mavi güller…
Gökyüzünü seyrettiğimizde ışıl ışıl güller görürüz. Samanyolu’nun bir gül bahçesinden ne farkı vardır. Her gece elimizi bir yıldıza uzatır, aldığımız gülü annemize yahut bir sevdiğimize sunarız törenle. Bizim mahallemizde herkes böyle yapar. Gül gibi gülümseyen yüzüyle, gonca gibi açmış ruhuyla herkes birbirine gül hediye eder. Söze başlarken gülün adıyla başlarız, gülün adıyla kapatırız sohbetimizi. Birbirimize “gül” diye selam veririz.
Derelerimizde söğüt serinliği ile gül kokusu iç içedir hep. Bir kutlu yatak gibidir, içi gülle doldurulmuş yumuşacık döşek gibidir ovalarımız. Ovalarda anneler vardır, gözyaşları gül yaşları olan ve terlediğinde gül suyu kokan. Dünyanın bütün ülkelerine gül taşıyan evlatları onlar doğurmuştur. Gül kokan ve gül taşıyan bir nesil, onların armağanıdır yeryüzüne.
Gülün çocuklarıdır saygıyı hak eden insanlar. Üstüne gül yaprakları serpiştirilmiş örtü gibidir. Gül kokulu insanların yaşadığı evler. Su içtiğimiz kaplar gül renkli bakırla kaplanmıştır. Yemeklerimizi zeytinyağının yanı sıra gülyağıyla pişiririz. Susadığımızda gül şerbeti içeriz nedense. Bir şişenin içine gülün yapraklarını doldurur, sonra pencere kenarına sıralarız gül şişelerini.
Çocuklar yaramazlık yaparken birbirlerine taş yerine gül atarlar bizim mahallede. Hatta kış olduğunda nedense gül topu oynarız, kartopu yerine. Ölülerimizi gül suyuyla yıkar, gül kokulu kefen bezine sararız. Başucuna bir gül ağacı dikeriz taş yerine. Beyaz gül çocuk yaşta iken öldüğüne işarettir. Kırmızıyı sevgilisine doyamadan ölmüş diye yorumlarız. Kim o sevgiliye doyabilmiştir ki sanki? Sarı yaşlanmış da öyle ölmüş demektir. Mavi evladının mürüvvetini göremeden giden annelerin mezarında açan gülün adıdır.
Belki de ölünün “ellerine dokundurmak”, ona cenneti koklatabilmek içindir ektiğimiz güller, başucunda sürekli okunan Fatiha’dır, Yasin’dir, İhlas duasıdır öbek öbek güller.
Bir çocuk gördük mü boynu bükük ve yetim Aziz Mahmud Hüdai Hz. gibi sesleniriz ona:
“Gül ağlama gül bize Ele diken gül bize Gül olanın yüzünde Gül açılır gül bize! ”
Ve yüzünde güller açıverir de gülümsemeye başlar çocuk...
Af silgisiyle sil cümle hataları, ve kusurlar dostlarına karşı kozun olmasın... Sinirine sınır çiz,öfkeyle yükselen dozun olmasın..
Kalıbın gibi,kalbini de temiz tut,dikkat kalbinde yosun tutmasın... Özü alınan ve benliği çalınan gençlere iyi bak,iyice bak,içlerinde senin de oğlun kızın olmasın..
Eğer dava adamıysan şunu bil ki,itileceksin,atılacaksın,yakılacaksın, darlanacaksın,horlanacaksın,
bütün bunlardan dolayı Rahman'ın tecelligahı olan yüreğinde sızın olmasın..
İdeal insan eliyle,yüzüyle güzel olduğu kadar kalbiyle ve özüyle de güzeldir..
İdeal müslüman,hiç kimseyi kırmaz,incitmez,itmez,horlamaz,ayıplamaz, kollar ve himaye eder...
İdeal insan,eline,diline,servetinle,malına,velhasıl her haline dikkat eder. .korkmaz,cesurdur,yılmaz kahramandır..o,yaratılışıyla olduğu kadar, yaşayışıyla da yamandır..
İdeal müslüman,EN GÜZELE(sallallahu aleyhi ve sellem) e güzel bir ümmed olmak için bakar, güzel görür,güzel düşünür,güzel yaşar,Hakka ve hakikata yürür..
Yazdım… Elif dedim ilkin.. Mürekkebim bir damladan başlayıp uzarken sayfanın koynunda, ben bir Elif sevdâsı nakşettim sayfalara… Sayfanın koynu şerha şerha… Sayfa baştan sona âh ü figân, tepe ...
09.05.2009 - 01:48
Satır aralarında bulursun çoğu zaman aradığın cevabı...
Satır aralarında dolanırken görürsün içinde yaşayan, unuttuğun utangaç çocuğun, gözlerindeki mutluluğu...
Satır aralarında durduğun anda fırlar içinden bastırdığını sandığın o bitmeyen öfke...
Satır aralarında soluklanırken hissedersin aradığın huzuru...
Satır aralarındadır kendi başına yaptığın o özgür keşif yolculukların...
Kimi zaman geçmişe,
Kimi zaman geleceğe,
Kimi zaman yepyeni hayallere...
Sana yeni bir şeyler öğrettiğini sanırsın okuduğun o kitapların...
Oysa sen, satır aralarındayken kendi içindeki seni keşfedersin...
Satır aralarında her durduğunda kendi özüne doğru bir adım daha ilerlersin...
03.05.2009 - 03:29
Düşünmek iman ile güzel. İman ile renkli ve ferahlı; sevinç ve sürur getiriyor. Düşünmek, daha da çok düşünmek, imanın sırrına ermiş biri için daha da büyük saadet...
'Çok düşünürsem, düşünce girdabında boğulabilirim.' korkusu ondan uzak. Alemin sırları, imanlı bir düşünce süzgecinden geçip, bir bir kalbe damlayıp çözüldükçe, marifetullah ve muhabbetullah nurlarına dönüşüp, ruha en derin lezzetleri içiriyor...
Düşünmek, iman ile bir başka nimet olup çıkıyor...
Alem çözülüyor, sen çözülüyorsun...
Bazen kendini, bazen alemi okuyorsun. Okudukça Rabbine hayran oluyorsun. İşte insanın en güzel meyvesi, bu hayranlık hissidir.
Öyle derin bir hayranlık ki, tümüyle seni sarar, ama ifade edemezsin. Sonra, o hayranlık tamamen sevgiye dönüşür...
Bir sevgi ki, kainatı belki sonsuzlukları kuşatmış, ama küçücük bir kalbe sığıyor. O küçücük kalbinle, Rabbini öylesine seviyorsun...
Sen seversin de, O sevmez mi? Bunu hissediyorsan, 'Mutluluk nedir? ' diye sormayacağınızı zannederim...
Mutluluk, işte bu dereceye yükselmiş bir sevgidir...
30.04.2009 - 14:57
HAN düşünen insan,düşünürken konuşan,konuştukça susan(böyle olduğunu RABBİM hissettiriyor) Güzel gören güzel düşünür,güzel düşünen hayattan lezzet alır.Sen insanların kokusunu duyuyormusun?
23.04.2009 - 22:42
Değer verdiğimiz kardeşimiz saygıdeğer bir şahsiyettir
Etkili ve seviyeli paylaşım atmosferi
İHVANİ PAYLAŞIM PLATFORMU - Üyesidir
Kendisiyle paylaşım yapmaktan onur duyarız
13.03.2009 - 18:57
Başkaları gülü bir çiçek diye sever belki de Ama biz, gülü “gül” olduğu için severiz Bizim için gül sevgilidir, gül güzelliktir, gül coşkudur Gül, esmanın eşyaya tecellisinin esrarıdır Gül aşktır, gül sevinçtir, gül bahar muştusudur… Gül, ezelle ebed arasındaki bütün zamanların en güzelinden yansımalar taşıdığı için güzeldir Ve katmer gül; rengini şehit kanından, kokusunu Efendimiz (A S) ’ın mübarek teninden aldığı için çiçekler sultanıdır
Selam ve dua ile...
09.03.2009 - 22:16
Ne azap, ne sitem bu yalnızlıktan,
Kime ne, aşılmaz duvar bendedir,
Süslenmiş gemiler geçse açıktan,
Sanırım gittiği diyar bendedir.
Yaram var, havanlar dövemez merhem;
Yüküm var, bulamaz pazarlar dirhem.
Ne çıkar, bir yola düşmemiş gölgem;
Yollar ki, Allah'a çıkar, bendedir.
NECİP FAZIL KISAKÜREK
08.03.2009 - 19:56
Sevgili kardeşim, mevlid kandilin mübarek, tüm hayır duaların kabul ve makbul olsun inşaallah..
AÇLIKTAN MİDENE BAĞLADIĞIN TAŞI
GÜNAHKÂR BAŞIMIN OLSUN TACI
SENSİZLİK ZATEN EN BÜYÜK ACI
MELEKLER SİLSİN GÖZ YAŞLARINI
'SEN' BIRAK! ÜMMETİN AĞLASIN
'SEN' GÜL NE OLURSUN
BENİM GÖZLERİMİN PINARI KURUSUN,
SEN GÜL NE OLURSUN...
***
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh
Tüm Mü'minlerin şefeatçisi ol yaa Resulallah....
Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamin aleyke Ya Resulallah
Sana binlerce salât ü selam olsun Ey Allah’ın Resûlü
Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamün aleyke Ya Habiballah
Binlerce salat ü selam Sana ey Allah’ın Sevgilisi
Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamin aleyke ya Emîne vahyillah
Sana binlerce salat ü selam olsun ey Allah’ın vahyinin emîn temsilcisi
HASRETİN SÜZÜLÜR YANAKLARIMDAN
Billûr yansımalı fürûzan olur
Hasretin süzülür yanaklarımdan
Gözlerim nihayet dürr-efşan olur
Hasretin süzülür yanaklarımdan
Şefkatin timsâli Bâb-ı recâsın
Ümmetin cânânı Hayr-ül verâsın
Âşığın gönlünde Kadîm(i) sevdâsın
Hasretin süzülür yanaklarımdan
En fazla hamd eden Ahmed-i muhtar
İns-ü cinne rahmetsin ey Hayr-ül beşer
Şakk-ı kamer mûcize, menba-i esrâr
Hasretin süzülür yanaklarımdan
Andelib-i zîşan sensin efendim
Gönlümün sîrâcı cansın efendim
Gülefşan, gül kokan tensin efendim
Hasretin süzülür yanaklarımdan
26/06/'08
Derya SEZER
18.02.2009 - 21:50
Beklenen
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
Necip Fazıl Kısakürek
Beklediğiniz herşeyin en hayırlı olanıyla karşılaşmanızı dilerim..
Kalbi selim insan..
07.02.2009 - 20:22
Uzundur yaşamak denilen türkü. Ve bir ses ile düşer bazen notalarından. Söyleyeni susar, söyleteni gider, sözler biter…
05.02.2009 - 16:07
Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah, sevdiği ve kendisini seven müminlere karşı alçak gönüllü (şefkatli) , kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar) . Bu, Allah'ın, dilediğine verdiği lütfudur. Allah'ın lütfu ve ilmi geniştir. (5/54) ,
vesselam...
04.02.2009 - 13:49
Kişi, küfür yangını karşısında imanından gelen ürperti oranında ona karşı çıkabilir. Tüm toplumun alevler içinde kalışı karşısında vicdanında bir gerilim, bir ürperti duymayan veya mesuliyet hissetmeyen biri, yangını söndürme namına hiçbir şey yapamaz.
Han kardeşim imanından gelen ürpertiyi iliklerine kadar hisseden ve mesuliyet duygusuyla her dâim bir şeyler yapma gayretinde olan ve en önemlisi söyledikleriyle yaşayışı arasında en ufak bir çelişki bulunmayan; örnek bir hayat, güzel bir şahsiyet, iyi bir dost...
Seni sen yapan ulvî hisler ebeden var olsun.
Duyarlı yüreğin zevâl görmesin kardeşim.
Selâm ve dua ile
17.01.2009 - 20:52
'Mü'minler arasında öyleleri varki, Allah'a verdikleri sözde dururlar. Kimileri sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimileri de şehitlik beklemektedir. Onlar hiç sözlerini değiştirmediler.'
Ahzab 23
16.01.2009 - 22:27
Gazze Telefonun Ucunda!
Geçtiğimiz Günlerde Mustafa İslamoğlu Hilal Tv'de Vahyin Penceresi-Gazze Özel Programında Yaptığı Çağrıda Gazze'li Kardeşlerimizi Aramak İçin Verdiği Numara İle Yeni Bir Kampanya Başlatmış Oldu.
Verdiği 8 Haneli Numaradan Sonra Çevirilecek Rastgele 5 Numara İle Gazze'de Yaşayan Herhangi Birisine Ulaşılabileceğini Belirten İslamoğlu, 'Arapça Veya İngilizce Bilmiyorsanız Dahi İnsani Diliniz İle Ağlayarakta Onların Yanında Olduğunuzu Gösterebilirsiniz' Dedi.
Türkiye'deki Müslümanlar Tarafından Aranan Gazze'liler Gelen Telefonlara Karşı Sevinç Ve Teşekkürle Cevap Verdiler.Telefon Kampanyası Hızla Yayılırken Sadece Türkiye'de Değil Diğer İslam Ülkelerindede Aynı Kampanyanın Başlatıldığı Belirtiliyor.
Gazze'yi Aramak İçin Ne Yapmalıyız?
00970828***** Noktalı yerlere tesadüfen ekleyeceğiniz 5 numara ile karşınıza Gazze'li kardeşlerimiz çıkacak.Arapça Veya ingilizce Bilmiyorsanız Gazze'lilere Söyleyebileceğiniz Birkaç cümle şunlar:
Hel hünâ gazze?
Orası gazze mi?
Hel ente filistin ev İsrail?
Siz filistinli misiniz yada israilli?
Nehnu Asifun cidden,
Sizin için gerçekten üzülüyoruz
Nehnu ned'u ileyküm kesîran
Sizin için çokca dua ediyoruz
La e'rifu arabiyyün
Ben arapça bilmiyorum
Ene türkiyyün
Ben türküm
ALLAHu hezzemel israil
Allah israili hezimete uğratacak
Lanetallâhi alel israil
Allah'ın laneti israil üzerine olsun
İnşâALLAHu gahhara israil
İnşâalah israili kahretsin
Nehnü acizun
Biz aciziz
Entüm şehidün
Siz şehitsiniz
ALLAHu yensurukum
Allah size yardımın etsin
İnnALLAHe meassâbirîn
Allah sabredenlerle beraberdir.
13.01.2009 - 00:03
**Onlar sanıyorlar ki…***
Onlar sanıyorlar ki,
biz sussak mesele kalmayacak.
Halbuki biz sussak, tarih susmayacak..
Tarih sussa, hakikat susmayacak.
Onlar sanıyorlar ki,
Bizden kurtulsalar mesele kalmayacak.
Halbuki bizden kurtulsalar,
vicdan azabından kurtulamayacaklar.
Vicdan azabından kurtulsalar,
tarihin azabından kurtulamayacaklar.
Tarihin azabından kurtulsalar,
Allah’ın gazabından kurtulamayacaklar.”
Sezai KARAKOÇ
08.01.2009 - 20:37
16 - Yoksa siz hep kendi halinize terk olunacağınızı mı sandınız? Allah'ın, içinizden cihad edenleri ve Allah'tan, Resulü'nden, müminlerden başka kimseye sığınmayan ve başkaca sığınacak bir yer aramayanları görmediğini mi (zannediyorsunuz) ? Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
19 - Siz hacılara su dağıtma ve Mescid-i Haram'ı imar etme işiyle Allah'a ve ahiret gününe iman edip, Allah yolunda cihad edenlerin yaptığı işi bir mi tutuyorsunuz? Bunlar Allah katında eşit olamazlar. Allah zalimler topluluğuna hidayet ihsan etmez.
20 - İman edip de hicret edip, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad edenler, Allah katında en büyük dereceye sahiptirler. İşte bunlar murada ermiş olan mutlu kullardır.
24 - Onlara de ki; eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, kadınlarınız, akrabalarınız, kabileniz, elde ettiğiniz mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız evler ve meskenler, size Allah ve Resulünden ve Allah yolunda cihaddan daha sevimli ise, artık Allah'ın emri gelinceye kadar bekleyin. Allah böyle fasıklar topluluğuna hidayet nasip etmez.
73 - Ey Peygamber, kâfirlerle ve münafıklarla savaş. Onlara karşı katı ol. Onların varacakları yer cehennemdir ve orası ne kötü bir yerdir.
(Tevbe Süresi, 16,19,20,24,73)
06.01.2009 - 23:51
SAVAŞLARDA YAPILAN DUALAR
Efendimiz, bir kavimden korktuğu zaman 'Allahım seni onların helakine ve boyunlarının uçurulmasına vekil kılarız. Onlarından şerrinden de sana sığınırız' diye dua ederdi.
Hendek savaşı'nda ise Efendimiz (Sav.) şöyle dua ediyordu: 'Ey Kitab-ı Kur'an-ı indiren, hesabı suratlı olan, bulutları yürüten Allah'ım onları hezimete uğrat, perişan et. Onları sars.'
Hazreti İbrahim (As.) ateşe atılırken 'Hasbi Allah ve ni'mel vekil' diye dua etmiş. Efendimiz de (Sav.) aynı şekilde dua ederdi. Bu Allah dostlarının her gün okudukları bir tesbihtir. Bediüzzaman her gün 500 defa okurmuş. 'Allah bize yeter. O ne güzel bir dosttur.'
Efendimiz (Sav.) savaştığı zaman şöyle dua ederdi: 'Allah'ım sen benim destekliyicimsin. Bana yardım edicisin. Senin yardımınla savaşıyorum.'
03.01.2009 - 23:35
ZULME DUR DİYEBİLMEK İÇİN
http://www.ravda.net/boykot.php
31.12.2008 - 11:01
Sen; yalnızlığım da yar-i güzinsin
Sen; Kur'an'ın gözbebegi elifisin
Sen; dilimde ismin, virdi hecemsin
Sen; HabibÂllah, Âllah'ın sevgilisi
Sen; RasûlÂllah, Sen NebiyÂllah
Sen; öksüz yüregime damlayan gül şebnemi;
Ben; seni cânımda cân diye, cânî yürekten sevdim! ..
Ben; yetimlerin başını okşayan ellerini de sevdim! ..
Ben; ehli beytini, Sen' i sevenleri de sevdim! ..
Ben; Sen'i Sevdim! cân veresiye sevdim! ölesiye sevdim! ..
Ben; Sen'in sevdiklerini de sevdim, n'olur Sen'de beni sev! ...
25.12.2008 - 23:44
'Keçeli, keçeli siz de şu kitab-ı kebir-i kâinatı okuyun'
24.12.2008 - 14:03
Sizi yarattığı için ‘El-Halig’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Belli bir suret (el,kol,vs.) verdiği için ‘El-Musavvir’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-İlk defa yaratıldığınız için ‘El-Mübdi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Benzersiz yaratıldığınız için ‘El-Bedi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Size hayat verdiği için ‘El-Muhyi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Hava, su ve gıdalarla canlı tuttuğu için ‘Er-Rahman’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Allah’ a(c.c.) muhtaç yaratıldığınız için ‘Es-Samed’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Tüm hücrelerinize hükmettiği için ‘El-Hakem’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Sürekli O’nun kontrolünde olduğunuz için ‘El-Hafız’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Yerden ve gökten gıdalandığınız için ‘Er-Rezzak’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Maddi ve manevi sıkıntıdaysanız ‘Ed-Darr’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Yüzünüz gülüyorsa ‘Es-Samed’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
Eğer Müslümansanız:
-Cehaletten sıyrıldığınız için ‘El-Mukaddim’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Doğru yol gösterildiği için ‘Er-Raşid’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-Hidayete erdiğiniz için ‘El-Hadi’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-İzzetli olduğunuz için ‘El-Muiz’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
-İman ettiğiniz için ‘El-Mumin’ isminin tecellisini taşıyorsunuz.
20.12.2008 - 05:00
YARABBİ
Yarabbi dileğimdir beni sana kuleyle acizim imanımı idrakimi bol eyle meyli boş heveslerden ıslah edip nefsimi ihsanından yolunda sarf eyleyen eyle. Ya RABBİ hep yardıma uzanan bir kol eyle Habbin yolunu bu kula yol eyle şudünyada hiçbir şeydeğmez gönül yıkmaya sözümden incinmesin hiç bir insan sen ağzımdan çıkan sözümü bal eyle
06.12.2008 - 17:39
Sen
Ey ömrünü bir gayeye vakfeyleyen insan,
Göğsündeki imanına mazi bile hayran! ..
Tebrik ediyor, bak seni, mabedler ezanlar,
Ey Hak yolunun yolcusu: Kurban sana canlar! ..
Oldukça o yüksek idealler sana hakim,
Sarsılmayan imanına zincir vuracak kim!
Alkışlıyor iclalini göklerde melekler,
Atide nesiller, senin irşadını bekler! ..
İnsanlığa örnek ideal ufkuna yüksel;
Kopsun seni artık, canevinden vuracak el! ..
Dünyalara hükmettiğimiz günleri yad et...
Mabedleri, kürsileri, minberleri şad et...
Ey şanlı emel kaynağı, Nur çehreli yıldız! ..
Ruhumdan kopan fırtınalar senden alır hız! ..
Ali Ulvi Kurucu
28.11.2008 - 00:54
Bizim pazarımızda geçer tek akçedir GÜL...
Ümmi Sinan’ın deyişiyle:
“Gül alıp gül satarlar
Gülü gül ile tartarlar
Gülden terazi tutarlar
Çarşı Pazar güldür gül”.
Gül içimize işlemiştir bizim. Bir gül medeniyetinin çocuklarıyız hepimiz. Gül’le yatarız akşamları ve gülle uyanırız sabahları. Geceleyin terlemişsek mutlaka gül kokarız. Bahçemizde renk renk güller vardır her mevsim. Kırmızı güller, beyaz güller, sarı hatta mavi güller…
Mevlidlerde gül suyu ikram ederiz konuklarımıza gül kokulu lokumla birlikte. Nişanlarda gül şerbeti içeriz. Hastalarımızı gül şurubuna katılmış ilaçlarla tedavi ederiz. Sezai Karakoç’un deyimiyle gül kokusunu Hızır’ın fısıltısı sayarız biz, baharın salâvatıdır gül bahçeleri çünkü.
Gökyüzünü seyrettiğimizde ışıl ışıl güller görürüz. Samanyolu’nun bir gül bahçesinden ne farkı vardır. Her gece elimizi bir yıldıza uzatır, aldığımız gülü annemize yahut bir sevdiğimize sunarız törenle. Bizim mahallemizde herkes böyle yapar. Gül gibi gülümseyen yüzüyle, gonca gibi açmış ruhuyla herkes birbirine gül hediye eder. Söze başlarken gülün adıyla başlarız, gülün adıyla kapatırız sohbetimizi. Birbirimize “gül” diye selam veririz.
Derelerimizde söğüt serinliği ile gül kokusu iç içedir hep. Bir kutlu yatak gibidir, içi gülle doldurulmuş yumuşacık döşek gibidir ovalarımız. Ovalarda anneler vardır, gözyaşları gül yaşları olan ve terlediğinde gül suyu kokan. Dünyanın bütün ülkelerine gül taşıyan evlatları onlar doğurmuştur. Gül kokan ve gül taşıyan bir nesil, onların armağanıdır yeryüzüne.
Gülün çocuklarıdır saygıyı hak eden insanlar. Üstüne gül yaprakları serpiştirilmiş örtü gibidir. Gül kokulu insanların yaşadığı evler. Su içtiğimiz kaplar gül renkli bakırla kaplanmıştır. Yemeklerimizi zeytinyağının yanı sıra gülyağıyla pişiririz. Susadığımızda gül şerbeti içeriz nedense. Bir şişenin içine gülün yapraklarını doldurur, sonra pencere kenarına sıralarız gül şişelerini.
Çocuklar yaramazlık yaparken birbirlerine taş yerine gül atarlar bizim mahallede. Hatta kış olduğunda nedense gül topu oynarız, kartopu yerine. Ölülerimizi gül suyuyla yıkar, gül kokulu kefen bezine sararız. Başucuna bir gül ağacı dikeriz taş yerine. Beyaz gül çocuk yaşta iken öldüğüne işarettir. Kırmızıyı sevgilisine doyamadan ölmüş diye yorumlarız. Kim o sevgiliye doyabilmiştir ki sanki? Sarı yaşlanmış da öyle ölmüş demektir. Mavi evladının mürüvvetini göremeden giden annelerin mezarında açan gülün adıdır.
Belki de ölünün “ellerine dokundurmak”, ona cenneti koklatabilmek içindir ektiğimiz güller, başucunda sürekli okunan Fatiha’dır, Yasin’dir, İhlas duasıdır öbek öbek güller.
Bir çocuk gördük mü boynu bükük ve yetim Aziz Mahmud Hüdai Hz. gibi sesleniriz ona:
“Gül ağlama gül bize
Ele diken gül bize
Gül olanın yüzünde
Gül açılır gül bize! ”
Ve yüzünde güller açıverir de gülümsemeye başlar çocuk...
Gül Kokulu Selamlar ve Dualar ile…!
22.10.2008 - 09:05
İDEAL İNSAN VE MÜSLÜMAN olmak isteyen sen kardesim..
Bunları aklına tutmayı çalış inşallah..
Güneş gibi aşıkar olan Hak ve hakikatlere karşı sözün olmasın...
Başkasının malında,mülkünde,koltuğunda,saadetine gözün olmasın...
Aynaya baktığında 'kör olsaydım da görmeseydım '
diye hayıflanacağın yüzün olmasın...
Hırsla,kinle,kibirle ve ihtirasla tutuşturulmuş alevlerde közün olmasın...
Ana kuçağındaki bir bebek gibi gülümse hayata ve özünde,sözünde,
yüzünde hüzün olmasın...
Kibirlenme,gururlanma,büyükleme,çatık kaşlı,dik burunlu pozun olmasın...
Af silgisiyle sil cümle hataları, ve kusurlar dostlarına karşı kozun olmasın...
Sinirine sınır çiz,öfkeyle yükselen dozun olmasın..
Kalıbın gibi,kalbini de temiz tut,dikkat kalbinde yosun tutmasın...
Özü alınan ve benliği çalınan gençlere iyi bak,iyice bak,içlerinde
senin de oğlun kızın olmasın..
Eğer dava adamıysan şunu bil ki,itileceksin,atılacaksın,yakılacaksın,
darlanacaksın,horlanacaksın,
bütün bunlardan dolayı Rahman'ın tecelligahı olan yüreğinde sızın olmasın..
İdeal insan eliyle,yüzüyle güzel olduğu kadar kalbiyle ve özüyle de güzeldir..
İdeal müslüman,hiç kimseyi kırmaz,incitmez,itmez,horlamaz,ayıplamaz,
kollar ve himaye eder...
İdeal insan,eline,diline,servetinle,malına,velhasıl her haline dikkat eder.
.korkmaz,cesurdur,yılmaz kahramandır..o,yaratılışıyla olduğu kadar,
yaşayışıyla da yamandır..
İdeal müslüman,EN GÜZELE(sallallahu aleyhi ve sellem) e güzel bir ümmed
olmak için bakar,
güzel görür,güzel düşünür,güzel yaşar,Hakka ve hakikata yürür..
Toplam 91 mesaj bulundu